Katalog

Salı 14 Temmuz 2015 haber EDİTÖR: FİGEN ATALAY TASARIM: AYNUR ÇOLAK Dershaneler kapatılmayacak AYM NOKTAYI KOYDU AKP ile cemaat arasında savaşa neden olan konuyu, AYM oy çokluğuyla karara bağladı nayasa Mahkemesi, dershanelerin kapatılmasını öngören düzenlemeyi oy çokluğuyla iptal etti. Bu kararla dershaneler kapatılmayacak. Yüksek Mahkeme, özel okula dönüşmeyen dershanelerin kapatılmasına ilişkin yasal düzenlemenin iptal istemini dün sabah 09:30’da görüşmeye başladı. Gergin geçtiği öğrenilen ve sert tartışmaların yaşandığı AYM Genel Kurulu’ndaki toplantı akşam 19.30’a kadar sürdü. Ancak başkan Zühtü Arslan, toplantı sonunda kararın kamuoyuna açıklanmasını üyelere yasakladı. Gece geç saatlerine doğru AYM’den dershanelerin kapatılmasına ilişkin yasanın iptal edildiği haberi sızdı. 17 üyenin çoğunluğunun dershaneleri kapatılmaması yönünde oy kullandığı dile getirildi. Dershaneleri kapatan yasal düzenleme, hükümet ile cemaat arasındaki sert iktidar savaşının başlamasına neden olmuştu. Meclis’ten geçen yasayla 1 Eylül tarihi itibariyle özel okula dönüşümü kabul etmeyen dershanelerin kapatılması öngörülüyordu. Dönüşüme giren ders 6 A hanelere 20182019 eğitim öğretim döneminin sonuna kadar süre tanınıyordu. Bu sürenin sonunda dönüşümü tamamlamayan dershaneler kapatılacaktı. Dershaneler ayrıca, üniversite ve liseye hazırlık kursu veremeyecekti. Bu durumda binlerce dershane kapatılacak, yüzlerce öğretmen ve personel işsiz kalacaktı. Ancak AYM’nin iptal kararıyla bu düzenlemeler yürürlükten kalktı. Gerekçeli kararın bir hafta içinde açıklanması bekleniyor. lANKARA / Cumhuriyet Y CHP de AKP de koalisyona eğilimli ine döndük yüksek siyasete, bir sari hastalık gibi bu, oysa değişik gündem planlamıştım!.. Ama okurun gözü ne oluyor’da! Dün ilk koalisyon görüşmesi yapıldı. Partiler bu kez dolaysız görüş aldılar verdiler. Bunlar şüphesiz ham görüşler. Daha önce bilinen tutumların birbirine iletilmesi.. ne kadar bunların içine girildi.. Koalisyon görüşmeleri sürerken şüphesiz ki partiler “müktesebat” üzerinde arka planda çalışmalarını sürdürecekler.. Olabilecekler, olamayacaklar... Önce şu saptamayı yapalım: CHP koalisyon kurma eğiliminde. Tabii bu kayıtsız şartsız değil. Tereddütler var, kaygılar ve güven eksikliği var. Koalisyonun CHP’ye ne getirip götüreceği, ne süreli olabileceği, erken seçimin gündeme gelip gelmeyeceği, halka verdiği sözlerden ne kadarını ne derece gerçekleştirebileceği.. bütün bunları hesap edecekler ve kararlarını verecekler. Bunlar birinci derecede partiyi ilgilendiren noktalar. Koalisyona girip de itibar ve puan kaybedecek bir durumda kalırlarsa.. öncelikle parti yönetiminin düşünmesi gereken bir açıdır. Puan kaybederler, yönetim düşer vb. doğru güçlü bir adımın atılmasına tanık olabilir miyiz? Millet sadaka yerine sosyal devletin kanatları altına alınabilir ve siyasal partilerin sadakalarla avlandıkları bir alan olmaktan çıkarılabilir mi? Dış politika konusuna hiç değinmiyorum, burada bir dönüşüm, gördüğüm kadar en kolay gerçekleştirilecek. AKP şimdiden, dün kol kanat gerdiği IŞİD’e karşı operasyona başladı.. Mesele, Esad’ın bundan sonra hedef alınmamasının nasıl sağlanacağına gelir dayanır. HHH Eğer bir koalisyon olursa iki büyük parti arasında, Türkiye bütün bu alanlarda ileri adımlar atabilecekse diye düşünelim.. Bir de şu soruyu tartışalım: Yine bütün yukarıdaki ihtiyaçlar açısından, AKP MHP koalisyonu mu, yoksa AKP CHP koalisyonu mu.. Boğulacak mıyız, yoksa biraz nefes alacak mıyız... Eğitim Sen: Eğitimde kaos yaşanacak önüşen dershaneler yeniden tabelalarını asacak, devlete geçme süreci işleyen öğretmenler, kurumlarına dönecek. Bu sürecin en mağdur olanları ise okullarından ayrılıp temel liselere kayıt yaptıran öğrenciler oldu. Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, iptal kararını şöyle değerlendirdi: “Karar esasla ilgilidir, bağlayıcı bir karardır. Dershaneler bu saatten sonra ka D panmayacak demektir. Biz dershanelerin kapatılmasını savunuyoruz ama bu ancak sınav odaklı eğitim modelinden vazgeçilerek mümkün olabilir. Sistem değişmediği için etüd merkezi, temel lise gibi yeni kurumlar oluşmaya başlamıştı, devlet okulları da ‘yarı dershane’ye dönüşmek üzereydi. AYM kararıyla yanlış uygulama AKP’nin elinde patladı. 2.500 civarında dershane temel liseye dönüşmek için başvuru yaptı, bir kısmı kendini dönüştürdü. Öğretmenlerin devlet kadrosuna atanması için süreç başlamıştı. Şimdi temel liseye dönüşen dershaneler, yeniden dershane tabelalarını asacak. Dershane öğretmenleri yeniden görev alacak. Okullarından ayrılıp temel liselere geçen öğrencilere okullarına dönme fırsatı verilmeli. Kayıt takvimlerinin yeniden belirlenmesi gerekir. Eğitimde tam bir kaos yaşanacak.” Ekonomide kara delik var mı, şeffaflık aramalı İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Remzi Sanver: Bir de Türkiye’yi ilgilendiren açı var! Tercihte önce nitelik Tercih listesi oluştururken nelere dikkat edilmeli? ğrencilerin, gerekli bilgi Ö ve beceriyi kazanabileceği, bilgiyi doğru şekilde öğsüreç. Hayatlarının belki de en verimli dönemlerini, bu verimliliği olabildiğince besleyecek, yaratıcılıklarını geliştirecek, dünyaya açık bir üniversitede geçirmeleri onların yaşamları boyunca iyi bir tahsilin avantajını kullanmalarını sağlayacaktır. Gençlerin istedikleri bölümü seçmeleri kadar, belki de daha fazla, nitelikli bir üniversite seçmeleri de önemli. Tercih listesi yaparken dikkat etmeleri gereken önemli noktalardan bir tanesi üniversitelerin sunduğu uluslararası eğitim standartları. renebileceği modeller sunan eğitim kurumlarında eğitim görebilmeleri çok önemli. Bununla birlikte, gerekli alanlarda pratik ağırlıklı eğitimler, ezbercilikten uzak bir anlayışla sunulan müfredat ile birlikte iki ya da daha fazla sayıda dil öğrenebilecekleri üniversiteleri tercih etmeleri, tercihlerinde öncelikli kıstaslar arasında yer almalı. Üniversite eğitimi, öğrencilere sadece meslek kazandıran değil, onları tüm yönleriyle hayata hazırlayan bir Uluslararası eğitim Parti dışındaki insanlar için bu açı daha çok ilgi alanımızda olmalı diye düşünüyorum: CHPAKP koalisyonu Türkiye’ye ne kazandırır? CHP’nin koalisyona girmekle ülkeye kazandıracakları ile yaşadığımız karanlıklardan ne kadar sıyrılabileceğimizle ilgilensek? Daha önceki bir yazımda belirtmiştim: partiler birer araç, iyi şeyler yapabilmeleri için. Partiler birer “kedi”, ortalıkta dolaşan onlarca “fare”yi yakalayabilmek için.. Örneğin rejimin taşları daha çok yerli yerine oturtulabilir, “parlamenter sistem” daha iyi çalışabilir mi? Anayasal hak ve özgürlükler gerçekten hayat bulur mu? Seçim barajı düşürülür mü? Hukuk işletilebilir, yargı siyasal güdümden kurtulabilir mi? Böyle bir koalisyonun bile, parlamenter ve anayasal demokrasiyi tam işletebileceğini düşünmeyin. Türkiye’de bu hiçbir zaman olmamıştır, ki bir adımda olsun. Ama o yöne CHP ilk görüşmeye ağırlıklı olarak “ekonomik kurmayları” ile girdi. Bunun anlamı şu: Ekonomiye önem ve ağırlık veriyoruz. Soru: Ekonomi ne durumda? Acaba ortalıkta dolaşan devletin resmi sayıları, ekonominin gerçek fotoğrafını mı yansıtıyor? Bu görünüşte “aldatıcı”, saklanan bir durum var mı? Yoksa fotoğrafın arka planındaki ekonomi daha kötü bir durumda mı? Bunun şiddetle bilinmeye ihtiyacı var. Koalisyona girersin, zaten zor bir ekonomiye ortak olduğunu bilirsin, ama gelmekte olan felakete ortak olduğunu bilmezsin.. Böyle bir durum var mı yok mu.. Yok yok, bir zamanlar İmar Bankası’nda Uzan’lar gibi bir “çifte hesap/kasa” tutulduğunu söylemiyorum. Yok daha neler! Ama devlet bankaları ne durumda mesela? Bir ayda 9 milyar dolar “kara para”nın girdiği (kaynağı açıklanamayan kalem) bir ülkede, bilinmeyen ekonomik şeyler var demektir de.. Kastım bu! Bence AKP de CHP de birbiriyle koalisyona sıcak. CHP kesinlikle “bozucu” olmayacak, sonuna kadar iyi niyet gösterecek, söylemlerinden bu görülüyor. Şimdilik doğru bir gibi. Prof. Dr. Remzi Sanver, bir üniversiteyi tanımak için gidip görmek gerektiğini söyledi, adaylara üniversite ziyaretleri önerdi. Kurulduğu günden bu yana, Türkiye’nin entelektüel haritasında iz bırakan, özgürlükçü, yenilikçi bir gelenek oluşturmasının yanı sıra eğitim düzeyi, uluslararası alanda diğer üniversite, kurum ve kişilerle işbirliği, kentin ortasında bir kampus üniversitesi olması gibi unsurlar Bilgi’yi farklı kılıyor. Bilgi’yi tercih eden öğrenciler de gerçekten ne yapmak istediğini bilen, yüksek hedeflerin peşinde koşan ve yenilikçi bir vizyon arayan gençlerden oluşuyor. Bu açıdan Bilgi, öğrencilerinin beklentilerini karşılayabilen bir üniversite ve öğrenci odaklı bir anlayışla eğitim veriyor. Bunu, mezun öğrencilerimizin başarılarında da görebiliyoruz. Laureate Uluslararası Üniversiteler Ağı’nın sunduğu eğitim olanakları da öğrencilerimizin gerçek uluslararası deneyim yaşanmasını sağlıyor. İstanbul Bilgi Üniversitesi, başta Türkiye’nin dört büyük ili olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanından öğrenci kabul ediyor. 20142015 akademik yılında öğrencilerimizin yüzde 84’ü ise çeşitli oranlarda burs aldı. Bilgi’den bu tür bir destek almak öğrencileri fazlasıyla mutlu ediyor, çoğu da yaşamlarındaki ilk profesyonel başarıyı böylelikle yaşıyorlar. Daha üniversiteye başlamadan iş bulma kaygısı yaşayan gençlere neler önerirsiniz? İş hayatındaki değişimin daha da hızlanacağı ve belirsizliklerin artacağı bir dönem geliyor ve gençlerin buna çok iyi hazırlanması gerekiyor. Üniversite öğrenciyi gerçek yaşama hazırlamalı, öğrencinin muhakeme yeteneğini geliştiren ve eleştirel düşünceyi öne çıkaran bir müfredat, uygulama esaslı bir eğitim sunmalı. Öğrenci en az bir yabancı dili iyi bilerek, kullanarak mezun olmalı. Öğrenciler, eğitimleri esasında kendilerine kariyer desteği sağlayacak bir üniversiteyi tercih etmeli. TEOG’da son 3 gün T EOG tercihlerinin bitmesine üç gün kaldı. Özel okullara talebin bu kadar çok olması, tercihlerini resmi okullardan yana kullanan öğrencilerin kendi yüzdelik dilimlerinden daha üstte bir okula yerleşmelerini sağlayabilecek. Oğuzkaan Koleji yönetim kurulu üyesi ve eğitim uzmanı Hatice Yılmaz, bu yıl önceki yıllara oranla özel okullara daha fazla talep olduğuna dikkat çekerek, “Özel okul kaydını merkezi yerleştirme sonuçları açıklandıktan sonraya bırakmış olan velilerin istedikleri özel okulda yer bulma ihtimalleri çok az. Ancak nakil döneminde resmi okullara naklini isteyen ve giden öğrencilerin yeri açılabilir” dedi. Özel okul talebinin yüksek olmasının, tercihlerini resmi okullardan yana kullanan öğrencilerin kendi yüzdelik dilimlerinden daha üstte bir okula yerleşmelerini sağlayabileceğini belirten Yılmaz, şöyle devam etti: “Ancak özel okul kayıtları erken ve eokula açık yapıldığından nakil dönemlerinde Anadolu liselerinde çok az açık olacağı düşüncesindeyim. Önceki sistemde özel okullara giden öğrencilerde tercih sistemine girdiklerinden, açık kontenjanlar özel liselerin öğrencilerinin kayıtlarını sistemden erken alabildikleri ve özel okula kayıt yaptırmış olanlar eokul tarafından görülebildiğinden resmi okullarda açık oluşmayacaktır.” Yılmaz, Oğuzkaan Koleji’nde, her iki sınavdaki soruların tamamını doğru cevaplayan üç öğrencinin Türkiye şampiyonu olduğunu da sözlerine ekledi. İ stanbul Bilgi Üniveristedikleri alanla ilgili sitesi Rektörü Prof. hem de üniversitelerle Dr. Remzi Sanver, ilgili çeşitli bilgileri ünitercih döneminin versitelerin kendi web son günlerinde adaylasitelerinden edinebilirra, “Gençlerin istedikleler. Bir üniversitenin ri bölümü seçmeleri kamezunlarının başarıları, n e Fig dar, belki de daha fazgirişimleri ve topluma y Atala la, nitelikli bir üniversisağladığı katkıları incete seçmeleri de önemli. lemek de genç adaylaTercih listesi yaparken göz önünra önemli bir fikir verecektir. Mede bulundurabilecekleri önemli zunlarla görüşmek de önemli yanoktalardan bir tanesi, üniversirar sağlayabilir. telerin sunduğu uluslararası eği İstanbul Bilgi Üniversitetim standartları” dedi. si’ni kimler tercih ediyor? Bu Prof. Dr. Remzi Sanver’in, terkonudaki gözlemleriniz neler? cih sürecine ilişkin sorduğumuz sorulara yanıtları şöyle: Adaylar çoğu üniversiteyi iyi tanımıyor, o yüzden de karar vermekte zorlanıyor. Bir üniversiteyi tanımanın en iyi yolu nedir? 2015 yılı itibarıyla Türkiye’de toplam 193 üniversite var, bunların 109 tanesi devlet üniversitesi, 76 tanesi vakıf üniversitesi, 8 tanesi ise vakıf meslek yüksekokulu. Coğrafi dağılıma bakıldığında, yalnızca İstanbul’da 11 devlet, 41 de vakıf üniversitesi kurulu. Bunca seçenek arasından doğru terciiri Reis Üniversitesi öğhi yapabilmek öğrenciler açısınrencileri, uygulamalı eğidan zor bir süreç. Bu konuda öğtimlerini artık okul gemirencilere öncelikli tavsiyem, olasi ile gerçekleştirecek. Piri naklar ölçüsünde tercih yapmaReis gemisi, 21 Temmuz’da, dan önce hedefledikleri üniversi250 öğrenci ile ilk açık deniz teyi gidip görmeleri... Bunun yaeğitim seyrine başlayacak. nında bilgi ve teknoloji çağını yaGemide, yıl içinde okutulan şıyoruz, internet artık her yerderslerin uygulamalı eğitimde. Öğrenciler hem eğitim almak İş bulma kaygısı Piri Reis gemisi yola çıkıyor lerinin yanı sıra öncelikle Karadeniz ve Ege olmak üzere çeşitli ülke limanlarında bayrak gösterilerek Türkiye’nin ve Türk denizciliğinin tanıtımı yapılacak. Eğitimlere, belirli kontenjan dahilinde başka eğitim kurumlarından öğrenciler de katılacak. Tercih için nöbetçi müdür T EOG tercihleri için son gün olan 16 Temmuz’un Bakanlar Kurulu kararıyla gün boyu idari tatil ilan edilmesinin ardından Milli Eğitim Bakanlığı İl Milli Eğitim Müdürlüklerine bir yazı gönderdi. Yazıya göre, 16 Temmuz Perşembe günü sekizinci sınıf öğrencilerinin TEOG tercih işlemleri için tüm okullarda nöbetçi yönetici bulunacak. MEB’in yolladığı yazı şöyle, “Tercih yapacak du P rumda olup da, çeşitli nedenlerle tercihini zamanında yapamayan veya tercihi okul tarafından onaylanmayan hiçbir öğrenci bırakılmayacaktır. Öğrencilerin tercih durumlarının eOkul Yönetim Bilgi Sisteminde okul, ilçe ve il yöneticileri tarafından günlük kontrol ve takibinin yapılacağı ilgili yazımız ile bildirilmiştir.” TEOG’da tercih süresi, 16 Temmuz Perşembe, saat 13.00’te bitecek. C M Y B