Katalog

Perşembe 21 Mayıs 2015 EDITÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN haber 13 Eğit donat için 3 ayda 90 isim belirlenebildi Sürekli ertelenen program bugün başlıyor. Eğitilecek Suriyeli muhalifler belirlenirken Türkiye ve ABD’nin son derece titiz incelemeler yaptığı belirtildi ürkiye ile ABD arasında 19 Şubat 2015’te imzalanan anlaşma doğrultusunda, IŞİD’le mücadele amaçlı Suriyeli muhaliflerin eğitileceği “eğitdonat” programı resmen bugün başlıyor. Proje kapsamında, 90 kişi, Suriye’den Türkiye’ye geldi. Haftasonu sınıra yakın bir şehirde konaklayan ekip, eğitimin verileceği Kırşehir Hirfanlı’ya gitti. Proje ile ortalama 3’er aylık periyodlar ve 300’er kişilik gruplar halinde eğitim verilSİNAN mesi planlanıyor. TARTANOĞLU İki ülke arasında imzaların atılmasının ardından başlayacağı tarih sürekli ertelenen eğit donat programı için ilk etapta iki ülkenin uzlaşıyla belirlediği Suriyeli muhalifler Türkiye’ye geldi. Bu kişiler sahadaki deneyimli savaşçılar arasından seçildi. Kişilerin seçiminde iki ülke de titiz inceleme yaparken, ABD için önceliği El Kaide T ya konulan hüküm, başka ülkelerin de bu eğitdonat faaliyetine katılmasına olanak tanıyor. Önümüzdeki günlerde başta İngiltere’nin bu sürece destek vermesi bekleniyor. Ürdün’de ilk etapta 90 kişi ile başlayan eğitimin diğer ayaklarının da Türkiye ve Suudi Arabistan’da olması kararlaştırılmıştı. Üç yıl içerisinde 3 ülkede toplam 5 bin kadar muhalifin eğitilmesi planlanıyor. Bu eğitim sırasında Türkiye’de 3 yılda toplam ise 2200 kadar muhalif eğitilecek. Bu Suriyelerin silahlı donatımını ise ABD üstlenecek. Eğitimin faaliyeti için de geçtiğimiz günlerde ABD’den Türkiye’ye yaklaşık 40 kadar subay gelmişti. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, 9 Mayıs’ta 300 kişi ile başlayacağını söylediği eğitdonat programı ABD’den peş peşe gelen yanıtlar nedeniyle sürekli ertelenmişti. l ANKARA 5 bin kişi eğitilecek bağlantılı gruplar, Türkiye için de önceliği YPG bağlantılı gruplar oluşturdu. İlk hedef IŞİD Eğitilecek gruplar arasında Suriyeli Arapların yanı sıra Türkmenler de yer alacak. Önümüzdeki günlerde ise eğitilecek diğer grupların da Türkiye’ye gelmesi bekleniyor. Türkiye ile ABD arasında, 19 Şubat’ta imzalanan anlaşma gereğince eğitilecek ve donatılacak kişilerin öncelikle hedefi IŞİD olacak. Ancak ilk eğitime başlayacak gruba kısa sürede yeni isimlerin eklenmesi hedefleniyor. Anlaşma MÜSİAD, Azerbaycan için tank almış M üstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD) 25 yıllık öyküsünün anlatıldığı iki kitap yayımladı. Bu kitaplardan birisinde MÜSİAD’ın kurucu başkanı Erol Yarar, tank alıp Azeri ordusuna hediye ettiklerini anlattı. Azerbaycan’a yardım için için para topladıklarını anlatan Yarar şunları aktardı: “Yönetim kurulu üyemiz Mehmet Yıldız Bey vardı. Ona yüklü miktarda dolar verdik ve onu Azerbaycan’a gönderdik. O paralarla Rus tanklarını satın aldı. Azeri kardeşlerimize Rus tanklarını hediye ettik. O zamanlar 10 bin dolara bir tank satıyorda Ruslar. Bizim paralarla Azeri ordusuna tank aldık. MÜSİAD’ın ilk dış yardımıdır bu.” l Kültür Servisi ayyip Erdoğan, neredeyse her konuşmasında “Benim cumhurbaşkanı olarak sorumsuzluğum var. Vatana ihanet dışında hiçbir şeyden sorumlu tutulamam” diyor. Bir cumhurbaşkanının, ona tanınan siyasal sorumsuzluk korumasını böyle uluorta ve neredeyse her gün dile getirmesi normal bir durum değildir. Normal olmadığının, başta kendisi olmak üzere, yandaşları da farkında oldukları için, bunu fiili durum, geçiş dönemi gerekleri gibi nitelendirmelerle meşru göstermeye çalışıyorlar. Özellikle bu gerekçeler anayasayı ihlal eylemi itiraflarıdır. Geçiş dönemi, fiili durum gibi gerekçeler ancak anayasanın yürürlükten kaldırıldığı veya askıya alındığı durumlarda kullanılabilir. Tam da bu nedenle, Tayyip Erdoğan’ın anayasal yetkileri suiistimal etme eylemlerinin savunucuları bunları “ülke için daha iyisi yürürlüğe girene kadar yürürlükteki kötü ve her tarafı delik deşik anayasa”nın tarif ettiği parlamenter rejimin bekleme odasına alınması olarak tanımlıyorlar. Cumhurbaşkanı sorumsuz davranınca T Sorumlu hükümet Yürürlükteki anayasa cumhurbaşkanını siyasal sorumsuz ilan ettiği için yapacak bir şey yok denebilir mi? Anayasa, cumhurbaşkanının görevleri ile ilgili işlerinden sorumlu olmadığını belirtirken, cumhurbaşkanı ile birlikte imzalanan kararlarda imzası bulunan kişileri, yani başbakan ve bakanları siyasal olarak sorumlu tutar. Bir bakıma cumhurbaşkanının siyasal eylemlerinin sorumlusu hükümettir. Bu çerçevede, eğer cumhurbaşkanı anayasayı ihlal suçu işliyorsa, bunu engellemek görevi en başta hükümete düşer. Aksi takdirde hükümet üyeleri işlenmiş suçun ortağı olur. Daha önemlisi, cumhurbaşkanının, göreviyle ile ilgili işlediği fiiller nedeniyle, esas olarak cezai yönden sorumsuz olmasıdır. Ama bir cumhurbaşkanı anayasal yetkilerini suiistimal eder, görevini kötüye kullanırsa, hakkında siyasal sorumluluk işlemi başlatılabilir. Yüce Divan’da yargılanıp, cumhurbaşkanlığına son verilebilir. Yürülükteki anayasa cumhurbaşkanlarının ancak vatana ihanet suçlamasıyla Yüce Divan işlevi gören Anayasa Mahkemesi’nde yargılanmasını öngörüyor. Ama ceza hukukunda vatana ihanet suçunun açık bir tarifi yok. Vatana ihanet esas olarak bir siyasi kavram. Bu nedenle hangi eylemin vatana ihanet kapsamına gireceğini cumhurbaşkanının Yüce Divan’a sevk edilmesi kararının TBMM’de onaylanan gerekçesi belirler. Bu suçlamayı yerinde bulan Yüce Divan hapis veya para cezası vermek zorunda değildir. Cumhurbaşkanını görevden alma kararı vermesi yeterlidir ve hukuk devleti açısından doğrusu budur. Fransa’da 2007 anayasa değişikliği ile getirilen cumhurbaşkanının görevden alınması sürecinde, Yüksek Adalet Divanı’na bu konuda ikame olan Millet Meclisi ve Senato’nun oluşturduğu Yüce Divan’ın cumhurbaşkanına hapis veya para cezası verememesi, sadece görevine ve dokunulmazlığına son verebilmesi öngörülüyor. Türkiye’de de anayasa, vatana ihanet iddiasıyla cumhurbaşkanına karşı açılabilecek dava sürecini tarif ediyor. 184 üye tarafından TBMM Başkanlığı’na yapılan müracaatın, belirlenmiş kısa süre içinde genel kurulda görüşülmesi ve cumhurbaşkanının Yüce Divan’a sevki kararı alınabilmesi için yapılan oylamada en az 413 oyun bu öneriyi ve gerekçelerini onaylaması gerekiyor. Bugünkü veya önümüzdeki seçim sonrasında oluşacak parlamento aritmetiğinin genel kurulda böyle bir önerinin tartışılmasını engellemesi mümkün değil. Buna karşılık böyle bir müzakere sonucunda Yüce Divan’a sevk kararı çıkmasının da bir o kadar mümkün olmayacağı açık. Ne var ki, Meclis çoğunluğu süreci sonuna kadar götürmeye izin vermese de, bu durumun tartışılması, teşhir edilmesi bir demokratik yükümlülüktür. Cumhurbaşkanının sorumsuz oluşunun esas gerekçesi ona verilen yetkilerin sınırsız oluşu değil, tam tersine elindeki yetkilerin zayıf olması, birçoğunun simgesel oluşudur. Başka bir ifadeyle cumhurbaşkanının sorumsuzluğu onun yetkisizliğinin karşılığıdır. Bir de yüzyılların kraliyet, sultanlık geleneklerinin bir kalıntısıdır. Geniş yetkili bir cumhurbaşkanının, kral veya sultan konumunda değilse, aynı zamanda siyasal sorumluluğu olması gerekir. Benim hakkım AKP’li başkan silahlı saldırıda ağır yaralandı Suriyelilerin bitmeyen çilesi avaştan kaçan ve Türkiye’ye sığınan 40’ı çocuk 140 Suriyeli, Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde hayırseverler tarafından kurulan 17 çadır ile eskiden hayvan barınağı olarak kullanılan odalarda kalıyor. Yetişkinler tarlalarda günlük 15 lira yevmiye ile ça S lışarak evlerine ekmek götürmeye çalışırken, çocuklar da başak tarlalarında oynayarak zaman geçiyor. Eşi ve 3 çocuğuyla Türkiye’ye gelen Suriyeli Muhammed Nur (45), “Buraya 20 gün önce geldik. Sağlık sorunlarım olduğu için tarlaya gidip çalışamıyo rum. Çocuklarım çalışıyor. Orada atılan bombalar yüzünden ağabeyimi, yeğenimi ve komşularımı kaybettim. Bakkaldan borç alıp bir şekilde karnımızı doyurmaya çalışıyoruz. Yattığımız yerde sünger filan yok. Toprağın üzerine serili bir kilimde yatıyoruz” dedi. l AA Yıldız’ın odasında arama yapıldı. KP’li Gürsu İlçe Belediye Başkanı Cüneyt Yıldız, dün saat 15.00 sıralarında makamında silahlı saldırıya uğradı. Uzman çavuşluktan belediye zabıta memurluğuna geçiş yapan 47 yaşındaki F.B., kendisini terfi ettirmemekle suçladığı Başkan Cüneyt Yıldız’a peş peşe ateş etmeye başladı. Başkan Yıldız başına isabet eden kurşunlarla ağır yaralanırken, saldırgana müdahale eden koruması Yener Şimşek de karnından hafif yaralandı. Mardin’in merkez Artuklu ilçesinde AKP Mardin Milletvekili Adayı Gönül Bekin Şahkulubey’ın merkez Yalım Caddesi’nde açtığı seçim koordinasyon merkezine önceki gece gece saatlerinde ses bombalı saldırı düzenlendi. Can kaybı ve yaralanmanın olmadığı saldırı sırasında seçim merkezi önündeki zırhlı araç kısmi zarar gördü. Olayla ilgili 2’si çocuk 5 kişi gözaltına alındı. l Yurt Haberler A Aralarında yurtdışındaki üniversitelerde çalışan akademisyenlerin de bulunduğu 430 isim ortak metne imza attı çinde yurtdışındaki üniversitelerden akademisyenlerin de bulunduğu “10dan sonra seçim inisiyatifi” adıyla bir araya gelen, 430 akademisyen hazırladıkları ortak bildiri ve basın açıklamasıyla HDP’ye desteklerini duyurdu ve HDP için toplumun tüm kesimlerinden destek istedi. Çağrıda yasama, yürütme, yargı ayrımının AKP döneminde yitirildiği, Türkiye’nin geçmişte hiç olmadığı kadar siyasal ekonomik, kültürel, toplumsal ve ekolojik tahribatla karşı karşıya kaldığı kaydedildi. Üniversitelerin de bundan payını aldığını belirtildiği açıklamada, “AKP’nin sürdürdü Akademisyenlerden HDP’ye destek ‘TARİHSEL BİR EŞİK’ Bugün Tayyip Erdoğan, hem bir yandan “ben sorumsuzum” diyor, diğer yandan anayasanın öngördüğü sınırlı yetkileri suiistimal etmeyi, tarafsızlığını günde birkaç kez ve kasıtlı biçimde çiğnemeyi ona halk tarafından fiilen verilmiş bir hak olarak tanımlıyor. Kendisine bu hatırlatıldığında verdiği yegâne anayasal yanıt: “Benim sorumsuzluğum var!”. Bu “sorumsuzluk” kelimesine mim koymak lazım. Söz konusu olan güç yoğunlaşması ve kişisel iktidar olunca cumhurbaşkanının sorumsuz davrandığından kimsenin kuşkusu yok. Siyaseten sorumsuz olmak demek, sorumsuz davranmak, anayasayı değiştirmeden “parlamenter rejimi bekleme odasına almak”, arzuladığı ama sahip olmadığı yetkileri fiilen kullanmak, sadece siyasal partiler arasında değil, farklı dini aidiyetler karşısında tarafsızlığını bir kenara bırakmak demek değildir. 7 Haziran seçimleri eğer ona istediği Meclis çoğunluğunu vermezse, bu yaptıklarına ilaveten Tayyip Erdoğan’ın başka sorumsuz işlemler yapması da ihtimal dahilindedir. Seçim sonuçları ne olursa olsun, ateşli anayasal tartışmalar bizi bekliyor. İ Mardin’de bomba ğü seçim politikası Meclis ve iktidar hedefini aşmaktadır, başkanlık sistemi için halkımızdan onay istemektedir, seçim Meclis için değil Meclis üstü bir güç için istenmektedir. Bu çağrının amacına ulaşması halinde Tükiye siyasi tarihinde yeni aşama anlamına geleceği çok açıktır” dendi. Çağrıda, akademisyenlerin 7 Haziran seçimini “karanlık gidişata dur demek için tarihsel bir eşik” olarak gördüğü, HDP’nin barajı aşmasının siyasi dengelerin köklü biçimde yeniden tanımlanması ve AKP’nin otoritesinin durdurulmasına yol açacağı belirtildi. l ANKARA / Cumhuriyet Alman partisi ‘HDP’ dedi Alman Birlik 90/Yeşiller Partisi, Türkiye’deki 7 Haziran Genel Seçimlerinde Halkların Demokrasi Partisi HDP’yi destekleme kararı aldı. Birlik 90/Yeşiller Partisi destek kararını partinin internet sayfasında Almanca, Kürtçe ve Türkçe duyurdu. Yeşiller Partisi Eş Başkanı Cem Özdemir de açıklamayı kendi Twitter hesabından paylaştı. l BERLİN / DHA Şahin’den TÜRGEV okuluna ziyaret İstanbul Valisi Vasip Şahin, Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) bünyesinde hizmet veren Palet Eğitim Kurumları’nın Tepeüstü Özel Palet İlkokulu ve Özel Yeşilvadi Palet Kreş ve Gündüz Bakımevi’ni ziyaret etti. Vali Şahin’e okulda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu ve TÜR GEV Yönetim Kurulu üyesi Bilal Erdoğan ile okul yöneticileri eşlik etti. Bilal Erdoğan, Şahin’e okullarında uygulanan Montessori eğitim sistemi hakkında bilgi verdi. Erdoğan, “Ancak biz bu metodu uygularken kesinlikle kendi kültürümüzden ve meşrebimizden, dini değerlerimizden kopmadan uyguluyoruz” dedi. C M Y B