04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 19 Şubat 2017 2 Sıra MHK saltanatında haber EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: ZARİFE SELÇUK Eşcinsel olduğu için uzaklaştırıldığı yeşil sahalardan kopmayan hakem Halil İbrahim Dinçdağ, Merkez Hakem Kurulu başkanlığına projeleriyle aday Hakem Halil İbrahim Dinçdağ, eşcinsel olduğu için uzaklaştı rıldığı yeşil sahalardan her şeye rağmen kopmadı. Bir süredir, Efendi Lig’de maç yönetiyor. Son olarak, Tür kiye tarihinde bir ilke im za attı. Mer kez Hakem Ku rulu (MHK) Başkanlığı’na adaylığını açık ladı. Dinçdağ’ın HİLAL KÖSE en önemli hedefi, MHK’yi se çimle işbaşı na gelen özerk bir yapıya ka vuşturmak ve hakem camia sını ayağa kaldırmak. Hakem lerin, hocaların iki çift lafıy la işlerinden edildiğine dik kat çekerek, “Yapamazsın di yorlar, belki de ciddiye almı yorlar. Ben inanıyorum. Fede rasyonu yendim, kanseri yen dim, hakem camiasındaki sal tanatı da yeneceğim” diyor. DÖCİKNKİNANÜÇDSCFEIRNDLEÜAALABYYİİTRRKĞİIIRMMLM’CCIENEIILLRKIIĞĞİ IINI Hayata tutundu Dinçdağ, Trabzon’da, hakem ve radyocu olarak tanınan, sevilen biriydi. Cinsel kimliği açıklandı ve hayatı altüst edildi. İşinden uzaklaştırıldı. Ölüm tehditleri aldı. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) aleyhine açtığı 100 bin TL’lik tazminat davasını 2015 yılında kazandı. Mahkeme, 23 bin TL tazminata hükmedince, itiraz etti. 2011 yılından beri İstanbul’da. 2013’te kurulan Efendi Lig sayesinde, çok sevdiği hakemlik mesleğini sürdürebiliyor. Efendi Lig’i, “14 takım, haftada 3 gün maç yapıyor. Maç izlemenin son derece keyifli olduğu bir lig. Rekabet de heyecan da var. Ama centilmenlik ön planda. Beni hayata bağladı” diye anlatıyor. Radyocuydu Trabzon’da, 17 yıl boyunca haftada bir gün spor programı, dört gün de güncel program yaptığı radyoculuğu özlediğini de dile getiriyor. Hak aramaya başladığında yalnız kalmıştı. Şimdi, memleketine gittiğinde, kendisiyle tanışmak isteyenler yolunu ke siyor. Üniversitelerden gelen davetler üzerine söyleşiler yapıyor. “İlk başta şoke oldum. Karanlık bir tünelin içindesiniz, ne tarafa gideceğinizi bi Halil İbrahim Dinçdağ, 14 yıl aralıksız hakemlik yaptı, 7 yıldır hak mücadelesi veriyor. Şimdi MHK başkanlığına aday. lemiyorsunuz. Acılar gerçekten insanı olgunlaştırıyor. Bunu gördüm sonunda” diyor. Hayatta en büyük darbeyi ise en büyük destekçisi annesinin vefatıyla almış: “Bir yıl sonra ben de testis kanseri oldum. Şimdi iyiyim. Hayat bir şekilde devam ediyor. Baş ediyorum. Federasyonu homofobiyle mücadele anlamında yendim. Kanseri yendim. Benim işim kötülükleri yenmek.” ‘Hakemler kimsesiz’ Halil İbrahim Dinçdağ’ın MHK adaylığı ise hasta olduğunu söylediği hakem camiasını ayağa kaldırmak için atılmış bir adım. Kurul üyelerini, ‘6 kere gidip 7 kere gelen eski bir siyasetçiye’ benzetiyor. Koltuk sevdası uğruna hakem camiasının perişan edildiğini vurgulayarak, “Hakemler, spor yorumcularının ağzı na sakız oldular. Bu beni çok üzüyor. Genç, vizyonu, misyonu olan bir ekibin projeleriyle beraber bu camiayı ayağa kaldırması gerekiyor. İnanın şu an sahaya çıkan hakemler kimsesiz. Rehin alınıyorlar, koridorlarda can güvenlikleri yok, küfür hakaret cabası. Çıkıyor bir yönetici açıklama yapıyor, hooop bir hakemin görevine son. Kimsin sen? Ben sana ‘bu hocayı beğenmedim gönder’ diyor muyum? Bunları yıkacağız. Hakemler, medya baskısı, yönetici baskısı, futbolcu baskısı altında... Biz özgüveni onlara vereceğiz. Hata yapmalarına ise müsaade etmeyeceğiz. Hakemlerin sendikasını kuracağız. Adil olursanız, dürüst olursanız, bir şeyleri düzeltmek için yola çıkarsanız eninde sonunda yaparsınız” diyor. l İSTANBUL AMACI SES ÇIKARMAK Hakemliğin, torpil yüzünden bir saltanat haline geldiğini anlatıyor: “Babadan oğula, akrabadan akrabaya geçen bir meslek. Araştırın göreceksiniz. Adil yarış yok. Çok başarılı bir hakemin, babası hakem olan bir çocuğu geçmesi mümkün değil. Sonra da hatalardan yakınıyoruz. ‘Torpili asla bitiremezsin’ diyorlar. Hayır, bitiririm. Ben bu ülkede futbolun duvarlarını yıkmış bir adamım. Hayat zaten mücadele değil mi? Mücadeleden kaçarsanız öldünüz demektir. ‘Aday olma, seni kim dikkate alır’ diyorlar. Ben sesimi az da olsa duyurayım da... ” Dinçdağ’ın, projelerinden bazı başlıklar şöyle: “Cinsel ayrımcılığı, kadın ayrımcılığını, küfürü kesinlikle bitireceğiz. Türkiye’yi karış karış gezeceğiz. Spor akademilerine gideceğiz. Eğitim ordusu kuracağız. İlk başta gözlemcileri eğiteceğiz. Yarışmacı hakemliği getireceğiz.” www.yordamkitap.com rHeizzmideatni bsoaşgveelr İBB’nin hizmet binası yapmaktan vazgeçtiği Seyrantepe’deki arazi otel ve rezidans alanı oldu İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB), hizmet bi nası yapmaya ka rar verdiği ancak daha sonradan vazgeçtiği Seyran HAZAL OCAK tepe’deki arazi otel ve rezidans alanı oldu. CHP’li üyeler, tekli fin İstanbullularla dalga geçmek olduğunu dile getirdi. 7 yıl önceki proje Seyrantepe’de Türk Telekom Arena Stadı’nın hemen karşısındaki araziye İBB tüm müdürlüklerinin ve iştiraklerinin yer aldığı 60 katlı akıllı bina projesini 2010 yılında hazırladı. Seyrantepe Hizmet Binası için üç tane de ihale yapıldı. İBB projeden 2015 yılında vazgeçerek Fatih Saraçhane’de bulunan mevcut binada hizmet vermeye devam edeceğini duyurdu. İBB mülkiyetinde görünen arazi ilk önce, 18 Ocak’ta, İBB iştiraki İMAR A.Ş. mülkiyetine geçirildi. İmar A. Ş. arazinin mülkiyetine geçmesinden 20 gün sonra yani 7 Şubat’ta İBB’ye bir dilekçe yazdı. Dilekçede, arazinin imar planı notlarına, AVM, rezidans, konaklama tesisleri, otel ve motel fonksiyonlarının eklenmesini istedi. Teklifin görüşmeleri sırasında söz alan CHP’li Meclis üyesi Hizmet binası yapılmaktan vazgeçilen alan için hazırlanmış örnek proje. Esin Hacıalioğlu “Bu teklif İstanbul halkıyla dalga geçmek gibi. Belediye Başkanlığı binasından vazgeçtik, rezidans ve AVM olsun, diyoruz. İstanbul’a yakışmıyor. Tarihiyle dokusuyla duygularıyla halka hitap edilmeli” diye konuştu. CHP’li Meclis üyesi Hüseyin Sağ da “İMAR A.Ş’ye de devredilmiş. Artık teklifler için kapıda kuyruk olur” dedi. Teklif CHP’li Meclis üyelerinin ‘ret’ oyuna karşın AKP’li Meclis üyelerinin oylarıyla kabul edildi. l İSTANBUL Unutamadıklarım Güncelin ilham ettiği anılara devam! Hacettepe Tıp ve Sağlık Bilimleri Fakültesi’nin Hacettepe Üniversitesi’ne dönüştürülmesi için kurduğum Sosyal Çalışma Yüksek Okulu’nu... Hacettepe, Üniversite olduktan sonra bu Yüksek Okulu, bir Üniversite Bölümü haline dönüştürdüğümü... Öğrencilerle birlikte, çok sağlam ve çok içi dolu bir “Sosyal ve Beşeri Bilimler Eğitim Programı” hazırladığımızı, çok değerli ve başarılı mezunlar verdiğimizi... İhsan Doğramacı’nın YÖK’ü, 1982 Anayasası’ndan önce kurduğunu... Kurarken bana “İkinci adamı” olmamı önerdiğini... Beni ikna etmek için “Ülkelere değil, insanlara inan, onlarla birlikte yükselirsin” dediğini... Sınav kazanan değerli bir asistan arkadaşımızı (Şu anda Profesör) işe almam üzerine, bir öğretim üyemizin, beni ve bölümü, “Bölüme Komünistleri dolduruyorlar” diye ihbar etmesi bahane edilerek, YÖK tarafından Sosyal Çalışma Bölümü’nün kapatılmasını, öğretim kadrosunun ve öğrencilerin Keçiören’deki Sosyal Hizmetler Akademisi’ne sürülmesini; muhbir arkadaşımızın Karadeniz’de bir üniversiteye dekan atanmasını... Kenan Evren’in anarşi ve terörden, (aslında anarşi ve terörün kurbanı olan) Üniversite’yi sorumlu tuttuğunu ve öğretim üyelerinin sakallarını kesmesini emrettiğini, emrinin yerine getirilip getirilmediğini denetlemek için, Üniversitelerin Senatolarıyla toplantılar yaptığını... YÖK Yasası’nın yeni Anayasa taslağına, bu taslağı hazırlayan komisyonun başkanı olan Prof. Orhan Aldıkaçtı’nın karşı koymasına rağmen, monte edildiğini... Bölümüm kapatıldıktan ve Keçiören’e sürüldükten sonra, sakalımı kesmem için yapılan baskıları... Üniversite’de 1402’liklerin tasfiyesi başladığı anda, sakalımı kesmem gerektiğini yoksa görevden alınacağımı tebliğ etmek için beni makamına çağıran (eski arkadaşım) Rektör’e, “Siz öğretim üyelerinin haklarını yukarıya karşı savunmak durumundasınız, şimdi yukarının baskısını bana iletiyorsunuz, bu yaptığınız yanlıştır” dediğimde, “En yukardan takip ediliyorsun, emir geldi, yapacağım bir şey yok” diye yanıt verdiğini... “Sakal benim eşimin egemenlik alanıdır, devletin değil” diyerek istifa edeceğimi belirttiğimi... Bölümdeki 13 genç arkadaşımın eve gelip istifa etmemem için baskı yaptığını, onlara “Peki” dediğimi... Aynanın karşısına geçtiğimde, “Devlet bizim hizmetkârımızdır, efendimiz değil” diye ders verdiğim öğrencilerimin karşısına çıkamayacağım için, sakalımı kesemediğimi... Bu vesile ile, insanın neyi yapamayacağını keşfetmesi için o şeyi yapmaya karar vermesi gerektiğini öğrendiğimi... On yıl sonra, Üniversite’den atılan ve “1402’lik” denilen öğretim üyelerinin hepsinin, benim gibi istifa edenler de dahil olmak üzere, kadro şartı aranmaksızın Üniversite’ye onurlarıyla geri dönmelerinin, yasayla sağlandığını... Bugünlerdeki KHK’zedelerin 1980 Askeri Darbe dönemindeki 1402’likleri andırdığını, ama sayılarının onlardan çok daha fazla olduğunu ve bir bölümünün ayrıca hapsedildiğini... Bu satırları, 112 gündür Silivri’de çile dolduran 10 Cumhuriyet çalışanı, Önder Çelik, Hakan Kara, Musa Kart, Turhan Günay, Güray Öz, Kadri Gürsel, Murat Sabuncu, Akın Atalay, Mustafa Kemal Güngör ve Bülent Utku ile bu çileye 52 gündür katılan Ahmet Şık’ın, hapiste okuduğunu... KHK’zedeler olarak, (yoksa AKP’zedeler mi demeliyim) onlar gibi yüzlerce kişinin özgürlüğünü, binlerce kişinin işini kaybetmiş olduğunu... UNUTAMIYORUM... LÜTFEN SİZ DE UNUTMAYIN! THY uçağı bomba şüphesiyle boşaltıldı Türk Hava Yolları’nın İstanbulToronto seferini yapacak olan uçağının tuvaletine bırakılan ve üstünde İngilizce olarak “Toronto sana bomba ile geliyorum” yazan bir kâğıt bulunması üzerine yolcular boşaltılıp güvenlik araması başlatıldı. Kabin memurunun notu bulmasının ardından kaptan pilot durumu uçuş kulesi aracılığı ile polise iletti. Uçaktaki 292 yolcu indirilirken alındıkları başka salonda el bagajı ve üst aramaları ile açığa çekilen uçaktaki bagajların da aşağıya indirilip araması yapıldı. Aramalar sonrasında herhangi bir bulguya rastlanmayınca yolcular başka bir THY uçağıyla Toronto’ya yollanma kararı alındı. l Haber Merkezi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle