25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 7 Ağustos 2016 dizi TASARIM: İLKNUR FİLİZ 11 Hizmet hareketinden FETÖ’ye Dini bir cemaat 70’li yıllardan itibaren devletin tüm katmanlarının desteğiyle toplumsal bir meşruiyet kazandı C emaat, camia, hizmet hareketi, Fetullahçılar, Gü 15 Temmuz darbe girişiminden sonra muhaliflerin de bu oluşum için kullandı lenciler, Fethullahçı terör ğı tanımlama haline geldi. örgütü... Türkiye tarihi Dini bir tarikat 70’li yıl nin en önemli figürlerinden biri olan bu oluşumu tarif etmek için, bu olu Kemal GöktAş lardan itiraberen devletin, iktidarların, askerin ve entelektüel çevrelerin verdiği şum karşısında alınan pozisyona destekle toplumsal bir meşruiyet göre farklı isimler verildi. 1725 kazandı. Cemaat, muhafazakârı, Aralık yolsuzluk soruşturmaları dindarı ve liberali ile her yelpaze nın bir darbe girişimi olduğunu den Türk sağının her daim gözde savunan hükümet ve yargı çevre si iken ve AKP iktidarının uzun leri cemaate Fetullahçı Terör Ör süre gizli ortağı konumunda iken gütü (FETÖ) adını verdi ve bu ad solcular, laikler, sosyalistler yıl lardır cemaatin laik ve demokratik düzen için yarattığı tehlikelere dikkat çekiyordu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın darbe girişimine günler kala tamamlayarak mahkemeye sunduğu “çatı iddianamede” “yarı illegal bir siyasi partiörgüt” olarak tanımlanan cemaatin “Siyasal iktidarı ele geçirerek devleti, otoriter, totaliter, teokratik bir biçime sahip örgüt yapılanması ile yönetmek amacında” olduğu belirtiliyordu. Başsavcılığa göre cemaatin kendini bir “sivil toplum örgütü” biçiminde sunması da iktidarı ele geçirmek için uyguladığı “sinsi ve sistemli mü cadele tarzından” kaynaklanıyordu. İddianameye göre cemaat çeşitli özellikleriyle “mason örgütlenmesine, Haşhaşilere, Hizbullah’a, Tapınak Şövalyeleri’ne, İsmailiye mezhebinin Setr hareketine, Bahailik ve Makyavelist dünya görüşüne ve klasik terör örgütlerine” benzerlikler gösteriyor. Başsavcılık da birçok yorumcu gibi Gülen’in devleti ele geçirme modelinin, Mussolini ve Hitler’den çok Humeyni’ye ben zediğini savunuyor. Bu yazı dizisinde, ülkede bir darbe girişimine yeltendiği konusunda çokça emare olan Gülenciliğin geçirdiği aşamaları tarihsel bir perspektifle ele almaya çalıştık. Kuşkusuz dini, siyasi, iktisadi, sosyal, tarihi vb. birçok disiplini ilgilendiren bir konuda yazılacak her şeyin biraz eksik kalacağı notunu düşmemiz gerekir. Çalışmanın kaynakçasını çeşitli kitaplar, internet siteleri, iddianameler ve dava dosyaları oluşturdu... ‘Deccal öldü, mehdi doğdu’ Gülen, Atatürk’ü ‘kara ruhlu’ olarak nitelendirir. Onun ölümünden bir gün gizlenen halley sonra doğduğu izlenimi yaratmak için doğum tarihini bile ‘yanlış’ söyler Halen “1857 Mount Eaton Rd. 18353 Pensilvania Saylandrsburg PA/ çıktığında başında bir duman olacak ifadesi bizim o kadar bizim camiada yaygın hale geldi ABD” adresinde oturan Gülen, ki, o mevzuya şöyle bir yorum devasa bir örgütlenmenin başın getirdim: ‘Bu şu demektir: Ülke daki siyasi dini bir lider olarak karanlıkta kara günlerini yaşar Türkiye tarihine damgasını vur ken dört bir yandan kolu kanadı muş durumda. Hikâyenin görü kırılmışken, tam bir ışık, bir fe nen yüzünde, ilkokulu dışardan reç, bir mahreç beklerken, kara bitiren bir vaizin, yaklaşık 160 ruhlu bir tanesi kara bir deniz ülkede örgütlü, milyarlarca do de, kara bir vapura binerek, ka larlık bir varlığa sahip ekono raya ayak basarak, kara ruhlu mik ve siyasi gücü yöneten, ül luğunu gösteren, kara ruhlu bir kede darbe girişimi düzenleye adam....” cek kadar güçlenen bir “lidere” dönüşmesi var. Perde gerisin Mesihlik iddiası... de ise Türkiye’nin cemaatlerle, Kaynaklar, Gülen’in kendi dinle, laiklikle ilgili büyük me sini açıkça “Mesih” ilan ettiği selesinin doğurduğu, emperya ni belirtmese de, bazı cemaat list ülkelerin ve uluslararası is çilerin bu yön tihbarat örgütle Yalanlarlarinin büyük bir deki inanışlarına da açık aktör olarak yer aldığı bir anlatı yer alıyor. Gülen, gazeteci Faruk yazılmış kişisel tarih tan itiraz etmediğini belirtiyor. Cemaat içinde özellikle Mehmet Taban Mercan’a ver ca ve arkadaş diği röportaj ları Gülen’in da “Bazıları di “Mesih” oldu yorlar ki ‘Bu bü ğunu birtakım yük bir proje. rivayetlere da Bir cami hoca yanarak sa sının kafasın vunmaktadır. dan çıkmış ola Tabanca’nın bu maz.’ Ben haya konuda göster tımın hiçbir dö diği “delillerin” neminde bu faa bir çoğunda liyetlerin benim Gülen’in ken projem olduğu disine yöne nu, benim ka lik bu inançtan famdan çıktığını iddia etmedim ki.... Bunların hepsi Allah’ın lütfudur” demişti. Kendisini bir tür “mehdi” pozisyonunda gören Gülen’in bu Gülen, Erzurum’un Korucuk köyünde bu evde doğdu. Kimlikteki ismi “Fetullah” olmasına rağmen yaygın olarak ‘h’ harfi eklenerek “Fethullah” ismi kullanılıyor. Gülen, babasının ismini “Muhammed Fetullah” olarak yazdırmak istediği ama gizli bir memnuniyet duyduğu gözlemlenmektedir. Gülen konuşmalarında Mesihlik iddiası anlamına gelebilecek ifadeler kullan açıklaması ce nüfus memurunun bu ka makta, kendi maatçilerin na dar uzun ismi yazmaya ya sine Mesih di sıl bir dogmatik inanca sahip olduklarını da gösteriyor. Gülen, Erzurum Hasankale (Pasinler) Korucuk köyün naşmadığı için Fetullah ismini kaydettirdiğini anlatır. Babası Ramiz cami imamı, annesi Rabia ev hanımı olan Gülen, 6 erkek, 2 kız çocuğu olmak üzere 8 kardeştir. Gülen, Latif Erdoğan’la yaptığı bir söyleşide anne ve babasının soyunun “seyy id” yenlerin bu isnadını doğrudan yalanlamamakta ama karşı söylemde bulunanları da doğrudan desteklememekte de doğdu. Nüfus olabileceğini ifade etmesi dir. Cemaatin kayıtlarına göre ni değerlendiren Nurettin içinde 40 yıl gi Gülen’in doğum tarihi 27 Nisan 1942 olmasına rağmen, va Veren, bunun “Gülen’i yarı tanrı konumuna getirmek için” uydurulduğunu söylemiştir. bi uzun bir süre kalıp yöneticilik yaptıktan sonra “ce iz sıfatıyla me maatle yolla mur olmaya yaşı yetmediğinden rı ayrılan” Latif Erdoğan, “Şey doğum tarihini 1941 olarak dü tanın Gülen Yüzü” kitabın zeltti. Oysa Gülen kendi sohbet da Gülen’in kendisine “Allah lerinde birçok kez doğum tari benimle konuştu. Doğru, ben hinin 11 Kasım 1938 olduğunu kâinatı Muhammed’in hatırı söyledi. Bazı Gülenci sitelerde na yarattım; ama senin hatırı ise 10 Kasım 1938 olarak geçer. na devam ettiriyorum....” dedi Gülen’in Atatürk’ün ölümün ğini ileri sürüyor. Gülen’in ba den bir gün sonrayı doğum tari zı toplantılarda “ben öfkelen hi olarak söylemesinin arkasın diğim zaman dışarıda rüzgâr da “(Deccal) Atatürk öldü, meh olur, fırtına olur, deprem olur di doğdu” inancını empoze et dediğini” belirten Doğan, “Fa me amacının yattığı belirtilmek kat o dönemlerde Gülen’in vela tedir. yetine inandığımız için bu söz Cemaate göre Atatürk leri en uçuk bulanlarımız bile Deccal’dir. Gülen, “Benim Kü ‘şathiye’ (şiirsel bir edebi tarz) çük Dünyam” kitabında, da olarak değerlendiriyordu” di ha fikirlerinin oluşmaya baş ye yazıyor. (Latif Erdoğan, Şey ladığı ilk yıllarda vaazlarında tanın Gülen Yüzü, s. 36) An Atatürk’ü nasıl anlattığını şöy kara Başsavcılığı’nın hazırla le aktarır: dığı iddianamede ise cemaa “O zamanlarda aklımda kal tin Gülen’i MehdiMesih olarak dığına göre, bir hadiste Deccal gördüğü savunuluyor. Paranın üzerindeki SİMGE E limizde tuttuğumuz banknot paraların her birinin üzerinde Fetullahçıların sembolünün olduğunu söylemek ilk başta “paralel paranoyasının” bir ürünü olarak algılanabilir. Oysa Ankara Başsavcılığı’nın iddianamesine göre, Fethullahçıların sembolü olan Halley kuyrukluyıldızı ör gütün egemen olduğu Merkez Bankası’nın bastığı bütün banknot paralar üzerine yerleştirildi. “Kıyametten önce yeryüzüne gelecek Mesih/mehdinin Halley kuyrukluyıldızından zuhur edeceğine” inanan cemaatçilerin bunu bir örgütsel sembol olarak kullandıkları belirtilen iddianamede Kozaİpek Grubu, Bugün televizyonu ve gazetesi, Kanaltürk televizyonunun yanı sıra Emniyet Genel Müdürlüğü’nün bazı birimlerinin de aynı sembolü kullandığına dikkat çekiliyor. Yani taşıdığımız her bir banknotun üzerine simgesini yerleştiren bir örgütten söz ediyoruz. Ecevit1994 yılından affıylabir kare. kurtuldu Cemaatin temelleriniGülen’in katıldığı toplantılarda önünde el pençe divan durmak için herkes birbirleriyle yarışırdı. Kestanepazarı’nda attı Edirne’ye 1964’te dönen Gülen, 1965’te Kırklareli , 1966’da da İzmir Merkez Vaizliğine atandı. Gülen’in 1968 ile 1970 yılları arasında İzmir’de Kaynaklar köyünde kurduğu kamplarla ayrı bir cemaat olarak örgütlenmesinin altyapısını hazırladığı, Saidi Nursi’nin eserlerinin okutulduğu bu kamplardaki ör gütlenmenin ardından “Okuyucu” adı verilen gruptan koparak 1972’de “cemaatin” varlık kazandığı belirtilir. Gülen cemaatinin kuruluşu da fiilen İzmir Kestanepazarı Kuran Kursu hocalığı ile başlatılır. Kestanepazarı, İmam Hatip ve İlahiyata Talebe Yetiştirme Derneği’nin bilinen adıdır. 1945 yılında kurulan bu der nek, imam hatip okullarına gitmek isteyen öğrencilerin yetiştirilmesi amacıyla kurulmuştu. Öğrenciler burada Kuran, fıkıh, Arapça gibi dersler alıyor ve ardından imam hatibe gidiyordu. Diyanet İşleri Başkanlığı ile de yakın ilişkileri bulunan dernek, o dönem İslami camia açısından önemli bir kuruluştu. Gülen, 12 Mart 1971 muhtırasından sonra “irtica pro pagandası” yaptığı gerekçesiy le 6 ay tutuklu kaldı. Yargılandı ğı davada 3 yıl hapse mahkum ol du ve bu ceza Askeri Yargıtay’ca da 1973’te onandı. Ancak 1974’te çıkan Af Kanunu ile davanın dü şürülmesine karar verildi. 54 sa nıklı bu davada, kendisi ve ken disine bağlı bulunan birkaç kişi dışında yargılanan tüm sanıklar Nurcu olduk larını kabul ederken, Gü len bunu inkâr etti. Muhtıra, Gülen’i hap se atsa da o as keri müdahale nin İslamcı ha reket için yarattığı olanak Bülent Ecevit ların farkındaydı: “Demirel hükü meti solcuların hareketlerini dur duracak ehliyette değildi. İstifa ya zorlanması iyi oldu. Ordumuz Müslüman bir ordudur. Orduya güvenimiz tamdır. Ordu veya ye ni hükümetin solcuları sindirece ğine, bizim ise bu durumdan fay dalanarak önümüzdeki devrede daha rahat hareket edebileceğimi ze inanıyorum. Biz şimdilik olan ları seyredeceğiz.” (Çatı iddiana mesinden, 13.03.1971, İzmir) ‘Komünistler’ dedi, sinema basıldı Kuranıkerim öğrenmeye 5 yaşında başlayan Gülen, üst da yer aldı. Bu dernek, ABD nizle, peygamberinizle alay edecekdesteğiyle kurulmuş açık ler, siz de kuzu kuzu oturup, burada üste sınıfta kalarak ikinci sene bir kontrgerilla örgütüydü beni dinleyeceksiniz. Onlar ecdadı sinde okuldan ayrılmak zorun ve ilerleyen yıllarda “Sov mızın aziz ruhları ile eğlenecekler, siz da kaldı. İlkokul diplomasını dı yet tehdidine” karşı hareke de Müslüman geçineceksiniz” dedi. şarıdan girdiği sınavlarla aldı. Kü Gülen te geçirilen para militer un Bu sözlerinin ardından cemaat si çük yaşlardan itibaren dini eği surlar içinde önemli bir alan nemayı bastı ve filmin oynatılmasını tim alan Gülen, ezber ve hita açacaktı. engelledi. bet gücüyle öne çıktı. Bu dönem Gülen, Erzurum’da iken Gülen, bu vaazlarında Türkiye’nin de Gülen’in yanında okuduğu, Al vaazlarına devam etti. “Be laik bir ülke olması nedeniyle cihadın var imamı olarak bilinen Muhammed Lütfi’nin (Alvarlı Efe) torunu Sadi Efendi’yi “Atatürk’e hakaret ediyor” diye ihbar ettiği ve ardın Gülen 1963’te askerlik sonrası geldiği Erzurum’da ‘Mevlana’ konulu bir konferans sonrasında katılımcılarla bu fotoğrafı çektirdi. nim Küçük Dünyam” isimli kitabında anlattığına göre, Erzurum’daki bir sinemada bir İslami filmin afişini gör farz olduğunu da söylüyordu. Benim Küçük Dünyam kitabında “Cemi nefir zamanıdır, herkesin cihat yapması farzı ayındır. Çünkü devletin dini dan medreseden çıkarıldığı iddia vaazdan dolayı şikâyet edildiği için dü. Nâzım Hikmet’in affedil yoktur. Devlet laiktir, laiklik dinsizlik edilir. Gülen, ayrılığın gerekçesini Sa 10 gün disiplin cezası aldı. Gülen, mesi için imza veren 100 aydın ara demektir” dediğini, buna karşın ken di Efendi’nin kendisine tokat atması anılarında 10 gün cezaevinde kaldık sında olan Hadi Hün de filmde oynu disine herhangi bir soruşturma açıl olarak açıklarken Alvarlı Efe’nin yaşa tan sonra Ankara’dan gelen bir emir yordu. Gülen’e göre “Bir komünistin madığını, oysa “Devlet dindardır, dev yan akrabaları Gülen’in ihbarcılığı ko le serbest bırakıldığını anlattı. Gü affını istemek, onun da komünist ol letin dini Müslümanlıktır’ diyen İzmir nusunda ısrarcıdır. len, sonrasında hava değişimi alıp 7 duğunun deliliydi.” O kızgınlıkla vaa Müftüsü Celal Yıldırım hakkında so Nur Cemaatine giren Gülen, 1959 ay az askerlik yaparak Erzurum’a git zında “Yazıklar olsun size! Sizin dini ruşturma açıldığını anlattı. yılında Edirne’ye gitti ve vaiz oldu. ti. Erzurum’da kaldığı 19621963 yıl Askerliğini 1961’de Ankara Mamak ve İskenderun’da yapan Gülen, bir larında, Erzurum Komünizmle Mücadele Derneği’nin kurucuları arasın 70’li yıllar devlete ‘Sızıntı’ C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle