Katalog

Cumartesi 9 Aralık 2017 haber 4 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: FUNDA YAŞAR ER İlgezdi açığa alındı ‘Kudüs, kırmızı çizgimizdir’ Sinemanın dehalarından Stanley Kubrick’in 1964 yapımı Dr. Strangelove adlı yapıtı, ABD’nin nükleer silah taşıyan uçak üslerinden birinin komutanının bir hezeyan sonucu kendi inisiyatifiyle Sovyetler’e nükleer saldırı ateşleme girişimiyle başlayan olaylar dizisinin, sonunda nasıl topyekun nükleer savaşa yol açtığını anlatır. Nükleer dehşet dengesinin dorukta olduğu bir dönemde çekilen bu kara komedide işlenen tema o dönemde uzmanların gerçekten de tüylerini diken diken eden ciddi bir olasılıktı. Aradan yarım yüzyıldan fazla zaman geçti. Sanal bir kahraman olan General Jack D. Ripper değil de başka bir gerçek delinin ateşlediği bomba dünyayı sonu nereye varacağı henüz bilinmeyen bir kargaşanın içine atıverdi. Kanlı canlı çılgın ABD Başkanı Trump’ın ateşlediği bomba, Kudüs’ün İsrail’in başkenti olduğunu tanıma ve ülkesinin büyükelçiliğini oraya taşıma kararıydı. Böylelikle, nükleer dehşet dengesinin geride kalmış olmasına rağmen, insanlığın kaderinin hâlâ delilerin elinde olmasının sürdüğünü herkes gördü. Gırtlağına kadar popülizm batağına batmış Trump’ın dünya kamuoyunun büyük çoğunluğu tarafından olumsuz karşılanan son kararının mantıklı bir açıklamasını yapmaya uğraşanlar fena halde zorlandılar. HHH Türkiye’nin siyaset arenasında oybirliği ile kınanan Trump’ın kararına gerekçe ararken ileri sürülenler içinde üzerinde en titizlikle durulması gerekeni, eski Güvenlik Danışmanı Michael Flynn’in Rusya’nın son başkanlık seçimlerine müdahalesi konusunda yalan söylediğini kabul edip mahkeme ile işbirliği yapmaya karar vermesi üzerine, içeride başı daha da sıkışan Başkan’ın basın ve kamuoyunda etkisi olan çevrelerde kendisine destek sağlayacak, dikkatlerin başka noktaya çekilmesine yol açacak bir girişime ihtiyacı olduğu savıdır. İçeride sıkışmış olan Trump, Kudüs kozunu oynarken İslam dünyasında oluşacak tepkiler ve tırmanması beklenen terörün sansasyonel girişimleriyle bir düşman hayaleti de yaratmayı tasarlayarak, bütün popülist politikacıların tuttuğu yola girmiştir. ABD Başkanı, Kudüs politikasının getireceği rantın kendisini rahatlatacağını düşünüyor. Kudüs rantına bel bağlayan ikinci kişi yine içeride yolsuzluk suçlamalarıyla durumu sarsılan İsral Başbakanı Benyamin Netanyahu’dur. Trump’ın kararı ve hele hele onu izleyerek kimi ülkelerin büyükelçiliklerini Kudüs’e taşımaları halinde oluşacak olumlu havanın yaratacağı Kudüs rantı, Netanyahu’ya da rahat bir nefes alma imkânı sağlayabilir. HHH Bu iki lider gibi, kendi ülkesinde başı sıkışık durumda olan Türkiye’nin hâkimi Tayyip Erdoğan’ın da Kudüs rantına can kurtaran simidi gibi sarılacağı belli olmuştur. Nitekim daha ilk dakikadan, “Ey Trump!..” seslenişleri Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın konuşmalarını süsler olmuştur. Bunları “Ey Netanyahu!..”ların izleyeceğinden kimse kuşku duymasın! Bu doğrultuda Ankara “Kudüs’ün Türkiye’nin kırmızı çizgisi” olduğunu açıklarken Kudüs rantına ne kadar bel bağladığını bir kez daha ortaya koyuyor ama bu arada ciddiyetinin sorgulanmasına neden olacak bir hata yapmakta olduğunu fark etmiyordu. Gerçekten de son birkaç yıldır uygulanan dış politika, artık Türkiye’nin kırmızı çizgilerinin kof bir blöf olduğunu göstererek, bu tür açıklamaların kimse tarafından ciddiye alınmaması sonucunu doğurmuştur. Yakında, uluslararası diplomasi sözlüğüne ciddiye alınmaması gereken boş tehdit anlamına gelen bir deyim olarak “Türkiye’nin kırmızı çizgileri” deyişi girerse kimse şaşırmasın! Keşke devletlularımız “Kudüs kırmızı çizgimiz” demeselerdi. Belki o zaman bizi ciddiye alanlar çıkardı. HDP’DEN YARGILAMA YORUMU: AKPSaray rejiminin yargıya baskısı var HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay ve Selahattin Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman ve MYK Üyesi Ayşe Acar Başaran tutuklu Figen Yüksekdağ ve Demirtaş duruşmalarına ilişkin, HDP Genel Merkezi’nde değerlendirmelerde bulundu. Kamuoyuna, “Selahattin Demirtaş mahkemelere gelmediği için tutuklandı” açıklamaları yapıldığını ancak 400 gündür mahkemeye çıkarılmadığını belirten Kemalbay, “Demirtaş’ın oraya gelmesi ve kendilerini yargılamasından duyulan bir korku var. Yüksekdağ’ın yargılanması sırasında, salonda hiçbir şekilde görevli olmadığı halde izleyici konumunda bir Cumhuriyet başsavcı vekili bulunuyordu. Bu da AKPSaray rejiminin yargıyı bilfiil izlediğinin, baskı altına aldığının göstergesidir. Bu davaların hukuk davaları olmadığını bir kez daha söylüyoruz. Bu bir siyasi tasfiye sürecinin parçasıdır” dedi. l ANKARA İçişleri Bakanlığı, CHP’li Ataşehir Belediye Başkanı İlgezdi’yi görevden ŞİMDİ NE OLACAK? uzaklaştırdı. Kararın adli soruşturma gerekçesiyle alındığı bildirildi İçişleri Bakanlığı, İstanbul Ataşehir Belediyesi’nin CHP’li başkanı Battal İlgezdi’yi görevden uzaklaştırdı. Görevden uzaklaştırma işlemi OHAL KHK’si ile değil, anayasanın 127. maddesi ile İçişleri’ne verilen yetkiye dayandırılarak yapıldı. İçişleri Bakanlığı, İlgezdi hakkında alınan görevden uzaklaştırma kararını; Mülkiye Müfettişleri tarafından hazırlanan raporlar ve adli soruşturma ve kovuşturmalar gerekçesiyle alındığını açıkladı. Bakanlık açıklamasında, uzaklaştırma yetkisinin anayasanın 127. maddesindeki, “görevleri ile ilgili bir suç sebebi ile hakkında soruşturma veya kovuşturma açılan mahalli idare organları veya bu organların üyelerini, İçişleri Bakanı, geçiçi bir tedbir olarak, kesin hükme kadar uzaklaştırabilir” hükmüne dayandırıldığı belirtildi. Açıklamada, “Battal İlgezdi’nin Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılmasında; İmar Kanunu’na, Mal Bildiriminde Bulunulması Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu’na, Devlet İhale Kanunu’na aykırı hareketle görevi kötüye kullanma, Belediyenin/ Kamunun zararına sebebiyet verme, İhaleye Fesat Karıştırma, Haksız Mal Edinme, kamu görevlilerinin gerçeğe aykırı belge düzenlemesine göz yumulması fiillerinin işlenmesi” hususlarının göz önüne alındığı ifade edildi. ‘Savcılık soruşturuyor’ Açıklamada, İlgezdi hakkında, İstanbul Anadolu Başsavcılığı tarafından ihaleye fesat karıştırma ve haksız mal edinme iddiaları ile dava açıldığı belirtildi. Açıklamada ayrıca, “Bütün bu usulsüz, yolsuzluk içeren işlemlerin belediye başkanının yakın akrabaları ve iş ortakları ve onların yakın akrabaları ile karmaşık ilişkiler zinciri oluşturularak ve kendi kimliği gizlenerek gerçekleştirilmesi” ifadeleri kullanıldı. Açıklamada, İlgezdi hakkında özetle şu iddialara yer verildi: Ataşehir Belediye Başkanı seçilmeden önce yaptığı işlere, seçildikten sonra yakın akrabaları ile siyaset ve iş ilişkisinde içinde bulunduğu kişi ve şirketler aracılığıyla, kendi varlığını gizleyerek devam etmesi. Yakın akrabalarının mevcut şirketlerde yönetim kurulu başkanı ola rak görev alması. Bu kişiler, şirketler aracılığı ile gerçekleştirilen inşaat işlerinin Ataşehir Belediyesi’nin yetki alanı içinde yürütülmesi, yapılan inşaat işlerinde imar mevzuatına ciddi aykırılıklar olmasına karşın Ataşehir Belediyesi tarafından gerekli yasal işlemlerin yapılmaması ve/veya yaptırılmaması. Gerçeğe aykırı belge düzenlenerek yetkili merciilerin yanıltılması. Yakın akrabalarınca ekonomik durumlarına uygun olmayan şekilde ciddi miktarda gayrimenkul edinilmesi. Söz konusu hususlarla ilgili İçişleri Bakanlığı’na intikal eden çeşitli yolsuzluk ve usulsüzlük iddia ve şikâyetleri. l ANKARA/ Cumhuriyet Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi İlgezdi’nin görevden uzaklaştırılması, OHAL KHK’si ile yapılan atamalardan farklı olarak anayasanın 127. maddesine dayandırıldı. Söz konusu madde, “görevleri ile ilgili bir suç sebebi ile hakkında soruşturma veya kovuşturma açılan mahalli idare organları veya bu organların üyelerini, İçişleri Bakanı, geçici bir tedbir olarak, kesin hükme kadar uzaklaştırabilir” hükmünü düzenliyor. Anayasada “geçici tedbir” olarak düzenlenen “görevden uzaklaştırma”nın ayrıntıları ise Belediye Kanunu’nda hükme bağlanıyor. Belediye Yasası’nın 47. maddesine göre İlgezdi hakkındaki görevden uzaklaştırma kararı iki ayda bir gözden geçirilecek. Devamında kamu yararı bulunmazsa İlgezdi hakkındaki görevden uzaklaştırma kararı kaldırılacak. İlgezdi hakkındaki açılan davanın düşmesi veya beraat kararı verilmesi durumunda da uzaklaştırma kararı kaldırılabilecek. Yasanın 45. maddesi ise istifa ettirilen AKP’li belediye başkanlarının koltukları için yapılan işlemin aynısını öngörüyor. Çünkü madde “Belediye başkanlığının herhangi bir nedenle boşalması durumunda” yapılacak işlemleri düzenliyor. Buna göre, on gün içinde İstanbul Valisi’nin belediye meclisini toplaması, meclisin de İlgezdi yerine bir başkan vekili seçmesi gerekiyor. eTürkmenhaszeırçlıikmlaerMeral Akşener, 15 Temmuz 2018’de erken seçim CHP KULİSLERİ ‘Ataşehir bilinçli seçildi’ yapılacağı öngörüsünde bulunarak partisinin ilk kongresini acil toplama kararı aldı, CHP de kongrelere Erdem Gül hız verdi. AKP’de de erken seçim konuşuluyor Dış politikadaki gerilimlerin belirlediği sıcak gündemin görünmeyen yüzünde “erken seçim alametleri” denilebilecek gelişmeler yaşanıyor. İYİ Parti, erken seçimin 15 Temmuz 2018’de yapılacağı öngörüsüyle ilk kongresini acil olarak taplarken, AKP ve CHP’de de 2018’de olası bir seçime yönelik mutfak çalışmaları yürütülüyor. AKP’nin, 15 Temmuz darbe girişiminin 2. yıldönümü olan 15 Temmuz 2018’de erken seçim yapabileceğine ilişkin kulis fısıltıları daha önce de gündeme geldi. Bu kulis, 2018’de 15 Temmuz’un pazar gününe denk gelmesi nedeniyle de gerekçelendirildi. 16 Nisan referandumunda güç kaybı yaşayan ve daha sonra da ‘metal yorgunluk’ başlığı altında iç operasyonlarla boğuşan AKP’nin darbe girişimi yıldönümünde yapılacak bir seçimle avantaj yakalayabileceği analizleri yapıldı. Ancak AKP’den bu konuda ses çıkmayınca, 15 Temmuz beklentisi ete kemiğe bürünemedi. Akşener’e göre kesin İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 15 temmuz 2018’de erken seçime kesin olarak gidileceğini söyleyen lider oldu. Akşener, “15 Temmuz 2018 tarihinde bir erken seçim bekliyorum. Erken seçim olarak bekliyorum. Ben bekliyorum. Bilmiyorum. Benim öngörüm böyle” sözleriyle 15 Temmuz beklentisini açıkça dile getirdi. Akşener, bu tarihi dile getirmekle kalmadı, partisinin takvimini de buna göre planladı. Akşener, AKP’nin “İyi Parti’yi seçim dışı bırakabilecek bazı planlamalar yapabileceği” bakış açısıyla partisini planla Ataşehir işaret mi? CHP’de belediyeler üzerinden partiye yönelik bir operasyon yapılacağı beklentisi ekim ayından bu yana dile getiriliyordu. Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi’nin görevden alınması bu operasyon için düğmeye basılması olarak görülüyor. Ancak Kılıçdaroğlu’nun yurtdışına para gönderildiği iddialarından sonra başlaması nedeniyle ‘zamanlama’ vurgusu yapılıyor. CHP’li belediyelere yönelik görevden almaların genişlemesi halinde, CHP’de bunun 2018’de bir erken seçim hazırlığı olarak görülmesi gerektiği belirtiliyor. Esnafın derdini dinledi Akşener, dün Diyarbakır Havalimanı’nda Kürtçe, Zazaca ve Türkçe, “Baba ocağına hoşgeldiniz”, yazılı pankartla karşılandı. Babasının ailesinin Diyarbakır’dan Yunanistan’a gittiğini söylen Akşener, “Batıya gittiğinizde CHP ile AKP arasında tercihe zorlanan bir seçmen kitlesi var, Güneydoğu ve Doğu Anadolu’ya geldiğimiz HDP ile AKP arasında tercih yapmak zorunda kalan seçmen kitlesi var. Biz güçlü ve alternatif seçenek oluşturuyoruz” dedi. Daha sonra Şırnak’a geçen Akşener’e esnaf hendek barikat operasyonları ile mağdur edildiklerini evlerinin yıkıldığını ancak yerel yönetimlerin ev yapmak yerine park yaptıklarını söyledi. l DHA dığından da önce kurdu. Zaman ayarlı kongre Ardından tüm ayarlamaları 15 Temmuz’a göre yapan Akşener, partisinin ilk büyük kongresini de acil toplama kararı aldı. Akşener, kongreyi toplarken, Siyasi Partiler Yasası’ndaki, “Siyasi partilerin seçimlere katılabilmesi için illerin en az yarısında oy verme gününden en az 6 ay önce teşkilat kurmuş ve büyük kongrelerini yapmış olması veya TBMM’de grubu bulunması şarttır” hükmüne göre hareket etti. AKP’nin 15 Temmuz’da bir seçim kararı alması halinde partisinin bir risk yaşamaması için 15 Temmuz’dan 6 ay önce kongresini tamamlama koşulunu yerine getirmiş olacak. İyi Parti’nin 15 Temmuz ayarlı ilk büyük kongresi yarın toplanacak ve Akşener yeniden genel başkan seçilip 15 Temmuz’da erken seçim için partisini hazır hale getirmiş olacak. CHP 2018’de bekliyor CHP’de de bir süredir hazırlıklar, seçimin 2019’a kalmayacağı, AKP’nin kendisini en hazır hissetttiği bir anda ama 2018 içinde yapılacağı öngörüsüyle yürütülüyor. CHP’de de il ilçe kongre süreci hızla sürdürülüyor. Geçen hafta delege seçimlerinde yaşanan kriz üzerine durdurulan İstanbul’daki kongreler de yeniden başlatıldı. CHP, şubat ayına kadar kongreleri tamamlayıp, kurultayı da topladıktan sonra bir erken seçim beklentisiyle çalışma larına hız verecek. CHP’nin 2018’de erken seçim beklentisi, “Erdoğan’ın ülkenin ağırlaşan iç ve dış sorunları nedeniyle başkanlık yetkileri için 2 yıl daha beklemeyeceği, bir an önce bu yetkileri almak için seçimi öne çekeceği” görüşüne dayandırılıyor. Cumhurbaşkanı ve parlamento seçimlerinin öne çekileceği beklentisi nedeniyle yerel seçimlere yönelik ciddi bir hazırlık bulunmuyor. Hazırlıkların erken seçime yönelik yoğunlaştırılması nedeniyle yerel seçim hazırlıkları geriye bırakılmış durumda. AKP de hazırlanıyor Parti ve hükümet sözcülerinin “Seçimler zamanında yapılacak” açıklamalarına karşın AKP’de de çalışmalar 2018’de seçime hazır olma yaklaşımıyla yürüyor. AKP de şubat ayında büyük kongresini gerçekleştirdikten sonra herhangi bir tarihte yapılacak seçime hazır hale gelmeyi planlıyor. MHP’nin ittifak arayışları da AKP’nin olası bir baskın seçime gidebileceği beklentisinden kaynaklanıyor. HDP’nin eş genel başkanlarıyla milletvekillerinin tutuklu olması nedeniyle seçimlere yeterince hazırlık içinde olamayacağı görüşü de AKP’nin bir erken seçim isteğinin nedenlerinden biri olarak görülüyor. YSK’nin yapısındaki değişiklikler, taşeron düzenlemesi ve pazartesi Meclis’te başlayacak bütçe görüşmelerinin ardından atılacak olası sosyal adımlar da erken seçim hazırlıkları olarak okunuyor. l ANKARA İKLİM ÖNGEL CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Efendim istifa ettirmezlerse İçişleri Bakanlığı’nı harekete geçireceklermiş. Geçirmezsen adam değilsin” sözlerinin ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın büyük tepkisini çeken Man Adası belgelerinin açıklanmasının ardından İçişleri Bakanlığı, Ataşehir Belediyesi için harekete geçti. Başkan Battal İlgezdi görevden uzaklaştırılırken, haberi alan parti kurmayları İstanbul’a gitti. CHP’de bu operasyonun hukuki değil siyasi olduğu, Ataşehir’in bilinçli olarak seçildiği ve oradan da hedefin Kemal Kılıçdaroğlu olduğu yorumları yapılıyor. İlgezdi basından duydu Edinilen bilgiye göre; uzaklaştırma kararı Battal İlgezdi’den önce basına verildi ve İlgezdi kararı basından öğrendi. Kararın duyulmasından hemen sonra CHP kurmayları İstanbul’a doğru yola çıkarken, İstanbul teşkilatından da belediye önünde toplanma çağrısı yapıldı. CHP lideri Kılıçdaroğlu, belediye başkanlarıyla Ankara’da bir araya geldiği son toplantıda “Diyorlar ki ‘belediye başkanlarını istifa ettirdik.’ Ankara’daki beyler... Bilmiyoruz niye istifa ettirdiler? Geçen gün bu zat demiş ki, ‘Efendim biz yaptık şimdi sıra CHP’ye geldi. CHP de istifa ettirsin.’ Niye istifa ettireceğiz? Hangi gerekçeyle istifa ettireceğiz’ Efendim istifa ettirmezlerse İçişleri Bakanlığı’nı harekete geçireceklermiş. Geçirmezsen adam değilsin. Geçir kardeşim. Bizim belediyelerde günün 24 saatinde müfettiş var zaten, istediğini denetlesin. Çok şükür boğazımızdan aşağı kul hakkı inmedi. Bizde dolar merakı yok zaten. Çok zor şartlarda bizim belediye başkanları görev yapıyor” demişti. Hukuki değil siyasi karar Ataşehir Belediyesi, Belediye Başkanı İlgezdi’nin milletvekili eşi Gamze İlgezdi’nin daireleri ile birlikte Kılıçdaroğlu’nun kızının da bir dairesinin bulunduğu rezidans ile gündeme gelmişti. O dönem havuz medyasında Kılıçdaroğlu’na yönelik karalama kampanyası yürütülmüştü. CHP’de tüm bu nedenlerden dolayı İçişleri Bakanlığı’nın Ataşehir’i bilinçli olarak seçtiğini belirtiliyor. Zamanında olayın araştırıldığı ancak herhangi bir şey çıkmadığının konuşulduğu CHP’de görevden almanın hukuki değil siyasi bir operasyon olduğu ve hedefte Kılıçdaroğlu’nun bulunduğu yorumları yapılıyor. l ANKARA C MY B