28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 ŞUBAT 2015 ÇARŞAMBA 10 HABERLER TSK: IŞİD’e bilgi verildi MAHMUT ORAL Eşme’de gazetecilere bilgi veren askeri yetkililer, YPG’nin TSK’ye kılavuzluk yaptığı iddiasını yalanladı Psaki: İstihbarat paylaşımı sürecek Haber Merkezi Türkiye’nin Süleyman Şah Türbesi’ne yönelik operasyonuna ilişkin ABD’den ilk resmi açıklamayı ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki yaptı. Türbenin Türkiye için bir öncelik olduğunun farkında olduklarını belirten Psaki “Operasyonla ilgili ayrıntılara ya da tartışmalara girmeyeceğim. Dışişleri Bakanı Kerry, Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile hafta sonunda Türkiye’nin başarılı türbe operasyonu ile ilgili görüştü. Operasyon sırasında kaza sonucu yaşamını yitiren askerin ailesine, dostlarına, tüm Türkiye’ye başsağlığı dileklerimizi ilettik” dedi. Psaki, ABD’nin, Suriye’deki gelişmelerle ilgili istihbarat ve bilgi paylaşımının yakın işbirliği içinde yürümekte olduğunu ve bunun kesinlikle süreceğini söyledi. SURİYE EŞMESİ Başbakanlık Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü, Suriye’nin Eşme köyünde yapılacak yeni Süleyman Şah Türbesi’nin bulunduğu alanı gazetecilere gezdirdi. Geziye katılan gazetecilerin yaklaşık 200 metre ileride YPG’lilerin bulunduğu alana yaklaşmasına izin verilmedi. Basına bilgi veren askeri yetkililer, “Operasyon öncesi Birleşmiş Milletler, NATO, PYD, IŞİD’e bilgilendirilme yapıldı. YPG’nin bize kılavuzluk yaptığı iddiaları da doğru değil” dedi. Başbakanlık Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü, “Şah Fırat” operasyonuyla geçen cuma günü boşaltılan Süleyman Şah Türbesi ve Saygı Karakolu’nun taşınacağı Şanlıurfa’nın Birecik ilçesinin karşısında, Suriye’nin Eşme köyüne basın gezisi düzenledi. Gazeteciler, Süleyman Şah Türbesi’nden getirilen emanetlerin korunduğu 3. Hudut Alayı 3. Hudut Taburu 8. Hudut Bölük Merkezi’nde oluşturulan geçici türbenin bulunduğu Bilekli köyünde toplandı. Gezi öncesinde gazetecilerin Süleyman Şah için oluşturulan geçici türbeyi görüntülenmesine de izin verildi. Gazeteciler, iki kamyon ile sınırdaki mayınlı arazinin temizlenmesiyle yeni açılan yoldan Suriye’nin Eşme köyüne götürüldü. Gazetecilerin görüntü alabileceği alan, yere konulan bir bantla sınırlandırıldı. Bu nedenle gazeteciler, yeni türbenin hemen yanı başında bulu ‘Sivil kayıp olmaSın diye’ Türkiye sınırından Suriye Eşmesi’ndeki tel örgülere kadar 210 metrelik alanda alınan yoğun güvenlik tedbirleri dikkat çekti. Gazetecilerin görüntü alabileceği alan da yere konulan bir bantla sınırlandırıldı. nan YPG’lilerin bayraklarını ve nöbet tuttukları alanı görüntüleyemedi. Askeri yetkililer, gazetecilere alanın dışına çıkmalarına kesinlikle izin verilmeyeceği, çıkan olursa da gezinin derhal iptal edileceğini söyledi. Cinayet zanlısını YPG teslim etti ŞIRNAK (DHA) Suriye’deki iç savaştan kaçarak Şırnak’ın İdil ilçesine geldikten sonra inşaatlarda çalışan 24 yaşındaki Hogir Haco, ilçede otobüs işletmeciliği yapan 55 yaşındaki Abdurrahman Gözmen’i, eski iş ortağının azmettirmesi üzerine 5 bin lira karşılığında pompalı tüfekle öldürdüğü gerekçesiyle polis tarafından aranırken Suriye’ye kaçtı. Şüphelinin daha önce yaşadığı Suriye’nin Kamışlı kentine kaçtığını belirleyen öldürülen Gözmen’in yakınları, YPG’den yardım isteyerek yakalanmasını istedi. YPG’liler yakaladıkları Haco’yu sınıra getirip Türk yetkililere teslim etti. Tutuklanan Haco’nun ifadesinde, cinayetin işlendiği yerde olduğunu ancak tetiği çekmediğini söyledi. Basın gezisi sırasında askeri yetkililer tarafından türbe inşaatı ve operasyon ile ilgili sınırlı bilgiler de verildi. Askeri yetkililer, türbenin yapılacağı 10 dönümlük alanın Türkiye sınırına sadece 253 metre uzaklıkta bulunduğunu, 5 tank ve 4 zırhlı taşıyıcısının güvenlik önlemi aldığını belirtti. Alanda, Türkiye toprağında 22 iş makinesiyle çalışma yapıldığı ifade edildi. 200’ün üzerinde askerin çalıştığı alanda, türbe inşaatının yapılacağı yere temel kazıldığı ve beton döküldüğü görüldü. Bir grup askerin de alanın çevresine dikenli ve jiletli tel döşedi. 50 metrekare üzerine yapılacak olan yeni Süleyman Şah Türbesi’nin tamamlanmasından sonra ziyarete açılacağı, türbenin 4 metre uzunluğunda, 8x10 metre genişliğinde ve kubbeli olarak yapılmasının planlandığı kaydedildi. Y eni türbe sınıra 253 metre uzaklıkta Askeri yetkililer, türbenin yapılacağı alanın Suriyeli bir kişiye ait olduğu iddialarını reddederek, arazinin tarıma elverişli olmadığını ve tapusuz olduğunu söyledi. Türbenin bittikten sonrada halkın ziyaretine açılacağını dile getiren yetkililer, Şah Fırat Operasyonu’nda YPG ile işbirliği yapıldığı yolundaki haberlere de tepki gösterdi. Askeri yetkili “Operasyon öncesi BM, NATO, PYD, IŞİD’de bilgilendirilme yapıldı. Bu koalisyon demek değildir. Türkiye ve TSK’nin tek başına yaptığı bir operasyondur. Karşıdaki köyde 15 gün önce IŞİD vardı, şimdi ise PYD var. Sivillerin zarar görmemesi için büyük gayret gösterdik. Kürtçe, Arapça ve İngilizce anonslar yapılarak, tanklardan uzak durulması istendi. Biz onlara karşı değil; sadece ‘Toprağımızı almaya gidiyoruz’ dedik. YPG’nin bize kılavuzluk yaptığı iddiaları doğru değil. Daha geçen sene buradaki askerlerin eşleri, Süleyman Şah Türbesi’ne ziyarete ve pikniğe gidiyorlardı. Orayı, burada görev yapan askerler ezbere bilir. Bu yüzden kimsenin kılavuzluğuna ihtiyacımız yok. Tereyağından kıl çeker gibi aldık ve geldik” dedi. Davutoğlu, Orban’la basın toplantısı düzenledi. Orban, toplantının yapıldığı salonla ilgili Davutoğlu’na bilgi verdi. Ezbere biliyoruz Davutoğlu: PYD’ye bildirdik Haber Merkezi Başbakan Ahmet Davutoğlu, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de düzenlenen TürkiyeMacaristan Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantısı’nın ardından mevkidaşı Viktor Orban ile basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Davutoğlu, Şah Fırat Operasyonu hakkında “Türkiye’yi kimse dolaylı ya da doğrudan tehdit edemez. Uluslararası hakkımızı kullandık. Bunun tartışılacak bir tarafı yoktur. Bunun için Birleşmiş Milletler’e de bildirimimizi yaptık. Eşme’de türbe ve çevresi artık Türk toprağıdır” diye konuştu. Bir gazetecinin “Suriye’nin Süleyman Şah Operasyonu’nun ardından ‘savaş nedeni sayılacağına’ dair bir açıklaması var” sözleri üzerine Davutoğlu, şöyle konuştu: “Bunun tartışılacak tarafı yoktur. Biz bu konuda BM’ye, bütün taraflara bildirimlerde bulunduk. Bu, bizim uluslararası hakkımızı kullanmamızdır. Kendi ülkesini kontrol edemeyenlerin başkalarına savaş gibi naralar atmasının kıymeti harbiyesi yoktur. Önce kendi ülkelerini kontrol etsinler, halklarıyla barışsınlar ondan sonra bu konuda fikir beyan edebilirler.” Türkiye’nin kendi hukukunu korumak için harekete geçtiğinde izin almayacağını destek de istemeyeceğini dile getiren Davutoğlu, o bölgede oldukları için Özgür Suriye Ordusu’na, PYD ve bütün taraflara sadece “Biz giriyoruz, gideceğiz, bu operasyonu yapacağız sakın ola ki karşımızda herhangi bir engel olmasın, sivil kayıplara sebebiyet verecek bir uygulama söz konusu olmasın” bildiriminde bulunulduğunu ifade etti. AKP’nin 2011’de başlayan iç savaşla birlikte hükümetin Esad rejimine karşı izlediği strateji hayal kırıklığına dönüştü çöken Suriye politikası DUYGU GÜVENÇ ANKARA Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad arasında bir süre esen bahar rüzgârları çoktan yerini savaşa bıraktı. Erdoğan’ın ailecek Esad’a yaptığı ziyaret de, Esad ailesinin Bodrum tatilleri de mazide kaldı. İki ülke arasındaki ortak bakanlar kurulu toplantıları, imza atılan 50’den fazla belge hayata geçirilemedi. Suriye’de Mart 2011’de başlayan gerginliğin ardından Davutoğlu’nun, ağustos ayındaki Esad görüşmesi sonrasında Şam ile ipler atıldı. O tarihten sonra Erdoğan ve Davutoğlu, bir yandan Suriyeli muhalifleri bir yandan da uluslararası toplumu örgütlemeye çalıştı. Ancak bu hayallar geçen 4 yılda sahada bambaşka gerçekleri ortaya çıkardı. AKP hükümetinin, 2011’den bu “inişli çıkışlı” Suriye politikası ve yaşadığı “stratejik” hayal kırıklıkları şöyle oldu: Ne dediler gerçek neydi 2012 SURİYE’DE GÜVENLİ BÖLGE İÇİN BATI’YI İKNA EDEMEDİLER Türbesi’ni de bu amaçla taşıdı. Davutoğlu (24 Ağustos 2012): Esad’ın ne zaman gideceğine yönelik bir zaman tayin etmedim ama kendi halkına yabancılaşan rejim ayakta kalamaz. Gerçek: BM Temsilcisi De Mistura, 14 Şubat 2015 tarihli raporunda ilk defa açıkça Esad’ın “çözümün önemli bir tarafı” olduğunu söyledi. Erdoğan (5 Eylül 2012): İnşallah en kısa zamanda Şam’a gidecek, kardeşlerimizle kucaklaşacağız. Selahaddin Eyyubi’nin kabri başında fatiha okuyacak, Emevi Camii’nde namazımızı kılacağız. Bilali Habeşi’nin türbesinde, Süleymaniye Külliyesi’nde kardeşliğimiz için dua edeceğiz. Gerçek: Türkiye ile Suriye arasındaki tüm ilişkiler koptu. Egemen Bağış (6 Ekim 2012): İstersek Suriye’yi birkaç saat içinde yerle bir ederiz. Gerçek:Türkiye Suriye’ye müdahaleden, sınırları bombalandığında dahi kaçındı. 2013 TÜRKİYE IŞİD’E KATILMAK İSTEYENLERİN GEÇİŞ NOKTASI lük hâlâ devam ediyor. Kürt gruplar ise Suriye muhalefetine hiç katılmadı. Erdoğan (7 Kasım 2013): Nusra gibi, Kaide gibi örgütlerin ülkemizde barınmaları söz konusu olamaz, aksine bunlara yönelik herhangi bir yapılanma olursa, bölücü terör örgütleriyle verdiğimiz mücadele neyse onlar da aynı mücadeleye tabidir, onlara da gereken uygulamayı bugüne kadar hep yapmışızdır, yaparız. Gerçek: Türkiye, bugün IŞİD’e katılmak isteyen yabancıların en önemli transit noktası ve Ankara da Batı ile işbirliği yapmaya başladı. 2014 ‘3 SAATTE ŞAM’A VARIRIZ’ DEDİLER 9 SAATTE TÜRBEYE GİTTİLER ama Suriye topraklarındaki Süleyman Şah türbesini ve kutsal emanetleri 9 saatlik operasyonla taşımak zorunda kaldı. Davutoğlu (27 Mart 2014): (Dışişleri Bakanlığı’ndaki ses kaydının sızması üzerine) Hiç kimse tereddüt içinde olmasın ki bu saldırıyı gerçekleştirenler en açık ve net tavrı göreceklerdir. Gerçek: Ses kaydını kimin sızdırdığı hâlâ bulunamadı. Hükümet sadece Fethullah Gülen cemaatini suçladı. Bir soruşturma başlatıldığı söylense de soruşturmanın sonucu açıklanmadı. Erdoğan (23 Ekim 2014): PYD’nin terör örgütüdür. PYD’ye ve IŞİD terör örgütüne geçen silahlarla ilgili olarak Türkiye bu işe olumlu baktı mı? Hayır bakmadı. Türkiye’ye rağmen Amerika bu işi yapmıştır. Gerçek: IŞİD’in Kobani’ye ilerlemesi üzerine ABD, Türkiye’ye baskı yaptı ve Türkiye karşı çıkmasına karşın Kobani için koridor açmak zorunda kaldı. Davutoğlu (27 Temmuz 2012): (PYD’nin özerklik ilanı için açıklamaları konusunda) Sınırlarımızda böyle bir yapılanmaya izin vermeyiz. Biz PKK’yi tehdit olarak kabul ederiz. Suriye’nin kuzeyinde, bir köyde de olsa her tür “terörist” yapılanmayı risk olarak görürüz. Gerçek: Suriye Kürtlerinin özerklik taleplerine karşı söylenen bu sözlere karşın, Türkiye’nin sınırında Kobani kantonu bulunuyor. Davutoğlu (31 Temmuz 2012): Türkiye’deki Suriyelilerin sayısı 100 bini geçerse, Suriye içinde güvenli bölge kurulabilir. Gerçek: Türkiye Suriye içerisinde güvenli bölgelerin oluşması için Batı’yı ikna etmeye çalışıyor. Davutoğlu (24 Ağustos 2012): Biz Suriye’de bütün alternatifi deneyerek bugünlere geldik ama bu sancılı sürecin çok uzun süreceğini düşünmüyorum. Gerçek: Türkiye artık Suriye’deki iç savaşın kısa dönemde son bulmayacağını bilerek hareket ediyor. Süleyman Şah Erdoğan (9 Mayıs 2013): Rejimin kimyasal silah kullandığı açıkça ortada. Başkan Obama’nın kimyasal silahların kullanımı ile ilgili çizdiği kırmızı çizgi çoktan aşıldı. Artık yolun sonundayız. Gerçek: Erdoğan, Obama’yı operasyona ikna edemedi. Suriye’nin kimyasal silahları imha süreci tam olarak denetlenemedi, Esad iktidarını sürdürüyor. Davutoğlu (18 Temmuz 2013): (Rojava’da özerklik girişimleri) Bu emrivakinin tanınmasını bırakın aksine çok daha yoğun çatışmalara sebebiyet verir. Gerçek: Ocak 2014’te Rojava’da 3 kanton özerklik ilan etti. Davutoğlu: (25 Temmuz 2013): (Suriyeli muhalifleri kast ederek) Bütün grupları tek bir çatı altında bir araya getirmek için ne gerekirse yaparız. Kürtlerin Suriye muhalefeti dışında kalmasını istemiyoruz. Gerçek: Suriye muhalefetindeki bölünmüş Erdoğan (25 Temmuz 2014): (Adana’da yakalanan MİT TIR’ları için) O TIR’lar Türkmenlere yardım götürüyordu. Gerçek: MİT TIR’larıyla yapılan silah ve mühimmat yardımlarının Ansar el İslam örgütüne gittiği ortaya çıktı. Yalçın Akdoğan (1 Ekim 2014): PYD ile görüşme için şartlar değişmedi. Gerçek: Türkiye, Süleyman Şah’ı tahliye etmek için Kobani’den geçti ve bunu PYD yönetimine bildirdi. Genelkurmay Başkanı Necdet Özel (2 Ekim 2014): (Süleyman Şah’taki askerler için) Sizden gelecek tek bir haberle, Silahlı Kuvvetlerimizin anında yanınızda olacağının güvenini içinizde hissedin. Gerçek: Türkiye Süleyman Şah operasyonunun tahliyesini ancak 9 saatte yapabildi. Şamil Tayyar (AKP Gaziantep Milletvekili): İstesek 3 saatte Şam’a varırız. Gerçek: Türkiye, 3 saatte Şam’a giremedi C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle