14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ 8 [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY DOLAR 2.9470 0.3 kuruş AVRO 3.2900 0.4 kuruş FAİZ BORSA ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 9.29 0.10 puan 76.272 763 puan 771.15 0.66 lira 115.00 0.10 lira Cuma 3 Haziran 2016 Erdoğan’ın zaferine Therkes katkıda bulundu ürkiye’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştiren herkesin bir gerçeği teslim etmesi gerekiyor. Erdoğan son bir yıl içinde müthiş bir siyasetçi olduğunu kanıtladı ve büyük bir zafer kazandı. Muhalifleri ise seçmenin sunduğu fırsatı kullanamadı ve hezimete uğradı. 7 Haziran 2015 günü yapılan seçimde Erdoğan’ın “tarafsız cumhurbaşkanı” olarak büyük destek verdiği AKP’nin TBMM’deki sandalye çoğunluğunu kaybetmesi büyük bir şoktu başkanlık hayalleri kuran Erdoğan için. Çoğunluğu ele geçiren muhalefet partileri için ise büyük bir fırsattı. Ama onlar seçmenin onlara sunduğu Türkiye’nin gündemini değiştirme fırsatını kullanamadılar çünkü gündemi değiştirmeye hazır değildiler. Erdoğan seçim şokunu atlatınca hemen kendi senaryosunu yazdı ve rolleri dağıttı. Deniz Baykal, CHP, MHP, HDP, Kandil ve PKK bu rolleri hemen benimseyip oynamaya başladı ve bugünlere gelindi. 7 Haziran hiç olmamıştı sanki. 8 Haziran 2015 sabahı suya düşmüş görünen Erdoğan’ın “sınırsız yetkili başkan” olma hayali şimdi gündemin birinci sırasında. Şanlı geçmişi pazarlama modası Türkiye’nin gündemini tek başına Erdoğan belirliyor. Erdoğan’ın gündeminde tantanalı fetih kutlamaları vardı geçen hafta. Erdoğan törende yaptığı konuşmada Batı dünyasına ders vermeye devam etti, Batı’nın “Fetih”in intikamını almak için Türkiye ile uğ Osman Ulagay Değişimin İzinde 7 Haziran’daki şoku zafere çevirmeyi başardı raşmaya devam ettiğini söyledi. Kutlama sırasında iktidara yakın TV kanallarında yapılan röportajlarda da her mikrofonu eline alan kişi bütün fenalıkların Batı’dan geldiğini ama AKP iktidarı sayesinde yeniden dirilen Türkiye’nin Batı’nın cezasını vereceğini vurguladı. Osmanlı İmparatorluğu’nun mirasçısı olan Türkiye güçlüydü, lideri kararlıydı, onun bütün yetkileri elinde topladığı bir Türkiye, Allah’ın izniyle herkese kafa tutabilirdi. Erdoğan küresel trendleri iyi izleyen bir lider. Şanlı geçmişi geri getireceğini vaat ederek halkı avutmak moda haline geldi şimdi. ABD’de Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adayı olmaya hazırlanan ünlü işadamı Donald Trump da aynı şeyi yapıyor. “Amerika’yı yeniden dünyanın lideri yapacağım, ABD’nin gücünü herkese göstereceğim” diyor. Na sıl yapacağını söylemiyor ama hoşnutsuz kitleyi peşinden sürükleyebiliyor. Rusya’da Putin, ülkesini yeniden dünyaya kafa tutabilen bir süper güç haline getireceğini söyleyerek, iki yıldır küçülen ekonominin yarattığı sıkıntılara karşın popülaritesini koruyabiliyor. Erdoğan, Putin ve Trump gibi liderlerin, teknolojinin geleceği belirleyeceği bir dünyada ülkelerini iyi bir yere ulaştırması zor, yeni sorunlara sürükleme potansiyeli ise yüksek ama geçmişi geri getirme vaatleriyle kitleleri peşlerinden sürüklemeyi başarıyorlar. Farklı gündemi kim oluşturabilir? Bugün gelinen noktada, seven sevmeyen herkes Erdoğan’ın ne yapacağına odaklanmışken Türkiye’nin gündemini değiştirmek kolay değil. AKP dışındaki siyasi partilerin bugünkü yapılarıyla bunu başaramayacağı son bir yılda daha da netleşti. Onların dışında Türkiye’nin gündemini değiştirmek için, hiç değilse fikir üretme konusunda bir şeyler yap ma kapasitesine sahip olanların da bu konuya öncelik verdiğini söylemek olanaksız. Türkiye’nin gidişatından memnun olmayan, dost ortamında Erdoğan’ı acımasızca eleştiren ve ülkenin geleceği konusunda kaygı duyan kişilerin bu yaz boyunca tatil programlarını bozarak, Türkiye’nin gündemini değiştirmek için çaba harcayacağını hiç sanmıyorum. Bu kişilerin dünyada olup biteni izlediğine, dünyadan kopmanın tehlikelerini gördüğüne, geçmişe odaklanmış bir gündemle ve tek adam yönetimiyle Türkiye’nin çıkmaza sürükleneceğini bildiğine eminim ama bu konuda bir şeyler yapmanın, bir şeyler düşünmenin, inisiyatif almanın başkalarının işi olduğunu düşünüyorlar herhalde. Farklı bir dünya mümkün Bu ortamda bir umut ışığı görmek istiyorsak geçmişe değil geleceğe bakmanın ve dünyadaki ilginç gelişmelere odaklanmanın bize bir çıkış yolu açabileceğini düşünebiliriz. Ekonomiden politikaya, küresel ısınmadan jeopolitik gerilimlere, bugün yaşanmakta olan sorunların ve teknolojideki atılımın dünyayı bir kırılma noktasına yaklaştırmakta olduğunu görenlerin sayısı giderek artıyor. Pek çok konuda “böyle gelmiş ama böyle gitmez” noktasına gelinmiş olması ve toplumsal tepkilerin siyasi tepkiye dönüşmeye başlaması dünya düzeninde köklü değişimin gerekli olduğunu düşünenlerin elini güçlendiriyor. Geçmişe dönüşün çıkış yolu olamayacağını görenler farklı bir geleceğin hayalini kurmaya çalışırken gündeme gelen ve bize de esin kaynağı olabilecek olan bazı gelişmelere yandaki yazıda değineceğim. Değişim rüzgÂrı neoliberal düzeni sarsıyor Dünyada işler iyi gitmiyor. OECD’nin önceki gün açıklanan son raporunda da belirtildiği gibi, dünya ekonomisi düşük büyüme tuzağından bir türlü kurtulamıyor. Ekonomide büyüme yetersiz kalırken eşitsizlik hızla artıyor, özellikle gelişmiş ülkelerde geniş kesimin hayat standardı düşüyor, gelecek güvencesi kalmıyor. Mülteci akını da buna eklenince mevcut hükümetler kitle desteğini kaybediyor ve popülist liderlere gün doğuyor. Latin Amerika’da başkanlık rejimiyle yönetilen ülkelerin çoğunda ekonominin yavaşladığı ya da küçüldüğü, yolsuzluk iddialarının gündeme geldiği görülüyor. “Tek adam” yönetiminin geçerli olduğu Rusya da benzer bir durumda. Öte yandan teknolojideki değişimin yeni sorunlara yol açması kaçı nılmaz görünüyor ve son 3540 yıla damgasını vuran düzenin artık değişmesi gerektiğini savunanlar çoğalıyor. Bu bağlamda bazı ilginç gelişmelere tanık olunuyor. Vatandaşlık geliri referandumu Önümüzdeki pazar günü her İsviçre vatandaşına yılda 30.000 İsviçre Frangı tutarında “vatandaşlık geliri” bağlanması konusunda referandum yapılacak İsviçre’de. Önerinin kabul görmesi beklenmiyor ama böyle bir önerinin referanduma sunulmuş olması bile önemli bir gelişme. Konu Finlandiya ve Hollanda gibi ülkelerin de gündeminde. Belki daha da ilginç olan ise “vatandaşlık geliri” önerisinin ABD’de ve özellikle Silikon Vadisi’nde ilgi görmeye başlaması. 4. Sanayi Devrimi’ni gündeme getiren teknolojik dönüşümün milyonlarca çalışanı işsiz bırakması kaçınılmaz göründüğü için Silikon Vadisi’nin teorisyenleri de her vatandaşa koşulsuz olarak bir temel gelir sağlayacak olan “vatandaşlık geliri” uygulamasına sıcak bakmaya başladı. IMF neoliberalizme karşı Geçen hafta IMF’nin üç tanınmış ekonomistinin ortak imzasıyla kurumun yayın organı olan Finance & Development dergisinde yayımlanan makalede dünya ekonomisinde bugün yaşanmakta olan sorunların neoliberal politikalara aşırı değer verilmiş olmasından kaynaklandığı ileri sürüldü. Makalede eşitsizliğin artması ve küresel büyümenin tıkanmış görünmesi de neoliberal politikalarla ilişkilendirildi. Çoğu kimsenin neoliberal politikaların kalesi olarak gördüğü IMF’nin böyle bir görüşe yer vermesi dikkate alınması gereken önemli bir gelişme. Vergi cennetleri hedef tahtasında Küresel şirketlerin kârlarının büyük bölümünü vergi cennetlerinde tutarak vergiden kurtulması ve toplamı 1.7 trilyonu bulan ABD şirketlerine ait nakit fazlasının ekonomiye katkıda bulunacak yatırımlara dönüşmemesi, giderek daha fazla göze batmaya başladı. Şimdi vergi cennetlerine karşı ne gibi yaptırımlar uygulanabileceği tartışılıyor. Uber’e 3.5 milyar dolar Suudi yatırımı Mobil uygulama üzerinden taksicilik yapmaya olanak sağlayan Uber, Suudi Arabistan’ın en büyük fonundan 3.5 milyar dolarlık kaynak buldu. Söz konusu kaynağın bugüne kadar Uber’in tek seferde aldığı en büyük yatırım olduğunun belirtildiği açıklamada, şirketin piyasa değerinin 62.5 milyar dolar olduğu bilgisi de paylaşıldı. Açıklamada ayrıca, Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu Genel Müdürü Yasir Al Rumayyan’ın da Uber’in yönetim kurulunda üye olarak görev alacağı duyuruldu. Türkiye’de de faaliyet gösteren Uber’in Ortadoğu’da 350 binden fazla kullanıcısı ve yaklaşık 19 bin sürücüsü bulunuyor. l Ekonomi Servisi 275 milyon liralık veri merkezi kuruldu Turkcell Gebze’de üç yılda toplam 275 milyon lira yatırım yapacağı veri merkezini hizmete açtı. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan’ın katıldığı törenle hizmete giren veri merkezi, dünyadaki verilerin Türkiye üzerinden taşınmasını sağlayacak. Bu yatırımlarla birlikte Google, Facebook ve YouTube gibi içerik sağlayıcıların verilerini Türkiye’de tutması bekleniyor. Türkiye’nin verilerinin Türkiye’de kalmasını sağlayacak veri merkezi toplam 33 bin metrekarelik alandan oluşuyor. Merkez, veri saklama ve bulut gibi ihtiyaçlar için şirketlerin herhangi bir yatırım yapmadan anahtar teslim hizmet almasına olanak tanıyacak. l Ekonomi Servisi Bülent Eczacıbaşı Sait Cemal Türek Erdal Karamercan Sertaç Nişli Faruk Eczacıbaşı Erdoğan Bektaş Mehmet Çerçi Bülent Eczacıbaşı, “Kazakistan tesisimiz, global Türk markaları yaratmadaki başarımızın göstergesidir. Birbirine 4000 kilometre uzak Selpak yurtdışındalıktaki Manisa ve Kazakistan tesisimizle, İpek Kaâğıt’ın kalitesini, teknolojisini ve yenilikçiliğini daha da güçlendiriyoruz” dedi. büyümeye odaklandı Birini yurtiçinde birini dışarda iki tesisi eşzamanlı açan Eczacıbaşı Topluluğu, kapasitesini yüzde 65 artırdığı fabrikalarda 260 kişiye istihdam sağlayacak ZEHRA ÖZDİLEK Eczacıbaşı Topluluğu şirketlerinden İpek Kâğıt yeni yatırımlarıyla yurtdışında büyümeye odaklandı. İpek Kâğıt Selpak, Solo, Silen markalarıyla Yalova, Manisa ve Kazakistan’ın Almatı kentinde tuvalet, havlu, kâğıt mendil ve peçete üretimi yapıyordu. Şirket, hedefleri doğrultusunda Manisa’daki kapasitesini yüzde 65 artırdı, Kazakistan’daki fabrikasını da Almatı’dan Astana’ya taşıdı. İki tesisin açılışı dün eşzamanlı olarak yapıldı. Açılan iki fabrika ile 260 kişilik istihdam yaratıldığı bilgisi verildi. 300 milyon liralık yatırım İpek Kâğıt Genel Müdürü Sertaç Nişli, 3 fabrikadaki üretimle bölgesel güç olmak için atağa kalkacaklarını dile ge tirdi. Sertaç Nişli, “5 yıl içinde yurtdışında 4 kat büyüyerek ciroyu ikiye katlamayı hedefliyoruz. 60 ülkeye ihracat yapıyoruz. Manisa ve Astana fabrikalarına 300 milyon TL yatırım yaptık, Manisa’daki kapasiteyi 180 bin tona çıkardık. Bu yıl yüzde 35 büyüme ve 800 milyon TL ciro hedefliyoruz. Kazakistan yatırımı ile Rusya’ya ihracat yapacağız” dedi. Nişli, Rusya krizinden sonra oraya yapılan satışlarının durduğunu belirterek, diğer ülkelerde böyle bir sorun olmadığını kaydetti. Türk markaları küreselleşti Açılışa katılan Eczacıbaşı Topluluğu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, 47 yıllık İpek Kâğıt’ın bölgedeki gücünü desteklemek amacıyla, yatırımını büyüttüğünü belirtti. l MANİSA Pazar milyar dolara ulaştı Türkiye’de kişi başı temizlik kağıdı tüketimi 5 kilogram. Sektör büyüklüğü ise 1 milyar dolar. Avrupa’da bu rakam 15 kilogramlarda. Dünyada sektör yüzde 23 büyürken Türkiye’de ise büyüme yüzde 4. Temizlik kâğıdında dünyada en büyük payı yüzde 55 ile tuvalet kâğıdı oluşturuyor. Kâğıt havlu yüzde 20 ile en hızlı büyüyen kategori. İpek Kâğıt ayrıca, 7 milyon kadın ve 2 milyon erkeğin yaşadığı idrar tutamama haline yönelik mesane pedi üretimine de başladı. Nezih Demirkent Özel Ödülü’nü, Bozkurt verdi. EGD büyük ödülü Küçükkaya’ya Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) tarafından düzenlenen “Ekonomi Basını Başarı Ödülleri” dün düzenlenen törenle sahiplerine verildi. Gazetemiz Haber Müdürü Aykut Küçükkaya da “Nezih Demirkent Özel Ödülü”nü eski Şişecam Genel Sekreteri ve Dünya Gazetesi Yazarı Rüştü Bozkurt’un elinden aldı. CVK Park Bosphorus Hotel’de yapılan törende EGD Başkanı Celal Toprak, ödüllere çok sayıda gazetecinin başvurduğunu söyledi. Toprak, “Bazı noktalarda karar vermekte zorlandık. Jüride çok eski ekonomi gazetecileri var, onların takdirlerini alabilmek çok kolay değil” dedi. Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı Hüseyin Aydın da küresel yavaşlamaya rağmen Türkiye ekonomisinin büyüdüğünü ve bunu önemsediklerini söyledi. Konuşmaların ardından geçilen ödül töreninde Aykut Küçükkaya, 1725 Aralık soruşturması şüphelilerinden Abdullah Tivnikli’nin “3040 milyon Avrom yanar” diyerek yasa değiştirttiğini ortaya döken 18 Aralık 2015’te gazetemizde sürmanşetten yayımlananan “40 milyon Avroluk alo” haberi ile Nezih Demirkent Özel Ödülü’ne değer görüldü. Küçükkaya ödülünü Rüştü Bozkurt’un elinden aldı. Ayrıca Sibel Atik, İbrahim Acar, Yavuz Semerci ve Abdurrahman Yıldırım, Arif Arslan ve Sabah Egeli gazetesinden Ceyhan Torlak da ödüle değer görüldü. l İSTANBUL/Cumhuriyet Onur Erbay Cem Boyner Hopi mobil icat olarak dışarı açılacak ÖZLEM YÜZAK “En iyi görüntü tanıma teknolojisini Silikon Vadisi’nde aradık, yanı başımızdaki Maslak İTÜ Teknokenti’nde bulduk” diyen Boyner Grup Yönetim Kurulu Başkanı Cem Boyner, Büyük Veri’yi (Big data) mobil teknolojiyle birleştirerek icat ettikleri Hopi’nin birinci yılında geldikleri noktayı ve yakın gelecek hedeflerini anlattı. Boyner, “Yurtdışında Hopi’yle ilgilenenler, dünyanın 1.52 yıl önünde gittiğimizi söylüyorlar. Elimizdeki bu değeri, Türkiye’nin mobil icadı olarak yurtdışına açmayı düşünüyoruz” dedi. Boyner’in verdiği bilgiye göre bir yılda üye sayısı 3.5 milyona ulaşan Hopi, kullanıcılarının alım gücünü 170 milyon TL artırdı. Hopi’nin hazırgiyimden gıdaya, teknolojiden havayolu ulaşımına farklı sektörlerde faaliyet gösteren 60 üye markasındaki alışverişlerin toplam hacmi 2 milyar TL oldu. Hopi Genel müdürü Onur Erbay da inovasyon ve teknolojiyle Hopi’yi geliştirdiklerini ve Hopi’nin kulağa takılan küçük bir alet ile, sesle komut alan bir yaşam asistanı haline dönüşmesi için çalıştıklarını söyledi. Türkiye ‘Veri’de moda düşkünü çıktı Analytics Center ile kariyer.net’in birlikte yaptıkları “Türkiye Analitik Yetenek ve Yetkinlik Araştırması” sonuçlarına göre, Türkiye moda düşkünü çıktı. Veri odaklı 2269 iş ilanı ve bu alanda çalışan 4776 kişinin verileri ile 150’nin üzerinde kişi ile yapılan bire bir görüşme ve anket incelenerek yapılan araştırmada, dünya çapında geçen yıl büyük veri destekli 4.4 milyon iş yaratıldı. Araştarma, Türkiye’deki “Dijital Ustalığın” seviyesini de gözler önüne serdi. Buna göre, dünya kriterleri dikkate alındığın da “Moda Düşkünleri”, “Yeniler”, “Muhafazakârlar” ve “Dijital Usta lar” olarak sınıflandırılan dijital ustalık seviyesi Türkiye için “Moda Düşkünü” olarak saptandı. Smartcon İstanbul 2016 Zirvesi’nde ilk robotik standup komedyeni Heather Knight, Marilyn Monrobot adlı robotuyla etkinlikte yer aldı. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle