14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ DOLAR AVRO FAİZ BORSA 2.9260 3.3030 9.15 75.431 2.2 kuruş 1.7 kuruş 0.09 puan 759 puan 8 TUÜYSAİARDDI [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY Sonuç ağır olur ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 814.78 16.19 lira 121.60 2.45 lira Cumartesi 18 Haziran 2016 Kayyım düzenlemesinin Türkiye’de faaliyet gösteren tüm şirketleri doğrudan etkile yeceği ve ağır sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekilerek gözden geçirilmesi istendi TÜSİAD, kayyım atanması ile ilgili düzenlemenin, yeniden değerlendirilmesine ihtiyaç olduğunu açıkladı. Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) gönderilen kayyım atanması düzenlemesiyle ilgili yaptığı yazılı açıklamada, “Türkiye’de faaliyet gös Cansen Symes Başaran teren tüm şirketlerin ticari faaliyetlerini doğrudan etkileyebilecek bu tip önemli ve ağır sonuçlar doğurabilecek bir düzenlemenin, başta ticaret hayatı ve özel mülkiyet hakkı alanlarında olmak üzere doğurabileceği önemli riskler açısından yeniden değerlendirilmesine ihtiyaç vardır” denildi. Telafisi imkânsız 13 Haziran’da TBMM Başkanlığı’na iletilen “Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”ndaki yeni düzenleme, devletin özel teşebbüse, doğrudan ve son derece basit bir yoldan müdahalesi olanağı getirdiğine dikkat çekilen açıklamada, “Söz konusu koruma tedbiri, kanun uyarınca geçici bir tedbir iken, uygulamada müsadere veya ceza niteliğini alarak süresiz uygulanmak Mülkiyet hakkı zedeleniyor Riskler özetle şöyle; 4 CMK 133’teki diğer suçların niteliği ile uyumsuzluk, yerindelik ve orantılılık ilkelerine aykırılık riski 4 Kapsamının genişliği nedeniyle olağan ticaret hayatını olumsuz etkileme ve mülkiyet hakkını zedeleme riski 4 Sermaye Piyasası Kanunu’nun kendi içindeki bütünlüğünün bozulması ve ikili bir yapının oluşması riski 4 Benzer tedbir imkânlarının Sermaye Piyasası Kanunu’nda zaten halihazırda yer alması, yeni bir tedbire ihtiyaç bulunmaması 4 Hukuk tekniği ve usul hükümleri açısından riskler tadır. Kaldı ki söz konusu koruma tedbiri kısa süreli uygulansa ve kovuşturma sonunda herhangi bir suç unsuruna rastlanmasa dahi, uygulamada bu süre içerisinde ticari hayatın gizliliği ihlal edilmekte, hakkında tedbir uygulanan şirket ve şirket ortaklarının ticari itibarı telafisi imkânsız bir şekilde zarara uğramaktadır” denildi. TÜSİAD açıklamasında, kayyım atanması için suçların ke sinleşmesinin beklenilmesine gerek olmaması nedeni ile hukuki güvenliği ve mülkiyet hakkını zedeleyecek şekilde halka açık şirketlere ve yatırım kuruluşlarına kayyım atanabilmesine olanak verene düzenlemenin, amacını aşan nitelikte, anayasanın mülkiyet hakkını zedeleyecek bir uygulama olduğu ve olağan ticari faaliyet akışını zedeleyerek ülkemiz ekonomisinin gelişimini engelle me riski taşıdığı düşünüldüğünün altı çizildi. Ayrıca, bunun yanında özel sektör yatırımlarının önünde caydırıcı bir unsur olarak görev göreceğine de dikkat çekildi. Amacını aşıyor Risklerin Başbakan Binali Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ile paylaşıldığı kaydedilen açıklamada, “Düzenlemenin, ilgili düzenleyici otoriteler ve paydaşların aktif katılımı ile uzun ve titiz bir değerlendirme sürecinden geçerek hazırlanmış olmasının gerektiğini düşünmekteyiz. Böyle bir süreç izlenmeksizin hazırlandığından endişe edilen söz konusu tasarı riskler içermektedir” ifadesi kullanıldı. IMF: Brexit uzun süreli belirsizlik riski taşıyor Uluslararası Para Fonu (IMF) İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden (Brexit) ayrılmasının ekonomik dalgalanmaya yol açabileceğini söyledi. Düzenlediği basın toplantısında İngiltere’de gelecek hafta yapılacak referandumun, ülkenin AB’den çıkmasıyla sonuçlanması halinde olabilecekleri değerlendiren IMF Sözcüsü Gerry Rice, Brexit’in uzun süreli belirsizliğe, finansal dalgalanmalara ve düşük büyümeye neden olabileceğini söyledi. IMF’nin İngiliz halkının tercihine saygı duyduğunu ve “alarm zili” çalmak gibi bir amacı olmadığını vurgulayan Rice, olası ekonomik sonuçları değerlendirmenin IMF’nin görevleri arasında yer aldığını belirtti, bunun siyasetle karıştırılmaması gerekti ğini sözlerine ekledi. Öte yandan Avrupa Birli ği’nden (AB) ayrılma yanlısı oyların azalacağı yönündeki spekülasyonun etkisiyle Asya hisse senetleri üç haftanın düşüğünden yükseldi, Sterlin değer kazandı ve petrol altı günlük düşüş serisine ara verdi. l Ekonomi Servisi Arap turislerin çok alışveriş yaptığını, lüksü sevdiğini dile getiren Fettah Tamince, Avrupa’da da önemli destinasyonların Arap turistlerle ayakta kaldığını öne sürdü. Bir Arap turist beş Rus’a bedel Çalışan babalar için şirketlerin herhangi bir etkinlik yapmadıkları Babaların yarısıgörülürken, babaların yarısının uzak işlerde çalıştığı ortaya çıktı. çocuklarına hasret Her yılın haziran ayının üçüncü haftası kendilerine adanan babalar, ne yazık ki para kazanmak için çocuklarından ayrı yaşamak zorunda kalıyor. “Babanız, farklı bir şehirde ya da ülkede çalıştı mı?” sorusuna verilen yanıtların yüzde 47’si Türkiye’de babaların para kazanmak için evden uzakta çalıştığını gözler önüne seriyor. Kariyer.net’in toplam 46 bin 69 çalışan ve bin 301 firma yetkilisine çalışan babaları ve çocuklarını ilgilendiren sorular sordu. Ankete verilen yanıtlara göre, geçmişte yaygın bir durum olan “baba mesleğini devam ettirme” alışkanlığı artık yıkılı yor. Ankette “Çocuğunuzun baba mesleğini yapmasını ister misiniz?” sorusuna cevap verenlerin yüzde 77’si “hayır, kendi istediği işi yapsın” diyor. Babalar denge istiyor Katılımcıların tamamlaması istenen “babamı benim hakkımda en mutlu eden şey...” cümlesini tamamlayanların yüzde 50’si “dengeli bir hayat yaşamam/ İşözel hayat dengesini kurmam” derken, yüzde 28’i “eğitimimdeki başarım” diyor. Geri kalan yüzde 22’lik kesiminin cevabı “işyerimdeki başarım” oldu. l Ekonomi Servisi Panama Belgeleri’nde ‘şüpheli’ yargılama Panama merkezli Mossack Fonseca şirketinin talebiyle Cenevre’de gözaltına alınan şirket çalışanı için “Şirketteki meydana gelen bilgi sızıntısına karıştığı” şüphesiyle yargılama istendi. AFP’ye konuşan Cenevre savcılık ofisi sözcüsü Henri Della Casa davanın açıldığını doğruladı. Ancak herhangi bir tutuk lama olup olmadığına dair bilgi vermedi. Nisan ayındaki sızıntıda şirket, sızıntının “yabancı bir server” üzerinden yapıldığını söylemişti. Sızıntıların ardından Mossack Fonseca, yasaları çiğnemediğini, herhangi bir belgeyi yok etmediğini ve faaliyetlerinin yasal olduğunu savunmuş, Cenevre savcısı da soruşturma başlatmıştı. l Dış Haberler Avrupa’nın en iyi destinasyonlarının yıllardır Arap turistlerle ayakta kaldığını dile getiren Fettah Tamince, “Arap Emirlikleri’nde 50 bin dolar. Rusya’da kişi başı gelir 10 bin dolar” diye konuştu. Rixos Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince, turizm sektörünün yaşadığı krizin Türkiye’nin turizm yazılımını bir kez daha gözden geçirme zorunluluğunu ortaya çıkardığını belirterek, “Bunu yapabilirsek 2 yıl sonra ‘İyi ki böyle bir şok yaşamışız. Riskli pazarları çeşitlendirdik’ diyeceğiz” dedi. Uzun vadeli bakılmalı Tamince, “Çok uzun vadeli bakmak lazım. Antalya’ya sadece 5 saatlik uçuş uzaklığında 3 milyar nüfus var. Ancak ‘bunun üstesinden nasıl geliriz’in gayreti içinde olmamız lazım. ‘Aman ne oldu’ diye kendimizi demotive edersek bu işin içinden çıkamayız” diye konuştu. Tamince, sektörün yeni pazar arayışı içinde ön plana çıkan Ortadoğu ve Arap yarı madasının siyasi eleştiri içinde ele alınmasına karşı çıktı. Tamince’ye göre, Avrupa’nın en iyi destinasyonları yıllardır Araplarla ayakta kalıyor. Fransa, İtalya, İsviçre, Paris, Londra. Ortadoğulu, Arap tüketici ciddi para harcıyor, lükse düşkünlükleri var. Çünkü zenginler. Suudi Arabistan’da kişi başı gelir 30 bin dolar, Arap Emirlikleri’nde 50 bin dolar. Rusya’da kişi başı gelir 10 bin dolar. Bir Arap tüketici 5 Rus tüketici kadar. Vergi insin Ayrıca, turizm sektörü, KDV, ÖTV ve sosyal güvenlik priminde indirim istedi. Başbakan’a sunulan raporda halen konaklamada yüzde 8, diğer hizmetlerde yüzde 18 olarak uygulanan KDV’nin yüzde 5’e indirilmesi istendi. l Ekonomi Servisi Memur tatile çekle çıksın Kamu personeli için hazırlanan ‘çek ile tatil’ projesi Bakanlığa sunulacak. TÜROFED Başkanı Ayık “(Kamuda çalışan) Herkesin bütçesine göre bir rakam çıkacak. O belgenin üzerindeki rakama göre o kişiye özel bir indirim uygulanacak ve taksit imkânı getirilecek. Şu anda yıllık 4.56 milyon kişi arasında yerli turist var. Bu, 10 milyon kişi olabilir” dedi. İç pazardaki potansiyeli artırabilmek için kamu çalışanlarına yönelik “çek ile tatil” projesinin hazırlandığını anımsatan Ayık, eski Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal döneminde hazırlanan projenin kabine değişikliği nedeniyle askıda kaldığını belirtti. Aras’ta yabancı payı artacak Evrim Aras Kargo sektöründe 35 yılı geride bırakan Aras Kargo’nun ortakları arasında sa tış için işlemler başladı. İş Yatırım Girişim’in yüzde 25’lik hissesini satın ala rak 2013 yılında ortaklığı başlatan Avus turyalı lojistik şirketi Österreichische Post (Austrian Post), şimdi de Aras Kargo’nun tamamını almak üzere Aras Ailesi ile görüşmelere başladı. Yüzde 75 hisseye sahip Aras Ailesi ile Avusturyalı şirket arasında bir süredir devam eden görüşmelerin gelecek ay sonuçlanması bekleniyordu. Şirketin yaptığı açıklamada bu yılın ikinci çeyreğin de, Aras Kargo’dan yüzde 50 ek pay almak için 2013 yılında satın alma opsiyonu anlaşması yapıldığını ve bu anlaşmanın yürürlüğe bu şekilde konulduğu belirtildi. Şirket, 19 bölge müdürlüğü, 28 transfer merkezi, 825 şubesi, 3 bin 320 araçlık filosu ve 12 bin çalışanıyla her ay 12 milyon kişiye hizmet sunuyor. l Ekonomi Servisi Sürdürülebilir biat AKP iktidarına, iktidarını bir rejime dönüştürmüş olmak yetmiyor. Ülkenin doğusu ile batısını, apayrı gündemlerle bir karpuz gibi ikiye bölen; insanlarını hiç olmadığı kadar kutuplaştıran onca baskıcı uygulama ve kıyıma rağmen, henüz mutlak keyfiliği, denetimsizliği tek şahısta kayıtsız şartsız biçimde toplayabilmiş değil. Rejimin, hâlâ bir nihai hedef olarak bu ölçüsüz keyfiliğe ihtiyacı var. Muhtelif “sopa”larla herkesten, her kesimden mutlak biat talep etmesi, toplumsalkamusal niteliğe sahip her organizasyonu, bu yüzden karşısında süt dökmüş kedi gibi, elleri önünde birbirine bağlı görmek istemesi bu ihtiyaçtan kaynaklanıyor. Biatın mutlak olması da yeterli gelmiyor. Kurumsal belleğe, genlere iyice nüfuz etmesi, sürekli olması gibi bir derdi de var rejimin. O dert biraz 2001 krizinin ardından başlatılan restorasyon sürecindeki bir tercüme kavramı hatırlatıyor: “Sürdürülebilir”. Misal bir defalık ekonomik büyüme yetmez, bir başarıdan söz edebilmek için üst üste yıllarca sürmesi gerekir. AKP rejiminin kurumlardan talep ettiği, her an süklüm püklüm hazırolda durulması arzusu işte böyle “sürdürülebilir biat”a karşılık geliyor. Nedir; rejime karşı bir kere “evet efendim, siz nasıl isterseniz öyle olsun efendim” demek yetmez. Bunun sizden istenmesini beklemeden, istendiğinde de ikiletmeden yerine getirmeniz gerekir. HHH Sürdürülebilir biatı sağlamak için de yaşınız, konumunuz ne olursa olsun “uslu çocuk” rolünün hakkını vermeniz gerekir. Tanınırlığı yüksek bir vakıf üniversitesinin Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiği gerekçesiyle bir akademisyenin işine son verip bir de bunu marifetmiş gibi sosyal medyadan yazılı açıklamayla duyurması “uslu çocuk” sendromuna esaslı bir örnek. Üniversite, bu açıklamasıyla Saray’a da “Hiç sözünüzden çıkar mıyız efendimiz? Lütfen bize dokunmayın” demiş oluyor. Piyasa davranışlarını kişileştirenlerden “risk iştahı” deyimini ödünç alırsak, AKP’nin, işsiz bırakma, kapatma, dağıtma, varlığını sona erdirme gibi mali, hukuki ve fiziki araçlar kullanarak icra ettiği biat ettirme iştahı bitip tükenmek bilmiyor. HHH Hükümetleri değil, saf anlamda devleti temsil ettiği varsayımından hareketle, tarafsız olmaları beklenen valilikler de işte bu konjoktürde, “sürdürülebilir biat”ın, terbiyeli icra aygıtları olarak işlev görüyor. İstanbul Valiliği’nin, LGBTİ yürüyüşüne getirdiği yasak, hayatın her alanını düzenleme hakkını üstüne vazife gören bir rejimin, bu pervasızlığı ve baskıyı “güvenlik” gerekçesinin arkasına saklamasının son örneğini oluşturdu. Valiliğin, yasak açıklamasında art arda gelen tehditlerle, işlenen nefret suçlarıyla, LGBTİ’lerin açık saldırı hedef haline getirilmesiyle hiç ilgilenmeksizin, güvenlik gerekçesinden söz etmesi, her türlü övgüyü (!) hak ediyor. Anayasal hakkını kullanmak isteyen pek çok örgüt ve kesimin protesto ve yürüşüşünü “güvenlik” gerekçesiyle yasaklayan “idare”nin, bayrağına gökkuşağının renklerini koymuş bir topluluğun yürüyüşünü, kamu güvenliği gerekçesiyle yasaklaması, aslında hayli gülünç. “Değerli İstanbullu hemşerilerimizin bu tür çağrılara itibar etmemelerini” derken, LGBTİ’leri “değerli hemşeriliğe” layık görmeyen, çocuğuna uslu olmasını “kaka çocuklara” uymamasını tembihleyen ana babalar gibi davranışı da öyle. Hiç gülünç olmayan mevzu ise bu yasağın, bundan sonra sıradaki “Heyt var mı bana yan bakan” diye efelenerek, katliam tehdidi savuracak mafya bozuntularını cesaretlendirecek olması. Ki, bunun da rejimin işine gelmediğini kim iddia edebilir. Rejimin mutlak keyfilik hedefi yönündeki ilerleyişi, yasamaya darbe indiren anayasaya aykırı dokunulmazlık yasasından sonra, yargıda tasfiye tasarısıyla daha da hızlanacak. “Sürdürülebilir biat” talebinin evrileceği yeri ise bu pervasızlığa karşı sergilenecek meşru direnç belirleyecek. Havacılık sektöründe toparlanma yavaşlayabilir Havacılıktaki toparlanma hızı önemli oranda jeopolitik gelişmelere bağlı ve yavaşlaması mümkün. Bu değerlendirmeler HSBC analistleri Cenk Orcan ve Divya Moorthy tarafından hazırlanan Türk havacılık sektörü ile ilgili raporda yer aldı. HSBC analistleri, yıllık yeniden değerlendirildiğinde havacılık hisselerinde değer gördüklerini ancak temellerde bir dönüşüm gerçekleşmesine neden olan beklentilerinin oldukça düşük olduğuna işaret etti. Raporda 2016’nın ikinci çeyreğinde yolcu trafiğinin çıkış yaşamasının olası olduğu ancak toparlanma hızının yavaşlayabileceğine dikkat çekildi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle