28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 21 Nisan 2015 yorum TASARIM: SERPİL ÜNAY 20 ar Özgen Ac Kavşak Orduevi–Sakal–Türban! illi Savunma Bakanlığı, HHH “Orduevleri, Askeri 60’lı yılların başlarında Gazinolar ve Sosyal Başbakan İsmet İnönü, Tesisler Yönetmeliği’nde” yapılan Ayten Sokak’taki evinden değişikliği Resmi Gazete’de çıkar, Cumhurbaşkanı Cemal yayımladı. Gürsel’den aldığı izinle Çankaya Sizler de “duyduk duymadık” Köşkü’nün bahçesinde yürüyüş demeyin… Buyurun okuyun… yapardı. “Yaşının ilerlemesi nedeniyle Biz gazeteciler de onunla dini inançlarına uygun olarak birlikte yürür, sorular sorar, sade bir şekilde sakal bırakmış söyleşirdik. Beğenmediği kişiler ile yaşlı annelerden yüzü sorulara “no comment yorum açık olacak yok” anlamında “Hadi şekilde eşarplı canım sen de!” derdi. olanların Bir kez, 3 günlük dışında; sakallı, tıraşla gittim. cüppeli, sarıklı, Hürriyet’in muhabiri takkeli, türbanlı Ali Utku’nun vb. çağdaş koluna girdi, beni olmayan göstererek, “Ali! kıyafetlerle Kim bu” diye sordu. gelenler, Ali de “Cumhuriyet günlük sakal tıraşı olmamış gazetesinden Özgen ütüsüz ve kirli Acar…” yanıtını elbiselerle verdi… gelenler, İnönü gülerek “Ben, yabancı uyruklu İstiklal Savaşı’nda kişiler orduevine cephede bile sabah giremezler, İnönü, Ayten Sokak’ta çadırımdan çıkmadan ibaresi önce daima tıraş kaldırıldı.” olurdum!” dedi… Genelkurmay başkanlarının, Ertesi günü tıraş olarak gittim. kuvvet komutanlarının, Beni görünce “Özgen! Hoş generallerin, subayların, geldin…” diyerek koluma girdi, o Ergenekon ve Balyoz tezgâhları gün birlikte yürüdük… ile hapislere atılması ile önü Mustafa Kemal, İsmet İnönü, açılan Sultan’ın Erkânı Harbiye Mareşal Fevzi Çakmak, iyi Umumiye Reisi Hususi Paşa ki “askeriyenin” bugünlerini döneminde başka ne beklenirdi görmediler… ki! M atandaşa, 12.5 yıldan beri zaten, her gün Recep! Dün, mübarek üç aylardan “recep”in ilk günü idi. Bu kutlu günün şerefine olmalı kendisi durdu durdu ve “Koalisyon krizdir kâbustur!” buyurdu. Kendisine haşâ “cahil” diyemeyiz. Onlarca ünivesiteden tonlarca fahri diploması, saray dolusu danışmanı, nutuk yazarı var. Kendi eliyle seçip göreve getirdiği stratejik derinlikli, “prof.” unvanlı ve “bıcır bıcır” başbakanı var. Böyle birinin zaten cahil olma ve kalma lüksü de olamaz! “Koalisyon krizdir kâbustur!” sözünü o etmiş olamaz. Mutlaka danışmanlardan biri etmiştir ettirmiştir. Ki bu durum da, o danışmanın dalalet ve ihanet içinde değilse bile, “tahsil ile mümkün olmayan bir cehalet”ten mustarip olduğuna işarettir. HHH “Koalisyon kriz ve kâbustur” ise şu anda, dünya hem krizde ve hem de kâbus içindedir. V İyi Türk Olmak İçin 24 nisan İyi Fırsat Çünkü, dünya nüfusunun neredeyse yarısını koalisyonlar yönetiyor. Japonya’dan İrlanda’ya, İsrail’den Endonezya’ya dünyanın her ülkesinde koalisyon hükümetleri var. “Dünya istikrarlısı” İsviçre bile 1959’dan 2008’e dek yarım yüzyıl boyunca koalisyon hükümeti ile yönetildi. İngiltere, Almanya, Avusturya, Belçika, Kanada, Danimarka, Finlandiya, Hindistan, Endonezya, İrlanda, İsrail, Japonya... Bu ülkelerden birçoğuna resmi gezi yaptı, bir kısmı ile de “başbakan” sıfatı ile resmi görüşmeler yaptı. Ve o ülkelerin “kâbus” ve “kriz” içinde olduğunu, ayıp olmasın diye, tarafsız Cumhurbaşkanı olunca mı ilan etti! Ermeni Günü olarak kabul edilen 24 Nisan’da anma törenleri düzenleniyor. Geçen yıl Taksim’de yapılan bu törenlere yabancı diplomatik heyetler, AB delegasyonu, diplomatik Ermeni diyasporasından önemli isimler ile yabancı sivil toplum kuruluşları katılmıştı. Bu yıl daha geniş bir katılım bekleniyor. Bu yılki anmalar 24 Nisan 1915 günü saat 10’da, İstanbullu Ermeni aydınların sürgüne gönderildiği Haydarpaşa Garı önünde başlayacak. Öğleüzeri bir başka tören de, üç yıl Bİr haYVan Bİr PrOJE Emekli olunca sırtüstü yüzücem. HAMSİ TOPUS Top sokağa indi! ANONS Ankara’da şüpheli demokrasi alarmı!.. İDDİaLI İDDİa Hayat denizlerde değil duşta başladı! YÜKSEK HIZLI TREN Ağır ol molla desinler. arGODan aL haBErİ Asma sakal takma bıyık: Yalan haber Hat karıştırmak: Yalanı çıkmak Sessiz film çevirmek: Kimseye belli etmeden gizli gizli yolsuz işlerde bulunmak. Asteriks Oburiks! bilinmiyor. Ankara ve çevresinde Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın “parselci” Hitit dönemine ait yerleşkelerin dediği, Ankara Büyükşehir kalıntıları, Balıkhisar, Belediye Başkanı Ballıkuyumcu, Melih Gökçek, Bitik, Karaoğlan, “Transformers” Gâvurkale ve Kültepe filminden höyükleridir. esinlenerek HintAvrupalı bir Ankara’ya dev bir Kelt kavmi olan robot heykeli dikti. savaşçı Galatlar, Büyük tepki Orta ve Batı aldı. Dava edildi… Avrupa’nın RenŞimdi de açıklamış, Tuna havzasındaki robot heykelini yurtlarını terk ederek kaldırıp yerine 40 İÖ 278189 yılları m yüksekliğinde arasında üç kabile dinozor heykeli olarak Anadolu’ya dikecekmiş! göçtüler. Yerleştikleri AKSaray’ın robotu Tonlarca harcanan Frigya ve Kapadokya paraya yazık… topraklarına Galatya Ben olsam robot dendi. heykelini Sultan’ın Galatya AKSarayı’nın günümüzdeki Ankara merdivenlerine ve Kırıkkale illerinin dikerim. Böylece tamamını kapsıyordu. 16 Türk devletini Ankara, Galatların simgeleyen Tektosaglar Cumhurbaşkanlığı kabilesine İÖ 3. forsuna büyük yüzyılda başkentlik başkanlık peşindeki yaptı. Antik Yunan Sultan’ın 17. Tayyipsaurus tarihçi Strabon, Cumhuriyeti çok iyi ünlü yapıtı temsil edilmiş olur! Geographika’da, Melih Efendi Ankara Kalesi’ni dinozora verilecek Tektosagların inşa ad konusunda ettiklerini yazar. anket açmış… Kimdi o Galatlar? Gelen yanıtlar Çizgi romanda, arasında “Dinocan”, Romalılara kök “Ankadino”, söktüren Asteriks “Demozilla”, ve Oburiks’in “Ankasaurus” halkı… Ankara ile adları öne çıkmış… bağlantısı olmayan Bence dinozora “ucube” heykeller “Tayyipsaurus” adı dikmek yerine Melih daha iyi yakışır. HHH Asteriks ve Oburiks Efendi, önce yer yer yıkılmakta olan Anadolu gibi görkemli Ankara Ankara da çeşitli Kalesi’ni koruma altına alsın. uygarlıklara ev sahipliği yaptı. Ankara’nın bilinen ilk sakinlerinin, Sonra da Ankara halkının bile bilmediği bu tarihsel gerçeği Hattiler olduğu belirlendi. Hintisterse Asteriks ve Oburisk ile Avrupalı bir kavim olan Hititlerin, vurgulasın… göç tarihleri kesin olarak aMan ha!.. Dünyanın en küçük bilgisayarı pirinç kadarmış! Dimyata pirince giderken evdeki bilgisayardan olma da... HARBİ SEMİh POrOY önce 24 Nisan’da devre arkadaşının silahından çıkan kurşunla ölen ve davası hâlâ görülen Sevag Şahin Balıkçı’nın mezarı başında olacak. Törenlere çok sayıda yabancı gazetecinin de gelmesi bekleniyor. Bunlardan birisi de İngiliz Independent gazetesinin Ortadoğu ilişkileri yazarı Robert Fisk. Daha çok eylemci şapkasıyla törenlere katılacağı anlaşılan Fisk, dünkü yazısında, soykırım tezinin başarısı için, diyaspora Ermenilerinin “İyi Türkleri” “onurlandırması” gerektiğini yazdı: “Yıllardır Ermenilere, bu fikrimi söyleyip duruyorum. Geçen hafta Detroit’te de söyledim. İyi Türkleri onurlandırın. Maalesef herkes alkışlıyor. Ama kimse bir şey yapmıyor!” “Beyaz Türkler”den sonra şimdi bir de nurtopu gibi “İyi Türkler” konumuz oldu. HHH İyi Türk nedir? Nasıl olunur? Soykırım sözcüğüne “sözde” lafını eklemeyen herkesi “İyi Türk” sayılacak mı? Eğer öyleyse başta Cumhurbaşkanı olmak üzere, AKP ricalinin çoğu “iyi” sıfatını hak etti demektir. Ama “Türk” sözcüğünde sorun çıkabilir! Başbakanlık Başdanışmanı Etyen Mahçupyan’ın sürpriz biçimde emekliye ayrılması, belki de sorun çıkmasın diyedir. Gerçi kendisinin, “Ermenilere yapılana soykırım dememek imkânsız!” dediği için emekli edildiği falan öne sürüldü. Ama bu doğrulanmadı. Ancak Mahçupyan’ın Fisk’in tanımına uygun bir “onurlandırma” işlemine tabi tutulması imkânsız. Çünkü kendisi “iyi”, hatta çok “iyi” olsa da “Türk” değil. Neyse.. Türklük de zaten pek çok Türk’ün umurunda değil. Belki de en iyisi “iyi” olmak. Hele, hem “Beyaz” hem de “İyi Türk” olmayı başarmaktan daha iyisi Şam’da kayısı! Nagehan Alçı bu neviden bir meslektaş. Kıskanmak gibi olmasın. Tayyip Erdoğan’ın gözdelerinden. O kadar gözde ki, 2009’da “Şahsen Tayyip Erdoğan beni utandırıyor. Seçtiği bayağı kelimeler yüzümü kızartıyor. Ve bu ülkeye aidiyet hissimi zayıflatıyor (11/03/2009 Akşam)” diye yazdığı halde gözde olmayı sürdürdü hatta gözbebeği oldu. Önceki gün Milliyet’teki köşesinde de Mr. Fisk’in “İyi Türk” diye tanımladığı unvana aday olduğunu şöyle ilan etti: “Kişisel olarak 1915’i soykırım olarak nitelesem de bu çıkışları yapanların gerçeğin peşinde oldukları için değil, birtakım güç hesaplarıyla konuyu gündeme getirdiklerine inanıyorum.” Bakalım, diyaspora Ermenileri “iyi Türk” olarak Nagehan Hanım’ı onurlandıracaklar mı? Yoksa, diyaspora, Tayyip Bey’in kendisini yeterince onurlandırdığına hükmedip bu işi TV kanallarına mı bırakacak? ON NUMARA 3, 10, 11, 12, 13, 18, 20, 23, 27, 30, 32, 35, 42, 44, 46, 49, 52, 59, 68, 69, 71 ve 73 Pazar, ChP ile Güzel Başlamıştı... azar günüm güzel başlamıştı. Sabah, televizyonda CHP’nin seçim bildirgesini dinledim, canlı yayında. Son derece güzel konuştu Kılıçdaroğlu. Belki ilk defa CHP bir genel seçime ekonomik açıdan bu kadar hazırlıklı gidiyor. 1500 TL asgari maaş, iki dini bayramda emeklilere birer maaş ikramiye ve daha birçok avantajlı değişim. Liderliğe giderek daha çok ısınmış bir Kılıçdaroğlu’nun vurgularıyla kulaklarımda çınlayan bu sözlerin, Kaçaksaray’ı nasıl ürküttüğünü, Davutoğlu’nu nasıl daha da panik ettiğini hissetmemek mümkün değil. Siyasette, halkta “partilerin oyları çok az değişir” gibi yanlış bir inanç vardır. Halbuki böyle bir “kemik oy” garantisi bile yok. P Türkiye’de herkes en bilmiş şekilde yıllarca merkez sağın yüzde elli statik oyu olduğuna inandı. Şimdi ise bu oy, yüzde 23 civarında. ANAP, yıkılmaz iktidar partisi olarak görülüyordu, şimdi tabelası bile yok! DSP, Ecevit’in son döneminde yüzde 22’den yüzde 1’e düşmüştü. 1989’un güçlü sol partisi SHP, CHP ile birleşti, sonra tekrar ayrıldı ve yok oldu. Buna benzer sayısız örnek var. Tabii ki AKP maalesef farklı bir rejim sap tırmasıyla bir hükümet gibi değil, ayrı bir devlet kurar gibi çalıştığından bu kurallar ona işlemez gibi görünse de.. aslında gidişat onlar adına da alarm verici! Güvendikleri tek dayanakları sadaka dağıtma kültürü. Şimdi CHP bu vaatlerde resmi olarak onları 5. viteste solluyorsa, geriye ellerinde kalacak tek koz, kavga ve korku filmigerilim senaryoları. İşte buna karşı son derece hazırlıklı ve dikkatli olması lazım CHP’nin. Birilerinin ellerinden iktidarın kayıp gittiğini gördükleri noktada, yine her türlü oyun bozanlığı ve çirkin senaryoları devreye sokabileceklerini göz ardı etmeyelim. Sonuçta moralim yükselmiş olarak çıktım evden. Hem de hayırlı bir hedefle: Oğluma araba kullanmayı öğretmek üzere... 10 BİLEN: 68 bin 929’ar TL (4 kişi) 9 BİLEN: bin 425’er TL 8 BİLEN: 92.30’ar TL 7 BİLEN:18.40’ar TL 6 BİLEN: 3.35’er TL HİÇBİR NUMARAYI DOĞRU TAHMİN EDEMEYEN: 3.50’şer TL İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı AKIN ATALAY Genel Yayın Yönetmeni CAN DÜNDAR Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Tahir Özyurtseven Haber Koordinatörü Murat Sabuncu Yazıişleri Müdürü ayşe Yıldırım Başlangıç Sorumlu Müdür abbas Yalçın Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Reklam Genel Müdürü Özlem ayden Şalt Reklam Genel Müd. Yrd. Nazende Körükçü Reklam Grup Koordinatörü hakan çankaya Rezervasyon Yönetmeni Onur Tunalı Beni yıkan acı haber: aydınlanmamızın Duayeni Keskinok’u Yitirdik Suphi ve eşim Sibel’le iki “pist” arasında bir ekmek arası uskumru için oturduk mütevazı balıkçıya. Telefonumda Cumhur Keskinok’un cevapsız çağrısını gördüm. “Eyvah” dedim. Korktum. Cumhur, ünlü duayen ressamımız Kayıhan Keskinok’un oğlu. Kendisi ve ağabeyi Çağatay, benim çocukluk arkadaşlarım. “Kayıhan Amca” ise 1962’de ben henüz 5 yaşındayken işlerimi keşfedip, “bu çocuğun resimlerinin yaşıyla ilgisi yok” diyen ilk sanat insanı, eğitmeni. Ben 10 yaşındayken hakkımda en ciddi sanat analiz kitabını yazma riskini çekinmeden alan insan. Cumhur’a ulaşamayınca Çağatay’ı buldum ve aldım acı haberi. Kayıhan Keskinok’u 18 Nisan gecesi kaybetmiştik. Hayat ne kadar acayip. O gece Piramid Sanat’ın direktörü Öykü Eras’la beraber yakın arkadaşlarımızla bir doğum günü kutlaması yapmıştık. Öykü’nün doğum günüydü, benim ise dört yıl önce uğradığım saldırıdan kurtulduğum 2. doğum günüm! Beni kurtaran Prof. Dr. İsmail Hamzaoğlu’nun deyimiyle 2. hayatıma başladığım gün. İşte Sevgili Kayıhan Amca’ya yine bir 18 Nisan günü veda etmişiz. Demek artık 18 Nisan’da, bunlara ek olarak esas Keskinok’u anacağız. Ama yasla değil. Seveceği şekilde, anısına şarap kadehi kaldırarak, hatıralarını anlatarak. Çünkü o daima yaşamı, gelinleri, güzel dolgun kadınları, çoğunlukla mutlu insanları resmetti. Ama Kuvayı Milliye’yi veya Gezi olaylarını da hiç unutmadan! Ne tuhaf ki, en yakın arkadaşlarımdan büyük Fenerbahçeli Serkan Acar’ı da bir 18 Nisan günü kaybetmiştik.. Kayıhan Keskinok, birkaç yıldır yavaş yavaş ağırlaşarak seyreden hastalığı onu kalp yetmezliğinden aramızdan aldığı son ana kadar, 90’lı yaşlarında bile her gün resim yaptı. 1923’te İzmir’de doğan usta sanatçı, gençlik yıllarında, Görele, Kars, Trabzon ve Ankara’da liselerde resim ve sanat tarihi dersleri verdi. 19631968 arasında Gazi Eğitim Enstitüsü’nde eğitmenlik yaptı. TRT’de çalıştı. 1982’den bugüne kadar da Sanat Yapım kurumunda kendi adını taşıyan atölyeyi yönetti. Kayıhan Keskinok, tam bir sol Atatürk devrimcisiydi ve yaşamı boyunca duruşundan ödün vermedi. Konu yalnız 1962’den itibaren benim ortaya çıkmam konusunda harcadığı efor, yazdığı yazılar değil. Kendisine çok daha fazlasını borçluyum. Profesyonel ressamlık, çok zor bir karardır. İşte yetişkinliğe geçiş yıllarımda tüm zorluklara karşın bu yolu seçmemde tek başına yönlendirici rol oynadı. Yurda yayılmış yüzlerce, binlerce ressam ve sanatseverde Keskinok’un emeği vardır. Aydınlanmamızın bu yüz akı, ayrıca beş yazılı eser bırakmıştır arkasında. Uzun emekler sonucu, 2011’de basılan “Sanat Tarihi” kitabı gibi. Sanat dünyamızın ve kalbimizin en kalıcı sayfalarına aldık artık kendisini... l Haber Merkezi Müdürü: Aykut Küçükkaya l Dış Haberler: Ceyda Karan l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Spor: arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Düzeltme: Mustafa çolak l Grafik: Ahmet Sungur l Fotoğraf: Uğur Demir Web Koordinatörü: Oğuz Güven editor@cumhuriyet.com.tr Ankara Temsilcisi: Erdem Gül İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık Halit Ziya Bulvarı 1352 S. 2/3 Ahmet Rasim Sok. No: 14 İzmir Tel: (0232) 441 12 20 Çankaya 06550 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 Okur Temsilcisi: Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Can Dündar, Cüneyt arcayürek, ali Sirmen, hikmet çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Mustafa Balbay, hakan Kara. Mali İşler Müdürü: Bülent Yener l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Cumhuriyet Caddesi Beşler Apartmanı No: 44 Kat:3 Daire:4 34367 Elmadağ/İstanbul Tel: (0212) 251 98 74 75 81 82 Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: YAYSAT Doğan Medya Tesisleri Hoşdere 34850 Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. Kayıhan Keskinok naMaZ VaKİTLErİ İmsak Güneş Öğle İstanbul 04.34 06.10 13.10 Ankara 04.23 05.56 12.55 İzmir 04.50 06.21 13.17 İkindi 16.54 16.37 16.59 Akşam 19.58 19.41 20.01 Yatsı 21.25 21.06 21.24 C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle