Katalog

EKONOMİ DOLAR 3.7330 10.7 kuruş 8 EDİTÖR: PELİN ÜNKER TASARIM: BAHADIR AKTAŞ AVRO 3.9280 10.5 kuruş FAİZ BORSA ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 10.95 0.18 puan 77.394 287 puan 946.32 28.42 lira 141.35 4.3 lira Salı 10 Ocak 2017 Dakika başı rekor Doların küresel yükselişine siyasi sisteme ilişkin tartışmalar, Fitch’ten indirim beklentisi ve düşük sanayi üretimi de eklenince, kur rekor üstüne rekor kırarak 3.74’ü geçti Geçen hafta 3.64’ü aşan dolar/TL’de rekor yolculuğu dün de devam etti. Dolardaki küresel değer kazancı ve içerideki siyasi endişelerle dolar/TL yeni tarihi zirvesi olan 3.7440’a çıktı. Güne 3.65’i aşarak tarihi zirveden başlayan kur, açıldığı dakikadan itibaren kademeli olarak yükselişini sürdürdü. Sabah saatlerinde açıklanan ve beklentileri karşılamayan sanayi üretimi verisi ardından 3.6830’a çıkan dolar/ TL, öğle saatlerine gelindiğinde 3.70’i aştı. Kur en son akşam saatlerinde 3.7440’a kadar yükseldi. Avro da doların yükselişine paralel rekor kırarak 3.9340 ile tarihi zirvesini gördü. Serbest piyasada dolar 3.7330, Avro 3.9280 TL’den günü tamamladı. Tüm riskler birleşti Kurun yükselişinde hem iç hem dış riskler etkili oluyor. Küresel piyasalarda ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artıracağı endişeleri dolar endeksini 14 yılın zirvesine yaklaştırır ken, içeride kuru etkileyen unsurlar arasında siyasi ve jeopolitik gelişmeler öne çıkıyor. Anayasa değişikliği görüşmelerinde ikinci maratonun başlamasıyla siyasi sisteme ilişkin tartışmalar, referandum belirsizliği, jeopolitik riskler ve güvenlik riskleri, Merkez Bankası’nın siyasi endişelerle TL’nin sert değer kayıplarına karşın faiz adımlarını kullanmaktan çekinebileceği endişesi, faiz adımlarının kullanılması halinde siyasilerle yaşanabilecek gerilim ihtimali, Türkiye’ye tek yatırım yapılabilir notu veren Fitch’in 27 Ocak’taki değerlendirme tarihinin yaklaşması Türk finansal varlıkları üzerinde baskı unsuru oluşturuyor. Yüzde 2.5 eridi TL geçen hafta olduğu gibi dün de gelişen ülke para birimleri arasında dolar karşısında en çok değer kaybeden oldu. Gelişen ülke para birimlerinde dün yüzde 0.1 ila yüzde 1 arasında değer kaybı yaşanırken TL’deki değer kaybı yüzde 2’ye yaklaştı. En kırılgan Türkiye Goldman Sachs stratejisti Caesar Maasry, Türkiye’nin gelişen piyasalar arasında en kırılgan olarak ön plana çıktığını belirtti. A Haber’e konuşan Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli ise ekonomiyi hedefleyen sabotajlar olduğunu iddia ederek “Kurları kullanarak faizleri yükseltmek istiyorlar. Türkiye faizlerine ilişkin kampanya var” dedi. Türk vatandaşlarından dövize talep olmadığını öne süren Canikli, 2017’de kurun enflasyon üzerindeki etkisinin de minimum seviyede kalacağını savundu. Kapital FX Araştırma Müdür Yardımcısı Enver Erkan, “Türkiye’nin reel faizinin artan enflasyonla beraber azalarak negatife dönmesi piyasa oynaklığının artmasının en önemli sebebi. Sermaye hareketlerinin gelişen ülkelerin aleyhinde olduğu bir ortamda, iç siyasi ve jeopolitik risklerin de TL’nin negatif ayrışmasında payı var” dedi. Acil önlem alınmalı Rabobank Gelişen Piyasalar FX Stratejisti Piotr Matys, TL’de istikrar sağlanması ve ekonomide daha fazla zararın oluşmasını engellemek için acilen cesur önlemler alınması gerektiğini söyledi. Matys, Merkez Bankası’nın faiz oranlarını ‘kayda değer’ biçimde artırması gerektiğini belirterek, liradaki zayıflamanın, anayasa değişikliği teklifine odaklanan siyasi belirsizliğe bağlı olduğunu söyledi. ING Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (EMEA) döviz ve tahvil stratejisi birim yöneticisi Petr Krpata da bir eposta notunda tek seferlik güçlü bir faiz artırımının lirada yüzde 10’luk bir değer kazancını tetikleyebileceğini belirtti. Sorunlu krediler bankaları zora sokacak Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türk bankalarının varlık kalitesinin 2017’de kötüleşmesini bekliyor. Moody’s, “Artan sorunlu kredi oranları Türk bankalarının kârlılığı üzerinde kayda değer bir etki yaratabilir” dedi. Sorunlu krediler oranının yüzde 4’ü aşmasını bekleyen analistler, “Bankaların varlık kalitesine ilişkin trendin yüksek enflasyon, TL’deki değer kaybı, yatırım iklimindeki güvenlik ve jeopolitik nedenlerden kaynaklanan bozulma ile bu yıl kötüleşmesini bekliyoruz” değerlendirmesinde bulundu. Derecelendirme kuruluşu güvenlik konularını bankaların kredi görünümü için negatif olduğunu da belirtti. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Bülent Gedikli Twitter’dan yaptığı açıklamada “Moody’s yine olumsuz kâhinlik yapmış ancak Türkiye ekonomisi ve bankaların gerçekliğiyle uyuşmuyor” değerlendirmesini yaptı. Deniz Yatırım da, “Değerlendirme kuruluşunun açıklamalarının sert olduğunu düşünüyoruz. Biz de takipteki krediler portföyünde bir artış bekliyoruz ancak takipteki kredi oranının yüzde 3.8 seviyelerini geçmeyeceğini tahmin ediyoruz” ifadesini kullandı. l Ekonomi Servisi İlaca yüzde 11 zam İlaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılan Avro kuru 2.1166’dan 2.3421 liraya yükseltildi. Böylece artış oranı yüzde 11’i buldu. İlaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılan euro kurunda değişikliğe gidildi. Tüm Eczacı İşverenler Sendikası’ndan (TEİS) yapılan açıklamaya göre, 3 Ocak 2017 tarihli Fiyat Değerlendirme Komisyonu kararına göre ilaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılan Avro değeri 2,3421 TL olacak şekilde değiştirildi. İlaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılacak yeni kur 20 Şubat’tan itibaren geçerli olacak. Türkiye’de kamunun sağlık harcamalarını kontrol altına alabilmek için ilaç fiyatlarının belirlenmesinde ‘kur sabitleme’ sistemi uygulanıyor. l Ekonomi Servisi Üretim yerinde saydı TÜİK kasım ayı sanayi üretimi geçen aya göre değişim göstermeyerek beklentileri karşılamadı Sanayi üretimi beklentileri karşılamadı. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) kâsım ayı sanayi üretim verilerine göre üretim geçen aya göre değişim göstermedi. Beklenti yüzde 0.8 artış yönündeydi. Yıllık bazda ise yüzde 3.6 olan beklentilerin altında yüzde 2.7 artış kaydetmiş oldu. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, toplam üretimin elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektöründe artan üretimle dengelendiği görülüyor. Kasımda madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre yüzde 0.3 ve imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 0.2 azalırken, bu sektöre ait endeks yüzde 1.5 arttı ve toplam üretim bir önceki ayla aynı seviyede kalmış oldu. Ana sanayi gruplarına göre bakıldı ğında en yüksek artış dayanıklı tüketim malı imalatında. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış ana sanayi gruplarında bir önceki aya göre değişimlerde yüzde 2.6 ile dayanıklı tüketim malı imalatında artışı enerji yüzde 1.3 ve sermaye malı imalatı yüzde 2.1 ile izliyor. Dayanıksız tüketim malı imalatı yüzde 2.1 ve ara malı imalatı yüzde 0.6 düştü. l Ekonomi Servisi Kuşatma altındaki Meclis Meclis’in Dikmen kapısından ağırlıklı olarak ziyaretçiler alınır. Kapının konumlandığı güzergâh, başkentin en işlek arterlerinden Eskişehir yoluna bağlanır. Kamu kuruluşları, üniversiteler, AVM’lerin dizili olduğu ciddi bir nüfus hareketinin yaşandığı bir bölgedir özetle. Trafiğin bu kadar yoğun aktığı işte o yolu, polis dün sabah saatlerinden itibaren kapatmıştı. Çevik Kuvvet, kimilerinin elinde kadrolu köpeklerin tasması etten duvar örmüştü. Kapının Meclis bahçesindeki iç kısmına ise metal bariyerler çekilmişti. Dondurucu soğukta, kar yağışı altında güpegündüz örülen bütün bu duvarların sebebi, okunacak bir bildiriydi. Hukuk fakültelerinde toplumsal uzlaşma metinleri olarak öğretilen, anayasa ile ilgili bir bildiri. AKP’nin getirdiği ve görüşülmesine başlanacak olan değişiklik paketi hakkında, 47 meslek kuruluşu ve sivil toplum örgütleri ortak bir metin imzalamıştı. Güvenlik güçleri, paketle getirilen başkanlık sistemini protesto etmek isteyen gruplara biber gazı ve basınçlı suyla sert müdahalede bulundu. Bazı milletvekilleri yaralandı. Topluluğa destek için kapının önüne giden vekillerden CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “Baktık ki müdahale edecekler. Biz önlerine etten duvar ördük. ‘Müdahale edecekseniz bize müdahale edin’ dedik ve nitekim ettiler” dedi. 14 bin avukatın kayıtlı olduğu Ankara Barosu’nun Başkanı Hakan Canduran’ın, 47 meslek ve sivil toplum kuruluşunun imzaladığı metni okuması polisçe engellendi. HHH AKP iktidarı; kurumları, temel hak ve özgürlükleri bir kişinin keyfiyetine bırakacak anayasa değişiklik paketini geçirmeye kararlı görünüyor. Meclis içinde matematik çoğunluğu, Meclis alanı dışında da sert güvenlik yöntemleriyle. “Meclis dışı” kavramı Dikmen kapısından ibaret değil. AKP “özgüveninin” bu kadar yüksek olmasında; gazeteciliğe indirilen sistemli darbelerin, operasyonlarla seslerin susturulmasının, gerçek habere erişimin, kitlesel yaygınlığın bitirilişinin, sağlam kalabilen haber kanallarının görüşmeleri yayımlayamaz hale gelmesinin çok büyük payı var. O nedenle; görüşüldükçe, varlığını borçlu olacağı Meclis’i de tasfiye etmek gibi bir işlevi bulunan anayasa değişikliği için hazırlanıp dün okunamayan bildiriden bazı bölümler aktarıyorum: Anayasalar toplumsal uzlaşma metinleridir. Tümüyle yapılmasa da bazı maddelerin değiştirilmesinde toplumun tüm kesimlerinin ortak akıl ve kabulünü gerektirir. Şimdi yapılmak istenen, demokratikleşme için anayasa değişikliği değil, bir rejim değişikliğidir. 15 yıldır iktidarda olan partinin fiili genel başkanına ülkeyi ve insanlarımızın hak ve özgürlüklerini teslim etme girişimidir. Bu girişimi asla kabul etmiyoruz. Yetkileri tırpanlanıp tek adam rejimi haline getirilmek istenen Meclis, Kurtuluş Savaşı’nı yöneten Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde büyük zaferi kazanan, egemenliği kayıtsız koşulsuz millete devreden, saltanatı ve hilafeti kaldıran, Sevr’i yırtıp Lozan’ı imzalayan, Cumhuriyeti ilan eden Meclis’tir. Bu değişiklikle Cumhurbaşkanı, yasama, yürütme ve yargı yetkilerini tümüyle kendi üzerine almakta, böylece demokratik rejimin en önemli özelliği olan güçler ayrılığı ilkesi yok edilmektedir. Bu değişiklik gerçekleşirse parlamento sadece bir vitrin olarak kalacak, bakanların seçilmesinden, yargının ve üst düzey kamu görevlilerinin atanmasına dek her şey, tek adam eli ve emriyle gerçekleşecektir. OHAL denilen şey halkın susturulmasıdır, konuşturulmamasıdır. Bildiri, değişiklik girişiminin önünü kesmek üzere, bu düşünceleri paylaşan bütün milletvekillerini Meclis’te mücadeleye davet ediyor. “Yaşasın laikdemokratik Türkiye Cumhuriyeti” cümlesiyle de sona eriyor. kısa...kısa... n Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), ilgili kanun gereğince yüzde 5 olarak hedeflenen 2016 enflasyonunun yüzde 8.53 gerçekleşmesi nedeniyle hükümete açık mektup gönderecek. Banka, açık mektupta enflasyon hedefinden sapmanın nedenleri ve enflasyonun tekrar hedefe ulaşması için alınan tedbirleri açıklayacak. TCMB Başkanı Murat Çetinkaya ile bir başkan yardımcısının imzalarını taşıyacak mektup, hükümet adına Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’e iletilecek. n Anadolu Grubu üst yönetiminde gerçekleştirilen atama ile Anadolu Grubu İcra Başkan Yardımcısı olarak görev yapan Hurşit Zorlu, Anadolu Grubu İcra Başkanı olarak atandı. Grubun Yönetim Kurulu ve İcra Başkanlığını birlikte yürüten Tuncay Özilhan, 1 Şubat 2017 itibarıyla İcra Başkanlığı görevini devredecek. Tuncay Özilhan, Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini sürdürecek. C MY B