18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22 ŞUBAT 2015 PAZAR 18 KÜLTÜR Eski kültür Bakanı Ertuğrul Günay, ‘koca akM talan Edildi’ haBEriMizin ardından açıkladı: ‘Tayyip Erdoğan yıkımdan yanaydı’ u AKM’nin bugünkü terk edilmiş görüntüsünden kendisinin sorumlu tutulmaya çalışılmasından derin bir acı duyduğunu belirten Günay, bugünkü bakanlığın AKM’nin onarımını hukuksuz biçimde durdurduğunu vurguladı. Kültür Servisi İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nin (AKM) içindeki önemli pek çok teknik aksam ve diğer eşyaların ikinci elcilerde, hurdacılarda satıldığı ile ilgili gazetemizde yayımlanan Ceren Çıplak’ın “Koca AKM Talan Edildi” başlıklı haberinin ardından eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay bir açıklama yaptı. Günay, dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın baştan beri AKM’nin yıkımından yana olduğunu belirtti. Günay, bugünkü bakanlığın da AKM’de başlatılan onarımı hukuksuz bir biçimde durdurduğunu vurguladı. Günay’ın açıklaması ise şöyle: AKM’nin bugünkü terk edilmiş, içten içe çürüyüp yıkılmaya mahkum edilmiş görüntüsünden içtenlikle üzüntü duyuyorum. Yapının bu halinden bazı sanatseverlerin bilerek ya da bilmedenbeni sorumlu tutmaya çalışmaları da ayrıca ve daha derin bir acı duymama neden oluyor. Göreve başladığım tarihte, İstanbul Kültür Ajansı Kuruluş Kanunu tasarısı, AKM’nin yıkılıp yeniden yapılmasını öngörmüşken, TBMM görüşmelerinde ‘yıkım’ kararını yasadan çıkarıp, restore etmeyi öngören düzenlemeyi ben sağladım. 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinliklerine yetişmesi için de bina bir an önce tadilata alındı ve koltuklar benzeri bazı eşya, başka kültür mekânlarına destek olarak taşındı. AKM’nin mükemmel bir kültür mekânı olması için kapsamlı bir restorasyon projesi hazırlandı. Projeyi, AKM ile ilgili kurumsal hafızası da olan Tabanlıoğlu Mimarlık yapmıştı. Projeye uygun olarak yapım ihalesi gerçekleşti; Kültür Başkenti Ajansı 90 milyona yakın (o zaman 90 trilyon TL) ayırmıştı ve yer teslimi yapıldı. Ancak, tam bu aşamada, binanın yeni ve çağdaş düzenlemelerine itiraz edenlerden bir grubun (kültürsanatsen) açtığı dava sonucu proje iptal edildi. Restorasyon durdu. Bu kez Bakanlık olarak, yargı kararındaki itiraz konularını aşan yeni bir proje yaparak yola devam etmek istedik. Fakat bu kez, baştan beri binanın yıkımından yana olan BB Erdoğan’ın telkiniyle Ajans yeni proje için kaynak vermedi. AKM bu nedenle Kültür Başkenti etkinliklerinde kapalı kaldı. Bunun sorumlusu Ajansın kaynak aktarmasını önleyen Başbakan olduğu kadar, Tabanlıoğlu Mimarlığın hazırladığı, Koruma Kurulu’nun da kabul ettiği projenin uygulanmasını ve 90 milyona yakın kaynağın kullanılmasını engelleyen davacı Sendika’dır. Üçüncü aşamada, Bakanlığın bütçe imkânları yetmeyince sponsorluk arayışına girdik. Sabancı Vakfı, hiçbir özel karşılık istemeden 30 milyon kaynak ayırdı; Bakanlık da 40 milyon TL bütçe oluşturdu. Yeni bir ihale yaptık. 2012 başında Sabancı Vakfı ve yüklenici firmalarla AKM önünde tören yaparak, 2013 Cumhuriyet Bayramı’nda yeniden perde açmak umuduyla yer teslimi yapıldı; yoğun bir çalışma başladı. 2013 başında, Kazlıçeşme gökdelenleri ve Gezi Parkı’nın yapılaşması konularında Başbakan’la görüş ayrılığım nedeniyle Bakanlıktan ayrılmak durumunda kaldım. Benden sonra da AKM’nin kamuda takipçisi kalmadı. Başbakan Erdoğan, Gezi Parkı olayları sırasında, yapılmış ihaleyi, ayrılmış kamu kaynaklarını, başlamış çalışmayı hiçe sayarak, AKM’yi yıkmaktan söz etti. Kısa bir süre sonra Bakanlık da, hukuksuz biçimde çalışmayı durdurdu. O günden bu yana, yaklaşık iki yıl geçti; hâlâ AKM ile ilgili kurtarma gayretimi görmezden gelenler, bu hukuksuz durdurma kararına karşı ne dava açtılar, ne de seslerini yükselttiler... Abdurrahman Sissako, “Timbuktu” ekibi ve ödüllerle Sissako’nun filmi, Fransa’nın Oscar’ları César ödüllerini sildi süpürdü César’ın hakkı u 7 dalda César alan ‘Timbuktu’, El Kaide bağlantılı Ensareddin grubunun liderliğindeki silahlı cihatçı grupların 2012’de ele geçirdiği Kuzey Mali’nin Timbuktu bölgesindeki dramı anlatıyor. Filmin yönetmeni Sissako, geçen ay Charlie Hebdo dergisine düzenlenen ve katliamla sonuçlanan terörist saldırıyı protesto eden milyonlarca Fransızdan övgüyle söz etti. Kültür Servisi “Fransa’nın Oscar’ı” olarak bilinen César sinema ödülleri, Paris’te düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Bu yıl 40’ıncısı düzenlenen törende, Moritanyalı Abdurrahman Sissako’nunu yönettiği “Timbuktu” adlı politik film ödülleri sildi süpürdü. “Timbuktu”, En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Senaryo, En İyi Kurgu, En İyi Ses, En İyi Görüntü ve En İyi Müzik dallarında toplam 7 ödül aldı. FransaMoritanya ortak yapımı film, El Kaide bağlantılı Ensareddin grubunun liderliğindeki silahlı cihatçı grupların 2012’de ele geçirdiği Kuzey Mali’deki Timbuktu bölgesindeki dramı anlatıyor. Söz konusu yapıt, kazananın bu gece belirleneceği Oscar’da En İyi Yabancı Film ödülünün de adayları arasında. Filmin yönetmeni Sissako, törende yaptığı konuşmada, geçen ay Charlie Hebdo dergisine düzenlenen ve katliamla sonuçlanan terörist saldırıyı protesto eden milyonlarca Fransızdan övgüyle söz etti. En İyi Yönetmen Cesér’ını alan ilk Siyah Afrikalı olan ‘Timbuktu’ya Adèle Haenel Pierre Niney Louane Emera Sissako, “Fransa muhteşem bir ülke, çünkü dehşet ve şiddette karşı ayağa dikilebildi. Uygarlıklar çatışması yok, uygarlıklar buluşması var” dedi. Törende, Kanadalı yönetmen Xavier Dola’ın çektiği “Mommy” filmi ise En İyi Yabancı Film ödülüne değer görüldü. En İyi Kadın Oyuncu ödülünü Adèle Haenel “Les Combattants” (Savaşçılar) filmindeki yorumuyla alırken, Pierre Niney En İyi Erkek Oyuncu ödülünü “Yves Saint Laurent” filmindeki oyunculuğuyla kazandı. ABD’li ünlü oyuncu Sean Penn’e de bu yılın Cesér Onur Ödülü sunuldu. Burak Kaya ‘İklim Değişikliği’ (We Play) Gitarcı Burak Kaya 45 yaşında, Ankaralı. Bir ara Çekirdek topluluğunda çalmış. Müzisyen ruhuyla iş hayatının çatışmalarını aynı bedende yaşayanlardan. İlk albümü 2013 tarihli “Cango’ya Türküler”. Özgün bestelerini klasik gitarıyla çaldığı yeni çalışması “İklim Değişikliği” ise, enstrümantal ve akustik trio formatlı; kontrbasta Ozan Musluoğlu, vurmalı çalgılarda da Yinon Muallem var. Neoliberal politikalara ve emek sömürüsüne külliyen karşı parçaların kahramanları, küresel ısınmaya dikkat çeken çevre eylemcileri, Gezi Parkı’nda ranta direnenler, Gerze’de, Hasankeyf’te nükleer santrala hayır diyenler, doğal alanlara sahip çıkanlar, yani halk. Müzikal tarafında ise, üç müzisyenin farklı dünyaları yan yana geliyor: caz, Latin, Anadolu ezgileri, Ortadoğu ritim ve temalarının kaynaştığı bir zenginlik gözlemleniyor. Düzenlemeler, bu albümde yer alan üç çalgıyı eşit derecede öne çıkarıyor. Kontrbas sadece bir eşlikçi değil, yanı sıra sürekli soloya çıkacak kadar da söz sahibi. Aynı şekilde vurmalılar da arka planı doldurmanın ötesinde, kendine ayrılmış bir özgürlük alanında ezgi çalıyor. İçeriği sert, soundu yumuşak bir albüm “İklim Değişikliği”; tıpkı, çığlıklarıyla ruhu arasındaki ilişki gibi... ‘KUŞLAR’ ENKA’DA SAHNELENECEK Yeni bir yurt arayışı Kültür Servisi Aristofanes’in klasik eseri “Kuşlar” Semaver Kumpanya’nın modern uyarlamasıyla 27. Yıl ENKA Kültür Sanat Buluşmaları’na konuk olacak. Oyun 25 Şubat Çarşamba akşamı saat 20.30’da, ENKA İbrahim Betil Oditoryumu’nda sahnelenecek. Savaşlardan, adaletsizliklerden ve yönetimin keyfi tutumlarından bezerek yeni bir yurt arayışına giren Atinalı iki arkadaşın ütopik hikâyesini anlatacak oyun, Volkan Sarıöz’ün yönetmenliğinde seyirciyle buluşacak. l Film, yapımcısı tarafından ‘Recep İvedik’ filminin rekorunu kıracağı iddiasıyla vizyona girmişti. Kamufle ‘Hayale Daldım’ (Pasaj) Hiphop camiasındaki namı Kamufle (kafa kâğıdındaki adıyla Basri Fırat Bayraktar) genç kuşak harbi Fatih çocuğu, ama sonradan şehrin doğu yakasına taşınmış. Müziği sükse için yapanlardan değil, yürekten inananlardan. İlk albümü “Hayale Daldım”, yılların emeğinin mahsulü. Duygusal ve naif bir hiphop’çı Kamufle. Hiphop’ı rap’i gargaraya getirip, şarkıyı melodiyi teknolojik seslere boğanlardan değil. Bu yetenekli çocuğun şarkılarındaki konuk tercihleri de son derece isabetli; 11 şarkıya Gökçe, Aslı Güngör, Bilge Kösebalaban, Softa, Moral, Da Poet, Allame, Pit10, Sahtiyan, Sansar Salvo ve Patron eşlik ediyor. Yapımcı ise Ozan ‘Da Poet’ Erdoğan. Hiphop müziğinin klişe formlarına yaslanmıyor; reggae, rock, pop eksik değil, ama önemli olan doksanlı yılların elektrosuna selam durması ve mahalli motiflere ve seslere yer vermesi. Sözmüzik uyumu sorunsuz, soundu da iyi; şarkıları melodik, rahat dinlenebilir; hatta orta tempoda dans edilebilir şeyler. Sıcak sesi, kuvvetli diksiyonu ve sürükleyici tarzı ve (kişisel ve tepkisel olsa da) içi dolu sözleri dikkat çekici. “Hayale Daldım” gösteriyor ki, Kamufle’nin damarlarında mevcut yüksek potansiyel, ilerdeki albümlerde daha fazla açığa çıkacak. [email protected] ‘Kod Adı: K.O.Z’ gişede çakıldı Kültür Servisi Gezi Direnişi ile 17 ve 25 Aralık operasyonlarına hükümetin gözünden bakan ve yapımcısı tarafından “Recep İvedik” filminin rekorunu kıracağı iddiasıyla vizyona giren “Kod Adı: K.O.Z” gişede hayal kırıklığı yarattı. İlk haftadan düşük gişe yapan filmi ilk üç günde 127 bin kişi izledi. Film haftanın sonunda toplam 192 bin seyirciye ulaştı. Toplam 350 salonda gösterime giren film, salon başına 360 kişi tarafından izlenirken sonraki dört günde ortalama 185 kişi tarafından izlendi. 2500 yıllık kEdi hEykElciği 52 bin sTErlinE saTıldı Az daha çöpe gidiyordu Kültür Servisi Eski Mısır’a ait bronz bir kedi heykelciği Londra’da düzenlenen müzayedede 52 bin sterline (yaklaşık 195 bin TL) satıldı. 2500 yıllık olduğu tahmin edilen kedi heykelciğinin, Cornwall’deki bir evin yan boşluğunda çöpe atılmak üzereyken bulunduğu öğrenildi. 5 bin10 bin sterlin arasında bir fiyata satılması beklenirken 52 bin sterline alıcı bulan heykelciğin Londra’nın önde gelen tacirlerinden biri tarafından satın alındığı belirtildi. Müzayedeyi düzenleyen David Lay, sahiplerinin değerinden habersiz oldukları yapıtı çöpe atmayı düşündüklerini söyledi. Kediler, Eski Mısır’da sevilip sayılmakla kalmıyor, aynı zamanda tanrıça olarak kabul ediliyordu. Bunun en önemli nedeni de, ülkenin en önemli besin ve gelir kaynağı buğdaylara zarar veren fareleri avlamalarıydı. Eski Mısır’da mumyalanmış kedi mezarlıkları oluşturulur, en önemli kedi tanrıçası Bastet’in binlerce heykelciği adak olarak sunulurdu. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle