Katalog

Perşembe 13 Ağustos 2015 EDİTÖR: SAMİ GÜREL TASARIM: ERSİN ÖZTEKİN Arda bu Barça’da oynar B Rüya ve Gerçek Tiflis’teki finale Messi adını yazdırırken, Iniesta’nın alternatifi belli oldu spor 21 İşte finalin rekorları! l 9 gol atılan karşılaşma, kupa tarihinin en gollü maçı olarak tarihe geçti. 1996’da Juvenus, PSG’yi i 61 yenmişti. l Sevillalı Banega, kupanın en erken golünü attı. l Barcelona Teknik Direktörü Luis Enrique, UEFA Süper Kupa’yı hem futbolcu hem teknik direktör olarak kazanan 4. isim olma başarısı gösterdi. Guardiola, Carlo Ancelotti ve Diego Simeone, UEFA Süper Kupa’yı futbolcu ve teknik direktör olarak kazanan isimler olmuştu. l Süper Kupa’da İspanyollar 13. zaferine ulaştı. M en de Tiflis’teydim. Ama maalesef geçtiğimiz salı akşamı değil de yaklaşık bir ay önce. Asıl amacım köklerimin izinden gidip Kafkas Dağları’na çıkmak, oranın havasını bir kez de olsa soluyabilmekti. Fakat Gürcistan’ı anlayabilmek için başkent Tiflis’te de biraz zaman geçirmek gerekiyordu. Tiflis’te de, Kafkas Dağları’nın tepesindeki Mestia’da da sanki evimde gibi hissettim kendimi. Çünkü etraftaki insanlar sanki amcalarım, halalarım, kuzenlerim gibi her halleriyle çok tanıdıktılar. Ve Gürcistan’dan kafamızda muhteşem Kafkasya Dağları’nın ve candan insanlarının görüntüleriyle birlikte hüzünle ayrıldık. Çünkü Batı’ya açılmaları, önce Abhazya, sonra da Güney Osetya savaşıyla cezalandırılmıştı Rusya tarafından. Rusya İmparatorluğu geri dönmüştü ve olan yurdundan sürülen insanlara, ölen gençlere ve çocuklara olmuştu. Yeni bayraklarının yanında Avrupa Birliği bayrakları mahzun mahzun dalgalanıyordu. Bu haliyle dünyanın bir yerinde unutulup gitmiş hissi veriyordu Gürcistan. açın üçte birlik bölümünün geçildiği anlardı. Barcelona’nın üst üste yaptığı pas sayısı 30’du, birkaç dakika sonra tam 27 kez paslaştılar. Sevilla’nın başı dönmüştü ki 4. gol geldi. Düşünsenize hem saat gibi işleyen bir takım var karşınız arif da, hem de aldığı her topla savunmanızı de kızılyalıN lik deşik etmekle kalmayıp frikiklerde topu 90’a asan Messi adlı uzaylıya karşı oynuyorsunuz... O yüzden devre biterken 31’lik skoru kimse yadırgamadı tıklım tıklım dolu Boris Paşazade Stadı’nda... Hele ikinci yarının başlarında fark 3’e çıkınca, ‘maç bitti’ diye hayıflananlar o kadar çoktu ki. MESSI FRİKİK ÇALIŞMIŞ l FIFA İcra Kurulu üyesi Şenes Erzik, Messi’nin şu an için dünyanın en iyi futbolcusu olduğunu ve maçı tek başına çevirdiğini söylerken “Eskiden frikikleri zayıftı, Ronaldo’yu örnek alıp çalışarak ustalaştı” dedi l FIFA üyeleri ve UEFA üyeleri, Gürcistan’daki maç için İstanbul’u aktarma merkezi olarak kullandılar. Birçok eski ünlü futbolcu da Tiflis dönüşü İstanbul’a uğradı. l Tiflis’teki maça İspanyollar kadar Azeri, Rus ve Ermeni futbolseverler de ilgi gösterdi. Emin olun Sevilla’nın sıra dışı hocası Unai Emery de çoğunluk gibi düşünüyordu o anlarda çünkü UEFA Kupası’nı kazanan öğrencileri takviyelere karşın topu göremiyorlar, çözüm üretemiyorlardı Barcelonalılara karşı.. İşte o dakikalarda beklemeyen bir şey oldu. Barcelona’nın orta alandaki pas trafiğini yöneten Iniesta sakatlandı, çıktı. Skor bu kadar farklıyken Iniesta gibi bir oyuncunun eksikliği ne denli iş açabilirdi ki Katalanların başına! Ama açtı, o andan itibaren topu istediği gibi dolaştıran Barça gitmiş, yerine süreyi tüketmeye çalışan, yan pas, geri pas yapan, hatta hakemin üzerine oynayan bir takım gelmişti. Elbette bu fırsatı geri çevirmeyecekti Endülüsler. Cesurca gittiler Barcelona’nın üzerine ve rekorların finaline ortak oldular. 90. dakika biterken 44’lük skor, gece yarısını geçtiği için teknik olarak ertesi güne sarkan tarihin en gollü finaline dönüşmüştü.. İki takımın da yorulduğu tükendiği uzatmada ise son sözü geriden gelen Sevilla değil, Messi farkı ile Barcelona söyleyecekti. Belki gol Pedro’nundu ama Arjantinli yıldız, gol öncesi kullandığı frikik ve sonrasındaki kombine şutu çıkarmasa bugün gazetelerde Endülüs zaferini okuyor olabilirdiniz... Sözün özü, Barcelona’nın sırrı elbette Messi, (oynamayan) Neymar gibi yıldızlar olsa da Katalanlar topu ayaklarında rekor sayıda ve/veya sürede tutmasalar inanın, her yıl dünyada 2 milyon Barça forması satılmaz, fakirlikle boğuşan Gürcistan’da insanlar aylık kazançlarının neredeyse yarısını bir maç biletine vermez... Bu arada, “Arda Barcelona’da oynayabilir mi” sorusu da Gürcistan’daki finalle net bir karşılık buldu. Kime sorduksa umutlu. Herkes, “Arda oynar, hem de fena oynar” dedi. Niye dedik, cevap netti: “Iniesta gibi bir yıldızın sakatlanıp çıktıktan sonra kâğıthelvası gibi dağılan Katalan orta sahasını, hele Xavi’nin ayrıldığı yılda, bizim Bayrampaşalı ‘koca kafa Arda’dan başkası toparlayamaz da ondan.” Çünkü istatistiklere göre Arda kendisine top gelmeden bir sonraki pozisyonu kafasında oluşturan ve arkadaşlarına boş alan yaratan ender bir futbolcu türüymüş. İspanyol bir gazeteci paylaştı bu veriyi bizlerle. O yüzden, şu 5 ay geçse de Ardalı Barça’yı ağız tadı ile bir izlesek... Iniesta sakatlanınca Endülüs zaferini bitiren yıldız İşte o Tiflis’te, Barcelona ile Sevilla arasında oynanan Avrupa’nın en büyüğünü belirleyecek olan karşılaşmayla dünya gözlerini Gürcistan’a çevirdi birden. Bir geceliğine de olsa hatırlanmış oldular böylece. Batı’da millet TV’den seyretsin diye bayağı geç saate konan maç bittiğinde Gürcistan’ın yine eski yalnızlığına bürüneceği de kesin gibiydi. Maç harika geçti. Bol gollü ve öngörülemez şekilde. Ve mücadele öncesi yapılan “nasıl olsa Barça herkesi yener” tarzı genelgeçer yorumlar da uzatmaların sonunda gerçek olabildi ancak. Futbolda teknik kadar fiziğin de önemli olduğunu, daha doğrusu bunların verimli bileşiminin belirleyici olduğunu gördük bir kez daha. Karşılaşma başlamadan pek çok farklı ülkeden, farklı kültürlerden gelen çocukların ki aralarında Türkiye’den çocuklar da vardı birlikte el ele sahaya çıkması, gösteri yapması sporun birleştirici yönünü anımsattı bize. Ve hoştu. Ne var ki tam da bu noktada insanın aklına çocuklara gösterilen bu ilginin sadece gösterinin bir parçası olduğu fikri de gelmedi değil. Özellikle son yıllarda bir tek futbolcuya verilen paraların artık telaffuz bile edemeyeceğimiz düzeye geldiği düşünülürse. Oysa ki o paralarla kim bilir kaç tane çocuğun, gencin spor yapması sağlanabilir bir düşünün. Eğer çocukları gerçekten seviyorsanız, bu konuda samimiyseniz onların geleceklerini kurmalarına yardımcı olmalısınız. Yatırımlarınızı ona göre yapmalısınız. Ne yazık ki, sporun birleştiriciliği, çocuklara ve geleceğe verilecek önem gibi temel konular sadece maç öncesi gösterilerinin bir parçası haline geldi günümüzde. Gürcistan gibi ülkelerin ağzına bir finalle bir parmak bal çalınıyor, öte tarafta futboldaki eşitsizlikler gün geçtikçe büyüyor. Bu güzel oyun, dev rant ve bahis endüstrisine kurban ediliyor… Salı gecesi gördüğümüz 120 dakikalık rüyadan bu gerçeklere uyandık işte. Bir gecelik hatırlama Arda kupayla maç sonu poz verdi. Xavi’nin yokluğunu dolduracak Figüran çocuklar Hamzaoğlu: 3 kupa aldık eleştiriliyoruz reken değeri görüyor. Real Madrid gibi bir kulüp, 4 senede 2 kez bizi davet ediyorsa kulübümüzü anlatmaya gerek yok herhalde. Real Madrid maçını oynadıktan sonra 12 günlük zamanımız kalıyor. İhtiyacımız olan yerler varsa, içimizden tamamlayamıyorsak, dış transfere gideceğiz. Hamza Hoca bazı maksatlı tepkilere sitem edip, kendini savundu Eşitsizlikten beslenmek cumhur önder arslan Trabzonspor’a Senegalli stoper avunmaya takviye yapmakta kararlı olan Trabzonspor’un Nantes’ta forma giyen Senegalli stoper Papy Djilobodji’nin transferini bitirme aşamasına getirdiği öğrenildi. Teknik Direktör Şota’nın ısrarla kadrosunda görmek istediği 26 yaşındaki futbolcu için Sportif Direktör Süleyman Hurma’nın yoğun mesai harcadığı ifade edildi. Trabzonspor’un sıkı pazarlıklar sonucu istediği rakam konusunda Nantes’ı ikna ettiği, diğer yandan da Djilobodji ile görüşmelerini sürdürdüğü belirtildi. Başarılı savunma oyuncusuyla yıllık alacağı ücret konusunda pazarlık yapan BordoMavililerin, Djilobodji’ye 2 milyon 300 bin Avro ödemeye hazır olduğu öğrenildi. l TRABZON G S alatasaray kazandığı Süper Lig şampiyonluğu, Ziraat Türkiye Kupası ve TFF Süper Kupa’yla birlikte dün Florya Metin Oktay Tesisleri’nde gövde gösterisi yaptı. Teknik direktör Hamza Hamzaoğlu, 3 kupanın yetmeyeceğini, bunlara yenilerini eklemeleri gerektiğini söyledi. İşte Hamzaoğlu’nun açıklamaları: l Fatih Hoca UEFA Kupası’nı kazandığında da eleştirildi. Maalesef ülkemizde böyle. İsterseniz 5 kupa birden kazanın, ne kazanırsanız kazanın futbolda her zaman iyi olamazsınız. Bir gün gelecek mağlup olacaksınız, kötü oynayacaksınız. Kimse sizin geçmişinizi düşünerek konuşmayacak. Herkes, o günkü duruma göre eleştirilerini yapacak. Maksatlı olanlara karşıyım. Gerçek ortada. Sezonu 3 kupayla tamamladık. Oyuncularımın emeklerinin yok sayılmasına, bizlerin emeklerinin küçümsenmesine karşıyım. l Real Madrid karşılaşması yüzeysel geçilecek bir maç değil. Biz eleştiriliyoruz ama camiamız görmesi ge l G.Saray’da kalıp kalmayacağı belli olmayan Melo’yla ilgili bugün karar veriliyor. Başkan Dursun Özbek ile Melo’nun menajeri Baster bugün öğle saatlerinde görüşecek. Bu zirveyle Melo’nun G.Saray’daki geleceği belli olacak. Hamza Hamzaoğlu, “Biz her türlü hazırlığımızı Melo yokmuş gibi yaptık. Kalırsa ekstra bir oyuncumuz daha olmuş gibi yolumuza devam edeceğiz”dedi. Hamzaoğlu transfer çalışmaları için şunları söyledi: l Niasse’nin transferini düşünüyoruz. Başka futbolcularla da ilgileniyoruz. Stoperde sayıca eksiğimiz yok ancak sakatlıklardan dolayı uygun şartlar oluşması durumunda stoper alacağız. l ‘G.Saray çok zor durumda ve transfer yapamıyor’ diye bir algı oluşuyor. İstediğimiz zaman iyi oyuncuları alabilecek güce sahibiz. Kulübün bundan sonraki senelerini düşünerek hareket etmek zorundayız. l Telles için verilen rakam bizi tatmin etmedi. Telles’in değerine biraz yakın bir rakam olsaydı göndermeyi düşünebilirdik. Muslera’yla ilgili iyi bir teklif gelirse, önlemlerimizi almışsak değerlendirebiliHamza riz. Sneijder’in menajeriyle yakın zaHamzaoğlu manda görüşeceğiz, sözleşme uzatmak istiyoruz. Melo için kritik gün C M Y B