23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 16 Mayıs 2015 haber EDİTÖR: AYŞEGÜL ÖZBEK TASARIM: ZARİFE SELÇUK Balyoz’u kurguladı ALİCAN ULUDAĞ 6 Kriptolu telefonların dinlendiği iddiasıyla açılan davada Gülen hakkında ağır suçlamalarda bulunuldu: FETÖ/PDY’nin amacı TC’yi ele geçirmek nkara Cumhuriyet Başsavcılığı, devlete ait kriptolu telefonların dinlendiği iddiasıyla arasında eski TİB Başkanvekili Osman Nihat Şen’in de bulunduğu 28 kişi hakkında dava açtı. Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı hazırladığı fezlekeyi, ilçede ağır ceza mahkemesi olmadığı için yetkisizlik kararıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na göndermişti. İddianamede, “Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Hakkında Genel Değerlendirme” başlığı altında, cemaate yönelik dikkat çekici suçlamalarda bulunuldu: 4 Fethullah Gülen tarafından kurulan Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması kuruluş yıllarından itibaren toplumun dini duygularını istismar ederek ‘himmet’ adı altında topladığı finans ile yurt içinde ve yurt dışında faaliyete geçirdiği eğitim kurumlarında amaç ve il A keleri doğrultusunda yetiştirdiği öğrencileri, elde ettiği mali ve siyasi gücü, örgütsel menfaat ve ideolojisi çerçevesinde kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin tüm anayasal kurumlarını, güvenlik birimlerini, mülki ve adli yapısını ele geçirmek, aynı zamanda uluslararası düzeyde büyük ve etkili siyasi ve ekonomik güç haline gelmek amacıyla hareket etmiştir. Örgüt lideri Fetullah Gülen’in ‘Devletin tüm kılcal damarlarına sızma’ talimatı doğrultusunda tüm devlet kurumlarında kadrolaşmaya gidildiği, örgüt üyelerinin devlet kadrolarına atanması için yapılan sınavlarda sorulacak soruların sınav öncesinde temin edilerek örgüt üyelerine dağıtıldığı, bu şekilde örgüt üyelerinin devlet kadrolarına atanmalarının sağlandığı anlaşılmıştır. 4 Kamuda faaliyet gösteren bütün kurumların her birinin başına örgüt tarafından ‘imam’ olarak adlandırılan ve ilgili kurumların hiyerarşik yapılarının dışında bulunan sorumluların atandığı, örgütün mevcut sistemi yıkmak yerine devletin tüm kurumlarını ele geçirmeyi hedeflediği, örgütün güçlü bir istihbarat ağına sahip olduğu, kamu kurumlarında çalışan örgüt mensuplarının elde ettikleri bilgileri örgüte aktararak bilgi havuzu oluşturdukları, örgütün hedeflerine ulaşmak için bu havuzdaki bilgi ve belgeleri kendisine yakın medya organlarına sızdırıp kamuoyu oluşturmak suretiyle kullanmıştır. TÜBİTAK, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesindeki örgüt üyelerinin çalışmaları ile, hukuka aykırı bir şekilde adli ve önleme dinlemesi kararları alarak, ya da herhangi bir karar almaksızın üst düzey siyasetçilerin, asker kişilerin, bürokratların, emniyet mensuplarının, yargı mensuplarının, gazetecilerin, bilim adamlarının ve tüm toplum kesimlerinin iletişimleri dinlenmiş, elde edilen verilerin arşivlenerek örgüt çıkarları doğrultusunda kullanılmıştır. 4 Başta Ergenokon, Balyoz, Askeri Casusluk, Devrimci Karargah, Tahşiye ve Kozmik Oda soruşturmaları olmak üzere çok sayıda soruşturmada kurguladığı delillerle, Türk Silahlı Kuvvetlerinde, Emniyet Teşkilatında ve sivil toplum kesimlerinde kendisine muhalif gördüğü kişileri hedef alıp tutuklanmalarını sağlayarak tasfiye eden örgütün, artık devleti tamamen ele geçirdiği kanaatine vardığı ve 1725 Aralık 2013 tarihlerine geldiğinde Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırma ve görevini yapmasını engellemeye teşebbüs edecek nitelikte hukuk dışı eylemlerde bulunduğu; Türkiye Cumhuriyetini teröre destek veren bir devlet olarak göstermek amacıyla, Suriye’deki Türkmenlere insani yardım götüren Milli İstihbarat Teşkilatına ait TIR’ları cebir ve şiddet kullanarak silah zoruyla durdurup Milli İstihbarat Teşkilatı mensuplarını gözaltına aldığı belirlenmiştir. l ANKARA Ergenekon’a usulden bozma Tebliğnamenin bağlayıcılığı bulunmazken son kararı Yargıtay 16. Ceza Dairesi verecek argıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 274 sanıklı Ergenekon davasına ilişkin hazırladığı tebliğnamede davanın usulden bozulmasını istedi. 91 sayfalık tebliğnamede, yedek üye hakimlerin karar müzakeresine katılması, Işık Koşaner’in arasında bulunduğu kişilerin tanık olarak dinlenmemesi, İlker Başbuğ’un son sözünün sorulmaması, bazı sanıklara iddianamede yer almayan suçtan ceza verilmesi, “adil yargılanma hakkının ihlali” olarak nitelendirildi. Davayla ilgili son kararı verecek Yargıtay 16. Ceza Dairesi, gerekli incelemenin ardından duruşma tarihi belirleyecek. Y Gülen’den Ekşi’ye taziye ilanı UYAP’a yüklendi İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 16 bin 600 sayfadan oluşan gerekçeli kararının bozulmasının istendiği tebliğname dün, UYAP’a yüklendi. Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Samancı’nın hazırladığı tebliğnamede, davanın esasıyla ilgili hiçbir değerlendirme yapılmadı. Tebliğnamede Ergenekon davasında usule aykırı görülen 8 konu nedeniyle bozma istedi. Yargıtay Başsavcılığı Mahkemenin yedek üyelerinin müzakereye ve hükme katılmasını yasaya aykırı buldu. Tebliğnamede davada, “ceza yargılamasında davasız yargılama ve hüküm olmaz” ilkesinin ihlal edildiği belirtilerek, bazı sanıklara iddianamede yer almayan suçlardan mahkumiyet verildiği anlatıldı. Sanıklar Fatma Cengiz, Kemal Güriz, Mustafa Balbay, Kemal Aydın, Ergün Poyraz, Mehmet Zekeriya Öztürk ve Hayrettin Ertekin’in “verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme” eyleminden sorumlu tutularak cezalandırıldıkları anlatılan tebliğnamede, ancak belirtilen suçlardan kamu davası açılmadığı gözetilmeden, iddianamede açıklanan eylemin dışına çıkılarak ve ek iddianame düzenlenmeksizin adı geçen sanıklar hakkında belirtilen suçlardan ayrıca mahkumiyet hükümleri kurulmasının CMK’nin 225. maddesine aykırı olduğu belirtildi. Tebliğnamede, hazır edilen tanıkların dinlenmemesi yoluyla adil yargılanma hakkının ihlal edildiği vurgulandı. lALİCAN ULUDAĞ / ANKARA ‘Müşahitlere engel var’ iddiası urbetin Oyları’nın, Almanya’daki seçimlerin ilk 6 gününe ilişkin hazırladığı durum değerlendirme raporunda, Avrupalı seçmenin oy vermeyi düşündüğü parti ebzeİzmit seçim öncesi izlenimlerim öngörülen vuruş sayısını aştığı için CHP Kocaeli İl Başkanlığı’ndaki görüşmelerimin notları Cumartesi köşesine kaldı. Onları da özetlemezsem bu ilimizden seçim öncesi izlenimlerim eksik kalırdı. HHH Gebze CHP ilçedeki gibi aynı heyecan ve özgüven dalgasının yükselmiş olduğu görülen il başkanlığında görüştüğümüz emekli coğrafya öğretmeni Başkan Cihat Altunyuva konuşmasına, umutluyuz, kararlıyız, inançlıyız diyerek başladı... Sayın Altınyuva’ya göre süreç farklı gelişmekte... Bir önceki seçimde AKP 7, CHP 3, MHP 1 milletvekili çıkarmıştı. Şimdi hedef en az 5 milletvekili çıkarmak ve birinci parti olmak. Geçen seçimde az oy farkıyla 4’ü kaçıran CHP Kocaeli örgütü genç seçmenleri kazanmak için çalışmalar yapıyor... 6 milletvekili kazanmak hedefi bile söz konusu... Sandık görevi için çoğunluğu kadın çok sayıda başvuru olduğunu söyleyen Altunyova, “Korku algısını yıktık” diyor ve ekliyor: “Şimdi AKP’yi yıkacağız...” Tayyip Erdoğan geçen hafta Koceli’ndeymiş. Trafik felç olmuş. Sanayide (Pirelli) çalışma durmuş. Erdoğan zaten açılmış yerleri bir daha açmış... Kocaeli yerel basını patron bakımından çoğunlukla AKP’nin elinde olmasına karşın kent gerçeğini yansıtmak zorunda kalarak bu duruma ağır eleştiri yöneltmiş... Altunyuva’nın HDP ve baraj konusunda düşünceleri ise yüzde on seçim barajının ilkellik olduğu, aslında seçim barajı diye bir şey olmaması gerektiği yönünde... HHH Kadın Kolu Başkanı, Yüksek Jeoloji Mühendisi Hülya Yolcubal’ın sözleriyle Kocaeli’nde CHP eliyle ciddi bir kadın ordusu kurulmuş... Sandıklara “cephe”, sandık gözlemciliğine “sandık ordusu” adı verilmiş... Yolcubal’ın inançla ve tutkuyla dile getirdiği görüşler, kendi sözleriyle ve özetle şöyleydi: “Kadın, Türk tarihinde son 6 yılda olduğu kadar hırpalanmadı. Sapık zihniyetler desteklendi. Halk düşünme yeteneğini kaybetti. Diyanet’in, eğitimin durumu ürkütücü... Medeni Kanun’a sahip çıkmalıyız... Kılıçdaroğlu’nun bu dönem söylemleri çok güçlü. Anadolu kültürü mozaik gibi değil Kocaeli’nden izlenimler G kilim gibidir, iç içedir. Mozaik kırılır... Bu tarih, bu kültür, ebruya da benzer... Bileşenlerini birbirinden ayıramazsınız... AKP’ye oy veren muhafazakâr Kürt seçmen, bu kez HDP’ye yönelebilir... AKP bir korku hükümetidir. HDP barajı aşsa da aşmasa da kargaşa çıkmamasının tek yolu CHP iktidarıdır.” HHH CHP Kocaeli İl Merkezi’nde Gençlik Kolu Başkanı Gökhan Orhan’la da konuştuk. Bu genç adamda da CHP’lilerde Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında genellikle görülen karamsarlık havasının silinmiş olduğunu gördüm. Parti meclisinde gençlik kontenjanından yedi arkadaşlarının bulunduğunu söyleyen Gökhan Orhan, CHP’nin sırtında çok ağır bir miras taşıdığını, bu mirasın Cumhuriyetimizi koruma sorumluluğu olduğunu belirtiyor. Bölgede CHP’yi nasıl birinci parti yaparız çalışması içinde olduklarını söyleyerek “Taşın altına elimizi değil kafamızı koymamız gerek” diyor... Bir soruma yanıt olarak, TGB ile özellikle de liseli kesimle ortak çalışmalar yaptıklarını, onlara yer sıkıntınız olursa toplantılarınızı bizim örgütte yapabilirsiniz dediklerini, AKP’li gençleri bile yanılgılarından kurtarmak için arkadaşça çaba harcadıklarını söylüyor... Kocaeli’nde CHP’nin bugünkü durumunu ise bir örnekle şöyle özetliyor: “Gebze Beylik Mahallesi CHP’ye darbe vuran, hakarete uğradığımız bir mahalleydi. Seçim bildirgesinin yayımlanmasından sonra orada bile durum değişmeye başladı…” HHH Kocaeli’nden ayrılmadan önce son olarak konuştuğumuz İzmit İlçe Başkanı, iktisatçı Mehmet Ümit Küçükkaya, gerçekten bilgili, donanımlı bir aydın. Onun görüşünce de CHP’nin finans ağırlıklı, gelir dağılımına yönelik seçim bildirgesi gerçek bir devrim. Bu bildirge küresel güçleri de karşısına almıyor. Küçükkaya, “HDP’nin vesayet altında bir parti olduğu, bir kimlik bunalımı içinde bulunduğu” düşüncesinde... CHP hakkındaki görüşünü ise kısaca şöyle özetliyor: “CHP altmış yıllık bir çınardır. Ekonomik kadro tamam. Fakat ilk kurultayda beynini geliştirmek zorunda...” G nin amblemini tanımamasının büyük bir sorun oluşturduğu, müşahitlerin bazı bölgelerde sandık başlarına yaklaştırılmadıkları belirtildi. Yoğun günlerde müşahitlere çok büyük ihtiyacın olduğu vurgulanan raporda, “Gelin birlikte çalışalım. Bize çok büyük görev düşüyor. Gönüllüler, www. gurbetinoylari.com’dan bize ulaşabilir” denildi. Gülen’den Ekşi’ye taziye ilanı nceki gün hayatını kaybeden duayen gazeteci ve CHP İstanbul Ö CHP İstanbul Milletvekili Ok Milletvekili Sayın Oktay Ekşi Beyetay Ekşi’nin eşi Aysel Ekşi için Fet fendinin eşi Prof. Dr. Aysel Ekşi’nin hullah Gülen Hürriyet gazetesine ilan verdi. Gülen verdiği ilanda şu ifadeleri kullandı. “Uzun yıllar Hürriyet gazetesi başyazarlığı yapmış vefatı münasebetiyle başsağlığı dilerim. Hanımefendiye Cenabı Hak’tan rahmet, ailesine ve yakınlarına sabır niyaz ederim.” Hedef: 400 bin oy ERDEM GÜL HDP, yurtdışı seçmenler için özel çalışma yürütüyor AKP’nin, “Barajı aşmasalar süper olur” tutumuna karşı HDP, yüzde 10’u geçmek için canını dişine taktı. Kampanyanın son düzlüğüne, “1 oy 1 oydur” söylemiyle giren HDP yurtdışından 400 bin oy getirmek için kolları sıvarken 200 binin üzerindeki mevsimlik tarım işçilerinin oylarının alınması için de özel bir çalışma yürütüyor. HDP yönetimi yaptırdığı anketlerde eşikte olunduğunu belirlediği yüzde 10 barajını aşmak için riskli oy gruplarına da el attı. HDP, öncelikle Eşbaşkan Selahattin Demirtaş’ın Cumhurbaşkanı seçimlerinde oy kullanamayan iki seçmen grubu üzerine yoğunlaştı. Yurtdışı seçmenler ve “Kürt proletaryası” diye tanımlanan mevsimlik tarım işçileri bu iki gruba yönelik HDP’nin yürüttüğü çalışmalar şöyle: 2.7 milyon oy bulunan yurtdışı seçmenler bu kez HDP açısından çok özel bir önem ifade ediyor. Özellikle Avrupa’da bu oyların sandığa yansıtılması için özel bir çalışma yürütülüyor. Parti, yurtdışında 400 bin oy alınmasını hedefliyor. Ancak yurtdışından kullanılacak oyun 1.2 milyon civarında olması ve HDP’ye yaklaşık 200 bin oy gelmesi gerçekçi bir tahmin olarak değerlendiriliyor. HDP’nin ikinci olarak devreye sokmayı planladığı oy grubu olan mevsimlik tarım işçileri Demirtaş’ın aday olduğu cumhurbaşkanı seçiminde 230 bin Kürt seçmenin mevsimlik tarım işçisi olarak başka bölgeye çalışmaya gittikleri için oy kullanamadıkları belirlendi. Parti, mevsimlik tarım işçilerine “Zorunlu olmadıkça 7 Haziran’a kadar seçim bölgelerinizden ayrılmayın” talimatı verdi. Tarım işçilerinin çalışmak için başka bölgelere gidebilecekleri bilgisi bulunuyor. Bu bilgi çerçevesinde parti yönetimi tarafından 7 Haziran’daki oy kullanma gününde seçmenleri taşıma planı yapıldı. 7 Haziran’da HDP İstanbul, İzmir, Antalya, Mersin, Bursa başta olmak üzere Kürt tarım işçilerini bulundukları bölgelerden kendi seçim bölgelerine taşıyarak oy kullanmalarını sağlayacak. HDP yönetimi, yüzde 1011 bandında barajın aşılmasıyla İstanbul’da her üç bölgede üçer milletvekilinden 9, İzmir’de de iki bölgede 3 milletvekili çıkarma hesapları yapıyor. HDP’de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kürsüye Kürtçe Kuran ile çıktığı kampanyaların etkisi de değerlendirildi. Erdoğan’ın, “Sünni Kürt” kartını oynamaya çalıştığı görüşündeki HDP’liler şu değerlendirmeyi yaptı: “Bölgede bizim ardımızdan AKP, ikinci parti konumunda. Sıkı dindar Kürtlerin oyunu alıyor. Ancak, Kuran’lı kampanya bölgedeki Kürt’ü rahatsız etti. Bize rahatsızlıklarını, ‘Dini, Kuran’ı cumhurbaşkanından mı öğreneceğiz. Bu halk dinini biliyor’ diye söylediler” l ANKARA İşe gitmeyin C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle