Katalog

DUNYA Erdoğan, Putin’e taziyelerini iletti, Nazarbayev’le birlikte Astana sürecini görüştü Rusya’nın Ankara Büyükelçisi’nin öldürülmesi sonrası gelen uçak kazasıyla ilgili dün Ankara’dan Moskova’ya her düzeyde taziye mesajı gönderildi. Savunma ve Dışişleri Bakanlığı mesajlarının ardından Başbakan Binali Yıldırım Rus mevkidaşı Dimitri Medvedev’e, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da Rusya Devlet Başkanı Vladi mir Putin’e taziyelerini iletti. Erdoğan ile Putin arasında ocakta Astana’da planlanan Suriye barış görüşmelerinin ele alındığı telefon görüşmesine Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev de katıldı. Önceki gece İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin Putin’le telefon görüşmesinde de Astana süreci teyit edildi. Pazartesi 26 Aralık 2016 [email protected] TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ 7 Soçi’den havalandıktan sonra Karadeniz’e düşen Tu154 tipi uçakta Kızıl Ordu Korosu’nun şef Valeri Halilov dahil olmak üzere 64 üyesi var Suriye yolunda öldülerdı.KoroTürkiye’desonkonserini2015’teİstanbul’davermişti. KIZIL ORDU KADAR ÜNLÜ KORO Dünyanın en iyi erkek koroları arasında sayılan Aleksandrov Topluluğu ya da bilinen adıyla Kızıl Ordu Korosu, Rus Silahlı Kuvvetleri’nin resmi korosu. Moskova Konservatuvarı eğitmenlerinden Aleksandr Aleksandrov tarafından 1928’de kuruldu. Ölene dek koronun şefliğini yapan Tümgeneral Aleksandrov, Sovyetler Birliği’nin marşını da besteledi. Sözleri değiştirilen marş, Rusya Milli Marşı olarak kullanılmaya devam etti. Kurulduğunda 8 vokalist, 2 dansçı, akordeoncu ve anlatıcı olmak üzere 12 askerden oluşan koro ilk performansını Uzakdoğu’da demiryolu inşa eden Sovyet askerlerine vergiledi. 2. Dünya Savaşı’nda cepheler, havaalanları, hastanelerde 1500’ü aşkın konser veren koronun eleman sayısı 1948’de 313’ü buldu, sonra 186’ya düştü. Sovyetler’in dağılmasının ardından Rusya ve dünyanın dört bir yanında sahne almayı sürdürdü. Askeri marşlardan türkülere, opera aryalarından rock ve pop hitlerine uzanan 2 bini aşkın eser içeren devasa repertuvarıyla büyük ilgi gördü. Özellikle Kalinka ve Ave Maria yorumları çok sevildi. Türkiye’ye de birçok kez geldi. Son olarak RusyaTürkiye diplomatik ilişkilerinin 95. yılı vesilesiyle Haziran 2015’te konser verip Tarkan’ın “Şıkıdım”, Barış Manço’nun “Genç Osman” gibi parçalarını seslendirdi. ‘Tüm vokalistler uçaktaydı’ Dün TASS’a konuşan baş vokalistlerden Vadim Ananiev, üç baş vokalist dışındaki tüm vokalistlerin uçakta olduğunu söyledi. Eşi yeni doğum yaptığı için izin alan Ananiev “Şoktayım, inanamıyorum. Nasıl hissettiğimi anlatacak kelime bulamıyorum ” dedi. Moskova’da müzisyenler ve ölenlerin yakınları koro binasına akın ederek çiçek bıraktı. Suriye’deki Rus askerlerine konser vermeye giden Kızıl Ordu Korosu dahil 92 kişiyi taşıyan uçak düştü. Kurtulan yok Felaketlerle bezenen 2016’da geçen hafta Rusya’nın kara haftası ol du. Dün dünyaca ünlü Kızıl Or du Korosu’nun aralarında oldu ğu 92 kişiyi taşıyan Tupolev Tu 154 tipi askeri uçak Karadeniz’e düştü. Koro, Suriye’nin Lazki ye kentindeki Hmeimim üssün de konuşlu Rus askerlere yeni yıl konseri vermeye gidiyordu. Ankara Büyükelçisi’ne suikast, bir Dışişleri yetkilisi ve NATO’da Gemiler, helikopterler, dalgıçlar, İHA’larla yürütülen çalışmayla ölü bedenler toplandı. görevli bir yetkilisinin şüpheli Kremlin İnsan Hakları Konseyi, üyele ölümlerinin ardından gelen uçak fela ri Glinka’nın Suriye’deki bir hastaneye keti Rusya’yı yasa boğdu. ilaç götürmekte olduğunu açıkladı. Dün sabaha karşı Moskova’dan yo Bugün için yas ilan eden Rusya Dev la çıkan uçak, Karadeniz kıyısında let Başkanı Vladimir Putin, Başbakan ki Soçi’de yakıt ikmali yaptıktan sonra Dimitri Medvedev’e kazanın soruştu 05.25’te tekrar havalandı. Ama bir dö rulması için hükümet komisyonu kur nüş hareketi yaptıktan sonra iki daki ması talimatı verdi. Trajedinin nedenle kada radardan kayboldu. Denize düşen rinin titizlikle araştırılacağını belirten uçağın enkazının kıyıya 1.5 km mesa Medvedev, “Bu kişiler Suriye’ye iyilik fede ve 5070 metre derinlikte bulun yanlısı, barışçı bir misyon için uçuyor duğunu açıklayan Savunma Bakanlığı, du. Bu ağır kaybı kabullenmek müm 8 mürettebatı ve 84 yolcusu bulunan kün değil” açıklamasını yaptı. uçaktan kurtulan olmadığını belirtti. Ünlü doktor uçaktaydı Esad: Acınız acımızdır Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Düşen uçağın yolcuları arasında kon Putin’e gönderdiği mesajda “Duaları seri izlemeye giden askeri yetkililer ve mız sizinle, üzüntülerimiz ve sevinçle 9 gazetecinin yanı sıra ‘Doktor Liza’ rimiz bir. Uçakta Halep halkının zafer adıyla bilinen, Ukrayna ve Suriye’de si sevinci ve Noel şölenine katılmaya ge villere yönelik yardım çalışmalarıyla len sevgili dostlarımız vardı” dedi. İran tanınan Dr. Elizaveta Glinka da vardı. ve birçok ülke taziyelerini iletti. TABUT GİBİ UÇAK Suriye’de son teknoloji savaş uçaklarıyla savaşın gidişatını değiştiren Rusya, filosunun tamamını yenilememenin bedelini ağır ödedi. 92 kişiye mezar olan uçağın 1983’ten beri, yani tam 33 senedir hizmette olduğu, toplamda 7 bin saate yakın uçuş yaptığı öğrenildi. Uçağın pilotunun 3 bin saatten fazla uçuş deneyimine sahip, birinci sınıf pilotlardan Roman Volkov olması, pilot hatası ihtimalini düşürüyor. Kazanın yaşandığı bölgedeki hava koşulları da uçuşa elverişli olduğu için teknik arıza ihtimali güçleniyor. Son olarak Aralık 2014’te tamir gören, eylülde de bakımdan geçen uçağı Soçi’den kalkışa hazırlayan teknik ekibin sorguya alındığı belirtiliyor. 1960’larda Sovyet döneminde tasarlanan 3 motorlu ve 180 yolcu kapasiteli Tu154’lerden dünyada hâlâ çalışır durumda olan 50 kadar uçak bulunuyor. En büyük filo Rus Hava Kuvvetleri’nde. 40 kadar ölümlü kazaya karışan Tu154’lerde dünkü kaza hariç, 2000’den beri 800 kişi öldü. Nisan 2010’da düşerek Polonya Devlet Başkanı Lech Kaçinski dahil 96 kişinin ölümüne yol açan uçak da Tu154’tü. Noel korkulu ve buruk kutlandı Berlin’deki Noel panayırında 12 kişinin can verdiği ve IŞİD’in üstlendiği saldırı sonrası Noel ayinlerine savaş, korku ve bölünmüşlüğün gölgesi düştü. Katoliklerin ruhani lideri Papa Françesko, dün geleneksel Noel vaazını dinlemeye gelenlere hitabında dünyada barış çağrısı yaptı ve “Suriye’de silahların sonsuza dek susma vakti geldi” diye konuştu. Vatikan’da bu yıl meydanın dolmaması dikkat çekerken Avrupa genelinde Noel ayinleri için yoğun güvenlik önlemleri alındı. Yahudilerin Hanuka bayramına denk gelen Noel için İsrail’de de geniş güvenlik önlemleri alındı. Batı Şeria’daki Beytüllahim’de Doğuş Kilisesi’nde düzenlenen ayine Filistin Yönetimi BaşkaHalep’te Aziz Elias nı Mahmud AbKatedrali’nde ayin. bas dahil 2 bin 500 kişi katıldı. Suriye hükümet güçlerinin kurtardığı Halep’in doğu kesiminde 5 yıldır ilk kez dev bir Noel ağacı ışıklandırdı. Eski şehirde füzelerden çatısı çöken tarihi Aziz Elias Katedrali beş yıl sonra ilk Noel ayinine ev sahipliği yaptı. Ayine katılanlar “Bu yıkımı güzel bir şeye dönüştürmek istiyoruz” dedi. Başkent Şam ise silahlı grupların içme suyu sistemini zehirlediği açıklamaları üzerine üç gündür susuz kaldı. Tunus’ta ‘cihatçılar dönmesin’ eylemi Berlin’deki TIR’lı saldırının zanlısının geldiği Tunus’ta Devlet Başkanı Beci Caid Essebsi’nin “Cihatçıların ülkeye geri dönmelerini engelleyemeyiz” sözleri tartışma yarattı. Tunus meclis binası önünde toplanan yüzlerce kişi “Terör örgütlerine özgürlük yok”, “Teröre karşı siyasi irade” sloganları attı. Polis sendikası “Askeri eğitimden geçmiş, her türlü sofistike silahı kullanabilen teröristlerin dönüşü endişe verici. Somalileşmeye yol açabilir” dedi. Tepkiler üzerine 5 cihatçı gözaltına alındı. Bibi, Obama’yı ‘hain’ ilan etti ABD büyükelçisine uyarı verdi Obama yönetiminin 1979’dan beri İsrail’in kınanmasını engellemeyen ilk ABD yönetimi olması sonucunda BM Güvenlik Konseyi’nin Filistin topraklarında Yahudi yerleşimlerine son verilmesine yönelik kararına İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu sert tepki gösterdi. Obama yönetimini “BM’deki çeteye karşı İsrail’i korumamakla kalmayıp perde arkasında onlarla işbirliği yapmakla” suçlayan Başbakan ve Dışişleri Bakanı Netanyahu, ilkin evet oyu kullanan BMGK üyelerinin (Britanya, Fransa, Rusya, Çin, Mısır, İspanya, Japonya, Yeni Zelanda, Uruguay, Ukrayna) İsrail’deki büyükelçilerini dışişleri bakanlığına çağırarak protesto notası verdi. Diğer üyelerden Senegal’in diplomatik ilişkisi var ama elçisi yok, Malezya ve Venezüella’nın ise diplomatik ilişkisi bulunmuyor. BM ve Senegal’e rest Netanyahu, evet demediği gerekçesiyle başta çağırmadığı ABD’nin büyükelçisini daha sonra başbakanlıkta görüşmeye çağırdı. İsrail’in Yeni Zelanda ve Senegal’deki büyükelçilerini de istişarede bulunmak üzere geri çağıran Netanyahu, Senegal’e tüm İsrail yardımlarını kesti. “BM ile tüm ilişkileri bir ay içinde gözden geçirme” ve BM’ye on milyonlarca dolarlık katkıyı kesme tehdidinde bulundu. Netanyahu Yahudi bayramı Hanuka’yı kutlarken neşeli pozlar verdi. Rusya okuması 2016’da Rusya ile yatıp kalkar olduk. Ankara’daki siyasal İslamcı heyetin sancılı U dönüşü sonucu Rusya ile gelen ‘normalleşme adımlarıyla’ uzun bir yaz geçirdik. 2016’yı Halep’ten cihatçıları söküp atan RusyaTürkiyeİran mutabakatı ve trajik Rus Büyükelçisi suikastıyla kapatırken, Rusya dilimizde. Sağcısıyla solcusuyla pek bilmediğimiz, pek anlamadığımız Rusya... Doğrusu Rusya uzmanı meslektaşlarım varken konuşmayı zul görürüm. Tek yaptığım 1990’lardan beri Rusya’yı daha ziyade dış politika odaklı izlemek. Ve Batı dünyası, siyasi nüfuz/ekonomik çıkarlar için dünyanın diğer coğrafyalarına bizzat kendi değerlerini ayaklar altına alacak bir riyakârlıkla yüklenirken, Moskova’daki siyasi aklı anlamaya çalışmaktan ibaret. HHH Vladimir Putin, Sovyetler’in çöküşüyle yaşanan sallantılı dönemden çıkışa damgasını vuran isim. Batılıların Putin’i dert edinmeleri normal. Genç bir dış haberci olarak, Ocak 2000’de başa geçtiğinde, herkesin ‘Yeltsin’in kuklası’ saptaması yaptığı dönemde, ‘Bu Putin bildiğiniz Rasputin değil’ diyerek Siloviki’nin ipleri eline alışını yazmıştım. Ben de o gün bugündür kendisini ve Rusya’yı ‘dert edinir’ izlerim. Kavramlaştırma mütehassısı Batılılar 2000’lerde ‘otoriterlik’ ve ‘milliyetçilik’ altbaşlıkları üzerinde ‘Putinizm’i türettiler. Rus siyasi geleneğinin ‘otoriter’ eğilimleri vakıa iken, 20. yüzyıl tarihi ‘halkların kardeşliği’ ile geçmiş bir diyarda ‘milliyetçilik’ etiketinin uymadığını anlamadılar. Rus realpolitiğini de öyle. 20002004 ve 20042008’deki iki dönem başkanlığın ardından Putin 20082012’de başbakanlığa geçip ‘tandeme’ gittiğinde, Batılılar ‘umudumuz liberal Medvedev’ derken, gülüp geçtiğimi anımsıyorum. HHH Olan biten belliydi. Koca bir ülkede neoliberal dünyaya bir anda açılmanın çöküşünü gören Siloviki işe el koymuştu. Putin, salt kendi çevresini zengin eden oligarşik yapıya savaş açarken, vergi düzenlemeleri, toprak reformu eşliğinde liberal ekonomik reformlara imza attı. Yoksulluk yarı yarıya azaldı. ABD’nin Ortadoğu’da yaktığı yangının sonucu olan petrol fiyatları yardımcı oldu. HHH Batı’nın Yugoslavya’yı parçalamasıyla Balkanlar’dan sürülmüş Ruslar dış politikayı imparatorluk ve Sovyet mirasını harmanlayarak dengeledi. Ortadoğu’dan Latin Amerika’ya ilişkiler tesis ettiler. Üzerlerine gelinmedikçe hamle yapmadılar. Gorbaçov’a vaatlerini tutmayan NATO’nun genişleme/ çevrelemesi, Doğu Avrupa’ya füze kalkanı planları Rusya’da sadece ‘savunma refleksi’ üretti. 2004 Ukrayna, 2006 Gürcistan krizleri, 2014’te ABD/AB’nin neonaziler eliyle Kiev’de parlamento darbesi yaptırması aynı refleksi pekiştirdi. Ne ilginçtir ki, Libya’da geri çekilen Rus diplomasisi Suriye’de hataya düşmedi. Siyasal İslam maşasıyla rejim değişikliği teması Moskova için ‘başka bir şeydi’ zira. Rus diplomasisi hep Batı ile işbirliğine, saygıya dayalı ilişkilere vurgu yaptı, karşılığı olmadı. Rusya bugün Obama’nın başarısız ‘pivot Asya’ politikası karşısında Çin ile Avrasya entegrasyonuna soyunuyor. Ve Kissinger’ın telkin ettiği ‘bölyönet’ taktiğinin işe yarayacağı çok şüpheli. HHH Rusya Federasyonu cennet değil. Sosyalist bir sistemi de yok. Lakin yanlış anlamamak lazım. Burası içinde milyonlarca Müslümanın da yaşadığı kozmopolit bir diyar. Moskova için dış politikada uluslararası hukuk çerçevesinde bağımsızlık, egemenlik, toprak bütünlüğü asli belirleyici. İttifakları çıkar odaklı. Tek belirleyen olma hevesi yok. Kanımca ‘Putinizm’ mefhumunun ise altı boş, zira ideolojik altyapısı olmayan bir model olamaz. Ruslar gömdükleri sosyalizm ideali üzerine düşünmeli. Ama kendi ‘ideallerini’ kendi elleriyle gömen Avrupalıların da düşünecek çok mefhumları var. AB’ye neoliberal kurtarma paketleri dayatan Merkel, 18 senelik iktidarını tamamlayacak dördüncü döneme hazırlanırken; 300 küsur senedir soyisimleri zincirleriyle namlı başkanlar tarihine sahip ABD’nin ulusal güvenlik aparatını think/tank toplumu ve corporate medyanın tamamladığı sistem krizin eşiğindeyken... İronik tabii, ‘tarihin sonunu’ çok erken ilan etmişlerdi. Afgan kadın pilottan ABD’ye iltica talebi Afganistan’ın ilk kadın savaş pilotu olan Nilüfer Rah mani (25) Taliban’ın kendisine ve ailesine yönelik ölüm teh ditleri karşısında ABD’ye ilti ca talebinde bulundu. 2015’te ABD’nin Uluslararası Cesaret Nilüfer Rahmani Ödülü’ne layık görülen Rahmani, yazdan beri ABD’de aldığı eğitimin tamamlanması na karşın ülkesine dönmemesini “Yaşatma yacaklarından korkuyorum” diye açıkladı. 2. Elizabeth ayine gidemedi Britanya Kraliçesi 2. Elizabeth (90) ağır soğuk algınlığı sebebiyle kilisenin Noel törenine katılmadı. Aile kutlamasına katılacağı duyurulan ve Noel konuşması banttan yayımlanan Elizabeth, 2017’de bazı etkinliklerin hamiliğinden çekileceğini açıklamıştı. C MY B