14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 10 Aralık 2016 EDİTÖR: SERKAN OZAN Kanlı geceye doğru dizi 11 ürkiye siyasi tarihinin en kanlı kal T B Akışmalarından biri olan 15 Tem öyle bir kalkışmanın birkaç günde planlanıp organize edilmesi güç. Şu nkara Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde dijital veri incele muz darbe girişiminin ne zaman plan ana kadar medyaya sızdırılan bilgiler mesi, telefon bağlantıları, itirafçılar ve landığı ve hazırlık sürecine ilişkin ke ve bazı şüpheli ifadelerinden yola çıka şüpheli ifadelerinden darbe planlama sin bilgiler ortaya çıkmış değil. rak tahminlerde bulunmak mümkün. sına dair bir ‘taslak fezleke’ hazırlandı. OCAK Kemal Batmaz 2016’DA BAŞLADI Darbeyi planladıkları öne sürülan Adil Öksüz ve Kemal Batmaz’ın 15 Temmuz öncesi birçok kez yurtdışına çıktıkları belirlenmişti. Öksüz ve Batmaz, darbe girişiminden iki gün önce Atatürk Havalimanı’ndan Türkiye’ye giriş yaparken gü Henüz son şekli verilmeyen polis fezlekesine göre, darbenin altyapısı için çalışmalar 2016 Ocak ayında başlatıldı. İddiaya göre darbe talimatı, Fethullah Gü Adil Öksüz seyi” bildirisinde de imzası bulunan venlik kameralarına takılmıştı. Darbenin kronolojisi len tarafından, örgütün TSK imamı Partigöç, Genelkurmay Karargâhı’nda olduğu öne sürülen ilahiyatçı profe darbe gecesine ilişkin dijital veri in sör Adil Öksüz’e iletilmişti. Bu süreç celemelerine göre Türkiye genelinde te sürekli yurtdışına gidip gelen Ök darbenin emirkomutasını elinde tu süz, darbe ile ilgili planları örgüt lide tan askerdi. Kalkışma gecesi talimat ri ve darbeye katılacak komutan düze ları verdiği belirlenen Partigöç’ün, ay yindeki generallere iletiyor nı zamanda darbeye katı du. Bu hazırlıklar sırasında lan komutanlara darbe önce Öksüz’ün, Türk Silahlı Kuv si görev alacakları yerleri ve vetleri (TSK) içerisindeki emirlerinde çalışacak diğer darbeci askerlerle Ankara’da askerlerin listelerini ilettiği çeşitli tarihlerde ve farklı ad iddiaları da dosyada yer aldı. reslerdeki evlerde toplantı Sıkıyönetim ilan edilecek il lar yaptığı da iddialar ara lerde kimin komutanlığı yü sındaydı. İzmir Cumhuriyet rüteceği listesinin de Parti Başsavcılığı tarafından yü göç tarafından hazırlanarak rütülen soruşturmada ifade veren “Kuzgun” ve “Şap Mehmet Partigöç ilgili kişilere iletildiği de öne sürüldü. ka” kod isimli gizli tanıkla Polise göre, Adalet ve Kal rın anlattıklarına göre de darbe plan kınma Partisi (AKP) Genel Başkan lamaları Ankara’da bir villada yapıl Yardımcısı Şaban Dişli’nin kardeşi mıştı. Gizli tanıklar, “FETÖ/PDY örgü Tümgeneral Mehmet Dişli de darbe tü içerisindeki üst düzey imamlar” ol nin askeri ayağında ikinci sırada ge duğunu öne sürdükleri asker ve sivil len kişiydi. Genelkurmay Proje Yöne lerin toplantılara katıldığını iddia edi tim Daire Başkanı Dişli’nin kalkışma yorlardı. Darbe hazırlıkları haziran gecesi görevi ise darbeye karşı koya temmuz döneminde hayli yoğunlaş cak komuta kademesinin derdest edi mıştı. Fezleke taslağına göre, Fethul lip darbeye katılımlarının sağlanması lah Gülen’in talimatlarını ileterek as için ikna edilmesiydi. kerlerle darbe planlaması yapan Adil Öksüz ve 15 Temmuz gecesi Akıncı Darbenin dumanı tütüyor Üssü’ndeki askerlere talimatlar verir Darbenin hazırlıklarına ne zaman ken görüntüleri ortaya çıkan Kemal başlandığına ilişkin şu ana kadar Batmaz, darbenin sivil ayağındaki ilk ki tek bilgi kaynağı bazı şüphelilerin iki isimdi. savcılık ifadeleri. Bu ifadelere göre, Cuntanın askeri lideri darbenin Ankara’daki merkezi olan Akıncı Ana Jet Üs Komutanlığı’nda 11 TEM polislerinin tespitlerine göre Temmuz’dan sonraki dört gün boyun cuntanın askeri lideri ise darbe gece ca her akşam toplantı yapılmıştı. Cun si Yıldırım Harekât Planı’nı imzalaya tacıların İstanbul’daki darbe planla rak ülke genelindeki birliklere gönde ma toplantılarının merkezi ise Yeşil ren Genelkurmay Başkanlığı Personel köy’deki Hava Harp Okulu binasıy Plan Yönetim Daire Başkanı Tuğgene dı. Eldeki verilere göre, 8 Temmuz’da ral Mehmet Partigöç’tü. TRT’de silah TSK içinde darbenin dumanı tütmeye l 8 TEMMUZ / ANKARA Darbenin ilk kez 8 Temmuz’da konuşulmaya başlandığı Yarbay Murat Bolat’ın ifadelerinde yer alıyor. Ankara Güvercinlik’teki Kara Havacılık Alayı’nda Tabur Komutanı olan Yarbay Bolat, kendisini akıllı telefonundan görüntülü olarak arayan Alay Komutan Yardımcısı Yarbay Halil Gül’den darbeyi öğrenmişti. İfadesinde, izinli olduğu 1 16 Temmuz tarihleri arasında Alay Komutanı Albay Fevzi Okka ile Yardımcısı Yarbay Gül’ün kendisini arayarak tatilini yarıda kesmesini istediklerini, ancak bunu reddettiğini belirten Bolat, “8 Temmuz günü yaptığım görüntülü konuşmada Gül, eliyle sus işareti yaparak, dudak hareketleri ile ‘durum çok ciddi’ dedi ve bana 9 mm. çapında mermi gösterdi. O zaman ciddi bir şey anlatmaya çalıştığını anladım” dedi. l 12 TEMMUZ SAAT 19.00 / İSTANBUL İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddi 12 Temmuz saat 19.00’da başlayıp 14 Temmuz saat 01.30’da sona eren top anameye göre, Maltepe’deki General lantıda oluşturulduğu öne sürüldü. Nurettin Baransel Kışlası’nda üç gün Toplantıya katılanlar arasında, Tuğ boyunca toplantı yapıldı. 2, 13 ve 14 general Özkan Aydoğdu, Tümgeneral Temmuz’daki toplantılara İstanbul’da Eyüp Gürler, Kuleli Askeri Lisesi’nin ki birliklerin katıldığı kamera görün eski komutanı Mürsel Çıkrıkçı ve tüleriyle tespit edildi. İddianamede, Kahramanmaraş Garnizon Komutanı darbecilerin kullanıdğı “Yurtta Sulh” Uzay Şahin’in de olduğu yine kamera ismi verilen Whatsapp grubunun da, görüntülerinden tespit edildi. l 12 TEMMUZ / ANKARA Şüpheli ve gizli tanık ifadelerine Ümit Gençer de kalkışmayı üç gün göre, darbenin Ankara’daki mer önce öğrenmişti. Hâkimlik ifadesine kezi olan Akıncı Hava Üssü’nde de göre Gençer, 12 Temmuz’da kendisi bir grup darbeci toplantılar yapıyor ni çağıran Albay Enver Topal’ın, “Bir du. Bu toplantılarda kalkışmada ki görev aldık, cuma günü gece 03.00 ci min nerede görevlendirileceği, han varı darbe olacak” demesiyle kalkış gi birliklerin kalkışmaya katılacağı, mayı öğrenmişti. Yarbay Gençer, 15 kimlerin gözaltına alınacağı gibi ay Temmuz gecesi 20.30’da, Cumhur rıntılarüzerinde konuşuluyor, gide başkanı Muhafız Alay Komutanı Al rek daha çok subayın bilgi sahibi ol bay Kutsi Barış’tan da görevini öğren duğu darbenin hazırlıkları hızla sü di: Eline tutuşturulan Genelkurmay rüyordu. Cumhurbaşkanlığı Muhafız imzalı sıkıyönetim emrini içeren dar Alay Komutanlığı’nda görevli Yarbay be bildirisini TRT’de okutacaktı. zoruyla okutulan “Yurtta Sulh Kon başlamıştı. ORGENERAL ÖZEL’İ YALANLAYAN BELGE l 14 TEMMUZ / ANKARA Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş, kalkışmadan bir gün önce, Marmaris timine komuta edenlerden olan Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndan (ÖKK) Binbaşı Şükrü Seymen ile Ankara’da bir araya gelmişti. Binbaşı Seymen’in ifadesine göre, kendisi gibi ÖKK’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın görevli Albay Osman Kılıç’la buluştuktan sonra adresini hatırlamadığı bir evde Sön 1774 şüpheliden 1668’i darbeci çıktı Eski Genelkurmay Başkanı Necdet Özel, darbe kalkışmasının ardından, ihbarlara rağmen Gülen Cemaati’nin TSK içindeki varlığına yönelik etkili çalışmalar yapmamakla nelkurmay Personel ve İstihbarat başkanlıklarının yaptığı araştırmanın sonuçlarını içeriyordu. Genelkurmay Başkanı’nın onayına da sunulan belgede, isimleri bildirilen askerlerden 1277’sine yönelik bir bulguya rastlanmadığı, 457’sinin ise detaylı Marmaris’te kaldığı otele yönelik baskını yönettiği iddia edilen Tuğgeneral Sönmezateş, Muğla’da tu tuklandı. mezateş ile bir araya gelmişlerdi. İfadesine göre, Tuğgeneral Sönmezateş, “Sen dahil 12 kişilik tim hazırla. Silahı, teçhizatı, helikopteri ben tedarik edeceğim, TSK emir komuta zinciri içerisinde yönetime el koyacak. İhtiyaç halinde Davut Uçum da helikopterle sizi intikal ettirebilir” talimatı vermişti. l 14 TEMMUZ / ANKARA OSTİM Aynı gün 19.00’da üç yarbay aralarına katılan Kara Havacılık’tan Binbaşı Okan Koca suçlanarak en çok eleştiri yöneltilen Necdet ÖZel araştırılması gerektiği rapor edilmiş kurt ile birlikte iki araçla Ankara Ostim’de bir site içerisindeki daireye gittiler. Bolat’ın ifadesine isim olmuştu. Suç ti. Darbeden sonra göre Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndan olduğunu lamalar için “asılsız” diyen Özel, bütün başlatılan soruştur tahmin etiği 4 kişi daha vardı. Bolat, kendisinin ihbar ve iddiaların hem adli hem de ida malarda ise isim dahil edilmediğini söylediği bu toplantıda 7 su ri yönden incelendiğini, buna ilişkin bel leri aylar öncesin bayın darbenin son koordinasyonu üzerinde ko gelerin de Genelkurmay arşivlerinde bu den belirlenen an nuştuklarını anlattı. Bolat’ın, gece boyunca üze lunduğu yanıtını vermişti. Ancak darbe cak görevlerine de rinde konuşulduğunu anlattığı plan, 16 Temmuz soruşturmasına giren 4 Ocak 2016 tarih vam eden 1774 asli bir belge, Necdet Özel’i yalanlayacaktı. kerden 1668’inin Gökhan Şahin Sönmezateş gecesi saat 03.00’te devreye girecekti. Ancak, 15 Temmuz günü saat 18.00 sıralarında üsler Darbe girişimi sonrası Genelkurmay kalkışmaya katıldı de yapılan üst düzey denetimler sırasında deşif Personel Başkanlığı’nda yapılan ara ğı tespit edilecekti. re olduklarını düşünen Bolat, plandan vazgeçil mada ele geçirilen belge, istihbarat bi Zaten, bunlarla ilgi mediğini, kendisini yanına çağıran Yarbay Halil rimlerinin rapor ve uyarılarına rağ li “temiz” raporunun Gül’ün “Hadi başlıyoruz” sözleriyle anladı. men Cemaat’in TSK içinde örgütlenme altında imzası bulu ye devam edebildiğini kanıtlıyordu. Bel nanlar da darbe şüpge, “FETÖ bağlantılı personel” denilerek helisi olarak tutuklaisimleri bildirilen 1774 askerle ilgili Ge nacaktı. YARIN: 15 TEMMUZ GÜNÜ DARBE NASIL BAŞLADI? Üç milyar Avro’ya ne oldu? Önümüzdeki günlerde AB zirvesinde Türkiye’nin üyelik müzakerelerinin dondurulması konusu belki değerlendirilecek. Belki diyoruz çünkü konu zirvede resmen gündeme gelmeyebilir. AB üyeleri arasında, Avusturya ve Hollanda dışında, AB Parlamentosu’nun ezici bir çoğunlukla kabul ettiği dondurma kararının uygulanmasını açıkça talep eden başka hükümet yok. Ya da yok gibi gözüküyor. Zirvede muhtemelen yirmi yılı dolan Gümrük Birliği Anlaşması’nın gözden geçirilmesi ve ÜyelikÖncesi Yardım Enstrümanı (IPA) fonlarının geleceği de tartışılacak. AB Parlamentosu içinde bu iki konunun da dondurulmasını talep etme eğilimi var. Zirvede 18 Mart 2016 TürkiyeAB ortak deklarasyonunun geleceği de herhalde görüşülecek. Bu deklarasyonla mültecileri tutma karşılığında vizenin kaldırılması ve AB’nin üç milyar Avro’luk bir destek vermesi öngörülmüştü. Vize işi suya düştü. Anlaşmanın mali yardım kısmında ise rivayet muhtelif. Bir radyo programında AB’nin bu mali yardım sözünü tutmadığını, IPA fonlarının bir kısmını söz konusu mali yardım gibi gösterdiğini iddia etmiştim. Bu iddiama AB Komisyonu’nun ilgili masasından detaylı bir yanıt geldi. Üç milyar Avro’luk mültecilere yönelik bu fonun, 20142020 arasında kullanılması öngörülen 4.4 milyar Avro’luk IPA fonlarından bütünüyle ayrı olduğunu özellikle vurguluyorlar. Bu vesileyle üç milyar Avro’nun dağılımını veriyorlar. Altı alanda harcama öngörülmüştü: Altyapı harcamaları dahil eğitim ve sağlık, yoksullukla mücadele ve emek piyasasına erişim dahil olmak üzere sosyoekonomik destek, insani yardım, belediye altyapısı ve göçmen yönetimi. Bu çerçevede, Suriyeli mültecilerin eğitimiyle ilgili Milli Eğitim Bakanlığı’yla 300 milyon Avro’luk anlaşma imzalanmış ve proje başlamış. Sağlık Bakanlığı’yla aynı amaçla 300 milyon Avro’luk destek projesi başlamış. Göç İdaresi de iade edilen mültecilerle ilgili 60 milyon Avro’luk anlaşma imzalamış. Bu üçünün toplamı 660 milyon Avro ediyor. Bunun yanında, yollanan notta mültecilere yönelik insani yardımın AB Komisyonu bünyesinde yer alan Avrupa İnsani Yardım ve Sivil Koruma Ofisi tarafından yönetildiğini ve 1.4 milyar Avro’nun, BM dahil, uluslararası kuruluşlar ve STK’lere tahsis edilmek üzere bu Ofis’e verildiği belirtiliyor. AB Suriye Özel Fonu’na da, aynı amaçla, ilaveten 305 milyon Avro tahsis edilmiş. Son olarak, belediye, eğitim ve sağlık hizmetleri altyapısına yönelik harcamalar için Dünya Bankası, Avrupa Yatırım Bankası gibi uluslararası finans kuruluşlarına Mülteci Destek Fonu’ndan 565 milyon Avro ayrılmış. Üç milyar Avro’nun dağılımı böyle. Aralık başı itibarıyla bu fonun 2.2 milyarı tahsis edilmiş. 1.2 milyar Avro için sözleşme imzalanmış ve bunun 667 milyonu ödenmiş. Anlaşmanın imzalanmasından sekiz ay sonra, öngörülen üç milyarın altıda birinin ödenmiş olduğu eleştirisini notu hazırlayanlar öngörmüşler. Fonun rekor sürede kurulup harekete geçirildiğini ve programlanması, tahsisi ve uygulanmasından bütünüyle Avrupa Komisyonu sorumlu olduğu için, AB kurallarına eksiksiz uymak zorunda olunduğunu hatırlatıyorlar. Notta yer alan bilgilere bakıp, Cumhurbaşkanı Erdoğan gibi, AB üç milyar sözünü bile tutmadı, bunun çok küçük bir miktarını ödedi, diyebilirsiniz. Ama AB üç milyarı gerçekten bu iş için özgün olarak programlamış. Sekiz ay içinde bunun üçte ikisini tahsis edebilmiş ve altıda birini ödemiş. Sanırım iktidarı öfkelendiren esas konu, üç milyarın sadece altıda birinin merkezi devlete tahsis edilmiş olması. Galiba fonun daha hızlı biçimde kullanılmasına engel olan etmenlerden biri, hükümetin AB ve uluslararası kuruluşların seçtiği STK’lerin işe dahil edilmesine karşı tepkisi ve yarattığı engeller. Suriyeli mülteciler konusunda her şeyi kamu kuruluşlarının ve onların doğrudan güdümündeki STK’lerin tekeline alma kararı, sağlık ve eğitimde epeydir uygulanıyordu. Olağanüstü hal ilanından beri bu uygulama hızlandı ve genelleşti. AB Komisyonu ve Türkiye hükümeti arasında güvensizliğin karşılıklı olarak had safhaya çıkmış olduğu bir ortamda, 18 Mart deklarasyonu geçerliğini daha ne kadar koruyacak? Görünen o ki, “mültecileri salarım” tehdidiyle gidilebilecek yer bu kadar, bir arpa boyu... Kumpas davasında birleştirme talebi Balyoz davasında, eksik ve yanlı bilirkişi raporu hazırladıkları iddiasıyla eski TÜBİTAK çalışanı 3 kişiyi beraat ettiren ve kararında Fethullah Gülen’i “mehdi” ilan eden hâkim İlhan Karagöz’ün tutuklanmasının ardından söz konusu davaya dün devam edildi. İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmaya, yurtdışında oldukları için haklarında yakalama emri çıkarılan sanık bilirkişiler Hayrettin Bahşi, Tahsin Türköz ve Erdem Alparslan katılmadı. Müdahillerden emekli Albay Cemal Temizöz, davanın örgütsel olarak değerlendirilmesi gerektiğini kaydederek, bu davanın gazetecilerin yargılandığı “Balyoz’da Kumpas” davası ile birleştirilmesini istedi. Mahkeme, taleplerin daha sonra değerlendirilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.l İSTANBUL / Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle