21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Aç bırakmak savaş suçu UNICEF Suriye’nin Madaya kasabasında açlıktan ölümlere tanıklık etti. BM Genel Sekreteri Ban: Açlığın silah olarak kullanılması savaş suçu uriye’de AnkaraRiyad destekli Nusra Cephesi ile Ahraruş Şam’ın eline geçince hükümet güçleri ve Hizbullah’ın kuşattığı ve bu süreçte açlıktan ölümlerin başladığı Madaya’ya hükümetle varılan anlaşma sonucu yardımlar ulaşıyor. UNICEF’in asabada bir deri bir kemik çocuklarla karşılaşıp açlıktan ölümlere tanıklık etmesi üzerine BM Genel Sekreteri Ban Kimun devreye girdi. Hükümetin baş sorumluluğunun halkı korumak olduğunu hatırlatan Ban, tüm savaşan tarafları uluslararası insani hukukun yasakladığı sivillere mezalimle suçladı. Açlığı savaş taktiği olarak hangi taraf kullanıyorsa savaş suçlusu olduğunu söyleyen Genel Sekreter, “Açlığın silah olarak kullanılması savaş suçudur. Madayalılar rehine bile değildir. Rehinelere yemek verilir” dedi. Suriye’de çeşitli tarafların kuşatması altındaki 450 binden fazla sivile insani yardım ulaşması için bölge ve destek grubu ülkelerine taraflara baskı yapmaları çağrısında bulundu. UNICEF temsilcileri 16 yaşındaki Ali’nin açlıktan ölümüne tanıklık etti. Bir bodrumda aynı yatakta iki erkek çocuğunun iskelete dönmüş bedenleri 16 bin Suriyeli güneyden Ürdün’e geçmek isterken ara bölgede Ürdün askerleri tani gören UNICEF Suriye Temsilcisi Ha rafından engelleniyor (üstte). UNICEF çalışanları Suriye’deki Madaya kasabasında naa Singer, doktorun en halsiz gözüke yetersiz beslenmeden bir deri bir kemik kalan çocukları muayene etti. nin nabzını yokladığını, atmadığını fark edip kalp masajı yaptığını, ama fayda etmediğini, ölümünü “Gitti” diye duyurduğunu aktardı. Yanında yatan 17 yaşındaadaya’nın sakinleri, Nusra ve Ahrar miliki çocuk fısıldayarak sordu: “Öldü mü? usya, Suriye’de asker kotanlarının hem kendilerini kasabayı terk Öldü mü?” Ali’nin ailesi o kadar halsizdi nuşlandırıp hava operasyoetmelerine izin vermeyerek canlı kalkan olarak ki sessizce ağlıyordu. Singer “Çocuklar nu yapmasına yönelik Esad hükullandığını hem de gıda maddelerini stoklayıp bir dilim ekmek için yalvarıyor. Kalmakümeti ile 26 Ağustos’ta vardıfahiş fiyata satarak açlıkla yüz yüze getirdiğini dığını söyleyince, özür diliyorlar” dedi. ğı anlaşmanın içeriğini açıkladı. anlattı. Hükümetin gönderdiği insani yardımlara Yarısı çocuk yaşta 40 bin kişinin yaşaAnlaşma Rusya’ya Suriye’de asdığı Madaya’da aralıktan beri 32 kişi aç da militanların el koyduğunu aktaran kasabalılar keri varlığını süresiz bulundur“Militanlar insani yardımı bize verme karşılığınlıktan öldü. Önceliği insani yardımlara ma hakkı veriyor. Taraflardan vereceğini açıklayan Rusya, dün IŞİD’in da çok para istiyordu. Fiyatlar çok yükseldi. Bir biri anlaşmadan vazgeçerse, karelindeki Deyr ez Zor’da sivil halka hava kilo pirincin fiyatı 250 dolardı” diyen Madayalılaşı tarafa bildirecek. İptal tarihinrın ilaca ve tıbbi yardıma da ihtiyacı var. dan 22 ton yardım attığını duyurdu. den itibaren uygulama bir yıl da 12 DUNYA Anastasiadis’den bu yıl Kıbrıs’ta çözüme varılması için üç şart Kıbrıs’ta barış görüşmeleri yürüten Türk lider Mustafa Akıncı ile Rum lider Nikos Anastasiadis gelecek hafta Davos Ekonomik Forumu’nda BM Genel Sekreteri ile bir araya gelecek. Financial Times’a konuşan Anastasiadis “toprak paylaşımı, güvenlik garantileri ve Türk askerinin çekilmesinde” ilerleme sağ[email protected] TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN lirse 2016’nın ada için “çok önemli bir yıl” olabileceğini söyledi. “Çözüme ulaşırsak, Kıbrıs Müslümanlarla Hıristiyanların birlikte yaşadığı bir model olacak” diyen Rum lider “Türk askeri çekilmeden, garantörlük kalkmadan, AB ve BM garantisine girilmeden çözümün mümkün olmadığını” vurguladı. Cumartesi 16 Ocak 2016 [email protected] w S ason Goodwin Osmanlı tarihi üzerinde sürükleyici kitaplar yazan bir BizansOsmanlı uzmanı. “Ufukların Efendisi Osmanlılar/Lords of the Horizons” kitabını elimden bırakamamış, çok büyük keyifle okumuştum. Tarihçi yazara “Türkiye’nin geleceğine nasıl baktığı” sorulmuş… Goodwin Türkiye’nin geleceğine büyük “korkuyla baktığını” not ederek şunları söylüyor: “Türkler 20. yüzyılda bir imparatorluğun çöküşünü kazasız belasız atlattı ve istikrara kavuştu. Ama bugün çok ciddi olarak, bir tek parti devleti olmak riskiyle karşı karşıya.” Sultanahmet saldırısına Türkiye’nin tepkisini de değerlendiren yazar, “Türkler gerçekçi ve hatta siniktir” diyor ve ekliyor: “Türkiye’de hiç birşey açık değildir. Kimin, hangi saikle hareket ettiğini anlamak zordur. Tarihi yarımadanın kendisi gibi, Türk toplumu çok katmanlı ve karmaşıktır!” Sultanahmet unutuldu J Gizemli açıklamalar 16 yaşında açlıktan ölüm Kaideciler gıdaya el koydu M Şam’dan Rusya’ya sınırsız izin R ha devam edecek. Rus Genelkurmayı’ndan Sergey Rudskoy, IŞİD’e karşı savaşta 10 bin 500 isyancının Suriye ordusunun yanında mücadele ettiğini ileri sürdü. Rudskoy Suriye Demokratik Güçleri’nin yardımıyla Lazkiye’de üç kasabanın, Hama ve Halep’teki Kweiris hava üssü yakınlarındaki kasabanın kurtarıldığını söyledi. ‘Kürtler ileri gitmeyecek’ ŞİD’e karşı ABD öncülüğündeki koalisyonun sözcüsü Albay Steve Warren, Bağdat’tan ABD Dışişleri’ne bağlanıp basın toplantısı yaptı. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Sultanahmet bombacısının geldiği bölge olan Gaziantep yakınındaki Suriye’nin “Minbic Cebi” bölgesine top ve tank atışları yaparak 200 IŞİD’ci öldürdükleri iddiası hatırlatılıp Türkiye’nin koalisyonu destekleyip desteklemediği soruldu. Warren “Türkiye’nin etkili top atışlarını gördük. Bunlar koalisyon şemsiyesi altında yapılıyor. Hava desteğinde Warren sorun yaşandığında Türk atışlarının devreye girmesi mükemeldi” diyerek ekledi: “Ama yine de koordinasyon üzerinde çalışmamız gerek. Tam olarak nereyi vuracaklarını, vurmadan önce bilmek istiyoruz.” Minbic’in batısında eğitdonatçıları, doğusunda YPG öncülüğündeki Suriye Demokratik Güçlerini (SDG) desteklediklerini belirten sözcü, SDG’nin Tişrin Barajı’nı almasıyla “Minbic’deki IŞİD’lilerin Fırat Nehri’nin doğusundaki IŞİD bölgeleriyle ilişkisini kestiklerini” hatırlattı. Kobani’nin batısına doğru genişleyen SDG’yi “temelde Kürt’’ olarak tanımlayıp ekledi: “İlerleyişlerinin aslında sınırına geldiler ve daha ileriye gitmeyecekler.” I omali’de El Kaide bağlantılı Eşşebab terör örgütü, El Ade kentindeki Afrika Birliği askeri üssüne saldırdı. Sabahın erken saatlerinde gerçekleşen saldırıda 60’tan fazla Kenyalı askerin öldüğü iddia edildi. Askeri üssü tamamen ele geçirdiğini söyleyen Eşşebab militanlarının bayraklarını binalara astığı belirtildi. BBC’ye bilgi veren görgü tanıkları militanların öldürülen Kenyalı askerlerin bedenlerini de sokaklarda dolaştırdığını aktardı. Kenya ordusundan yapılan açıklamada ise Eşşebab saldırısının Afrika Birliği üssünü değil, yakınlardaki bir Somali üssünü hedef aldığı, Kenya güçlerinin ise saldırıya karşılık ver S Eşşebab bir askeri üssü ele geçirdi diği ifade edildi. Kenya ordusu sözcüsü Albay David Obonyo can kaybı sayısının net olmadığını açıkladı. Eşşebab’la mücadele için BM destekli 22 bin kişilik Afrika Birliği güçlerine Kenya 4 bin askerle katkı sağlıyordu. Eşşebab üste bulunan 30’un üzerindeki aracın yanı sıra silah ve mühimmata da el koydu. Eşşebab’ın askeri operasyonlar sözcüsü Şeyh Abdiasis Ebu Musab, “mücahitlerin” başarılı bir operasyonla üssü ele geçirererek Kenyalı Hıristiyan askerleri öldürdüğünü, 63 ceset saydıklarını, barış gücü askerlerinin kaçtığını öne sürdü. Görgü tanıkları büyük bir patlamanın ardından 45 dakika silah sesleri duyduklarını anlatırken “Oraya gidenler her yerde ölü askerlerin olduğunu gördüler” dedi. Davutoğlu’nun Sultanahmet saldırıları ardından yaptığı açıklamaları izlerken, tarihçi Goodwin’in sözlerini hatırlamadan edemedim. DAEŞ meğer “taşeron” ve “piyon” muş… “Aldığımız bilgiler” diyor Davutoğlu, “Meselenin görünür yüzünün dışında bazı önemli unsurlar ve perde arkası etkin aktörler olabileceği kanaatimizi pekiştirdi. Artık DAEŞ öyle bir örgüt ki bir piyon ve kamufle edilebilecek bazı eylemlerin kullanılmasını sağlayan bir ara örgüt, bir taşeron!” Ne gizemli değil mi? “Görünür yüz dışındaki unsurlar…”, “perde arkası aktörler…” “Taşeronlar”, “piyonlar”…. Sanırsınız roman senaryosu… Ama hayır… Davutoğlu bu bilmece ifadeleri dünyada “Türkiye’nin kalbine yapılan bir saldırı” diye tanımlanan Sultanahmet eylemini anlatırken kullanıyor. Paris’te onca IŞİD/DAEŞ saldırısı oldu. Bir yetkiliden bu kertede esrarengiz bir açıklama işittiniz mi? Bu muamma ancak bize mahsus. Goodwin’in tam dediği gibi: “Türkiye’de hiçbir şey açık değil!” Suruç, Diyarbakır, Ankara… Nasıl açıklığa kavuşamadıysa; Sultanahmet de öyle olacak ve “piyonlar”, “taşeronlar”, “perde arkası aktörler”in sisi ardında kalacak. “Sis perdesi”nin etkili olması için her önlem alındı. Medya karartması” uygulandı. Yetmedi… Ertesinde “akademisyenler bildirisi” için linç başlatıldı. Erdoğan, olay sonrası ilk konuşmasında Sultanahmet’teki patlamaya 44 saniye ayırırken, imzacı “karanlık aydın müsveddelerini” topa tuttu. Cumhurbaşkanı’nın sözlerinin yankısı sürerken Sedat Peker çıkıp “kanlarınızla duş alacağız” sözlerini söyledi! Yandaş basın gecikmeden “Sultanahmet saldırısı ve akademisyenlerin bildirisi arasında bağlantı” kurdu... Soruşturmalar, gözaltılar, “karanlık” akademisyenlerin odalarına çarpı koymalar derken… gündemkamuoyunun tam da bam teli olanbaşka bir yöne kaydı ve Sultanahmet baş sayfadan düştü. Sonra insanlar Batı’ya; “Çifte standartın bu kadarı da olur mu?” diye atar yapıyor. Türkiye’deki terör saldırılarına yeterli hassasiyet gösterilmiyormuş da, Fransa’da olunca dünya ayağa kalkıyormuş ve günlerce terör konuşuluyormuş ama Türkiye’ye saldırı olduğunda Batılılar oralı olmuyormuş. Ne enteresan değil mi? “Bizde bu sansür niye” diye soran hiç olmuyor da; alemin ilgi düzeyi dert ediliyor. Bu yoğun propagandaya ilaveten araştırmalar, Türkiye’de her on kişiden birinin zaten IŞİD’ı “terör örgütü” addetmediğini ortaya koyuyor. Sultanahmet saldırısının olduğu gün, Global Politika ve Strateji kuruluşu çarpıcı bir araştırma yayımladı. Türkiye’nin yüzde 21 IŞİD’in İslamı temsil ettiğini söylüyor ve yüzde 9’u da IŞİD’i “terör örgütü” değil bir “devlet” olarak görüyor! Önce de yazdım. Araştırmalar Türkiye’nin ayrıca dünyada IŞİD’den en az korkan ülke olduğunu belirliyor. Ak ile karanın bunca birbirine karıştığı bir yerde, algı operasyonu ne ki? Çocuk oyuncağından kolay. Hangi çifte standart? Her yer ölü asker Eşşebab militanları ‘Vurmadan önce bilelim’ uveyt’te yayımlanan el Ceride gazetesi “üst düzey bir kaynağa” dayanarak Mısırlı güvenlik yetkililerinin de yer aldığı bir diplomatik heyetin önceki gün Ankara’ya geldiğini yazdı. Kaynak Mısır ile Türkiye’nin yakınlaşması şartlarının görüşülmesi için Türk, Suudi ve Mısırlı yetkililerin katılacağı üçlü bir toplantı yapılacağını söyledi. Görüşmenin Türkiye ve Mısır’ın üyesi olduğu Suudi koalisyonunu işlevsel hale getirmeyi hedef ‘Suud istedi, Sisi heyet gönderdi’ K lediğini belirten kaynak, Suud’un TürkiyeMısır krizinin çözülmesini istediğini vurguladı. Kahire’nin Ankara’dan şartları var: İhvancıların Mısır’dan Türkiye’ye mal kaçakçılığının, Libya’da milislere verilen desteğin ve İhvancıların Türkiye’den uydu yayınlarının durdurulması. Ankara’nın bu şartlarına ne cevap verdiği Mısır lideri Abdulfettah Sisi’nin şubatta İstanbul’da yapılacak İİT zirvesine katılıp katılmamasıyla anlaşılacak. Suudi Kralı’nın arabuluculuğunda Mısır lideri Sisi’nin Ankara’ya heyet gönderdiği iddia edildi ABD’den Türkiye’de PKK saldırılarına kınama, Suriye’de YPG’ye desteğe devam BD Dışişleri sözcüsü John Kirby, Diyarbakır’da (önceki günkü) terörist saldırıları ve bombalamaları şiddetle kınıyoruz. Geçmiş olsun ve başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz. Kendi topraklarında gerçek terörle yüz yüze kalan ve bununla mücadele eden Türk halkının yanında olmayı sürdüreceğiz” de A di. ABD’nin IŞİD’e karşı mücadelede açık destek verdiği PYD’nin askeri kanadı YPG içinde PKK’li olup olmadığı sorusuna sözcü şöyle yanıt verdi: “YPG içindeki herkesin kimlik kartı bende yok. IŞİD’e karşı etkilerini kanıtlamış Kürt savaşçılar var. Onları elimizden geldiğince destekleyeceğiz.” ahile vurmuş cansız bedeninin görüntüsüyle dünyayı sığınmacı krizine uyandıran 3 yaşındaki Aylan’ın (Alan) babası Abdullah Kurdi, Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo’nun Aylan için “Yaşasaydı tacizci olurdu” karikatürüne çok üzüldüğü Babası Aylan karikatürüne ağladı Bağdadi 3 günlük yas ilan etti IŞİD lideri Ebubekir Bağdadi ağır bir yenilgi üzerine yas emri verdi. Irak’ın Sumeriye kanalına göre IŞİD’in Ramadi’nin batısındaki Hadisa kazasına bağlı Bervane’de verdiği ağır kayıpların ardından Bağdadi 3 gün yas tutulmasını emretti. 11 Ocak’ta tamamen kurtarılan Bervane sebebiyle örgütte moral çöküntüsü yaşandığı belirtildi. Irak ordusunun operasyonlarında 237 militanın öldürdüğü, 27 Toyota pikap, 4 zırhlı araç ve 4 Hummer tipi zırhlı askeri araç ele geçirildiği söyleniyor. S nü belirtti. Erbil’de yaşayan Kurdi, İstanbul ziyaretinde Sputnik’e “Görünce ağladım. Kendimi çok kötü hissettim” dedi. Ocak 2015 katliamının ardından ifade özgürlüğünün simgesi haline gelen Charlie Hebdo’dan olumlu şeyler beklediklerini belirtti. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle