18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ 17 milyon yoksul DOLAR AVRO FAİZ BORSA ALTIN CUMHURIYET ALTIN 24 AYAR 2.7120 2 kuruş 3.0300 1 kuruş 10.32 sabit 84.391 373 puan 969.75 3.31 lira 104.55 55 kuruş 8 EDİTÖR: PELİN ÜNKER TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Çarşamba 6 Mayıs 2015 Türkiye’de hanehalklarının yüzde 22’si yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Üç çocuklu ailelerdeki yoksulluk oranı yüzde 50’yi buluyor. Yaşlılarda ise yüzde 15’ten yüzde 18’e çıktı. ürkiye’de her 100 aileden 22’si yoksul. 2013 verilerine göre 76.6 milyon yurttaşın yaklaşık 17.1 milyonu yoksulluk sınırının altında hayata tutunmaya çalışıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ‘İstatistiklerle Aile, 2014’ verilerine göre, Türkiye genelinde yoksulluk oranı 2013’te 2012’ye göre yüzde 22.7’den 22.4’e gerilese de yoksul sayısı arttı. Yoksulluk sınırı altında yaşayanların sayısı bir yılda 6 bin 186 kişi artışla 17 milyon 173 bin 602’ye çıktı. Diğer yandan bağımlı çocuğu olan hanehalklarının yoksulluk oranı yüzde 27.2 olarak hesaplanırken bu oran, bağımlı çocuğu olmayan hanehalklarının yoksulluk oranından 3.5 kat fazla. Hanehalkı tipine göre yoksulluk oranı incelendiğinde; 2013’te tek ebeveynli ve en az bir çocuğu olan hanehalklarının yüzde 28.9’unun hesaplanan göreli yoksulluk sınırının altında yaşadığı tespit edildi. T 17.9’a yükseldi. Bu hane tipi ve yaş grubundaki erkeklerin yoksulluk oranı yüzde 9.1 iken bu oran kadınlar için yüzde 13.0 oldu. Verilere göre Türkiye’de tek başına yaşayan 65 yaş ve üstü yoksul kişi sayısı 1 milyon 54 bin 613. 65 yaş altındakilerde ise sayı 4 milyon 175 bin 794’e çıkıyor. Ortalama hanehalkı büyüklüğü 2014’te değişmeyerek 3.6 oldu. Ortalama hanehalkı büyüklüğü illere göre incelendiğinde, en yüksek olduğu ilin, 7.3 kişi ile Şırnak olduğu görüldü. Hanehalklarının yapısı incelendiğinde, 2012’de yüzde 8.6 olan tek kişilik hanehalkı oranının 2013’te yüzde 8.95’e, 2012’de yüzde 8.1 olan tek ebeveynli hanehalkı oranının 2013’te yüzde 8.2’ye yükseldiği, üç kuşağı içeren geniş hanehalkı oranının ise 2012’de yüzde 13.5’ten, 2013’te yüzde 13.1’e düştüğü görüldü. Boşanmaların yüzde 39.6’sı evliliğin ilk beş yılında gerçekleşti. Şiddete maruz kalmış kadınların yüzde 30.6’sının çocuğunda ‘Anneye veya diğer çocuklara saldırgan olma’ davranışı görülürken, bu oran şiddete maruz kalmamış kadınların çocuklarında yüzde 17.2 oldu. l Ekonomi Servisi Saray’da uçak korkusu umhurbaşkanlığı makamı, hassasiyeti dolayısıyla, yüksek güvenlik gerektirir. Ve bu hassasiyet nedeniyle, genel bir prensip olarak, çok özel koşullar altında korunma ihtiyacı da bir noktaya kadar makul karşılanmalı. O yüzden, şimdi size “İnşaatı başladığından bu yana gündemden düşmeyen Cumhurbaşkanlığı Sarayı üzerinde uçuş kısıtlaması olduğunu biliyor muydunuz” diye sorsam, bilmeseniz bile “Olabilir” cevabını verebilirsiniz. Ama hava koşulları kötü ise, Saray’ın üzerinden geçen uçak, ana muhalefet partisi liderini taşıyorsa ve üstelik bu iki durum bir arada bile olsa sonuç değişmiyormuş desem değerlendirmeniz ne olur? Tanık olduk öğrendik: Meğer, Saray üzerindeki hava sahasında irtifa, 5500 feet’in (1676 metre) altına inemiyormuş. Meğer hava koşulları elverişli olmasa bile, uçak alçalmak istediğinde, kule “Malum yer” diyerek izin vermiyormuş. “Malum yer” üzerine, havacıları uçuş ve yer güvenliğini etkileyecek önemli durumlardan haber etmek için yayımlanan bildiri (notice to airmen) anlamına gelen NOTAM konulmuş. HHH CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kayseri ve Nevşehir mitinglerini, genel merkezden gelen davet üzerine, Ankara uçuşundan başlayarak izledik. (THK Gökçen Havacılık’tan kiralanan uçak ile yarım saat süren AnkaraKayseri seyahatindeki kısa sohbetimizdeki değerlendirmeleri bir önceki yazıda paylaşmıştık.) İki miting tamamlanıp dönüş vakti geldiğinde, Kayseri’de yoğun bir yağış vardı. Havaalanında uçağa binerken geçen biriki dakika, sırılsıklam etmeye yetti de arttı bile. Teker Etimesgut havaalanı pistine değdiğinde, kaptan pilot Kılıçdaroğlu’na bilgi verirken duyduk ki, kuleden Cumhurbaşkanlığı Sarayı üzerinde alçalmaya izin çıkmamış. Pilotun, “Hava şartları çok kötü” uyarısına rağmen, kule, Kılıçdaroğlu’yla birlikte bulunduğumuz uçağın, “Malum yerdesiniz” diyerek 5500 feet’in altına inmesine izin vermemiş. Pilot, “Anlamadım. Malum yer neresi” diye sormuş ancak açık bir yanıt alamamış. “Malum yer işte” diye bir karşılık gelmiş. Ve iniş, Esenboğa’nın Etimesgut’a yönlendirmesi üzerine gerçekleşebilmiş. Kılıçdaroğlu, kaptan pilotun verdiği bu bilgiyi, yorum yapmadan dinledi... Sivil havacılık kurallarının, insan yaşamını esas alan ne kadar sıkı ve ayrıntılı kuralları olduğu herkesçe malum. Fakat, Cumhurbaşkanlığı Sarayı üzerinde diye, içinde ana muhalefet lideri olduğu bilinerek, olumsuz hava koşullarında bir uçağa alçalma izni vermemek, sadece “korku” eşiğinin geldiği noktayı göstermiyor. Bu katı yasağın, riskli sonuçlar doğurabileceğini öngörmek gerekiyor. Belli ki o gün Kılıçdaroğlu şanslı günündeymiş... HHH NOTLAR... Gökçen Havacılık, sadece KayseriNevşehir değil, 7 Haziran seçimleri için yaptığı hemen hemen tüm mitinglerde CHP liderine uçuş hizmeti veriyor. Kılıçdaroğlu, yerine oturduğunda pencere kenarındaki bir gözden kehribar bir tespih çıkararak çekmeye başladı. Merak edip sorduğumuzda, geniş bir tespih koleksiyonu bulunan Ankara Milletvekili Sinan Aygün’ün armağanı olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, tespihi sadece uçakta bulunduğu süre boyunca eline alıyor. İnerken bırakıyor. Kılıçdaroğlu, MHP’nin seçim beyannamesinin açıklandığı saatlerde mitingde olduğu için bildirgenin içindeki ekonomik vaatleri sordu. Emekliye iki ikramiye gibi, sosyal devlete dönük benzer projelerden memnuniyetini belirttiğini not düşelim. Bir meslektaşımız, CHP liderine, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in “CHP milletvekili listelerinde DHKPC terör örgütüne yakın isimler olduğu” iddiasını sordu. Kılıçdaroğlu’nun yanıtı, “Çok istiyor onu muhatap alalım diye... Arkadaşımız Bülent Tezcan hazırlık yapıyordu. 10 paralık tazminat davası açacak” oldu. C Boşanmalar ilk 5 yılda Yaşlıların hali kötü İki yetişkinli, üç ya da daha fazla bağımlı çocuğu olan hanehalklarının yoksulluk oranı 2013’te yüzde 49.6 olarak hesaplandı. Tek başına yaşayıp 65 ve daha yukarı yaşta olan kişilerin yoksulluk oranı ise 2009’da yüzde 15.1 iken 2013’te yüzde Bireyleri en fazla aileleri mutlu etti Yaşam Memnuniyeti Araştırması sonuçlarına göre 2013’te kendilerini en fazla ailelerinin mutlu ettiğini ifade eden bireylerin oranı 2013’te yüzde 73.0 iken, 2014’te bu oran yüzde 73.3’e yükseldi. Erkeklerin yüzde 77.3’ü 2014’te kendilerini en fazla ailelerinin mutlu ettiğini ifade ederken, bu oranın kadınlar için yüzde 69.3 olduğu görüldü. Düzenlemenin dozu kaçtı Finansbank Yönetim Kurulu Başkanı ve Grup Üst Yöneticisi (CEO) Ömer Aras, bankacılık sektöründeki düzenlemelerin yüksek dozda olduğunda kârlılık ve verimliliği azalttığına dikkat çekerek, düzenlemelerin dozunda yapılmasının faydalı olacağını söyledi. Finansbank’ın, çocuklara yönelik başlattığı “minik eller büyük hayaller” projesinin tanıtıldığı toplantıda konuşan Aras, “Bankacılık sektöründe üç ana trend var, demografik yapı, teknolojinin gelişimi ve bankacılık sistemindeki regülasyon. Regülasyon yüksek dozda olduğunda kârlılık ve verimliliği azaltıyor. Bankaların borsa değeri Ömer Aras ne baktığımızda bunu görebiliyorsunuz. İşi çok sınırladığınızda, karar mekanizmaları kişiler değil, kurallar tarafından verildiğinde yaratıcılık azalıyor. Regülasyonun dozu önemli, ayar yapılmasında fayda var” dedi. Platformdaki projelerden birinin, ‘Minik Parmaklar Geleceği Programlıyor’ olduğu, ilk aşamada 20 ilde hayata geçirileceği belirtildi. l Ekonomi Servisi Kârlılık düşüyor, çıtaları çok zorlamamak lazım Bankaların özkaynak kârlılığının yüzde 13’lere, net faiz marjının yüzde 3.5’lere gerilediğini ve bunların kritik eşikler olduğunu söyleyen İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, bu seviyelerde çıtaların zorlanmaması gerektiğini dile getirdi. Önceki akşam gerçekleşen Bedri Rahmi Eyüboğlu sergisinin açılışında söz alan Bali, bankacılık sisteminin kârlılığının bankaların sorunu olmadığını belirtti. Adnan Bali bunun nedenini de “Çünkü bankacılık sisteminin kârlılığı, eğer iş yapmayı mümkün kılabilecek seviyelerden aşağı doğru gitme eğilimi gösterirse, o zaman tartıştığımız konu bankaların kâr edip edemediği değil, bankaların fonksiyon görüp göremediğidir. O fonksiyon herkese lazımdır” diye açıkladı. Sektörde, sermaye yeterlilik rasyosunun yüzde 14’lü seviyelerde olduğunu ifade eden Bali, bankaların iyi faaliyet gösterdiğini ve yüksek seviyede takibe dönüşen alacaklara yol açmadan, kredilerini artırdığının altını çizerek, “Ancak çıtaları daha fazla zorlamamak lazım” dedi. l Ekonomi Servisi Adnan Bali EWE’den 86.6 milyar dolar yatırım Şehriban Kıraç, ödülü RTÜK üyesi Taha Yücel’den aldı. EWE Turkey Holding, doğalgaz lisans alanını genişleterek Bursa’nın İznik, Kayseri’nin ise Develi ilçesine gaz götürüyor. EWE, Bursa’da yapacağı 30 milyon liralık yatırımla yıl sonuna kadar 11 bin 500 aboneye, Kayseri’de ise 32 milyon liralık yatırımla 19 bin aboneye ulaşmayı hedefliyor. 2014’te cironun yüzde 5 artışla 2.1 milyara ulaştığını ifade eden EWE Turkey Holding Genel Müdürü Bekir Sami Acar, “Doğu Almanya’nın en büyük enerji şirketi olan VNG’nin yüzde 74.2 ile çoğunluk hissedarı olduk. 4.8 milyar m3 konsolide gaz hacmi ile Türkiye’deki gaz kullanımının yüzde 10’unu karşılıyoruz. 2015’teki yatırım hedefimiz ise toplam 86.6 milyar” dedi. EWE Turkey Holding Genel Müdürlerinden Frank Quante ise “Buna yönelik enerji verimliliği alanında faaliyet gösteren Enervis ile enerji fırsatlarının yatırıma dönüşmesi üzerinde çalışmalar yapıyoruz” diye konuştu. l Ekonomi Servisi Çaykur’da kura gerginliği Çaykur’un Rize, Trabzon, Artvin ve Giresun’daki tesislerinde işe alınacak 3 bin 500 mevsimlik işçi için kura çekimleri olaylı başladı. 16 bin 100 kişinin başvurduğu ve 2 bin 375 kişinin işe alınacağı Rize’deki fabrikalar için kapalı spor salonunda yapılan kura çekimi sırasında yönteme itiraz edenlerle görevliler arasında gergin anlar yaşandı. Rize 1’inci Noteri Abdullah Özdemir, kura yöntemini açıklamasının ardından salonu gezerek elindeki numara tablolarını işçi adaylarına gösterdi. Özdemir, ilk numarayı çektikten sonra elindeki torba yere düştü, numaralar etrafa saçıldı. Bu sırada salondakiler alkış ve ıslıklarla duruma tepki gösterdi. l Ekonomi Servisi Teknoloji editörümüze BMD ödülü Bilişim Muhabirleri Derneği’nin (BMD), bu yıl ilk kez düzenlediği ve bilişim alanındaki medya çalışmalarının ödüllendirildiği, ‘Medya Ödülleri’ sahiplerini buldu. Törende gelecek vaat edenler dalında Yurtsan Atakan Anı Ödülü Cumhuriyet Gazetesi Ekonomi ve Bilişim Editörü Şehriban Kıraç ve Teknokulis Genel Yayın Yönetmeni Hasan Genç’e verildi. Büyük Ödül’ü Dünya gazetesi aldı. BMD Başkanı Musa Savaş “Ödülle ana akım medya mecralarında, bilişim muhabirlerinin farkındalığını ortaya koymayı amaçlıyoruz” dedi. HSBC Türkiye’den çıkışı ‘inceliyor’ HSBC Üst Yöneticisi (CEO) Stuart Gulliver, bankanın Türkiye, Brezilya, Meksika ve ABD’deki işlemlerinin devam edip etmemesi konusunda henüz kesin bir karara varmadıklarını ve bu konudaki “yoğun incelemenin” devam ettiğini belirtti. Gulliver ayrıca şirketin merkezini Britanya’dan çıkarıp çıkarmama konusunda da henüz net bir karar vermediklerini ve bunun bir tehdit değil, ekonomik şartları objektif olarak gözden geçirmekle ilgili olduğunu, yatırımcılar tarafından şirketin merkezinin neresi olacağının yeniden gözden geçirilmesi için çok baskı gördüklerini ifade etti. HSBC iki hafta önce bankanın merkezini Britanya’dan dışarı taşıyıp taşımama konusunu gözden geçirdiklerini duyurmuştu. l Ekonomi Servisi Yapı Kredi’den sendikasyon Yapı Kredi Bankası, 15 ülkeden 48 bankanın katılımıyla 1 milyar 450 milyon dolar tutarında sendikasyon kredisi sağladı. Dış ticaretin finansmanında kullanılacak sendikasyon kredisi, 513 milyon dolar ve 835 milyon Avro olmak üzere iki ayrı döviz cinsinden temin edildi. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle