Katalog

Pazar 16 Nisan 2017 haber 4 EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: İLKNUR FİLİZ TarIhI oylama Şimdi sırası mı? Geçen gün arabayla, Haliç’ten Edirnekapı yönüne saparken yolun kıyısında gördüm onu. Yıl boyu nisanı bekleyerek, kendini ardına gizlediği aleladelik kisvesinden sıyrılıp tüm renk cümbüşünü, bütün güzelliği ve cömertliğiyle bize sunan erguvanların bu yılki ilki beni hiç ummadığım anda yol kıyısında yakaladı ve tarifsiz keyiflere gark etti. Aslında gafil avlanmamalıydım. Çünkü nisan benim için İstanbul’da erguvan zamanıdır. Nisan gelip erguvan ağaçları, yaşamlarının biteviye alçakgönüllü zamanlarını, kısa bir süre sonra tekrar dönmek üzere bırakıp da baharın ecesi dönemlerine girdiler mi, benim içimi tarifsiz bir yaşam sevinci kaplar. Belki de Sait Faik olmasaydı hiçbir zaman duymayı beceremeyeceğim “hişt!.. hişt!..” diye bana seslenenler, illa da erguvanlardır. Hiç umulmadık bir zamanda ve yerde, her zaman önünden geçtiğim bir evin bahçesinde, Boğaziçi’nde sürekli karşıdan gördüğüm bir koruda, bir köşeyi döner dönmez, hemen oracıkta kaldırımın kıyısında karşılayıveriyorlar beni erguvanlar. Nisan ayı gelince, ben onları fark etmemiş bile olsam, arkamdan sesleniyorlar. Hişt!...Hişt!.. Bana bak!... Bana... HHH Çağrılarını duyunca, dönüp bakıyorum, gülümseyerek muştuluyorlar: Yine ben geldim!.. Doğanın bir armağanı bu erguvanlar. Doğa onları kendiliğinden eskilerin “menafii umumiyeyi hadim” dedikleri türden, kamu yararına, sevabına yaratmış. Ev kimin, bahçe kimin, koru kimin olursa olsun, erguvanların sunduğu renk cümbüşü varsıl yoksul farkı gözetmeksizin, din, dil, ırk, meşrep ayrımı olmaksızın, hepimizindir. Erguvan çiçeğinin rengini soracak olursanız, tanımlamak çok güç, hatta olanaksızdır. O yüzdendir, bu çiçeğin rengini kendinden türeterek tanımlamışlardır: Erguvani. Zaten hangi renk sözcükle anlatılabilir ki? Yeşili yine yeşile başvurmadan, kırmızıyı yine kendisinin yardımı olmadan anlatamazsınız ki... Lafın kısası renkler, sözcüklerle tanımlanamaz, tanımlanabilen ancak tonlardır. Her nisan geldiğinde tekrar tekrar şaşırarak, İstanbul’da ne kadar çok erguvan ağacı olduğunu yeniden fark ediyor ve her gün gerçek bir mucize karşısında olduğum duygusuna kapılıyorum. Şimdi sorduğunuzu duyar gibi oluyorum: Mucize bunun neresinde? Bir süredir, rantsal dönüşümle talanı ivme kazanmış olan İstanbul’da bunca tasalluta karşın, hâlâ erguvanların var olması gerçek bir mucize değildir de nedir? Eğer, mucize diye doğal ötesi veya üstü bir şey umuyorsak, onu boşuna bekler ve bu arada bizatihi kendisi bir mucize olan doğayı görmeden geçer gideriz. HHH Her yıl, orada burada erguvan şehrayini başladığında, içimden onları yazmak, bu mucizeyi okurlarla paylaşmak dürtüsü gelir. “Bugün de erguvanların tetiklediği yaşam sevincini okurlarla paylaşayım” diye düşünürüm. Sonra da, “bunca sorun, bunca dert, bunca zulüm varken, sırası mı şimdi erguvanların, hem bir politik köşede ne işi var baharın” diyen içimden gelen bir ses beni engeller. Ama bugün o sesi dinlemiyorum. Doğru, diyorum, bunca sorun ve zulüm altında rahatça bakamazsanız. Ama yine de bir an için atın o sıkıntıları içinizden! Bakın, kafanızdaki tasaları bir yana iterek, size seslenen o canım erguvanlara! Göreceksiniz, binbir sıkıntı arasında, yeniden canlanan doğa size rahat bir nefes aldıracak, bir anda içinizi yaşam sevinciyle dolduracaktır. Unutmayın! Biraz da budur yaşam! Bunca sorun varken şimdi sırası mı erguvanların, diye sormayın! Eğer şu canım erguvanlara bakmak için sorunların çözülmesini, güçlüklerin yenilmesini, yoksullukların, yoksunlukların giderilmesini beklerseniz, belki de bir ömrü boşuna harcar ve erguvanları hiç fark edemeden göçer gidersiniz bu dünyadan. Bugün sandığa giderken veya dönerken içinizi, kafanızı boşaltın! Bakın erguvanlara ve doğanın öbür mucizelerine! Şimdi sırasıdır... Tam sırası... Referandum öncesi IŞİD operasyonu: 49 gözaltı İstanbul polisi Reina saldırısı failleriyle bağlantılı ve eylem hazırlığında olduğu iddia edilen 49 kişiyi gözaltına aldı. Başakşehir, Beylikdüzü, Fatih, Esenyurt, Kartal, Küçükçekmece ve Pendik’te düzenlenen baskınlarda yapılan aramalarda; 1 el telsizi, 6 pos cihazı, çok sayıda banka kartı, 1’i kurusıkıdan bozma toplam 3 tabanca, 1 pala, 7 bin dolar, 3 bin İsviçre Kronu ve çok sayıda askeri kamuflaj ele geçirildi. l Haber Merkezi 18 maddelik anayasa değişikliğini oylamak için 55 milyon 319 bin 222 seçmen sandık başında ‘evet’ ya da ‘hayır’ tercihini kullanacak Türkiye, 18 maddelik anayasa değişikliğini oylamak için bugün sandık başına gidiyor. Halkoylamasında yurtiçinde 55 milyon 319 bin 222 seçmen, 167 bin 140 sandıkta oy kullanacak. “Evet” veya “Hayır” tercihlerinin olduğu referandum için doğuda sandıklar 16.00’da, diğer illerde ise 17.00’de kapanacak. Sadece ‘evet’ ve ‘hayır’ oylarının sayılması nedeniyle referandum sonuçlarına erken saatlerde ulaşılması bekleniyor. Türkiye, anayasa değişiklikleri için bugün 7. kez sandık başına gidecek. Halkoylamasında, “Türkiye Cumhuriyeti Yüksek Seçim Kurulu” filigranlı sarı renkli zarflar ve beyaz renk üstünde “Evet”, kahverengi renk üstünde “Hayır” ibareleri bulunan iki ayrı renkten oluşan birleşik oy pusulaları ile “tercih” mührü kullanılacak. Seçmen, tercih mührünü alarak oy kullanmak istediği bölüme basacak. Halkoylamasında filigranlı sarı renkli zarflar ve beyaz renk üstünde ‘evet’, kahverengi renk üstünde ‘hayır’ olacak. Yasaklara dikkat Referandum oylaması için saat 06.00’dan 24.00’e kadar alkollü içki satılamayacak, içkili ve umumi yerlerde alkollü içki verilmesi ve içilmesi yasak olacak, eğlence yerleri oy verme süresince kapalı kalacak, eğlence yeri niteliğindeki lokantalarda yalnızca yemek verilebilecek. Emniyet ve asayişi korumakla görevli olanlardan başka kimse silah taşıyamayacak. Radyolar ve her türlü yayın organlarınca saat 18.00’e kadar seçim ve seçim sonuçlarıyla ilgili ha ber, tahmin ve yorum yapılamayacak. Radyolarda ve her türlü yayın organlarında 18.0021.00 saatleri arasında ancak YSK tarafından seçim ile ilgili verilecek haber ve tebliğler yayımlanabilecek. YSK kısaltabilir Bütün yayınlar saat 21.00’den sonra serbest olacak ancak YSK tarafından gerek görülmesi halinde saat 21.00’den önce de yayınların serbest bırakılmasına karar verilebilecek. l ANKARA / Cumhuriyet Liderler nerede? Anayasa değişikliği için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, daha önceki seçimlerde olduğu gibi İstanbul’da sandık başına gidecek. TBMM Başkanı İsmail Kahraman Ankara’da, Başbakan Yıldırım ise İzmir’de oyunu verecek. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Bahçeli, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ile BBP Genel Başkanı Mustafa Destici Ankara’da, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ise İstanbul’da oyunu kullanacak. 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer Ankara’da, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İstanbul’da tercihini kullanacak. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve kuvvet komutanları da Ankara’da sandık başında olacak. Komutanlar Çankaya İlkokulu’nda oylarını kullanacak. Kimlik belgesi yeterli Seçmen bilgi kâğıdı gelmeyen vatandaşlar da oy kullanabilecek. Kâğıdı bulunmayıp kütüğe kayıtlı olanlar, ibraz edecekleri kimlik belgeleriyle (nüfus kâğıdı, resmi daireler veya iktisadi devlet teşekküllerince verilen soğuk damgalı kimlik kartı, pasaport, ehliyet, evlenme cüzdanı) oy verebilecek. Üzerinde T.C. kimlik numarası olmayan bir kimlik belgesi ibraz eden seçmenin oy kullanabilmesi için bu belgelerin yanında seçmen bilgi kâğıdı veya T.C. kimliğini ispata elverişli belgeyi ibraz etmesi gerekecek. Seçmenler, YSK’nın“www.ysk.gov.tr” internet sitesinden de hangi sandıkta oy kullanacaklarını öğrenebilecek. Doğuda erken başlıyor Seçmenler, Adıyaman, Ağrı, Artvin, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Gaziantep, Giresun, Gümüşhane, Hakkâri, Kars, Malatya, Kahramanmaraş, Mardin, Muş, Ordu, Rize, Siirt, Sivas, Trabzon, Tunceli, Şanlıurfa, Van, Bayburt, Batman, Şırnak, Ardahan, Iğdır ve Kilis’te 07.0016.00, diğer illerde ise 08.0017.00 saatlerinde sandık başına gidecek. Oy kullanmanın bitiş saatine gelindiği halde sandık başında oylarını vermek üzere bekleyen seçmenler, başkan tarafından sayıldıktan sonra sırayla oylarını kullanabilecek. l ANKARA / Cumhuriyet Yıkılan okulun tuvaletinde sandık kuruluyor www.yordamkitap.com Alevi köyü Yazır’da tahrip olan okul nedeniyle öğrenciler taşımalı sistemle başka bir okula gidiyor. Oy verme işlemi de yıllardır tuvaletinde yapılıyor. Alevi köyünde 10 yıllık ‘oy’ çilesi DİLEK ŞEN Çorum’un Boğazkale ilçesine Yazır köyünde yurttaşlar, yıllardır okul tuvaletinde oy kullandıklarını belirtti. Bu durumun köylülerin gücüne gittiğini söyleyen Mustafa Durmaz, “Okul tahrip olduğundan okulun tuvaletinde oy kullanıyoruz. Çocuklar da taşımalı sistemle eğitim görüyor. Kime başvursak çare olmadı. İstanbul’da denizin altından tren geçirenler burayla niye ilgilenmiyorlar?” dedi. “Alevi köyü diye buraya hizmet vermek istemiyorlar” diyen Durmaz, Kaymakamlığın, Valiliğin, İçişleri Bakanlığı’nın durumdan haberdar olduğunu ancak tüm başvurularına karşın çözüm üretilmediğini söyledi. Durmaz, “Başvurum üzerine AKP Ge nel Merkezi’nden ‘Seçim gününe kadar kullanılmayan okulunuzun üzeri kapatılıp kullanılır hale getirilecek’ diye bir mesaj yolladılar. Gelip pencere kapı onarıp gittiler” ifadelerini kullandı. Yazır köyünde yaşayan bir başka yurttaş ise, 10 yıldır bu durumda oy kullandıklarını, tüm başvurulara karşın bir sonuç alamadıklarını söyleyerek, “Gereken yerlere dilekçe verdik, köy muhtarlığı da yaptı. Seçim günü gelen memurlar da rahatsız oluyor. Seçim bildirgesinde oyun resmi bir yerde kullanılması isteniyor. Bu nedenle de camide, cemevinde ya da başka bir yerde de kullanamıyoruz. Burada kullanmaya mecburuz ve yine kullanacağız. İnsanlar buna rağmen sandığa gelip oyunu kullanıyor” diye konuştu. C MY B