28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22 ŞUBAT 2015 PAZAR 4 HABERLER 17/25 Aralık’a 2 oyla yasak Sümeyye’ye Suikast Sevgili, Yandaş medyanın bütün allayıp pullama çabalarına karşın tel tel dökülen Sümeyye Erdoğan’a suikast haberi birçok çevre tarafından aklımıza hakaret olarak karşılandı. Gerçekten de güya cemaat CHP işbirliği ile kotarılmış olan ve ayrıntıları, düzenleyicileri tarafından Twitter’da mesajlaşarak herkesin gözü önünde olgunlaştırılan sözde suikast en pespaye dizinin veya filmin en aval senaristinin bile kurgusuna rahmet okutacak yapıdaydı. Onun içindir ki aklıselim sahiplerinin ortak kanısı şu oldu: Bu kadar teneke bir iddia, bu kadar külüstür bir kurgu tutmaz. Öyle mi dersin?.. Bence tutmaz yargısına varmak için çok acele etmemek gerek. Çünkü daha acemice kotarılmış nice dolap başarıya erişmiştir. Dolandırıcının başarısı, öyküsünün kurgusunun ustalığından çok, dolandırılacak avın seçimindeki isabette yatar. O Sülün Osman’lar, Fil Hamdi’ler, Karaköy Köprüsü’nü ya da üstünden geçen tramvayları, Galata Kulesi’ni pazarlarlarken, avın seçimindeki isabet olmasa hangi dâhiyane kurguyla olursa olsun, satmayı becerebilir miydiler? Dolandırıcılıkta, gözünü kurguya dikersen olayı kaçırırsın. Avın ahmaklığı olmasa tek başına kurgudaki deha hiçbir şeye yetmez. Cemaat ile CHP’nin ABD ve İsrail lehine Sümeyye Erdoğan’a suikast girişiminde bulunmaları öyküsünün kurgusundaki derme çatmalığa değil, kurgunun ulaştırılmak istendiği hedef kitleye bak sen! HHH Evet kurgu, aklı başında herkesi kahkahadan kırıp geçirecek kadar aptalcadır, ama buna inanmaya amade hiç de küçümsenmeyecek bir kitle vardır. Zaten kurgu da onlara yöneliktir. Onlar bunu yiyip yutarlar ve bir seçimde daha mağdur edebiyatı sonuç vermiş olur. En kendini açıkgöz sanan safların yuttuğu hikâyelerle badem edilmiş olmak tabii ki çok acı bir şey. İnsan o zaman şu soruyu haklı olarak kendi kendine sorar: Ben buna layık mıyım? İlk bakışta haklı gibi görünür bu soru. Gerçekten de ülkemizde iyi yetişmiş, kültürlü, düşünmeyi beceren, donanımlı insan dolu. Hatta değerli bilim adamı Orhan Güvenen, Türkiye’de bir Belçika kadar AB standartlarının en üst basamağında adam olduğunu söylerdi hep. Sanırım aradan geçen zamanda bu görüşünde önemli bir değişiklik olmamıştır. Nitelik açısından AB ortalaması niteliklerine sahip insanımızın sayısının, Belçika nüfusunu bile fazlasıyla aştığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Peki, bu durumda nasıl oluyor da bu kadar nitelikli insana sahip, koskoca toplum böylesine akla ziyan öykülerle kandırılabiliyor? Sorunun yanıtı niteliklilerin niteliklerinde değil de, niteliklilerin niceliklerinde yatıyor sanırım. Yani niteliklilerin, etkin olabilmek için miktarları kâfi gelmiyor. HHH Burada bütün demokrasilerin şu ortak noktasıyla karşılaşıyoruz: Demokrasilerde, nicelik nitelikten önce gelir. Bu kural gereğince, nitelikliler, eğer azınlıkta iseler ya da başka bir deyişle sayıları ne kadar hatırı sayılır düzeyde olursa olsun, miktarları kâfi değilse eğer, nitelikleri ne olursa olsun, yazgılarını onlardan daha aşağı nitelikte olanların düzeyi belirler. Demokrasiler bunun çözümünü, toplumun ortalamasını yükseltmede bulmuşlardır. Yalnız burada da şöyle bir sorun var: Eğer bir ülkede iktidar cehalet üzerine saltanat kurmuşsa, ondan eğitim düzeyini yükseltmesini istemek bindiği dalı kesmesini talep etmek demek olmuyor mu? Bilmem ki bu soruya senin cevabın ne olacak? Şurası kesin ki bu sorunu çözmeden toplumsal kurtuluş mümkün görünmüyor. Bu sorunu çözmediğin sürece, okunan mavalların boşluğunu ne kadar kavrarsan kavra sonuçta, hiçbir önemi olmuyor. Sen anlatılanları istediğin kadar yeme! Kâfi miktarda yiyen olduğu sürece yemişsin yememişsin fark etmiyor. Malum altın kuralı bir kez daha hatırlatalım: Demokrasilerde nicelik nitelikten önce gelir! Eski bakanlarla ilgili soruşturma komisyonu haberlerine getirilen yayın yasağının iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvurunun 7’ye karşı 9 oyla reddedildiği ortaya çıktı MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Anayasa Mahkemesi’nin, 17/25 Aralık yolsuzluk operasyonlarının ardından AKP’li eski bakanlar hakkında kurulan soruşturma komisyonu haberlerine getirilen yayın yasağının iptal edilmesi istemiyle yapılan başvuruya ilişkin gerekçeli kararı, başvurunun yüksek mahkeme içerisinde de tartışma yarattığını ortaya çıkardı. Mahkeme başvuruyu reddetmişti, ancak 16 üyeden 7’sinin karşı oy kullandıkları ortaya çıktı. O dönemde Anayasa Mahkemesi Başkanı olan Haşim Kılıç’ın da aralarında bulunduğu üyeler “ifade özgürlüğü” vurgusu yaparak, başvurunun “esas”tan görüşülmesi gerektiğini savundu. Anayasa Mahkemesi, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, eski İçişleri Bakanı Muammer Güler, eski AB Bakanı Egemen Bağış ile eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar hakkında kurulan TBMM Soruşturma Komisyonu’na getirilen yayın yasağı üzerine CHP milletvekilleri Mahmut Tanal, Levent Gök, Adnan Keskin, akademisyenler Kerem Altıparmak ve Yaman Akdeniz ile ga AKP’li 4 eski bakan yolsuzluk iddialarının ardından görevlerinden istifa etmek zorunda kalmıştı. ‘TOPLUM SORUŞTURMANIN İÇERİĞİNİ BİLME HAKKINA SAHİP’ AYM üyelerinin karşı oy gerekçesinde özetle şu vurgular yapıldı: l İfade özgürlüğünün toplumsal ve bireysel işlevini yerine getirebilmesi için AİHM’nin de iade özgürlüğüne ilişkin kararlarında sıkça belirttiği gibi, sadece toplumun ve devletin olumlu, doğru ya da zararsız gördüğü haber ve düşüncelerin değil, devletin veya halkın bir bölümünün olumsuz ya da yanlış bulduğu, onları rahatsız eden haber ve düşüncelerin de serbestçe ifade edilebilmesi ve bireylerin bu ifadeler nedeniyle herhangi bir yaptırıma tabi tutulmayacağından emin olmaları gerekir. l İfade özgürlüğü, çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin temeli olup bu özgürlük olmaksızın demokratik toplumdan bahsedilemez. l Halk adına kamunun gözcülüğü işlevini gören basının işlevini yerine getirebilmesi özgür olmasına bağlı olduğundan, basın özgürlüğü herkes için geçerli ve hayati bir özgürlüktür. l Kamu makamları zorunlu olmadıkça ifadenin açıklanmasını ve yayılmasını yasaklamamalı ve yaptırımlara tabi tutmamalı, ifade özgürlüğünün korunması için gereken tedbirleri almalıdır. l Haber çok hızlı eskiyen bir üründür ve kısa bir süre için dahi olsa onun yayımlanmasını geciktirmek tüm önemini ve yararını ortadan kaldırma riski taşır. l Başvuruya konu olan soruşturma bir Meclis soruşturmasıdır ve bir dönem en üst düzey icra organı olan hükümette bakan olarak görev yapmış kişilere karşı yürütülmektedir. Meclisin iradesini bu milletvekillerine karşı soruşturma açma yönünde kullanması, konunun kamuya bakan bir yönünün olduğunun da kabulü anlamına gelmektedir. l Soruşturma milletvekillerine yönelik şahsi nitelikli sayılabilecek iddialarla ilgili değildir. Soruşturma kamuoyunda yolsuzluk olarak tanımlanan, kamu kaynaklarının usulsüz kullanımı iddialarına yönelik bir soruşturmadır. Bu nedenle başvurucularla birlikte toplumun geneli soruşturmanın içeriğini bilme ve kamuoyunda tartışabilme noktasında hak sahibidirler. ‘Haber geciktirilemez’ zeteci Banu Güven’in “ifade özgürlüğünün engellendiği” ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle yaptığı “bireysel başvuru”yla ilgili kararının gerekçesini açıkladı. Mahkeme kararında, “kişi yönünden yetkisizlik” nedeniyle CHP’nin başvurusunun “kabul edilemez olduğuna” karar vermişti. Ancak bu karar oyçokluğuyla alındı. Dönemin AYM Başkanı Haşim Kılıç, başkanvekili Serruh Kaleli ile üyeler Alparslan Altan, Osman Paksüt, Recep Kömürcü, Erdal Tercan, Serdar Özgüldür karara karşı oy kullandı. Haşim Kılıç, Alpars ‘Esastan görüşülmeli’ lan Altan ve Erdal Tercan’ın karşı oy gerekçesinde, başvurunun esastan incelenmesi gerektiği vurgulandı. AİHM kararlarına dikkat çekilen karşı oy gerekçesinde, başvurunun ifade özgürlüğü açısından değerlendirilmesi gerektiği, bu hakkın bireysel başvuruya konu olabilecek haklardan olduğu konusunda şüphe bulunmadığı belirtildi. Gerekçede, anayasanın “düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti”, “basın hürriyeti” başlıklı maddelerine de dikkat çekildi. İfade özgürlüğünün sadece düşünce ve kanaate sahip olma özgürlüğünü değil, aynı zamanda sahip olunan düşünce ve kanaati açıklama ve yayma özgürlüklerini de kapsadığı ifade edildi. Kocaoğlu’nun ‘İzmir’den aday olun’ çağrısına CHP lideri ‘Onur duyarım, yetkili kurullarla değerlendireceğiz’ yanıtı verdi Kılıçdaroğlu’na ‘İzmir’ teklifi rıca İstanbul, Ankara ve İzmir’den liste başı adayİZMİR CHP Geların kadın olacağını açıknel Başkanı Kemal ladı. Devletin elinde sopa Kılıçdaroğlu’na seçimbulunmadığı, gözyaşının lerde İzmir’den aday olmadığı bir Türkiye’yi olması çağrısı yapılyeniden inşa etmek için dı. Kılıçdaroğlu, çağrıoy isteyen Kılıçdaroğya “İzmir’den aday ollu çeşitli sosyal gruplara maktan onur duyayönelik şu mesajları verrım. Yetkili kurullardi: “Benim siyasal anlada değerlendireceğiz” yışımda yandaş yok, vayanıtını verdi. tandaş var. Kadın ve AiKılıçdaroğlu’nun İzleden Sorumlu Devlet mir programında, BayBakanlığı’nın çalışanlaraklı’daki Mustafa rı en az yüzde 70 kadın Kemal Atatürk Spor olacak. Gençlik ve Spor Salonu’nun açılışı önBakanlığı’nda 40 yaşın cesi yapılması öngörüüzerinde kimse olmayalen Soner Akın konKılıçdaroğlu, İzmir’de cak. Tamamen gençler o masa tenisi oynadı. bakanlığı yönetecekler” seri, Ege Üniversitesi’ndeki olaylarda FıKılıçdaroğlu, açılışın rat Yılmaz Çakıroğlu’nun yaşamını yitirmesi ardından İzmirli sanatçılarla Tarihi Havagazı nedeniyle iptal edildi. Aynı nedenlerle “SanatFabrikası’nda bir araya geldi. çılar Buluşması” sonrası yapılması planlanan ındık borsası sözü kokteyl de iptal edildi. Kılıçdaroğlu dün sabah İstanbul’da ise Spor salonu açılışında konuşan İzmir BüKaradeniz Konfederasyonu’nca verilen kahyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğvaltıda sivil toplum örgütleriyle bir araya lu, Kılıçdaroğlu’nu 7 Haziran’da İzmir’den geldi. Kılıçdaroğlu, “Sizden sadece ve saaday olmaya ve önseçime girmeye çağırdı. Kıdece 4 yıl için yetki istiyorum. 4 yıl içinde lıçdaroğlu, “İzmir’den aday olmak benim dünya fındık borsasını Karadeniz’de kuriçin onurdur” diyerek, çağrıyı yetkili kurulmazsam siyaseti bırakacağım” dedi. larda görüşeceklerini söyledi. CHP lideri ayHAKAN DİRİK F Arınç’a göre boşanmaları kadının çalışması artırıyor BURSA (Cumhuriyet) Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, kadının çalışmasının boşanmaları artırdığını savundu. Bursa’da çeşitli temaslarda bulunan Arınç, “Kadınlar çalışıyor, çocuk sahibi oluyor, çocuklarına daha fazla zaman ayırmaları, onların eğitimiyle hayatıyla daBülent Arınç ha çok ilgilenmeleri, eşlerine daha çok zaman ayırmaları gerekiyor. Maalesef Türkiye’de bir sosyal facia olarak evliliğin artmakta olduğu ama boşanmanın onun biraz daha önüne geçtiğini görüyoruz” dedi. Arınç, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın konuşmalarında kullandığı “Yeni Türkiye” kelimesinin patentinin kendisine ait olduğunu söyledi. Arınç, “Ben ilk defa 2004’te TBMM’de yaptığım bir konuşmada yeni Türkiye’yi anlatmışım” dedi. Arınç yeni anayasayla ilgili olarak da “Bu yeni anayasa kısa olacak, az maddeli olacak. Ansiklopedi gibi olmayacak” diye konuştu. l Önseçim yapılmadan İnce’nin birinci sıra için düşünülmesi CHP’de tepki yarattı Yalova’da merkez yoklaması sıkıntısı iradesine başvurmaktan korkan bir milletvekili istemiyoruz” dedi. CHP’den aday adayı olan ADD Güney Marmara Bölge SoYALOVA Genel başkanlığa aday olrumlusu İrfan Öztürk de “Yalova’da bizler duğu süreçte, adayların ön seçimle belirönseçim istiyoruz. Sayın İnce, ‘önseçim lenmesini isteyen CHP Yalova Milletvekili olmazsa Yalova’dan aday olmayacağım’ diMuharrem İnce’nin memleketi Yalova’da yen bir milletvekilimizdir” diye konuştu. merkez yoklamasıyla birinci sıra adayı düİnce ise yükselen tepkiler üzerine dün şünülmesine CHP il örgütünden tepkiler CHP’li belediye başkanları, belediye ve il yükseldi. Yalova’da bir restoranda partiligenel meclis üyeleri, ilçe ve belde yönetilerle bir araya gelen İnce, kendisinin önM. İnce cilerinden oluşan yaklaşık 150 kişiyle Yaloseçim istemesine rağmen CHP Genel va Donanma Restoran’da bir araya geldi. İnMerkezi’nin merkez yoklaması kararı aldığını ve ce, kendisinin önseçim istemesine rağmen CHP bu karara saygı duyacağını söyledi. Genel Merkezi’nin merkez yoklaması kararı aldığıİnce, genel başkanlığa aday olduğu dönemde, nı ve bu karara saygı duyacağını söyledi. CHP’de adayların önseçimle belirlenmesini isteİnce’nin konuşmasının ardından yemeğe katılandi. Ancak CHP Genel Merkezi, İnce’nin memleketi lara “CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin Yalova’da önseçim yerine genel merkez yoklamamerkez yoklamasıyla Yalova’dan aday olmasını sı yapılmasına karar verdi. Milletvekili aday adaydestekliyorum” yazılı bir taahhütname imzalatılları ve partililer bu duruma tepki gösterdi. Eski Yaması tepkilere neden oldu. İnce, toplantıda adaylova Barosu Başkanı ve CHP Yalova milletvekilığını açıkladıktan sonra, partililerle birlikte Yalova li aday adayı Cemal İnci, “3 dönemdir kendisini Yalova’dan milletvekili olarak seçiyoruz. Örgüt sahilinde tebrikleri kabul etti. FARUK KIRTAY C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle