Katalog

10 DUNYA Kremlin sözcüsüne 600 bin dolarlık ‘hediye saat’ tartışma yarattı Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in sözcüsü Dmitry Peskov’un başı lüks tüketim merakı nedeniyle dertte. Daha önce de yolsuzluk iddialarının hedefinde olan Peskov hafta sonu Soçi’de bir otelde, madalyalı buz patenci sevgilisi Tatiana Navka’yla hayatını birleşEDİTÖR: MİNE ESEN TASARIM: BETÜL BERİŞE tirirken görkemli düğünde verdiği pozda kolunda muhalefete göre yaklaşık 600 bin doları bulan ender sayıda üretilen bir kol saatiyle görüntülenince tepki çekti. İddialara göre, saat Peskov’un yıllık maaşından en az 4 kat daha fazla. Peskov ise saatin eşinden hediye geldiğini söyledi. Salı 4 Ağustos 2015 IRAK [email protected] nilgun@ Ezidiler katliamın 1. yılını anıyor Arınç’ın cesareti tepkisizliğin eseri Ezidiler, IŞİD’in geçen ağustosta Şengal’i işgal etmesiyle uğradıkları insanlık dışı muamele, sürgün ve katliamları 1. yıldönümünde andı. Duhok’taki törene katılan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani, “IŞİD’in cephede binlerce cesedi kaldı, ama işledikleri suça nazaran bu hiçbir şey” diyerek intikam yemini etti. IKBY kayıtlarına göre IŞİD’in saldırısı karşısında peşmergenin çekildiği Şengal’de bin 280 Ezidi katledildi, 280’i maruz kaldıkları koşullardan ötürü can verdi, 841 kişi ise hâlâ kayıp. Kız çocukları ve kadınları köle olarak kullanan örgüt 5 bin 800 kişiyi kaçırdı, bunların 2 bini kurtulmayı başardı. ütün yazılarınız gibi, bugünkü “ B Sağnak’ı da büyük bir ilgiyle okudum” diyor Ayşegül Vaizoğlu ve ekliyor: Savaş uçağı pazar yerine düştü Suriye ordusuna ait bir savaş uçağının dün İdlib bölgesinde Eriha’da pazar yerine düşmesi sonucu en az 27 kişi yaşamını yitirdi. Türkiye sınırına yaklaşık 50 km. uzaklıktaki bölgede gerçekleşen olayda yüzü aşkın kişinin yaralandığı belirtiliyor. Savaş uçağının düşüş nedeni netlik kazanmazken kimi kaynağa göre jet, ordunun geçen mayısta muhaliflerin eline geçen, Nusra destekli Fetih Ordusu’nun kontrolündeki bölgeye yönelik bombardımanına destek veriyordu. Muhaliflere yakın Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, uçağın bomba atmasının ardından mekanik bir arızadan dolayı düşmüş olabileceği görüşünü dile getirdi. Gözlemevi, yaşamını yitirenlerin çoğunun siviller olduğunu da ekledi. AA’nın haberinde ölenlerin sayısı 35 olarak verildi. Yaralananlardan 13 kişi Cilvegözü Sınır Kapısı’na getirildi, Hatay’daki hastanelere sevk edildi. Siviller vuruldu Bu arada Irak ve Suriye’deki IŞİD’e yönelik hava saldırıları düzenleyen ABD öncülüğündeki koalisyonu gözlemleyen bağımsız Airwars projesine göre, 57 operasyonda 459 sivil öldü. NİJERYA Boko Haram’dan 178 kişi kurtarıldı Nijerya’da ordunun, Boko Haram’ın kaçırdığı 178 kişiyi kurtardığı açıklandı. Borna eyaletinde Aulari bölgesinde hafta sonu gerçekleşen operasyonda örgütün elinden kurtarılan bu kişilerden 101’inin çocuk, 67’sinin kadın olduğu belirtildi. Grubun arasında Boko Haram militanlarının Chibok’ta 2014’te kaçırdığı 200’ü aşkın kız çocuğunun olup olmadığı konusunda ise yetkililer bilgi vermedi. Operasyon çerçevesinde ordunun örgütün bir komutanını yakaladığı ve bazı kampları yok ettiği kaydediliyor. Geçen yılın başından bu yana Boko Haram’ın en az 2 bin kadın ve kız çocuğunu kaçırdığına dikkat çekiliyor. ‘ABD, Esad güçleriyle karşı karşıya gelebilir’ Suriye’ye gönderilen ‘eğitdonat’ grubu Nusra’nın eline düşünce Beyaz Saray ‘ılımlı isyancılarını’ savaş uçaklarıyla koruma kararı aldı BD’nin IŞİD’e karşı yılda 5 bin 400 savaşçı yetiştirme hedefiyle başlattığı eğitdonat programının ilk mezunları, Suriye’ye döner dönmez Kaide’nin yerel kolu Nusra’ya “yem olunca” Obama yönetimi harekete geçti. Wall Street Journal gazetesine konuşan ABD’li yetkililer, savaş uçaklarının YPG güçleri gibi isyancıların da IŞİD mevzilerine ilerleyişlerini kolaylaştıracağını, birlikleri olası tüm saldırılardan koruyacağını söyledi. İsyancıların eğitilip donatılmadan önce savaştıkları Esad güçlerine hedef olmaları halinde, ABD jetleri ve Suriye ordusunun ilk kez karşı karşıya gelebileceği belirtiliyor. Ancak isyancıların IŞİD’le mücadele hedefine sadık kalması durumunda rejimle çatışmaları beklenmiyor. Suriye’ye dönen 54 Türkmen’den komutanları dahil 28’ini kaçıran, 5’ini öldüren Nusra’nın cuma Azez’deki karargâha saldırısında ABD jetlerinin isyancılara destek verdiğini hatırlatan Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü Alistair Baskey, “Angajman kurallarının detaylarına girmeyeceğiz, ancak bu güçlerin görevlerini yerine getirebilmeleri konusunda gereken adımları atacağımızı hep Karadaki fiyaskoya havadan kalkan A Obama ve Erdoğan’ın ‘büyük kumarı’ Suriye’de IŞİD’le ortak mücadele kararı alan ABD Başkanı Barack Obama ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “büyük bir kumar oynadıklarını” savunan AP’nin tecrübeli dış siyaset yazarı Steven Hurst, “Bazı yönlerden kesişen hedefleri diğer yönlerde, özellikle Suriye’de IŞİD’le savaşan Kürt milislere nasıl davranılacağı konusunda, son derece farklı” tespitinde bulundu. ABD’ye İncirlik Üssü’nü kullanma izni verdiğinden beri Türkiye’nin PKK mevzilerini her gün bombaladığını belirten Hurst, “ABD’nin kaybı kazancından büyük olabilir. ABD’nin Suriye’de IŞİD’e karşı en etkili müttefiki ve kara gücü Kürtler, Ankara’nın saldırmama sözüne rağmen tetikte” dedi. “Başta B. Arınç ve R.T. Erdoğan olmak üzere, AKP’li politikacıların hemen hepsinin gösterdiği kadın düşmanlığı/cinsiyet ayrımcılığı üzerine yazdıklarınıza, A’dan Z’ye katılmamak mümkün değil. Ancak biraz da çuvaldızı kendimize batırmalıyız diye düşünüyorum. Başbakan olduğu dönemde yaptığı bir konuşmada, R.T. Erdoğan o meşhur ‘esasen ben kadın erkek eşitliğine de inanmıyorum…’ cümlesini sarfettiğinde, o salonu dolduran hangi kadın kuruluşu temsilcisi bu cümleyi protesto etmiş, kalkıp o salonu terk etmiştir? Benim anımsadığım, bütün o kadınlar Erdoğan’ı kuzu kuzu dinlemeyi sürdürmüşlerdi! Verilen bu küçük küçük ödünlerle bugünlere geldik; bu tepkisizliklerden cesaret alarak bugün bu sözleri sarfedebiliyor bu politikacılar. Üstelik sadece cinsiyet ayrımcılığı konusunda değil, yaşamın her alanında böyle olduğunu düşünüyorum. Hepimiz biraz sorumluyuz bugün içinde bulunduğumuz bu cinnet döneminden. Siz ne düşünüyorsunuz?” Ayşegül Hanım haklı. R.T. Erdoğan’ın, geri dönüşsüz bir kırılma olan 2010 referandumu arifesinde kadın örgütleriyle Dolmabahçe Sarayı’nda yaptığı toplantıdaki “eşitlik karşıtı” tarihi beyan; “geri vites”in dönüm noktası oldu. “RTE’nin STK’ler ve kadın örgütleri karşısında ‘kadın erkek eşitliğine inanmadığını’ söylediği gün biz bu davayı kaybettik” diye burada bunu farklı vesilelerle yazdım. ‘İslam demokrasisi’ içselleşti İSRAİL Bibi’ye ‘anlaşmayı kabul et’ çağrısı İsrail’de aralarında eski generaller, istihbarat servisi başkanlarının olduğu bir grup Başbakan Binyamin Netanyahu’ya İran ile uluslararası güçler arasında varılan nükleer anlaşmayı kabul etmesi çağrısı yaptı. Mossad ve iç güvenlik örgütü Şin Bet’in eski başkanlarının imzalarının da yer aldığı açık mektupta anlaşmanın imzalandığı gerçekliğinin kabul edilmesi, ABD ile ilişkilerin düzeltilmesi gerektiği mesajı verildi. Bu arada Batı Şeria’da evi kundaklanan Filistinli ailenin 18 aylık bebeğinin yanarak can vermesini “Halkımın insanlığını kaybederek terörizmin yolunu seçmesinden dolayı acı duyuyorum” sözleriyle eleştiren İsrail Cumhurbaşkanı Rivlin’e ölüm tehditlerinin geldiği belirtiliyor. Suriye’de PYD güçleri IŞİD’e yönelik operasyonlarını, kimi bölgelerde orduyla gittiği ittifakla sürdürüyor. söyledik” dedi. ABD Savunma Bakanlığı sözcüsü Elissa Smith ise eğitdonat programının öncelikli olarak IŞİD’le mücadeleye yönelik olduğunu ancak “bu grupların çoğunun aralarında Esad rejimi, IŞİD ve diğer teröristlerin bulunduğu çok sayıda cephede savaştığının farkında olduklarını” belirtti. da bu yönde karar alması Rusya’nın tepkisini çekti. Kremlin sözcüsü, “Suriye muhalefetine mali veya askeri yardımın ülkeyi daha da istikrarsızlaştıracağını defalarca vurguladık” dedi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise Washington’ın Esad güçlerini hedef alması halinde bunun uluslararası yasaları çiğnemek olacağını, cihatçılara yönelik mücadele çabalarına zarar vereceğini söyledi. Irak ve Suriye’de asıl tehdidin IŞİD olduğunu vurguladı. “Tarihi toplantı”nın hemen ertesinde bu köşede; “İslam demokrasisi işte bu: ‘Kadın erkek eşitliğine inanmayan bir Başbakan!’ ” diye yazmıştım: “ ‘Demokratik açılım’ toplantısı için topladığı STK’ler ve ‘kadın örgütleri temsilcileri’ karşısında; ‘kadın erkek eşitliğine inanmadığını’ tüm doğallığıyla, en ufak rahatsızlık, tedirginlik hissetmeden; kompleksizce açıklayan bir Başbakan demek ‘İslam demokrasisi’ ”... “Yanına hiçbir sıfat eklemeden tanımlanan ‘demokrasilerde’ böyle bir beyanda bulunan bir Başbakan, yerinde kalamaz” diye sonra ilave etmiştim: “Kadın örgütleri, ‘üzüldük’, ‘kırıldık’ diyene kadar, örgütlenip yollara dökülür. Başbakanın kürsüde toplu tepkiye maruz kalmaksızın böyle bir cümleyi tamamlamasına izin verilmez. Oracıkta ıslık kıyamet protesto edilir. İş bununla kalmaz. Kadın bakanlar ve kadın siyasetçiler ayaklanır. Sağdan sola Meclis’teki tüm kadın milletvekilleri; kadın hareketlerini hiçe sayan bu deklarasyonu, siyasetteki varlık nedenlerini hedef alan ve aşağılayan ‘hakaret’ olarak algılayacaklarından, kazan kaldırır. Olay gazetelerin polemik sayfalarında kalmaz. Manşetlerden inmeyen ‘skandala’ dönüşür. ‘Kadın erkek eşitliğine inanmıyorum’ diyen bir Başbakan, ülkesinde bir daha kadın seçmenlerden oy alamaz.” (Kadın Erkek Eşitliğine İnanmayan ‘Demokrat Başbakan’, Sağnak, 22 Temmuz 2010) Ama o yıllarda Washington’un dünyaya “İslam demokrasisi” diye allayıp pulladığı modeli, Türkiye’de de okumuşu yazmışıyla beğenip alanı çok olduğundan, bunların hiçbirisi olmadı. “Model İslam demokrasisinde” Erdoğan’ın duruşu yadırganmadı, kadınlardan çıkan çatlak sesler hızla yatıştı ve “yetmez ama evet”çilerin de katkısıyla RTE, dönüm noktası o referandumu aldı. Üstüne de Saray’a çıktı. Geçen beş yılda biz kadınlar her yıl geri gittik. Kadına şiddet aynı dönemde yüzde 1400 arttı. “Kadın”ın adı; konuyla ilgili bakanlığın titrinden bile çıkarıldı. Türkiye, dünya cinsiyet eşitsizliği raporlarında en kadın düşmanı ülkelerle anılmaktan kurtulamadı. Her halk hak ettiği lider ve yönetimlere mahkum oluyor sonunda. Ayşegül Hanım hedefi on ikiden vurmuş. Kimimiz daha çok, kimimiz daha az, ama hepimiz sorumluyuz bu cinnetten. Etkin biçimde hâlâ “yeter” diyemediğimiz için. Kadının adı yok Rusya tepkili Önceki gün Foreign Policy’de çıkan “Ankara’nın isyancılara hava desteği sözü verdiği” haberinin ardından Washington’ın ‘Aden’e Körfez konuşlanması’ BD Dışişleri Bakanı John Kerry İran’la yapılan nükleer anlaşmayı Katar’ın başkenti Doha’da toplanan Körfez İşbirliği Konseyi’ne (KİK) pazarlarken, Husilerin yönetime el koyduğu Yemen’e 4 aydır bomba yağdıran Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyonun Aden’e çıkarma yaptığı iddiaları gündeme düştü. AFGANİSTAN A Taliban’da iktidar savaşı kızıştı Afganistan’da liderleri Molla Ömer’in öldüğünü teyit eden Taliban içinde yeni lider olarak duyurulan Molla Mansur’a karşı muhalefet durulmuyor. Molla Ömer’in ailesinin Mansur’un hafta sonu yaptığı birlik mesajına destek vermeyeceği önceki gün gündeme düşerken AA’nın haberinde de örgütün “Yüksek Konseyi”nin Mansur’un yeni lider olarak seçildiği yönündeki haberleri reddettiği, Ömer’e yönelik taziyelerden sonra yeni liderin seçileceğini bildirdiği aktarıldı. ken görüşmelerin ardından Kerry’nin ABD’nin Körfez ülkelerine silah satışını hızlandırma yönünde mutabık kaldıkları yönündeki açıklaması da dikkat çekti. Meşal’le görüşme Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da Doha’da Suriye konulu toplantıda ABD, Suudi Arabistanlı mevkidaşları ile bir araya geldi. Doha temaslarında Yemen ve İran’la nükleer anlaşma konularının da ele alındığı duyuruldu. Ayrıca İran anlaşması sonrasında Riyad’ın yakınlaştığı Hamas’ın lideri Halid Meşal ile buluştu. Lavrov, Meşal’i, Moskova’ya davet etti. ‘Rio de Janeiro’da polis yüzlerce kişiyi öldürdü’ Brezilya’da askeri polisin Rio de Janeiro’da son 5 yılda 1500’ü aşkın kişinin ölümünden sorumlu olduğu savunuldu. Uluslararası Af Örgütü’ne göre, güvenlik güçleri şüphelilere yönelik kimi operasyonlarda ele geçirdikleri ya da yaraladıkları kişilere yasadışı şekilde ölümcül ateş etti. Şiddet olaylarının yoğun olduğu Rio de Janeiro’da polis birlikleri geçenlerde yaptıkları bir açıklamada 2014 yılında kentte 114 polisin öldürüldüğünü açıklamıştı. ‘Yüzlerce asker’ AFP’ye konuşan askeri bir kaynağa göre, Suudilerin eğitip donattığı güçlerin geçen ay ele geçirdiği kente pazar günü tanklar ve silahlı araçlarla yüzlerce Körfez askeri girdi. Suudi El Hayat gazete Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Doha’da dünkü temasları çerçevesinde ABD’li ve Suudi mevkidaşlarıyla da görüştü. si ise çoğunluğu BAE’den bin 500 askerin Aden’e girdiğini öne sürdü. Bu arada İran ve 5+1 grubunun vardığı nükleer anlaşmaya ilişkin Körfez’deki müttefiklerinin kaygılarını gidermeyi hedefleyen Kerry, Doha’da dün Suudi Arabistan, Katar, BAE, Kuveyt, Bahreyn ve Ummanlı mevkidaşlarıyla bir araya geldi. KİK üyelerinin şimdilik ikna olduğu haberleri gelir C M Y B