28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 7 Mayıs 2015 haber EDİTÖR: ASLAN YILDIZ TASARIM: YALÇIN ERZAN 4 Başbakan, Kılıçdaroğlu ve HDP’nin parlatıldığını, AKP’nin bitirilmeye çalışıldığını iddia etti aşbakan Ahmet Davutoğlu, seçim beyannamelerindeki ekonomi vaatleri üzerinden Doğan Medya ve TÜSİAD’ı eleştirdi. Davutoğlu, “Bunlar akılcı politikalar demiyorlar ama akıldışı da demiyorlar. Kılıçdaroğlu’nu ve HDP’yi parlatıyorlar. Bunların bütün meselesi AKP’nin sonunu getirmek” dedi. Davutoğlu, Kanal 7 ve Ülke TV ortak yayınında konuştu. Davutoğlu şunları söyledi: Türkiye’deki girişimcilerin bunu ele almamış olması çok ilginç. Asgari ücret bu kadar artarsa kaç işyeri kapanacak kaç işçi asgari ücretin bile altında çalışmak zorunda kalacak. Asgari ücretin 1500 TL’ye çıkması durumunda kayıt Dişi çalışanların sayısı artar. “AK Parti gitsin de ülke batarsa batsın” diyen bir medya var. Doğan medyasıdır bunlar. Doğan Medya bu paketlerin arkasında duruyor, TÜSİAD CHP’nin arkasında duruyor. Bunlar akılcı politikalar demiyorlar ama akıldışı da demiyorlar. Bizim yaptığımız şeye popülizme düşmeyin diye çağrıda bulunanlar şimdi sesleri çıkmıyor” Davutoğlu ellerindeki verilere göre HDP’nin barajın çok altında olduğunu söyledi. l ANKARA /Cumhuriyet Davutoğlu da Doğan ve TÜSİAD’ı eleştirdi B MUŞ SIRTINI DÖNDÜ Muş’ta dün Başbakan Ahmet Davutoğlu’na bir grup sırtlarını dönüp alkışlı protesto yaptı. Irkçılığın cilvesi Falaşalar rkçılık ile ilgili şu fıkrayı her hatırlayışımda, acı acı gülümserim: Nazi döneminde Berlin’in göbeğinde, bir zenci sinagoga giriyormuş, yoldan geçmekte olan iyi yürekli bir Alman, adamın koluna yapışıp vazgeçirmeye çalışmış: Dur yahu! Ne yapıyorsun? Zenci olduğun yetmiyor mu? Şu kadere bak! Nazi Almanyası’nda, hem zenci hem Yahudi biri ne büyük trajedi! Öyküdeki, hem zenci hem Yahudi var, hem de bir değil 135 bin kişi, yaşadıkları yer de Almanya değil, çoğunlukla Yahudi devleti İsrail. Etiyopyalı zenci Yahudiler olan bu insanlara Falaşalar diyorlar. Ve bu Falaşalar yüzünden geçen hafta boyunca, İsrail sokakları polislerle göstericilerin çatışmalarına sahne oldu. Olayın patlak vermesinin nedeni Falaşa bir İsrail askerinin polisler tarafından vahşice dövülmesinin görüntülenmesiydi. İsrail’e göçün durakladığı 1984 ve 1991 yıllarında, Musa ve Süleyman operasyonlarıyla, Etiyopya’dan Yahudi ülkesine yoğun şekilde göç ettirilen Falaşaların Yahudi olduklarını,1862 yılında, Sorbonne Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Joseph Halevi saptamış. Ama buna karşılık, kimi İsrailliler, Falaşaları saf kan Yahudi kabul etmiyorlar ve onları Yahudi sayan kararın dini değil, siyasi olduğunu ileri sürüyorlar. HHH Ne garip değil mi, tarihte ırkçılıktan çok çekmiş olan Yahudilerin kurmuş olduğu devlet İsrail’de de, kim saf kan Yahudi kim değil tartışması yapılıyor. Kan demişken belirteyim, Falaşaların bir kampanya çerçevesinde 1996 2005 yıllarında verdikleri kanların da uygun görülmeyerek çöpe atıldığı ortaya çıkmış bulunuyor. Gerçi bunların geldiği Etiyopya’da AIDS salgını olması yüzünden kanlarında HIV virüsü bulunması ihtimali gerekçe olarak gösterilmiş ama tabii yersen! Bu arada geldikleri ülkenin geri kalmışlığı dolayısıyla, İsrail toplumunun en alt kesimini oluşturan Falaşaların İsrail ordusunun en gaddar askerleri olduğunu da belirtmek gerek. Her neyse, şimdilik Falaşalar, İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin’in şahsında kendilerine anlayışla yaklaşan bir yetkili bulmuşlardır. Rivlin acı gerçeği bütün açıklığıyla şöyle dile getiriyor: “Tel Aviv ve Kudüs’teki protestolar, İsrail toplumunun kalbinde derin bir yara açmıştır. Etiyopyalıların ayrımcılık, ırkçılık haykırışlarına cevap bulamamalarından kaynaklanan bir acı söz konusu... Hata yaptık, duyarlı olamadık ve yeterince onları dinlemedik.” Rivlin’in bu sözleri Yahudi devletindeki ırkçı eğilimler üzerinde ne derecede etkili olur şimdiden bir şey söylemek zor. HHH Ama korkunç ve de düşündürücü bir olayla karşı karşıyayız. Ataları tarihte ırkçılıktan en fazla çekmiş insanların torunları, şimdi kendi ırklarından insanlara karşı ırkçılık taslıyorlar. Yani şairin dediği gibi, onlar “hem yara hem bıçak, hem kurban hem cellat” konumundalar. İşin ilginci, askerlik sırasında vahşetleriyle tanınan Falaşaların konumu da farklı değil. Bakın onlardan, Etiyopya’dan İsrail’e ilk gelenlerden birinin öyküsünü, bundan 30 yıl önce Samim Lütfü Cumhuriyet’te ( 13 Nisan 1985 Pazar) nasıl anlatıyordu: “Bu arada ‘eğer bize eşit davranmayacaklarsa biz de kendi toplumumuzu kuralım’ diyen Falaşalar ne yapıyorlar dersiniz? Bakın bunlardan biri 12 Ocak 1985’te İsrail radyosuna Kudüs’teki ilk anlarını nasıl anlatıyordu: Uçaktan indiğimde her yer ışıl ışıldı. Ve sonra Kudüs’ü gördüm. Ve dedim ki kendi kendime ‘oh ne güzel, burada herkes Yahudi hiç Arap yok.’ Sonra birden Arapları gördüm ve deliye döndüm. Vah zavallı, hem zenci hem Yahudi kardeşim benim!..” I Manisa’da ‘paralel yapı’ iddiasıyla yapılan baskınları eleştiren Arınç, “Ayıptır, günahtır” dedi aşbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Manisa’daki bazı sivil toplum örgütlerine “paralel yapı” iddiasıyla yapılan baskın ve aramalara tepki gösterdi. NTV’de Oğuz Haksever’in gündemle ilgili sorularını yanıtlayan Arınç, “Manisa’da son günlerde bir şeyler oluyor” diyerek, “Ben şimdi Manisa’ya oy verin diyeceğim, dedim de zaten. Bana demezler mi, ‘Biz seni tanıyoruz, seviyoruz. Ama sen de bizim sevdiğimiz adamları basıyorsun. Örgütçü gibi emniyet müdürü şöyle yapıyor, böyle yapıyor’. O zaman ben ne diyeceğim. AyıpArınç da polemiğe katıldı Arınç: Makul şüphenin ötesine geçmek lazım B tır günahtır. Haklarında yeterli delil bulunmadıkça, makul şüphe bunların ötesine geçmek lazım” ifadelerini kullandı. Arınç, şunları söyledi: “STK örgütlerine baskın yapılıyor. İş adamları örgütü var. Aktif Öğretmen Arınç Derneği’ydi galiba, eğitimciler derneği var. Giriyorlar dosyalarına bakacaklar ama polisler geliyor güpegündüz. Acaba bunlar ne arıyorlar? Bunlar masum STK’lar. Bunların ‘Gerçeği yansıtmıyor’ Muş’ta partililere hitap etti Davutoğlu HDP’yi Ergenekon’a benzetti aşbakan Davutoğlu, “Demokrasiyle silah yan yana olmaz, terörle barış yan yana olmaz. HDP bir yol ayırımındadır ya terör dilini kullanacaklar, ki 67 Ekim olaylarında kullandılar, ya da barış dilini kullanacaklar. Siyaset yapacaklarsa, barış içinde görüşlerini ifade edeceklerse, Türkiye artık bir özgürlükler ülkesidir, dağdan insinler her yerde barışı konuşsunlar, kendi görüşlerini ifade etsinler ama silaha ve baskıya yönelirlerse buna izin vermeyiz” dedi. Muş Belediye Meydanı’nda düzenlenen mitingde konuşan Davutoğlu, “CHP’nin Türk ulusalcılığı ile HDP’nin Kürt ulusalcılığı arasında bir fark yok. CHP’nin de HDP’nin zihniyeti aynı zihniyet” dedi. Davutoğlu şunları söyledi: “Geçmişte Ergenekon’un baskısı vardı, boyun eğmediniz, bütün o baskıları kaldırdık. Şimdi de HDP’nin şiddet ve silah kullanarak, bu bölgede uygulamak istediği baskıya karşı da bizim en büyük teminatımız sizlersiniz” l Yurt Haberleri B bir terör evi gibi basılıp deşifre edilmesi, o insanlar için çok hayati önemde. Bugün de ayrıca 5 tane derneğe baskın yapılmış. Bunlar kurban derisi topladı mı, bağış öbür tarafa mı gitti? Bunların yanlış olduğunu düşünüyorum. Bunlar bir hükümete karşı komplo yapılmış olabilir. Bütün bunlar bu mücadeleyi de yolundan saptıracak şeylerdir. Emniyet müdürünü çağırıp soramadım; ama akıllı bir mücadele, hukuk içinde bir mücadele, yargı kararına bağlanmadıkça herkesi masum sayan bir mücadele yapmamız lazım.” lHaber Merkezi CHP Erdoğan’ı 3 kez şikâyet etti ‘Her ikisi de haklı’ aşbakan Ahmet Davutoğlu ile 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül arasındaki “Gülen görüşmesi” polemiğine Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da katılarak “Sayın Başbakanımızın sözleri mutlaka doğrudur. Sayın 11. Cumhurbaşkanımızın sözleri de mutlaka doğrudur” dedi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arınç, konunun kapandığının ifade edildiğini, bu nedenle üzerinde fazlaca durmaya gerek olmadığını aktardı. l İSTANBUL / Cumhuriyet B Balık’tan açıklama AYM’den çıt yok ül ile Davutoğlu arasında tartışma yaratan Gülen ziyaretini, Gül’e bir hafta gecikmeyle danışmanı Gürcan Balık’ın aktardığına ilişkin haberimiz üzerine Balık’tan açıklama geldi. Balık, twitter üzerinden yaptığı açıklamada, “Bugünkü Cumhuriyet gazetesinde benim de konu edildiğim haber gerçeği yansıtmamaktadır. Haberin içeriğiyle ilgili olarak, yaptığım görevlerin hassasiyeti ve devlet terbiyesi gereği bir açıklama yapmayacağım” dedi. l ANKARA /Cumhuriyet G nayasa Mahkemesi, CHP’li Atilla Kart’ın seçim sürecinde iktidar partisi lehine çalışan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın anayasayı ihlal ettiği gerekçesiyle yaptığı iki başvuruya bir türlü yanıt vermedi. Bunun üzerine Yüksek Mahkeme’ye dün 3. kez başvuran Kart, Cumhurbaşkanının; AKP için “haksız oy temin etmeye” yönelik olan hak ihlâllerinin tespit edilmesini istedi. Kart, “Anayasa Mahkemesi ‘beni bu işe bulaştırmayın’’ diyor” dedi. A Erdoğan: Kıbrıs’ta 2015 çözüm yılı olabilir KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı ilk ziyaretini Türkiye’ye yaptı umhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan , KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile yaptığı ortak basın toplantısında, 2015 yılının Kıbrıs’ta çözüm yılı olabileceğine inandığını söyledi. KKTC Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından ilk resmi ziyaretini Türkiye’ye yapan Mustafa Akıncı, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda resmi törenle karşılandı. Erdoğan, Akıncı’yı sarayın ana giriş kapısında karşıladı. Törenin ardından iki lider Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, Kıbrıs’taki müzakere sürecinin, sadece Türk tarafının gayretleriyle sonuçlanmasının mümkün olmadığını belirtti. Rum tarafının “işi yokuşa sürmekten vazgeçmesi” gerektiğini vurgulayan Erdoğan, bu durumun gerçekleşmesi halinde 2015 yılının Kıbrıs’ta çözüm yılı olabileceğini söyledi. Kıbrıs’ta adil ve kalıcı bir çözümün yalnızca tarafların değil AB başta olmak üzere tüm uluslarası toplumun çıkarına olacağını dile getiren Erdoğan, “Yunanistan’ın da bizimle çabalarını birleştirmesi ve çözüm yolunun açılması için gerekli katkıyı sağlaması gerekiyor. Yunanistan’ı bu yönde teşvik etmeye devam edeceğiz” diye konuştu. KKTC’nin su sorununa çözüm bulmak için çalışmaların sürdüğünü de kaydeden Erdoğan, “Kıbrıs’a 81 kilometre uzunluğundaki boru hattı ile 75 milyon metreküp suyu taşıyoruz. Ekonomi alanında Kıbrıslı kardeşleri C Akıncı’ya uçak gönderdi Erdoğan ile yavru vatan polemiği yaşayan KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı, Erdoğan’ın tahsis ettiği uçak ile Ankara’ya geldi. Erdoğan, seçildiği gün “kardeş vatanyavru vatan” polemiği yaşadığı Akıncı’ya özel uçak tahsis etti. “Anavatanyavruvatan ilişkisi yerine iki kardeş ilişkisi kuralım” ifadelerini kullanan Akıncı’ya Erdoğan, “Ağzından çıkanı kulağının duyması lazım, bu milli mücadeleyi yalnız mı sürdürecek?” demişti. Akıncı da “Hep yavru mu kalalım, hiç büyümeyelim mi?” açıklamasını yapmıştı. Akıncı Ankara’da ilk olarak Anıtkabir’i ziyaret etti. Akıncı Anıtkabir Özel Defteri’ne “Atatürk devrimlerini ilk günden itibaren hiçbir zorlama olmadan benimseyip uygulamış bir halkın Cumhurbaşkanı olarak huzurunuzda saygı ile eğiliyorum” ifadelerini yazdı. Akıncı daha sonra Davutoğlu ile Çankaya’ya Köşkü’nde 1 saat 20 dakika görüştü. Erdoğan, ‘Anavatan’ polemiği yaşadığı Akıncı’yı Saray’ın önünde karşıladı. (AA) mizin yanında olmaya devam edeceğiz. Kardeş Kıbrıs’a sahip çıkıyoruz, çıkacağız. Kıbrıs Türklerinin meşru hakları muhafaza altında. Bundan kimsenin şüphesi olmasın” dedi. Erdoğan, boru hattının yapım çalışmalarının da yıl sonundan önce bitirileceğini açıkladı. Akıncı da 2015 yılının çözüm yılı olması için gayret edeceklerini belirterek, konunun sadece kendilerine bağlı olmadığını söyledi. Akıncı, “Doğu Akdeniz’deki doğalgaz kavga yerine birleştirici bir çözüm olabilir. Yunanların Avrupa Birliği’ne girmesi ekonomik olarak çözüm oldu. Yakın bir gelecekte başlayacak olan müzakerelerde ileri gideceğiz. Rum toplumu liderliği de bizimle yürüsün” diye konuştu. l ANKARA / CUMHURİYET Haziran seçimleri öncesinde Türkiye’ye gelen Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi heyeti, CHP ve RTÜK’te temaslarda bulundu. RTÜK’teki görüşmeye Başkan Davut Dursun’un, CHP’li üyeye sansür girişimi damgasını vurdu. AKPM heyetinin RTÜK’te 1 saat olarak belirlenen görüşme süresinde Başkan Dursun, seçim sürecinde gündemden düşmeyen televizyon kanallarının tarafsızlıkları ve uygulanan yaptırımlara değinmek yerine, kurumdaki personel sayısı ve çalışma yöntemlerini aktardı. CHP kontenjanından seçilen RTÜK üyesi Ali Öztunç, konuşmak istedi. Başkan “Böyle bir uygulamamız yok” diyerek Öztunç’u konuşturmak istemedi. Ancak AKPM heyeti devreye girince Öztunç’a konuşma hakkı verildi. Öztunç, konuşmasında “Türkiye’de yayıncılık adil değil, medyaya baskı var, iktidara yakın medya organlarında tarafsızlık ilkesi yok. RTÜK; hem sopa hem bodyguard. Muhalefete sopa, iktidara bodyguardlık yapıyor” dedi. Fransız Raportör Josette Durieu ise “İşte mesele bu, Türkiye’deki rahatsızlıklarla ilgili niye üyelerle konuşamıyoruz. Burada çok büyük problem var. Biz RTÜK’ün muhalefet üyelerinin açıklamalarını, yurtdışından da takip ediyoruz” dedi. l FIRAT KOZOK / ANKARA RTÜK Başkanı AKPM heyetine masal anlattı 7 C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle