Katalog

EKONOMİ 8 ING İlE E M GÖRÜŞ İ KESİlD SBC’nin, Türkiye bölümünü satmak için Hollandalı ING Bank’la yaptığı görüşmelerden sonuç çıkmadığı bildiriliyor. Görüşmelere yakın kaynaklara göre, ağustos sonunda HSBC’nin kârlı olmayan Türkiye bölümünü satın aldığını açıklamaya yakın olan ING Bank’ın anlaşmaya varmak için 1 ya da 2 aya daha ihtiyacı olabilir ya da görüşmelere tamamen son verilebilir. Görüşmeler gizli yürütüldüğü için kimliğini saklı tutan kaynaklar, HSBC’nin diğer potansiyel alıcılarla görüşmeleri sürdürdüğünü de söylediler. DOLAR AVRO FAİZ BORSA ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 2.9400 2.1 kuruş 3.3010 1.7 kuruş 10.99 0.01 puan 73.656 86 puan 718.91 2.65 lira 107.55 40 kuruş EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: SERPİL ÜNAY Perşembe 3 Eylül 2015 Belirsizlik HSBC’nin satışını engelledi H mayan teklifler vermişlerdi. Daha önce HSBC’nin ING’ye satışının, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Demirbank kararı dolayısıyla kesintiye uğradığı yönünde haberler çıkmıştı. AİHM, 2001’de yaşanan bankacılık krizi sırasında, o dönemde Türkiye’nin beşinci büyük bankası olan Demirbank’ın, Tasarruf Mevduatı sigorta Fonu’na devredilmesini haksız bulmuştu. TMSF’nin el koyduğu Demirbank, 1.2 milyar dolar olan piyasa değerinin altında bir fiyatla, 350 milyon dolara HSBC Grubu’na satılmıştı. ‘Katı olan her şey…’ 60 milyon can atı olan her şey eriyor” dağılıyor. Bir farkla ki bu kez, yeni bir toplumsal güç, kapitalist sınıf, eskiyi parçalayarak, yıkarak yerine, yeniyi kendine göre, kendi ekonomik modelini, değerlerini, düşüncelerini, sanatını, bilimini geliştirerek inşa etmiyor. Yalnızca var olan dağılıyor; kapitalist sınıfın kurduğu dünya çürüyor, çürüdükçe, canavarlaşıyor. Sonuç, ekonomik kriz, gıdasu güvenliği sorunları, iklim krizi, savaşlar, terörizm pornografisi, köle pazarları, nihilizm, ırkçılık… Ve yüz binlerce ceset, 60+ milyon yarısı çocuk yersiz yurtsuz göçmen ve sığınmacı. Ve Birleşmiş Milletler Sığınmacılar Yüksek Konseyi’ne (UNHCR) göre bu sayıya günde ortalama 40.000 kişi daha eklenmeye devam ediyor. Bu insanlar, sözde güvenlikli bölgelere gelmeye çalışırken geldikleri yerde adeta “yerlilerin” yaşamına musallat olmuş çekirge sürüleri gibi görülüyorlar. Kapitalizmin bundan önceki büyük güç dalgası, 187399, “Büyük Depresyon” döneminde, yine “katı olan her şey”, Avrupa kapitalizmi, erir, dağılır; ünlü modernist şair Hugo Hofmannstal’ın, deyişiyle, “zemin insanların ayaklarının altından kayarken” Avrupa’dan Amerika’ya doğru yaşandı. Avrupa kapitalizmi hızla nüfus fazlası yaratıyor, Amerikan kapitalizmi hızla yeni toprakları kullanıma açıyor, sanayileşme hızla yeni bir teknolojik devrimle birlikte gelişiyordu. Amerika’da nüfus yalnızca 80 milyon kişiydi; 1924’e kadar süren bu göç dalgasını başlangıçta kolaylıkla absorbe etti. Yine de 1890’dan sonra tepkiler artmaya, sınırlar kapanmaya 1900’da KuKlux Klan bu kez göçmenlere karşı harekete geçmeye başlamıştı. Diğer bir deyişle ekonomik model aksamaya, o zamanki “küreselleşme” tükenmeye başladığı sırada... Bir sonraki büyük göçmen, sığınmacı dalgası II. Dünya Savaşı’nın, kapitalizmin o dağılma, canavarlaşma döneminin hemen sonunda yaşandı. UNHCR’ye göre bugünkü dalga daha da büyük! UNCHR verilerine göre, göçmen sığınmacı nüfusu, 1959 yılında 12 milyona yakınmış. 1993 verileri bu sayıyı 15 milyonun biraz üstünde gösteriyor. Ondan sonra göçmen, sığınmacı sayısında, 2001 yılına kadar bir gerileme var. O yıl toplam sayı 10 milyon dolayındayken sonraki yıllarda hızla artmaya başlayarak 2005 yılında 37.5 milyona, 2010 yılında 43, 2012 yılında 45 milyona, 2014 sonunda da 59 milyona ulaşıyor. II. Dünya Savaşı’ndan, kapitalizmin kriz, canavarlaşma dönemi aşıldıktan sonra, göçmen, sığınmacı nüfusunda bir durgunluk var. Daha sonra, kriz yönetiminin en verimli olduğu “küreselleşme” döneminde, trend geriliyor. Asya krizinden, borsa krizlerinden sonra, ABD’nin hegemonyasını savaşlarla restore etmeyi denemeye başlamasıyla, göçmen, sığınmacı sayısı hızla artıyor. Geçen hafta Kinzer, Boston Globe’da “Bugünün sığınmacı krizi, dünkü müdahalelerin fiyatıdır” diyor, nedense Avrupa’nın göçmen sığınmacı krizini en önemli kalkış platformu Libya’yı unutarak Irak, Suriye, Afganistan’a işaret ediyordu. Kinzer haklı ama peki “müdahaleler nereden çıktı?” Bu soruyu sorunca da karşımıza, kapitalizmin ekonomik krizi, hegemonyacı gücün gerilemesi, hızlı metalaşmanın, haberleşme teknolojilerinin, yerleşik topluluklar üzerindeki ekonomik, kültürel tahribatı, bunlara tepkinin ürünü siyasal İslamın terörizmi, Arap isyanları çıkmıyor mu? Afrika’dan Ortadoğu’ya, Latin Amerika’dan Asya’ya “gerçekte var olan kapitalizmin” yaşam dünyaları eriyor, büyük nüfus hareketlerini kusuyor. Bunların gelip sığınmaya çalıştığı sözde daha “iyi” yerler, bunları absorbe edemiyor, aksine gelenlerin basıncı toplumsal dengeleri sarsarak ırkçılık, milliyetçilik, dincilik gibi en gerici savunma mekanizmalarını harekete geçiriyor. Katı olan eriyor, çürüyor, canavarlaşıyor. Yeniyi inşa edebilecek toplumsal güçler olup biteni televizyon ekranlarında, o da eğer dizilerden, futbol maçlarından ve yarışma programlarından gözlerini ayırabilirlerse izlemeye devam ediyor... Bankacılık kaynaklarına göre Türkiye’den çıkma kararı alan İngiliz devi HSBC’nin Hollandalı ING Bank’a satışı için yürütülen görüşmeler kesildi “K DOlAR 2.96’yA DAyANDI sini aştı. Çin ekonomisindeki yavaşlamanın küresel büyümeye olumsuz etki yapacağı kaygısından kaynaklanan, gelişen ülkelerin para birimleri üzerindeki baskı kendini iyice hissettiriyor. Türk Lirası, dolar karşısında dün sabah güne 2.93 seviyelerinde başlarken gün içinde 2.9580 seviyesine geldi ve zilya, Meksika ve ABD pazarlarından çıkma kararı almıştı. HSBC Türkiye 2015 ilk çeyrekte 32 milyon TL zarar açıkladı. Bankanın KAP’a gönderdiği konsolide olmayan ilk çeyrek sonuçlarına göre, banka24 gelişen piyasa parası arasında üçüncü en büyük kaybı yaşayan para birimi oldu. Dolar günü 2.94 TL seviyesinde tamamladı. TL’nin yılbaşından bu yana kaybı ise yüzde 21’i buldu. Akbank’ın döviz traderlarından Emir Baruh, “Büyüme endişesi hikâyesi şu sıralar piyasada baskın konumda. Türkiye gibi enerji ithalatçıları da satış dalgasına yakalandı” diye konuştu. nın krediler ve alacakları 2014 sonuna göre yüzde 3.4 artışla 20 milyar lira oldu. İlk çeyrekte bankanın toplam aktifleri ise 2014’te 33.8 milyar lirayken 33.6 milyar liraya geriledi. l Ekonomi Servisi Küresel ekonomide yavaşlama, Türkiye’de siyasi istikrarsızlık ve Kozaİpek Grubu’na yönelik operasyonla Dolar/TL dün 2.95 seviyelar olduğu belirtiliyor. Satış için görüşülen konular arasında yaklaşık 5 bin HSBC personelinin özlük hakları ve yönetici giderleri de bulunuyor. HSBC Grubu, küçülme planları çerçevesinde, Türkiye, Bre Dalgalar ve krizler Demirbank kararı Zarar açıklamıştı HSBC Türkiye için Bahreyn merkezli Arab Banking Corporation (ABC) ve Fransa merkezli BNP Paribas bağlayıcı ol Bankacılık çevrelerine göre, HSBC’nin satışı için konuşulan fiyat yaklaşık 800 milyon dolar. HSBC Türkiye’nin gerçek piyasa değerinin ise 1.2 milyon do ABD’den çelikte damping incelemesi BD Ticaret Bakanlığı, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu yedi ülkeden ABD’ye ithal edilen düz sıcak rulo çelik hakkında damping incelemesi başlattı. Yapılan açıklamaya göre Türkiye, Avustralya, Japonya, Hollanda, İngiltere ve Güney Kore’den ithal ürünler damping incelemesine alınacak. İncelemede ayrıca Türkiye, Brezilya ve Güney Kore’den üretilen ürünlere sübvansiyon uygulanıp uygulanmadığı da değerlendirilecek. Damping iddialarını gayri ciddi bulduğunu söyleyen Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan’a göre bunun nedeni de Türk MercedesBenz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Britta Seeger, sosyal sorumluluk projelerine yaptıkları katkılara da dikkat çekti. A çelik sektörünün şu andaki durumunun damping yapmaya dahi uygun olmaması. Sadece temmuzda çelik ithalatının yüzde 62 artarken ihracatın ise yüzde 5.1 azaldığını kaydeden Yayan, “Sektörümüz yüzde 63 kapasiteyle çalışıyor. Türk çelik sektörü kendi ülkesinde bu durumdayken, bizi damping yapmakla suçlamak akıl alır bir durum değil” dedi. Yayan, ABD’nin damping otoritesinin Erdemir Demir Çelik’in kamu kuruluşu olduğunu iddia etmeye başladığı andan itibaren Türk çelik sektörü nezdinde zaten itibarını kaybettiğini öne sürdü. l Ekonomi Servisi Küreselleşmeden sonra MercedesBenz kura rağmen yatırımda kararlı Alman otomotiv devi yetkilileri, kurdaki gelişmelere rağmen Türkiye’de yatırımlara devam etmekte kararlı olduklarını vurguladılar. aimler Otobüs Grubu Başkanı Hartmut Schick, döviz kurlarındaki aşırı dalgalanmaların Türkiye’deki faaliyetlerini etkilemediğini vurguladı ve “Döviz kurundaki değişiklikleri yakından takip ediyoruz ama şimdiye kadarki hiçbir yatırım planımızı etkilemedi. Türkiye’de kalmaya ve yatırımlara devam Türkiye’ye gelen turist sayısı 20 milyona düştü ürkiye’ye bu yıl temmuzda gelen turist sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5.10 artarak 5 milyon 480 bin 502’ye çıktı. Kültür ve Turizm Bakanlığı 2015 yılı Temmuz ayı sınır girişçıkış istatistiklerini açıkladı. Bu yıl OcakTemmuz’da da Türkiye’yi ziyaret eden yabancı sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0,38 azaldı. Bu dönemde 20 milyon 375 bin 256 ziyaretçiden 830 bin 681’i günübirlik geldi. Temmuzda Türkiye’ye en çok ziyaretçi gönderen ülkeler sıralamasında 798 bin 295 (yüzde 14.57) ile Almanya birinci olurken, bunu 686 bin 256 (yüzde 12.52) ile Rusya, 421 bin 556 (yüzde 7.69) ile İngiltere izledi. Temmuzda en fazla turist artışı yüzde 171 ile S. Arabistan, yüzde 143 Cezayir, yüzde 141 Libya ve yüzde 124 ile Çin’den oldu. En fazla düşüş ise yüzde 37 Japonya ve yüzde 28 ile İtalya’dan gerçekleşti. l Ekonomi Servisi D T edeceğiz” dedi. MercedesBenz Türk Hoşdere Otobüs Fabrikası’nın 20’nci yılı kapsamda Hoşdere fabrikasında düzenlenen toplantıda söz alan Schick, Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda üretilen araçların yüzde 80’inden fazlasının Avrupa ve Ortadoğu bölgelerine ihraç edildiğini belirterek burasının bir yetkinlik merkezi olarak öne çık tığını kaydetti. MercedesBenz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Britta Seeger de MercedesBenz Türk’ün, 48 yıllık tarihinde yatırımları ve yarattığı istihdam ile sadece ekonomiye değil, sürdürdüğü uzun soluklu kurumsal sosyal sorumluluk projeleri ile topluma da katkıda bulunduğunu söyledi. l Ekonomi Servisi OTEl fİyATlARI KuRlA uçTu İstanbul Ticaret Odası’na (İTO) göre ağustosta döviz kuru nedeniyle otel konaklama ücreti yüzde 17.2 ile fiyatı en fazla artan ürün oldu. Ağustosta İTO’nun İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi’nde yer alan 242 ürünün 73’ünün perakende fiyatı artarken 49 ürünün fiyatı düştü, 120 ürünün fiyatı ise değişmedi. Fiyatı en çok artan ikinci ürün yüzde 12.73 ile sabit telefon ücreti olurken, onu yüzde 12.35 ile zeytinyağı ve yüzde 8.75 ile salatalık izledi. 4.5G fiyat artışıyla gelecek .5G ihalesinin ardından yeni teknolojiye uyumlu akıllı telefonların piyasaya sürüleceği bilgisini veren Türk Telekom Üst Yöneticisi (CEO) Rami Aslan, akıllı telefon pazarında yeni bir tüketim dalgası oluşabileceğini ve bu durumun da piyasada fiyat artışı yaratabileceğini söyledi. Aslan, 4.5G ihalesi sonrası süreçle ilgili düzenlenen basın toplantısında frekans ihalesinin sektör için bir mihenk taşı olduğunu belirterek akıllı bir ihale stratejisi uyguladıklarını ve Türk Telekom Grubu olarak ihtiyaç duydukları tüm frekanslara sahip olduklarını ifade etti. Türk Telekom’un 4.5G frekans ihalesi için önce 4 Rami Aslan den hazırlıklı olduğunu ve bilançolarının çok kuvvetli olduğunu söyleyen Aslan, ihalede gerçekleşen frekans dağıtımıyla, sektördeki rekabet koşullarında normalizasyon oluştuğunu ifade etti. “Bir sonraki raunda hazır olacak nakit kapasitemiz var. Türk Telekom frekans bedeli için mevcut nakdini kullanabileceği gibi başka fırsatları da kullanabilir” diyen Aslan aynı zamanda Türk Telekom’un kur dalgalanmasının etkisini en az hissedecek kabiliyete sahip olduğunu da kaydetti. Aslan, aldıkları frekanslarla birlikte fiber altyapıdan aldıkları güç sayesinde, Türk Telekom Grubu’nun sektörün en güçlü oyuncusu olduğunu belirterek, “2005’ten bu yana devam ettiğimiz ve yılsonuna kadar, lisans ve frekans bedeli hariç yaklaşık 20 milyar lirayı bulacak olan yatırımlarımızın üçte ikisini altyapı ve fibere yaptık” dedi. l Ekonomi Servisi DKY On Kâğıthane’ye 200 milyon TL yatırım İbrahim Dumankaya Holding şirketlerinden DKY İnşaat, Kâğıthane’de 200 milyon lira yatırımla ‘DKY On Kağıthane’ projesini hayata geçiriyor. DKY On’da 57 ila 86 metrekare 1+1.5 ve 2+1.5 tipinde 205 konut, ticari alan ve bürolar bulunacak. Toplam inşaat alanı 38 bin metrekare olacak. DKY On, KDV dahil 309 bin liradan başlayan fiyatlarla satışa sunulacak. DKY İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ali Dumankaya DKY On konseptinde 5 yılda 10 proje daha hayata geçireceklerini belirtti. C M Y B