Katalog

SAYFA CUMHURİYET 27 ŞUBAT 2015 CUMA 16 EKONOMİ ekonomi@cumhuriyet.com.tr Erdoğan seçimler yaklaştıkça TCMB’yi daha sert eleştirirken her gün yeni bir istifa söylentisi çıkıyor Ülke istifaya kilitlendi u Babacan’ın ardından dün de TCMB Başkanı Başçı’nın istifa ettiği iddia edildi. Başçı’nın sağlık kontrolü yaptırdığı için makamına gitmediği belirtilse de Erdoğan’ın dozu artan eleştirileri ekonomi yönetiminin geleceği ile ilgili endişeleri artırıyor. Ekonomi Servisi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Merkez Bankası’nı (TCMB) ‘başka bir yerlere karşı bağımlılığın mı var, bir de bunu söyle’ diye eleştirmesinin ardından istifa söylentileri dinmiyor. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın ardından dün de TCMB Başkanı Erdem Başçı’nın makamına gitmeyerek istifasını sunduğu iddia edildi. Söylentilerin ardından TCMB Sözcüsü, Başçı’nın makamına gitmediğini doğrularken sağlık kontrolü yaptırdığını söyledi. TCMB Sözcüsü Yücel Yazar tarafından yapılan açıklamada “TCMB Başkanı Başçı sağlık kontrolü yaptırdı, önemli bir sağlık problemi yok, yarın (bugün) öğleden sonra görevinin başında olacak” denildi. Faizleri düşürmediği için neredeyse her gün Erdoğan tarafından eleştirilen Başçı’nın, TCMB lojmanını 7 Şubat’ta boşaltması da istifa edeceği şeklinde yorumlanmıştı. Bir Başbakanlık yetkilisi ise gazetecilere yaptığı bilgilendirmede “Babacan ve Başçı’nın istifa etErdoğan’ın dozu giderek artan TCMB eleştirileri seçim sonrasında mevcut ekonomi yönetiminin devam etme olasılığını azaltıyor. tiği iddialarını kesinlikle redde Babacan’ın yabancı yatırımcılar nezdinde ekonomi yönetiminin en güvenilir ismi olması nedeniyle dışarıdan bakan diyoruz, yalanlıyoruz. Sayın Baolarak atanması olasılıklar dahilinde görülübacan bugün (dün) MGK hazıryordu. Reuters’a konuşan ekonomi yönelık toplantısına geldi ve şu anda timinden bir yetkili, Erdoğan’ın TCMB’ye dönük eleştirilerini ‘çok sert’ olarak niteda MGK toplantısına katılıyor” lerken, “Cumhurbaşkanı’nın konuşması açıklamasını yaptı. ekonomi yönetimini zorluyor evet ama heErdoğan, önceki gün Merkez’i nüz kırılmaya neden olmadı. Ancak bu tür hedef alan sözleri 17 ve 25 eleştiriler ekonomi yönetiminin krediAralık 2013’teki operasbilitesine zarar veriyor ve seyonlar aracılığı ile hüküçim sonrası yönetimin aynı şekilde göreve devam mete karşı darbe yapmakla Erdem etme ihtimalini azaltıyor” suçladığı Gülen cemaatiBaşcı dedi. “Hem yurtiçi hem ne atıfta bulunduğu şekyurtdışında yüksek krelinde yorumlandı. dibiliteye sahip isimleri Başbakan Yardımiçeride kendi elimizde cısı Numan Kurtulyıpratıyoruz” diyen bir muş ise “Türkiye başka ekonomi yetkilisi, “CumhurbaşkanıCumhuriyeti Mernın konuşması ağırdı kez Bankası, Türkievet ama bunu anaye Cumhuriyeti’nin liz ederken konuşsiyasi iktidarının simanın ortamına da yasi kararlılığıyla, bakmak lazım. Erçerçevesiyle uyumdoğan orada yüksek faiz alıp belki lu olmalıdır. Bizim ödemekte güçlük istediğimiz budur ve çeken esnaf ve inşallah bu çerçevesanatkârlara kode Türkiye, ekononuşuyordu. Ancak mik reformlarını deseçime kadar daha sertvam ettirecektir” dedi. lerine hazır olmak lazım” dedi. Çatlak büyüyor Dolar 2.50’yi aştı Piyasalarda Erdoğan’ın açıklamaları yakından izlenirken en sert hareket kurda gözlendi. Dün 2.49’lu seviyelerde başlayan, ancak istifa iddialarının Başbakanlık tarafından yalanlanmasıyla 2.4755’e kadar gerileyen dolar/TL, ABD’yi güçlü verilerin faiz endişelerini artırmasının ardından kademeli olarak 2.5001’e yükseldi. Serbest piyasada dolar 2.4980 TL’den kapandı. Son iki günde gelişen ülke para birimleri dolar karşısında yüzde 12 civarında değer kazanırken, TL yüzde 2 civarında değer yitirmişti. Siyasi endişelere ABD’de faiz endişelerinin de eklenmesiyle Ali TL’deki düşüş hızlandı. Analistler TL üzeBabacan rindeki baskının devam edebileceğini belirtti. Standard Bank Analisti Tim Ash, “Eğer Davutoğ lu ya da Erdoğan, Babacan ve Başçı’yı net şekilde destekleyen açıklamalar yapmaz ve Babacan seçim sonrası ekonomi yönetiminde olacağına dair bir taahhütte bulunmazsa, yatırımcılar Türkiye’deki pozisyonlarını azaltacaklardır” dedi. Temel Politika: Maliye Politikası Ülkede kalkınmanın sağlıklı şekilde finansmanı, bireysel ve coğrafi bölgeler arası gelir dağılımının düzeltilmesi, ekonomik istikrarın sağlanması amaçlanıyorsa temel politika maliye politikası olmalıdır. İddialı bir sav olacak ama; maliye politikası, sol ideolojinin temel politikası; para politikası ise kapitalist düzenin sermayenin çıkarlarını korumaya yönelik ana politikasıdır. Kapitalist ülkelerde 2007 yılında finansal kriz işaretleri görüldüğünde, durgunluktan çıkış için maliye politikasının temel alınması, para politikası ile desteklenmesi önerilmiş, ancak ideolojik olarak para politikası ekonomik istikrar sağlanması için yeğlenmiş, kemer sıkma, kamu sektörünü küçültme politikası ile de yük emekçi kesimin üstüne yıkılmıştır. Aradan sekiz yıl geçmiş olmasına karşın durgunluktan çıkılamamış; finansal kriz riskleri tümüyle ortadan kaldırılamamış, işsizlik sorununu hafifletememiş, altyapıyı yenileyememiş, sadece ileride sorun yaratabilecek likidite bolluğu yaratılmıştır. Maliye politikası, kamu gelirlerini, harcamaları ve kamu borçlarının yönetimini kapsar. Maliye politikasında da koşulları dikkate alarak gerçekçi olmak, tüm istenenlerin eş anlı olarak gerçekleşemeyeceğini, aşama aşama hedeflere yaklaşılabileceğini öngörmek gerekir. Bütçenin açık verdiği, merkezi yönetimin borcunun 600 milyar TL’yi aştığı, faiz giderlerinin bütçe harcamaları içinde ağırlıklı yer tuttuğu (yüzde 12) dikkate alınmalıdır. HHH Altyapı yatırımlarını hızlandırmak, tamamlamak, eğitim ve sağlık hizmetlerine daha fazla kaynak ayırmak, kamu çalışanlarının yaşam düzeyini yükseltmek için kamu harcamalarını artırmak gerekir. Hedeflere dolaylı vergi önlemleriyle değil, kamu harcamaları ile ulaşılır. Destek de vergi indirim ve bağışıklıkları ile değil, kamu harcamaları yoluyla verilmelidir. Kamu harcamaları artarken, finansmanı da birlikte dikkate almak gerekir. Türkiye 933 sayılı yasayla 1970’li yıllardan beri vergi teşvikleri vermektedir. Vergi teşviklerinin yatırımları artırmadığı, kaynak kaybına yol açtığı, gelir dağılımını daha da bozduğu artık görülmelidir. Mevcut vergi teşviklerinin kaldırılması kamu için ek kaynaktır ama yeterli değildir. Bu önleme, gösteriş, göz boyama yatırımlarından vazgeçme, kamuda israfları önleme, faiz giderlerini azaltmak için borçların yeniden yapılandırılması da eklenebilir. Ama kamu harcamalarını artırmanın ana kaynağı vergi gelirlerinin artışı olmalıdır. Türkiye’de vergi sisteminin adil olmadığı bilinmekle beraber, bu adaletsizlik ancak aşama aşama giderilebilir. İlk aşamada Türkiye vergi gelirlerinden ödün veremez, indirimlere gidemez. Vergi gelirlerini artırma yolları aranmalıdır. Daha etkin denetim, kayıt dışını azaltma kuşkusuz ciddi önlemdir, ancak en iyi olasılıkla bir orta sürede olumlu etkisi görülebilir. Türkiye’nin kısa sürede vergi gelirlerini artırması gerekir. Bu bağlamda şu öneriler yapılabilir: l Kurumlar vergisi tek oranlı bir vergi olmaktan çıkarılıp, KOBİ’ler için yüzde 20 oranı korunurken, büyük sermaye şirketleri için oran yüzde 30’a yükseltilmeli, istisnalar daraltılmalıdır. l Belli büyüklüğün üstündeki işletmelerden 1994 yılında olduğu gibi aktif tutarları üzerinden bir kereye özgü bir tür servet vergisi alınmalıdır. l Döviz satımlarında uygulanan binde bir gibi komik gider vergisi oranı yüzde 2’ye yükseltilmelidir. l Borsada KDV değil ama işlem vergisi uygulanmalıdır. l Gelir vergisinde olabildiğince kaynakta kesinti (tevkifat) stopaj yaygınlaştırılmalı, verginin emniyeti ve hızlı tahsili sağlanmalıdır. Yalnız yolsuzluk açısından değil, bir vergi emniyet önlemi olarak servet beyanı yeniden getirilmelidir. Vergi önlemleri her zaman hoşnutsuzluk, tepki doğurur. Gerçekten Türkiye için bir şeyler yapmak istiyorsanız tepkiyi, oy hesabını bir yana bırakıp doğru bildiğimiz yolda savaşım vermeli, hoş görünmek gibi bir kaygıya da kapılınmamalıdır. İş dünyası da kulak kesildi MUSTAFA ÇAKIR ‘Casus’ diyorsan gereğini yap’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Merkez Bankası’nın faiz politikasını eleştirirken, “Başka bir yerlere karşı bağımlılığın mı var?” diyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a “Merkez Bankası Başkanı’na ‘kime bağlısın’ demek, Başkanı casusluk ve hainlikle itham etmektir. Hükümet, bu iddia doğruysa gereğini yapmalı, değilse Cumhurbaşkanı’na yönelik bir ses vermelidir” diye tepki gösterdi. ANTALYA Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın önceki gün Merkez Bankası’na yönelik açıklamalarının ardından Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun 2 buçuk saat süren görüşmesi ekonomi kulislerini hareketlendirdi. Kulislerde Babacan’ın Başbakan’a istifa etmek istediğini söylediği ancak Davutoğlu’nun beklemesini isteyerek krizi “şimdilik” ertelediği iddia edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açık u Türkiye’nin dönem başkanlığını yürüttüğü G20 ve B20 toplantılarının yapıldığı Antalya’da, Babacan’ın istifasını vermek istediği, Başbakan Davutoğlu’nun ise bekle dediği ileri sürüldü. lamaları ve arkasından gerçekleşen BabacanDavutoğlu görüşmesi, anında Türkiye’nin dönem başkanlığını yürüttüğü G20 ve B20 toplantılarının gerçekleştirildiği Antalya’da yankılandı. İş dünyasının buluştuğu toplantıların gerçekleştirildiği dakikalarda Ankara’dan gelen haberler işadamlarının da birinci gündemi haline geldi. Herkes gelişmelere kilitlen di. Bir yandan başkentten gelen haberler konuşulurken, diğer yandan da dolardaki hareketlilik izlenmeye başlandı. Kulislerde Babacan’ın Davutoğlu’na istifa etmek istediğini söylediği iddia edildi. Buna karşın Davutoğlu’nun Babacan’a “bir süre bekle” diyerek, krizi şimdilik ertelediği ileri sürüldü. Bir başka iddia ise Babacan’ın Davutoğlu’na istifasını sunduğu, ancak Başbakan’ın kabul etmediği yönündeydi. İddialar önceki gece geç saatlere kadar gündemdeki yerini korudu. Babacan’ın, Cumhurbaşkanının Merkez Bankası’na yönelik açıklamaları nedeniyle daha önce de istifa etmek istediği iddiaları gündeme gelmişti. Hatta Merkez Bankası Başkanı Başçı’nın da istifa etmek istediği kulislerdeki iddialar arasındaydı. Babacan ve Başçı’nın istifa halinde piyasada oluşacak dalgalanmanın sorumlusu olmamak için istifa etmedikleri yorumları yapılmıştı. u CHP’den Bank Asya’ya el konulması ile ilgili önemli iddia: Başbakan Davutoğlu Londra’da Goldman Sachs’ın düzenlediği yemekte 50 yatırımcıya bankaya el konulacak bir durum söz konusu değil dedi. T.C. AKYURT İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2013/332 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Ankara il, Akyurt ilçe, Ankara ili, Akyurt ilçesi Yeşiltepe Mah. 1212 Ada 13 parselde kayıtlı gayrimenkul 459,00 m2 yüzölçümlü tapuda “DUBLEKS EV VE ARSASI” nitelikli Yeşiltepe Mah. Yalı Sok İdeal Sitesi No: 5 Akyurt/ ANKARA adresinde kain parselin 1/1000 ölçekli uygulama imar planında, yapının ayrık nizam, 2 katlı ve konut kullanım amaçlı olduğunu, meskenin Yalı Sokak yol kotundan 2,00 m düşük seviyede yer aldığı, meskene girişin yol 0,00 kotundan merdiven basamaklarıyla inilerek sağlandığı, mesken bahçesine giriş kapısının paslanmaz çelik doğrama ferforjeden imal edildiği, meskene giriş sağ cephede meskene ait 3,00m*2,00m=6,00m m2 6,00m2*2=l2,00m2 taban alanlı h=4,00m yükseklikte ait kısmının depo üst kısmının ise garaj olarak kullanılmak üzere inşaa edilmiş bir yapının bulunduğu, taşınmazın Yalı Sokağa cepheli bir konumda yer aldığı ve Yalı Sokağı boyunca yolun her iki cephesine konumlu aynı projenin uygulandığı çok sayıda iki katlı dubleks yapıların bulunduğu, çevresinde genellikle bu tip konutlar ve boş arsaların bulunduğu müşahade edildi. Bölgenin altyapısı tamamlanmış olup kamu hizmetlerinden istifadesi tamdır. Meskenin zemin katında salon, oda, mutfak, kiler, banyo ve tuvalet, birinci katında ise yatak odaları oluşturulacak şekilde projelendirildiği, meskene giriş kapısının çelik kapı, iç mekân kapılarının ise panel kapı, pencere doğramalarının ahşaptan mamul ve ısıcamlı olduğu, iç kullanım mekânlarının yapılı ve iyi durumda olduğu, bina dış cephesinin akrilik esaslı dış cephe boyası ile kaplı olduğu binanın genel durumunun iyi ve bakımlı olduğu anlaşılmıştır... Bağımsız bölümün (Z+l katlı dubleks yapı) krokisi üzerinden yapılan ölçümünde yapı taban alanının 8,50m*9,25m= 78,63m toplam inşaat alanının ise 78,63m*2=157,25m2 olduğu hesaplandı. Borçlunun hissesi tamdır. Gayrimenkulün geniş evsafı müdürlüğümüz dosyasında vakidir. Adresi: Yeşiltepe Mah Yalı Sk. İdeal Sitesi No:5 Akyurt/Ankara Yüzölçümü: 459,00m2 Arsa Payı: İmar Durumu: 1/1000 ölçekli uygulama imar planında, yapının ayrık nizam, 2 katlı ve konut kullanım amaçlı Kıymeti: 250.000,00 TL KDV Oranı: % 18 Kaydındaki Şerhler: Dosyadadır. 1. Satış Günü: 13/04/2015 günü 10.30 10.35 arası 2. Satış Günü: 08/05/2015 günü 10.30 10.35 arası Satış Yeri: Belediye Kültür Merkezi Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir, ihaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır, ihale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2013/332 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur.12/02/2015 (İİKm.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 32060) Davutoğlu güvence verdi, BDDK el koydu AYŞE SAYIN ANKARA CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Bank Asya’ya BDDK el koymadan 1 hafta önce Londra’da Goldman Sachs tarafından verilen bir yemekte, yabancı yatırımcılara, “Bank Asya’ya el konulmayacağı” güvencesi verdiği iddiasında bulundu. Bu iddiasını soru önergesiyle TBMM gündemine taşıyan Ayaydın, Davutoğlu’ndan, “Yoksa Bank Asya’ya size, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’na rağmen, bazı güçler tarafından mı el konulmuştur?” sorusuna yanıt istedi. CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın, Başbakan Davutoğlu tarafından yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığı’na verdiği soru önergesinde, Bank Asya’ya el konulma süreciyle ilgili önemli bir iddiayı Meclis gündemine taşıdı. Ayaydın, Davutoğlu’nun, 21 Ocak 2015’te Meclis’te 4 eski Bakan için Yüce Divan oylaması nın yapıldığı saatlerde, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile birlikte uluslararası yatırım Bankası Goldman Sachs tarafından Londra’ın ünlü otellerinden biri olan Claridge’s Otel’de verilen ve 50 kadar büyük yatırımcının da katıldığı bir akşam yemeğine katıldığı bilgisinin medyaya da yansıdığını anımsattı. Ayaydın, yatırımcıların bu toplantıda Davutoğlu’na özellikle Bank Asya ile ilgili sorular sorduğuna dikkat çekerek, şu iddiaları dile getirdi: “Bank Asya’ya el konulmasını gerektirecek bir olay yoktur’, dedikten bir hafta sonra bankaya el konulmasını nasıl izah etmektesiniz? Yoksa Bank Asya’ya size, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’na rağmen, bazı güçler tarafından mı el konulmuştur? Bu durumda yabancı yatırımcılar Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’na nasıl güvenecek, ülkemize gelip nasıl yatırım yapacaktır?” MERKEZ BANKASI CİNSİ 1 ABD DOLARI 1 AVUSTRALYA DOLARI 1 DANİMARKA KRONU 1 EURO 1 İNGİLİZ STERLİNİ 1 İSVİÇRE FRANGI 1 İSVEÇ KRONU 1 KANADA DOLARI 1 KUVEYT DİNARI 1 NORVEÇ KRONU 1 S. ARABİSTAN RİYALİ 100 JAPON YENİ DÖVİZ ALIŞ 2.4786 1.9514 0.37622 2.8137 3.8402 2.6102 0.29753 1.9918 8.3366 0.32765 0.66090 2.0818 27 ŞUBAT 2015 EFEKTİF ALIŞ 2.4769 1.9424 0.37596 2.8117 3.8375 2.6063 0.29732 1.9844 8.2116 0.32742 0.65594 2.0741 SATIŞ 2.4868 1.9759 0.37894 2.8229 3.8661 2.6308 0.30130 2.0084 8.5724 0.33062 0.66706 2.1035 SATIŞ 2.4831 1.9641 0.37807 2.8187 3.8603 2.6269 0.30061 2.0008 8.4457 0.32986 0.66209 2.0955 C M Y B