23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 2 Eylül 2015 Erdoğan korsan törende Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, TBB Başkanı Feyzioğlu’nun konuşmaması için yasa değişikliği yaptırarak kaldırttığı Yargıtay’ın yeni adli yıl açılış törenindeydi ürkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı’nın konuşmaması amacıyla AKP hükümetinin yasadan çıkardığı adli yıl açılış töreni, dün Yargıtay Başkanlığı tarafından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve hükümetin özel “ilgisiyle” yapıldı. EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: SERPİL ÜNAY haber 15 T vinin de kendilerine verilmesini istedi. Yüce Divan yetkisi Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, konuşmasında AKP tarafından 2010’da anayasa değişikliği ile getirilen HSYK seçim sistemini eleştirirken, “Yargı mensupları arasında saygı ve sevgi ortamıyla çalışma barışını bozmuştur” dedi. Cirit, hâkim ve cumhuriyet savcılarının tutuklanması, adli ve idari soruşturmalara uğraması, görevden el çektirilmesi veya başkaca disiplin tedbirlerine muhatap olması için “elbette bir hukuk devleti için iftihar tablosu olamaz” ifadesini kullandı. Anayasa Mahkemesi’ne verilen bireysel başvuru yetkisinin “rahatsızlık” yarattığını belirten Cirit, AYM’nin Yüce Divan göre Yargı barışı bozuldu Yargıtay’ın yıllardan beri baktığı davalardan edindiği deneyim, zengin içtihat birikimi, üyelerin yetişme biçimleri dikkate alındığında Anayasa Mahkemesi’nde olan Yüce Divan görevinin Yargıtay’a verilmesinin uygun olacağını savunan Cirit, “Suçların cezasız kalmaması için gerekli toplumsal savunma mekanizmasının işletilmesi ve aynı suçu işleyenler arasında ayrım yapılmaması bakımından da Yüce Divan görevinin Yargıtay’a verilmesi gerekir” dedi. ru üzerine İpek, “Hiçbir meslek mensubunun suç işleme özgürlüğü yok. Eğer bir suç varsa gereği yapılacak, yoksa zaten yok” dedi. Erdoğan törene katılan Kılıçdaroğlu ve Hulusi Akar’la el sıkıştı. Türkeş, protokol sıralarını selamdığı sırada bir diğer MHP’li TBMM Başkan Vekili Koray Aydın’ı görünce geri adım attı. Aydın’ın elini sıkmayan Türkeş, yerine oturmayı tercih etti. Erdoğan, adli yıl açılışı nedeniyle dün bir mesaj yayımladı. Erdoğan, şunları ifade etti: “Yargıya son dönemde en büyük zararı, yargıyı kendi tekeline almak isteyen birtakım gruplar vermiştir. Terör örgütlerini ve devlet içine sızmış paralel çeteleri maşa olarak kullanarak, iç ve dış siyasettoplum mühendislikleriyle Türkiye’yi hedeflerinden uzaklaştırmak isteyenler, hüsrana uğrayacaktır.” Yeni adli yıl açılışı dolayısıyla Yargıtay Başkanlığı tarafından TBMM’de resepsiyon verildi. Adalet Bakanı Kenan İpek, Yargıtay Başkanı Cirit’in, Yüce Divan görevinin Yargıtay’a verilmesi gerektiği yönündeki sözlerinin sorulması üzerine, “Bu bir anayasa konusu. Ben de tartışılması gerektiğini düşünüyorum” dedi. Koza İpek Holding’deki aramalara yönelik so TBMM’de resepsiyon Başbakan Ahmet Davutoğlu, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar da törende hazır bulundu. Barolar Birliği’nden temsilen törene kimsenin katılmaması dikkat çekti. Törene katılan MHP’li Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş tokalaşmadı Paralel çeteler... İpek, 17 Aralık savcıları Zekeriya Öz ve Celal Kara’nın durumuna ilişkin soruya “Almanya’da olduklarına dair bilgi üzerine iadesiyle ilgili evrakı gönderdik. Evrak mahalline ulaştı, henüz dönüş olmadı, bekliyoruz” yanıtını verdi. Fetullah Gülen hakkındaki kırmızı bülten çalışmasının sorulması üzerine İpek, ilgili yakalama kararının Adalet Bakanlığına henüz intikal etmediğini söyledi. Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan’a da Yargıtay Başkanı’nın AYM’ye yönelik açıklamaları soruldu. Yüce Divan konusundaki soruya yanıt veren Arslan, “Bu görüşe saygı duyuyoruz. Ama bu Türkiye’nin bugünkü meselesi değilir. Yargının güncel bir meselesi de değildir” dedi. l ANKARA Dosya Almanya’da Barış’a sert müdahale Tünel’de ‘Sarayı Yıkalım Savaşı durduralım’ sloganıyla toplanan eylemcileri polis yerlerde sürükledi irleşik Haziran Hareketi (BHH) dün Dünya Barış Günü için “Sarayı yıkalım, savaşı durduralım” sloganıyla Taksim Tünel’de toplanma çağrısı yaptı. Tünel Meydanı’nda toplanan 500 kişilik grup Galatasaray Lisesi önüne kadar yürüyerek basın açıklaması yapmak istedi. Grubun önünü panzer ve TOMA’larla kesen polis “Açıklamanızı burada yapın dağılın” uyarısında bulundu. Grup ile polis arasındaki görüşmeler sonrasında, TOMA’lar ve çevik kuvvet çekilerek, grubun ikili çember şeklinde el ele tutuşarak ve pankart açmadan sadece bayraklarla yürümesine izin verildi. Grup, yürüyüş boyunca “Hukuk bittiyse, Haziran başlar”, “Hırsız, katil Erdoğan” sloganları atınca, polis yetkilileri megafonla gruba Cumhurbaşkanı’na hakaret etmeyin uyarısında bulundu. Göstericiler Galatasaray Meydanı’na yaklaştığı anda, polis biber gazı ve tazyikli su sıkarak gruba müdahale etti. Bir süre sonra lise önünde tekrar toplanan grup adına ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş basın açıklaması yapmak istedi. Ancak yeniden müdahale eden polis, Alper Taş ve Haziran Yürütme Kurulu üyesi Erkan Baş’ı darp etti. Polis 14 kişiyi gözaltı alırken, bir kişi de yaralandı. B Birleşik Haziran Hareketi grubuna sert müdahale eden polis 14 kişiyi gözaltına aldı. Sen azrail misin? MAHMUT LICALI AKP GRUBUNUN GÖRÜŞMEDİĞİ BARIŞ ANNELERİ ERDOĞAN’A SORDU: Samsun’da gerginlik amsun Öğretmenevi önünde toplanan Samsun Barış Bloku üyeleri 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla İstiklal Caddesi’nde yürüyüş düzenlemek istedi. Polis çevrede yoğun güvenlik önlemi alırken, çevrede toplanan başka bir grup Barış Bloku üyelerine tepki gösterdi. Gerginliğin artması üzerine polisle görüşen Barış Bloku basın açıklaması yapıp dağılacaklarını söyledi. Ancak çevrede toplanan kalabalık Barış Bloku üyelerini taciz ederek basın açıklaması yapmalarına izin vermedi. Barış Bloku üyelerinin olduğu yere yönelin grubun önünü kesen polis daha sonra Barış Bloku üyelerini Emniyet’e ait bir araçla olay yerinden kaçırdı. S ün sabah Sözcü gazetesinin sarsıcı sayfaları arasında boş boş gezinirken, yakın geçmişe kadar AKP ile birlikte hareket etmiş bir yayın grubuna operasyon geldi. Görüntüler tanıdıktı... Önce Sözcü’yü ele alalım... Gazetenin sayfaları arasında gerçekten boş boş gezindik, çünkü muhalif gazetelerin çoğuna olduğu gibi Sözcü’ye yönelik dava operasyonlarını protesto etmek için gazetedeki köşe yazarlarının sütunları tamamen boş bırakılmıştı. Bu görüntü aklımıza ilk, 1908’de sansürün kaldırılışına dek yaşananları getirdi. O dönemin gazeteleri basılmadan önce saraya gönderilirdi. Padişahın istemediği haber ya da yorumlar varsa, çıkarılması istenirdi. Gazeteler de bu bölümü çıkarır, yerini de boş bırakırdı. Bir asır sonra medya o dönem kadar kötü bir tablo ile karşı karşıya... Sözcü’nün dile getirdiği “cumhurbaşkanına hakaret” davaları başlı başına bir vaka! Kanun koyucu, cumhurbaşkanının tüm ülkeyi temsil ettiğini, tarafsız ve genel kabul gören partiler üstü bir kişi olduğunu dikkate alarak kendisini ailesiyle birlikte değerlendirmiştir. Bir başka deyişle, sadece cumhurbaşkanı ailesi ile birlikte özel koruma altındadır. Hakaret ve benzeri davalarda aile de cumhurbaşkanı ile aynı statüdedir. Anayasanın, yasaların tümünü hiçe sayan Kaçak Saray, bu maddeyi hemen her gün işletiyor. Mahkeme eliyle sansür! Bu anlamda Sözcü yazarlarına açılan davalar, tüm toplumun haber alma hakkına yönelik açılmış demektir. HHH İpek grubuna operasyon bir süredir konuşuluyordu... Bu grubun yayın organlarının çizgileri, geçmişte üstlendikleri işlev ayrı bir konudur. Bugün AKP’ye muhalif yayın organlarının tümü “terörist” damgası yiyor. Medyaya yönelik operasyonun adli yılın açılış gününe denk getirilmesi bir AKP klasiği... Özel günlerin anlam ve önemine yönelik operasyonlu kutlama yapıyorlar. Adli yılın açılışına en iyi ne yakışır? Yeni bir operasyon dalgasının açılışı. Öyle yaptılar... Aynı anda onlarca adrese yapılan baskınla, “terör örgütüne maddi yardım yapan kaynakları” kuruttular. Yeri geldikçe vurguluyoruz; medyaya yönelik her hareket, aynı zamanda halkın haber alma hakkına yönelik yapılmış demektir. Burada, benim düşünceme ters yayın organlarına operasyon iyidir, derseniz o operasyon bir gün döner sizi bulur. HHH Bir söz vardır; zulüm ile abad olanın, sonu berbat olur! Bu nedenle de atalarımız, kontrolden çıkan bir yöneticiye beddua niyetine; zulmün artsın, demiştir. Zulmün artsın ki... Zulmün son bulmasını isteyenler gerçeği görebilsin, silkelenip “ne oluyoruz” diyebilsin... 1 Kasım seçimlerine, her şeyin AKP’nin iktidarı yitirmemesi üzerine kurgulanacağı bir iklimde giriyoruz. Bütün riskleri sıfıra indirmek istiyorlar. Ama unutuyorlar ki, yakın geçmişte sıfırlamak istedikleri hiçbir şeyi gerçekleştiremediler. İktidarı kaybetme korkusu giderek büyüyen AKP, büyük bir korku salmaya çalışıyor. Önceki gün bu sütunun başlığı şöyleydi: 1 Kasım, seçimlerin seçimidir! Görünen o ki, önümüzdeki günler 1 Kasım’ın önemini daha da artıracak gelişmelere gebe. Korkuyu büyütmek istediğinizde aslında korkuyu etkisiz hale de getirmeye başlamış olursunuz. Yarattığı korku, en çok AKP’yi korkutacak... Biz şimdilik Anadolu bilgeliğiyle seslenelim: Zulmün artsın! Zulmün artsın! D Fotoğraflar: VEDAT ARIK Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla TBMM’de siyasi parti gruplarıyla görüşerek barış talebini duyurmak isteyen Barış Anneleri, önce TBMM girişinde tek tek elle arandı. Aramalar ve bürokratik işlemler nedeniyle Meclis’e girebilmek için uzun süre bekleyen anneleri, kongre hazırlığı yapıldığı gerekçesiyle AKP grubu da kabul etmedi. PKK’li ve asker annelerinin bir arada bulunduğu Barış Anneleri, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a “Senin benim çocuğumu öldürmeye hakkın yok. Sen nesin? Azrail misin, çocuklarımızı öldürüyorsun?” diye sitem etti. Barış Anneleri ilk olarak HDP grubunu ziyaret ederken, ardından CHP grubuyla görüştü. Asker annesi olan Sevilay Koçbulut, oğlunun Şırnak’ta asker olduğunu belirterek, “Kürtler ile Türkleri birbirine düşman etmek istiyorlar. Annelerin acıları birdir. Bir evlat kolay yetişmiyor” diye konuştu. Grupta yer alan Döngü Engin de, Erdoğan’a “Senin benim çocuğumu öldürmeye hakkın yok? Sen nesin? Azrail misin, çocuklarımızı öldürüyorsun” diye tepki gösterdi. 1 Kıbrıs’ta çözüm için ‘temkinli iyimser hava’ ıbrıs müzakereleri yaklaşık bir aylık yaz tatili arasının ardından dün liderler düzeyinde yeniden başladı, gündemde ise çetrefilli yönetim ve mülkiyet konuları vardı. KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Lisa Buttenheim ve Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin de katıldığı 3 saatlik toplantının ardından basına konuşan Akıncı, yönetim ve mülkiyet konusundaki çalışmaları sürdürdüklerini açıkladı, 14 Eylül’de yeniden bir araya geleceklerini duyurdu. Akıncı mülkiyet konusunda henüz kriterleri konuşmaya başlamadıklarını vurguladı. Akıncı, iki tarafın da teyit ettiği ilkelerin iki kesimli, iki toplumlu federasyonu öngördüğünü belirten Akıncı, Hristodulidis ise gelinen noktada çözüm için “temkinli bir iyimser hava” içerisinde olduklarını belirtti. Görüşme öncesinde Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Yannis Kasulidis, Independent gazetesine verdiği demeçte, “Ben hiç müzakerelerin bu kadar hızla ilerlediğini görmedim, 15 ayda sonuçlanabilir” yorumu yaptı. Tarafların “tamamen bağımsız” bir devleti hedeflemeleri gerektiğini belirtti. K Yürüyüşe izin yok Barış Anneleri HDP grubuyla görüştü. İranlı yılın annesi güvercin uçurdu İran’da oğlunun katilini idam sehpasındayken affeden Samareh Ali Nezhad, “Yılın Annesi” seçildiği Maltepe’de belediyenin Dünya Barış Günü etkinliğinde beyaz güvercin uçurdu. Nezhad, “Affetmenin insana verdiği iç huzuru ve mutluluğu, kısas ve intikam duygusu bize hiçbir zaman veremez” dedi. l Adana’da, Barış Bloku, 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle dün saat 17.00’de İnönü Parkı’ndan Uğur Mumcu Meydanı’na yürüyüş yapmak istedi. Ancak valilik, yürüyüşe izin vermedi. Buna karşın Barış Bloku üyeleri dün saat 17.00’de İnönü Parkı’nda toplandı. Polis, yürüyüşe izin vermedi. Bunun üzerine Barış Bloku oturma eylemi yaptı. l Ağrı’dan Doğubayazıt ilçesine Barış etkinliğine katılmak üzere yola çıkan, aralarında HDP il Başkanı Sabri Tayfur’un da bulunduğu HDP ve DBP’li 13 kişi gözaltına alındı. l 113 kadın ve LGBTİ örgütü dün İstanbul Taksim Hill Otel bir araya gelerek “Yaşamın tarafındayız, barışta ısrarcıyız” şeklindeki haykırışı, barış gününde bir kez daha çığlığa dönüştürdü. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle