Katalog

Perşembe 9 Şubat 2017 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: EMİNE BİLGET haber 3 Dün yine bir OHAL KHK’si ile 4.500 kişi kamudaki görevlerinden ihraç edildi. Darbe girişiminden bu yana devam eden ihraçlara bakılırsa devletimizin kamu çalışanlarını fişleyip işten atmak haricinde pek bir işle uğraşmadığı anlaşılıyor. Dünkü ihraçlar öncelikli olarak öğretmenleri hedef aldı. Üniversiteler de 12 Eylül dönemini aratacak bir tasfiyeyle karşı karşıya. Üniversite öğrencileri bilmelidir ki bu son ihraçlarla beraber normal şartlarda alacakları öğrenimin yarısını bile bulamayacaklar. İkinci dönem başlamak üzere. Dersleri ya boş geçecek ya da konuya hâkim olmayan öğretim üyeleri, işten atılanların boşluğunu beyhude yere doldurmaya çalışacak. Zaten eğitim meselesinde tepetaklak giden bir ülkeyiz. Ortaöğretimde uluslararası başarı yerler Bitkisel hayat de sürünmekte. Proje okul hadisesiyle memleketin köklü liseleri ve OHAL KHK’leri ile üniversiteleri saldırı altında. Memleketin geleceğini çalmak isteyen bir güç istese bu kadar tahribat yapamazdı. Bütün bunlar darbeyle ilişkilendiriliyor. Ne cemaatle ne de darbeyle uzaktan yakından ilgisi olan üniversite hocaları görevden alınıyor. Anaya sa Mahkemesi denilen bina, OHAL KHK’lerinin olağanüstü halle ilgili olup olmadığını denetlemeyi reddedeli beri böyle. İşin daha da acı kısmı, Anayasa Mahkemesi’nin bu çarpık kararını en iyi şekilde eleştirip mahkemenin muhakemesindeki derin boşlukları sergileyen hocalar da ihraç edildi. Cumhuriyetin liselerine, Mülkiye gibi yine Cumhuriyetin sembollerinden birine ve en nihayetinde Cumhuriyet gazetesine yönelen bu intikam saldırıları amacın bir rejim değişikliği, adlı adınca bir karşıdevrim olduğunu gösteriyor. Latin alfabesine geçildiği için milletin bir gecede cahil bırakıldığını ileri süren dinbaz siyaset, bugün aşama aşama milleti cahil bırakmakla uğraşıyor. İhraç edilen öğretim görevlileri yerlerine kolaylıkla bir benzerini bulabileceğiniz eşya değildir. Büyük ço ğunluğu akademide özellikle son senelerde yayılmış çapsızlığa meydan okuyan birer akademik geçmişe ve tutuma sahiptir. Yerlerini dolduramazsınız. Kamu üniversitelerinin birikimini böyle har vurup harman savuramazsınız. Bilimi ve yükseköğretimi baltalarsanız belki anlık ideolojik zaferler elde edersiniz. Ancak netice niteliksiz bir üniversite öğretimi ve dolayısıyla memleketin bir “parya devlet” haline gelmesi olur. İktidar kendi hücrelerine saldıran amansız bir hastalık gibi davranarak bünyeyi sağlamlaştıramaz. Bu OHAL kararlarıyla memleketin bütün bağışıklık sistemi alaşağı edilmekte ve devlet en ufak esintide hastanelik olacak şekilde zayıflatılmaktadır. Referandumda “evet” oyu verilmesi ise uzun sürecek bir bitkisel hayata onay vermek demek. SMA hastası çocukların aileleri ilacın SGK kapsamına alınması için Meclis’teydi Ilkinci evladımı bana bağışlayın Melek Cümbüş Çiçainmdeulerr ÇANAKKALE’DE YAŞAM KOŞULLARI AĞIR Çanakkale’nin Ayvacık ilçesinde geçen pazartesi gününden bu yana devam eden depremler yüzünden evleri yıkılanlar için kurulan çadır kentte, yağan yağmur sonrası yaşam koşulları iyice ağırlaştı. Yetkililer bölgede konteyner kent oluşturmak için gece başlattıkları çalışmaları sabaha kadar sürdürdü. 44 konteynır ev kullanıma hazır hale getirildi. l DHA 290 konut hasarlı, 8 kişi yaralı Çanakkale Valiliği, yapılan son tespitlerin ardından depremin bilançosunu paylaştı. Bilançoya göre 8 kişi yaralandı, 16 hayvan telef oldu, 290 konut da ağır hasar aldı. Bölgede önceki gün saat 23.16’da merkez üssü Ayvacık ilçesi Gülpınar olan 4.0 büyüklüğünde bir deprem daha oldu. 5.3 büyüklüğündeki bu artçı depremin ardından saat 00.00’da merkez üssü Yukarıköy olan 4.5 büyüklüğünde ve saat 00.34’te ise merkez üssü Gülpınar olan 4.2 büyüklüğünde iki artçı deprem daha meydana geldi. Depremler, kısa süreli paniğe neden oldu. l Haber Merkezi ŞAHİNBEy BelediyeSİ, YENİ EVLİLERE dağıttığı kitapla bir skandala daha imza attı AKP’den kadın dövme tekniği! AKP’li belediyelerin yeni evli çiftlere dağıttığı skandal kitaplara bir yenisi eklendi. AKP’li Şahinbey Belediyesi’nin evlenen çiftlere dağıttığı hediye paketinde yer alan Menzil Cemaati liderlerinden Muhammed Saki Erol’a ait kitapta kadına dayak savunulurken erkeklerin kadınları nasıl dövecekleri anlatılıyor. Şahinbey Belediyesi daha önce de “nişanlı çiftlerin yalnız kalmaması, kadınların mecbur kalmadıkça taksiye binmemesi” gerektiği ifadesinin yer aldığı “Kadın ve Aile İlmihali” kitabını dağıtmış ve tepki çekmişti. AKP’li Kütahya ve Pamukkale belediyeleri de benzer kitapları dağıtmıştı. ODA TV’nin haberine göre; yeni evlenen çiftlere dağıtılan çantadan; Muhammed Saki Erol’un kitabının yanı sıra Kuran, seccade, tespih ve takke çıkıyor. Kitaba göre “haddini aşmış kadı na, ıslah edilmek için önce öğüt verilir, ardından yatakta yalnız bırakmak gibi fiili tavırlarla yola getirmeye çalışılır. Uslanmayan kadın ise dövülür”!.. Hastaya ilaç gibiymiş Kitapta şu ifadeler yer alıyor: “Bu da fayda sağlamaz ise demek ki kadın yuvasının değil keyfinin derdindedir. Ona başka bir ilaç gerekmektedir. Bu azgın kadını boşayıp yuvayı dağıtmadan önce evin içinde ıslah etmek için kocaya tavsiye edilen ilaç onu korkutmak ve usulüne uygun dövmektir. Bu safhada kadını döverek cezalandırma, çok hassas bir iştir. Bu, ağır bir hastaya yan tesiri çok olan bir ilacı vermeye benzer.” Kitapta dövme usulleri; “Sopa, demir gibi tehlikeli alet kullanılmayacak. Dövme gizli ve kendi evinde olacak. Kadın dövülüp, kapı dışarı atılmayacak. Kadı nın dövüldüğü söylenmeyecek” ifadeleriyle anlatılırken dayağın ölçüsü ise; “Yüz, göz, kafa, karın boşluğu, edep yerine vurulmayacak. Organlar zedelenmeyecek, saç yolunmayacak” diye açıklanıyor. Kitapta, “Dinimiz yoldan çıkmış nefislerin ıslahı için tedavi hükmünde dayakla cezalandırmayı meşru görmektedir. Tabii ki usulüne göre ve hukukuna riayet etmek şartıyla. İşin aslı: Dayak iki türlüdür. Biri zulüm, diğeri lazımdır. Lazım olan dayak ilaçtır...” ifadeleri kullanılırken, yoldan çıkan erkeğin kadın tarafından dövülmesinin caiz olmadığı savunuluyor. Başkana istifa çağrısı Şahinbey Belediye Meclis Üyesi Uğur Kalkan, kitabın dağıtılmasına tepki göstererek belediye başkanını istifaya davet etti. l Haber Merkezi Mor Çatı’dan ‘şiddet’ raporu Mor Çatı’nın yayımladığı 2016 Yılı Faaliyet Raporu’na göre kuruma geçen yıl gelen başvurularda, kadınların yüzde 44.8’inin psikolojik, yüzde 24.5’inin fiziksel, yüzde 14,8’inin ekonomik ve yüzde 12.1’inin cinsel şiddete maruz kaldığı açıklandı. Raporda, kadınların tanıdığı kişiler tarafından şiddete uğradıklarına dikkat çekilerek, kadınlara en fazla şiddet uygulayanların yüzde 46.6’lık oranla eşleri olduğu, yüzde 13’ünün tanımadığı veya az tanıdığı erkeklerin şiddetine maruz kaldıkları ifade edildi. Kurumdan destek alan 2534 yaş aralığındaki kadınlar yüzde 34.6’lık oranla başı çekti. l İSTANBUL Eski erkek arkadaşı bıçakladı Mersin Silifke’de yaşayan Büşra Uzun (24), daha önce de kendisini tehdit eden ve gece evine gelen eski erkek arkadaşı Hakan Y. tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Aldığı bıçak darbeleriyle kan kaybeden Uzun, tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi. Hakan Y. ise cinayette kullandığı bıçakla intihar girişiminde bulundu. Ağır yaralanan Hakan Y., Silifke Devlet Büşra Uzun Hastanesi’nde tedaviye alındı. l DHA Bir tür kas hastalığı olan Spinal Müsküler Atrofi (SMA) hastası çocukların aileleri, TBMM’yi ziyaret etti. Aileler, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Sağlık Bakanı’na seslenerek Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından onaylanan ilacın SGK kapsamına alınmasını istedi. Cumhuriyet, SMA hastalarının çığlığını 21 Ocak günü Kas Hastalarına Umut haberiyle kamuoyunun gündemine getirmişti. TBMM’ye giden 50 SMA hastası çocuğun ailesi, CHP İstanbul Milletvekili Dr. Ali Şeker ve CHP Muğla Milletvekili Nurettin Demir ile basın toplantısı düzenledi. Üç bin çocuk var Şeker, çocukluk döneminde ortaya çıkan ve bir kas hastalığı olarak bilinen SMA’nın ölümcül evrelerinin bulunduğunu, Türkiye’de de yaklaşık 3 bin çocuğun bu hastalıkla mücadele ettiğini söyledi. Hastalığın tedavisine yönelik ilacın ABD’de bulunduğunu ancak çok pahalı olduğu için ülkemize getirilemediğini anımsatan Şeker, “Özel bir protein var. O üretilemediği için sinirler görevini yapmıyor, kaslar çalışmıyor, kaslar zayıflayarak felç durumuna geçiyor. Bu bir süre idare edilebiliyor ama daha sonra çocuklar nefes alamaz duruma geliyor, elleri kolları tutmaz hale geliyor. Konuyla ilgili ilaçlar geliştiriliyor. FDA’nın onay verdiği ilaçlar Türkiye’de birçok çocuğumuzun derdine derman olabilecek durumda. Geçen ay 6 çocuğumuz ihtiyaç olan ilaca ulaşılamamasından dolayı bu hastalığın pençesinden kurtulamayarak yaşamını yitirdi. İlacın bir dozu 175 bin dolar civarında” dedi. Açıklama sırasında ölüm Kalp ve Damar Cerrahisi Doktoru Kamil Boyacıoğlu ise kızının SMA hastası olduğunu belirterek “Yurtdışından hiç basamayan çocukların ilaçla kalkıp yürüyebildiğini biliyoruz. Böyle bir şey varsa, kimsenin mani olmaması gerekiyor” diye konuştu. Çocuğunu kaybeden anne Melek Cümbüş de 1.5 yaşında bir çocukları daha olduğunu belirterek “Her geçen gün biraz daha eriyor. Biz seyrediyoruz. İlacın Türkiye’ye gelmesi için elimizden ne gelirse yapmaya çalışıyoruz. Ben bir evladımı kaybettim, ikinci evladımı da kaybetmek istemiyorum” dedi. SMA hastası çocukların yakınları, konuşmaları sırasında gözyaşlarına da hakim olamadı. Basın açıklamasından hemen sonra Mardin’de SMA hastası bir bebeğin daha yaşamını yitirdiği, böylece son bir ayda ölen bebek sayısının 7’ye çıktığı kaydedildi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Emniyet Müdürü’ne ikinci kez gözaltı Uystuuicşçatlaurmerutaicsuı ‘Uyuşturucu ticareti yapmak’ suçlamasıyla mahkemeye çıkarılıp serbest bırakılan İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Ö.C. hakkında dün yapılan itirazın ardından tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıka rıldı. Karar üzerine gözaltına alınan Ö.C’nin bugün Bakırköy Adliyesi’ne sevk edileceği öğrenildi. Operasyon kapsamında bir uyuş turucu kuryesi Atatürk Havalimanı’nda ya kalanıp, bağlantılı olduğu düşünülen şüp helilerin evine baskın yapılmıştı. Polis, şüp helilerden birinin evinin emniyet mensubu Ö. C. tarafından kiralandığını tespit etmişti. Dün mahkemeye çıkarılan Ö.C. adli kontrol le serbest bırakılmıştı. l Haber Merkezi C MY B