Katalog

1 ŞUBAT 2015 PAZAR CUMHURİYET SAYFA Zehirli ayakkabılara kameralı denetim Zehirli ayakkabıların gümrüklerden kaçırılarak piyasaya sunulmasından sonra Gümrük ve Ticaret Bakanlığı depolara, sabotaj, yön değişikliği gibi durumlarda ilgililere eposta atacak kameralar yerleştirilmesini kararlaştırdı. EKONOMİ [email protected] Köprü ve otoyollar saniyede 15 dolar getirdi Köprü ve otoyollardan 10 yılda 3 milyar 531 milyon araç geçiş yaptı. Köprü ve otoyollar saniyede 15 dolar gelir getirdi. Karayolları Genel Müdürlüğü verilerine göre elde edilen gelir 4.9 milyar doları buldu. 11 Turizmde golf ve futbolun etkisi arttı Türkiye’de spor turizminin toplamdan aldığı pay yüzde 1.5 düzeyinde kalırken, bu pastadan en çok golf ve futbol pay aldı. 2014’te 550 bin yabancı turist Türkiye’de sportif faaliyette bulundu ve 900 milyon dolar harcama yaptı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, bir yılda iş kazalarında ölen işçi sayısını 1570 olarak açıkladı venlik Bakanı Faruk Çelik’e bakanlık müfettişlerinin yaptıANKARA Çalışma ve Sos ğı denetimlerin yanı sıra 1 yıyal Güvenlik Bakanı Faruk Çe la ilişkin istatistikleri de sorlik, neredeyse her gün bir ye muştu. Bakan Çelik’in verdiği nisi yaşanan iş kazalarıyla il yanıtlar, Türkiye’nin iş kazagili skandal tabloyu açıkladı. ları konusundaki vahim duruTürkiye’de bir yılda 1570 munu gözler önüne serdi. işçi iş kazalarında yaşaBakanlığın 2009’dan Soru mını yitirdi, tam 214 itibaren yapı işyerbin 101 işçi de yaralerinde “risk esasönergesini landı. 3 yılda 848 iş lı” ve “alan esasyanıtlayan Çalışma kazası incelemesi lı” teftişler yapyapan bakanlık, Bakanı Çelik, üç yılda 848 tığını, 2012’den bu kazalar nede iş kazası incelemesi yaptıkları itibaren de yaniyle 507 işverebilgisini vererek, bir yılda pı işyerlerinde ne yalnızca 2 miliş sağlığı ve gü214 bin işçinin yaralandığını venliği yon 685 bin TL bakımınsöyledi. Söz konusu kazalar dan programlı ceza kesti. CHP Bartın için işverene kesilen ceza teftişlerin uyguMilletvekili Rıza lanmasına başlanmiktarı 2.6 milyon Yalçınkaya, İstandığını belirten Çelira. bul Mecidiyeköy’delik, denetimlerin soki Torun Center inşaatınnucunu şöyle anlattı: da 10 işçinin yaşamını yitir“2009 yılında teftişi yapılan diği asansör kazasının ardın 86 işyerinin 57’sinde, 2010 yıdan Türkiye’deki iş kazaları lında 297 işyerinin 284’ünnı, kazalara karşı alınan ön de, 2011 yılında 326 işyerilemleri ve kazalardan sonra nin 314’ünde, 2012 yılında ortaya çıkan tabloyu TBMM 443 işyerinin 336’sında işyegündemine taşımıştı. Yalçın rinde işin durdurulması/işkaya, Çalışma ve Sosyal Gü yerinin kapatılması yönünde FIRAT KOZOK Bakandan cinayet itirafı Grafik: EYLEM ZOR Önemsemek Kendi kaliteli üsluplarıyla Atatürk’ü ve Türkiye Cumhuriyeti’ni küçümsemeye, aşağılamaya yeltenenlerin, kalkışanların sayısı artıyor. Bir bölümü birikmiş kinini kusarken daha büyük bölümü bu yolla bazı çevrelerin veya kişinin dikkatini çekerek ödüllendirme, caize bekliyor, parsa toplamaya çalışıyor. Tepki çekerek isim duyurmak, tanınmak, belli orunlara atanmak, bulundukları mevkileri korumak, çıkar sağlamak amacıyla hareket ediyorlar. Bu kişilere tepki vermek, amaçlarına hizmet, kendilerine değer vermek olabilir. Bu tür yaratıklar, tepki alıp çıkar sağladıkça coşuyor, Atatürk’e ve Türkiye Cumhuriyeti’ne saldırıya güdüleniyorlar. Nemalandıkça benzerleri de türüyor, çoğalıyor. Doğru tutum, bu tür yaratıklara tepki vermeye dahi değer görmemek, aldırmamak olabilir. Denilebilir ki bu tepkisizlik bunları daha da cesaretlendirir, saldırgan hale getirir. Tersi de Atatürk’e saldırı yönteminin geçersizliğini, yarar getirmediğini görüp çıkar için farklı yöntemler denemeleri de olası. HHH Bu tür yaratıkları tanımlamak, nitelemek için lügatlarda sıfat, sözcük bulmak olanaksız. Benzetme yapmaya kalksanız benzettiğiniz varlık canlı aşağılanmış olur, benzetilmekten ar duyar. Tanımlamak için sözcük bulunamadığı gibi, canlıların sınıflandırılmasında da türleri bulunmamaktadır. Sözcük ve canlı sınıflandırmada benzer türleri bulunamadığından, bu tür yaratıkları tasnif dışı yaratıklar diye tanımlamak uygun olabilir. Atatürk’ün bizim övgümüze, korumaya kalkışmamıza ihtiyacı yoktur. İnsanlık tarihinde lider, kurucu olarak yerini almıştır. Bizim Atatürk ve silah arkadaşlarına minnet borcumuz, Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı yükümlülüklerimiz, sorumluluklarımız vardır. Türkiye Cumhuriyeti’ni saygın, bağımsız, kalkınmış, demokratik, özgür bir ülke olarak yaşatmak temel amaçtır. Kendimizi aldatmadan, abartmadan, elimizden geldiğince bu amaca hizmet etmeye, amacı yerine getirmeye gayret etmek borcumuzdur. Türkiye Cumhuriyeti özlenen yerlere ulaştığında işte o zaman Ata’nın kabrine çıkarak, şehitlerimizin kabirlerini ziyaret ederek, “bize bir ülke emanet ettiniz, biz de emanete ihanet etmedik, belki bir şeyler yapabildik o aziz hatıranıza” diyebilme yüzünü bulabiliriz. HHH Kişi olarak, yazı yazarak, kınayarak, TV kanallarında boy göstererek, tweet atarak, kitleleri güdülediğimiz, yönlendirdiğimiz sanısına, zehabına da pek kapılmayalım. Bu uzun soluklu, çok ufak katkılarla, vazgeçmeden sürdürülecek bir savaşım. Belleğimde kaldığı kadar ile John Kennedy’nin bir tümcesini yineleyeyim: “Kendimizi ülkeden ne aldık diye değil, ülkeye ne verdik diye sorgulamalıyız.” Abartmadan, içtenlikle, nankörlük etmeden yanıtlamalıyız bu soruyu. Alçakgönüllülük, tevazu, yüreklilik, gösterişsizlik, hak tanır olmak erdem; kibir, yüksekten atma, gösteriş, nankörlük ise insan için eksiklik, nakisadır. Toplumsal eksikliğimiz, özverili, hakşinas, mütevazı, yürekli davranamamız, genelde benmerkezci, gösterişçi, ürkek olmamızdır. Günümüzde yaşananlar toplumda nankörlüğün de yaygın olduğunu gösteriyor. Bu ülkeyi, bağımsızlığımızı, özgürlüğümüzü, bulunduğumuz orunları kimlere borçluyuz diye kendimizi sorgulamıyoruz bile. Doğal hakkımız gibi algılıyoruz. AKP dönemi Cumhuriyet’in bir ara, fetret, dağınıklık dönemidir. Bu eşik aşıldıktan sonra restorasyon süreci, Cumhuriyet’in kalan değerleri korunacak, özüne dönüş, yeniden canlanma süreci başlayacaktır. Bu sürece hazırlıklı girmek gerekirken, tasnif dışı yaratıkları önemseyerek zaman yitirmemek gerekir. 247 emekçi verilen sözün tutulmasını bekliyor AHMET ŞEFİK TRABZON (Cumhuriyet) Trabzon Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kalan Trabzon Belediyesi AŞ’den (TRABEL) alınarak yeni kurulan Ortahisar Belediyesi bünyesinde oluşturulan Ortahisar Belediyesi AŞ’ye (ORBEL) geçirilen 247 işçinin tazminatları ortada kaldı. Tazminatları konusunda belirsizlik sürdüğü için de işçilerle sözleşme imzalanmadı. ORBEL, yeni gelen işçilerin tazminatlarını kabul etmeyeceğini belirtirken, yasa gereği ödemesi gereken Trabzon Büyükşehir Belediyesi de tazminatları üstlenmek istemedi. İşçiler mahkeme ve eylem dahil demokratik haklarını kullanmaya hazırlanırken, sorunun çözüleceğini açıklayan, her ikisi de AKP’li belediye yönetimleri, henüz bir adım atmadı. Taşeron işçiler, açıklamaların üzerinden 20 gün geçmesine karşın belirsizliğin hâlâ sürdüğünü vurguladı. Adının açıklanmasını istemeyen bir işçi, şöyle dedi: “Aramızda 91015 yıllık çalışan işçiler var. Trabel bize sormadan 31.12.2014’te işimize son verdi. Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç bize ‘Trabel’i mahkemeye verin, haklarınızı alın’ diyor. 10 yıl burada çalışmışız. Benim 20 gün iznim var, sıfırdan diğer belediyede çalışmaya başlarsam bu 14 güne düşecek. Ayrıca yeni yasayla 5 yılı dolduran taşeron işçileri kadroya alınır diyor. Bunu kabul ettiğimiz zaman biz bir senelik taşeron işçisi olacağız. Yani bu hakkımız da başkanların anlaşamamazlığı nedeniyle elimizden alınacak”. Grev yasağına tepki yağdı OLCAY BÜYÜKTAŞ kanaat belirtilmiş, 2013 yılında ise programlı ve program dışı teftiş olmak üzere toplam 1206 yapı işyeri teftiş edilmiş ve bu işyerlerinin 155’inde işin durdurulması yönünde kanaat belirtilmiş, bunun yanı sıra işyerlerinde idari para cezalarının da uygulanması talep edilmiştir. 2014 yılında ise 15 Ekim itibarıyla, inşaat sektöründe iş sağlığı ve güvenliği bakımından programlı ve program dışı teftiş olmak üzere toplam 1155 teftiş yapılmıştır. Söz konusu teftişlerde toplam 89 bin çalışana ulaşılmış, 282 işyerinde işin durdurulması yönünde kanaat belirtilmiş ve 507 işyerine toplam 4 milyon 430 bin 297 TL idari ceza uygulanması talep edilmiştir.” 848 iş kazasına 2.6 milyon TL ceza Bakan Çelik, yanıtında bakanlığın son 3 yıl içerisinde yaptığı iş kazası incelemelerine ilişkin de çarpıcı rakamlar açıkladı. Buna göre bakanlık 2012’de 251, 2013’te 286 ve 2014’te 16 Ekim tarihi itibarıyla 311 iş kazası incelemesi yaptı. Bu incelemeler sonucunda da 507 işveren hakkında toplam 2 milyon 685 bin 605 TL idari para cezası uygulanması talep edildi. DİSK’e bağlı Birleşik Metalİş Sendikası’nın, 10’u Kocaeli’nde bulunan, Türkiye genelinde 10 ildeki 22 fabrikada başlattığı grevin Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararla 60 gün süreyle ertelenmesine tepki yağdı. Pazartesine kadar üretim yapılmayacak fabrikalarda grev pankartları kaldırılırken, işçilerin normal saatlerde fabrikalara girecekleri ancak MESS’in bu tavrını sürdürdüğü sürece uzun vadeli bir iş barışının temin edilmesinde zorluk çekileceği belirtildi. Birleşik Metalİş Sendikası Başkanı Adnan Serdaroğlu, gazetemize yaptığı açıklamada, “Yasal boşluğa düşmemek için fabrikalara giriyoruz. Çünkü işveren sürekli takip ediyor ve fotoğraf çektiriyor. Arkadaşlarımızın tazminatlarını sıkıntıya sokmak istemiyoruz ancak bu koşullarda sözleşme imzalamak da mümkün değil” dedi. MESS’in tavrını değiştirmediği sürece işyerlerinde işçilerin fazla mesaiye kalmayacaklarını ve üretimin sağlıklı yürümesinin zor olacağını dile getiren Serdaroğlu’nun işyerlerinde yaptığı konuşmaların ardından tek tek grev pankartları indirildi. Önceki gün Bakanlar Kurulu kararı ile grevleri ertelenen Birleşik Metalİş Sendikası üyeleri, grev yasağını antidemokratik buldukları gerekçesiyle uymayacaklarını açıkladı. yapılan eylemlerle protesto edildi. İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, grev yasağına karşı Alsancak Kıbrıs Şehitlerı Caddesi girişinde bir araya geldi. “Bu grev hepimizin grevi. Yasak da hepimize yasak” ve “MESS’e karşı grev, zulme karşı birlik, yasaklamaya karşı direniş” sloganları atıldı. Malatya’da da KESK, PSAKD, HDP, ESP, EMEP ve ÖDP’nin de aralarında olduğu çok sayıda siyasi parti ve kitle örgütü, metal işçilerine destek vermek için Kürecik Cemevi Kültür Derneği önünde bir araya gelerek, Postane meydanına yürüdü. Türkİş’e bağlı sendika Her yerde eylem Grevin yasaklanmasına karşı tepkiler ve destek eylemleri ile açıklamaları ise artarak devam ediyor. Metal grevin yasaklanması İzmir ve Malatya’da protesto edildi. Emek ve Demokrasi Güçleri, “Metal işçisinin grevi hepimizin grevidir. Bu grev yasağını boşa çıkarma mücadelesi de hepimizin mücadelesidir” diye belirtti. Birleşik Metalİş sendikası üyesi işçilerin başlattığı grevin Bakanlar Kurulu kararıyla yasaklanması İzmir ve Malatya’da ların oluşturduğu Sendikal Güç Birliği Platformu, metal grevinin yasaklanmasına tepki gösterdi. Türkİş’e bağlı Basınİş, Belediyeİş, DERİTEKS, Kristalİş, Petrolİş, Tek Gıdaİş, Tez Koopİş, TÜMTİS ve TGS’nin oluşturduğu platform, Bakanlar Kurulu’nun grevi “Milli güvenliği bozucu nitelikte olduğu” iddiasıyla yasakladığına dikkat çekti, “Kendini sermayenin hizmetine adamış olan hükümet, bir kez daha grev yasaklama yoluna başvurdu” diye belirtti. Bakanlar Kurulu kararının keyfi, hukuksuz ve antidemokratik olduğunu belirten platform, “Grev hakkı temel insan haklarından biridir. İşçi sınıfı bu hakkı uzun mücadeleler sonucunda bedel ödeyerek kazanmıştır” ifadelerini kullandı. UmutSen Kolektifi, tüm sendikaları ve emekten yana tavır alan siyasi parti üyelerini, grev kararı ertelenen Birleşik Metalİş’le dayanışmaya çağırırken Ankara’da da zincirli eylem yapıldı. Birleşik Metalİş Sendikası’na bağlı 15 bin işçinin grevinin hükümet tarafından ertelenmesine tepki gösteren SDP üyeleri zincirli eylem yaparak Kızılay’ı trafiğe kapattı. İşçilere destek vermek isteyen SDP üyeleri dün sabah saatlerinde Kızılay’a geldi. Birleşik Metalİş Sendikası’nın grevinin ertelenmesine tepki gösteren grup, kendilerini birbirlerine zincirleyerek yolu trafiğe kapattı. Olay yerine çok sayıda çevik kuvvet polisi gönderildi. İkisi kadın 8 kişi gözaltına alındı. DİSK Genel Başkanı Kani Beko, ‘İktidar hayatı hedef aldığında, hayat iktidara direniş olacaktır! DİSK üyesi tüm sendikalar, Birleşik Metalİş sendikamızın aldığı işyerlerinde ve sokakta meşru mücadele kararının yanında olacaklardır!’ dedi. DİSK tarafından yapılan açıklamada, Metal İşçileriyle Dayanışma Komitesi’nin, Birleşik Metalİş sendikası ile eşgüdüm halinde sokaklarda ve işyerlerinde sürdürülecek mücadeleyi planlayacağı duyuruldu. KISA... KISA... KISA... 4 Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın “Finansal Hizmetlere İlişkin Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği”ne göre bankacılık hizmetleri, kredi, sigorta, bireysel emeklilik, yatırım ve ödemeyle ilgili hizmetlerin “uzaktan” pazarlanmasında, finansal hizmet sağlayan kuruluş, hizmetin tüm vergiler dahil toplam fiyatı, niteliği itibarıyla fiyatı önceden hesaplanamıyorsa fiyatın hesaplanma usulü, varsa ifaya ilişkin masraflar ile bunların önceden hesaplanamaması halinde ek masrafların ödenebileceğine ilişkin bilgiler verecek. 4 Karabük Demir Çelik Sanayi ve Ticaret (KARDEMİR), Kamuyu Aydınlatma Platformu’na yaptığı açıklamada, yönetim kurulunun Genel Müdür Yardımcısı Metin Altan’ın vekâleten yürüttüğü Genel Müdürlüğe Mesut Uğur Yılmaz’ı atadığını belirtti. 4 Tekfen Holding Yönetim Kurulu’nun, Libya’daki yapımı durdurulan projeyle ilgili tüm hak, alacak ve varlıklarının tazmini amacıyla “Uluslararası Tahkim” yoluna müracaat edilmesi kararı aldığı bildirildi. 4 Adıyaman, Artvin, Denizli, Erzincan, Kastamonu, Siirt, Tokat ve Zonguldak illerinde tesis edilecek hidroelektrik santrallerının (HES) yapımı amacıyla bazı taşınmazların tapuda Hazine adına tescil edilmek üzere Maliye Bakanlığı tarafından acele kamulaştırılmasına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. ‘Çözüm süreci ekonomiyi yukarı taşıdı’ Ekonomi Servisi Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Muş Ticaret ve Sanayi Odası’nın düzenlediği “Ekonominin Yıldızları Ödül Töreni”nde, “Çözüm sürecinin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne huzur getirmesiyle ekonomideki rakamlar hep yukarıya doğru hareket etmiştir” dedi. İşadamlarının ortak problemlerinin çözüm süreci, siyasi kutuplaşma, demokrasi ve özgürlükler olduğuna değinen Hisarcıklıoğlu, “Huzur olmazsa ticaret olmaz. Ticaretin olmadığı yerde zenginlik olmaz” dedi. Türkiye ekonomisinde 19982002 arasında kişi başına düşen milli gelirin 4 bin dolar seviyesinde olduğunu söyleyen Hisarcıklıoğlu, “Seçimler sonrasında kim iktidar olursa olsun ekonomideki yapılması gereken yapısal reformların yol haritası hazır” diye konuştu. Dolardan kaynaklanan fatura yurttaşı yakacak Selin Sayek Böke, doların yükselmesinin tek sorumlusunun hükümet olduğunu söylerken Özrak doları olanların kazandığını olmayanın da kaybettiğini söyledi. MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Merkez Bankası arasındaki “faiz krizinin” faturasını yurttaş ödeyecek. Dolar kurundaki sert yükseliş nedeniyle doğalgaz ve elektriğe zam kapıda. İthale dayalı ürünler de zamlanacak. CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, birileri çok para kazanırken, birilerinin kaybettiğini söyledi. Özt rak, “Kaydedenler doları olmayanlardır. Kazananlar da ceplerinde doları olanlardır. Cumhurbaşkanının müdahalelerinin faturası yurttaşa çıkmıştır” dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke de, tek sorumlunun hükümet olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın faizdeki indirimi yeterli bulmadığını söylemesinin ardından Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı enflasyo nun sonucuna göre Para Politikası Kurulu’nu olağanüstü toplantıya çağırabileceklerini açıklaması üzerine dolar 2.45’e kadar yükseldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, döviz piyasasındaki oynaklığın tek sorumlusunun hükümet olduğunu vurgulayarak, “Dolardaki her kayıp 179 milyar dolar borcu olan şirketleri zor durumda bıraktığı gibi enflasyona da katkı yapıyor” dedi. ‘Her yıl yüzde 7.2 büyümek zorunlu’ Ekonomi Servisi Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Ali Yücelen, Türkiye’nin 2023 hedeflerini tutturması için her yıl yüzde 7.2 büyümesi gerektiğini söyledi. Yücelen, “2023’te ilk 10 ekonomi arasına girmek istiyorsak dünya ticaretinden aldığımız payı iki katına çıkarmak durumundaydık. Bugün 0.700.80’lerde dünya ticaretinden pay alırken 2023’te bu hedefe ulaşmak için bırakın dünyadan ayrışıp daha hızlı büyümeyi, biz dünyadan daha az büyüyoruz” dedi. Konut edinmek isteyenlere yüzde 15’lik devlet desteğinin tasarruf aracı olmayaca ğını söyleyen Yücelen, “Bunun bir ilaç olmayacağını düşünüyoruz. Enstrümanları genişletici, derinliği artırıcı tedbirlere ihtiyacımız olduğunu düşünüyoruz. Ama maalesef halen çok sığ, ileride konut stoku gibi, o birikimleri sağlayanların beklentilerini tatmin etmeyecek kadar değerinin düşmesi gibi sorunlarla karşılaşılacağını şimdiden söylüyoruz” dedi. C M Y B