Katalog

Çarşamba 6 Nisan 2016 EDİTÖR: CAN DOKER Nusaybin şehitleri törenle uğurlandı Mardin Nusaybin’de PKK’lilerin roketatarlı saldırısında şehit olan Binbaşı Turgay Çelik ve Astsubay Selçuk Karabakla ile çocuklarını sağlık ocağına götürürken şehit edilen geçici köy korucusu Adnan Durak için Mardin 70. Mekanize Tugay Komutanlığı Selen Kışlası’nda tören düzenlendi. Durak’ın yakınları, Kürtçe ağıtlar yakarak teröre tepki gösterdi. Ayakta durmakta zorluk çeken Durak’ın annesi ve anneannesi, saygı duruşunda bulunmak istemeleri üzerine kadın askerler tarafından zor ikna edildi. Şehit yakınlarının gözyaşlarına hâkim olamadığı törende Kızıltepe İlçe Müftüsü Masum Taşçı da dua okudu. Durak’ın cenazesi Nusaybin’de toprağa verildi. Şehit Binbaşı Çelik, eşinin memleketi Kayseri’de 5 bini aşkın kişinin katıldığı törenle toprağa verildi. Şehidin annesi Alime, babası Mustafa Çelik, tabuta sarılarak, “Doyamadık sana yavrum. Oğlum bizi bırakıp nereye gidiyorsun?” diye ağladı. Şehidin eşi Hayriye ve kız kardeşi Nazlı da fotoğrafını öpüp gözyaşı döktü. Şehit Karabakla’nın cenazesi havayoluyla Nevşehir’e getirildi.Şehidin cenazesi Derinkuyu ilçesine götürülerek Cumhuriyet Camii’ndeki törenin ardından toprağa verildi. l DHA Binbaşı Çelik’in cenaze töreninde babası, kız kardeşi ve yakınları şehidin fotoğrafına bakarak gözyaşı döktü. Turgay Çelik Selçuk Karabakla Adnan Durak İktidara tepki için10P0O0LİÖSZİSETLİFHAAERDEKİYÂOTRÇI ÇATIŞMALARIN ARTTIĞI DÖNEMDE EMNİYET’TE DİLEKÇE DEPREMİ ayrılmak istiyorlar Emniyet’e dilekçelerini veren özel harekâtçıların istifa isteklerinde ‘kendilerinin kullanıldığı düşüncesi’ ve ‘süreçte yapılan hataların hesabının sorulmaması’nın etkili olduğu ifade ediliyor Şırnak’ta çatışma: 1 şehit, 4 yaralı Şırnak’ın Silopi ilçesinde önceki gece PKK’lilerin zırhlı polis aracına roketatarla düzenlediği saldırıda 1 polis memuru şehit oldu, 4 polis de yaralandı. Gece çatışmaların çıktığı ilçede kaymakamlık saat 04.30’dan itibaren ikinci bir duyuruya kadar sokağa çıkma yasağı ilan etti. Cudi mahallesinde önceki gece zırhlı polis aracına PKK’liler tarafından roketatarlı saldırı düzenlendi. Saldırıda araçta bulunan özel harekâtçı 5 polis yaralandı. Yaralı polisler Silopi Devlet Hastanesi’ne götürülerek tedavi altına alındı. Durumu ağır olan Yaşar Yavaş, doktorların tüm müdahalesine rağmen şehit düştü, 4 polisin tedavisinin ise devam ettiği belirtildi. Saldırının ardından bölgeye takviye güvenlik güçleri sevk edildi. PKK’lilerle güvenlik güçleri arasında yer yer çatışma çıktı, gece boyunca silah sesleri yükseldi. Diyarbakır’da sekizinci şehit Diyarbakır’ın merkez Bağlar ilçesi Bağcılar Mahallesi’nde geçen perşembe günü PKK’lilerin saldırısında yaralanan bir polis memuru yaşamını yitirdi. PKK geçen perşembe akşamı bomba tuzakladıkları otomobili zırhlı polis servis midibüsü geçerken uzaktan kumanda ile infilak ettirmişti. Saldırıda 7 polis memuru şehit olurken 13’ü polis 30 kişi de yaralanmıştı. Yaralılar arasında bulunan ve Diyarbakır Asker Hastanesi’nde tedavi altında bulunan komiser yardımcısı Tamer Aktaş’tan dün acı haber geldi. Aktaş’la birlikte saldırıda şehit olan polis sayısı 8’e yükseldi. Saldırıyla ilgili gözaltına alınan 12 kişiden 4’ü “silahlı terör örgütüne üye olmak”, “Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma”, “tasarlayarak öldürme” suçlarından tutuklandı. Güneydoğu’da sokağa çıkma yasağı ilan edilen il ve ilçelerde çatışmaların şiddetlendiği bir dönemde 1000 özel harekat polisinin branş değişikliği amacıyla emniyete dilekçe vermesi gündem yarattı. Emniyet kulislerinde, özel harekâtçıların istifa isteklerinde “operasyonların sevk ve idaresinde yaşanan sorunlar, bürokratların siyasi iktidara yaranma duygusu”, “siyasi iktidarın kendilerini kullandığı düşüncesi”, “operasyonda dinlenme, beslenme yetersizliği”, “çözüm sürecinde yapılan hataların hesabının sorulmamasının” etkili olduğu konuşuluyor. Hatalı operasyonlar Güvenlik Stratejileri Araştırma Merkezi (GÜSAM) Başkanı Ercan Taştekin, özel harekât polislerinin neden istifa etmek istediğini Cumhuriyet’e anlattı. Kamuoyunda öncelikli konuşulanın, operasyonların profesyonel sevk ve idare edilemediği gerekçesiyle polislerin ayrılmak istediğini anlatan Taştekin, bazı bölgelerdeki siyasi iradenin kendisini terörle mücadelede bir an önce başarılı gösterme hırsının, bürokratların da siyasi iradenin gözüne girme isteğinin hatalı operasyonlara neden olduğunu kaydetti. Taştekin, şunları kaydetti: “Bu alanın uzmanı olan özel harekatçılar, kendilerinin hayatlarının hiçe sayıldığını, kendilerine değer verilmediğini düşünüyor. Bununla birlikte daha etkin, daha başarılı operasyonlara ve profesyonelliğe müsade edilmediği iddiaları var. Özel harekâtçılar mayın dedektörü gibi kullanılmaktan rahatsız. Saha patlayıcılardan tam arındırılmadan benzeri bir takım gelişmeler sağlanmadan çatışma bölgelerine sürülüyorlar. Bu son derece önemli. İkinci olarak, bu operasyonları yapan insanların insani ihtiyaçlarını karşılayacak lojistik sistemler kurulamadığı sorun yaşanıyor. Polislerin rahat istirahat yapacağı, duş alabilecekleri, yemek yiyebilecekleri alanlar yok.” İktidarın partisel çıkarları Özel harekat polislerinin 48 saat kesintisiz operasyonlara katılmaya zorlandığını anlatan Ercan Taştekin, “Bu sağlıklı, dinç bir bedenle mücade le edemedikleri için çok ciddi şehitler verildiği eleştirileri var” dedi. Operasyonların terörle mücadeleden çok, siyasi iradenin kendi partisel çıkarları doğrultusunda yürütüldüğü düşüncesi olduğunu kaydeden Taştekin, “Bu düşüncenin en büyük tesiri çözüm sürecinde yapılan hatalardır. Çözüm sürecinde yapılan hatalardan kimsenin bedel ödememesi. Şimdi bu polislerde, 7 Haziran’dan sonra ne değişti de çatışmalar başladı algısı var. Bir kısım anayasal değişikliği ile başkanlık değişikliği ile milliyetçi oyların kazanılması amacıyla bu mücadelenin yapıldığı eleştirisi var. Terörle mücadelenin samimiyeti ile siyasi iradenin kararlılığına inanmadıkları için kendilerinin kullanıldığını düşünüyor” değerlendirmesini yaptı. Eski Emniyet Personel Dairesi Başkan Yardımcısı Ahmet Cevat Bayri de, özel harekâtçıların çözüm sürecinde yapılanları hiç unutmadıklarını savunarak, “Şimdi de bunlar mayın eşekleri gibi mayınlı tarlalara sürülüyorlar. Kendilerini bu pozisyonda görüyorlar” dedi. l ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) aBtneanbheelskiyivenee Genelkurmay Başkanlığı, Nusaybin’de operasyon yapılan alan içerisinde mahsur kalan vatandaşların tahliye fotoğraflarını paylaştı. Paylaşılan fotoğraflar arasında bir bebeğin annesiyle birlikte operasyon alanından güvenli yere götürülmesine yer verildi. Bebeğin Mehmetçik tarafından taşınması ve bölgeden vatandaşların askeri araçla tahliye edilmesi yer alan görüntülerde, araç içerisinde Mehmetçik aile bireyleri ile sohbet ediyor. l CİHAN 8 uçakla Kandil’e operasyon Diyarbakır’da menfeze tuzaklanan tahrip gücü yüksek el yapımı patlayıcıları güvenlik güçleri imha etti. Genelkurmay Başkanlığı, önceki akşam Kuzey Irak’ta 8 savaş uçağının katıldığı operasyonla Kandil’de PKK’ye hava operasyonu düzenledi. F16 ve F4 2020 uçaklarının katıldığı operasyonda PKK’ya ait mühimmat deposu, korugan ve sığınakların tam isabetle vurulduğu belirtildi. Hakkâri’nin Şemdinli ilçesi Derecik Beldesi’nde konuşlu 34. Hudut Alay Komutanlığı’na bağlı Umurlu 34. Hudut Bölüğü’nden dün öğlen saatlerinde Kuzey Irak’ın Balkaya Bölgesindeki PKK sığınaklarına obüs toplarıyla birbiri ardına atışlar yapıldı. Yaklaşık 1 saat boyunca bölgede top sesleri yankılandı. Öte yandan Mardin’in Nusaybin ilçesinde hendek ve barikatların kaldırılması için operasyonlar 14 Mart’tan bu yana sürüyor. PKK’lilerin güvenlik güçlerinin binalarda aramatarama faaliyeti yaptıkları sırada patlatmak için hazırladıkları el yapımı patlayıcıları duvarların içine tuzakladıkları tespit edildi. Duvarların içine tuzaklanan el yapımı patlayıcıların, güvenlik güçlerinin tespitinin ardından kontrollü bir şekilde imha edildiği belirtildi. Dicle’de bombalı tuzak Diyarbakır’ın Dicle ilçesine bağlı Kırkpınar ve Küpetaşı mahalleleri arasında ki yol üzerinde bulunan bir menfezde tuzaklanan, tahrip gücü yüksek el yapımı patlayıcılar, güvenlik güçleri tarafından son anda fark edilerek kontrollü bir şekilde imha edildi. Patlayıcıların mutfak tüpü içerisinde yaklaşık 50 kg amonyum nitrat ile güçlendirilmiş patlayıcı, 1 adet plastik bidon içerisinde el yapımı patlayıcı ve 21 adet içleri inşaat çivisi ile güçlendirilmiş demir içerisinde el yapımı patlayıcı olduğu belirtildi. Van’da önceki gece İpekyolu ilçesinde önceki gece 3 ayrı noktada zırhlı polis araçlarına yönelik PKK’liler tarafından düzenlenen saldırıda ölen yada yaralanan olmadı. haber 11 Özür diliyorum Batı’nın, o kıymetli medeniyetine ve huzuruna zeval gelmesin diye; Bizimse, o medeniyetten bir gıdım pay koparabilme ümidiyle onayladığımız uluslararası anlaşmaların oyuncağı yapılan hayatlarınızı hiçe sayan bir sistemin... İster istemez parçası olduğum için... Sizden... Ülkesindeki savaştan kaçarken yolu benim şimdilik görece de olsa huzurla yaşadığım bu topraklardan geçen... Benim yüzdüğüm denizlere patlak botlarla açılıp, sahte can yelekleri yüzünden karanlık sularda tek tek ölen... Yürüdüğüm yollarda ayaklarımın dibinde dilenen; Yemek yediğim masanın etrafında yutkunarak dolaşan; Kullandığım arabanın hep kapalı olan camını tedirginlikle tıklatan... Varlığını bildiğim ama asla sapmadığım o karanlık sokaklarda kadın, erkek, çocuk demeden erkeklere satılan... Çıktığı o zorlu göç yolunda kuşlar gibi kanadından kanadından vurulup düşürülen ve nihayetinde yasa kafeslerine tıkılıp, hayallerindekine hiç benzemeyen düşük hayatlara esir edilen... Tüm mülteci kardeşlerimden... Daha zamanı gelmeden... Günahlar çağından özürler çağına geçilmeden... Erkenden... Özür diliyorum. Aslında yaşadığım ülke ve beni yöneten devlet ve ucundan da olsa bir parçası olduğumu düşündüğüm çağdaş dünya, sizden yıllar yıllar sonra, en şatafatlı laflarla ve en insani duyarlılıklarla hep birlikte özür dileyecek. Gün gelecek... Bizim çocuklarımız, sizin çocuklarınızdan... Özür dileyecek. Burada ve Avrupa’da, politikacılar kürsülere çıkacaklar ve kendilerinden öncekilerin kirli pazarlıklarından ne kadar utandıklarını anlatacaklar. Enerji kaynaklarının paylaşımı için topraklarımızda körüklenen bu ateşin nelere mal olduğunu konuşacaklar. Bugünün kraliçelerini, padişahlarını, başkanlarını ve cumhurbaşkanlarını ayıplayacak, diktatörlerini yuhalayacaklar. Sonra sizin adınıza soykırım müzeleri kuracaklar; girişlerine gemi, fırtına resimleri falan yapıp duygusal kitabeler yazacaklar. Bugünkü rezaleti tüm açıklığıyla, tarafsız ve adil anlatan savaş karşıtı dramatik filmlere Oskar’lar; romanlara Nobel’ler verecekler. Tarihi... Geçmişi... Olup bitmiş her şeyi... Bizim çocuklarımız sonradan, çok sonradan oturup yeniden ve yeniden yazacaklar. Bizim şu anda yapmakta olduğumuz hataların, haksızlıkların ve hatta kalleşliklerin şeceresini çıkaracaklar. O şecerenin yükünü kendi yükleri gibi metanetle sırtlayacaklar. Sonra o yükle kürsülere çıkıp; sizin torunlarınızdan bizim adımıza özür üzerine özür dileyecekler. Doğunun batısında ya da ortasında fark etmez... Biz... Sizden farklı olduğumuza inanıyoruz ve sizden daha çok kaybedecek şeyimiz var sanıyoruz. Siz bizim görece de olsa korunaklı ve çağdaş hayatlarımıza asla uyum sağlayamayacak bir alt kültürden olduğunuz için... Tüm paranızı insan tacirlerine gözümüzün önünde son kuruşuna kadar verdiniz ve denizlerde sapır sapır öldünüz. Şimdi biz, sağ kalanlarınız üzerinden pazarlıklar yapıyoruz ve kâr zarar hesaplarıyla sizi gemilere bindirip kıtalardan kıtalara taşıyoruz. Ben şimdi sizden... Tüm mülteci kardeşlerimden... Daha zamanı gelmeden... Günahlar çağından özürler çağına geçilmeden... Erkenden... Özür diliyorum. Ama en çok da... Bu ülkenin en büyük şehrinde, kalabalık bir caddede, herkesin gözü önünde rögar kapağını açıp kendini kanalizasyon çukuruna atan... Ve tahammül edemediği hayattan bizim bokumuzda boğularak ayrılan... Kendini öldürüş şekli, vicdan sahibi herkes için okkalı bir tokat olan... O mülteci arkadaşımdan özür diliyorum. Kendinden olmayanı asırlardır bokunda boğma hakkı olduğunu sanan tüm kurnaz insanlar ve zalim devletler adına... Erkenden... O ölmüşken ve ben hâlâ yaşarken. Diyarbakır’da PKK bombacısı öldürüldü Diyarbakır Valiliği, merkez ve Hani ile Dicle ilçelerinde yola el yapımı patlayıcı tuzakladığı belirtilen PKK bombacısının, Lice ve Kulp ilçeleri arasındaki dağlık ve ormanlık alanda, düzenlenen hava destekli operasyonda öldürüldüğünü belirtti. Yapılan arazi aramasında ise 1 Kalaşnikof, 135 fişek, amonyum nitrat dolu 2 mutfak tüpü, 5 pil ile hazırlanmış el yapımı patlayıcı düzeneği, 2 akım ölçer, 3 adet 50 metre, 0.75 çapında kablo, 1 adet el telsizi, 1 adet el telsizine ait anten, 1 adet gündüz görüş el dürbünü, el yapımı patlayıcı yapımında ve yerleştirmesinde kullanılan malzeme, yaşam malzemeleri ve 10 gram kubar esrar ele geçirildiği belirtildi. l DHA C MY B