27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 21 Mayıs 2015 haber TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 6 Dikta ve özgürlüksüzlüğün en somut kanıtı Uluslararası Giresun Aksu Festivali’ne katılan Kılıçdaroğlu çifti, gelenek gereği sacayaktan geçerek dilek tuttu. (Fotoğraf: AA) ir süredir Hürriyet ile iktidarın liderleri arasında açık bir “çatışma” yaşanıyor. Bu ülkenin birliğini ve beraberliğini temsil etmekle yükümlü, sözde tarafsız ve partisiz Cumhurbaşkanı RTE ile AKP liderliğine ve başbakanlığa atadığı Davutoğlu, Hürriyet’in haberciliğine, manşetlerine, konuları verişine veryansın ediyor... Miting alanlarında seçim malzemesi yapıyor, seçmen kitlesini Hürriyet’e, nesnel gazeteciliğe, basın özgürlüğüne karşı adeta kıştırtıyor; her zamanki gibi kamplaşma yaratmaya, nefret ekmeye ve bunlardan sandık oyu yaratmaya çalışıyor... Tabii iktidara yapışık bazı basılı kâğıt parçalarının da, bu kampanyaya “paralel” Doğan Medya’ya karşı aşağılık yayınlarını izliyoruz. Onlar zaten tam bunun için varlar. Hürriyet de birinci sayfa yazılarıyla, sadece gazetecilik yaptıklarını iktidarın bu liderlerine anlatma uğraşı içinde... Sadece bu görüntü bile, ülkemizde medyanın iktidarca tam bir çukurun içine itildiğinin ve basın özgürlüğünün sıfırı tükettiğinin net fotoğrafıdır. Bir iktidar üstelik kendisi ile de ilişki içinde olmayan bir manşete nasıl karışır, o manşetin nasıl atılması gerektiği konusunda fikir beyan eder, gazeteye saldırır? Bu sansür bile değil, tam bir yok etme politikasıdır... B ‘Erdoğan bana güven, kimse seni asamaz’ Mısır’ın devrik lideri Mursi ile kendisini özdeşleştiren Erdoğan’a ‘güvence’ veren Kılıçdaroğlu “Erdoğan bana güvensin, kimse onu asamaz” dedi AYŞE SAYIN HP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, idama mahkum edilen eski Mısır cumhurbaşkanı Mursi ile kendisini özdeşleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “güvence” verdi. Erdoğan’ın Mursi üzerinden “mağduriyet” yaratmak istediğine dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Bu çocukça... Erdoğan bana güvensin, kimse onu asamaz” dedi. İstanbul’da bugün açıklayacağı “yüzyılın projesi” konusunda “ser verip sır vermeyen” Kılıçdaroğlu, “Yüzyılın projesi sözünü boşuna kullanmıyorum, Göreceksiniz, ekonomik olarak Türkiye’yi zirveye taşıyacak bir proje. Şimdilik bu kadar başka ayrıntı yok” derken, espriyi de ihmal etmedi: Uzaya füze göndereceğiz! C ‘Sendikacılar kendini sorgulasın’ CHP liderine 6. gününü tamamlayan metal işçilerinin eylemini de sorduk. Bu konuda “siyaset yapmamayı” tercih ediyor ve yatıştırıcı bir dil kullanmaya özen gösteriyor: taraflara şu mesajları verdi: “İşçiler sahipsiz, öyle bir noktaya taşındı ki, haklarını kendileri aramak zorunda kaldılar. Asıl kendisini sorgulamak zorunda olan sendikal yöneticiler. Sorunlar çözülsün isterim. İşveren katı bir tutum takınmaması lazım.” mıyor, ama biz yapıyoruz.” AKP’nin “rant ekonomi” ile işleri ülkeyi yönetmeye çalıştığını, ancak bunun bir süre sonra sürdürülemeyeceğini düşünen Kılıçdaroğlu, Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç, Ali Babacan ve geçmişte “Karun kadar zengin oldular” diyen Numan Kurtulmuş’un açıklamalarının kendisini doğruladığını belirtip ekledi: “Babacan’ın yüzüne açıkça söyleniyor. Ülkenizde hukukun üstünlüğü yok. Yani bu 3 başbakan yardımcısı bu işin şahidi, israfın, haksız zenginleşmenin, yabancı yatırımcıyı ürkütmenin şahidi. Karun’u da geçtiler.” gazete bırakmamak; her türlü medyayı, yandaş medya çirkefliği içine sokarak batırmak; gazete okurunun güvenini sıfırlamak. Muktedir, bunu yıllardır deniyor, ama halkın parasıyla satın aldığı, yandaş olmayan medyayı henüz istediği gibi batıramadığı ortada... Hürriyet’te gerçek gazeteciler işbaşında olduğu sürece bu mümkün değil. Uşaklık ve yalancılık yapmaktansa gazeteciliği bırakmanın en namuslu iş olduğunu bilirler. Patronu, her açıdan, hukuki, yasal, anayasal, insan hak ve özgürlükleri, anayasa hürdür sansür edilemez anayasa ilkesi, uluslararası dünyaya güvendiği, dayandığı ölçüde, dimdik ayakta kalır, büyük destek bulur. En sonunda hep diktatörler, muktedirler, anayasaya, yasalara, özgürlüğe inanmayanlar yıkılıp gitmiştir ve gerçekler ayakta kalmıştır. Hürriyet, muktedirin ne saldırılarını, kayıplar hasarlar verse de atlatmıştır. ‘Özgürlükleri sonuna kadar savunacağız’ Apaçık çarpıtma CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ayşe Sayın’ın sorularını yanıtlarken son gelişmeleri değerlendirdi. edebiyatından” diyor. Erdoğan’ın “Ben de eğer böyle bir akıbete uğrarsam(...) Biz bu yola çıkarken kefenimizi giydik” diyerek kendisiyle Mursi’yi özdeşleştirmesine bir “tavsiyeyle” yanıt verdi: “Türkiye’de zaten yok. Zaten olmayan birşeyi varmış gibi göstererek, mağdur edebiyatı yapıyor. Mısır’da Erdoğan da AKP de sevilmiyor. Dolayısıyla burada yapılan her konuşma, Mısır’da tam tersine sonuç doğuruyor. Mursi’yi seviyorsa, idamını gerçekten istemiyorsa, daha fazla konuşmasın. Suudi Arabistan Kralı dostu, telefonla konuşup rica etsin...” 7 Haziran sonrası ekonomide ciddi bir kriz bekliyor mu? Ve eğer iktidara gelirse bu “krizle başedebilecek mi?” Kılıçdaroğlu bu konuda rahat:“Kriz demeyelim ama Erdoğan’ın ifadesiyle, ‘patinaj” diyelim. Biz patinaj yapan bir ekonomiyi diriltebiliriz. Eğer siz ülkeye birinci sınıf demokrasiyi getirirseniz, yıllık 3040 milyar dolar paranın yabancı sermayenin gelmesi mümkündür. Türkiye olağanüstü avantajlar sunan bir ülke. Can ve mal güvenliğini sağlayacaksınız, onun güvencesini vereceksiniz yatırımcıya. Biz ekonomiyi batırmaktan. Bu ülkeler patinaj yap ‘Yeter artık’ Yoğun miting programını sürdüren Kılıçdaroğlu ile Kastamonu Erzurum seferinde görüştük. Kılıçdaroğlu, meydanlarda “gündemleştirmemeye” özen gösterdiği Erdoğan’ın Mursi üzerinden “mağduriyet” yaratma girişimine tepkili; “Yeter artık, 13 yıldır mağdur edebiyatı yapıyorsun. Cumhurbaşkanı oldun, köşeyi döndün, başbakan oldun, millete gına geldi bu mağdur ‘Bizde sıfırlama olmayacak’ FIRAT KOZOK Kaçak Saray’da gezen Erdoğan’ın mağdur edebiyatı yapmasını eleştiren CHP lideri, herkesten destek istedi Hürriyet, Mısır’da Mursi için verilen kararı “Dünya şokta, yüzde 52 ile seçilen cumhurbaşkanına idam” diye duyuruyor. RTE de miting alanında Hürrtiyet’e bindirdi ve haberi “yüzde 52 ile idam” biçiminde verdiğini söyledi. Aslında böyle bir başlıkla, Hürriyet’in bizzat kendisini hedef aldığı düşüncesinden hareket etti. “Ben de yüzde 52 oy ile Cumhurbaşkanı seçildim, demek benim de idam edilebileceğimi ima etti..” biçiminde fikir yürüttüğü görülüyor. İşin ilginci, başbakanlığa atanan da aynı çarpıtmaya ortak oluyor. Ki RTE aynı gün bir toplantıda “Mısır’da halkın yüzde 52 oyuyla seçilen Mursi ile ilgili idam kararı verildi” cümlesini, yani Hürriyet’in başlığını aynen tekrar ettiği halde! Gazetenin başlığı çok net... Bunun yanlış anlaşılabilmesi mümkün değil. Ama maksat bağcıyı, yani Hürriyet’i ve sahibini dövmek, ama her fırsatta... İlgisi olsun olmasın... Nesnel gazeteciliğe saldırmak. Gazeteciliği batırmak, basın özgürlüğünün yerlerde sürüklendiği Türkiye’de ayakta hiçbir gerçek Ülkede henüz her şey çökmüş değil. Çökmez, çökemez de... Bir de iktidar sahiplerinin Hürriyet’e “paralel ile işbirliği” suçlamasını yöneltmeleri ki, akla, “katilin psikolojik olarak suç mahalline gidip yakayı ele vermesi” trajedisini getirmektedir sadece. Evet paralelle işbirliğinden dolayı yargılanması gereken varsa, iktidarın ta kendisi olabilir! En büyük işbirlikçi! Hem Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin hem Hürriyet imzasıyla, sıkı bir gazetecilik duruşu sergilenmesi umut vericidir, yasadışı muktedirlik uygulamalarına ancak karşı çıkarak, özgürlük, yasal ve anayasal haklar savunulabilir, geriletilebilir. Gazeteciliği, haber verme özgürlüğünü savunmak bir numaralı demokratik görevdir. Bugün muktedirlik korkusundan büyük çoğunluk, etkin kurumlar, yasa uygulayıcılar, suskunluk içinde ve boyun eğme eğiliminde. Bu gidişle yarın diktatörlüğün, halk üzerinde tam bir sopasına dönüşürler... Paylaşacakları sadece iktidarın kaderi olabilir... Ne utanç verici bir durum! Hürriyet diyor ki: “Eğer kastınız, Anayasa’nın güvencesi altında olan basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü, eleştiri özgürlüğü gibi haklarımızı kullanmaktan korkmak ise... Bu özgürlükleri hiç korkmadan savunacağımızı bilmelisiniz.” Başka söz söylemeye gerek yok. ılıçdaroğlu, Giresun ve Ordu mitinglerinde halka seslendi. Karadeniz turunda yoğun ilgiyle karşılanan CHP Lideri, her iki mitingde yaptığı konuşmalarda şu mesajları verdi: l Kaçak sarayda geziyor ‘mağdurum’ diyor: Gene bir Kılıçdaroğlu, Giresun ve Ordu mitinglerinde ilgiyle karşılandı. mağdur edebiyatı tutturmuşlar, “kefen giydik bilmem ne..” K l Seçimlerde daha önce CHP’ye oy vermemiş birini de ikna etmenizi istiyorum. 13 yıllık kredi... Eğer o vatandaşımız bize sorarsa kardeşim hangi gerekçeyle ben CHP’ye oy vereyim derse, şunu anlatın 13 yıldır iktidardalar, “13 yıllık kredi açtık, sonunda geldiğimiz noktayı anlatayım” deyin. “6 milyon 200 bin işsizimiz var. Onların çocukları sınavsız giriyor. l Ben yolsuzluğa, hırsızlığa, kul hakkı yemeye izin vermeyeceğim. Sabahın 6’sında oğluma telefon edip “Oğlum paraları sıfırladın mı” demeyeceğim. Bakanlarımın odalarında boy boy kasalar, ayakkabı kutularında dolarlar olmayacak. Ben kul hakkı yemeyeceğim, yedirmeyeceğim. Perinçek: Seçim barajını geçtik atan Partisi Geadayı Şule Perinçek dün nel Başkanı Doğu İstanbul Beşiktaş’taki evPerinçek son yapılan lerinin kapılarını basın araştırmada yüzde 10 mensuplarına açtı. Pebarajına ulaştıklarını rinçek çiftinin en küçük öne sürerek “Biz mecoğulları Boğaziçi Üniverliste olacağız. Sallanasitesi öğrencisi ve Vatan cak, yuvarlanacak göPartisi Öncü Gençlik üyereceksiniz önümüzdesi Sadık Can Perinçek ki süreçte Vatan Parti Perinçek de basın mensuplarısi Türkiye’nin hükümenın karşısına çıktı. Şuti olacak” dedi. Vatan Partisi İsle Perinçek’in İzmir saha çalıştanbul 1. bölge milletvekili adaması sırasında aldığı gözlemeler, yı olan Perinçek milletvekilliğin yaptığı kurabiyelerle gerçekleden ziyade “Evinde olduğunuz şen ‘komşu oturması’ şeklindeki Doğu Perinçek de başbakan oladavette Vatan Partisi’nin gözüncak” sözleriyle dikkat çekti. den Türkiye ve sorunlara çözümPerinçek ve Perinçek’in eşi, ler konuşuldu. Vatan Partisi İzmir Milletvekili l İSTANBUL/Cumhuriyet V HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, geçen yıl 1 Şubat’ta Van’ın Gürpınar ilçesi Yalınca köyü Çalık mezrasında, zamanında ambulans ulaşamadığı için yaşamını yitiren ve babasının cenazesini çuvalda taşıdığı Muharrem’in ailesine ziyaret CHP’den örgüte sandık mesajı HP lideri Kılıçdaroğlu, örgütlere sandıklara sahip çıkmaları için sesli mesajlar hazırlayacak. CHP, seçim sürecinde sosyal medyanın yasaklanması ihtimaline karşı, yurtdışında bir proxy (vekil sunucu) sağlayacak. “AKP iktidarındaki her seçim şaibelidir” di C 1.5 yaşındaki Muharrem Taş’ın ailesini ziyaret etti. Yüksekdağ, “devletin operasyon yapmak için her koşulda havalanan helikopterleri nedense o gün yoktu. Hâlâ insanlık o görüntüyü unutmadı” dedi. yen Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, sandık hilelerinin önüne geçmek için öncelikle ıslak imzalı sandık tutanaklarının, ardından da birleştirme tutanaklarının alınması gerektiğini ifade etti. Parti seçim günü için de 500 kişilik bir gönüllü ekibi oluşturdu. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle