15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 23 Aralık 2016 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN EL BAB’DA ŞEHİT OLAN ASKER SAYISI 16’YA YÜKSELDİ TÜRKİYE AĞLIYOR Fırat Kalkanı Harekâtı’nda El Bab’a yönelik operasyonda IŞİD’in saldırısında şehit olan askerlerin sayısı 16’ya yükseldi. Şehitlerden geriye yürek yakan hikâyeler kaldı. Bursa, Kayseri ve Konya çifte acıyla sarsıldı. Annesinin yanına Akın Acar Ali S. Yalçın Burak Boz Furkan Yavaş Göktan Özüpek Hasan Kavuz Şehit Binbaşı Bülent Albayrak’ın acı haberi Bursa’da yaşayan ailesini yasa boğdu. Albayrak’ın annesi Suzan, Marmara depreminde Gölcük’te kaybettiği, cenazesinin annesinin yanında toprağa verileceği öğrenildi. Kendi isteğiyle gitti Bülent Albayrak§ Okan Altıparmak Ökkeş Karaca Oktay Durak Ö. Yekebağcı Önder Pınar Osman çelik Uzman Çavuş Burak Boz’un acı haberi Konya’nın Ereğli ilçesi Cinler Mahallesi’ndeki ailesini yasa boğdu. Boz’un operasyona kendi isteği ile katıldığı öğrenilirken baba Özkan Boz, “Böyle bir şehidimiz olduğu zaman, müjde verircesine ambulansla kapıya gitmesinler” dedi. İkiz kardeşi asker Piyade Kıdemli Cavuş Astsubay Okan Altıparmak’ın (24) Konya’nın Seydişehir İlçesi Taraşcı Mahallesi’ndeki evine de ateş düştü. Şehit Altıparmak’ın annesi Neriman ve babası Yaşar’ın Üsküdar’da oturduğu öğrenildi. Şehit Altıparmak’ın ikiz kardeşi Oktay Altıparmak’ın asker olduğu öğrenildi. 03.00’te kapı çaldı Komando astsubay Göktan Özüpek’in (23) Kırklareli’ndeki evine ateş düştü. Anne Sevim Özüpek oğlunun şehit olduğu haberini gece 03.00 sıralarında askeri yetkililerden alarak gözyaşlarına boğuldu. Şehit Göktan Özüpek’in 1.5 ay önce Ankara’da hemşire olan Merve Özüpek ile evlendiği belirtildi. İyi ki resim attın... Şehit Uzman Çavuş Akın Acar’ın acı haberi Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde yaşayan ailesine verildi. Şehidin annesi Hanife Acar, oğlunun geçen pazar günü sosyal medya hesabından paylaştığı fotoğrafın altına “Çok özlemiştim canım yavrum, iyi ki resim attın” ifadelerini yazarken, Şehit Uzman Çavuş Acar da annesinin kendisi için sosyal medyada yaptığı paylaşıma “Sağol canım annecim” diye yanıt verdi. 24 günlük nişanlı Düğün yapacaktı Uzman Çavuş 26 yaşındaki Ali Yılmaz’ın geçen şubat ayında Emine Zengin ile nişanlandığı ve önümüzdeki aylarda düğün yapmayı planladığı belirtildi. Şehidin Antalya’da oturan annesi Aynur ve kız kardeşi Aycan Aygün acı haberle yıkıldı. Aynur Aygün’e acı haber, yakınları tarafından telefonla bildirildi. Oğlunun şehadet haberiyle yıkılan Aynur Aygün, kızı Aycan ve eşi Mithat Aygün’e sarılarak gözyaşı döktü. Mehmet Kökkaya Kayseri’de çifte acı Kayseri 1. Komando Tugayı’nda görevli uzman çavuşlar Mehmet Kökkaya ile Osman Çelik’in acı haberi Kayseri’yi yasa boğdu. Evli ve 1 çocuk babası Kökkaya’nın babasının da 5 ay önce yaşamını yitirdiği öğrenildi. 10 kardeşin 8’incisi olan Osman Çelik’in bekâr olduğu ve Zincidere Komando Tugayı’nda iken, geçici görevle Suriye’ye gittiği öğrenildi. Çelik’in en son 5 ay önce yakınlarıyla görüşebildiği öğrenildi Üç aylık evliydi Piyade Uzman Çavuş Ferhat Demir’in acı haberi, dün gece Bursa’nın merkez Yıldırım ilçesindeki ailesine verildi. 26 yaşındaki Ferhat Demir’in Kayseri 1’inci Komando Tugayı’nda görevli olduğu öğrenildi. Şehidin 3 ay önce evlendiğini söyleyen amcasının oğlu Selim Demir, “En son dün sabah 10.00 sıralarında eşi Fatma Demir ile görüşüp, operasyona gideceğini söylüyor. Üç ay önce evlenirken de ancak 5 gün izin kullanabilmişti” dedi. Piyade Uzman Çavuş Ali Sezai Yalçın’ın (24) acı haberi, Tokat’ın Erbaa ilçesinde tek başına yaşayan annesi Asuman Şerbetçi’ye askeri yetkililer tarafından verildi. Şehidin 24 gün önce 27 Kasım’da İstanbul’da Özge İslam ile nişanlandığı ortaya çıktı. En son bayramda Bordo bereli Astsubay Furkan Yavaş’ın İzmir’deki baba ocağına acı haber ulaştı. Şehit Astsubay Furkan Yavaş’ın ailesinin yanına en son Ramazan bayramında geldiği, ailenin Yavaş ile telefonda sık sık görüştüğü öğrenildi. Samsun’a kara haber Uzman Çavuş Hasan Kavuz’un ailesine acı haber ulaştı. İstanbul’da yaşayan ailenin aslen Samsun’un Çarşamba İlçesi Paşayazı Köyü nüfusuna kayıtlı olduğu belirtildi. Baba Ertan ve anne Safiye Kavuz’un Samsun’a gelmek üzere İstanbul’dan yola çıktıkları belirtildi. Babasını yitirmişti Tankçı Astsubay Başçavuş Ökkeş Karaca’nın acı haberi Kahramanmaraş’taki baba ocağına ateş düşürdü. Şehidin annesi Şerife Karaca, askeri yetkililerin verdiği acı haberle yıkıldı. Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda görevli Karaca’nın babasının bir süre önce vefat ettiği belirtildi. Geçici görevdeydi Piyade Uzman Çavuş Oktay Durak’ın şehit haberi Yozgat’ın Çayıralan ilçesine bağlı Çukurören köyünü yasa boğdu. Şehit Durak’ın 4 yıldır uzman çavuş olarak görev yaptığı ve asıl görev yerinin Kayseri olduğu, geçici görevle Fırat Kalkanı Harekâtı’na katıldığı belirtildi. Elazığ şehidine ağlıyor Topçu Astsubay Kıdemli Çavuş Önder Pınar’ın Elazığ’daki ailesine acı haber ulaştı. Şehidin Elazığ merkez Kültür Mahallesi’nde ikamet eden babası Muzaffer ve annesi Songül Pınar’a sağlık ekipleri eşliğinde askeri yetkililer acı haberi verdi. Sarıkamış’tan El Bab’a Astsubay Kıdemli Çavuş Ömercan Yekebağcı’nın (27) Kars’ın Susuz ilçesindeki ailesi de oğullarının şehit olduğu haberiyle yasa boğuldu. Bekâr olan Ömercan Yekebağcı‘nın Sarıkamış 57’inci Komando Tabur Komutanlığı’nda görevli olduğu, buradan El Bab’a gittiği belirtildi. l DHA / İHA 100’den fazla saldırı önlendi ‘1005 terörist öldürüldü’ TBMM Genel Kurulu’nda Fırat Kal teröristlerinin 299’u etkisiz hale gekanı Harekâtı’na ilişkin bilgi ve tirilmiş, 4 bina, 4 savunma mevzii, 5 ren Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, araç ve 1 Drone da imha edilmiştir.” Fırat Kalkanı Harekâtı’nın devam ettiği Suriye’nin El Bab bölgesinde, IŞİD’in yanlarına zırh takıp bomba yüklediği 100’den fazla araçla saldırı girişiminin askerlerin dikkati sayesinde önlendiği öğrenildi. Askeri kaynaklardan edinilen bilgilere göre, bomba yüklü aracın peşinden ilerleyen herekât kapsamında şehit sayısının 16’ya yükseldiğini söyledi. Işık, “Türkiye’nin içinde bulunduğun bölgenin Birinci Dünya Savaşı’ndan sonraki en büyük altüst oluşu yaşadığını” söyledi. Işık, bugüne kadar Fırat Kalkanı harekâtı kapsamında yapılanları şöy “El Bab’dan sonra sıranın Rakka’ya geleceğini bilen IŞİD’in intihar saldırıları, keskin nişancılar, el yapımı patlayıcılar ve muhtelif tuzaklarla direnç gösterdiğini” ifade eden Işık, Rusya ile başarılı işbirliği sayesinde 37 bin 500 sivilin de Halep’ten güvenli böl diğer araçlarda, öldürülen IŞİD militanla le anlattı: “1005 terörist etkisiz hale gelere tahliye edildiğini açıkladı. rının bazılarının üzerlerinde canlı bomba yeleği bulunduğu görüldü. IŞİD militanlarının hem bomba yüklü araçla, hem de canlı bomba olarak, askerlerin bulunduğu mevzilere yönelik düzenlemeyi planladıkları intihar eylemleri engellendi. Etkisiz hale getirilmelerinin ardından fotoğrafları çekilen teröristlerin birçoğunun üzerinde intihar yeleği olduğu da görüldü. Öte yandan IŞİD, TSK’ye ait iki tank ve bir bul getirildi. DEAŞ’a ait 4 tank, 29 havan, 41’i silahlı 97 araç, 621 bina ve 61 savunma mevzii, 28 komuta merkezi, 17 cephanelik imha edilmiş, 11 bombalı araç tesirsiz hale getirilmiştir. Bir yandan DEAŞ’a karşı mücadele ederken, diğer yandan da bölgedeki PKK/ PYD/YPG unsurlarıyla da mücadele edilmesi gereklidir. PKK/PYD/YPG ‘47 sivil öldü’ iddiası Öte yandan AFP’nin haberine göre muhaliflerin Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, TSK’nin Suriye’nin kuzeyinde El Bab çevresinde IŞİD’e yönelik düzenlediği hava saldırılarında 14’ü çocuk, 9’u kadın olmak üzere en az 47 sivilin öldüğünü iddia etti. dozeri ele geçirdiğini iddia etti. Şehitlere ayrımcılık AKP, tazminat ve aylıklarla şehit yakınları ve gaziler arasında ayrım yapıyor 15 Temmuz şehitleri yakınlarına ve gazilere aylık 3 bin 203 TL maaş bağlayan hükümet, terör saldırılarında yaşamını yitirenlerin yakınları ile gazi kalanlara 789 TL aylık bağlıyor. 15 Temmuz şehitlerinin yasal mirasçılarına 88 bin 596 TL tazminat ödenirken, terör saldırılarında yaşamını yitirenlerin mirasçılarına ise 29 bin 79 TL tazminat veriliyor. Terör operasyonlarında şehit olanların ailelerine ise 84 bin 376 TL, gazilere ise 168 bin 752 TL nakdi tazminat veriliyor. AKP Hükümeti, verdiği tazminat ve aylıklarla şehitler yakınları ve gaziler arasında ayrımcılık yapıyor. Terörle mücadelede şehit olan askerlere ayrı, 15 Temmuz darbe girişiminde yaşa mını yitirenler ve yaralananlara ayrı, terör saldırılarında yaşamını yitirenler ve yaralananlara ise ayrı ayrı nakdi tazminat ve aylık bağlanıyor. 15 Temmuz darbe girişiminde yaşamını yitirenlerin yakınlarına 3 bin 203 TL aylık bağlayan devlet, örneğin Ankara Gar saldırısında yaşamını yitirenlerin yakınlarına ise 789 TL maaş veriyor. 15 Temmuz’da yaşamını yitirenlerin yasal mirasçılarına 88 bin 596 TL nakdi tazminat ödeniyor. Bu rakam terör saldırılarında yaşamını yitirenlerin ailelerinde ise 29 bin 79 TL. 2016 yılı rakamlarına göre terör operasyonlarında şehit olanların ailelerine ise 84 bin 376 TL olarak yansıtılıyor. 15 Temmuz darbe girişiminin ardın dan bakıma muhtaç derecede malul olanlara 177 bin 132 TL tazminat ödenirken, terör saldırıları nedeniyle engelli kalanlara engel derecelerine göre 2 bin 326 TL ile 41 bin 874 TL arasında tazminat veriliyor. Terör operasyonlarında gazi olan askerlere ödenen tazminat ise 168 bin 752. Terör operasyonlarında gazi olan askerlere sosyal güvencesi varsa 606 TL, yoksa 1366 TL maaş bağlanıyor. 15 Temmuz’da malul hale gelenlere bağlanan aylık maaş en az 3 bin 203 TL olarak hesaplanırken, terör saldırılarında yaralananıp engelli hale gelenlere, engel derecelerine göre 473 TL ile 789 TL arasında aylık bağlanıyor. l ANKARA / Cumhuriyet haber 11 İktidarın derin dehlizleri Her gün bu gazetenin birinci sayfasında, en başta, on gazetecinin fotoğrafı; Çok uzaklardan bize bakıyorlar. Bize... gözlerimizin içine. Sosyal medyada iki yazarın her geçen gün artık biraz daha az çıkıyor karşımıza fotoğrafı; Çok uzaklardan bize bakıyorlar. Bize... gözlerimizin içine. Sitemle. Sayıları devamlı artıyor. Bir gazeteci daha... Bir yazar daha... Bir akademisyen daha... Bir milletvekili daha... Bir yerel yönetici daha... İçeri... içeri... çok ama çok içeri, derine, dibe, karanlık bir dehlize atılıyorlar. Biz istediğimiz kadar haykıralım; “Elini kolunu sallayarak aramızda gezen gerçek teröristler dışarıda; Terörist diye suçlanıp yargılanan aydınlar içeride” diyelim. İktidar için bunun hiçbir kıymeti yok. Ülke tamamen kontrolden çıkmış; ardı ardına sokaklarda bombalar patlıyor; diplomatik cinayetler işleniyor ve MİT neredeyse gerçekten bir efsaneymiş gibi davranıyor... Gerçekler her seferinde hasır altı. Ülkenin ne dostu belli ne düşmanı. Ama iktidar hâlâ halka “Sizin aydın sandığınız kişiler aslında birer terörist” mesajı vermenin derdinde. Bu arada biz istediğimiz kadar polis sandığımız kişinin polis; Savcı sandığımız kişinin savcı; Asker sandığımız kişinin asker; Politikacı sandığımız kişinin politikacı olmadığını tereddütsüz bir şekilde öğrenmiş olalım; Herkesin... ama herkesin, en baştakinden en sondakine kadar herkesin, göründüğünden, bilindiğinden başka biri... olabileceğini sezelim. “Buna ülkeyi yönetenler de dahil” diyelim... Fark etmiyor. İktidarın elinde hileli bir ayna; Kendi suçlarını muhaliflere yansıta yansıta hedefe doğru ilerliyor. Batı’ya kindarca sırtını dönerken; halkı Ortadoğu’nun kullanışlı cehaletine teslim ediyor. Şu anda ülkeyi hızla felakete sürükleyen ne varsa; Hepsi gerçeklerin, soruların, itirazların, insan haklarının, çağdaş hukukun, evrensel adaletin, aklın, mantığın ulaşamadığı o derinlikte kurgulanıyor. Onlar, o gazeteciler, o yazarlar, o politikacılar o derinlikten dışarıya ulaşan tek ve büyük bir çığlıklar. Ama dışarının gürültüsünde kayboluyorlar. O gürültüyü çıkaranlar... Yani elini kolunu sallayarak sokaklarda dolaşan ve zamanı gelince hiçbir engelle karşılaşmadan kendini patlatan canlı bombaları; Devletin resmi kurumlarında çalışan ve profesyonel bir tetikçi olduğu ancak cinayet işledikten sonra ortaya çıkan katilleri bu ülkenin kalbine bıçak gibi saplayanlar için... Hapse atılan aydınlar, adı sanı belli teröristlerden gerçekten bin kat daha tehlikeliler. O yüzden, terörün diplomatik bir dile dönüşüp, ulusal ve uluslararası tüm ilişkiler üzerinde hüküm sürdüğü bu süreçte.. Sorulması gereken sorular ve verilmesi gereken cevaplarla birlikte iktidarın o derin dehlizine üst üste gömülmekteler. Neticede sistemi idare edenler, kendi iklimlerinde terörü olağan hatta bazen kaçınılmaz görmekteler; Ve olan biteni sorgulayan herkese ölümüne kinlenmekteler. Orgeneral Akar harekât merkezinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve beraberindeki komutanlar El Bab’daki çatışmalarda yaralanan askerleri Kilis ve Gaziantep’teki hastanelerde ziyaret etti. Akar daha sonra Fırat Kalkanı harekâtının yönetildiği harekât merkezine gitti. Akar, harekâta ilişkin gelişmeler hakkında son duruma yönelik bilgi ve değerlendirmeleri aldı. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle