Katalog

Perşembe 7 Nisan 2016 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ZARİFE SELÇUK haber 5 CHP’li üst düzey yetkili, partiYe saldırılarda MİT’i işaret etti: Yenimahalle’de Saray’a hizmet eden ekip var CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu önce KULİS ki gün grup top istedik. Ancak “Umarım artmaz ama şimdilik fazla bir şey söylemek iste lantısında, Balıkesir Mil miyorum” diyerek konu letvekili Mehmet Tüm ve yu kapattı. CHP lideri, bir Düzce İl Başkanı Zekeri kez daha Davutoğlu’nun, ya Tozan’a yönelik saldı partililerine yönelik saldı rıyla ilgili çok önemli bir açıklama yaptı. AKP hakkında terör örgütüne yardım yataklıkla ilgili par ASAYYŞEIN rıları kınamamasını eleştirip, Saray’ı kastederek, “Çünkü korkuyor” demekle yetindi. ti olarak suç duyuruların Ancak CHP’de yaygın da bulunmalarının ardından saldı görüş bu işin arkasında “Saray’a rıların geldiğine işaret edip, “Sa hizmet edip, durumdan vazife çı ray destekli bazı duyarlı çevrele karanlar” olduğu. CHP’den üst dü rin hangi oyunların içinde olduğu zey bir yetkili, AKP’nin suç duyu nu biliyorum” dedi. ruları nedeniyle kendilerine dava Grup toplantısı sonrasında ko açamadığını, açtığı takdirde belge nuştuğumuz Kılıçdaroğlu’ndan, lerin “teröre yardım yataklık” id bu ifadelerini biraz daha açmasını diasını net bir şekilde ortaya ko yacağına dikkat çekiyor. Bütün bu saldırıların arkasında CHP’yle ilgili “terör örgütlerine destek veriyor” algısını yerleştirme amacının yattığını belirten CHP’li yetkili, şu önemli iddiada bulundu: “AKP’yi terör örgütüne yardım yataklıktan suç duyurusunda bulunmamız rahatsız etti. Çünkü belgeler, bulgular var elimizde. Çünkü gerçek. En büyük beklentimiz, dava açmaları bize. Ama açsalar resmi olarak bütün belgeleri mahkemelerin önüne yığma şansımız var. Dava açamadıkları için bunun üstünü bir şekilde karartmanın yolu olarak da ‘CHP terör örgütlerine destek veriyorlar, milletvekilleri, il başkanları destekliyorlar’ algısı yaratmaya çalışıyorlar. Ve Yenimahalle’de Saray’a hizmet eden bir ekiple koordineli götürülüyor. İçlerinde tahrik yapacak MİT elemanlarını buluyorlar. Bunları bizim il başkanlarımıza, milletvekillerimize saldırtıyorlar.” Tozan da suçlamıştı CHP Düzce İl Başkanı Zekeriya Tozan, 26 Mart’ta, kendilerine “Osmanlı torunları” diye adlandıran bir grup tarafından darp edildi. Tozan saldırının siyasi ve organize olduğunu söylemişti. CHP Balıkesir Milletvekili Mehmet Tüm de geçen hafta sonu gittiği bir şehit cenazesinde, K.A. adlı bir kişinin yumruklu saldırısına uğradı. l ANKARA Organ mahkemesiCHP’NİN GÜÇLER AYRILIĞINI GÜÇLENDİRECEK ÖNERİSİNİ KILIÇDAROĞLU AÇIKLADI: AYŞE SAYIN CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Diyarbakır’da “çelik yelek giymemekle” övünen Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu, “Kendi ülkesinde çelik yelek giymemekle övünen bir Başbakan olur mu? Çelik yelek giymemekle değil, terörü çözersen kahraman olursun” eleştirisini yöneltti. CHP lideri, “güçler ayrılığı”nın güvence altına alınacağı, “organ mahkemesi” önerisine yer vereceklerini bildirdi. Kılıçdaroğlu’nun sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle: Çark etmek yakışmaz: Gelen her şehidin sorumlusu başbakandır. Kendisi, cumhurbaşkanını kendisine vasi tayin etmişse başbakanlık koltuğunda oturamaz. Bir gün bir şey söyleyip, sonra yukarıdan farklı cümle gelince çark etmek, başbakanlık koltuğunda oturan adamlara yakışmaz. Başkan cesaret edemedi: Hükümet, çözüm üretmediği için TBMM Başkanı’na gittim. Ama cesaret edip liderleri davet etmedi. Güçler ayrılığına supap: Güçler ayrılığına önem vereceğiz, medyayı 4. güç olarak anayasamıza yazacağız. Daha önce uzlaşılan 60 maddeyle ilgili düzenlemeleri olduğu gibi koyacağız zaten. ‘Organ mahkemesi’ni koyacağız. Güçler ayrılığı ilkesinde sorun çıkarsa güçler arasında çözecek. Batıdaki adı organ mahkemesi. Bize öneren anayasa hukukçularıydı. Biz, başkanlık sistemiyle ilgili bir çalışma yaptırdık onlara, AKP’nin söylediği başkanlık sisteminin Amerika’daki gibi olmadığını, tek başkanlık sistemi modelinin Amerika’da olduğunu, diğerlerindeki başkanlık sistemini de “patronlu başkanlık” sistemi olduğunu, başta bir patron var, başkan var, ne derse o olur. Bize onlar batıda organ mahkemesinin ne kadar önemli olduğunu anlattılar. Ya organ mahkemesi deriz veya başka bir mahkeme olur adını. Çelik yelek eleştirisi (Davutoğlu) Neyse çelik yelek giymemiş. “Çelik yelek giy dediler, ben giymedim.” Çelik yelek giymemekle kahramanlık olmaz. Terör sorununu çözersen biz ona kahramanlık diyebiliriz. Ama o bölgeye gittim, zaten etrafında sıra sıra polisler var, sana kurşun değmesi mümkün değil ki. l ANKARA AKP’lilerden CHP Genel Merkezi’ne siyah çelenk Sığınmacılar için ‘DÜÇ’ önerisi Devlet Üretme Çiftliklerinin (DÜÇ) alanları çok büyük ve kontrol edilen alanlar, oraya yerleştirilebilirler, ister çadır ister konteyner kent. Onları orada çalıştırmaları lazım, üretsinler devlet üretme çiftliklerinde. Sonra gerekirse sigortalı yapılsın, kayıt dışı çalışmasın. Bunların tamamı geçici çözüm. Sonra, Suriye’ye bunların tamamını daha rahat gönderebilirsiniz. Yeri belli, nereye göndereceği niz de belli. Şehre yerleştireyim, bir köye yerleştireyim, kırsal alana yerleştireyim... Yarın oradan çıkar giderse ne olacak? Kontrol edilemez. Devlet üretme çiftlikleri alan olarak da çok iyi, bunlar üretirler, çalışırlar. Türkçe öğretirsiniz, okulları var orada. Eğitim verirsiniz orada. Sonra iç savaş sona erer, bunların hepsine dersiniz ki güle güle sizi buyrun kendi ülkenize gönderiyoruz dersiniz ve götürürsünüz. Kadınlar sustu Şahin konuştu CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Karaman’da 10 çocuğun cinsel istismara uğraması skandalıyla gündeme gelen Ensar Vakfı’nı koruyan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu’na “Birilerinin önüne yatmış” ifadeleri üzerine AKP Kadın Kolları ve AKP’li kadın milletvekilleri, CHP Genel Merkezi’ne siyah çelenk bıraktı. Kılıçdaroğlu’nu kınayan konuşmayı AKP’li kadınlardan biri yerine AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin’in yapması dikkat çekti. Şahin “Kılıçdaroğlu Atatürk’ün, İnönü’nün, Ecevit’in oturduğu koltuğa leke sürmüştür. Gereğini yapmalıdır” dedi. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ise “Çok açıkça söylüyorum eğer Kılıçdaroğlu tutumunu değiştirmezse, bu gafı kendi siyasi hayatının sonu olacaktır” dedi. Adalet Bakanı Bozdağ ise “Sayın Kılıçdaroğlu, demek ki kendi içindeki duyguları dışarı yansıtmış” dedi. Skandal paylaşım Kılıçdaroğlu’nun, Ramazanoğlu’nu çocuk istismarları nedeniyle eleştirmesinin ardından Kocaeli’nin Derince ilçesinde AKP Gençlik Kolları Başkanı Tanju Yılmaz sosyal medyadan skandal bir paylaşıma imza attı. “Senin de, senin gibi kaç tane zerzevat varsa hiçbirinizin yatacak yeriniz yok. Bu toprakların tarihindeki en kara lekesiniz. 93 yıllık garabetin çocuğu. Atan ne ki sen ne olacaksın. Ahlaksız Kılıçdaroğlu” diye yazan AKP’li Yılmaz, tepkiler nedeniyle paylaşımı sildi. l KOCAELİ/DHA O bakan tarihe geçecekCHP’li kadın milletvekilleri Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na destek verdi CHP’nin kadın milletvekilleri, Kılıçdaroğlu’na destek amacıyla TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Gaye Usluer, Karaman’daki cinsel istismar olayına ilişkin Bakan Ramazanoğlu’nun açıklamalarını anımsatarak “Tarihe bu ayıpla geçecek” dedi. Usluer, “Kılıçdaroğlu’nun sözleri üzerinden rant elde etmeyi bırakın. Yavuz hırsız ev sahibini bastırır” dedi. Nurhayat Altaca Kayışoğlu da geçmiş yıllarda kadın gazetecilere yönelik “Ben de sizin bacak aranızı çeksem...” diyen AKP’li Zeyit Aslan’ı anımsatarak, “O zaman neredeydiniz” diye sordu. Binali gelecek Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç ise tepkilere “Aklınızda hep o var. Sema Hanım, çocuk istismarcılarının önünde kendini siper etmiştir. (Kılıçdaroğlu) O sözleriy le bunu söylemiştir” yanıtını verdi. MYK sonrasında parti sözcüsü Selin Sayek Böke yurt dışında olduğu için açıklamayı yapan Koç, Davutoğlu’nun Kılıçdaroğlu’na yönelik sözlerine de yanıt verdi. Davutoğlu’nun yerine Başbakan olarak Binali Yıldırım’ın hazırlandığını söyleyen Koç, “Sen yolcusun Ahmet Bey. İki günde bir tekzip ediyor seni üst akıl” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet Meclis’te vekillerin tansiyonu yükseldi CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Bakan Ramazanoğlu’na yönelik sözleri TBMM Genel Kurulu’nda tartışmalara neden oldu. AKP’li milletvekillerinin “Utanç duyduk. Özür dilemek erdemliliktir, o sizde ne arar” sözlerine tepki gösteren CHP’li milletvekilleri “Farklı bir gündem yaratmak peşindesiniz. Ensar Vakfı’nı mı unutturacaksınız? Bu ne cüret böyle. O tacizleri örtemeyeceksiniz” dedi. İzmir’de tekmetokat kavga İzmir Çiğli’de belediye meclisi toplantısında konuşan Belediye Başkanı Hasan Arslan, Kılıçdaroğlu’nun Bakan Ramazanoğlu hakkındaki sözlerine sosyal medyada ‘adi yaratık’ ifadesiyle tepki gösteren AKP Meclis Üyesi Yeter Gören’i isim vermeden kınadı. Gören “Açıklamalarımın arkasındayım” deyince AKP’li ve CHP’li meclis üyeleri arasında tekme ve yumruklar konuştu. Başkan Aslan, kavgayı yatıştırmaya çalışırken arada kalan eski milli rekortmen atlet CHP’li Semra Aksu ayağından yaraladı. İstanbul’da ise Ümraniye Belediyesi’nin meclis toplantısında söz alan AKP’li Ülküye Toptaş, Kılıçdaroğlu’nu “siyasi sapık” olarak nitelendirdi. CHP’li meclis üyeleri salonu terk ederken aralarında CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Yusuf Erciyes’in de bulunduğu bazı meclis üyeleri belediye görevlileri tarafından tartaklandı, gazeteciler de bina dışına atıldı. Hırsıza bak hırsıza... Çal çırp, uçak dolusu altınları ülkeye sok... Sonra? Namuslu gümrük memurlarını sıfırlarken, sen kara para akla, eşi, dostu, havuzcuları besle... Doğru bunları yapmak bir beceri işi! Delikanlı adamsın sen, yaptın hepsini. Yalıları, köşkleri, uçakları, altınları 28 yaşında elde ettin. Miami’de milyonlarca doları villalara yatırdın. Milyon dolarlara milyon dolar demedin... Aslanım, koçum, yiğidim Rıza Sarraf’ım! Senin gibi uyanık çok, dünyanın her yanında. Kaynamış mısır, kestane satan garibandan vergi alan devlet senin gibilerinin yolunu açar her ülkede. Hayatı altın tepside sunar! Neden yapar bunları? Soytarıların, hırsızların kol gezdiği bir dünyada yaşadığımız vahşi kapitalizmin soygun düzenini, “küresel ekonomi” masalıyla örttüğünü biliyoruz ne de olsa... İşte ondan! Soytarıların, hırsızların bol olduğu ülkelerde, yalanı meslek haline getirenler, siyasal iktidarların kuyruğuna yapışarak yürürler. Ne sevdayı bilirler ne aşkı ne de insanlığın birincil koşulu olan erdemli olmayı... Dini, imanı paradır bunların! Bir dönem Cemaatin peşine takılıp, 3040 yıl durumu idare etmişler, askeri darbelere alkış tutmuşlar, 28 Şubat’ta ise Mehmetçik Vakfı’na milyonlarca lira katkıda bulunmuşlardır... Şimdi hepsi AKP’nin yanı başında... Fethullahçı oldukları için, AKP onları seçerek, daha doğrusu “tövbe ettirerek” yanlarına alıp yürümeyi sürdürdü. Havuz medyasına bakın, yarıdan fazlası Cemaatçi döneklerle, Pensilvanya’da Hocaefendi’nin “hayır duasını” almak için beklemişlerden geçilmiyor. HHH Para gücüne tapanlar gün gelir “kör kuyu”ya düşer, içinden çıkmak için birlikte çalıp çırptıkları arkadaşlarını ele verirler... Sonunda devran değişir... Kirli işler bugünlerde ortalığa saçıldı. Dünyayı sarsan “Panama Belgeleri” ile siyasi liderlerden futbol dünyasına değin, geniş bir coğrafyada varsılların nasıl vergi kaçırdığı bir gerçek olarak karşımıza çıktı... Hırsızlık, rüşvet, para aklama, vergi kaçırma dünyada meslek haline gelmiş. Kimileri hırsızları adım adım izleyen bir savcıya teslim olur anlaşmak için... Kimileri “çok doğal ne var bunda” deyip her türlü numarayı çevirir. Bir ucu İran’da öteki ucu İsviçre’de, İzlanda’da, Panama’da olsa da... Panama Kanalı’nın nasıl “Panama kanalizasyonu”na dönüştüğünü Umur Talu bir yazısında anlattı uzun uzun. Panama Kanalı’nın çarptığı bir tek siyasetçi yok ki! Peki, bizim hem İran hem de Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı Reza ya da Rıza, New York savcısına olup bitenleri anlatmak için pazarlık mı yaptı? Şu “Panama kanalizasyonu” bize çok şey anlatıyor. Onun için gözleri kapalı olanlara seslenmek istiyorum: “Açın gözlerinizi ve gerçekleri görün!” Yurdumun insanının gözlerini açmaya niyeti yok bildiğim kadarıyla... Kahve ahalisine seslenenlere inanıyorlar, ikide bir “Müslüman haram lokmayı boğazından geçirmez” diyenleri yere göğe sığdıramıyor. Bu işin ucu birilerine değecek, belki o zaman gözlerini açacaklar... Panama rezaletini gazeteciler ortaya çıkardı... Alman Süddeutsche Zeitung’a Panamalı şirketten bir yıl önce 11.5 milyon belge sızdı. Bu belgeler Washington’daki Uluslararası Gazeteciler Araştırma Komisyonu’yla paylaşıldı, 50 ülkede 370 araştırmacı gazeteciyle... 370 gazeteci aylarca bu belgeleri inceledi ama dışarıya asla bilgi sızmadı... HHH Panama rezaleti, İzlanda darbesi... Ve bizim Rıza, savcıya anlatacak şu uçak dolusu altınları, kara para aklamayı, ilişkide bulunduğu siyasetçileri, gazetecileri, işadamlarını falan... Ucu nereye dokunacak, göreceğiz! İzmir SU Hastanesi’nde geçirdiğim başarılı ameliyat sonucu beni yeniden sağlığıma kavuşturan Prof. Dr. Yusuf Ziya Ateşçi, Operatör Dr. Ruşen Aydın, Operatör Dr. Mustafa Özer ve yattığım servisin sağlık emekçilerine teşekkür ederim. (H. Ç.) HAZIRLIKLARDA ‘HASSAS’ OLUNACAK YAŞ’ta ‘paralel’ tasfiye beklentisi SERTAÇ EŞ Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki (TSK) “paralel yapı” mensubu subayların darbe yapabileceği iddiaları, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Harp Akademileri’nde yaptığı “tek ordu, tek komutan” vurgusu ve Genelkurmay Başkanlığı’nın darbe iddialarını yalanlayan bildirisinin ardından cemaatçi subayların TSK’den tasfiyesi konusunun Yüksek Askeri Şura (YAŞ) planlama sürecine girdiği değerlendiriliyor. Mayıs’ta başlayacak ve TSK’de kimin nerede görev yapacağına karar verilen planlama aşamasında “paralel” hassasiyetin öne çıkması bekleniyor. TSK’deki atama ve terfilerin görüşüldüğü YAŞ toplantısı her yıl Ağustos ayının ilk haftasında yapılıyor. Ancak bu toplantılardan önce üzerinde çalışılan görevlendirme, tayin ve alt düzey terfiler de onaylanıyor. Bu işlemler ise mayısta başlıyor, YAŞ’a hazırlık dosyaları her kuvvet komutanlığında haziran ayında şekilleniyor. Daha sonra planlamalara ilişkin siyasi otorite olan hükümet bilgilendiriliyor. AKP hükümetlerinin de YAŞ toplantıları öncesi çalışmalar yaptığı ve kendi çalışmasını Genelkurmay ve kuvvet komutanlıklarından ge len çalışmalarla kıyasladığı biliniyor. TSK ile ilişik kesme işlemleri AKP döneminde değiştirildi. Daha önce ilişiği kesilecek personel için ilgili komutanlıklarda hazırlanan dosyalar önce Genelkurmay’a iletiliyor, burada yapılan son incelemenin ardından YAŞ’a sunuluyordu. Ancak artık söz konusu personelin durumu Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde oluşturulan yüksek disiplin kurullarında inceleniyor. Daha sonra personelin kurumla ilişkisinin kesilip kesilmeyeceğine karar veriliyor. Casusluk davaları nedeniyle haklarında hiçbir hukuki karar bulunmayan kişiler hakkında bu kurulların yaptığı bazı ihlaller büyük tepki çekmişti. General ve amirallerin TSK’deki durumları ise yalnızca YAŞ’ta karara bağlanabiliyor. ‘Paralel’ gölgesi Kamuoyuna yansıyan açıklama ve haberler, askeri kulislerde “Paralel konusunun bu kadar gündeme gelmesi, planlamalarda bu konuya hassasiyeti artırdı. Haklarında iddia olan personelin görevlendirilmelerine bu çerçeveden de bakılacak. YAŞ çalışmalarının ‘paralel’ gölgesinde kalacağı kesin” değerlendirmesi yapılıyor. l ANKARA C MY B