Katalog

YASAM LYS’de fen bilimleri ve yabancı dil günü 1 milyon 73 bin 18 üniversite adayının başvurduğu Lisans Yerleştirme Sınavları (LYS2016) bugün ve yarın yapılacak oturumlarla tamamlanacak. Adaylar bugün 10.00’da LYS2 (fen bilimleri) ve 14.30’da LYS5 (yabancı dil) yarın 10.00’da LYS3 (edebiyatcoğrafya) oturumlarına katılacak. LYS2’de adaylara 90 soru sorulacak (süre 135 dakika). LYS5 ve LYS3’te 80’er soru yer alacak ve adayların 120 dakikada çözmesi istenecek. l Haber Merkezi Adliye camiye döndü2 EDİTÖR:HAKANAKARSU TASARIM:FUNDAYAŞARERDOĞDU Cumartesi 25 Haziran 2016 Avrupa şokta İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, hâkim ve savcıları davet ettiği Kuranıkerim tilavetinde adliye koridorlarını halılarla kaplayarak cuma öncesi camiye çevirdi Tilavetin gerçekleştirildiği 6. bodrumda idari işlerden sorumlu başsavcıvekili Hacı Hasan Bölükbaşı tarafından görüntü almamız engellenirken davete de sosyal medyadan yoğun tepki geldi. CANAN COŞKUN İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nin mescidinde Hafiz Selman Okumuş ve ekibinin katılımıyla Kuranıkerim tilaveti düzenledi. Hâkim ve savcıların davetli olduğu etkinlik için adliyenin 6. bodrumunun koridoru halılarla kaplanarak cuma namazı öncesi koridor cami avlusuna çevrildi. Hâkim ve savcıların haremselamlık düzenle katıldığı tilavet etkinliğinde koridora da hoparlörlerle Kuranıkerim dinletilmesi dikkat çekti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan hâkim ve savcılara “Bugün saat 12.15’te A1Blok 6. Kat Adliyemiz mescidinde Hafız Selman Okumuş ve ekibinin katılımıyla Kuranıkerim tilaveti yapılacaktır. Tüm hâkim ve cumhuriyet savcılarımız davetlidir” mesajı gönderildi. Yalı için Sarraf’ın savunması ABD’de alınacak HAZAL OCAK Kanlıca’daki tarihi yalılara zarar verdiği, kaçak kat çıktığı gerekçesiyle yargılanan Rıza Sarraf’ın savunmasının, tutuklu olduğu ABD’den alınmasına karar verildi. Sarraf’ın eşi şarkıcı Ebru Gündeş Sarraf ise bir sonraki duruşmaya zorla getirilecek. Beykoz Kanlıca’daki yalılarında, Kültür ve Tabi at Varlıklarını Koruma Kanunu’na aykırı tadilat yaptırdığı gereçesiyle işadamı Rıza Sarraf, eşi Ebru Gündeş Sarraf ve bu işleri yaptığı belirlenen Hakkı Süha Gökdemir’in 3’er yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan davanın ikinci duruşması dün yapıldı. Yargıç Karaca, Ebru Gündeş’in sağlık raporunu kabul etmeyerek hakkında zorla getirme kararı verdi. Rıza Sarraf’ın ABD’de tu tuklu olduğunu dikkate alan mahkeme, Adalet Bakanlığı’na yazı yazarak, Sarraf’ın hangi eyalette tutuklu olduğunun sorulmasına karar verdi. Gelen yanıtın ardından, dava dosyası İngilizceye çevrilecek. Adalet Bakanlığı Hukuk ve Dış İlişkiler vasıtasıyla Sarraf’tan savunma ve deliller istenecek. Sarraf Türkiye’ye gelirse, duruşmaya zorla getirilecek. Bir sonraki duruşma, 25 Kasım’da. Rıza SarrafEbru Gündeş Almanya Dışişleri Bakanı FrankWalter Steinmeier Berlin “Avrupa semalarında bir heyula dolaşıyor.” Komünist Manifesto yeniden yazılsa, herhalde bu cümleyle başlardı. Korkular ülkesi Türkiye’den Avrupa’ya gelip daha büyük korkularla karşılaşmak şaşırtıcı... İşsiz kalma korkusu, IŞİD kor İyi de şimdi ne olacak? “Anlaşma gerçekleşmezse, Erdoğan da kapıları açıp mültecilere ‘Hadi Avrupa’ya’ derse, Batı ne yapacak?” Bu soru, burada şaşkınlık yaratıyor ve Avrupa’nın bir B planı olmadığı anlaşılıyor. Soru direkt size dönüyor: “Ne yapmalıyız sizce?” kusu, “Mülteciler akın edecek”, “Müslümanlar çoğunluğa geçecek”, “Paramız değer kaybedecek” korkusu... Yaşlı kıtanın üstünde bu korkulardan bir bulut asılı... O bulut nedeniyle ileriyi görememenin şaşkınlığı her yerde karşınıza çıkıyor. Erdoğan’ı tanıdılar Türkiye’de basın özgürlüğü sorununu anlatmak ve hapisteki meslektaşlarıma dikkat çekmek için Avrupa turundayım. Aldığım davetleri peş peşe ekle Şaşkınlık hali Söylediğimiz şu: Türkiye’nin hakkı olan serbest dolaşımı, mültecilere karşılık koz olarak kullanmak yanlıştı. Avrupa birkaç bin mülteci için gürültü koparırken Türkiye, büyük bir insani yükün altına girerek 3 milyona yakın mülteciye kapısını açtı. Bu fedakârlığı bir mecburiyete çevirmek, mültecileri Türk hükümetinin rehinesi haline getirmek, onlar üzerinden para ve vize pazarlığı yapmak ayıptı. Avrupa’da giderek daha yip yola çıktım. Geçen hafta Brüksel’de Avrupa Parla mentosu Başkanı Martin Schulz ve tüm partilerin temsilcileriyle görüştüm. Dün de Berlin’de Mec lis Başkanı Norbert Lammart, Dışişleri Baka nı FrankWalter Stein meier, Merkel’in dış po litika danışmanı Chris toph Heusgen, Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert Almanya Meclis Başkanı Norbert Lammart ve meclisteki partilerin yetkilileriyle buluştuk. Gözlemim şu: İngiltere’nin kararı, şok etkisi yaratmış durumda. Alman Parlamentosu derhal çalışmalarına ara verdi, gruplar toplandı. Avrupa’nın geleceği tartışılıyor. Herkesin çıkmaya çalıştığı birliğe girmek için uğraşan Türkiye’ye gelince... Erdoğan’ın niyetinin “bağcı dövmek” olduğu her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Mülteci anlaşmasını eskisi kadar hararetle savunamıyorlar. fazla politikacı bunu anlıyor. Vize serbestisinden vazgeç menin ya da müzakereleri kesmenin Erdoğan’ı değil, Türkiye yurttaşlarını cezalandırmak olacağını da görüyorlar. Soykırım kararının, ırkçı şiirlerin, izolasyon politikasının da nihayette Erdoğan’ın elini güçlendirmeye yaradığını fark ettiler. Şimdi ne yapacaklarını şaşırmış haldeler. Bir yandan Yunan adalarını hazırlıyor, bir yandan Balkanlar’da ve Ege’de barikatları güçlendiriyorlar. Ankara ile görüşen müzakereciler, “Anlaşma şimdilik buzdolabında” diyor. Erdoğan’ın kritik fasılları açma, antiterör yasasını demokratik kurallara bağlama konusundaki isteksizliğinin ve giderek daha da otoriterleştiği Öteki Türkiye Israrla söylediğim şu: “Mültecileri koruması karşılığında hükümetin baskı politikalarına göz yumdunuz. Muhalefete kulak tıkadınız. Karşılığında Erdoğan’ı kendi ülkenizin etkili politikacılarından biri haline getirdiniz. Oy sa Türkiye, Erdoğan’dan ibaret değil. Bir başka Türkiye var. Avrupa’ya rağmen Avrupa’nın bir zamanlar sahip çıktı ğı değerleri, demokrasi yi, insan haklarını, laikliği, basın özgürlüğünü sa vunan, ağır baskı altında Merkel’in dış politika danışmanı Christoph Heusgen (solda) ve Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert tutulan bir Türkiye... O Türkiye’ye sahip çıkmaz, dayanışmaz nin farkındalar. Karşılığında ser sanız, kaybeden sadece Türki best vize vaadini donduruyorlar. ye olmaz, Almanya ve Avrupa da Tam bir kilitlenme söz konusu... kaybeder. Batı’nın B planı yok Biz, Trump, Putin, Le Pen, Erdoğan’ın temsil ettiği, korku Öte yandan Erdoğan’ın Alman Parlamentosu’na çıkışırken vekillere “kanı bozuk” de nun hâkim olduğu, içine kapalı dünya mı istiyoruz? İstemiyorsak, onlara karşı or mesi, Merkel’in Türkiye politika tak değerleri savunan insanların, sının giderek destek kaybetme toplumların, örgütlerin, partilerin si, bizim baştan beri “utanç verici” dediğimiz ve yürümeyeceğini söylediğimiz anlaşmayı çık dayanışması ve yeni bir Avrupa yaratması şart.” Dilerim panik yatışınca bu ihti maza soktu. yaç daha iyi görülecektir. Bu balıklar biberonla besleniyor Antalya’da Akvaryum’da koi balıkları, yönetim tarafından ziyaretçiler için geliştirilen proje kapsamında biberonla besleniyor. Koi balıklarının biberonla beslemesinin büyük ilgi gördüğünü söyleyen Antalya Akvaryum Genel Müdürü Kemal Kumkumoğlu, ziyaretçilerin çoğunun giriş saatlerini beslenme saati olan 14.00’e göre ayarladığını söyleyerek, “Bakıcılarımız özel olarak hazırladıkları sıvı balık mamalarını biberonlara koyuyor. Koi balık havuzu önünde olan turistler, biberonlarla balıkları besleme ayrıcalığını yaşıyor. Biberonu emen balıklar, dakikalar içinde yemi bitiriyor” dedi. C MY B