05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 12 Aralık 2017 [email protected] TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Geçici büyüme3VŞA.EÇRŞEİI:RYYTRÜAEZNKDTEE11.1 l Ekonomi beklentilerin üzerinde büyü l Baz etkisi ile KGF rol oynadı, enflasyon ve dü. Ücretlilerin payı yüzde 32.7’ye düştü. cari açık arttı. Rakamlar sürdürülebilir değil Türkiye ekonomisi 2017’nin üçüncü çeyreğinde yüz an ile hanehalkı tüketiminden geldi. 2017’nin üçüncü çeyreğinde harcamalar Ücretlilerin payı azaldı de 11.1 oranla beklentile yönünden bakıldığında ha rin üzerinde büyüdü. Son nehalkı tüketimi yıllık yüz iki yılda ilk kez çift haneli büyüme rakamına ulaşıldı. Son altı yılın en EMRE DEVECİ de 11.9 arttı. Devletin tüketim harcamaları ikinci çeyrekteki küçülmenin aksine yüksek çeyreklik büyümesi ya üçüncü çeyrekte yıllık yüzde 2.8 İşgücü ödemelerinin cari fiyatlarla gayrisafi katma değer içerisindeki payı geçen yılın aynı çeyreğinde yüzde 35.6 iken bu oran 2017 yılının üçüncü çeyreğinde yüzde 32.7 oldu. Net işletme artığı/karma gelirin payı ise yüzden 48.7’den yüzde 52.2’ ye yükseldi. kalandı. Büyümenin çift hane artarak büyümeye 0.3 puanlık li gelmesinde 2016’nın üçüncü ılımlı bir katkı sağladı. Yatırım çeyreğinde 15 Temmuz darbe lar üçüncü çeyrekte yıllık yüz girişimi sonrası yaşanan yıllık de 12.4 büyüyerek son 9 çeyre daralmanın sonucu oluşan baz ğin en güçlü artışını gösterdi ve etkisi ile birlikte Kredi Garanti büyüme oranına 3.6 puan katkı Fonu (KGF) ile sağlanan kredi sağladı. Yıllık bazda inşaat yatı ler ve teşvikler etkili oldu. Mev rımları yüzde 12 artarken, önce sim ve takvim etkisinden arın ki bir yıllık dönemde sürekli ola dırılmış büyüme hızı bir önce rak daralan makineteçhizat ya ki çeyreğe göre yüzde 1.2 olarak tırımları üçüncü çeyrekte yüzde gerçekleşti. Ancak KGF ile ge 15.3 artış kaydetti. len büyüme enflasyonu da yüz İkinci çeyrekte 1.8 puan olan de 13’e taşıdı. net dış talebin (ihracat eksi it tEünkbeütiymüdkeknatkı halat) büyümeye katkısı 0.3 puana geriledi. İhtalattaki hızlanma bunda etkili oldu. Üçün Büyümeye en büyük katkı, 7 pu cü çeyrekte zincirlenmiş hacim endeksi bazında ihracat yüzde SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL 17.2, ithalat yüzde 14.5 (ikinci çeyrek: yüzde 1.8) arttı. Üretim yönünden bakıldığında ise sanayi sektörünün büyü n Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek: Rakamlar yıl sonunda yüzde 6.5 bir büyümeye işaret ediyor. 3. çeyrekte dış talebin katkısı oldukça düştü. n İntegral Yatırım Menkul Değerler Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu: Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış çeyreksel verinin güçlü olmadığını görüyoruz. Burada yüzde 1.8 beklentiye karşılık yüzde 1.2 büyüme oluşurken, tarım, imalat sanayi, finans ve sigorta, gayrimenkul gibi kollarda negatif veriler alıyoruz. İmalat sanayinin çeyreksel bazda büyümeye katkısının zayıf olması ilginç. n Kapital FX Araştırma Müdür Yardımcısı Enver Erkan: Enflasyon açısından riskler barındırmakla ve yüksek cari açık ile bütçe açığı oluşumuna meydan vermekle birlikte, niteliksel büyüme açısından da çok fazla tüketim ve daha az yatırım katkısı almasından dolayı sürdürülebilir değildir. n Gedik Yatırım Ekonomisti Erol Gürcan: 2018 yılında benzer büyüme rakamlarının ekstra bir destekgelişme olmadıkça çok kolay olmayacağını değerlendiriyoruz. n TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu: KGF başta olmak üzere, hükümet teşvikleri büyümede ana faktör. Diğer yandan merkezi yönetim bütçe açığı, cari açık ve enflasyonun çift haneli rakamlara yükselmesi gibi gelişmeler; odaklanmamız gereken alanın, büyümenin kalitesi ve sürdürülebilirliği olduğunu ortaya koyuyor. n İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan: Sanayi sektörü üçüncü çeyrek büyümesine 2.6 puanlık çok önemli katkı yaptı. Üretkenlik ve teknolojik yeniliklerin istenen hızda seyretmemesi büyümenin kalitesi açısından risk oluşturuyor. Cari açık ekimde 3.83 milyar dolar Türkiye ekonomisi ekim ayında 3.83 milyar dolar açık verdi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2017 yılı Ekim ayına ilişkin ödemeler dengesi verilerini açıkladı. Cari işlemler dengesi 2017 OcakEkim döneminde k 35.3 milyar dolar olarak gerçekleşti. Net hata noksan ekimde 3.8 milyar dolar oldu. Öte yandan eylül ayı cari işlemler açığı 4.53 milyar dolardan 4.56 milyar dolara revize edildi. meye 2.6 puan gibi önemli bir katkı sağladığı, bu katkının 2.2 puanlık kısmının imalat sanayi den geldiği görüldü. Sanayi sek töründe güçlü baz etkisinin de katkısıyla ikinci çeyreğin yıl lık büyüme oranı yüzde 14.8 olurken bu oran imalat sanayiinde yüzde 15.2 olarak gerçekleşti. 2017 üçüncü çeyrekte tarım sektörü 2.8 Saman alevi ile görece ılımlı büyüdü. Hizmet sektörü yüzde 20.7 ile yıllık bazda ekonominin en hızlı büyüyen sek törü olurken in şaat yüzde 18.7 büyüme kaydetti. Bu na karşılık fi nans ve si Erinç Yeldan gorta faaliyet Bilkent Üniversitesi İktisat Bölüm Başkanı Prof. Dr. Erinç Yeldan: Baz etkisi ve KGF etkili oldu. Yanılsamalardan kurtulmak için mevsimsel ve takvimsel etkilerden arındırıl mış verilere odak lanmalıyız. Bununla birlikte de geçen yıla değil bir önceki çeyreğe bakmamızda fayda var. Böyle baktığımızda sanayide ve ihracatta aslında bir yavaşlama olduğunu, inşaat ve tüketim merkezli büyüme olduğunu görebiliriz. Bu istikrarlı büyüme değil. Saman alevi diyebiliriz. Sürdürülebilir değil. Yurtdışından para girişlerine bağımlı bir yapı var. leri sektörün deki yüzde 5.8 daralma dikkat çekti. Enflasyon ve kurda beklenti yükseldi Yavaşlayacak Dördüncü çeyrekte, net dış talebin büyümeye katkısının daha da azalması, olumlu baz etkisinin tersine dönmesi, yükselen enflasyonun alım gücünü sınırlayıcı etkisi, artan jeopolitik riskler gibi faktörler nedeniyle büyümenin yavaşlaması bekleniyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Aralık Ayı Beklenti Anketi’ne göre, yıl sonu enflasyon beklentisi (cari yıl sonu TÜFE) yüzde 10.68’den yüzde 11.74’e yükseldi. Bir önceki anket döneminde 5.5 olan yıl sonu büyüme beklentisi de aralıkta yüzde 5.7’ye yükseldi. Aralık ayı için tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 0.43 iken, bu anket döneminde yüzde 0.55 oldu. Katılımcıların bu yıl sonu döviz kuru (Dolar/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 3.8624 lira iken, aralık ayı anket döneminde 3.8805 lira oldu. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla 4.0819 lira ve 4.1534 lira olarak gerçekleşti. Emekçi cephesinde yeni bir şey yokyBçaüanylsışüımamnıyeaor Ekonomi yüzde 11.1 büyürken çalışanların ücretleri enflasyon karşısında eridi Açlık sınırı yükseliyor. Sendikalar büyümedeki yüksek rakamların askeri ücrete de yansımasını talep ediyor. MUSTAFA ÇAKIR Türkiye 3. çeyrekte “rekor” olarak ifade edilen yüzde 11.1 seviyesinde büyürken, bu büyüme emekçiye yansımıyor. Yüzde 12.9’a ulaşan enflasyon nedeniyle ücretler her geçen gün eriyor. Türkiye KamuSen’in araştırmasına göre, çalışan tek kişinin yoksulluk sınırı 2 bin 648.07 TL, açlık sınırı da 2 bin 38 TL’ye ulaşmış durumda. Dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddi ise 5 bin 432.25 TL. Bir ailenin ortalama gıda ve barınma harcamaları toplamı 2 bin 42.55 lira. Kasımda ortalama 2 bin 977.68 TL ücret alan bir memurun ailesi için yaptığı gıda harcaması, maaşının yüzde 41.4’ünü oluşturuyor. TÜİK verilerinde 809.61 TL olarak belirlenen kira gideri ise ortalama maaşın yüzde 27.19’una denk geliyor. Ortalama ücretle geçinen bir memur ailesinin ulaşım, sağlık, eğitim, ha berleşme, giyim gibi diğer zorunlu ihtiyaçlarını karşılaması için maaşından kalan para 935.29 TL. Araştırmaya göre son bir yıl içerisinde ailenin aylık ihtiyaçları ortalama 663.21 TL zamlandı. 389 TL eksildi Memur maaşları enflasyonla bir yılda yüzde 3.79 eridi. Memur maaşlarına bu yıl ortalama 273.84 lira toplam zam yapılırken, harcamalar 663.21 lira zamlandı. Memurun cebinden ortalama 389.37 lira eksildi. Yılın son ayında bu farkın daha da artması bekleniyor. Yaklaşık 6.5 milyon işçinin bir aylık geçim ücreti olan asgari ücret, “asgari geçime” bile yetmiyor. Türkİş’in araştırmasına göre bir kişinin yaşayabilmesi için yapması gereken aylık harcama 1949 TL’ye yükselmiş durumda. Oysa asgari ücret halen net 1404 lira olarak uygulanıyor. l ANKARA ekonomi 9 Kudüs’le açılan yeni dehşet dengelerinde... Kudüs’le açılan yeni dehşet dengelerinin ilk günlerinden aşağıdakiler ile yukarıdakiler arasındaki uçurum, göreceli demokrasi, hukuk devletleri düzenlerinin geçerli olduğu ülkeler ile, sandık var olsa da fiilen diktatoryal yapılaşma, otoriterleşmenin geçerli olduğu ülkeler arasındaki sonuçlarıyla katlanıyor.. Devlet siper alınarak siyasal erkler adına atılan adımlarda, güçsilahterörle.. şantaj dengelerinin sonuçları üzerinden yaşananlarda, ülkelerin öznel koşullarını turnusol kâğıdı gibi açığa çıkaırıyor.. İnsan Hakları Günü üzerinden dün CHP sözcüsü Şanal Saruhan’ın yaptığı açıklamadaki veriler, KHK’lerle, Saray’a sadakat üzeriden, yürürlükteki anayasal düzen, Meclis, yargı, hakhukuk düzeni askıya alınmış olarak yaratılan düzenin sonuçlarında, mağdurlar üzerinden ortaya çıkan sayılar, 12 Eylül askeri darbe süreci de içinde dudak uçuklatan vahim tabloyu ortaya koymakla kalmıyor. Türkiye, insan hakları, hak hukuk ihlallerinde ortaya çıkan karanlık tablosu ile, her alanda olumsuz rekorları kırmış oluyor. Amerikan Başkanı’nın ülkesinde ortaya koyamadığı İktidar gücüne bir biçimde katkıda bulunmak üzere, gündeme soktuğu Kudüs kararı ile dünya çapında yaratılan kaosu, Ortadoğu’da katlanacak yangın ile dünyaya yönelik sonuçlarını umursamadığı görüşü, değerlendirmeleri ağırlık kazanmış olsa da, ilk kanlı terör eylemi yansımasından dün sabahki terör eylemi ile Amerika’nın da kendi öznel koşulları içinde terör bağlantılı amatörce New York patlamasında ilk payına düşeni aldığı haberi ulaştı bile. İsrail Devleti adına İktidar yönetimi, sonuçlarını, iç eleştirileri dahi sorgulamasız Kudüs’ü başkent yapma eyleminde dünyadan destek almaksızın harekete geçti bile.. Çocukları hedef alan şiddet, gücün gösterildiği operasyonlar çatışmacılığı körüklüyor. İsrail adına destek isteme seferberliğinde ise, Fransa’dan gelen açık kırmızı kart göreceli demokratik düzenle birlikte, çıkar farklılıklarını sergileme boyutları ile çarpıcı. HHH Elbette İslam dünyası içinde olmaması akıldışı gibi görünen dayanışmanın cılızlığı, doğrudan birbirinden kirli diktatoryal yapılar, yönetimler, akıldışı kirli çıkar ilişkilerinin çıplak ayna ile sergilenmesi, yansımaları. Mağdurlar ağırlıklı Filistin’de Sünni İslam odaklı iken, en kaypak duruşlar Sünni İslam odaklı diktatörlüklerden.. Hıristiyan dünyasından, kuşkusuz kiliseler, Katolik, Ortodoks, Protestanlar için de aykırı gelen Kudüs’ün İsrail, Yahudiler için başkent yapılma iradesine karşı ilk günlerin eleştirileri, Sünni İslamcı ülkelerden daha güçlü, ilkeli çıkışlar.. Şimdiden İslam dünyası adına, Erdoğan’ın dönem başkanı da olması ile bağlantılı Türkiye’de yapılacak toplantıya katılmaya isteksizliklerin dedikoduları ön planda. Teşhir olmamak adına sonuçta zorunlu katılanlar ağırlığı oluştursalar da, anlamlı bir duruş için karar çıkması beklentisinin çok zayıf olduğu değerlendirmeleri ağır basıyor. Zaten Türkiye’den sadece Erdoğan Liderliği adına değil, muhalefet adına yapılan açıklamalarda da, İslam dünyasından gelen güçlü tepkinin Türkiye’den geldiği vurgulamaları öne çıkıyor. Şimdiden Ortadoğu dengeleri, ileriye dönük çatışmacı sonuçlarıyla bağlantılı, Amerika odaklı yeni Ortadoğu sınırları çizilmesi, parçalanması, uzun soluklu ardı arkası gelmeyecek ırklar, mezhepler, güç odaklarının kendi çıkarları üzerinden olası yaşanacaklar ürkütücü boyutlarda.. Bozuk para gibi kullanıp kullanıp işlerine yaramaz noktada harcadıkları terör örgütleri eliyle yaşanmış acılar, henüz boyutlarının katlanması üzerinden karabasan yaşanacak çatışmalarında akabilecek kanlar öngörülü bir o kadar ürkütücü.. İran, Rusya duyarlılığı, Suudiler, Kuzey IrakSuriye bölgelerindeki Sünni yapılanmalardan önde çıkışlarıyla dikkat çekici.. Sekiz yıl sürmüş, çok kan akmış İranIrak savaşının acıları çok taze belleklerde.. Rusya Irak’ta Amerika’nın, Suriye’de kendi ağırlığının dengelerinde uzlaşmış çerçevede, Türkiye ve İran’da Pakistanlaştırma sonuçlarına göze alamayacak gibi adımları yeğleyeceğe benziyor... Goldman’dan revize Goldman Sachs, Türkiye için 2017 yılı büyüme beklentisini yüzde 7’ye yükseltti. Kurumdan yapılan açıklamada, “GSYH’nin 4. çeyrekte bir önceki çeyreğe göre yüzde 0.8 büyümesini bekliyoruz” ifadesine yer verildi. Ayrıca, 2018 yılında büyüme oranının yüzde 3.5’e yavaşlamasının beklendiği kaydedildi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle