03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 20 Nisan 2017 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ZARİFE SELÇUK ‘Tanımıyoruz ve tanımayacağız’ Böke, ‘Referandum gayri meşrudur ve geçersizdir. Tüm hukuki ve meşru yolları kullanarak milyonların hakkını savunacağız’ dedi Şaibe karıştığı gerekçesiyle, “referandum sonuçlarını tanımayacağını” açıklayan CHP’de Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke “Her türlü demokratik hakkımızı kullanacağız. Bunun içine Meclis’ten çekilmek de girer, Meclis’te çalışmaya devam etmek de girer” dedi. Bu açıklamanın ardından CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, MYK’de sinei millet önerisinin benimsenmediğini söyledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısı sürerken Böke, önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’de bugün itibarıyla herhangi bir anayasa değişikliği gerçekleşmediğini söyleyen Böke, referandumdan evet sonucu çıkmadığını belirtti. “Referandum yok hükmündedir” diyen Böke, her aşamada her türlü hile ve sahtekârlığa başvurulduğunu söyledi. Böke, “Bu referandum şaibeli, tartışmalı bile değildir, bu referandum hukuka aykırıdır, gayri meşrudur ve geçersizdir. Her türlü zorluğa, baskıya göğüs gererek sandığa gidip oy kullanan milyonların hileyle oldubittiyle, kullandığı değerli oylar çalınmıştır. Milletin iradesi çalınmıştır. İlan edilen sonucu tanımıyoruz, tanımayacağız da. Korkutmaya göğüs gererek oy kullanan cesur milyonların sorumluluğunu taşıyoruz, bunun bilincindeyiz. Bu doğrultuda tüm hu Gök: Gazi Meclis’i koruma kararındayız İKLİM ÖNGEL CHP MYK, referandumun ardından CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında basına kapalı olarak toplandı. Toplantıda referandum sürecinde yapılan ihlaller, YSK’nin oyların sayımı sırasında aldığı kararlar, CHP’nin YSK’ye yaptığı itiraz, bundan sonraki süreçte nasıl bir politika izleneceği masaya yatırıldı. Edinilen bilgiye göre toplantıda, kurmayların bir kısmı referandumu meşru gösterecek hiçbir girişimde olmamak gerektiğini belirtirken, sinei millet konusu da gündeme geldi. Ancak kurmayların büyük çoğunluğunun buna sıcak yaklaşmadığı öğrenildi. Uyum yasalarının Meclis’e getirilmesi yerine Meclis’in tatil edile rek yasaların KHK’lerle geçirilmesi durumunda CHP’nin Genel Kurul’a girmemesi gerektiği görüşü dillendirildi. CHP Sözcüsü Selin Sayek Böke’nin ‘sinei millet’ mesajı içeren açıklaması kamuoyunda büyük tar tışma yaratınca, parti yönetiminden ikinci açıklama geldi. CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, CHP’nin Meclis’ten çekilip çekilmeyeceğine ilişkin “Toplumun değişik kesimlerinden CHP’ye böyle bir öneri gelmiştir. Ancak yapılan MYK değerlen dirmesinde böyle bir kararın uygun olmayacağı kararına varılmıştır. CHP elindeki bütün meşru imkânları kullanarak Gazi Meclis’i sonuna kadar koruma kararı içerisinde olacaktır” dedi. l ANKARA kuki yolları ve her türlü meşru hakları milyonlar adına kullanacağımızdan da kimsenin şüphesi olmasın. Türkiye demokrasiye sahip çıktı biz de sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi. Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Böke, sinei millet sorusuna, “Her türlü deyince bunun içine Meclis’ten çekilmek de girer. Meclis’te çalışmaya devam etmek de girer. Biz kurullarımız da tüm bunları değerlendirerek ama iradeye sahip çıkmamıza imkân verecek doğru adımı atarak Türkiye’de demokrasiyi mutlaka yaşatacağız. Yetkili kurullarımız bu değerlendirmeyi yapmak üzere önümüzdeki günlerde toplantılarını yapmaya başlayacaklar. Gayri meşru bir sonucu meşrulaştıracak hiçbir adımın parçası olmayacağız” yanıtı verdi. YSK’den milletin iradesinin ortaya çıkmasına imkân verecek bir hukuk ve demokrasi beklentilerinin olduğunu söyleyen Böke, “Bu beklentiyle başvuru yaptık, bunu yaşatacak her adımı da atmaya devam edeceğiz” dedi. Böke AGİT’in ön raporuna ilişkin olarak da “Türkiye’de yıllardır serbest seçimler yapılıyor ama ilk kez bir seçimin meşruiyeti hem ulusal hem de uluslararası düzeyde tartışmalı hale geldi. Bunu bu hale getiren yapıyı açıkça ortaya koymak gerekiyor. AGİT seçimleri izlemeye Türkiye’nin davetiyle geldi. Bu daveti yaptıktan sonra yapılmış olanları gözleyenlere “Hadini bil” diye suçlayıcı bir tavır ortaya koyduğunuzda, suçu kabullenen, suçu itiraf eden bir siyaseti de ortaya koymuş oluyorsunuz. Bizim olan demokrasiyi biz sahiplenmeliyiz. Başkalarının ne dediği değil, biz zaten bu meşruiyetin olmadığını bizzat yaşayarak görüyoruz, kimseye had bildirmeye değil, Türkiye’de demokrasiyi yüceltmeye ihtiyacımız var” dedi. Böke YSK’nin mühürsüz pusula ve zarf kararı içinse, “Sayılmamış, mühürsüz, sandıkta defaatle kullanılmış oylar. Bir Milli Piyango bileti alıyorsunuz onun arkasında damga yoksa bilet olmuyor. Milletin iradesini ortaya koyacağı bir sandıktan söz ediyoruz ve arkasında mühür olmayan bir kâğıt parçasına milletin iradesi diyoruz. Doğrusu bu, cesaretle sandığa giden milyonları yok saymadır” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet ‘Bu da YSK darbesi’ HDP, YSK Başkanı ve üyeleri hakkında suç duyurusunda bulundu. Milletvekili Mithat Sancar, ‘Zayıf temel üzerine çürük bir bina inşa etmeyin’ uyarısı yaptı HDP, mühürsüz zarf ve oy pusulalarının geçerli sayılması kararı alan Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Sadi Güven ve YSK üyeleri hakkında suç duyurusunda bulundu. HDP Milletvekili, HDK Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir yaptığı basın açıklamasında “7 Haziran’da siyasi darbe yaşandı. 15 Temmuz’da FETÖ’cüler yaptı. Son olarak da YSK darbesiyle karşı karşıya kaldık” ifadelerini kullandı. HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, HDP Diyarbakır Milletvekili İmam Taşçıer ve MYK üyesi Pınar Akdemir, YSK’nin tartışmalı kararını dün yargıya taşıdı. YSK Başkanı ve üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunduktan sonra Ankara Adliyesi önünde açıklama yapan HDP Grup Başkanvekili Yıldırım, referandumun iptal edilmesi gerektiğini dile getirdi. HDP, ayrıca referandum sonuçlarının iptali için de YSK’ye başvurdu. Açık oy kullandırıldı Başvuru sonrası MYK ve PM üyeleri ve milletvekillerinin katılımıyla bir açıklama yapan HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar, “Sandık güvenliği konusunda büyük şüpheler vardı. Çok sayıda iddiayla karşılaştık. Bunları dilekçemizde, belgeli olarak sunduk” dedi. Açık oy kullandırma uygulamasının yapıldığına işaret eden Sancar, “Birçok köyde güvenlik kuvvetlerinin de desteği, mülki amirlerin yönlendirmesiyle açık oy kullanıldığına ilişkin çok Sancar, referandumun şaibeler nedeniyle geçersiz olduğunu söyledi. kuvvetli veriler var. Kürt illerinde blok evet oyu çıkan sandık sayısı dikkat çekecek kadar fazla” dedi. Mühürsüz oy konusunun basit bir seçim ihlali olmadığını ifade eden Sancar, “Seçimin tamamını geçersiz kılacak, telafisi imkânsız bir ihlaldir. Bu oyların ne kadarı sahtedir, ne kadarı dışarıdan gelmiştir tespit edilemez durumdadır. YSK de bu konuyla ilgili sorumuza ‘tespit edemeyiz’ diyerek cevap vermiştir. Tespit edemiyorsanız bu seçim geçersizdir” diye konuştu. Şaibeli bir sonuç üzerine sistem değişikliğinin inşa edilemeyeceğini söyleyen Sancar, “Hükümet ve Cumhurbaşkanına çağrımız, bu zayıf temel üzerine çürük bir bina inşa etmekten vazgeçin. Gelin yeni bir anayasa süreci başlatın, toplumsal mutabakatı olabildiğince geniş tutun” diye konuştu. ‘Hayır’ yeni kapı açtı HDP Milletvekili Taşdemir de dün Diyarbakır’da HDP İl Binası’nda basın toplantısı düzenledi. Taşdemir, şiddet ve baskı ortamına rağmen çıkan sonucun halkların farklılıklarıyla bir arada olup mücadeleyi büyütmeyi gösterdiğini, ‘Hayır’ın yeni bir kapı açtığını, yürütülen siyasete karşı kocaman bir itirazın sesi olduğunu söyledi. l ANKARA / DİYARBAKIR ‘Hayır’a sahip çıkılmalı’ Halkların Demokratik Partisi (HDP), Tevgera Jinên Azad (TJA), Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) referandumda yapılan usulsüzlüklerle ilgili dün HDP İstanbul il binasında basın toplantısı düzenledi. Ortak açıklamayı okuyan HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Mustafa Avcı, “Açığa çıkan sonuç hilelidir, meşru değildir, kabul etmiyoruz. Gerekli itirazlarımızı yaptık. Ulusal ve uluslararası arenada var olan gücümüzle itirazlarımızın arkasında duracağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bu anlamda sokağa taşınmış demokratik tepkilerin yanında, içinde olacağız. Tüm halkları ‘Hayır’a birlikte sahip çıkmaya çağırıyoruz” dedi. l İSTANBUL HDP milletvekili Özkan tutuklandı 10Haziran’da yaptığı bir konuşmadan dolayı dün gözaltına alınan HDP Muş Milletvekili Burcu Çelik Özkan, çıkarıldığı mahkemece , “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan tutuklanarak Muş E Tipi Cezaevi’ne gönderildi. Tutuklandığını Twitter hesabından duyuran HDP’li Özkan, “Tutuklandım... Tüm dostlara selamlar” diye yazdı. IPSOS’UN ANKETİ MHP’de %73 AKP’de %10 ‘Hayır’ dedi Referandumun ardından Fransa merkezli araştırma kuruluşu IPSOS tarafından hazırlanan ankette çarpıcı sonuçlar yer aldı. Buna göre 1 Kasım 2015 seçimlerinde MHP’ye oy vermiş seçmenin yüzde 73’ü 16 Nisan’da parti lideri Devlet Bahçeli’nin “Evet” çağrısına karşın “Hayır” oyu verdi. Bu oran, 5 büyük ilde, yani İstanbul, Ankara, İzmir, Adana ve Bursa ortalamasında yüzde 80’i buluyor. CHP’de “Evet” veren seçmen oranı yüzde 5 iken HDP’de ise yüzde 9 görünüyor. AKP’de ise seçmeninin yüzde 10’u “Hayır” oyu verdi. Ankete göre İlkokul düzeyinde yüzde 70 olan “Evet” oranı ortaokul düzeyinde yüzde 57’ye, lise düzeyinde yüzde 42’ye, üniversite düzeyinde ise yüzde 39’a düşüyor. Buna karşın İlkokul düzeyinde yüzde 30 olan “Hayır” oranı, Ortaokul düzeyinde yüzde 43’e, lise düzeyinde yüzde 58’e ve üniversite düzeyinde yüzde 61’e çıkıyor. 17 Nisan’da 81 ilde 1501 kişiyle görüşmeler yoluyla gerçekleştirilen IPSOS çalışması ilk kez oy veren seçmenlerin yüzde 58’inin “Hayır” oyu verdiğini gösteriyor. Ankette Evetçiler arasında birinci tercih nedeni yüzde 25 ile “Ülkenin geleceği”. İkinci sırada “Cumhurbaşkanı Erdoğan için” yüzde 21 ve üçüncü sırada yüzde 8 ile “Yönetimde istikrar için” cevabı yer alıyor. Hayırcılar arasında ise yüzde 53 ve açık arayla “Başkanlık sistemi/Tek kişi yönetimini desteklemiyorum” cevabı birinci sırada. Onu yüzde 10’ar ile “Ülkenin geleceği için” ve “Cumhuriyet/Atatürk değerlerinin korunması için” cevapları izliyor. haber 5 Umudun peşinde koş çocuğum... İlkbahar sürgün veriyor... Sahi siz vişne çürüğü sevdaları bilir misiniz? Sahi siz sevdalı kırlangıçların öpüşlerine hiç tanık oldunuz mu? Sahi siz hiç sulara, kanat çırpan kuşlara bakarak bir gülü dalından koparmadan kokladınız mı? Siz bilir misiniz, anayasa toplumsal mutabakat belgeleridir... Toplumu ayrıştırmak asla değildir... Hiç düşündünüz mü umudu, barışı, özgürlüğü, demokrasiyi, laikliği... Biri olmadan diğeri olur mu? Kayısı dalında açan çiçek, ıhlamur ağacının yalnızlığı, bir çocuğun gülüşü... Hepsi ama hepsi aydınlık sabahlara ulaştıracak hepimizi. Toplumu geren, ayrıştıran siyaset dili, bize insan sıcaklığında bir sevgiyi muştulamalı. Onun için sık sık umuttan söz ediyorum, kardeşlikten, barıştan, özgür birey olmaktan... Bizim çağdaş bir anayasaya gereksinimimiz var. Sesimizin çoğalması gerekiyor evrende... Emperyalizme karşı dik durmak. Ezenin değil ezilenin yanında durmak. Kadına saygı göstermek. Hayatı kucaklamak, sermaye emek çelişkisini görebilmek... Gökyüzünü kuşatan çanlar çalmamalı. İnfaz memurları bıyıklarını burup kırbaçlarını şaklatmayacaklar. Uygar bir dünyanın parçası olan Türkiye’nin temel hak ve özgürlükler açısından hak ettiği konuma getirilmesinin, toplumumuzun beklentisi olduğunu unutturmayacağız... HHH İlkbahar sürgün veriyor... Çiçekler solmayacak, mavi gök, karanlığa meydan okuyacak, umut Kafdağı’nın ardına saklanmayacak. Faşistler, gericiler ellerinde bıçak, muşta, balta, palayla üniversiteleri, yurtları basmayacak, teröristler kalabalıkları bombalamayacak, masum çocuklarımızı kimse işkenceden geçirmeyecek. Güle oynaya yaşanacak hayat, umut hiçbir zaman kaybolmayacak... Bir huysuz acıyla değil, sevgiyle dokunacağız mor menekşelere... Yüksek Seçim Kurulu, referanduma gölge düşüren “mü hürsüz oyların geçerli olduğu” kararının gerekçesini resmi internet sitesine koymamasının nedenini kamuoyuna açıklayacak. Bunun zorunlu olduğunu bilecek. YSK, gerekçesini açıklamazken yerine 2014 öncesi bazı kararları sitesine neden koyduğunu kamuoyuna duyuracak. Derin gecelerde karanlık gölgeler görmekten bıktık usandık. Haydi hep birlikte haykıralım: “Var mısınız yarınlara; barışa, kardeşliğe, sevgiye, özgürlüğe doğru koşmaya...” Kaderin kadehinde mi yaşayacağız, acıyı ve tutkuyu? Kıralım zincirlerimizi. Umuda doğru koşalım hep birlikte. Aydınlık sabahlara doğru, çocuklarımız için... HHH İlkbahar sürgün veriyor... Bereketli toprakların kokusu kanın değil, barış çiçeklerinin habercisi olmalı... Solculuk etnik kimlik değil, emeğin simgesidir çocuğum, bunu mutlaka öğrenmelisin, çünkü zamanımız yok... Bak, ağaçlarda inleyen rüzgâr, havada uçan kuş, yırtılan gökyüzü söyleyecek umudun özgürlük türküsünü. Var mısınız, çoğalmaya, birliğe beraberliğe, baskılardan arınmış bir toplum olmak için kol kola yürümeye... Allı yeşilli uçurtmaları gökyüzünün maviliğine salmaya. Sevgiye, sevdaya merhaba demeye... Anayasa için toplumsal mutabakat gerektirir... Bir ülkenin yarınları içindir bu... Var mısınız Şırnak’ta umut, İdil’de sevgi toplamaya... Çanakkale’de sevdanın adresini sormaya... Kızılırmak’ta doğan güne merhaba demeye... Cemal Süreya’dan şiirler okumaya: “Gülün tam ortasında ağlıyorum Her akşam sokak ortasında öldükçe Önümü arkamı bilmiyorum Azaldığını duyup duyup karanlıkta Beni ayakta tutan gözlerinin.” Sonra sağır eski bir pişmanlık yakalıyor bizi, sabahtan akşama dek uykusuz... Cesare Pavese’nin dizelerinden. Bir boş söz, bir kesik çığlık... Kıvrımlar yansıtıyor aynada... Hunko: Fotoğraf eski, PKK yandaşı değilim DUYGU GÜVENÇ meti tarafından davet edilirken, Hükümet tarafından hedefe oturtulan Avrupa Konse AKPM heyeti ise Türkiye’de halen yürürlükte olan güçler ayrılığı ilkesi doğrultusunda Meclis tarafın yi Parlamenterler Meclisi Üyesi dan davet edildi. Alman Milletvekili Andrej Hunko, elindeki PKK bayrağı ile ilgili eleş Cumhuriyet’e konuştu tirilere, “Bu fotoğraflar Hükümetin yayın orga yıllar öncesine, 2014’e nı olarak görev yapan ga ait. İktidar partisinin zetelerin dün manşetleri PKK’ye silah yollamak is ne taşıdığı Avrupa Kon temesi üzerine Köln’de, seyi Parlamenterler Mec 2014’te karşı çıktığımız lisi Üyesi Alman Millet bir kampanyadan. Ben vekili Andrej Hunko ise o kampanyada PKK’ye Cumhuriyet’e konuştu: Almanya’nın silah gön “PKK sempatizanı de dermesi teklifine karşı çı ğilim, barışçıl demokrasi karken Almanya’da ya den yanayım; HDP’nin si saklı sembollerin de yeni Andrej Hunko yasi çizgisinde bir kişi den düzenlenmesi gerektiğini sa yim. Elbette siyasi görüşlerim var; vunuyordum” yanıtını verdi. solcuyum. Benim partim, Birle İki heyet davet edildi şik Avrupa Solu, Ezidilere Irak’ta Sincar’da IŞİD saldırdığında, Al Türkiye’nin üyesi olduğu ve im man iktidar partisinin silah gön zaladığı sözleşmeler ışığında da derme girişimine karşı çıktı. O fo vet ettiği AGİT ve AKPM’den gelen toğraf Köln’de çekildi. Biz o fotoğ yaklaşık 60 kişilik gözlemci he raf sırasında Ezidilere ve PKK’ye yetine yönelik linç kampanyasın daha fazla silah gönderilmesine da hedefe kurum olarak AGİT yer karşı çıkıyorduk. Aynı zamanda leştirilirken, suçlanan kişiler ise Almanya’daki siyasi yasaklı sem AKPM temsilcileriydi. Ankara’nın bolleri de eleştiriyorduk. PKK’nin AGİT ile AKPM heyeti arasındaki bayrağı da dahil yasaklı sembolle ayrımı bilinçli olarak yaptığı belir rin kaldırılmasını istiyorduk. Ben tilirken, AKPM’nin heyet başkanı Güneydoğu’ya gözlem için gitme Romanyalı Cezar Florin Preda’nın den önce güvenlik uyarısı aldım, iktidar partisi AKP lehine tezleri ona rağmen gittik. Ama bu fotoğ nin de gözlemciler arasında tartış raf Ankara’nın çok önceden elin ma yarattığı öğrenildi. deydi. Özellikle rapor yayımlan AGİT’in Sınırlı Referandum Göz dıktan sonra, raporu gölgelemek lem Heyeti (DKİHB) Türk hükü için çıkarttılar” dedi. l ANKARA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle