Katalog

Perşembe 17 Kasım 2016 haber 4 ‘CHP saltanatGönlümünyarısı “Bir çift güvercin havalansa Yanık yanık koksa karanfil kayığına binmez’Değilbuanılacakşeydeğil ‘TbriBneainşnÖb’kzçayaeaakçlnğa’mdınreatı’ındsnıanna EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Apansız geliyor aklıma Neredeyse gün doğacaktı Herkes gibi kalkacaktınız Belki daha uykunuz vardı Geceniz geliyor aklıma Sevdiğim çiçek adları gibi Sevdiğim sokak adları gibi Bütün sevdiklerimin adları gibi Adınız geliyor aklıma Rahat döşeklerin utanması bundan Öpüşürken bu dalgınlık bundan Tel örgünün deliğinde buluşan Parmaklarınız geliyor aklıma Nice aşklar arkadaşlıklar gördüm Kahramanlıklar okudum tarihte Çağımıza yakışan vakur sade Davranışınız geliyor aklıma Bir çift güvercin havalansa Yanık yanık koksa karanfil Değil unutulur şey değil Çaresiz geliyor aklıma” Melih Cevdet Anday “Anı” başlıklı bu şiirini 19 Haziran 1953’te New York’ta, casusluk suçlamasıyla idam edilen barış aktivistleri Julius ve Ethel Rosenberg için yazmıştı. HHH Melih Cevdet, ibreti âlem için idam edilen Rosenberg’lerin dünya barışı adına, yani bizim için öldüklerinin bilincindeydi, “rahat döşeklerin utanması”, “öpüşürken bu dalgınlık bundan”dı. 17 Nisan 1986’da, 3 yıldan fazla süren bir hapislik macerasını yeni noktalamış, Mine Sirmen ile Boğaz’da öğlen yemek yiyor ve nişanlanmamızın 23. yıldönümünü kutluyorduk. O günü 20 Nisan 1986 tarihli yazımda şöyle anlatmışım: “Boğaz kıyısında oturmuşuz. Önümüzde çeşitli mezelerle donanmış bir masa, yeşil ıtırlı rokalar canlı canlı, kırmızı domatesin yanında beyaz peynir. İçindeki buzdan buğulanmış bembeyaz rakı bardakları. Suya güneşin şavkı vuruyor. Karşı tepelerde yeşillerin arasında erguvanlar seçiliyor. Koca koca tankerler akıntının itisiyle kayarak geçip gidiyorlar. Biz geçmişe dalmışız. Senin üstünde duman rengi bir elbise vardı, mavi de bir kravat, diyor. Düşünüyorum. Gerçekten o kadar olmuş, 23 yıl geçmiş mi, biz yüzükleri takalı? Güneş kıyıdaki betonun üstüne vurmuş, bir kedi güneşte ısınan betona uzanmış mayışmış... Kolumu tutup sarsıyor beni: Sen beni dinlemiyorsun. Başka şeylere dalmışsın. Dalmışım doğru. Sık sık dalıyorum. Bir süredir ne zaman güneş betona vursa. Gölgeler uzasa taş duvarlarda, bulunduğum yerden kopup ötelere kaçıyorum. Bir süredir ne zaman kucak dolusu yeşili görsem Sağmalcılar B1 koğuşunda bir saksıda bahar oluşturmaya çalışan kader yoldaşlarım geliyor aklıma... ... Güneşin şavkı vurmuş suya. Kedi güneşten ısınmış betonun üstünde mayışmış. O tutmuş kolumu sarsıyor. Daldın, diyor, daldın beni dinlemiyorsun. Gülümsüyorum. Evet dalmışım diyorum. Sen kusura bakma! Gönlümün yarısı içeridedir. Ne zaman güneş betona vursa ve gölgeler uzasa taş duvarlarda ben dalarım böyle. Evet gönlümün yarısı içeridedir.” HHH 1986 17 Nisanı’nda gönlümün yarısı içeride, Sağmalcılar B1 koğuşunda bıraktığım kader yoldaşlarımdaydı. Onlar bizim için yatıyorlardı ve tıpkı Melih Cevdet Anday’ın bizim için can veren Rosenberg’ler vesilesiyle söylediği gibi, “rahat döşeklerin utanması, öpüşürken o dalgınlık” bundandı. O günün üzerinden 30 yıl geçti, biz nişanlılığımızın 53. yılını geride bıraktık. Evliliğimizin 51. yılını da kutladık. Mine ile bu kez İznik Gölü kıyısındaydık. Öğrencilik yıllarımızı konuşuyorduk. Ben yine dalmışım. Daldın, dedi, yine daldın. Evet, yine dalmıştım. Bu kez gönlümün yarısı Silivri’de bizim hepimiz yerine tutuklu yatan, Cumhuriyet’teki mesai arkadaşlarım Murat Sabuncu, Akın Atalay, Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör, Önder Çelik, Turhan Günay, Kadri Gürsel, Hakan Kara, Güray Öz ve Musa Kart ile birlikteydi. 1986’da gönlümün yarısı içerideydi, 2016’da gönlümün yarısı hâlâ içeride. Biz toplum olarak, ne zaman tahliye olacağız? ‘Tehditkâr politika Türkiye’ye zarar verir’ CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, hükümet zamanında yargıdan birçok yasaya kadar her şeyi AB’ye göre ayarlarken, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından yaşananlara karışılmaması için Türkiye’nin AB’den uzaklaştığını söyledi. Genel Merkez’de basın toplantısı düzenleyen Yılmaz, “Tehdit poliÖztürk Yılmaz tikası Türkiye’ye zarar verir” dedi. Bahçeli’nin partisine yönelik ‘Naz yapma’ sözlerini eleştiren CHP’li Özel, yeni anayasa önerisini ‘Atatürk devrimine karşı Tayyip Erdoğan’ın karşıdevrim hamlesi’ diye niteledi CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Başbakan Bilali Yıldırım’ın anayasa değişikliğine ilişkin CHP’ye yaptığı “Tren kaçmadan binin” çağrısına “Demokrasi treninden değil, bir saltanat kayığından bahsediyoruz. Bugün MHP’nin tabanının değil ama Başkanının ve birkaç yöneticisinin atladıkları saltanat kayığına CHP olarak binmeyiz” yanıtı verdi. CHP’li Özel, Meclis’te basın toplantısı düzenledi. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. ‘Başkanlığın daniskası’ Özel, AKP’nin MHP’ye sunduğu anayasa taslağına ilişkin “Bu başkanlık değil, cumhurbaşkanlığı sistemidir” demenin vatandaşın aklıyla dalga geçmek olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Başkanlığın daniskası önerilmektedir. Bu Atatürk devrimine karşı Tayyip Erdoğan’ın karşıdevrim hamlesidir. Bir adım ötesi Türkmen tipi başkanlıktır. Bu yetkiler verilirse bir sonraki adım mülkiyetinde Saray’da toplanmasıdır. Olsa olsa bu başkanlık tipine bugünkü Kılıçdaroğlu: Diktaya geçit yok CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Başkanlık bir rejim tartışmasıdır. Demokrasiden değil, diktadan yana olan hiç kimseye geçit vermeyeceğiz” dedi. Başbakan Binali Yıldırım’ın, grup toplantısında Kılıçdaroğlu’na seslenerek, “Rejim tartışması ey Kılıçdaroğlu, 1923’te bitti” ifadelerinin ardından Kılıçdaroğlu, sosyal pay laşım sitesi Twitter’dan rejim açıklaması yaptı. Kılıçdaroğlu, “Herkes kandırıyor bunları. PKK kandırdı, IŞİD kandırdı, FETÖ kandırdı... Bunlardan AK değil olsa olsa Saf Parti olur! Ülkemizin güçlenmesi rejimin güçlü bir demokrasi ile taçlandırılmasıyla olur, Türkiye Cumhuriyeti’ni tek adam diktasına çevirerek değil! Başkanlık bir rejim tartışmasıdır. Demokrasiden değil, diktadan yana olan hiç kimseye geçit vermeyeceğiz! Demokrasi bu ülkenin güvencesidir” paylaşımında bulundu. Cumhurbaşkanı’nın adından hareketle R Tipi Başkanlık denebilir. R’nin bu ülkedeki anlamı geri vitesin üzerindeki R’dir. Bu saltana dönüştür, bu padişahlık sistemine dönüştür. Vitesi geriye takmaktır.” Bahçeli’nin CHP’yle ilgili “nazlanma, kapris yapma” ifadesinin siyasetdı şı olduğunu söyleyen Özel, “Bugün geldiğimiz noktada Sayın Bahçeli’ye saray tarafından talimatlandırılıp AKP tarafından ambalajlanmış olan bu patronlu hiper başkanlık sistemini kendisi cumhurbaşkanlığı sistemi diye partisine, tabanına yutturabileceğini sanıyorsa gerçekten de hepimizle ve kendi si yasi arkadaşlarıyla alay ediyor demektir. AKP’nin koluna girmiş, düştüğü yerden AKP’yi kaldırmaya çalışan bir Devlet Bahçeli” dedi. Özel, Yıldırım’ın “Tren kaçmadan binin” sözlerine, bir demokrasi treni olsaydı seyahat etmenin mutluluk vereceğini belirterek, bugün söz edilenin saltanat kayığı olduğunu kaydetti. MHP’nin tabanının değil ama Başkanının ve birkaç yöneticisinin atladıkları saltanat kayığına CHP olarak binmeyeceklerini söyleyen Özel, “Kula kulluk edene yazıklar olsun diyoruz” dedi. MHP’den Özel’e yanıt CHP’li Özgür Özel’in partisine yönelik eleştirilerine yanıt veren MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, “MHP’nin çağrısı, ucuz siyaset yerine Türkiye’nin gerçek ve acil sorunlarına çözüm üretmede omuz omuza, kafa kafaya çalışmalıdır” dedi. Akçay, “Genel Başkanı kapılarını açarken; sözcüsü, körün fili tarifi gibi hayallerindeki tariflerle uğraşmaktadır. Teklifi görene kadar temkinli olsunlar” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet MHP ‘Yüce Divan’ istiyor AKP’nin ilettiği başkanlık teklifini inceleyen MHP, cumhurbaşkanının yargılanması için gereken 413 milletvekili oyunu yüksek bularak bu sayının 330’a düşmesini talep edecek ‘nBeirdaeyğdişati?’ MHP’den ihraç edilen genel başkan adayı ve milletvekili Ümit Özdağ, ihraç kararına tepki göstererek, “Bundan 10 sene 2 gün önce yine ihraç edilmiştim. Demek her 10 senede bir ihraç zamanı geliyor ama sonra geri dönüyorum” dedi. Özdağ ile birlikte MHP’li vekiller Yusuf Halaçoğlu, Nuri Okutan ve İsmail Ok, Meclis’te basın toplantısı dü zenledi. Türkiye’nin bir beka sorunuyla karşı karşıya olduğunu belirten Özdağ, şunları söyledi: “Hiçbir siyasi parti eğer bir cumhurbaşkanı anayasayı çiğniyorsa gel o zaman bu anayasayı senin çiğnemediğin şekildeki bir anayasaya dönüştürelim demek durumunda olmamalıdır. Üstelik MHP’nin daha bir ay öncesine kadar başkanlık sistemine Türkiye’yi federasyona ve bölünmeye götüreceği teşhisini koyarak karşı çıktığı göz önünde tutulursa, ne değişmiştir ki Türkiye’yi bölecek proje Türkiye’nin bölünmesini engelleyecek proje haline gelmiştir.” Halaçoğlu da “Ülkemiz ağır bir kriz ve savaş halindeyken politik sistem değişikliği macerasına sürükleyenleri tarih affetmeyecektir” dedi. l ANKARA TBMM DARBE GİRİŞİMİNİ ARAŞTIRMA KOMİSYONU’NDA ‘CHP BİLDİRİSİ’ KAVGASI ÇIKTI Darbe komisyonunda küfür! SELDA GÜNEYSU TBMM 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu toplantısının basına kapalı bölümünde, CHP sözler tutanaklardan çıkarıldı. ‘Bırakın gazetecilik yapılsın’ Komisyon, 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ekrana bağlayan raz olarak bütün bilirkişilikleri yaptıklarını söyledi. Danıştay cinayetinde Alparslan Arslan’ın video kayıtları incelenirken de bilirkişinin video cihazını 1.5 yıl Parti Meclisi’nce (PM) yayımlanan bil CNN Türk Ankara Temsilcisi Hande elinde tutup vermediğini belirten Çavu dirinin gündeme gelmesi sonucu “O.Ç” Fırat’ı dinledi. Fırat, halkın sokağa çık şoğlu, “Kozmik odadaki bilgileri kopya kavgası yaşandı. masında medyanın rolünü anlatırken, layan da aynı kişi, Burak Akoğuz. Ye AKP’li komisyon Başkanı Reşat “Medya normale dönmeli. Gazeteci, ga ni bir bilirkişi heyeti kurdum. KPSS so Petek’in CHP PM bildirisini gündeme zetecilik yapar, bırakın yapsın. Haber rularının sızdırıldığı ortaya çıktı” de getirmesi komisyonda gerili ciliğin demokratik, ev di. Başbakanın ofisine yerleş me neden oldu. Petek, CHP bil rensel ilkeler ışığında tirilen böcek olayına bazı po dirisinde yer alan ve AKP hü yapılması gerekir” dedi. lislerin karıştığını, Savcı’nın kümetinin terör örgütleriyle Komisyona bilgi ve TÜBİTAK’a, ‘Böceğin yapıştı birlikte hareket ettiği iddiasını ren YÖK üyesi ve rıldığı silikonun ömrü ne ka anımsatarak, “Bu ifadeler var 2014’te TÜBİTAK Baş dardır’ diye sorduğunu kayde ken komisyona gerek yok. Bil kan Yardımcılığı göre den Çavuşoğlu, bu soruya ya diride yer alan ifadeler ihanet vini üstlenen Abdullah nıtı elektronik mühendisi Ha tir. CHP’li komisyon üyesi ar Çavuşoğlu da Yücel Al san Palaz’ın yazdığını belirte kadaşlar söz alarak PM bildi tunbaşak döneminde rek, “‘Slikon o polislerin, oda risini eleştirsin” çağrısında Hande Fırat TÜBİTAK’ta 2 bin 400 Abdullah Çavuşoğlu ya girdikten daha sonraki ta bulundu. Petek’in bu sözleri kişinin işe alındığını, rihte sıkılmıştır’ diye rapor ya ne CHP’li Aytun Çıray, “Böyle bir şe bunların 379’unun açıköğretim, 180 ki zıyor. Onları korumak için. Bunu ya ye hakkınız yok, bildiriyi tartışma ye şinin de fizik bölümü mezunu olduğu zan elektronik mühendisi, bunu kim ri burası değil” diyerek, tepki gösterdi. nu kaydetti. yacı imzalayabilir” dedi. Çavuşoğlu, Tartışma devam ederken CHP’li Çıray ile AKP’li Hüseyin Kocabıyık arasın ‘Davalarda aynı bilirkişiler’ en çok dinlenen telefon sayısının da Enerji Bakanlığı’ndan çıktığı bilgisi da da gerilim yaşandı. Kocabıyık, “Se Sınav sorularının çalınmasıy ni de verdi. Çavuşoğlu, Cumhurbaşka nin o dönemde ne olduğunu herkes bi la ilgili soruşturmalarda bilirkişi nı Erdoğan’ın oğluyla yaptığı konuşma liyor” deyince Çıray, “Bunu kendime liklerin TÜBİTAK’ın Siber Savunma yı incelendiklerini ve ‘tamamen sıfır hakaret sayarım, bu tam bir O.Ç’dir” Enstitüsü’nde çalışanlara yaptırıldığını ladı mı’ ibaresinin dışardaki konuşma dedi. Daha sonra Kocabıyık ve Çıray’ın anlatan Çavuşoğlu, Ergenekon, Balyoz lardan hece hece alınıp yapıştırıldığını karşılıklı özür dilemeleri üzerine bu davaların da 8 kişilik bir grubun çap ileri sürdü l ANKARA SELDA GÜNEYSU AKP’nin ilettiği başkanlık sistemini öngören anayasa değişikliği teklifini inceleyen MHP, cumhurbaşkanının yargılanması için Meclis’te aranması gereken 413 milletvekili oy nisabını yüksek buldu. MHP, cumhurbaşkanının yargılanması için bu oranın mevcut milletvekili sayısının 5’te 3’ünün olmasını talep edecek. Buna göre, cumhurbaşkanının yargılanması için 330 milletvekilinin oyu yeterli olacak. AKP’nin MHP’ye ilettiği anayasa değişikliği teklif metni ve MHP’nin itirazları da ortaya çıkmaya başladı. Buna göre AKP, MHP’ye önce üç ayrı teklif değil, 10 bölümden oluşan 100 maddeye yakın bir teklif sundu. Edinilen bilgiye göre, MHP, teklifteki devletin niteliklerini düzenleyen ve “kırmızı çizgisi” olarak kabul ettiği ilk 4 madde ile resmi dilin Türkçe olması hükmünü içeren 42., Türk vatandaşlığı hükmünü içeren 66. maddelerin aynen korunduğunu gördü. Bu nedenle de 10 bölümden biri olan “hükümet sistemine” ilişkin değişiklikler üzerine eğilmeye başladı. Sayı yok AKP’nin ilettiği teklife göre, Cumhurbaşkanı seçimi ile milletvekili seçimleri eşzamanlı olarak yapılacağından, Cumhurbaşkanlığı’na aday olanlar aynı zamanda milletvekili adayı olamayacak. Ayrıca teklif metninde “Cumhurbaşkanı’nın yardımcıları”na ilişkin herhangi bir sayı da belirtilmedi. Metinde sadece “yardımcıları” ifadesi yer aldı. Bu sayı “yardımcıları” ifadesiyle 2’den fazla da olabilecek. Yürütmeye ilişkin icrai yetkiler cumhurbaşkanına verildiğinde hukuki ve cezai sorumluluk devreye girecek. Mevcut düzenlemede başbakan ve bakanlar için Meclis yoluyla uygulanan “Yüce Divan” süreci uygulanabilecek. Cumhurbaşkanının yargılanması için Meclis’te aranması gereken 413 oy nisabını yüksek bulan MHP’nin 5’te 3 oranını önermesi de gündemde. Karşılıklı fesih yetkisi Teklife göre cumhurbaşkanının Meclis’i feshetme yetkisi olduğu gibi Meclis’in de cumhurbaşkanını görevden alma yetkisi karşılıklı olarak yer alıyor. Teklifte, Türkiye’nin geçmişinde sık sık başvurulan erken seçim sistem de zor bir uygulama olacak. MHP milletvekili Mehmet Parsak başkanlığındaki heyet, bugün teklifle ilgili çalışmalarını Devlet Bahçeli’ye sunacak. MHP’nin teklifle ilgili görüşlerinin ayrıca bugün yine AKP Genel Sekreteri Abdülhamit Gül’e iletmesi de bekleniyor. l ANKARA C MY B