18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 13 Eylül 2015 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 4 Meğer ne çok vandal varmış evgili, Geçen pazar 60. yıldönümü vesilesiyle, Cumhuriyet’in önemli kırılma noktalarından ve utanç vesilelerinden olan 67 Eylül 1955 olaylarını yazarken, bunun 20. yüzyılın önde gelen önemli vandalizm olaylarından biri olduğunu belirtmiş ve toplulukları birbirlerine karşı kışkırtma sonucu günümüzde çıkabilecek herhangi bir vandalizm olayının 60 yıl öncesiyle kıyaslanmayacak kadar vahim sonuçlar doğurabileceği konusunda uyarmıştım. Öngörünün gerçekleşmesi için heyhat fazla beklemeye gerek kalmadı. Bir hafta içinde. Türkiye bir baştan öbürüne birçok yerde cayır cayır yanmaya koyuldu. Vandalizm, bilerek ve isteyerek, kişiye veya kamuya ait, bir mala, araca ya da ürüne zarar verme eylemi olarak tanımlanıyor. Burada dikkati çeken özellik zarar verme fiilinin kişiden çok eşyaya, mala, ürüne, özellikle sanat eserlerine yönelik olması. Konuyu araştırmaya çalışırken deyimin ilk kez Fransız Devrimi’nin önde gelen simalarından Rahip Gregoire tarafından, 455 yılında Roma’yı talan ederken özellikle sanat serlerini ve heykelleri kırıp döken Vandallar’a atfen kullanıldığını öğrendim. HHH Bu açıklamadan sonra, Taliban’ın bütün dünyayı ayağa kaldıran dev Buda heykellerini tahrip etmesi, ardından daha geçenlerde IŞİD’in Suriye’deki eşsiz Palmyra’yı yerle bir etmesi üzerine bizim 1950’lerde bir ara etrafı velveleye veren ve Atatürk heykellerine saldıran Ticaniler de hatırlanınca, Vandalizmin, özellikle İslam toplumlarında veya radikal siyasal İslam kesimlerinde yaygın olduğu düşünülebilir. Bu düşünce yanlıştır. Daha ta eski Mısır’da din adamlarının, kendi yetkilerini kısan firavunların mezarlarını tahrip ettikleri ve heykellerini kırdıkları biliniyor. Bu sevilmeyen kişilerin izlerinin silinmesi eylemi Roma’da da yaygınmış. Hatta bu eylemi “Damnatio memoriae” diye de adlandırmış Romalılar. İmparatorların, sevmediklerinin karşıtlarının anılarını kötülemek ya da silmek için onlardan kalan veya onları hatırlatan heykelleri, resimleri yok ederlermiş. Zalimliği ve sapkınlığıyla ünlü Neron ise toptancı bir yol tutarak imparator olduktan sonra, kendisinden öncekilerin hepsinin heykellerini toptan kırdırmış. Romalılar böyle yaparlar da, onların zulmü altında yıllarca yaşamış Hıristiyanlar geri kalırlar mı? Onlar da daha sonra ya Roma heykellerini tahrip etmişler ya da kimileri insaflı davranarak, yalnızca alınlarna haç çizmekle yetinmişler. Bütün bunları yazmam, ülkemizde sık rastlanan Vandalizm örneklerini görerek, tek bizi vandal sanıp üzülmemen içindir. HHH Her kavram zaman içinde, değişime uğruyor ve gelişiyor. Vandalizm de öyle, geçen hafta Google’da Vandalizm maddesine bakarken, eko vandalizm kavramıyla karşılaştım. Eko sistemi bozan, tahrip eden davranışlara (tabii bilerek ve isteyerek olacak) ekovandalizm deniyor. Ekovandalizm konusunda örnek verilmemiş. Benim aklıma hemen Karadeniz’deki HES’ler geldi. Tipik bir ekovandalizm örneği. Hoş, ülkemizin her yanı ekovandalizm belirtileriyle dolu, hatta kentlerimiz bile eko vandalizm şaheseri olduğuna göre şunu söyleyebiliriz: Meğer ne çok vandalımız varmış! Galiba elhamdülillah hepimiz vandalmışız abi! GÜÇ SAVAŞI aşbakan Ahmet Davutoğlu’nun genel başkan seçildiği AKP’nin 5. Olağan Büyük Kongresi, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın tüm aşamalarında kontrolü elinde tuttuğu bir ortamda gerçekleşti. Saray’ın listesinde son anda bir değişiklik yapılması olasılığına karşı Erdoğan’ın danışmanı Bekir Bozdağ’ın EMİNE divan başkanı olduğu KAPLAN kongrede, genel başkan adaylığı ile MKYK listesi dilekçesi aynı anda divana sunularak, Davutoğlu’nun genel başkan seçildikten sonra listeye olası müdahalesi engellendi. Kongreye gitmeyen, mesaj göndermekle yetinen 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün “ortak akıl” vurgusu dikkat çekti. Davutoğlu, 1360 delegenin oy kullandığı kongrede geçerli 1353 oyun tamamını alarak, ikinci kez genel başkan seçildi. B S Davutoğlu’nun yeniden genel başkan olduğu AKP kongresinde liste savaşı yaşandı. Davutoğlu’nun MYK listesine müdahalesini engellemek için divan seçiminden, listenin divana sunulma anına kadar birçok konuda önlem alındı BOYNUKALIN’A ÖDÜL GİBİ GÖREV Divanda, Hürriyet Gazetesi’ne saldırıda ön saflarda yer alan İstanbul Milletvekili ve Gençlik Kolları Başkanı Abdürrahim Boynukalın yer aldı. Boynukalın’ın adı okunduğunda partililerce yoğun biçimde alkışlandığı görüldü. Fotoğraflar: NECATİ SAVAŞ GÜL’DEN İNCE MESAJLAR AKP’nin Davutoğlu’nun olağanüstü kongrede genel başkan seçilmesinin ardından ilk olağan kongresi, dün Arena Spor Salonu’nda gerçekleştirildi. 12 Eylül darbesinin yıldönümünde gerçekleştirilen kongre için salon etrafında yoğun güvenlik önlemleri alınırken, partililer için salon dışında büyük bir çadır ve dev ekran kuruldu. Salona Atatürk, Başbakan Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın büyük boy resimleri asıldı. Kongrede 3 ayrı film gösterimi yapıldı. Tüm film gösterilerinde Erdoğan vurgusu vardı. Önceki kongreden farklı olarak filmlerde Abdullah Gül’ün görüntülerine de yer verilmesi dikkat çekti. Filmli kongre K ongreye katılmayan Abdullah Gül’ün mesajı salondan büyük alkış aldı. Gül, “Yiğit vatan evlatlarımız hain terör saldırılarında şehit düşerken, bölgemizde ve ötesinde yaşanan insani, siyasi ve ekonomik sorunların yakıcı etkileriyle karşı karşıyayız. İnanıyorum ki bu olumsuz şartlar karşısında, AK Parti, kuruluşundaki kimliğinden ve ideallerinden kopmadan, hak ve hukuktan uzaklaşmadan, erdem ve vefa temelinde, ortak akılla hareket ederek milletimizin sorunlarının çözümü olmaya devam edebilecektir” dedi. HALİD MEŞAL YİNE GELDİ C umhurbaşkanı Erdoğan’ın kızları Sümeyye Erdoğan ve Esra Albayrak, kongreye katılan isimler arasında yer aldı. Esra Albayrak, MKYK üyesi seçilen eşi Berat Albayrak’la birlikte salona geldi. CHP’yi Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, MHP’yi Genel Başkan Yardımcısı Ruhsar Demirel temsil etti. HDP kongreye temsilci göndermedi. Kongreye aralarında KKTC Başbakanı Ömer Kalyoncu, Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Nuri El Maliki, Hamas lideri Halid Meşal’in bulunduğu 29 ülkeden 300’e yakın davetli katıldı. 3 dönem kuralı esnedi AKP’nin kongresinde parti tüzüğünde 4 maddelik değişiklik yapıldı. MYK’de 12 olan genel başkan yardımcılığına “insan hakları” ile “çevre, şehir ve kültür”den sorumlu 2 genel başkan yardımcılığı daha eklenerek sayı 14’e çıkarıldı. Tüzükteki 3 dönem kuralı korunurken, 7 Haziran sonrasında oluşan 25. dönem parlamentosuna seçilen milletvekilleri için “3 dönem” kuralının uygulanmayacağına ilişkin geçici madde eklendi. Bağlılık bildirimi Kongredeki konuşmasında partisinin kurucu değerlerine dikkat çekerek ortak akıl vurgusu yapan Davutoğlu, vatandaşlara birlik ve beraberlik mesajı verdi aşbakan Ahmet Davutoğlu, kongrede yaptığı konuşmasında Abdullah Gül’e teşekkür ederken, sık sık Erdoğan’ın liderliğine vurgu yaptı. Konuşmasına şehitler ile Mekke’de yaşamını yitiren hacılar için partililere “fatiha” okutarak başlayan Davutoğlu, yükselen sloganlar üzerine “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” dedi. Davutoğlu şu görüşleri dile getirdi: Kürtlerin devleti neresi: Operasyonlarımız kesinlikle 90’lı yılların güvenlikçi anlayışıyla ilişkilendirilemez. O yıllarda faili meçhuller vardı, kendi yaylasına, mezrasına çıkamayanlar vardı, kendi ana dilinde ağıt yakamayanlar vardı. Vatandaşlarıma sesleniyorum. Selamı, kardeşliği, barışı egemen kılalım. Diyorlar ki ‘Kürtlerin devleti neresi’. Net bir sesle söylüyorum, Türklerin de Kürtlerin de Sünnilerin de Alevilerin de devleti Türkiye Cumhuriyeti devletidir. KAMU DÜZENİ SAĞLANACAK: Cizre olaylarını bahane edenler, orada vatandaşlarımıza geçmişte terör baskısı uygulayanlar, şimdi orada stoklanan silahları, kazılan hendekleri görmüyorlar ve bizim hükümetimizin aldığı tedbirlere karşı söz beyan etmeye kalkıyorlar. Bilsinler ki, Cizre de ay ‘Ayağa kalkacağız’ B Kürsüye çıkan her yönetici, Erdoğan’a teşekkür ve bağlılığını bildirmeden konuşmasına başlamadı. Davutoğlu’nun siyasi yaşamının anlatıldığı filmin neredeyse tamamında Davutoğlu ve Erdoğan’ın yan yana görüntülerine yer verilirken, Davutoğlu ve Erdoğan’ın “omuz omuza, yan yana, kardeşlik hukuku” içinde yürüdükleri vurgusunun yapıldı. Film gösteriminin ardından Erdoğan’ın eski kongre konuşmalarından oluşturulan sinevizyon gösterisi yapıldı. Erdoğan’ın 4. Olağan Büyük Kongre’deki Kürt vatandaşlara yönelik “Terör örgütünün 30 yıldır uyguladığı şiddet, Türkiye’ye bir şey getirmedi. Gelin bu sorunları birlikte çözelim, şiddete teslim olarak değil siyasetle çözelim. Teröristlerle kucaklaşmak suretiyle çözeceğimizi zannedenlerle beraber değil sizinle kucaklaşarak çözelim” ifadelerinin yer aldığı konuşması da sinevizyon gösterisinde yer aldı. Kongre, 1445 delegenin 1275’nin imzasıyla açıldı. Divan Başkanlığı’na Erdoğan’ın danışmanı, eski Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ getirildi. Önceki kongrelerden farklı olarak divan başkanı ve üyelerin tek tek oylanması yerine tek liste olarak oylaması yapıldı. Divan Başkanlığı’na Bozdağ’ın getirilmesi, olası bir liste çatlağında Erdoğan’ın duruma anında müdahale etmesi için ‘kontrol mekanizması’ olarak nitelendirildi. Bozdağ, konuşmasında Tayyip Erdoğan’a teşekkürlerini sunarken “Gücümüz insanımıza sevgi ve saygıdadır, milletimize sadakatimizdedir, kuruluş felsefemize ve liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’a bağlılığımızdadır” dedi. Kongrede genel başkan seçimine geçileceği sırada yine önceki kongrelerden farklı bir yönteme gidildi. Normalde önce genel başkan adaylığıyla ilgili delege imzalarının divana sunulmasının ardından genel başkanlık seçimi yapılıyordu. Genel başkan seçiminin tamamlanmasından sonra ise MKYK listesi divana sunuluyor ve seçim yapılıyordu. Ancak bu kez aralarında parti yöneticilerinin de bulunduğu 1380 delegenin imzasıyla hem Ahmet Davutoğlu’nun genel başkan adaylığı hem de MKYK listesi aynı anda divana sunuldu. Bu durum, Saray’ın Davutoğlu’nun genel başkan seçildikten sonra listede bir oynama yapmasının önüne geçme taktiği olarak nitelendirildi. Genel başkanlık seçiminde 1360 delege oy kullandı, 7 oy geçersiz sayıldı. Davutoğlu, 1353 oyla yeniden genel başkan seçildi. ‘Güvence’ taktiği Etik kurul oluşturuldu Belde, ilçe ve il başkanlıklarına delege tam sayısının en az yüzde 5’inin imzasıyla aday olunabilmesi kuralı getirilirken, “Siyasi Erdem ve Etik Kurulu” oluşturuldu. Kurul, parti disiplin kurullarının yetkisi dışında kalan durumlarda partinin kurucu değerlerine ve ilkelerine aykırı hareket edenlerle ilgili olarak doğrudan ya da başvuru üzerine inceleme yapacak, söz konusu değer ve ilkelerin partinin tüm faaliyetlerinde uygulanması için gerekli önlemlerin alınması için parti yönetimine tavsiyelerde bulunacak. Tüzüğe konulan geçici maddeyle, bundan sonra yapılacak ilk kongreye kadar kurul üyelerini belirlemesi için genel başkana yetki verildi. KONGRESi’NDE AKP TAYFUN ATAY MURAT SABUNCU ÇİĞDEM TOKER ERDEM GÜL EMİNE KAPLAN CUMHHURiYET KP’nin resmi yayın organı “Türkiye Bülteni”nin kongre için hazırlanan özel sayısında 2001 yılından bugüne çözüm süreciyle ilgili atılan adımlara yer verilerek, PKK’nin “silahların tamamen bırakması koşuluyla çözüm süreci ile ilgili çalışmaların devam edebileceği” vurgusu yapıldı. Çözüm Süreci’yle ilgili yaşanan gelişmelerin yer aldığı bir yazıda “Çözüm Süreci’nin en önemli gereklerinden biri olan eylemlerin sona erdirilmesi, yurt içindeki teröristlerin sınır dışına çıkması ve silah bırakma şartları örgüt tarafından yerine getirilmedi” ifadesi kullanıldı. Bültende, terör örgütü PKK’nin 8 Mayıs 2013’te Türkiye sınırları dışına çekilmeye başladığı, 9 Eylül 2013’te ise çekilmeyi durdurduğuna vurgu yapıldı. Bültende Yalçın Akdoğan’ın çözüm sürecine yönelik değerlendirmeleri de yer aldı. Akdoğan’ın, “HDP’nin 7 Haziran seçimlerinden önce Çözüm Süreci’nin düşmanı olan paralel yapı ve statükocu çevrelerle kirli bir işbirliğine giderek makas değiştirmesi, sürecin mimarı olan AK Parti’ye karşı adeta siyasi savaş açması, örgütün ise başkaldırı mesajlarıyla toplumu tahrik etmesi süreci zehirledi” ifadeleri dikkat çekti. Süreç resmi bültende A ‘AŞKLA ÇIKTIK YOLA’ AKP’nin 1 Kasım seçimlerinde kullanacağı şarkı belli oldu. Adı “Haydi Bismillah” olan şarkıda “Aşk ile çıktık yola. Yenilendik tazelendik. Sevdalıyız bu vatana. Haydi Bismillah” ifadeleri yer alıyor. nen Keşan gibi ya da Bergama gibi ya da Of gibi Türkiye’nin kuzeyindeki, güneyindeki, batısındaki ilçeler gibi, Türkiye Cumhuriyeti’nin aziz bir toprağıdır ve her ilimizde, her ilçemizde mutlak surette kamu düzeni sağlanacak, kardeşliğimiz pekiştirilecektir. KURALLARDAN TAVİZ YOK: Kamu düzeni mutlak suretle sağlanırken, sivil vatandaşlarımıza Doğu ve Güneydoğu’da yaşayan kardeşlerimize en küçük bir şekilde demokratik hukuk devleti kuralları içinde en küçük bir şekilde zarar verilemeyecektir. Doğu ve Güneydo ğu’daki vatandaşlarımıza sesleniyorum, sizler Hakkâri’de hakkınız olduğu kadar Edirne’de de hakkınız var, Batıdaki kardeşlerime sesleniyorum, kuzeydeki güneydeki kardeşlerime de. Sizlerin Edirne’deki hakkınız kadar Hakkâri’de de hakkınız var. HDP ve MHP SEMBOLLERİ: Türkiye yeni bir seçime gitmesin diye çaba sarf ettik. Sayın Bahçeli, bize her aşamada hayır dedi. MHP’li kardeşlerime sesleniyorum: Kimlerin terörle mücadele ettiğini, kimlerin de tezkere müzakereleri yaparken HDP ile birlikte aynı yönde davrandığını görüyorsunuz. Yüz de 60’lık blok sadece kötülükte, şerde buluşuyor. Tezkere müzakerelerinde HDP sembolleri, MHP sembolleri ile karıştı. 3y YENİDEN: 7 Haziran seçiminde milletimiz AK Parti kadrolarına “Ben size güveniyorum, ama şimdi tazelenme vaktidir, şimdi yeni bir hızla ayağa kalkma vaktidir” dedi. Şunu söyledi millet bize, 2001’deki kurucu değerlerinizi muhafaza edin, o değerleri muhkem kılın. Kurucu değerler ne diyordu, ortak akıl diyordu. Yani herhangi bir şekilde tek bir aklın değil, bütün AK Parti kadrolarının ortak aklı diyordu. Bu kurucu değerler, yoksulluğa, yasaklara, yolsuzluğa karşı ‘3Y’ ile mücadele edin diyordu. Bu çerçevede kongremiz bir yenilenme kongresidir. Kim mevki ve makam için yola çıkarsa, kim kısa dönemli hesaplar içinde bulunursa, kim ortak vicdanımızı, aklımızı, zihniyetimizi yok sayarsa bu hareket içinde barınamaz. 1 KASIM YENİ BİR MİLAT: 1 Kasım yeni bir milat: Türkiye idealimizin bugünkü geldiği yeni sınav 1 Kasım seçimleridir. AK Parti ruhunun 1 Kasım seçimlerine de en güçlü şekilde damgayı vuracağına kesin şekilde inanıyoruz. 1 Kasım seçimleri yeni bir milattır ve kongremiz bu miladın doğum işaretlerini veriyor. l ANKARA Soylu, o sözü değiştirdi AKP Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, kongrede yaptığı konuşma sırasında Mustafa Kemal Atatürk’ün Sakarya Muharebesi’nde söylediği “Hattı müdafaa yoktur sathı müdafaa vardır” sözünü partisine uyarlayarak, partililere, “Hattı teşkilat yoktur, sathı teşkilat vardır. O satıh 780 bin kilometrekarenin içindeki bütün vatandır” dedi. Kılıçdaroğlu tebrik etti CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yeniden AKP Genel Başkanlığına seçilen Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu telefonla aradı. Kılıçdaroğlu, Davutoğlu’nu tebrik etti ve başarılar diledi. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle