Katalog

Dünyanın sayılı ve zorlu başkentlerinden biri olan Roma’yı yönetmeye aday Raggi’nin “sıradanlığı”, seçim kampanyası sırasında sık sık “kim olduğu” sorusunun sorulmasına neden oldu. Roma’nın ‘ilk kadın ‘imparator’ adayı B NORMALLİK DEVRİMİaşkent Roma da dahil birçok İtalyan kentinde yerel se çimlerin ilk tu runun yapıldığı ge Siyasetçen pazar akşamı, sahnesinde tanınmayançoğunluğu gazeteci lerden oluşan bir grupla ye “sıradan bir vatandaşken”mekteyiz. 8 kişilik masadan, merkez sağdan radikal sola Roma’nın ilk kadın belediyekadar 4 fark lı partiye oy başkanı olmaya oynayançıkmış. Se çim sonuçla rını bekler Virginia RaggiÖVGÜ “normallik devrimi”PINAR ken her sandalyeden bir sesin yüksel diği hararetli tartışmada her vaat ediyorkesin üstünde anlaştığı tek hu sus ise, seçimlerin favorisi Virginia Raggi’nin “ne idüğü” hakkında kimse İtalya’nın en büyük haber dergilerinden L’Espresso, 24 Mart tarihli sayısının kapağını “Tanınmayan genç bir kadın” dediği Raggi’ye ayırdı. 5 Yıldız Hareketi’nin adayının, “ışınlar” anlamına gelen soyadına atıfla “Raggi X” (X ışınları) başlığını atan dergi, se çim denkleminin bilinmeyeninin, yani X’inin, röntgenini çekmeye çalıştı. La Stampa gazetesinin de “düne kadar tanınmıyordu” dediği Raggi, birkaç ay içinde yalnızca Roma’nın değil ülkenin en tanınmış yüzlerinden biri haline geldi. Romalılar, kenti yönetmeye aday olan bu genç kadının üzerinden çıkarmadığı yağmurluğundan evliliğindeki “krize” kadar her şeyini büyük bir merak nin neredeyse hiçbir fikri olmaması! 37 la sohbetlere konu etmeye başladı. Ne var ki, yaşındaki avukat Virginia Raggi’nin adı, Roma’yı yönetmeye aday olmasıy geçen şubat ayında 5 Yıldız Hareketi’nin la özel hayatı kamusal alana taşı internette yaptığı oylamayla Roma Bele nan Raggi’nin bu göreve seçilme diye Başkanı adayı seçilene kadar çok yi başarırsa nasıl bir belediye baş az kişi tarafından biliniyordu. kanı olacağıyla ilgili kafa karışık ‘İbadet etmeyen Katolik’ lığı büyük ölçüde baki kaldı. Raggi’nin, kimisi İtalyan bası Roma’da 18 Temmuz 1978’de do nında istihzayla karşılanan vaat ğan Virginia Raggi kendisini “ibadet leri arasında çöplerin geri dönüşü etmeyen bir Katolik” olarak tanımlı müne katkıda bulunmak için ailele yor. Raggi’nin özgeçmişi oldukça “sı re yıkanabilir bebek bezi dağıtmak, radan” bir portre çiziyor: Roma Tre esnafın birbiriyle alışverişinde ta Üniversitesi’nde hukuk okurken bir kas sistemini getirmek, ulaşımı ra yandan da bebek bakıcılığı, garson hatlatmak için kenar mahallelere te luk gibi işlerde çalıştı. 2003’te me leferik ağı kurmak, taksicilerin tep zun olmasının ardından bir avukat kisini çeken Uber araçlarına savaş lık bürosunda stajyerlik yaptı ardın açmak ve tatillerde mağazaların ka dan da 2007’de avukat olarak Sam patılmasını sağlamak da bulunuyor. marco Hukuk Firması’na katıldı. Medeni hukukçu Raggi’nin siyasete geçişi ne ise çocuk sahibi olunca daha yakından tecrübe ettiği, gündelik yaşamı zorlaştıran aksaklıklar vesile oldu. Kendi anlatımına göre yak “Sıradan şeyler üzerinde nazik ‘Nazik bir devrim’ Raggi, Roma’nın başlıca sorunları olan ulaşım, çöp ve yolsuzluk krizlerini çözmek için de bisiklet yolları açma, daha fazla otobüs al laşık 6 yıl önce oğlu doğduğunda, “çift sıra halinde park etmiş araçlar, olmayan yaya geçitleri ve terk edilmiş parklarda bebek arabasıyla gezmeye çalışırken kamu işlerine ilgi duy bir devrim” hedefleyen Virginia Raggi, ma, geri dönüşümü yaygınlaştırma ve belediye harcamalarını internette yayınlama gibi vaatlerde bulunuyor. 12 milyar Auro’luk borç yükü bulunan başkentte bu vaatlerin yerine maya başladı”. Raggi’yi 5 Yıldız Hareketi ile tanıştıransa, hareketin aktif üyelerinden olan kocası Andrea Severini’ydi. ‘Sıradanlığı’ merak uyandırdı “sıradan vatandaşlıktan” birkaç ay içinde “Roma’nın getirilme ihtimaline şüpheyle yaklaşılsa da Raggi sözlerini “aşamalı ve durdurulamaz bir devrimle” yerine getireceğini söylüyor. Yolsuzluk skandalları, mafyanın kent yönetimine sızması, imtiyazlı elit grupların hâkimiyeti ve Raggi’nin siyaset dünyasında yükselişi 2013’te belediye meclisine girmesiyle başladı. Ev hanımlarından satış elemanlarına, öğrencilerden bankacılara kadar bugüne kadar siya imparatoriçeliğine” yükselerek bütün bunların sonucu olarak işlemeyen belediye hizmetlerinden yıpranan “Roma için gerçek devrim normalliktir” diyor. “Biz sıradan bir nevi şeyler üzerinde çalışıyoruz, bizimki nazik bir set dünyasına dışarıdan bakan “sıradan vatandaşları” bir araya getiren 5 Yıldız Hareketi’nin adayı olarak seçimlere girdi. Dünyanın sayılı ve zorlu başkentlerinden bi sıradanlığın ve normalliğin devrimini devrim olacak. Ve bu kenti yeniden muhteşem hale getireceğiz” sözü veriyor. ‘Öncekiler ehildi de ne oldu?’ rini yönetmeye aday olan Raggi’nin “sıradanlığı”, seçim kampanyası sırasında sık sık “kim olduğu” sorusunun sorulmasına neden oldu. gerçekleştirdi bile... Akşam yemeğimiz sürerken seçim sandıklarının kapandığı ve Raggi’nin önde gittiği haberleri gelmeye başlıyor. Grubumuzdan Raggi’ye oy veren tek kişi coşkusunu gizleye mezken, “İyi de Raggi Roma gibi bir kenti yö netmeye ehil mi?” itirazlarıyla karşılaşıyor. Ce vabı ise, “Bundan öncekiler ehildi de ne oldu!” oluyor. Nitekim 5 Yıldız Hareketi’nin ve Virgi nia Raggi’nin başarısının sırrını belki de en iyi bu cevap özetliyor. Yolsuzluklara, politikacıla rın sahip olduğu imtiyazlara, AB kurumlarına isyan hareketi olarak doğan “ne sağcı ne solcu” 5 Yıldız Hareketi, İtalyanların geçmiş yönetim lere öfkesinden güç alıyor. 2009’da, komed yen Beppe Grillo tarafından kurulan hareket 2013’te ilk kez girdiği genel seçimlerde yüz de 25 oy oranına ulaşmıştı. Roma’daki seçim lerin ilk turunda yüzde 35’in üzerinde oy ala rak en yakın rakibi Demokratik Partili Roberto Giachetti’ye 10 puanın üzerinde fark atan Rag gi de, 19 Haziran’daki ikinci turdan da galip çı Raggi, birkaç ay içinde yalnızca Roma’nın değil ülkenin en tanınmış yüzlerinden biri haline geldi. karsa Roma’nın ilk kadın belediye başkanı olacak. Raggi’ye şimdiden “Roma’nın ilk kadın imparatoru” yakıştırması yapılıyor. İstanbul’un yaşayan en eski pastanesi Baylan’ın kurucusu Harry Lenas önceki gece vefat etti. Yarın ona veda ederken Pazar 12 Haziran 2016 EDİTÖR: EZGİ ATABİLEN koca bir tarihi de TASARIM: FUNDA YAŞAR ERDOĞDU uğurlayacağız aslında... 19 vbBaaebydalasaınn’ına İstanbul’un kent dokusunda inci gibi bir pastane, Baylan. Lezzetli pasta, turta ve çikolatalarıyla, kakao ve kremaya dayalı Batı kökenli tatlılarıyla tarihi 1923 yılına dayanıyor. Cumhuriyet ile aynı yaşta... Baylan, pek çok haber ve şehir konulu yazıda “İstanbul’un ilk pastanesi” olarak nitelendirilmiş olsa da, değil aslında. Ama kurulduğu günden bu yana yaşayan en eski pastane. İyi bir pastacı olmak Baylan pastanelerinin kurucusu Filip Lenas, Arnavutluk ile kuzey Yunanistan arasındaki dağlık Epir bölgesinden 20. yüzyılında başında İstanbul’a göç ettiğinde henüz 16 yaşındaydı. Tek hedefi ise iyi bir pastacı olmaktı. İstanbul’a gelmesinden sonra birkaç yıl, Fransızların işlettiği, Türkiye’nin ilk çikolata imalathanelerinden Mulatier’de çalışır. 1923’te ise düşünü gerçekleştirerek, kuzeni Yorgi Kiriçi ile birlikte, Beyoğlu Deva Çıkmazı’nda ilk pastanesini açar. Bu ilk pastane kısa süre içinde Markiz, Lebon ve Moskova gibi dönemin meşhur pastaneleriyle birlikte anılmaya başlar. Şube ağı genişliyor İki yıl sonra,1925’te, ikinci şubeyi eski Karaköy Meydanı’nda açarlar. Beyoğlu şubesi 1928’de İstiklal Caddesi’ndeki Atlas Pasajı’nın karşısında yer alan Luvr Apartmanı’na taşınır. Karaköy şubesi ise 1956’da Tünel’in karşısındaki binaya. Aynı mekân 1954’ten beri Baylan’ın “gündüz barı” olarak kullanılır. Üçüncü şube ise 1961’de Kadıköy’de ilk müşterilerini karşılar ve Filip Lenas’ın İngiltere’de işletmecilik eğitimi alan küçük oğlu Mihal Lenas tarafından işletilir. 1967’de, Beyoğlu’nun kötüleşen şartlarına dayanamayan ilk şube, 1992’de ise içinde bulunduğu binanın uzun süreli restorasyon çalışmaları nedeniyle Karaköy şubesi kapanır. Baylan bir dönem çikolata üretiminde de önemli bir markaydı. 1939’da Karaköy Mumhane Caddesi No. 19’da kurulan Baylan Çikolata Fabrikası, 1953’te Gayrettepe’ye taşındı ve 1984’e kadar çikolatalar üretmeyi sürdürdü. Baylan, 1992’den beri sadece Kadıköy’de hizmet veriyor. l Harry Lenas, yarın 13.00’te Taksim Aya Triada Rum Ortodoks Kilisesi’nde yapılacak cenaze töreninden sonra, Şişli Rum Mezarlığı’nda toprağa verilecek. FOTOĞRAFLAR: CUmhuriyet Arşivi Ve ‘Kup Griye’... Harry Lenas, Filip Lenas’ın büyük oğlu. Liseyi bitirir bitirmez Beyoğlu’ndaki ilk şubede yetişmeye başlamış. 195254 yılları arasında Avrupa tarzı pastacılık ve çikolatacılığı öğrenmek için Avusturya, İsviçre ve Almanya’ya yollanmış. Türkiye’ye döndüğünde ise bu toprakların ilk “akademisyen pastacısı” olarak, beraberinde birçok yeniliği de getirmiş. Uluslararası literatüre girmeyi başarmış “Kup Griye” mesela, Bay Harry’nin icadı. ‘Sıra yeni nesilde’ Harry Lenas, 2009’da firmayı Altınkılıç ailesine ait Altınmarka şirketine devreder. Böylece yeni bir büyüme dönemine girer, Baylan. Nisan 2010’da Bebek şubesi açılır, Kadıköy şubesi restorasyona girer... “Benim çocuğum yok, Baylan’ı meslekten anlayan, bizim kadar sahip çıkacak birilerine devretmek istedim. Bu bir bayrak yarışı, sıra şimdi yeni nesilde” diyen Lenas, 2009’dan beri Altınkılıçlar’ın en genci Dilara Altınkılıç’la Baylan’ın geleceğini planlamakla meşguldü. Ülkeye espresso, capuccino, limonlu ve krokanlı çikolatalar, İtalyan dondurması, tiramisu ve kanepe sandviçleri tanıtan Lenas, önceki gece vefat ettiğinde kendisiyle birlikte koca bir tarihi de beraberinde götürdü aslında... l Kültür Servisi Edebiyatta ‘Baylancılar akımı’ Özellikle 50’liler ve 60’larda Attilâ İlhan, Oktay Akbal, Behçet Necatigil, Orhan Duru, Ahmet Oktay, Ferit Edgü, Fazıl H. Dağlarca, Haldun Taner, Cemal Süreya, Salâh Birsel, Peyami Safa, Orhan Kemal ve Fethi Naci gibi pek çok yazar ve sanatçının müdavimi olduğu bir buluşma ve tartışma mekânıydı, Baylan. Sayıları 40’ı bulan müdavimlerin bir bölümü sosyalrealist “Baylancılar Akımı” olarak edebiyat tarihine dahi girdi. C MY B