20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 14 Şubat 2016 haber EDİTÖR: ASLAN YILDIZ 10 TSK SINIRDAN 13 KM UZAKLIKTAKİ MİNİĞ HAVAALANINI BOMBALADI Türkiye obüsle PYD’Yİ VURDU ‘Masada olmak’ veya emperyalist paylaşım nce Sevgililer Günü’nü kutluyorum. Mutluluğun artık sadece kişisel olabildiği bu süreçte, toplumsal sevgililer gününü kutlayacağımız ve “yâr’ın yanağından gayri” çoğu temel şeyi paylaşacağımız ütopik zamanların beklentisiyle diyelim. Bizlerden sonraki nesillere emanet ediyoruz bu ütopya bayrağını.. koruyucusu, kollayıcısı, taşıyıcısı ve gerçekleştiricisi olsunlar. HHH “Masada olmak..” Cumhurbaşkanı Suriye politikasını böyle özetliyor. Masa dediği, “Suriye’yi parçaladık, şimdi eti kimin, budu kimin; bifteği, pirzolası kime..” nihai toplantısının yapılacağı yer. Herkesin gücüne, parçalamadaki rolüne göre pay alacağı; Suriye’nin derdest edilip yerine hangi yeni uşak devletlerin, yani nüfuz bölgelerinin oluşacağı toplantı.. Yani “emperyalist paylaşım”. RTE, 2003 yılına gönderme yapıyor. Yani Irak’ın parçalanması, paylaşılması, yok edilmesine. Amerika bastırmış, Kuzey’den Irak’a girip Saddam’ı devirecek. Türkiye sınırı açsın, Türk Silahlı Kuvvetleri de bizimle gelsin, Irak’a girelim bastırmasında. Ön anlaşmalar yapılmış. 25 milyar mı ne, dolar sözü alınmış. Meclis’ten onay çıkması için AKP hükümeti tezkere yazmış. Ama Meclis’te ve ülke çapında kurulan, sağcısı solcusu ümmetçisi vb. arasındaki büyük ve gerçekçi bir koalisyon, tezkereye hayır demiş. Meclis’ten hayır çıkıyor, çok haysiyetli bir karar. Ö tık. Buna karşılık da hükümetin alacağı 25 milyar dolar bu hizmet karşılığı bedeldi. ‘Libya masası’nda batan milyarlar A O fotoğraf silindi, ama düello bitmedi McGurk Can RTE, Batı/NATO Libya’yı da alçakça parçalarken aslında ilk önce “doğru tutum” almıştı. “NATO’nun ne işi var orada” demişti. Ama hemen arkasından da “eyvah Libya masasında olamayacağız” kaygısıyla, müdahaleye pasif bir görevle katıldı. Libya batarken, Türkiye’nin de milyarları battı! Hemen arkasından, Batılı emperyalistlerin, Suriye ve Esad’ı da, Libya ve Kaddafi’nin akıbetine hazırladıklarını görünce, “aman bu kez masada olalım” düşüncesiyle, Esad ve Suriye ile köprüleri attılar. Hemen, Batı’nın kışkırttığı Sünnilerin safına geçtiler. Beklediler ki ABD de gelsin, girsin, parçalasın... Hiç öyle olmadı. Orada, Suriye’nin 40 yıllık dostu Rusya’nın desteği ve çıkarını göremediler. İnsaf! ABD’nin ve Batı’nın daha reel bir politikaya çekilmeleri ile Ankara, Suriye’yi karıştıran, Esad’a karşı IŞİD dahil tüm uluslararası şeriatçı güçleri destekleyici pozisyonda kaldı. Ilımlı Özgür Suriye Ordusu, ancak şeriatçı güçlerin tutsağı olabilirdi. ‘Masada olmak’ Türkiye için tuzak nkara ile Washington arasındaki YPG düellosu, Obama’nın IŞİD Özel Temsilcisi Brett McGurk’ın 1 Şubat’ta Kobani’ye ziyaretiyle başladı. Bu ziyaretin ardından YPG’li Polat Can, Gurk’a plaket verdiği fotoğrafı Twitter hesabından paylaştı. Can, bu tweetini sildi ama düello bitmedi. 7 Şubat: Erdoğan “Biz nasıl güveneceğiz? Ben miyim senin ortağın yoksa Kobani’deki teröristler mi?” dedi. 7 Şubat: ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby “Türkiye’nin, endişelerini anlıyoruz. Ancak YPG, IŞİD ile mücadelede en başarılı güçlerden biri. Onları terörist örgüt olarak görmüyoruz ve destekleyeceğiz” dedi. 9 Şubat: Ankara Büyükelçisi John Bass Dışişleri’ne çağrılarak Türkiye için PYD ve PKK’nın arasında fark olmadığı mesajı verildi. 10 Şubat: Kirby: “Politikamızda hiçbir değişiklik yok”. 10 Şubat: Erdoğan: “PYD de YPG de bal gibi terör örgütüdür. Ey Amerika! Size kaç kere söyledim. Siz bizimle beraber misiniz yoksa terör örgütü PYD ve YPG ile mi berabersiniz. Hepsini tanıyoruz. Siz tanıyamadığınız için bölge kan gölüne döndü. Bu nasıl ortaklık anlamak mümkün değil.” 10 Şubat: ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Mark Toner: “PKK bize göre bir terör örgütüdür. Ancak PKK ile YPG arasında açık fark var. YPG konusunda Türkiye ile aynı görüşte değiliz. Suriye’nin kan gölüne dönmesinin sorumlusu ve nedeni Esad rejimi ve İŞİD’dir” 11 Şubat: Erdoğan tekrar: “Ey Amerika! Size kaç kere söyledim. Siz bizimle beraber misiniz yoksa bu terör örgütü PYD ve YPG ile mi berabersiniz? Amerikalılar kalkıyor ‘Hayır biz onları terör örgütü olarak görmüyoruz’ diyor. Biz hepsini iyi tanıyoruz. Ama siz tanıyamadığınız için bölge kan gölüne döndü.” 12 Şubat: Kirby: “Arkadaşlar bile bütün konularda aynı düşünmeyebilirler ve biz arkadaşız ve her meselede aynı düşünmeyebiliriz, özellikle bu kavgada.” l ANKARA/Cumhuriyet Türkiye’nin, Kilis’ten yaptığı top atışlarıyla, YPG’nin Afrin’den doğuya yönelmesine izin vermeyeceği mesajı olarak değerlendiriliyor aha önce Fırat’ın batısına geçmesi durumunda YPG’yi vuracağını söyleyen ve bunu yapan Türkiye, bu seSERTAÇ EŞ fer CerablusAzez hattının en batı ucunda harekete geçti. Türk topçusu sınıra 13 kilometre mesafede bulunan ve iki gün önce YPG’nin ılımlı muhaliflerden aldığı Miniğ Hava Üssü ile çevresindeki mevzileri top atışıyla vurdu. Ankara’daki kaynaklar, YPG’nin hava üssü ile Türkiye’ye tehdit oluşturabileceğini, Ankara’nın Tel Rıfat ve Azez bölgelerinden yönelebilecek yeni bir göç dalgasını da dikkate aldıklarını dile getirdi. Türkiye’nin, top atışlarıyla, YPG’nin Afrin’den doğuya yönelmesine izin vermeyeceği mesajı olarak değerlendiriliyor. Rusya’nın hava, İranlı milisler ve Hizbullah’ın kara desteğindeki Esad güçleri, bir hafta önce Halep’in kuzeyinden bir koridor açarak kentin Türkiye ile ulaşım güzergâhını kapatmış, YPG kontrolündeki Afrin’e karadan bağlantı kurmuştu. Bu yüzden koridorun kuzeyinden Türkiye sınırına göç başlamıştı. YPG’nin Rusya’nın hava desteğinde, Azez ile Tel Rıfat arasındaki bağlantıyı kesmek amacıyla Miniğ Hava Üssü ve Maranas köyüne saldırarak ele ge D İ TSK: KARŞILIK VERİLDİ daha önce ilan ettiği angajman kuralları kapsamında olduğu bilgisini verdi. Kaynaklar, dün Suriye sınırının iki bölgesinden Türkiye’ye yönelik havan atışı yapıldığını bildirdi. Buna göre dün saat 14.55’te Hatay Çalıboğazı Karakolu’na Suriye’den rejim unsurlarınca yapılan havan atışına, bölgede konuşlu TSK unsurları misliyle karşılık verdi. kinci olay Kilis bölgesinde yaşandı. Azez’in Güneybatısında yer alan Maranas bölgesinden PYD/ PKK bölücü terör örgütü mensuplarının Kilis Akçabağlar Üs Bölgesi’ne ateş açıldığı iddia edildi. Askeri kaynaklar bu bölgede de açılan ateşe misliyle karşılık verildiğini dile getirdi. Askeri kaynaklar ise YPG mevzilerinin vurulmasının, Türkiye’nin ABD: Ateşi kes! ‘SİVİLLER YARALANDI, O BÖLGEDE YPG YOK’ çirmeleri üzerine Türkiye harekete geçti. Toplar dün Maranaz Köyü’ne 1 kilometre mesafedeki YPG mevzilerini ve üssü obüslerle vurdu. Üste pikaplar üstündeki Doçkalı YPG’lilerin hedef alındığı öğrenildi. Türkiye, terör örgütü olarak gösterdiği YPG’nin sınırlarını doğudan batıya çevrelemesine izin vermeyeceğini daha önce açıklamıştı. Bu açıklamaların ardından Kobani bölgesinden Cerablus’a geçmeye çalışan bazı YPG unsurlarının vurulduğunu da Cumhurbaşkanı Erdoğan dile getirmişti. Türkiye’nin, bu sefer Afrin bölesindeki YPG mevzilerini vurarak YPG’nin sınırına paralel olası doğudan batıya hareketlenmesine de sıcak bakmadığını en uç noktada gösterdiği dile getiriliyor. Türkiye’nin vurduğu üs ve Ma ranas köyü, YPG ve Esad güçlerinin saldırdığı Tel Rıfat ile Azez’in ortasında bulunuyor. İki ilçe arasında kara bağlantısının kopmasının ardından Tel Rıfat’ın daha kolay ele geçirilebileceği değerlendiriliyor. Türkiye ise bu bölgenin 70110 bin arasında nüfusa sahip olduğunu, olası askeri hareketlilik sonrası büyük bölümünün kendi sınırına yığılacağını savunuyor. YPG ise hava üssünü kendisine doğal ikmal yolu olarak değerlendiriyor. Rusya’nın daha önce Afrin bölgesine havadan silah ve mühimmat yardımı yaptığı bilinirken, hava üssünün ele geçirilmesi ile Rusya ve Esad rejiminden gelecek ikmalin daha kolaylaşacağı değerlendiriliyor. Üssün önemi RTE diyor ki: “Ben 1 Mart tezkeresinin yanındaydım.. Kabul edilseydi Irak’ın durumu böyle olmazdı, Türkiye masada olacaktı... Biz kendi arkadaşlarımızın yanlışının kurbanı olduk..” Arkadaşları dediği, Abdullah Gül hükümeti... Arınç’lar, Davutoğlu’lar; Hüseyin Çelik Ertuğrul Yalçınbayır Beşir Atalay’lar.. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin NATO’cu ve Amerikancı damarı, Genelkurmay Başkanı Kıvrıkoğlu ve Kara Kuvvetleri Komutanı Hilmi Özkök müdahaleden yanaydı. A. Necdet Sezer kesin karşıydı ve MGK’den bir tavsiye kararı çıkmasını bile engelledi. RTE’nin “girseydik Irak böyle olmazdı” sözünün hiçbir karşılığı yok. O zaman Türkiye’ye daha güneyde Sünni bölgesinde huzuru sağlama görevi verileceği açıklanmıştı üstelik. Ne olursa olsun, bir emperyalist müdahale ve parçalanmaya bekçilik yapacak RTE hâlâ müdahaleden yana ABD ve Batılıların on yıllardır Irak ve Suriye’yi parçalamak politikaları, yeni devletçikler yaratma istekleri, PKK/PYD ile ortaklıkları ortadayken.. Türkiye’nin “masada olmak” politikası, ancak onlara hizmet eder. Tüm Batılı politikalar, Türkiye’yi eninde sonunda kaybedenler kulübüne üye yapmayı amaçlamışken, “masada olmak ve pay almak” isteği ve politikası hangi akla hizmettir? Masada olmayı düşünen, yarın da kendisinin masaya yatırılacak aday olduğunu görmüyor mu? Türkiye açısından en önemli “masa”, Suriye’de devlet, ülke, toprak bütünlüğünün yeniden kurulmasını sağlayacak olan masadır. Çil yavrusu gibi savrulan Suriye halkının büyük ölçekte sığındığı Türkiye’nin, bu açıdan söz hakkı var: Suriyelilerin güvenli bir şekilde vatanlarına yerleştirilmeleri.. uluslararası büyük bir destek ve dayanışma ile Türkiye’dekilerin iyi koşullarda ve insan gibi yaşamalarının sağlanması.. Ve Suriye’nin yeniden meşru yönetiminin altında birleşmesi... Ankara’dakiler, sürekli yazıyorum, bir akıl tutulması içinde. ASKERİ, SİYASİ VE PSİKOLOJİK ÜSTÜNLÜK SAĞLIYOR DA YPG Azez’e yaklaşamayacak TO VU YPG mevzilerinin vurulmasının ardından Erzincan’da konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Dün ve bugün, bu terör örgütü, Azez’e dönük bir saldırıda bulundu. Saldırı sırasında sınırlarımıza yönelik tacizler oldu. Angajman kuralları çerçevesinde atılan bir adımdır” dedi. Davutoğlu, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ile görüşme yaptıklarını da belirterek, “YPG’nin sınırımızdaki Türkiye’yi rahatsız eden her adımına aynen mukabele ederiz. YPG derhal, Azez’den uzaklaşacak. Azez’in yakınına dahi yaklaşmayacak. O havaalanını derhal boşaltacak. Bunları sayın Biden’a da ifade ettim” dedi. ĞLU : R euters’e konuşan bir Kürt yetkili hava üssünü SDG çatısı altında ÖSO’ya bağlı Ceyş es Suvvar’ın (Devrim Ordusu) kontrol ettiğini belirtti. Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) komutanlarından Ebu Ömer de Sputnik’e “O bölgede YPG güçleri yoktur. Sadece biz varız” dedi. Kürt kantonu Afrin’den kaynaklar, Afrin’in Mezea köyünün de vurulduğunu söyledi. Sputnik’e konuşan Ebu Ömer “Saldırılar sürerse biz de karşılık vereceğiz” dedi. SDG AfrinAzez yetkililerinden Rezzan Hido da, Miniz, Miniğ, Merhanaz ve Malikiye köylerinin vurulduğunu belirterek “Malikiye’de siviller yaralandı. ABD bir cevap vermeli, tepki göstermeli” dedi. Gazeteci Bazan İso’da “Merhanaz Köyün’de çok sayıda sivil yaralandı” dedi. Rusya’nın havadan bombaladığı Azez’de yaralananlar tedavi için Kilis’e getirildi. BD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü John Kirby, Email ile özel olarak yaptığı açıklamada ABD’nin Kuzey Halep’deki durumdan “endişeli” olduğunu söyleyerek, “tüm taraflarla tansiyonu azaltma adına çalışıyoruz” dedi. Kirby’nin açıklamasına göre ABD, “Suriyeli Kürtler ve YPG ile yakınlığı olan bütün güçlere, karışık ortamdan yararlanarak yeni toprak ele geçirmemeleri” konusuna ısrarla talep etti. Türkiye’ye de çağrıda bulunan Kirby,“Türkiye’nin ateşini kesmesi” gerektiğini belirtti. ABD’den Türkiye’ye gelen çağrıda ise “Türkiye’yi bu tür ateşleri kesme yolunda ısrarla talep ettik. Bütün taraflara azalmamış olan bu ortak tehdide (IŞİD) birlikte odak olmasını ve Münih’te anlaşılan düşmanlıkların azaltılması yolunda çalışmasını teşvik ediyoruz” ifadelerine yer verildi. A uriye Türkiye sınırında, Öncüpınar sınır kapısının çok yakınında bulunan, bölgedeki en büyük yerleşim yerlerinden birisi olan Azez, en kritik yerlerden biri. Hem askeri, siyasi ve psikolojik üstünlük için Halep vilayetinde tam kontrolü ele geçirmek açısından... Hem de Kürtlerin Rojava Özerk Yönetimi’ni oluşturan üç kantonu birleştirmesi açısından. Kürtler, Cizire ve Kobane kantonları için doğuda IŞİD’i Cerablus’tan çıkarıp batıda Azez’den Afrin kantonuna bir koridor açabilir. Nitekim Ankara’nın hayal ettiği tampon bölge batıda Azez’den doğuda Cerablus’a uzanıyor. Türkiye’den AnkaraRiyad destekli cihatçıların üslendiği Halep’e ikmal yolları, Halep vilayetine bağlı Azez’den geçiyor. Azez’in kontrolü, ikmal yolları Azez bir taşla birkaç kuş vurmak demek S nın da kontrolü anlamına geliyor. Kilis’ten başlayıp Öncüpınar sınır kapısından geçerek Azez’e, oradan da Nubul ile Zehra üzerinden Halep’e uzanan koridor, Türkiye üzerinden silahlı gruplara lojistik ve askeri desteğin sağlandığı yerdi. Ama geçen hafta Suriye hükümet güçleri, Nusra ile Ahrar’ın dört yıldır kuşatma altında tuttuğu Nubbul ile Zehra’yı kurtarıp, HalepKilis bağlantısını kopardı. Bunda en önemli rolü oynayan Rusya’nın hava bombardımanı, aynı şekilde YPG öncülüğündeki Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Azez’e ilerleyişine de destek verdi. Bu sayede perşembe günü SDG’nin kurtardığı Azez’in güneyindeki Minih Askeri Hava Üssü, 2013’te bir yılı aşkın süren kuşatmanın ardından Nusra ve Ahrar’ın eline geçmişti. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle