16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 17 Haziran 2015 EDİTÖR: OLCAY BÜYÜKTAŞ TASARIM: SERPİL ÜNAY 500 büyük sanayi şirketi paradan para kazandı 2014’te 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nda zarar eden şirket sayısı 129’dan 83’e indi Sanayici artık ana faaliyet alanından değil yan alanlar ve dövizden kâr ediyor. 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nun kurlardaki hareketlilik ve şirketlerin kambiyo pozisyonlarının katkısıyla dönem kârı yüzde 22.4 arttı. stanbul Sanayi Odası (İSO) 500 Büyük Sanayi Kuruluşu çalışmasına göre 2014’te üretimŞEHRİBAN KIRAÇ den satışlara göre Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu 37 milyar 501 milyon TL ile Tüpraş oldu. 2014’te şirketlerin toplam satışları geçen yıla göre yüzde 3.9’luk bir artışla 473 milyar TL’ye çıkarken, 2013’e göre ilk 10 şirkette bir değişiklik olmadı. İSO 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2014 çalışmasının sonuçları İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan tarafından açıklandı. Verilen bilgilere göre 2014’te 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nda zarar eden şirketlerin sayısı ciddi bir azalışla 129’dan 83’e indi. Sanayi şirketlerinin faaliyet kârlarına bakıldığında 500 büyük şirketin geçen yıla göre performansı biraz düştü. 2013’te faaliyet kârını yüzde 8’e çıkaran 500 büyük sanayi şirketinin, 2014’te faaliyet kâr oranı yüzde 6.4’e geriledi. 2013’te 36 milyar lira faaliyet kârı elde eden şirketlerin bu kârı 2014’te 30 milyar liraya düştü. Son açıklanan verilere göre sanayideki istihdamın düşmesi ve sanayinin büyümeye katkısı azalmasına rağmen, sanayiciler esas faaliyetlerinden ziyade 2014’ü büyük bir kârlılıkla kapattı. 2013’te 22 milyar olarak gerçekleşen 500 Büyük şirketin kârlılığı 2014’te yüzde 22’lik bir artışla 27 milyar liraya çıktı. Özel sektör kuruluşlarının kârı yüzde 36 artışla 30.6 milyar TL’ye çıktı. İSO Başkanı Bahçıvan “Sanayicilerimizin esas faaliyetlerindeki kârlılığında yaşanan azalmaya rağmen, üretmek arzusu ve mücadelesini takdire değer bulmakla birlikte, bunun sürdürebilir olmadığını vurgulamak istiyorum” dedi. Türkiye’de sanayicilerin geçmişe nazaran döviz pozisyonlarını çok daha sağlıklı bir şekilde değerlendirdiklerini aktaran Bahçıvan, “Döviz hareketleri karşısında bir takım koruyucu yöntemlerle eskisi kadar kurlardaki olumsuzluklardan aşırı derecede negatif etkilenmedikleri yaptığımız değerlendirmelerde ortaya çıkıyor. Bu da Türkiye sanayisinin geçmişe göre finansal yönetim konusunda daha başarılı ve risklere karşı daha duyarlı olduğu ekonomi 9 Yazarımız yurtdışında olduğu için bugünkü yazısını yayımlayamıyoruz. İ nun bir göstergesi” ifadelerini kullandı. 2014’te en fazla kâr eden kuruluş 1.8 milyar liralık dönem kârı ile Ereğli Demir Çelik oldu. İkinci sırada 1.15 milyar lira ile İskenderun Demir ve Çelik yer aldı. Tüpraş, toplam 3 milyar 724 milyon dolarlık ihracatıyla listenin zirvesinde yer aldı. İSO 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listesine 2014’te 52 yeni firma girdi. Bu yeni firmalarda 40 tanesinin geçen yıl ‘İSO İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’ sıralamasında yer aldığı dikkat çekti. Diğer 12 firma ise 2014’te İSO 1000 dışından ilk 500 sıralamasına doğrudan giren şirketler oldu. İSO 500 Araştırmasında bu yıl en dikkat çeken konulardan biri de listeye ilk kez 43. sıradan giren ve isminin açıklanmasını istemeyen bir kamu şirketi oldu. Bu yıl İSO 500 listesinde 18 şirket isminin gizli kalmasını tercih etti. Bahçıvan, Türkiye’deki sanayinin özkaynak dışında bir finansman dışı borçla çalıştığı gerçeğinin çok sürdürülebilir ve sağlıklı bir tablo olmadığına dikkati çekti. İSO 500 araştırmasının 2014 sonuçlarına göre Borsa İstanbul Pay Piyasası’nda işlem gören 80 şirket listeye girdi. 2013’te listenin 208. sırasında yer alan Altınbaş Kuyumculuk 247 basamak ile en büyük düşüşü göstererek 455. sıraya indi. Dış borç stoku 128.3 milyar dolar oldu ısa vadeli dış borç stoğu, nisan ayında geçen yıl sonuna göre, yüzde 3.5 azalarak 128.3 milyar dolara geriledi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) 2015 yılı mart ayına ilişkin ‘Kısa Vadeli Dış Borç İstatistikleri’ni açıkladı. Bu dönemde, bankalar kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku yüzde 2.5 azalarak 93.5 milyar dolar olurken, diğer sektörlerin kısa vadeli dış borç stoku yüzde 5.9 azalarak 34.5 milyar dolar oldu. Borçlu bazında değerlendirildiğinde toplam stok içinde kamu sektörünün yüzde 13, Merkez Bankası’nın yüzde 0.7, özel sektörün ise yüzde 86.3 paya sahip olduğu gözlendi. Bankaların yurtdışından kullandıkları kısa vadeli krediler, 2014 yıl sonuna göre yüzde 14.1 azalışla 41.4 milyar dolar oldu. 2015 Nisan sonu itibarıyla, kısa vadeli dış borç stokunun döviz kompozisyonu yüzde 54.7’si dolar, yüzde 30.3’ü Avro, yüzde 12.3’ü TL ve yüzde 2.7’si diğer döviz cinslerinden oluştu. l Ekonomi Servisi K 52 yeni firma Gizemli kamu şirketi Kâr yüzde 22 arttı İlhami Koç ve Tuncay Dinç, Borsa İstanbul’daki gongu birlikte çaldı. Yabancı yatırımcı kaçıyor SO 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listesinde en büyük erimelerden biri de yabancı şirketlerde görüldü. 2009’da 153 olan yabancı sermaye paylı kuruluş sayısı, o tarihten bu yana her yıl düşüşerek 2014’te 126’ya geriledi. Sanayi sektöründeki yabancı sermaye paylı kuru İş Bankası ve iştiraklerinin değeri arttı orsa İstanbul Genel Müdürü Tuncay Dinç, “İş Bankası ve halka açık iştirakleri olan 15 şirketin toplam piyasa değeri 12 Haziran itibariyle 17 milyar dolara ulaştı” dedi. Borsa İstanbul’da işlem gören İş Bankası iştirak şirketlerinin paylarının fiyat ve getiri performanslarını ölçen endeks, Borsa İstanbul tarafından hesaplanıyor. Borsa İstanbul’da işlem gören İş Bankası iştirak şirketleri paylarının fiyat ve getiri performanslarını ölçen endeksin 13 Nisan 2015’ten itibaren Borsa İstanbul tarafından hesaplanmasına ilişkin “İş Bankası İştirakleri Endeksi Gong Töreni” düzenlendi. Törende Borsa İstanbul Genel Müdürü Tuncay Dinç, İş Bankası Grubu’nun gerek Türkiye’nin iktisadi gelişiminde gerekse sermaye piyasasının bugünlere gelmesinde çok önemli bir yere sahip olduğunu belirtti. Dinç, İş Bankası ve halka açık iştirakleri olan 15 şirketin toplam piyasa değerinin 12 Haziran itibarıyla 17 milyar dolara ulaştığını aktardı. İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı İlhami Koç da İş Bankası şirketlerinin kurumsal yönetim anlayışına göre yönetilen, düzenli temettü ödeyen şirketler olduğunu belirtti. l Ekonomi Servisi Finansı yönetiyor Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu sıralamasının ilk beşinde Tüpraş, Ford ve Arçelik ile 3 ve bunlara ek olarak Tofaş ve Aygaz ile ilk 10’da da 5 Koç Grubu şirketi yer almış oldu. Yine Koç Holding şirketi RMK Marine Gemi Yapım da bu yıl ilk kez 87. sıradan İSO 500 Büyük Sanayi Kuruluşu arasına girme başarısını da gösterdi. Koç’tan 5 şirket İ luşların sayısındaki azalmanın sanayinin yabancılar için geçen 45 yıla göre yeteri kadar özenilen bir noktada görülmediğinin bir göstergesi olduğunu belirten Erdal Bahçıvan, “Yabancılarla beraberliği ağırlıklı olarak sanayi dışı sektörle görürsek, bunun uzun vadede Türkiye’nin kaliteli bü yümesine ve sanayinin kaliteli gelişmesine hiçbir katkı sağlayamayacağını düşünüyoruz” dedi. Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırmasında özel kuruluşlardaki toplam istihdama bakıldığında, 2013’te 550 bin olan istihdam yüzde 5.3’lük artışla 580 bine çıktı. B Yüzde 2 büyüme bekliyoruz ürkiye 2015’in ilk çeyreğinde yüzde 2.3’lük bir büyüme elde etse de sanayinin payının bu dönemde son yılların en düşük rakamlarından biri olduğuna işaret eden İSO Başkanı Bahçıvan, “Şu anda Türkiye’nin 2015 büyümesiyle ilgili yüzde 3’ün üs T tünde bir tahmin bazı çevreler tarafından korunsa dahi geçen yılki büyümenin altında bir büyümenin 2015’te gerçekleşme riskini gözlemliyoruz. Şu andaki gidişat Türkiye’nin 2015’i yüzde 2’ler noktasında bir büyümeyle geçireceği yönünde” ifadesini kullandı. 15 şirket 17 milyar dolar Erdal Bahçıvan ürkiye 7 Haziran seçimleri sonrası yeniden kendi dar kapanına sıkışıp koalisyon tartışmalarına kilitlenmişken aslında bizi de çok yakından ilgilendiren 4 küresel soruna biraz odaklanmakta yarar var: Göç: Savaştan ve ölümden kaçan binlerce Suriyeli ailenin tel örgülerin ardındaki yürekler paralayıcı görüntüleri Akdeniz’de kaçak göçmen taşırken batan tekneden çıkartılan cesetlerin, köle olarak alınıp satılan Yezidi kadınların dramları ile iç içe geçiyor... İnsanlığın en eski eylemlerinden biri olan göç, içinde bulunduğumuz 21. yüzyılda hâlâ en temel sorunlardan biri. BM verilerine göre 250 milyon göçmen doğdukları ülkelerden farklı yerlerde yaşıyor ve çalışıyor. Aynı göç hızının sürmesi halinde 2050 yılında bu sayının 450 milyona ulaşacağı tahmin ediliyor. Ve ne yazık ki bu konuda uluslararası bir göç politikası şekillenebilmiş değil. mülteci bekleme kamplarında yıllarını geçiriyor insanlar. Göç alan ülkelerin çoğunda yabancı düşmanlığı giderek artıyor. Ve çoğu zaman ırkçı partiler bu yönde politikalar uyguluyorlar. Ülke borcu: En çarpıcısı komşumuz Yunanistan’ın başına gelenler. Avrupa Bir T Mahşerin 4 atlısı liği liderleri Yunan hükümetiyle kedinin fareyle oynadığı gibi oynamayı sürdürüyor. Üstelik Yunanistan’ın kreditörlerinin taleplerinin yarısından fazlasını yerine getirmesine karşın. Nobel ödüllü ekonomist Joseph Stiglitz projectsyndicate.org’da yer alan son makalesinde “Almanya ve diğer kreditörlerYunanistan’ı hâlâ başarısızlığı kanıtlanmış ve çok az sayıda ekonomistin uygulanabileceğini düşündüğü bir programa imza atmaya zorluyor” diyor. Devlet borcu sadece Yunanistan’a özgü değil. Geçen yıl Arjantin’in karşılaştığı borç krizinin arkasında yatan sorunu yaratan lar, “leşci fonlar” diye de tanımlanan fonlar, özellikle de ABD hedge fonları ve ABD mahkemeleri olmuştu. Bir diğer örnek de Ukrayna’dan. Rusya’nın iki yıl önce 2015 sonunda ödenmesi şartı ile Ukrayna’ya verdiği 3 milyar dolarlık borcun geri ödenmeme ihtimali iki ülke arasında krize dönüştü. Stiglitz, devlet borçlarının yeniden yapılandırılmasında uygulanabilir bir “uluslarararası hukuk” boşluğu olduğunu, yeni bir yapılanmanın kendisi de hem kredi veren hem de kreditörlerin sözcülüğünü üstlenen IMF’nin tekeline bırakılmaması gerektiğini, borçların geri ödenmesinde ana çerçevenin toplumların yaşam gereksinimleri de göz önünde bulunarak BM önderliğinde yapılması gerektiğini vurguluyor. Türkiye’nin de en borçlu 26 ülke arasında bulunduğunu hatırlatalım... İşsizlik: Dijital ekonomi ve teknolojik gelişmeler tüm dünyada yeni iş modellerini ortaya çıkartırken geleneksel birçok sektör yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Yeni beceriler geliştirebilenlerin, yeni iş alanlarına adapte olabilenlerin yolu açık ancak şurası da bir gerçek ki, dünyanın hemen her yerinde milyonlarca insan gerek eğitim gerekse çevresel koşullardan dolayı bu yeni küresel döneme hazırlıklı değil. Sayıları artan işsizler daha az ücretle, daha çok çalışmaya razı oluyor. Bunun ayırdında olan ülkeler eğitim politikalarını bu doğrultuda yeniden şekillendirirken sosyal politikalarda da radikal dönüşümlerin yaşanması bekleniyor. Kimlik siyaseti tuzağı: Tüm dünyada eşitsizliklerin giderek artması, küreselleşen işgücünün krizi, insanların gelecek hayalleri bile kuramıyor oluşu bir yandan insanları hak aramak için sokaklara çıkartırken bir yandan da halklar kimlik siyaseti tuzağına çekiliyor. Dini ve etnik kimlikler üzerinden yapılan siyaset giderek küreselleşiyor. Sünniler Şiileri, Şiiler Sünnileri boğazlıyor, Boko Haram, IŞİD gibi örgütlerin vahşi eylemleri sürürken bir yandan da Avrupa ve diğer ülkelerden gençler bu örgütlere katılıyor... Türkiye mahşerin bu 4 atlısının tam merkezinde. Bozulmuş ekonomisi, artan işsizliği, Suriyeli göçmenleri ve siyasi bölünmüşlüğü ile... Ve bir nokta daha: Tüm bunlara duyarlı politikaları ancak sol partiler geliştirebilir. Üç araçtan biri dizel rafikteki sayısı giderek artan dizel motorlu otomobillerin toplam otomobiller içindeki payı nisan sonunda ilk kez yüzde 30’u aşarken, LPG’li ve benzinli otomobillerin oranı azaldı. Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre, nisan ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı toplam 19 milyon 225 bin 406 adet taşıtın yüzde 52.6’sını otomobil, yüzde 16.3’ünü kamyonet, yüzde 14.9’unu motosiklet, yüzde 8.6’sını traktör, yüzde 4.1’ini kamyon, yüzde 2.3’ünü minibüs, yüzde 1.1’ini otobüs, yüzde 0.2’sini ise özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Nisan ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 10 milyon 110 bin 443 adet otomobilin yüzde 40.9’u LPG, yüzde 30.1’i dizel, yüzde 28.5’i benzin yakıtlı olarak belirlendi. l Ekonomi Servisi T C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle