19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA Perşembe 21 Mayıs 2015 EDİTÖR: CEYDA KARAN ‘IŞİD’ci Saddam’ öldürüldü Devrik Irak lideri Saddam Hüseyin’in yeğeni İbrahim Sabavi’nin IŞİD saflarında savaşırken Beici’de öldüğü açıklandı. Sabavi, Camp Speicher katliamından sorumlu tutuluyordu. TASARIM: BETÜL BERİŞE Kim’den Ban’ın ziyaretine iptal Kim Jongun liderliğindeki Kuzey Kore, nükleer savaş başlığı teknolojisinde mükemmelleştiğini ve çok sayıda minyatür başlık geliştirdiğini iddia etti. Kuzey, Güney Koreli BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’un ziyaretini de sebepsiz iptal etti. 17 [email protected] SURİYE ‘ABD vurdu, Nusra üyesi Türkler öldü’ Suriye’de ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Kaide’nin Suriye kolu Nusra Cephesi’nin İdlib’de Kafranbel ve Kansafra arasındaki Tavame üssünü bombaladığı iddia edildi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin de haberini geçtiği bombardımanda aralarında Türkiyelilerin bulunduğu militanların öldüğü öne sürüldü. Nusra’nın Twitter hesabında, saldırıda 17 Türkiyeli militanın öldüğü, 50’den fazlasının yaralandığı duyuruldu. Militanların İstanbul, Kayseri, Adıyaman, Van, Konya’dan geldiği söylenirken, birinin kimliği Konya’dan Mehmet Emin Kıyak (fotoğraftaki). ‘Çölün Gelini’ Palmira IŞİD’in ellerine düştü arihi eserleri yıkıp yağmalayan IŞİD’in Suriye’de antik kent Palmira’yı ele geçirdiği belirtildi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, IŞİD’in Palmira’nın bulunduğu Tedmur kentine 13 Mayıs’ta püskürtülmesinin ardından dün ikinci kez kuzeyden girdiğini, önce üçte birini, akşam da neredeyse tamamını ele geçirdiğini duyurdu. Buna göre, şiddetli çatışmaların ardından Suriye hükümet güçleri hapishane ve istihbarat binası hariç kentin tamamından çekildi. İnsanları katletmekle kalmayıp insanlık tarihini de yok eden IŞİD’in, Irak’taki Hatra ve Nimrud’un ardından Suriye’de ‘Çölün Gelini’ denilen Palmira’yı da yıkmasından korkuluyor. Temelleri neolitik çağa dayanan ve Roma IŞİD Palmira’nın tamamına yakınını ele geçirdi. Kent halkı tahliye, müzedeki eserler nakil edildi. Cihatçıların 2 bin yıllık antik kenti yıkmasından korkuluyor ‘Bizden ne istiyorsunuz?’ ürriyet’in “Cumhurbaşkanına sesleniyoruz” başyazısına, Erdoğan “Kasımpaşalı geçmişine” bir göndermeyle yanıt verdi. “Bana gelip ‘sizin döneminizde 1’e 5 kazandım’ diyen sen değil misin?” deyip ekledi: “Aydın Bey, ben doğma büyüme Kasımpaşalıyım. Hakkın olmayanı öncekilerden aldığın gibi bizden alamazsın. Bunu bilmen lazım!” O an gözümde “amiral gazete” olduğu dönemde Hürriyet’in “RTE karizmasını” bu Kasımpaşalılık üzerinden parlattığı günler geldi. Yıl 1998… Ertuğrul Özkök, vaktiyle müthiş dümur olduğum için unutmadığım “Kasımpaşalı Haylazın Brando Olarak Portresi” yazısını kaleme alıyor. Kasımpaşalı Haylaz ve Brando! “Hiç uçuk demeyeceksin! Yaranmak istediğin adaya iltifatın irisini salla gitsin, pişman olmazsın!” kuralıyla yazılmış olan bu yazıyı, “yalakalığın çerçeveletilecek örneklerinden biri olduğu için” için saklamıştım. Daha önce de burada birkaç kez yazdım. Erdoğan Türkiye’yi sarsan “Minareler süngümüz” şiirini okumuş tam ve başı dertte; Fazilet’te de Erbakan mı, Erdoğan mı tartışması yapılıyor... Hürriyet yazarları tartışmada bölünüyor... Özkök, yazıyı bu kritik zamanlamayla yazıyor ve yeni lider adayını cilalıyor. Kafama “dönüm noktası” diye kazınan yazıda Özkök, Erdoğan’ı “yeni Özal” olarak damgalıyor. “Hürriyet yazarlarının bir bölümü Erdoğan’ı, Erbakan’dan daha radikal buluyor” deyip devam ediyor: “Benim bulunduğum küçük grup aksi görüşte. Erdoğan dikkatli ve yumuşak bir üslup kullanıyor. Hayat tarzında Fazilet’in kravatlı kanadını temsil ediyor. Ama... ‘Demokrasi araçtır’ sözü peşini bırakmıyor. ‘Demokrasi tramvaydır…’ dediği (de) söylenmişti. Danışmanı Sadık Albayrak... ‘Bir ara Tayyip Bey’in İhtiras Tramvayı’na bindiğini yazmıştınız. Bir İhtiras Tramvayı varsa, başkan orda (muhafazakâr) Karl Madlen değil, (delidolu) Marlon Brando’dur’ (diyor).” Bugünlere işte böyle gelindi. Erdoğan bugün Aydın Doğan’ı “ayağını denk al” doğrultusunda uyardığında, verilen mesajlar artık İhtiras Tramvayı’nın Brando’sundan çok “Baba”nın Brando’sunu düşündürüyor... Doğan Grubu da bu mesajı aldığından bugün “Cumhurbaşkanına seslendiği” başyazısında; “Bizden ne istiyorsunuz?” diyerek haykırıyor: “Neden bize saldırıyorsunuz? Neden hedef gösteriyorsunuz? Sürgün mü edeceksiniz bizi? Neden korkmalıyız ki? Demokratik bir ülkenin cumhurbaşkanı, vatandaşlarına neden korku ile yaşamalarından söz etsin? Korku ve demokrasi yan yana gelebilecek kavramlar mıdır?” Artık demokrasi olmadığımızın kanıtı olan vahim satırlar bunlar. Bir o denli vahim olan... Hürriyet’in başyazısının ardından köşelerde hüküm süren sessizlik. Ayşenur Arslan’dan başka kimse dün doğrudan konuya el atmadı. Bunun bir nedeni “korku dağları bekliyor” sendromu ise, diğeri Doğan medyasının “inandırıcılığını” yitirmiş olması ve “AKP’nin kontrolsüz gücünde” katkısının bulunması... Muhalif basının arkasında kenetlenmesi gerektiği bir anda, yükselen birkaç sesten başka ses çıkmıyor bu yüzden. Sosyal medyada ne yazılmış diye şöyle bir baktım da... İnsanlar göz önünde olandan (yani basın özgürlüğünün sonundan) çok; perde arkasında olanla (komplolarla) meşgul. “Niye şimdi?” ve “Böyle bir yazı?” diyorlar.“Erdoğanologlar” ve “Hürriyetologlar” tam kadro devrede. Kimi “Oh olsun!” diye Doğan gibi bir güçlünün sindirilmesine seviniyor... Kimi “Üç günde anlaşırlar!” kehanetinde bulunuyor... Kimi Hürriyet’ten atılan yazarları sıralayıp, “Basın özgürlüğünü savunmak yeni mi aklınıza geldi?” diye soruyor. Ne olursa olsun bir gazeteye bu şiddetle yüklenmenin kabul edilmez olduğunu gözden kaçırıyorlar. Baskının sade Doğan Grubu’na değil; uçan kuşa gözdağı olduğunu görmüyorlar... Ayşenur Arslan gibi ben de Doğan Medya’dan kovulmuş olmama rağmen bugün “Bizden ne istiyorsunuz?” çaresizliğini dile getiren bir yayın organının çığlığına kulak vermeyi gazetecilik görevi biliyorum. T H MYANMAR ‘5 militan yeter’ UNESCO Dünya Mirası listesindeki Palmira, tarihin en büyük hazinelerinden biri. döneminde önem kazanan, 2 bin küsur yıldır her türlü istilaya rağmen ayakta kalan Palmira’nın düşmesi öncesi müzedeki eserler nakledildi, sivil halk tahliye edildi. Suriye Tarihi Eserler Müdürü Mamun Abdülkerim “Durum çok kötü. Antik binaların içine 5 militanın girmesi bile her şeyi yok etmelerine yeter” dedi. Tapınakları ve sütunlu yollarıyla tanınan Palmira’nın müzesindeki yüzlerce heykel kurtarılsa da yerlerinden kıpırdatılamayan lahitler dahil pek çok eser kentte kaldı. UNESSCO’nun da derin endişe açıkladığı Palmira, ŞamHumus ve Irak’a uzanan otoyolların kesişim noktasında. Dönüm noktası Göçmenleri komşular alacak Myanmar’daki zulümden kaçıp Güney Asya denizlerinde mahsur kalan 7 bin Arakan Müslümanı için nihayet Malezya ve Endonezya bir yıl içinde ülkelerine iade koşuluyla geçici barınak sağlama sözü verdi. Myanmar da insani yardım önerdi. Türkiye Arakanlara 1 milyon dolarlık yardım açıkladı. Endonezya’nın önceki günkü “Boğulsalar dahi kurtarmayın” uyarısına rağmen Açeli balıkçılar 140’ı kadın ve çocuk olan 430 göçmeni tekneyi karaya çekerek kurtardı. İSRAİL Apartheid otobüsünden çark Irak Sırat Köprüsü’nde En büyük eyalet Anbar’ın başkenti Ramadi’nin IŞİD’in eline geçmesi ABD Başkanı Barack Obama ve Irak Başbakanı Haydar İbadi’nin stratejik yenilgisi olarak yorumlanırken Obama CIA, Pentagon, Ulusal Güvenlik Konseyi ve Dışişleri Bakanı John Kerry ile toplantı düzenledi. IŞİD’in tam kontrolü sağladığı haftasonundan beri Ramadi’den kaçanların sayısı 40 bini geçti. Çoğu kadın, çocuk ve yaşlılardan oluşan büyük bir kalabalık, güneybatıdaki Bağdat’a ulaşmak için Bzeibez Köprüsü’nden geçmeye çalışıyor. Bu mahşeri görüntünün arka planında, ABD Ulusal Güvenlik Konseyi “Anbar’da sahadaki yerel güçleri en iyi desteklemenin yollarını araştırıyoruz. Buna yerel aşiretlerin eğitilip donatılmasını hızlandırmak dahil” dedi. Irak hükümeti Anbar’daki aşiretlere IŞİD’e karşı gönüllü göndermeleri çağrısı yaptı. Fransa’da 2 Haziran’da IrakSuriye konferansı yapılacak. İsrail Savunma Bakanı Moşe Yaalon’un iş için her gün Batı Şeria’dan İsrail’e geçen binlerce Filistinlinin eve dönüşte kontrol noktalarından geçmeksizin İsrail vatandaşlarıyla aynı otobüsleri kullanmalarına getirdiği yasak, son dakikada Başbakan Benyamin Netanyahu’dan döndü. ABD veya Güney Afrika’daki geçmişin ırk ayrımcısı yöntemlerine benzediğinden yasağın büyük tepki çekmesi üzerine Netanyahu Yaalon’u arayıp “Bu kabul edilemez. Dondurulmalı” dedi. Ancak 2013’ten beri Filistinli işçilerin İsrail’e girişte sadece Filistin otobüsüne binmeleri, İsrail otobüsüne alınmamaları yürürlükte. Oh çekmenin sırası değil Bin Ladin’in arşivi yayımlandı BD yönetimi Kaide lideri Usame bin Ladin’i 2 Mayıs 2011’de deniz komandolarının baskınıyla öldürdüğü Pakistan’ın Abbotabad kentindeki evinde bulunan arşivin bir kısmını yayımladı. Araştırmacı gazeteci Seymour Hersh’ün baskının “sahte olduğunu” iddia ettiği haberinin ardından gelen belgelerde, Kaide’nin küresel cihat yapılanması, üye kazanma yöntemleri, Bin Ladin’in son fikirleri, lider kademesi ve halef yapmak istediği en sevdiği oğlu Hamza dahil ailesiyle mektuplaşmaları yer aldı. ABD Ulusal İstihbarat Direktörlüğü’nün “titiz” bir gözden geçirmeyle yayınlandığını” duyurduğu 120 belgede pek çok detay var. Buna göre, öldürüldüğünde 11 Eylül saldırılarının 10. yıldönümü için videolu çağrı eşliğinde medya kampanyası planlayan Bin Ladin, 22 yaşındaki gözde oğlu Hamza’yı halef yapmak istiyordu. Bugün varlığı sır olan Hamza, 2009’da İran’da evhapsindeyken babasına “Beni üzen, mücahitlerin yürüyüşüne ka A İRAN ‘Kadın hakları için Atena’ya özgürlük’ İran’da erkeklere vazektomiyi yasaklayıp kadınların doğum kontrolüne erişimini kısıtlayan kararı eleştirdikten sonra hapsi boylayan 28 yaşındaki kadın çizer Atena Farghadani’nin bugün yargıç karşısına çıkması öncesi sosyal medyada #freeAtena (Atena’ya özgürlük) kampanyası başlatıldı. Kadınları ‘doğum makinesi‘ne dönüştüreceği için kararı eleştiren ve vekilleri hayvan olarak resmeden kadın çizer, ‘rejim karşıtı propaganda‘ ve ‘liderleri aşağılamaktan‘ 5 ay hapis yattıktan sonra, hapistekötü muameleyi gündeme getirdiği için tekrar tutuklanmış, açlık grevinde kalp krizi geçirmişti. Eşine aşk mektubu tılamamış olmak” diye yazmış, “babasının cihat yolundan gideceğini” belirtmiş. Yardımcıları patlayıcı eğitimi alan Hamza’nın Abbotabad’a güvenli yolla getirilmesini Bin Ladin’e yazdıkları mektuplarda tartışmış. Kaide lideri, 29 Eylül 2010’daki mektubunda Hamza’nın Suudi asıllı annesi olan eşi Hayriye Sabar’dan Abbotabad’a gelmesini isterken, İran istihbaratının mikroskobik böcek koyması kaygısıyla kıyafetleri dahil her şeyini bırakmasını istemiş. Bin Ladin’in eşine aşk mektubu yazması da dikkat çekti. Belgeler El Kaide’nin titizliğini de ortaya koydu. Yeni kuşak cihatçıların hem dine adanmış ve sabırlı genç lerden seçilmesi, hem de Batı’da bilim, mühendislik ve medya gibi alanlarda eğitim alması hedeflenmiş. “El Kaide Güvenlik Komitesi” damgalı formlarda gönüllülerin isim, yaş, medeni hallerinin yanında, intihar operasyonlarına katılmayı isteyip istemedikleri ve “şehitlik” halinde kiminle temas kurulacağı dahi belirtiliyor. Belgelerde el Kaide’den dönüşen IŞİD de var. Buna göre Irak’taki el Kaide destekçileri Bin Ladin’e mektup yazarak ülkelerinde kan dökülmesine son verilmesini istemiş. ‘Askeri tesisler denetlenemez’ ihai nükleer anlaşmaya varmak için konulan 30 Haziran mühleti yaklaşırken, İran dini lideri Ali Hamaney de çıtayı yükseltiyor. Dün bir askeri mezuniyet töreninde konuşan Ayetullah Hamaney, olası anlaşmayla ilgili “Daha önce söylediğimiz gibi askeri tesislerimizi yabancıların denetlemesine izin vermeyeceğiz. Nükleer bilimcilerimizle baş başa görüşme yapmalarına izin vermemiz gerektiğini de söylüyorlar. Buna sorgulama derler. Yabancıların gelip nükleer bilimi bu düzeye ilerletmiş uzmanlarla konuşmalarına izin vermeyeceğim” restini çekti. “Zeki hiçbir hükümetin böyle bir şeye izin vermeyeceğini ve aşırı taleplere karşı direnmek gerektiğini” söyleyen Hamaney diğer ülkelerin kendi nükleer uzmanlarının kimliklerini gizli tuttuklarını belirtti. N Okuma listesi Belgelerde Bin Ladin’in “okuma listesi” de var. Kompo teorisyeni David Ray Griffin, Holocaust inkarcısı Eustace Mullins, ABD’li gazeteci Bob Woodward, solcu aydın Noam Chomsky listede. Fransa ekonomisiyle ilgili kitapların çokluğu bu ülkeye saldırı komplosuna yoruluyor. Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi Başkanı Devin Nunes, belgeleri okuyup anlama fırsatının Amerikan vatandaşları, akademisyenler, gazeteciler ve tarihçilerin çıkarına olduğunu açıkladı. Kadınlara WhatsApp yasağı Kremlin güdümlü Çeçenya lideri Ramazan Kadirov, Rusya’da çok eşliliğin yasak olmasına rağmen, polis şefinin 17 yaşındaki bir kızı ikinci eş almasını destekledikten sonra, kadınların WhatsApp kullanmalarını engellemek peşinde. Kadirov, Çeçen erkeklerden, yasadışı olan birden fazla evlilik aleyhinde paylaşım yapmalarını önlemek için eşlerinin WhatsApp kullanmalarını yasaklamalarını istedi. Çeçen lider “Eşlerinizi kilitleyin, dışarıya çıkarmayın, böylece bir şey paylaşamazlar” dedi. Örgüt titizliği C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle