Katalog

Perşembe 13 Ağustos 2015 haber EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: YALÇIN ERZAN 4 Bahçeli ateş püskürdü “Erdoğan mutlaka ıslah edilmeli. Demokrasinin ruhuna kastediyor” diyen MHP lideri, Erdoğan’ın telkiniyle gelecek Davutoğlu’yla görüşmeyeceğini söyledi HP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyasi tutumuna ilişkin çok sert açıklama geldi. Bahçeli, Erdoğan’ın tutumuna yönelik “Erdoğan mutlaka ıslah olmalı, şahsına çekidüzen vermelidir. AKPCHP arasında süren koalisyon görüşmesinin arifesinde Erdoğan’ın devrede olması demokrasinin ruhuna kast etmektir” dedi. Bahçeli, AKPMHP koalisyonu iddiaları için de “Erdoğan’ın telkin ve tavsiyesiyle Davutoğlu’nun partimizi ziyareti planlanıyorsa, bilinsin ki bu danışıklı dövüş şeklindeki görüşme düşüncesi cevap bulmayacak ve gerçekleşmeyecektir” yanıtını verdi. Erdoğan’ın 8. Muhtarlar Buluşması’nda “esef verici, her açıdan talihsiz” konuşmalar yaptığına dikkat çeken Bahçeli, Erdoğan’ın; “Bundan sonra ne devletin, ne hükümetin vereceği bir taviz, atacağı bir adım yoktur. Çünkü yapılması gereken her şey yapılmıştır” sözlerinin baştan sona “itirafname” şeklinde okunması gerektiğini kaydetti. AKP’nin Türkiye partisi haline gelmesinin “Erdoğan’ın gölgeli ve arızalı mizaç ve ‘Zekeriya Öz kaçmış diyeler...’ ekeriya Öz kaçmış diyeler İki gün sonra duyalar. Soğuk su ile yuyalar Öyle garip Savcı Beyim” Zekeriya Öz ile birlikte savcılar Celal Kara ve Mehmet Yüzgeç de kaçmış... Ama simge kişi, kült isim Zekeriya Öz olduğundan, manşetlere onun adı geçti. Kulağı delik bir dostum önceki gün telefon etti: Bu büyük balıklar, dedi, öyle son anda kaçmaz, onları kim bilir ne zaman ve nasıl kaçırdılar, sonra da nasıl kayıt düştüler! Kaçmalarından önce, başta Zekeriya Öz olmak üzere meslekten ihraç edilmiş bu üç savcı hakkında “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”, “Cebir şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya, görevlerini yapmasına kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” gerekçesiyle tutuklama talebiyle yakalama kararı çıkarılmıştı. Haberi okuyunca kendi kendime güldüm: Anlaşılan Tarzan güç durumda! Hey gidi Zekeriya Öz, hey! Bir zamanlar ne dehşetengiz bir savcı, ne kutsal bir kurtarıcıydı o! HHH Müthiş Savcı gazetelerin TV’lerin baş köşelerinden inmezdi. Demokratlar, onu dehşetle izlerlerken oportünistler, yalakalar övgüler düzerlerdi. Ne oluyoruz, diye sorduğunuzda ya nıt hazırdı: Efendim, Türkiye bağırsaklarını temizliyor. Üstadım, rejimin üstündeki vesayet tasfiye ediliyor. Böyle hukuksuzluk mu olurmuş? dendiğinde hemen cevabı yapıştırırlardı: Ayrıntıya takılıp kalmayın! Bunlar basit usul sorunları, esasa bakın, esasa! İnsanlar sorgusuz sualsiz, hukuksuz, suçsuz, delilsiz içeri atılmaktayken, Başbakan buyurmuştu: Bu davanın savcısı benim! Bu durumda, kim aklı başında bir hukukçunun şu sorusuna yanıt verebilirdi: Başbakan, bu açıklamasıyla suç işlemiyor, üstüne bir de Öz’ün hukuksuz uygulamalarının azmettiricisi olmuyor mu? HHH Tayyip Bey bütün bunlara kulak asmıyor ve Zekeriya Öz kendini serbest, rahat hissetsin, diye ona zırhlı araçlarından birini gönderiyordu. Ama şimdi yukarıdaki soru önem kazandı: Evet, savcı suç işlemişse, dayandıkları, güvendikleri, kışkırtıcıları, azmettiricileri, sırt sıvazlayıcıları nerede? Sakın paralelciler de kaçtılar falan demeye kalkmayın! Siz, siz ortada dolaşanlar, başka ikbalin koltuğunda oturanlar ve de onların yanında, çanaklarını yalayanlar, sizler hep ortadaydınız! Hepinizi, hepinizi gördük. Paralel falan değil, en baştakinden başlayarak aşağı doğru devam edince gördük ki, onlar o sırada savcı Zekeriya Öz’e türkü çığırıyorlardı: Beraber yürüdük biz bu yollarda,/ Beraber ıslandık yağan yağmurda, Şimdi benim gözlerim de onları arıyor tenhalarda. Hayret hepsi yok olmuşlar! Galiba hepsi, bir olmuşlar, “Paralel Şeytanı!” taşlamaya gitmişler. HHH Evet, beraber yürüdüler o yollarda/ Beraber ıslandılar yağan yağmurda./ Şimdi dinlediğim tüm şarkılarda/ Bana her şey Zekeriya Öz’ün azmettirenlerini ve yalakalarını hatırlatıyor. “Z M yönlendirmelerinden arınmasına bağlı” olduğunu kaydeden Bahçeli, Başbakan Davutoğlu’nun da “Erdoğan’ın tesir alanından çıkması ve kendi ayakları üzerinde durması” gerektiğine işaret etti. ‘ERDOĞAN MANEVRA YAPIYOR’ SELDA GÜNEYSU Sabote ediyor Türkiye yakılıp yıkılırken “Erdoğan’ın koalisyon bilirkişisi gibi ahkâm kestiğini” vurgulayan Bahçeli, “AKPCHP arasındaki görüşmeleri sabote etmek, kurulması an meselesi bir koalisyon hükümetini dinamitleyerek seçimlerin yenilenmesine çalışmak milli iradeye savaş açmakla özdeştir” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mutlaka ıslah olması ve şahsına çekidüzen vermesi gerektiğini söyleyen Bahçeli, Erdoğan’ın “susmasının ve seviyeli davranmasının en doğru seçenek olduğuna” söyledi. Türkiye’nin hükümetsiz bırakılmayacağına işaret eden Bahçeli, MHP’nin AKPCHP koalisyonu öngördüğünü belirterek, “CHP’yle koalisyonu yarın, değilse bile cuma namazını müteakip kurmalıdır” dedi. lANKARA / Cumhuriyet umhurbaşkanı Erdoğan’ın önceki gün “Başbakan MHP ile de görüşebilir” sözleri ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun meslek odaları ve sendika yöneticilerini kabul ettiği toplantıdaki C “Bence koalisyon olmayacak, perşembe günü açıklayacağız” açıklaması, siyasi kulislerde ibrenin MHP’ye döndüğü şeklinde yorumlanıyor. Bahçeli’nin dünkü açıklamalarına karşın MHP’de, Davutoğlu ile Bahçeli’nin yarın bir araya gelmesinin beklendiği ifade ediliyor. Bahçeli’nin bu haftaki Bursa ve Balıkesir gezilerini ertelediği belirtildi. Temkinli bir bekleyişin olduğu MHP’de Bahçeli’ye yakın kurmaylar, Erdoğan’ın “Başbakan MHP ile de görüşebilir” sözlerinin arkasında ise “Erken seçim manevrasının yattığını” belirterek, şu değerlendirmeyi yapıyor: “Saray’ın beklentisi erken seçim. Çünkü Erdoğan, 17 25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarında sıranın bir gün kendisine geleceğini bildiğinden AKP’nin tek başına iktidarını hedefliyor. Bunun için de en iyi yol Erdoğan’a göre ‘çözüm sürecini rafa kaldırıp, milliyetçilik söylemi üzerine oturup, partisinin oyunu artırmak.’ CHP ile koalisyon olmaması durumunda MHP’yi işaret ediyor. Erdoğan, MHP’nin şartlarını çok iyi biliyor. AKP, MHP’nin her türlü koşulunu kabul etse bile 1725 Aralık ile ilgili koşulunu, oğlu Bilal Erdoğan ile ilgili koşulu nasıl kabul edecek? Genel Başkan en başından beri söylediklerinden, koşullarından koalisyon için vazgeçmez. Erdoğan bunu çok iyi bildiğinden, CHP ile de koalisyon kurulamazsa, çıkıp meydanlarda diyecek ki “Muhalefet önümüze sürekli engeller sürdü. Hükümetin kurulamadığı her gün ülkenin sosyoekonomik durumu daha da kötüye gitti. Gelin AKP’yi tek başına iktidar yapın. Yoksa ülke elden gidiyor.” Erdoğan elini güçlendirmeye çalışıyor. Zira Erdoğan’ın ‘45 günlük süreyi esnetme yetkim yok’ açıklaması da bu duruma işaret ediyor.” lANKARA 1725 Aralık koşulu Temkinli bekleyiş İtirafname Atalay: Biz kapıyı kapatmıyoruz AKP MYK’de koalisyon tartışılırken Bahçeli’nin görüşmem tavrına Atalay yanıt verdi aşbakan Ahmet Davutoğlu, bugün düzenlenecek 3. tur görüşme öncesinde tekrar MYK üyeleri ile bir araya geldi. Davutoğlu’nun, 2. tur görüşmenin detaylarını parti yönetecileri ile paylaştığı öğrenildi. MYK’de ayrıca, “koalisyon” veya “erken seçim” olasılıklarının incelendiği anket sonuçlarının da değerlendirildiği belirtildi. Parti kurmaylarının talebi ile önceki gün program dışı olarak görüştüğü Erdoğan’ın verdiği mesajların da MYK’de değerlendirildiği belirtildi. MYK toplantısının ardından açıklama yapan Beşir Atalay, CHP lideri Kılıçdaroğlu ve Davutoğlu arasında bugün yapılacak olan görüşme için “sonuç alma niyetiyle gidiyoruz” yorumunu yaptı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin aksine, hiçbir partiye kapıyı kapatmadıklarını belirten Atalay, B olacağı ile ilgili somut bir şey söyleyemem. Yarınki görüşmeyi çok önemli görüyoruz. AKP olarak tüm partilere açık kapı politikamızı sürdüreceğiz.” Atalay, MHP ile görüşmeye ilişkin ise “Bahçeli’nin açıklamasına baktım. Bu çalışmalara başlarken genel başkanımız son ana kadar tüm partilere kapımızın açık olacağını söyledi. Görüşmeler sürecek dedi. Biz buna sadığız. Başbakan Davutoğlu, CHP ile görüştükten sonra MHP ile de görüşüleceğini açıklamıştı. Bahçeli’nin bugünkü değerlendirmesi o bütünü içermiyor. Yanlış bir ifade olarak görüyorum. Görüşüp görüşmeme her genel başkanın kendi takdiridir. Ama biz partilere kapıyı kapatmıyoruz. Ülkenin buna ihtiyacı var” dedi. lANKARA / Cumhuriyet Kapıyı kapatmadık Davutoğlu ve Kemal Kılıçdaroğlu 2. tur görüşmesi için 10 Ağustos’ta bir araya gelmişti. “Her alternatifi değerlendiririz. Esas olan yarınki (bugünkü) görüşmedir. Yarınki görüşmeden sonra değerlendirmeleri yaparız” dedi. Atalay, erken seçime ilişkin kendisine yöneltilen sorulara da, “Yarınki (bugünkü) kararı görmeden ondan sonrasıyla ilgili bir adım doğrusu söz konusu değil. Esas olan yarınki görüşme” yanıtını verdi. Atalay MYK toplantısının ardından şu açıklamaları yaptı: “Davutoğlu, sadece, görüşmelerde ele alınan konuları değil geniş bir şekilde kendi düşüncesini de ifade etti. Biz de kendi düşüncelerimizi açıkladık. Yarınki görüşmede bütün verilerle, dosyalarla bir araya gelecekler. Geniş bir yelpazede tüm seçenekler masada olacak. Herhalde sona doğru giden bir toplantı yapılmış olacak. Yarın ne AKP’de ibre erken Demirtaş, Cumhurbaşkanı’na mesaj yolladı Burada konuşan Demirtaş, rışı istemekte ısrarlı olacakseçime mi döndü? larını vurgulayarak, “Son leş “Bu ülkeyi 90’lara döndürADNAN AVUKA /MAHMUT ORAL ‘Erdoğan, kırılma sürecini bitirebilir’ H kalana kadar diyenler mi barış istiyor? Hükümetin askeri operasyonlarına da, PKK’nin eylem politikasına da dur diyoruz” dedi. Demirtaş, Diyarbakır’da Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK) bölgede bulunan sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile süreci değerlendirmek üzere düzenlediği toplantıya katıldı. Liluz Otel Konferans Salonu’nda düzenlenen toplantıya HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, HDK Eş Genel Başkanları Ertuğrul Kürkçü ve Sebahat Tuncel, DTK eş genel başkanları Hatip Dicle ve Selma Irmak, DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, çok sayıda milletvekili ve STK temsilcisi katıldı. Salona Kürtçe ve Türkçe “Savaşa hayır, Barışı biz inşa edeceğiz” yazılı afişler asıldı. meyeceğiz, sizlere savaş yaptırtmayacağız. Türkiye toplumu şundan emin olsun ki HDP hakiki bir halk partisidir, gücünü halktan alır. Şiddet ve silahla aramıza koyduğumuz net mesafenin göstergesi HDP’de olmamızdır. Cumhurbaşkanı ülkeyi kan ve kaostan geri döndürse biz her şeye rağmen hazırız. Cumhurbaşkanı kaldığımız yerden değil, kaldığımız yerden daha ileride ‘bu sürece devam edin’ derse biz sürecin arkasında durmaya devam edeceğiz. Bu sorun adalet ve hakkaniyet çerçevesinde çözülmediği müddetçe silahları durdurabiliriz ancak sorunu bitiremeyiz. Cumhurbaşkanı bu konuda eğer inisiyatif alacaksa Türkiye’yi bütün bu kırılma sürecinden döndürebilir” dedi. l MARDİN / DİYARBAKIR HDP’den BM’ye ikinci başvuru DP, yaşanan sivil kayıpları ve yargısız infazlar gerekçesiyle savaş ve insanlığa karşı işlenen suçlar kapsamında Birleşmiş Milletler’e (BM) ikinci kez başvurarak, sorumluların ortaya çıkarılması için BM aracılığıyla soruşturma başlatılmasını talep etti. HDP’nin BM Güvenlik H Konseyi’ne yaptığı başvuruda savaş suçu ve insanlığa karşı işlenen suçlar kapsamında yaşanan sivil kayıpları ve yargısız infazlar sıralandı. Başvuruda, Türkiye’ye yaralı olarak gelen Kobaneli bazı kişilerin El Nusra’ya teslim edilmesi de yer aldı. lANKARA / Cumhuriyet umhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun önceki gün yaptığı açıklamalar AKP ile CHP’nin ortak bir hükümet kurabileceğine yönelik umutları zayıflatırken, anketlerde oylarını 22.5 puan artırdığını gören AKP’de ibre 22 Kasım’da yapılacak bir erken seçime döndü. Reuters’a konuşan AKP’li üst düzey bir yetkili, “Erken seçimin bir kumar olduğunu düşünüyorum. Üstte görünüyoruz. Ama bu tek başına iktidar için yeterli olmayabilir. Üstelik terörün arttığı bir ortamda zorlanacak bir seçimin menfi etkisi bile mümkün. Böyle bir ortamda seçim de koalisyon kurmak da risk” dedi. AKP’li yetkililer, 15 Kasım’daki G20 zirvesi nedeniyle 15 Kasım’da seçim yapılamayacağını ama 22 Kasım için neredeyse herkesin hemfikir gibi olduğunu söyledi. Aynı kaynak, erken seçimi denemeden AKP’nin koalisyona girmek istemeyeceğini, tek başına iktidar ihtimali olmasa bile seçimlerin ardından AKPCHP koalisyonu için şimdiden bir zemin hazırlanmış olduğunu belirtti. l Haber Merkezi C DP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Eller tetikten çekilmelidir. Yarın değil, haftaya değil, bugün, bu saatte barışı hemen istiyoruz. Silahların derhal susturulması ve ateşkes pozisyonuna geçilmesi gerekiyor” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerine tepki gösteren Demirtaş, “Cumhurbaşkanı’nın işi gerilimi yükseltmek değildir: Türkiye halkları barış istiyor” dedi. HDP’nin Mardin’de düzenlediği “Arap Halkı Barışı Sahipleniyor” panelinde konuşan Demirtaş Demirtaş, ba C M Y B