Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cuma 3 Haziran 2016 EDİTÖR: CAN DOKER Sadece 1 ‘hayır’ çıktı1915’TE YAŞANANLARI ‘SOYKIRIM’ OLARAK TANIYAN TASARI ALMAN MECLİSİNDEN GEÇTİ Alman meclisi, ‘Ermenilere karşı gerçekleştirilen soykırımı hatırlama ve anma’ başlıklı, olaylarda kendi sorumluluğunu kabul eden tasarıyı neredeyse oybirliğiyle kabul etti Almanya’da parlamentonun alt kanadı meclis, 1915’te Osmanlı’da yaşananları “soykırım” olarak tanıyan karar tasarısını kabul etti. 11’i Türkiye kökenli 631 milletvekilinin olduğu Alman meclisi dün koalisyon hükümetinin ortakları Hıristiyan Birlik (CDU/CSU) partileri ile SPD ve ana muhalefetteki Yeşiller’in ortak sunduğu tasarı için toplandı. “191516’da Ermenilere ve diğer Hıristiyan azınlıklara karşı gerçekleştirilen soykırımı hatırlama ve anma” başlığını taşıyan ve Almanya’nın da sorumluluğunu kabul eden tasarı, el kaldırmayla oylandı. Başbakan Angela Merkel’in liderliğindeki CDU’nun vekili Bettina Kudla, meclis başkanının iki kez sormasına rağmen tek başına “hayır” dedi. CDU’dan Oliver Wittke çekimser kaldı. SPD, Yeşiller ve Sol Parti firesiz lehte el kaldırdı. Ankara’nın tepkisinin doğrudan hedefi olmamak amacıyla Merkel, SPD lideri Sigmar Gabriel ve SPD’li Dışişleri Bakanı FrankWalter Steinmeier kararı desteklemelerine rağmen oylamaya katılmadı. Hükümet sıralarının boş kalmasını Yeşiller lideri Cem Özdemir ve Sol Parti’nin eski lideri Gregor Gysi kınadı. Gysi hükümeti “korkaklıkla” suçlarken, Alman basını hükümetin “gerekli etik duruşu göstermemesini” eleştirdi. Ziyaretçi localarında oturan ve aralarında Ermeni toplumunun temsilcileri ve din adamları da olan “Şimdi Tanıma” hareketi üyeleri “teşekkür” pankartları açtı. ‘Gelecekten sorumlular’ Bir saatlik oturumun açılışını yapan CDU’lu meclis başkanı Norbert Lammert, “Bugünkü Türkiye 100 yıl önce ‘101 yıldır bekliyoruz’ Ermenistan Dışişleri Bakanı Eduard Nalbandyan karar üzerine “Uluslararası Ermeni cemaatleri, Türkiye’nin tarihiyle yüzleşmesini 101 yıldır bekliyor. Osmanlı’nın müttefikleri Almanya ve Avusturya dahi tanıyorken, Türkiye, tarihte yaşananları inkar etmeye devam ediyor” diye konuştu. ‘Unutma beni çiçeği’ taktı Yeşiller Eşbaşkanı Cem Özdemir , yakasına “Ermeni Soykırımı”nın simgesi “Unutma Beni” çiçeğinin rozetini takarak konuştu. Özdemir, “Geçmişte bu korkunç suça ortak olmuş olmamız, bugün inkârcıların suç ortağı olacağımız anlamına gelmemeli” dedi. ‘Katil Enver, Talat’ Enver ve Talat paşalardan “katiller” diye söz eden, ama Anadolu’da emre uymayan pek çok yetkili olduğunu da belirten Yeşiller lideri Özdemir, Hrant Dink cinayetini ve HDP’li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını hatırlattı. Özdemir, Irak, Suriye ve Türkiye’de Hıristiyanların hâlâ zulüm altında olduğunu, Türkiye’de “Ermeni” sözünün küfür olarak kullanıldığını, Doğu Hıristiyanlığı için büyük endişe duyduğunu ifade etti. olanlardan sorumlu değildir, ama bunun gelecekteki sonuçlarından sorumludur” diyerek amaçlarının Türkiye’yi sanık sandalyesine oturtup yargılamak değil, geçmişte yapılanlarla hesaplaşmak olduğunu söyledi. Eleştiri olabileceğini ama Türkiye kökenli Özdemir ve Sol Parti milletvekili Sevim Dağdelen’e gelen ölüm tehditlerini sert dille mahkum ettiklerini belirten Lammert, milletvekillerinin düşüncelerini ifade etme özgürlüğünü engellemeye yönelik tehditlerin kabul edilemeyeceğini ve cesaretlerini kıramayacağını vurguladı. Hükümet adına ilk konuşmayı ya ‘Almanya tokat attı’ Sputniknews.com’da yer alan habere göre Almanya’nın ‘Ermeni Soykırımı’ kararını değerlendiren Rusya Devlet Duması Başkan Yardımcısı İvan Melnikov, “Alman parlamentosu bu kararla ‘çağları birbirine karıştıran’ Erdoğan’a onu kendisine getirecek bir tokat atmak istedi” dedi. Cem Özdemir pan SPD Meclis Grup Başkan Yardımcısı Rolf Mützenich, Osmanlı’da Ermenilerle diğer Hıristiyanlara yapılanların uluslararası “soykırım” tanımına uyduğunu söyledi. Mützenich, “Savaş insan hakları ihlallerinin yapılmasını hafifletemez. Bu bugün Suriye için de böyle” diyerek ekledi: “Bu, Erdoğan’a karşı alınmış bir karar değil. Halkın çoğunluğunun oylarını alan Erdoğan ve AKP, siyasal İslamı temsil ediyor.” Türkiye’de milletvekili dokunulmazlığının kaldırılmasını ve buna SPD’nin müttefiği CHP’nin desteğini eleştiren Mützenich, Alman hükümetinin HDP ile görüşmesini istedi. ‘Köprüler atılmasın’ Tek çekimser kalan vekil olan CDU Gelsenkirchen milletvekili Oliver Wittke ise “1.5 milyon Ermeni’nin tehciri ve katledilmesi keninlikle bir suçtu” dedi. Wittke Türkiye’de ifadebasın özgürlüğünün tesisi, kiliselerin yeninden inşa edilebilmesi içinse köprülerin atılmaması gerektiğini söyledi. l Dış Haberler Bettina Kudla neden ‘hayır’? Alman meclisinde ret için el kaldıran tek vekil olan Bettina Kudla, kararını “Başka devletlerdeki olaylarla ilgili tarihi değerlendirmeler yapmak Alman meclisinin işi değil” diye gerekçelendirerek ekledi: “Tasarıda tarihçiler gibi kaynakların bunun soykırım olduğunu destekleyen yargıları yok.” Almanya’nın suçlanmasına da karşı çıkan Kudla “Alman İmparatorluğu’nun Ermeni tehcirinin suç ortağı olduğu sonucuna varmak doğru değil. Bu sorumluluğun kaynağı tasarıda belirtilmiyor” dedi. Merkel’den ilk açıklama Oylama sırasında NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile görüşen Merkel, basın toplantısında, karara misilleme olarak Türkiye’nin büyükelçisini geri çağırmasıyla ilgili sorularla karşılaştı. Türkiye ile güçlü dostluk ilişkilerinin bu görüş ayrılığının üstesinden geleceği mesajını veren Merkel, “Almanya ile Türkiye’yi bağlayan çok şey var ve belli bir konuda görüş ayrılıklarımız olsa bile ilişkilerimizin çapı, dostluğumuz ve stratejik bağlarımız çok büyük” dedi. Almanya Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier Ankara’ya karara aşırı tepki göstermemesi çağrısı yaptı. Steinmeier “Türkiye tepki verdi. Umarım gelecek günlerde aşırı tepkiden kaçınmayı başaracağız” dedi. ?sBnoeunnordlaaacnak DUYGU GÜVENÇ Bundestag’ın 11 yıl aradan sonra yeniden aldığı kararla 1915 olaylarını “soykırım” olarak tanımlamasının ardından gözler Ankara’nın atacağı adımlara çevrildi. Ankara, Büyükelçi Avni Karslıoğlu’nu istişareler için çağırma kararını ve soykırım kararına ilişkin tepkisini Almanya Büyükelçisi Ankara’da olmadığı için Maslahatgüzar Robert Dölger’e iletti. Dışişleri Müsteşar Yardımcısı Levent Murat Burhan tarafından çağrılan Dölger’e kararın “iki ülke arasındaki ilişkilere onarılmaz zarar verdiği” aktarıldı. Günlerdir Türkiye’nin Almanya’ya göstereceği tepki beklenirken kararı yine Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan açıkladı. Eş zamanlı olarak Karslıoğlu, Berlin’den ilk uçakla Türkiye’ye döndü. Berlin’den soykırım iddialarıyla ilgili Türkiye’nin “ortak tarih komisyonu” ve “tarihçilerin araştırması”na yönelik politikasına destek gelene kadar Berlin’deki Büyükelçilik koltuğunun boş kalması bekleniyor. Ankara’nın yaptırım için atabileceği adımlar arasında, ABTürkiye vizegöçmen mutabakatının askıya alınması, Ege’de NATO’nun operasyonları, İncirlik’teki Alman TORNADO uçakları, teröre karşı artan istihbarat işbirliği, ekonomideki dev projeler yer alıyor. Ancak bu adımların atılması beklenmiyor. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Twitter’dan “Kendi tarihindeki karanlık sayfaları kapatmanın yolu sorumsuz meclis kararlarıyla başka ülkelerin tarihini karalamak değildir” mesajını verdi. Dışişleri, tarihinin en uzun ve en sert açıklamalarından birini yaptı. Alman hükümetini hedef almayan Dışişleri, Doğu Perinçek’in AİHM’de kazandığı kararı da anımsatarak hukuk savaşının ilk işaretini verdi: “Almanya’nın bu girişimi, Türk ve Türk asıllı Alman vatandaşlarını tarihlerine ve öz kimliklerine yabancılaştırmak ve asimile etmek gayretidir. Almanya’daki Türk çocuklarının başarılı olabilmeleri için, inanmadıkları ve doğru olmadığını bildikleri bir anlatıyı savunmalarını beklemek, demokratik bir ülkeyle bağdaşmadığı gibi, uyum çalışmalarına da yardımcı olmayacaktır. Dayatmaya karşı hukuki yollar dahil, her türlü imkan kullanılarak direnileceği şüphesizdir.” l ANKARA Soykırımı tanıyan 29. ülke Almanya Ermenistan dışında 28 ülkede parlamen to veya senato ‘Ermeni soykırımı’nı tanıdı. ‘Ermeni soykırımı’nı kabul eden ilk ülke 1965’te Uruguay olmuştu. Diğerleri şunlar: Arjantin, Avusturya, Belçika, Bolivya, Güney Kıbrıs Rum Kesimi (1982), Arjantin (1993), Rusya (1995), Kanada (1996), Yunanistan (1996), Lübnan (1997), Belçika (1998), İsveç (2000), İtalya (2000), Vatikan (2000), Fransa (2001), İsviçre (2003), Slovakya (2004), Hollanda (2004), Venezüella (2005), Litvanya (2005), Polonya (2005), Şili (2007), Bolivya (2014), Çek Cumhuriyeti (2015), Avusturya (2015), Suriye (2015). Bu ülkelerden İsviçre, İtalya, Slovakya ve Yunanistan’da ‘Ermeni soykırımını inkâr etmek suç. Asla ve asla kabul etmeyizBAŞBAKAN YILDIRIM’DAN ‘SOYKIRIMI KABUL EDEN’ ALMANYA’YA SERT TEPKİ: Başbakan Binali Yıldırım, Alman parlamentosunun kararını Ankara’daki Osmanlı Halk Pazarı’ndan eleştirdi. Yıldırım, “Türkiye’nin önemli bir müttefiki Almanya’da, 3.5 ırkçı Ermeni lobisinin kararını Alman parlamentosu kabul etti. Hatalı bir karar. Asla ve asla Türkiye’nin kabul edeceği bir şey değildir” dedi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun önceki gün AB ülkelerinin büyükelçileri ile bir araya gelmesini de eleştiren Yıldırım, “AK Parti iktidarından nasıl kurtuluruz diye akıl alıyor. Aklın varsa elin yabancılarından tavsiye alacağına gel milletin önüne. Yanlış yerlerde dolanıyorsun, yanlış yerlerde. Gideceğin yer millettir. ‘Bana bir akıl verin de, nasıl iktidara yaklaşırım?’ O büyükelçiden, bu büyükelçiden nasihat alırsan, sen daha çok yaya kalırsın” dedi. Alman parlamentosunun kararını eleştiren Yıldırım, Türk milletinin geçmişinin belli olduğunu, geçmişiyle de övündüğünü belirterek, “Bizim geçmişimizde yüz kızartacak hiçbir olay yoktur. Tarihçilerin bile aralarında anlaşamadığı, uluslararası İnsan Hakları Mahkemesi’nin aksi kararlarının olduğu yerde Alman parlamentosunun sözde Ermeni soykırımını kabul etmesi asla ve asla Türkiye’nin kabul edeceği bir şey değildir” ifadelerini kullandı. Gelişmeler üzerine Türkiye’nin Almanya büyükel Binali Yıldırım çisinin istişareler için çağrıldığını ifade eden Yıldırım, “Karar metnini gördükten sonraadım atmakta bir saniye tereddüt etmeyiz. Bu millet kimseden emir almadı, kimseye boyun eğmedi, biz Allah’ın önünde eğiliriz” dedi. Kuzu: Alman Gâvuru AKP’li Burhan Kuzu Almanya’nın 1915 olaylarını ‘soykırım’ olarak nitelemesinin ardından Twitter’dan bir mesaj yayımladı. Kuzu Almanlara ‘gâvur’ derken “Alman Gâvuru yine yapacağını yaptı. Her zaman söyledim; Almanya bize hiç bir zaman samimi dost olmadı. Osmanlı da bunların yüzünden dağıldı” mesajını paylaştı. Kuzu önceki gece paylaştığı tweet’te ise “1915 olayı soykırım olamaz; çünkü Jenosit Sözleşmesi’ne göre soykırım: Bir kişiyi sırf o etnik kimliktedir diye öldürmek”. Oysa 1915 lokal” açıklamasını yaptı. l ANKARA / Cumhuriyet Ortak bildiride ‘hükümet’ krizi Almanya Federel Meclisi’nin 1915 olaylarını “soykırım” olarak tanımlamasına muhalefet tepki gösterdi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Almanya, katliam örnekleri görmek istiyorsa önce kendi geçmişine dikkatle bakmalı” derken CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, “Karar bizim açımızdan hükümsüz” ifadelerini kullanarak kararı kınadı. AKP, CHP ve MHP’nin imza attığı ortak bildiride muhalefet, hükümetin sorumlu olduğu vurgusu yapılmasını talep etti. Ancak AKP hükümetin sorumlu olduğu ifadesinin metinde yer almasına karşı çıktı. Yapılan görüşmelerde ortak bildiri “hükümetin gerekli tedbir ve kararları almaya davet edilmesi” ifadesine yer verildi. AKP, CHP ve MHP’nin ortak bildirisi şöyle: “Almanya Federal Meclisi’nin asılsız Ermeni iddialarını esas alan haksız kararını kabul etmiyor, esefle karşılıyor ve şiddetle kınıyoruz. Karar milletimizde derin bir infiale yol açmıştır. Kararın tarihi ve hukuki geçerliliği yoktur. Almanya Federal Meclisi bu kararıyla kendini tarihçilerin ve uluslararası mahkemelerin yerine koyarak tarih yazmak ve soykırım gibi ciddi bir suç hakkında hüküm vermekle hem insan haklarını hem adaleti hem de tarih ve hukuku hiçe saymıştır. Bu; tarihe ve geleceğe karşı hata olan karar Türkiye ve Almanya ilişkilerini mutlaka etkileyecek, aradaki dostluk köprülerine zarar verecektir.”l ANKARA haber 11 Patlıcan soykırımı ve ne mutlu patatesim diyene Tam 101 yıl önce bu topraklarda, bir soyun bir başka soyu kırmak için kalkıştığı o korkunç katliamın gerçek nedenlerini ve gerçek sonuçlarını konuşmaya neden kimse yeltenmez? Neden yarım asırdır süren bir ad koyma ve özür dileme gerilimi üzerinden yürütülen diplomatik gerginlikler, devletlerin devletlere zaman zaman yönelttiği bir silah gibi kâh duvara asılır, kâh hedefe doğrultulur da, kimse bu parodiye isyan etmez? Birbirinin soyunu kıra kıra var olmayı medeniyetlerin inkişafı olarak kodlayan tarih, birbirine üstünlük taslayan ve her fırsatta savaşan egemenlerin hikâyesini horoz dövüşü gibi anlatmayı ve sağ kalan üzerinden kahramanlık destanları yazmayı onaylaya onaylaya inşa ettiği o yüksek kuleden... Neden hiçbir dönem... Utanç duyup da kendisini aşağıya atmaz. Parçalanmaz. Yok olmaz. Da... Ha bire yalan dolanla tekrar tekrar semirir. Kanla ve savaşla ve işgallerle ve istilalarla ve sürgünlerle ve soykırımlarla ve kılıçlardan geçirmelerle ve bombalamalarla ve kimyasallarla birbirlerini cayır cayır yaka yaka kurdukları egemenliklerin, nelere mal olduğunu değil, neler kazandırdığını anlata anlata yazdıkları yalan masallarla yetiştirdikleri yeni nesillerden; Soylara karşı bir hassasiyet beslemelerini inatla talep eden ya da inatla etmeyen ama bu etme etmeme üzerinden dünya siyaset sahnesinde en sakilinden cambazlık gösterileri düzenlerken uzaydan nasıl göründüklerini hiç hesap etmeyen, bizimki başta olmak üzere birbirinden çirkin tüm şu devletler... Kendi gerçekleriyle neden hiç yüzleşmezler? Çünkü... Cesaretleri yoktur; kelimeleri yoktur; akılları yoktur. En korkuncu da bu yüzleşmeye ihtiyaçları yoktur. İnsan insanı planlı bir şekilde neden öldürür? Ordular neden vardır? Sınırlar niye ve kimden korunur? O devletler, o toplandıkları ve dünya sorunlarını masalara yatırdıkları o büyük salonlarda, mülteci sorununu ya da Ermeni meselesini konuşmak ya da Ortadoğu’daki savaş üzerine stratejik hesaplar yapmak yerine birbirlerine bu temel soruları sorsalar ve sorulara gerçek cevapları bulsalar... Asla bir daha devlet falan kurmazlar. 1915’ten 2016’ya kadar geçen şu 101 yıl boyunca... İnsanlar başka gezegenlere gitmeyi, kara delikleri, paralel evrenleri keşfetmeyi öğrendiler; sayıların şifrelerini, varlığın anlamına ulaşabilme olasılığını öğrendiler; bilgiyi çoğaltmayı ve paylaşmayı öğrendiler, psikolojiyi, sosyolojiyi, arkeolojiyi, antropolojiyi, bilimi, felsefeyi iyice öğrendiler de... Savaşın korkunç bir şey olduğunu öğrenmediler. İnatla öğrenmediler. Aynı 101 yıl içinde onca korkunç tecrübe yaşadıkları halde hem de. İnsanların şu son 101 yılda en başarılı olduğu alan, tüm sistemini savaşlar üzerine kurup, öğrendikleri onca şeyi savaşların hizmetine sokmak. Parasını savaşlara göre yükselip düşen bir borsada değerlendiren insanlığın, geçmişteki ya da gelecekteki bir soykırımla gerçekten ilgilendiğine şu durumda kim inanır? Bir yandan adı konmamış yeni savaşlar çıkarıp adı konmamış yeni soykırımlar yaparken; diğer yandan adı konmuş savaşlara ve soykırımlara ağıtlar yakan ya da kafa tutan tüm devletler hem kendilerini hem de bizi kandırmaktalar. Eğer çocuklarınızın sizden daha adil ve akıllı olmasını istiyorsanız onlara asla Türk kimdir, Ermeni kimdir, Kürt kimdir diye yalan yanlış şeyler öğretmeyin. Çocuklarınıza sadece ve sadece savaşı öğretin. Savaş nedir ve ne koşullarda çıkar; savaş çıktığında kim ne yapar; savaşların sonucunda kime ne olur, en gerçek haliyle onu anlatın. Çünkü bence “Kahrolsun patlıcan soykırımı ve ne mutlu patatesim diyene”... Ve “İstiklal kırlardadır”* en nihayetinde. * Ermeni Soykırımı’nın 100. yılı dolayısıyla Can Yayınları tarafından yayımlanan çok yazarlı derleme kitap “İçimizdeki Ermeni (19152015)” için yazdığım öyküden.. Erdoğan: Bu karar ilişkilerimizi etkiler Kenya’da konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Alman parlamentosunun aldığı bu karar ilişkilerimizi ciddi boyutta etkileyecek. Dönünce nasıl adım atmamız gerektiğine karar vereceğiz. Nihai kararımızı belli olacak” dedi. Erdoğan, “Başbakan Yıldırım ile az önce konuştum, ortak kanaatimiz ilk adım olarak büyükelçiyi istişareler için Türkiye’ye çağırmak. Döndükten sonra bunların değerlendirmesini yapacağız ve nasıl adım atarız, bunları konuşacağız. Alman parlamentosunun bu kararı AlmanyaTürkiye ilişkilerini ciddi manada etkileyecek olan bir karardır” dedi. l Haber Merkezi C MY B