28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ 8 EDİTÖR: ZEKİ TEZER DOLAR AVRO FAİZ BORSA CUMHURİYET ALTIN ALTIN 24 AYAR 2.7760 0.7 kuruş TASARIM: SERPİL ÜNAY 3.1020 4.3 kuruş 10.01 Sabit 78.185 1534 puan 676.99 9 lira 91 kuruş 100.15 1.5 lira Perşembe 13 Ağustos 2015 Uygulama Mardin, Şanlıurfa, Malatya ve Siirt’te başladı. Kur savaşı kapıda Çin üst üste yaptığı devalüasyonlarla avantaj sağlayınca, ülkelerin kur yarışına girmesi bekleniyor. Türkiye’nin dış ticareti olumsuz etkilenecek den” herhangi biri ile TOKİ’ye başvuruda bulunabilecek. Bu projelere başvuruda emekli derneğine üyelik şartı bulunmuyor. TOKİ, “Talep örgütlenmesi” ve “Projelerden kontenjan ayrılması” şeklinde iki ayrı yöntemle emeklileri konut sahibi yapıyor. Talep örgütlenmesi kapsamında ise emekli dernekleri konut inşa edilecek arsayı teminlerinin ardından, valilikler ya da belediyeler üzerinden TOKİ’ye başvuruda bulunabilecekler. l Ekonomi Servisi in, önceki gün Yuan’ın değerini yüzde 1.9 düşürdükten sonra dün de yüzde 1.6 düşürünce piyasalarda kur savaşı endişesi başgösterdi. Çin’de 1993’ten beri yapılan en büyük devalüasyonun ardından ucuzlayacak Çin mallarının Türkiye’ye daha çok gireceği ve zaten büyük olan dış ticaret açığının daha da artacağı korkusu yaşanıyor. Çin’de en büyük istihdam kaynağı olan ihracatta daralma ve büyümede yavaşlama görülmesi üzerine, bugüne kadar dolar kurunu sabit tutan Merkez Bankası’nın beklenmedik hamlesi Asya piyasalarını hareketlendirdi. Tayvan da büyümeyi desteklemek ve sermaye çıkışını önlemek için parasal koşulları gevşetmeye başladı. Tayvan Merkez Bankası gösterge faizlerini 2011’den bu yana sabit tutarken, mevduat sertifikalarındaki gecelik faizleri ikinci kez düşürerek, 2 haftalık tahvil için daha az ödeme yaYuan, ülke içinde son iki günde yüzde 3.5 kayıp yaşarken, küresel piyasalarda yüzde 4.8 değer kaybetti. pacağını bildirdi. Tayvan doları, Yuan’ın 20 yılın en büyük düşüşünü kaydetmesinin ardından, 5 yılın en düşük seviyesine geldi. Vietnam da para biriminin bandını genişleterek, kurun daha serbest bir aralıkta hareket etmesinin yolunu açmıştı. Güney Kore ve Japonya’nın da ihracat avantajı sağlamak için para birimlerini değersizleştirmeye gitmeleri bekleniyor. luslararası Para Fonu (IMF), Yuan’daki fiyatlama mekanizmasının değişmesinin memnuniyet verici bir adım olduğu görüşünde. IMF açıklamasında, alınan devalüasyon kararları sayesinde piyasaların kurun değerinin belirlenmesinde daha büyük rol üstleneceği ve Çin’in 23 yıl içinde dalgalı kura geçmeyi hedeflemesi gerektiği belirtildi. Açıklamada, kurda esnekliğin artmasının, piyasa aktörlerine ekonomide daha fazla söz hakkı verilmesi ve Çin’in küresel finans piyasalarına daha hızlı entegre olması açısından önemli olduğu kaydedildi. Çin, Yuan’ın IMF’nin döviz karşılık sepetine dahil edilmesi ve böylece Yuan’ın uluslararası kullanıma girmesi için girişimlerde bulunuyor. l Ekonomi Servisi TOKİ’den dört ilin emeklisine kontenjan Ç aşbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanlığı, yaptığı açıklamada hayata geçirdikleri proje kapsamında emeklilere özel yüzde 25 kontenjan ayırıldığını duyurdu. TOKİ tarafından gerçekleştirilen projelerden konut sahibi olmayan emekliler için yüzde 25 oranında kontenjan ayrılması uygulaması; Malatya, Mardin, Şanlıurfa ve Siirt illerinde başladı. Emekliler, kontenjan ayrılan projelerde, “Emekli kimlik kartı, SGK dökümü, emekli maaşının yatırıldığı banka hesap ekstresin B IMF’den dalgalı kur önerisi U Çin malları yağacak Devalüasyon sonucu Çin mallarının ucuzlamasıyla, Türkiye’nin bu ülkeye karşı verdiği 23 milyar dolarlık dış ticaret açığının ağırlaşması ihtimali doğdu. Dış pazarlarda, özellikle tekstil sektöründe Çin ile rekabet eden Türk ihracatçılarını zor günler bekliyor. Sabancı’nın net kârı 569.8 milyon oldu abancı Holding’in bu yımilyon lira konsolide net kâr lın ikinci çeyreğine ait elde etti. Sabancı Holding’in net kârı 569.8 milyon toplam varlıkları 249 lira olurken; aynı dömilyar 588 milyon linem içindeki toplam raya, toplam konsohasılatı da 7.42 millide ana ortaklığa ait yar lira olarak gerçeközkaynakları 20 milleşti. Sabancı Holding yar 73 milyon lirabu yılın ikinci çeyya yükseldi. 2015 yıreğine ilişkin finanlının ilk altı aylık sosal sonuçlarını açıklanuçlarını değerlendidı. Buna göre 2015’in ren Sabancı Holding Zafer Kurtul ilk altı ayında SabanÜst Yöneticisi (CEO) cı Holding’in konsolide geZafer Kurtul, konuya ilişkin lirleri, geçen yılın aynı döneyaptığı açıklamada “2015’in mine göre yüzde 5 artışla 14 devamında operasyonel vemilyar 142 milyon lira olarak rimlilik, işletme sermayesi yögerçekleşti. netimi ve devam eden enerAynı dönemde Sabancı Holji yatırımlarımızın tamamlanding, 2 milyar 601 milyon lira masına odaklanıyoruz” dedi. l Ekonomi Servisi faaliyet kârı ve 1 milyar 218 S Yüksek faiz risk yaratır U Mark Mobius luslararası piyasalarda “yatırım gurusu” olarak tanınan, Templeton Gelişmekte Olan Piyasalar Grubu Başkanı Mark Mobius, ABD Merkez Bankası’ndan (FED) yüksek faiz artışı gelmesi halinde risk oluşacağını söyledi. Gelişmekte olan para birimleri üzerindeki dolar baskısının önümüzdeki dönemde azalabileceğini belirten Mobius, “Gelişmekten olan piyasalardaki para birimlerinin bir kısmı dolar karşısında şu zamana kadar çok büyük oranda değer kaybına uğradığı için dolar baskısı azalacaktır” diye konuştu. l Ekonomi Servisi Kırmızı ette kafalar iyice karıştı TÜİK et üretiminin yüzde 24 arttığını açıklasa da son iki senede dana etine yüzde 50 zam gelmesi şaşırttı ürkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) kırmızı et üretimini bu yılın ikinci çeyreğinde bir önceki döneme göre yüzde 24.4 artarak 261 bin 871 ton olarak açıklarken giderek artan et fiyatları kafalarda soru işaretleri yarattı. TÜİK’in açıkladığı verilere göre, sığır eti üretimi bir önceki döneme göre yüzde 24.4, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 20.9 artarken; koyun eti üretimi ise bir önceki döneme göre yüzde 36.3, bir önceki yılın aynı dönemine göre de yüzde 5.1 arttı. Üretimdeki artışa rağmen Türkiye’de et fiyatları Temmuz 2013’ten başlayarak sürekli yükseldi ve iki yılda dana etinin fiyatı yüzde 50, koyun etinin ise yüzde 20 arttı. l Ekonomi Servisi ağımız kapitalizminde, “süperego” buyruğu şu: Demokrasiyi kabul edeceksiniz! Etmemek yasak! (Badiou). Büyük ve karmaşık bir toplumsal hareket olarak “Siyasal İslam” da bu “buyrukla” karşı karşıya: Bir “İslam Demokrasisi” üret. Bu buyruğa nasıl uyulacak? Parlamenter sistem, genel seçimler desek, birileri tek başına hükümet kuracak çoğunluğu elde edip de, Hamas, Müslüman Kardeşler, AKP gibi yasaları, sistemi değiştirmeye başlayınca, “uzlaşma rejimi” varsayımı, hızla yerini farklı olanı milli irade adına bastıran totaliter bir rejime dönüşmeye başlıyor. Çünkü projesi aslında toplumu değiştirmek olan bir parti hükümeti kuracak kadar oy alıyor, işe koyuluyor. Bir siyasi parti (SYRİZA örneğin) hükümeti kurduktan sonra, seçimlerden önce verdiği sözleri tutmaya kalkınca, büyük baskıyla tehditlerle karşılaşıyor. Çünkü bu parti çıkarları ekonomik, siyasi iktidarınkilerle uyuşmayan bir seçmenin çoğunluğunun oyunu alıyor ve işe koyuluyor. Kapitalist toplumun tarihinde bu durumların ortaya çıkmasını önlemeye yönelik olarak şekillenmiş, T Türkler yurtdışında nakdi tercih ediyor luslararası Harcamalar Araştırması’na göre Türkler ülke içinde yaptıkları harcamalarda sadece yüzde 22 oranında nakit kullanırken, yurtdışına çıktıklarında bu oran yüzde 43’e ulaşıyor. Visa Europe’un toplam 32 bin kişinin katıldığı “Uluslararası Harcamalar Araştırması” tüketicilerin yurtdışına çıktıklarında ödeme tercihlerini değiştirdiklerini gösteriyor. Araştırmaya göre tüketiciler, kendi ülkelerinde yaptıkları alışverişlerde ödemelerini ağırlıklı olarak kartla gerçekleştirirken, yurtdışına gittiklerinrumak üzere yetiştirilmiş uzmanların, atanmışların, seçilmişleri denetlemesine dayanır. Türkiye’de 13 yıllık AKP deneyimi, Siyasal İslamın, “demokratik olma” iddialarıyla en geniş desteği almayı başarmış bir partisinin dahi bu ideolojik kültürel çözümlerin kapsamına sığmayı başaramadığını gösterdi. Bu başarısızlığa iki etkenin katkıda bulunduğunu söyleyebiliriz: Ülkedeki egemen sınıfın çıkarlarını koruyacak, kurumsal yapı, temel ilke üzerindeki mutabakat iyice zayıflamıştı. AKP kendi projesini yeterince hızlı bir biçimde tamamlayıp yeni bir mutabakat ve örtüşme ile “demokrasi” buyruğundan tamamen kurtulmasının maddi koşulları olgunlaşmamıştı. İdeolojik alanda kapitalizmin demokrasi bağlamında geliştirdiği en temel ilke, egemenliğin kaynağına ilişkindir: “Egemenlik halka aittir”! Bu aynı zamanda siyasetçinin erişmeye çalıştığı “yüce nesne” olarak halk iradesine işaret eder. Bu irade yasaların, düzenin temeli, kaynağı olarak kutsanır. Bu “kut U Şirket geçen yılın aynı dönemine göre net kârını dörte katladı Petkim 6 ayda 2 milyar 83 milyon lira ciro yaptı etkim, 2015’in ilk çeyreğinde 44.4 milyon lira olan net kârını, ikinci çeyrekte 188 milyon liraya taşıdı. Şirket, ilk altı ayda açıkladığı 232.3 milyon lira net kârla geçen yılın aynı dönemini dörde katladı. Altı aylık dönemde 2 milyar 83 milyon lira ciro yapan şirketin brüt kârı yaklaşık 290 milyon lira olurken FAVÖK rakamı da 252 milyon liraya ulaştı. Geçen yıl aynı dönemde yüzde 2.3 olan net kâr marjı da dört kat artarak yüzde 11.2 ol P du. Konuya ilişkin bir açıklama yapan Petkim Genel Müdürü Sadettin Korkut “2014’ün son çeyreğinden itibaren hızla düşen petrol fiyatları ve bu fiyatların stabilize olması, sektörde yeni sayfa açılmasına neden oldu. Özellikle nafta bazlı üreticilerin kârlılığında bir yükselme gözlendi. Bu yeni koşullara hızla adapte olup rekabetçi olmaya özel önem vererek, üretim ve satışlarımızda maksimum seviyeyi yakaladık” diye konuştu. l Ekonomi Servisi de nakitle ödemeye ağırlık veriyor. “Uluslararası Harcamalar Araştırması” yurtdışına çıkan Türk tüketicilerin de harcamalarında nakit kullanmayı tercih ettiğini gösteriyor. Araştırmaya katılan Türkler ülke içinde yaptıkları harcamalarda sadece yüzde 22 oranında nakit kullanırken, yurtdışına çıktıklarında bu oran iki katına çıkıyor. Türk tüketicilerin yüzde 47’si gittikleri ülkede banka ya da kredi kartlarının geçerli olmayacağını düşünüyor ve yanlarında nakit taşımayı tercih ediyor. l Ekonomi Servisi Ç AKP deneyimi Peki, ama nasıl? İmkânsız sentez ideolojik ve kurumsal iki kategorik çözüm var. İdeolojik (kültürel) çözüm, toplumu yönetmeye aday olanlar arasında, en temel ilke (varsayımhatta yüce nesne) üzerindeki bir mutabakata, yönetilen çoğunluğun kendi çıkarları, duyarlılıkları (ruhsal gereksinimleri) adalet anlayışlarıyla, ekonomiksiyasi iktidardakilerinkiler arasında bir örtüşme olduğuna ilişkin inancına dayanıyor. Her vatandaşın yasaların önünde, yöneticilerin gözünde, din, ırk, cinsiyet, servet ayrımı olmadan eşit sayılacağı varsayımı da bu örtüşmeyi destekliyor. Kurumsal çözüm ise, “güçler ayrılığı”, “dengeler ve denetimler” olarak ifade edilen sisteme ilişkindir. Bu sistem iktidar ilişkilerini ko Economist, İtalyan oldu inancial Times gazetesini Japon Nikkei grubuna satan İngiliz yayıncı Pearson, 172 yıllık ekonomi dergisi Economist’teki yüzde 50 hissesini İtalyanlara sattı. İngilizler, yüzde 50 hisse için İtalyan Agnelli ailesinden yaklaşık olarak 469 milyon sterlin yani 730.6 milyon dolar aldı. İtalyan Agnelli ailesi bu anlaşma ile haftalık derginin en büyük hissedarı oldu. F Pearson, dergideki hissenin Agnelli ailesine ait yatırım şirketi Exor’a satıldığını resmi olarak duyurdu. Agnelli ailesinden, Exor şirketinin CEO’su John Elkann, “Bu yatırımda hâlâ büyük fırsat olduğuna karar verdik” dedi. İngiliz yayıncı, gazetenin satış sürecinde, haber yayıncılığından eğitim yayıncılığa odaklanmak için çıkacağını belirtmişti. l Ekonomi Servisi salın” onayı, meşruiyetin, yönetme, yasa yapma hakkının, yasaların içeriğinin de kaynağıdır. AKP liderliğindeki siyasal İslam açısından ise egemenliğin kaynağı halk değil “hak”tır. Yasaların kaynağı Kuran’ın içeriği ve Peygamber’in sözleridir. Siyasal İslamın bu kültürelideolojik özelliği, lider kadrosunun yönetici düzeyine Tanrı’nın iradesi ile yükseldiği varsaymasına açılır. Böylece, lider kadrosu, “güçler ayrılığını”, “atanmışları”, Tanrı’nın iradesinin ürünü olan bir yönetime, dolayısıyla o iradeye şirk koşmak olarak algılar, yok saymak ya da tasfiye etmek ister. AKP yönetimi döneminde tam da böyle olmuştur. Sonuç olarak, bu kadar kısa bir denemede bile, “özel alana çekilmeyi kabul etmeyen, kutsalını devlete taşımaya, toplumu, bireyin yaşamını kendi ilkelerine göre düzenlemeye kararlı bir dini, özellikle de İslamı demokrasiyle uzlaştırmak, bir İslamcı demokrasi sentezine ulaşmak imkânsızdır” sonucuna kolaylıkla varılabilir. Sorun aslında İslamcı demokrasiye değil, nüfusunun çoğunluğu Müslüman, ama etnik, dini hatta yaşam tarzı tercihleri açısından çok renkli bir kapitalist ülkede demokrasiyi yaşatmaya ilişkindir. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle