28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 13 Eylül 2015 EDİTÖR: EMİNE ÖZCAN TASARIM: ÇAĞLA SEVİNDİK haber 3 İstanbul Ankara İzmir Bursa Antalya Adana Trabzon Artvin Çanakkale 200 /2 7 0 160 /2 9 0 200 /3 1 0 180 /2 8 0 250 /3 4 0 220 /3 5 0 220 /2 6 0 190 /2 8 0 190 /2 8 0 Yağmurlu 5 İLÇEDE KESİNTİ İstanbul’da Anadolu yakasındaki Ataşehir, Çekmeköy, Maltepe, Tuzla, Ümraniye ve Üsküdar’ın bazı mahallelerine bugün elektrik verilmeyecek. Balıkesir Sivas Diyarbakır Mersin Erzurum Eskişehir Aydın Gaziantep Konya 170 /2 8 0 140 /3 0 0 190 /3 7 0 240 /3 3 0 120 /2 9 0 160 /2 7 0 190 /3 5 0 220 /3 5 0 170 /2 8 0 Atina 210 /3 2 0 Berlin 140 /2 5 0 Girne 250 /3 0 0 Londra 110 /1 9 0 Moskova 90 /1 4 0 Paris 120 /2 1 0 Madrid 150 /2 7 0 Amsterdam 190 /2 1 0 Roma 170 /2 7 0 Karla karışık yağmur Çok bulutlu TARİHTE BUGÜN 1647: İtalyan matematikçi ve fizikçi Torricelli, barometreyi icat etti. 1819: Alman besteci ve piyanist Clara Schumann doğdu. 1921: Sakarya Meydan Savaşı zaferle sona erdi. Meclis, Mustafa Kemal Paşa’ya Gazi unvanı ve mareşallik rütbesi verdi. Ağlayan bebeğini yere fırlatarak öldürdü 39 35 32 28 25 23 20 16 12 8 Güneşli Parçalı bulutlu Gök gürültülü yağmur Konya’nın Akören İlçesi’nde eşinden ayrı yaşayan Saniye Taşkın (33), ağladığı gerekçesiyle 2,5 yaşındaki oğlu Uğur’u yere fırlatıp ölümüne neden oldu. Bebeğin kafasında 9 santimetre çatlak olduğu ve beyin kanamasından yaşamını yitirdiği belirlendi. Duruşmada “Çok pişmanım” diye ağlayan Taşkın, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. l DHA Bir anımsatma ve basit bir soru! nce bir anımsatma yapalım: Dağlıca ve Iğdır katliamlarını, korkunç Cizre olaylarını hazırlayan yapının temelleri, 12 Mart 1971 askeri darbesi ile atılmaya başlamıştı... Bu temeller, 12 Eylül 1980 askeri darbesi ile güçlendirildi ve 2010’ların Türkiye’si bunların üzerine inşa edildi! Aslında bu iki askeri darbe, bir başka askeri darbenin ürünü olan 1961 Anayasası’nın çağdaş ve özgürlükçü yapısını budamak için yapılmıştı... Çünkü özgürlükçü 1961 Anayasası, Türkiye’yi NATO’ya karşın kendi başına karar alabilecek sola açık bir demokratik yapıya kavuşturmuştu! Nitekim bu yapının ürünü Ö olan Ecevit ve onun Kıbrıs harekâtı, Türkiye’deki sağı ve dünyayı yöneten güçleri alârma geçirdi ve... Ve 1975 yılında, aslında birbirine rakip olan bütün sağ partiler birleşti, “Birinci Milliyetçi Cephe Hükümeti” kuruldu... Artık “düğmeye basılmıştı”... Arkasından olaylar çorap söküğü gibi geldi: Yükselen sağsol çatışması, artan cinayetler, Alevilere karşı kitlesel kışkırtmalar ve katliamlar, hem sağ hem sol cinayetlerde kullanılan aynı silahlar, mahkemelerde açığa çıkan “kışkırtıcı ajan kimlikleri” vs, vs... Sonunda 12 Eylül 1980 askeri darbesi ile bugünlerin toplumsal ve siyasal yapısının temel taşları döşendi: Bugünkü AKP iktidarı ve Erdoğan da, PKK terörü de o darbenin nihai ürünleridir. HHH AKP ve Erdoğan 13 yıldır iktidarda... Son yıllarda, adalet mekanizmasını da kendisine bağlayınca Türkiye’yi artık bir “demir pençe” ile yönetmeye başladı... Ama bu yönetim sırasında, yasalara ve anayasaya aykırı olduğu iddia edilen işler de yapılmaya başlandı... Belki yapılanları “kitabına uydurmak için”, belki kişisel biçimde götürüldüğü görülen bir otoriter yöne timi hiç olmazsa görüntüde legalize etmek amacıyla, birdenbire (eskiden şiddetle karşı çıkılan) “Başkanlık Rejimi” gündeme getirildi: Özellikle 1725 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmalarından sonra şiddetlenen bir biçimde 400 milletvekili istenmeye başlandı. 2015 seçimleri kampanyası, AKP ve Erdoğan tarafından, “400 milletvekili verin ve bu iş huzur içinde çözülsün” biçiminde ifade edilen Başkanlık rejimi propagandası ile yürütüldü... 400 milletvekili verilmedi... Huzur bozuldu... Erdoğan, bir canlı yayında, milyonların önünde, seçimlerden sonra oluşan ortam için “Eğer 400 milletvekilini alabilecek veya anayasayı inşa edebilecek sayıyı bir siyasi parti yakalamış olsaydı, durum bugün çok daha farklı olurdu” dedi. Şimdi gelelim “basit sorumuza!” “400 milletvekili alsaydınız, teröre karşı bugün yapamadığınız neyi yapacaktınız?” İsterseniz soruyu bir başka biçimde soralım: “400 milletvekili alamadığınız için bugün teröre karşı yapamadığınız ne var?” Sorunun daha başka bir biçimi de var: “Bu şiddet ve terörü, bu cinayetleri, bu kaosu bitirmek için hangi planınız var da uygulamadınız veya uygulayamıyorsunuz?” Devlet tahrik etmese, halk tahrik olmaz ıllar önce siyasi davalara bakan dürüst bir savcı, Susurluk skandalı sonrası vardığı sonucu şöyle özetlemişti bana: “Polissiz mafya olmaz.” Üç sözcüğe sığan bir gizli sözleşme… Suçlularla güçlülerin kirli ittifakı… Tarafların izdivacıyla biten bir hırsızpolis oyunu… Soruşturduğu dosyalardan dökülen sır buydu. HHH Geçen hafta yaşananlar, o teşhisi daha geniş bir zeminde doğruluyor: “Devletsiz linç olmaz.” Gözümüzün önünde bir genel prova yapıldı. O gece Cumhurbaşkanı ekrandaydı. Son dönem yaşanan kaostan söz ederken “400 milletvekili alınsa durum farklı olurdu” dedi. Tercümesi çok netti: “Beni başkan seçmediniz, başınıza bunlar geldi.” Büyük gaftı. Bir nevi itiraftı. Tabii ortalık ayağa kalktı. Röportajı yapan durumu anladı, soruyu tekrarladı. Cumhurbaşkanı, “Lafımı ahlaksızca çarpıttılar” diyerek ve isim vererek Hürriyet’i hedef gösterdi. Partinin provokatör kadrosu mesajı alıp “Toplan” borusunu çaldı. Gece kamyonlara doluşup Y Vedat ARIK Hürriyet’i bastılar, camı çerçeveyi kırdılar. Başlarında bir AK Parti milletvekili vardı. HHH İlginç tesadüf; o gün 6 Eylül’dü. Tam 60 yıl önce, yine bir gece yarısı İstanbul, benzer bir vandallığı yaşamıştı. O günün öyküsünü devrin “Kıbrıs Türk’tür Derneği” Başkanı Hikmet Bil’den dinlemiştim. Başbakan Menderes’le makam arabasında yaptığı görüşmeyi şöyle anlatmıştı: “Menderes, ‘Hikmet bey’ dedi, ‘Sabahleyin Londra’dan, (Kıbrıs Konferansı’ndaki Dışişleri Bakanı) Fatin Rüştü’ten bir şifre aldım; Çok sıkışık durumdayım, beni destekleyin, diyor’. (..) ‘Fatin Rüştü’ye nasıl destek verebiliriz’ diye düşünmüşler, iki çare bulmuşlar. Önce Selanik’te, MİT’in organize ettiği bir delikanlı, Atatürk’ün evine bir bomba atsın. Gazetelerde ‘Atatürk’ün evi bombalandı’ haberi basılsın. ‘Yunanlılar bombaladı’ densin. İstanbul’da ufak tefek olaylar çıksın. Parti, nahiye, ocak başkanlarına, polise haber salmışlar, ‘Ufak tefek olaylar olacak, biriki cam kırılsın zararı yok’ diye… Böylelikle Fatin Rüştü, ‘Bakın işte Atatürk’ün evini bombalıyorlar, İstanbul’da da olaylar çıkıyor’ diyerek güçlü duruma geçecek. Böyle bir organizasyon…” HHH Türkiye 60 yıldır o korkunç “organizasyon”un utancını temizlemeye çalışıyor. Ama “devlet aklı”, hep aynı çalışıyor: “Başkan sıkışık durumda… Parti, ocak başkanlarına haber salalım. Bir iki cam kırsınlar. Polise de haber salalım, karışmasınlar.” Önce Hürriyet’e, sonra HDP’ye saldıranlara kapı açan polis, bu kadim devlet aklının maşasıdır işte… Vandalların bir emirle saldırıp ikinci emirle çekilmesi de bunun göstergesi… Saldırganların salıverilmesi, polislerin soruşturulmaması, tehdit altındaki diğer kurumların korumaya alınmaması da öyle… Baskında başı çeken vekilin dünkü AK Parti kurultayında divan koltuğuyla ödüllendirilmesi de öyle… Demem o ki, kitleler sandığımız kadar başıboş değil: 1955’te İstiklal’de, 1993’te Madımak’ta, geçen hafta Hürriyet ve HDP baskınında gördüğümüz bu: Devlet emretti mi basarlar; “Yeter çocuklar” dedi mi kaçarlar. Tarihi yarımadaya belediye darbesi AKP’li Fatih Belediyesi, koruma kurulu dinlemedi, yargı kararı beklemedi, tarihi yarımadayı imara açacak şekilde karar aldı ski İstanbul’un kalbi “tarihi yarımadayı” imara açmak isteyen AKP’li Fatih Belediyesi tarihi eserlerle ilgili AYKUT KÜÇÜKKAYA “koruma kurullarını” devre dışı bırakan karara imza attı. Fatih Belediyesi’nin aldığı karara göre “2. ve 3. derece tarihi eserler, bu eserlerin bitişik ve karşı parsellerindeki yapılaşma için ilçe belediyesi” yetkili kılındı. Böylece yargı kararlarının sonucu beklenmeden tarihi yarımada ranta açılmış oldu. Koruma kurullarını devre dışı bırakan imar planı notlarındaki yeni değişikliklere ret oyu veren CHP’li Meclis Üyesi Fazıl Uğur Soylu, “Tarihi yarımadayla ilgili yargı aşaması halen sürerken alınan bu karar AKP’lilerin oylarıyla kabul edildi. Tek umudum yeni atanacak bilirkişilerin dünya mirası olan tarihi yarımadayı koruyacak tarafsız rapor vermeleri” dedi. TEMMUZ İstanbul 2. İdare Mahkemesi, eski İstanbul’un kalbi tarihi yarımadayı ilgilendiren 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama planın iptali istemiyle açılan davada, 61 konu başlığından 37’sine yürütmeyi durdurma, 7’sine ise kısmen 7 8 KASIM 2015 SİLLE KÜLTÜR GEZİSİ 7 8 KASIM 2015 LELEGLER VE BODRUM’UN HİÇ BİLİNMEYEN KÖŞELERİNE KEŞİF GEZİSİ 21 30 KASIM 2015 GELENEKLER ÜLKESİ JAPONYA E me karara, “oluşturulacak yeni heyetle keşif ve bilirkişi incelemesi yapıldıktan sonra düzenlenecek rapor doğrultusunda, yürütmenin durdurulması hakkında yeni bir karar vermek üzere itirazı kabul ettiği” notunu düştü. yürütmeyi durdurma karar verdi. İmar planı Yedikule Bostanları ve Kumkapı’ya kadar olan alanın daha fazla imara açılmasına izin veriyordu. AĞUSTOS Fatih Belediyesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbul 2. İdare Mahkemesi’nin verdiği yürütmenin durdurulması kararına itiraz etti. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi tarihi yarımada ve sahil yolunu değiştirecek olan imar planını iptal eden karara yapılan itiraz kabul etti. Yeni bir bilirkişi heyeti oluşturulması gerektiğine hükmeden mahke Belediye itiraz etti 3 ayda ne oldu? EYLÜL Fatih Belediyesi yeni bilirkişi heyetinin raporunu ve bu rapora göre karar verecek mahkemenin hükmünü beklemeden eline geçen “tarihi fırsatı” değerlendirdi. AKP’li Meclis üyeleri 8 Eylül 2015 tarihinde “imar plan notlarında koruma kurullarını devre dışı bırakan” teklif hazırladı. İmar, Kültür Varlıklarını Koruma Komisyonlarının Ortak Raporu’na göre “1. derecede tarihi eserler dışındaki 2 ve 3. derece tarihi eserlerin kendileri, bitişik ve karşı parsellerindeki yapılaşma izni için koruma kurulları” devre dışı bırakıldı. İmar plan notlarındaki bu önemli değişiklik AKP grubunun çoğunluk oyuyla kabul edildi. Oylamada CHP grubu ret oyu verdi. l İSTANBUL Ve koruma kurulları devre dışı 21 Kasım 2 Aralık 2015 MYANMAR KÜLTÜR GEZİSİ 22 Kasım 4 Aralık 2015 www.festtravel.com facebook.com/festtravelseyahatacentasi yurtici@festtravel.com yurtdisi@festtravel.com twitter.com/festtravel instagram.com/festtravel 0212 216 10 36/37 C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle