Katalog

Perşembe 12 Mayıs 2016 4 haber EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Bir kitap bir soru: Terör nasıl biter? Terör yalnız şu anda Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu en önemli, yaşamsal sorun değil, ama 21. yüzyılda dünyanın ortaklaşa en önde gelen dertlerinden biri. Şu anda, elimde bu konuda son derece aydınlatıcı bir kitap var: Emekli Büyükelçi eski İstanbul ve Bursa Milletvekili Onur Öymen’in yazdığı “Arka Plan”. Bu Onur Öymen’in 2000 yılından başlayarak kaleme aldığı, hepsi de birbirinden ilginç, onuncu eser. Terörün tarifinden ve tarihteki ilk örneklerinden başlayıp Hıristiyan dünyası, sömürgecilik, Fransız İhtilali’nden sonra terör, 20. yüzyılda devlet terörü, dünyadaki belli başlı terör örgütleri ve hareketleri, Ortadoğu’da terör, Türkiye’ye yönelik terör eylemleri ve dünya ülkelerinin tutumu, Cumhuriyet dönemindeki Kürt isyanları ve yabancı parmağı, PKK terörü ve dış boyutundan terör nasıl sona erdilebilir sorusuna kadar her konuyu kapsayan eser, yükseköğretimde ders kitabı, her aydının da kitaplığında bulunması gereken, bir başvuru kaynağı olacak nitelikte. HHH Baştan söyleyeyim. Eğer bir kitabı okuyarak, PKK dahil, bütün terör sorunlarına çare olacak hazır bir reçete edinmek istiyorsanız, boşuna okumayın! Çünkü bu kitap, bütün iyi kitaplar gibi, hazır reçeteler takdim etmek yerine, bilgi ve belge vermek, ipuçları sunmak, çeşitli terör örgütlerinin arkalarındaki güçleri gün yüzüne çıkarmak, kimi devlet terörü örneklerini anlamak ve konu hakkında kafa yorarken daha bilgili ve donanımlı, çözüm önerileri ararken ve sunarken de daha gerçekçi, daha ihtiyatlı olmak imkânlarını sunma yolunu tutuyor. Kitabın bir bölümü terör nasıl sona erdirilebilir konusuna ayrılmış. Kısaca üzerinde duralım. “Terörün nasıl sona erdirileceği konusunda, son zamanlarda Türkiye’ye de önerilen terör ile müzakere yöntemi geliyor” dedikten sonra Onur Öymen, İsrailFilistin örneğini veriyor. ABD Başkanı Clinton ile Sovyetler’in son lideri Gorbaçov’un girişimleriyle, İsrail ve FKÖ temsilcileri 1991 yılında, Madrid’de bir araya geldiler. Daha sonra devreye Norveç’in girmesiyle, Oslo Anlaşmaları imzalandı. FKÖ lideri Yaser Arafat ile İsrail Başbakanı İzak Rabin birbirlerine gönderdikleri karşılıklı mektuplarda, FKÖ İsrail Devleti’nin var olma hakkını teslim ediyor, İsrail de FKÖ’yü Filistin halkının meşru temsilcisi olarak kabul ediyordu. Tüm dünyada iyimser bir hava esmeye başlamıştı. 1994 Nobel Barış Ödülü, Arafat, Rabin ve İsrail Dışişleri Bakanı Şimon Perez arasında bölüştürüldü. Artık İsrailFilistin sorunu barışçıl yolla çözülecek sanılıyordu. Ama öyle olmadı. Bugün bu konuda barışçıl bir çözüm hayal olarak kabul ediliyor. Buraya nasıl gelindiği, başka örneklerin de bize terör ile müzakerenin nasıl kendiğilinden çözüm oluşturmayacağını görmek için kitabın 450. ve sonraki sayfalarına bakabilirsiniz. Orada, Türkiye’deki müzakere sürecinin de nasıl ve neden başarısızlıkla sonuçlandığı vurgulanıyor. Terörün sona erdirilmesi konusunda, bu eylemlere verilen dış desteğin kesilmesinin birincil önemi de örnekleriyle anlatılıyor. HHH Kitabı okuyunca görüyorsunuz ki terör gibi karmaşık toplumsal nedenleri olan bir konuda hazır, mucize reçeteler yoktur. Her konu, kendine özgü özellikleri göz önünde bulundurularak kendi koşulları içinde irdelenmelidir. Ama aynı zamanda terör örgütleri arasında hiçbir ayrım yapılmadan topyekun bir mücadele anlayışı zorunludur ve ne yazık ki henüz bu aşamaya gelinebilmiş değildir. Terör ile mücadelede kararlılık, sabır ve sebat kadar demokrasinin de çok önemli etkenler arasında bulunduğunu da bu kitabı okurken bir kez daha görmek imkânını buluyorsunuz. Kısacası, herkesin terörden yakındığı bir dönemde, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak durumuna düşmemek ve terör hakkında etraflıca bilgi sahibi olmak için “Arka Plan”ı mutlaka okuyun derim. Yıldırım: Ben gaza gelmem Adı AKP genel başkan adayları arasında geçen Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, dün TBMM’ye geldi. Yıldırım’ın gelmesiyle milletvekillerinin çevresini sarması da bir oldu. Bazı milletvekilleri, Yıldırım’la fotoğraf çektirdi. Bir süre milletvekilleriyle gruplar halinde sohbet eden Yıldırım, gazetecilerin adaylığıyla ilgili soru sormak istemesi üzerine “Ben gaza gelmem. Şimdi konuşma zamanı değil” dedi. ÖHD’li avukatlar serbest Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesi Eşbaşkanı avukat Sinan Zincir ve ÖHD Genel Merkezi Yöneticisi avukat Raziye Öztürk, haklarında açılan soruşturma kapsamında İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ifade verdi. Zincir ve Öztürk ifadelerinin ardından serbest bırakıldı. ÖHD üyesi dokuz avukat ve 24 kişi 16 Mart’ta sabaha karşı yapılan baskınlarla gözaltına alınmıştı. l İSTANBUL/Cumhuriyet Erdoğan işe 11:00 ’de başlıyor Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan TPB (Türk Parlamenterler Birliği) Parlamento Dergisi’ne bir gün içerisinde neler yaptığını anlatmış, Rotahaber de alıntılamış. Yoğun iş temposuna rağmen spor yapmaya gayret ettiğini de söyleyen Erdoğan, şunları söylemiş: “Kahvaltı sırasında haber özetlerine ve gazetelere göz atar, programıma ilişkin hazırlıklarımı yapa rım. Cumhurbaşkanı Külliyesi’ndeki programlarım genel olarak saat 11.00 gibi başlar. Çalışmalarımın bitiş saati çoğu zaman gece yarısını bulur. Son olarak ertesi günün programını gözden geçirir ve istirahate çekilirim. Sadece hafta sonlarını, en azından bir kısmını ailemle geçirmeye gayret ediyorum.” Anlaşılan Beştepe Sarayı’nda mesai 11.00’de başlıyor ama gece yarılarına kadar sürüyor. Kısaca erken kalkan yol almıyor. Erdoğan’ın eski karakutusu Pelikan için ‘andıç’ dedi Bir zamanlar Erdoğan’a en yakın gazeteci olarak nitelenirdi Mustafa Karaalioğlu. Bugünlerde, Kaçak Saray’la arasına kara kedi girmiş durumda. Hatta Başbakan Davutoğlu’nu çekilmeye götüren “Pelikan Dosyası”nda Karaalioğlu da hedef alındı. Karaalioğlu, kendisi için “ES Medya’da iken ayda 100 binden fazla maaş alan, 400 m2’lik ofis kuran bu zat Ethem Sancak’ın bütün telkinlerine rağmen Feto’nun beddua haberini bile manşetten görmemiştir, Ekrem Dumanlı’nın Akit muhabirine attığı tokatı arka sayfalara gömmüştür” denildi. İşte bu ifadeler, Karaalioğlu’nu kızdırdı, dünkü yazısında 28 Şubat döneminin ünlü “Andıçları”nın hortladığını ima ederek şöyle dedi: “Tamamen yalan, asılsız, gerçekle ilgisi olmayan iddialarla operasyon düzenlendi. Dahası, Andıç sanki gerçekmiş gibi siyasetten ve bilhassa da medyadan destek gördü. Gerçeğin ne olduğunu merak etmekten çok askerin talimatına selam durmaya hazır adamlar tarafından sahiplenildi. Ne hazindir ki zaman geçiyor, güçler yer değiştiriyor ama o acınası usul değişmiyor…” Bu işler böyledir. Andıç bugün başkasına, yarın sana... Pelikan, bir de TV programı yedi Söz basından açılmışken bir haber daha verelim. TV Net’te, Okay Gönensin, Fuat Uğur ve Markar Esayan’ın birlikte yaptığı “Kum Saati” programı iptal edildi. Gerekçe de Fuat Uğur’a göre Pelikan Dosyası. Anlaşılan bu Pelikan Dosyası daha çok kelle götürecek. Kilyos sahili çöp içinde Fotoğrafı Basın Konse yi Yüksek Kurulu üyesi Melih Berk, hafta sonunda Kilyos sahilinde çekmiş. Güzelim Kilyos sahili çöp içinde. Oysa çözüm basit. Yine Melih Berk anlatıyor: “İtalya’da görmüştüm, traktör kumu arkasındaki eleğe alıyor, kabası ilk elekte kalıyor, inceleri alt eleğe düşüyor. Kum hem havalanmış oluyor, hem de tek traktör geçişi ile sahil tertemiz.” Cumhurbaşkanı geçiyor diye İstanbul’un göz önündeki otoyollarının kenarını yeşillendirmekle uğraşan Büyükşehir Belediyesi, “Nasılsa Kilyos’a gitmez” diye kendi sorumluluğundaki bu sahilleri görmezden geliyor anlaşılan. Beştepe’den rica edelim, Kilyos’a da bir uğrasın, belki o zaman temizlerler. Röportaj yüzünden gazeteciye ‘dinlenme’ BirGün gazete si, yazar Mine Kırıkkanat’la, son kitabı “Hiç Kimse” konu sunda bir söy leşi yayımladı. Ancak söyleşi de, PKK için Mine Kırıkkanat Özlem Özdemir deki kadınlara yönelik ‘mal gi BirGün’den Barış İnce bi’ ifadesine gelen tepki de cevap verdi: ler nedeniyle önce özür “Biz kimseye ‘belir diledi, sonra da muhabiri siz bir ara’ falan deme Özlem Özdemir’in söy dik. Psikolojiler yıprandı, leşilerine ara verdi. bir süre dinlenip devam Özlem Özdemir, dün edelim dedik. Birlikte be “gazetedeki söyleşilerime lirleyelim dedik. Belirsiz belirsiz süreyle ara ve ara ifadesi yanlış anlaşı rilmesinin uygun olduğu lıyor, kendisini korumak bildirildi” diye tweet attı. temel amaçtır.” Tom Hanks fotoğraf çekmeye bile uğramadı Hürriyet’in atlatma haberine gö re yazar Dan Brown’ın neredeyse 200 sayfası İstanbul’da geçen “In fernoCehennem” adlı kitabını filme çekilmiş. Tom Hanks’in baş rolünü oynadığı film 28 Ekim’de vizyona gire Tom Hanks Felicity Jones cek ve fragmanı da ya yımlanmış. AKP usulü ileri demok Ancak ne acıdır ki, iki rasi ve Erdoğan liderliğin Oscarlı aktör Tom Hanks deki Türkiye, ünlü yıldız film için İstanbul’a gelmeyi ların fotoğraf çekmeye bi istememiş, canlı bomba le gelmelerine izin vermi lardan korkmuş, dublörü yor artık. nü göndermiş. 200 sayfası İstanbul’da Film için Yereba geçen romanların filmi bile tan Sarnıcı’nın eşi Macaristan’da çekiliyor. Macaristan’da kurulmuş, Katkısı olan herkes gu çekim orada yapılmış. rur duysun. Şimdi de ‘partili’ sıkıntısı Canikli’nin ‘partili Cumhurbaşkanı için mini anayasa’ açıklaması AKP’yi karıştırdı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yakın ekibinde yer alan AKP Grup Başkanvekili Nu rettin Canikli’nin “partili Cumhurbaşkanlığı”nı öngö ren mini anayasa paketinin en geç Haziran ayına kadar TBMM’ye getirileceğini açık laması, partide sıkıntı yarattı. Bu açıklama, bazı AKP yöne ticileri tarafın dan şaşkınlık la karşılandı. Yi ne Erdoğan’ın EMİNE KAPLAN yakın ekibinde yer alan bazı AKP yöneticileri, “Partili Cumhurbaşkanlığı, B planı olarak gündemimizdeydi. Bu konudaki çalışmanın başla tılarak hızlandırılması kararı alındı. Ancak yeni genel baş kan ve başbakanca kongre den sonra açıklanacaktı. O za mana kadar da anayasa öne risinin metni oluşturulacak tı. Erken bir açıklama oldu, Nurettin Bey neden böyle bir açıklamaya yaptı anlamadık” görüşünü dile getirdi. ÇELİK’TEN ‘GRUPLAŞMAYIN’ UYARISI AKP Sözcüsü Ömer Çelik, düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun görevi bırakacağını açıklamasının ardından başlayan tartışmalara ilişkin, “Hiç kimse kendi kendine bir gruplaşma yaratarak, resmi mekanizmalarının dışında bir gruplaşma yaratarak, partinin onayını almadan birtakım ça lışmalar yaparak, AK Parti adına konuşamaz. Kimsenin başbakanımızı olumsuz değerlendirmelerle ele almaya ya da tahkir etmeye hakkı yoktur. Haddi de değildir. Ahmet Davutoğlu da başbakanımız olarak AK Parti’nin bir değeri, kıymetidir” dedi. 22 Mayıs’taki olağanüstü kongre öncesinde yeni genel başkan adayının belirlenme sürecine dair Çelik, “MYK, MKYK, milletvekilleri, il başkanları, belediye başkanları ve ihtiyaç duyulursa başka birimlerimizin de görüşleri alınacaktır. İstişareler kongreden birkaç gün öncesine kadar tamamlanacaktır” ifadelerini kullandı. l ANKARA / Cumhuriyet Davutoğlu’ndan yüksek yargıya veda ‘Paralel yapı’ tam tasfiye edilemedi Paralel Dev let Yapılanmasıy la Mücadele top lantısı Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın baş kanlığında toplandı. Toplantıya MİT Akdoğan Müsteşarı Hakan Fidan’ın yanı sıra müsteşarlar da katıldı. Paralel yapı ile mü cadelenin koordinasyonundan sorumlu Akdoğan, ‘paralel yapı’yı “hayalet ve asalak ya pı” diye tanımlayarak “Devlet içindeki gizli gücü tamamen tasfiye edilememiştir. Tam bir seferberlik ruhu ile etkisizleş tirilmesi büyük önem taşımak tadır” dedi. AKP’nin olağanüs tü kongresine değinen Akdo ğan, yeni bir hükümetin kuru lacağını belirtti. l ANKARA Bir model de başdanışmandan ‘Bir çalışma yok’ AKP Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, Canikli’nin açıklamalarının anımsatılması üzerine, “Partili Cumhurbaşkanlığı, yarı başkanlık, başkanlık bunları tabu olarak görmemek lazım. Şu ana kadar AK Parti’nin organlarındaki temel politika tam başkanlık sistemini öngören bir teklif getireceğiz. Çalışmalar bu çerçevede yürümektedir” diyerek partili Cumhurbaşkanlığı’na ilişkin bir çalışma yapılmadığını söy Başbakan Ahmet Davutoğlu, yüksek yargı kurumlarının başkanlarıyla akşam yemeğinde bir araya geldi. Çankaya Köşkü’nde yaklaşık 1 buçuk saat süren yemeğe, Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, Sayıştay Başkanı Recai Akyel, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanı Nuri Necipoğlu, Askeri Yargıtay Başkanı Tuğamiral Ahmet Zeki Liman, Askeri Yüksek İdari Mahkemesi Başkanı Tümgeneral Abdullah Arslan ve Başbakanlık Müsteşarı Kemal Madenoğlu katıldı. Yemeğe, yurt dışında bulunan Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit katılmadı. ledi. Bu açıklamalar “Erdoğan adamları arasında çekişme yaşanıyor” biçiminde yorumlandı. İki sandık birden mi? Tartışma sürerken bir yandan da partili Cumhurbaşkanlığı modelini öngören mini anayasa paketiyle dokunulmazlıklarla ilgili anayasa önerisinin peşpeşe TBMM’den geçeceğine dikkat çekilerek referandumların birleştirilmesi tartışılıyor. İki anayasa değişikliğinin de aynı gün referanduma sunulmasının takvim olarak zor olduğunu dile getiren AKP yöneticileri, “Dokunulmazlıklarla ilgili anaya sa değişikliği için 60 günlük süre söz konusu. Temmuz sonunda referanduma gidilebilir. ‘Partili Cumhurbaşkanlığı’ paketi için referandum eylülde yapılabilir. İkisini birleştirmek için referandumla ilgili yasaya geçici madde eklenebilir” görüşünü ifade etti. l ANKARA Aygün’e 14 ay hapis cezası Eski CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, lanma Hareketi çağrıcısı da olan Aygün, konuya Gezi eylemleri sırasın ilişkin yaptığı açıklama da Cumhurbaşkanı Tay da, “Bugün dünyaca ün yip Erdoğan hakkında atı lü Erdoğan’a hakaret et lan sloganları Twitter’den tiğim savıyla hapis cezası paylaşarak Erdoğan’a aldım. Böylece Erdoğan’a “hakaret” ettiği iddiasıy hakaretten bugüne kadar la Ankara 34. Asliye Ceza toplamda 3 yıl 6 ay hap Mahkemesi’ndeki davanın Aygün se çarptırıldım. Erdoğan dün karar duruşmasında ‘ağırlığıyla’ ne kadar gurur 1 yıl 2 ay hapis cezasına çarp duysa azdır” dedi. tırıldı. Gericiliğe Karşı Aydın l ANKARA / Cumhuriyet ERDOĞAN RAKAMI AÇIKLADI Cumhurbaşkanı Erdoğan IŞİD ile mücadelede Avrupa’yı eleştirerek “DAEŞ ile yaptığımız mücadeleyi dünyada hiçbir ülke yapmıyor” dedi. Hilton Hotel’de düzenlenen 10. Balkan Ülkeleri Genelkurmay Başkanları Konferansı’nda konuşan Erdoğan, “Suriye ve Irak’ta DAEŞ’in verdiği kayıp bizim onlarla mücadelemizde 3 bine ulaşmıştır. Türkiye’yi DAEŞ’e yardım eden ülke olarak gös terme gibi, kusura bakmayın biraz ağır olacak ama alçaklığa gidenler olmuştur” dedi. Erdoğan, 3 milyon Suriyeli ve Iraklıya harcanan paranın 10 milyar doları aştığını anlattı. Erdoğan, IŞİD’in elindeki silahlara ilişkin ise şu değerlendirmeyi yaptı: “DAEŞ’in elindeki silahların Batı’nın hangi ülkelerine ait olduğunu gayet iyi biliyoruz. Yardımın yarısı DAEŞ’e, yarısı terör örgütü PYD’ye gitmiştir” l İSTANBUL Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şeref Malkoç, “Amerikalılar ‘Başkanlık Sistemi’ diyor. Fransızlar da ‘Yarı Başkanlık Sistemi’ diyor. Biz Cumhurbaşkanlığı Sistemi diyeceğiz. Bu sistem yerli ve milli olacak“ dedi. Malkoç, başkanlıkla ilgili bir de hesap yaparak “Allah aşkına Amerika Kıtası ne zaman bulundu? 16. yüzyılda değil mi? En kabadayısı Amerika Birleşik Devletleri herhalde 200 yılı yeni geçti. Osmanlı’nın gerilemesi, çözülmesi 300 yıl sürdü” dedi. Vali de başkan olmak istiyor Hatay Valisi Ercan Topaca, başkanlık sistemine geçilmesi halinde illerde valilik sistemine ihtiyaç olup olmadığının tarTopaca tışılabileceğini, yerel yönetim sistemi olarak atama veya seçim ile valilik ve belediye başkanlığının birleştirilebileceğini belirterek “İster seçimle gelir, ister atamayla” dedi. l DHA C MY B