15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 28 Kasım 2015 haber EDİTÖR: ELİF TOKBAY / ASLAN YILDIZ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 4 Ey Babıâli, sağsan iki kez vur umhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile Ankara Temsilcisi Erdem Gül İstanbul 7. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından önceki gün tutuklanarak “Silivri Kampusu”na gönderildiler. Böylelikle ülkemizde geçerli olan “her bu sıfata layık gazeteci mutlaka tutukluluğu tadacaktır” ilkesinin geçerliliği bir kez daha kanıtlanmış oldu. Şimdi “Silivri Kampusu”nun nöbetçi tutukluları Can Dündar ve Erdem Gül’dür. Can Dündar ve Erdem Gül, bütün basın ve Türk halkı adına “Silivri Kampusu’nda” yatmaktadırlar. Bu şerefli misyonu yüklenecek gerekli vasıflara da sahip olduklarından, bize de kendilerini kutlamak düşüyor. Bu iki kardeşimi de candan kutlarım. Her ikisinin aynı özgürlük ve demokrasi nöbetinin yoldaşları olan ailelerine de sabır ve metanet dilerim. HHH Can Dündar ve Erdem Gül “silahlı terör örgütüne üye olmadan, bilerek ve isteyerek yardım etmekten”, siyasi ve “askeri casusluk amacıyla devletin gizli kalması gereken sırlarını açıklamaktan” tutuklanmış bulunmaktadırlar. Haber yapan gazetecileri bu isnatlarla tutuklamak bir ülkede ne kadar demokrasi ile bağdaşıyorsa Türkiye o kadar demokratiktir. Bir ülkede bu gerekçelerle iktidar çevrelerinden gelen telkinlerle, gazeteci tutuklayan yargı ne kadar bağımsız bir yargı ise, Türkiye’deki yargı da o kadar bağımsız bir yargıdır. Ve bir ülkede demokrasinin, niteliğini belirten ölçütler de bunlardır yoksa iktidar ve muhalefetin ne kadar oy aldıkları değil. Çağımızda bir ülkede rejimin demokratikliğinin ve özgürlükçülüğünün ölçütleri yerine gelmiyorsa, o ülkede rejim meşru değildir. İşbaşındaki iktidar veya kişi ne kadar oy almış olursa olsun! Çünkü oy, diktayı demokrasi kılamaz, çünkü oy, diktayı meşru hale sokamaz. HHH Demokrasiler, halkın kendisi için en iyisinin ne olacağına oyuyla karar verme yetisine sahip olduğu varsayımına dayanır. Bu da halkın neyin doğru, neyin yanlış olduğuna karar vermesi için, ne olup bittiğini bilmesini zorunlu kılar. Demek oluyor ki, halkın olan bitenden haberdar olma özgürlüğü demokrasinin temel ögelerinden biridir. Sanıldığının aksine, basın özgürlüğü basın mensubunun özgürlüğü değil, halkın temel özgürlüğüdür. Gazeteci orada bir aracıdan başka bir şey değildir. Gazeteci haber yaptığı için tutuklanıyorsa eğer, bu halkın tutuklanmış olması anlamını taşır. Can Dündar ve Erdem Gül haber yaptıkları için tutuklandılar. Demek oluyor ki, aslında halk tutuklandı. Şimdi dönüyorum halkıma ve haykırıyorum: Tutuklusun ey halkım! Unutma bunu! Tutuklusun ey halkım ve zincirini ancak kendin kırarsın! Unutma bunu! Unutma bunu ve zincirlerini kırmak için ne yapman gerektiğini düşün! Yok eğer sen düşünmüyorsan, o zaman vay halimize! Biz yanalım kaderimize! Tutuklusun ey halkım! C lışma binası olan şimdiki İstanbul Valiliği’nin yanındaki kapının adından geliyor isim. Babıâli “Büyük Kapı” demek. Bir zamanlar Babıâli büyüktü. Adını hak ederdi. Meslek büyüklerimiz Cağaloğlu’nda gösteri yapar, o zamanın başbakanlığı olan binanın önüne kadar yürür, dönemin başbakanı sadrazamlarla görüşürdü. Eski gazeteci Burhan Felek bu anısını ölene dek anlattı. Şimdi artık Babıâli’nin o bü abıâli, Türk Basını’nın esB ki adı. Osmanlı başbakanlarının ça yük günleri geride kaldı. Cumhuriyet’in Genel Yayın Yönetmeni ve Ankara Temsilcisi’nin tutuklanması, dün Milliyet’te 1.5, Sabah’ta 1.5, Vatan’da 1, Yeni Şafak ve Habertürk’te 2, Akşam’da 1 sütun yer alabildi. Takvim gazetesi, haber değeri bulmadı, Güneş hakaretamiz bir başlık kullandı. Her fırsatta “Can Dündar tutuklansın” diyen Cem Küçük’ün gazetesi Star, birinci sayfaya almadı. Çok sayıda yabancı gazete, tutuklamaları daha büyük kullandı emin olun. Mahkemeden önce tweet geldi: Tutuklandılar TEOG’da memnun ‘Sıfır komşu’ yok gibi... politikası tam gaz Ancak çarşamba ve perşembe günkü ilk sınav serisinde, öğrenciler zorlandılar. Birçok veli, “WhatSap” zincirlerinden öteki çocukların durumlarını öğrenmeye çalıştı. Ancak veliler, bu konuyu konuşmaktan kaçındı. Genel hava, sessizlikti. Sonuçlar çıkınca anlarız. EOG bitti. Sıra bahar ayT larında yapılacak ikinci sınav serisinde. KP yönetimi “Sıfır soA run” diye yola çıkıp “Sıfır komşu” hedefine hızla gidiyor. Rusya, Türkiye’ye uyguladığı vize muafiyetini kaldıracağını açıkladı. Böylece, Irak, Suriye, İran, Bulgaristan, Yunanistan derken, şimdi de Rusya ile papaz olduk. Eskiden “Türkiye’ye vizeyi kaldıranları” yazardık, artık “vize koyan”ları yazacağız. troller, Fuat Avni’ler devri. Önceki gün Can Dündar’la ilgili hâkim kararını beklerken, saat 20.04’te “Gizli Arşiv” Twitter hesabı, “Can Dündar tutuklandı” diye yazdı. Yani Can Dündar’ın, bizzat kendisinin saat 21.21’de “Tutuklandık” diye yazmasından neredeyse 80 dakika önce. Biri sallamış deyip geçmek mümkün. Ancak bu hesabın, saraylarda danışmanlara uzandığı söylenince iş değişiyor. Hâkimden önce, “Tutuklandı” haberini bilen kim olabilir? Tahminler serbest. Sözcü gazetesinin dünkü manşetini tekrarlayalım: “Ayıptır, yazıktır, günahtır.” evir sosyal medya D devri. Devir Ak troller, kara Sağ ol Kutlukhan Perker Dün diken.com.tr’de utlukhan Peryayımlanan üstteki kaK ker bir dönem rikatürü Twitter’da doçizgileri ünlü Ameri laşıyordu. Gören herkan gazetesi New York kesi güldüren bu çizim, Times’ta yayımlanmış Can Dündar ile Erdem bir karikatürist. Sonra Gül’ü en iyi anlatan çiAmerika’dan Türkiye’ye zimlerden biri. Teşekkesin dönüş yaptı, buK. Perker kürler Kutlukhan Perrada çizimleri ile medker. İyi ki varsın. Eline sağlık. yada çalışmayı sürdürüyor. Nâzım Hikmet tesadüfü Nâzım Hikmet’in “Vatan Hainliği”nden tutuklandığı günle aynı çıktı. İkisi de 26 Kasım. Aradan onlarca yıl geçmiş. an Dündar ve ErC dem Gül’ün tutuklandığı gün, şair Nâzım Hikmet’e suçlama “vatan hainliği”. Can Dündar ve Erdem Gül’e suçlama “casusluk”. Yıllar geçiyor, suçlamalar aynı. Hiç mi değişmeyeceNâzım Hikmet ğiz biz? Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Dündar ve Gül’ün tutuklu yargılanmasını eleştirdi ‘Tutuksuz yargılanmalı’ Buzdolabındaki süreç Kurtulmuş’a verildi B aşbakan Davutoğlu, Başbakan Yardımcılarından oluşan A Takımını belirledi. Daha önce Yalçın Akdoğan’ın, Bakanlar Kurulu’ndaki kamu diplomasisi görevinden dolayı etkin olduğu ancak daha sonra “bozdolabına giren” çözüm süreci, yeni hükümette, Numan Kurtulmuş’a verildi. Sürecin, Davutoğlu başkanlığında ilgili başbakan yardımcıları ve bakanları katıldığı bir kurul eliyle yürütüleceği belirtilirken, Kurtulmuş’un da etkin görev alacağı öğrenildi. Akdoğan’a ise yeni hükümette, TİKA, AFAD, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’ndan sorumlu tutuldu. Mehmet Şimşek ekonomik konularda genel koordinasyon görevini üstlenirken, Tuğrul Türkeş’e “100. yıl anmaları ile ilgili konuların koordinasyonu” görevinin verilmesi dikkat çekti. l SİNAN TARTANOĞLU /ANKARA Yalçın Akdoğan Numan Kurtulmuş Mehmet Şimşek Lütfi Elvan Önce cuma sonra Ata Meclis’ten güvenoyunu bugün alacak olan 64. Hükümet, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun başkanlığında Anıtkabir’i ziyaret etti. Başbakan Ahmet Davutoğlu, cuma namazını Bakanlar Kurulu üyeleriyle birlikte Hacı Bayram Camii’nde kıldı. Davu toğlu daha sonra henüz güvenoyunu almayan hükümeti ile birlikte Anıtkabir’i ziyaret etti. Davutoğlu, Anıtkabir Özel Defteri’ne, “Demokrasimizi her alanda ilerletme istikametindeki çabalarımız, bütün vatandaşlarımızın onurlu insanlar olarak yaşamalarını temin edecek, sosyal devlet politikalarıyla tekemmül ettirilecektir” ifadelerini yazdı. Başbakan Davutoğlu Times’a yazdı ‘Rusya, ortak düşman IŞİD’e odaklanmalı’ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan Putin’e: Gelin ilişkileri bozmayalım umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, uçak kriziyle ilgili Rusya Devlet Başkanı Putin’e pazartesi günü Paris’teki İklim Zirvesi’nde yüz yüze görüşme çağrısı yaparak, “Gelin ilişkileri bozmayalım” dedi. Fakat aynı saatlerde Rusya’dan özür dilenmedikçe Erdoğan’la görüşme olmayacağı açıklandı. Bayburt’ta toplu açılış törenine katılan Erdoğan’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle: Putin’i uçağın düşürüldüğü gün telefonla aradığını ancak Putin’in ‘Rusya ateşle oynuyor’ C kendisine geri dönmediğini anlatan Erdoğan “Esed rejimine destek olmak, insani yardım TIR’larını vurmak ateşle oynamaktır” dedi. Rusya’nın daha önce de iki kez sınır ihlali yaptığını anımsatan Erdoğan, şunları söyledi: “34 Ekim’de sayın Putin’i telefonla aradım, ‘Bu yapılanlar şık değil. Bunlar çirkin gelişmeler’. Buna rağmen üçüncüsü oldu. G20’de yine konuştum. Orada da ‘Bunu bir misafirlik olarak kabul edeceksiniz’ dediler. Ben de ‘Davetsiz misafirlik olmaz’ dedim.” eni hükümetin basından sorumlu Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün tutuklanmasına ilişkin “Biz Türkiye’de hiçbir basın mensubunun tutuklanarak yargılanmasını istemeyiz. Aslolan basın mensuplarının ya da kamuya mal olmuş kişilerin tutuksuz yargılanması süreçleridir. Tutuklu yargılanmaları istisnai bir süreçtir” dedi. Yeni hükümetin ilk Bakanlar Kurulu toplantısı, dün Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun başkanlığından toplandı. Kurtulmuş’un hükümet sözcülüğü görevine devam etmesine karar verilirken, basın ile ilgili kurum ve kuruluşlar da Kurtulmuş’un sorumluluğuna verildi. Bakanlar Kurulu toplantısının ardından basın toplantısı düzenleyen Kurtulmuş, Dündar ve Gül’ün tutuklanmaları ile ilgili soruya yanıt verdi. Yargı sürecinin yürütmeden bağımsız olarak sürdüğünü savunan Kurtulmuş, “Sayın Can Dündar’ın ve Sayın Erdem Gül’ün gazeteci olmaları vasfı ayrı bir vasıftır. İddia çerçevesinde bu iki gazeteci arkadaşımızın yargılanma süreci devam ediyor. Aslolan bu süreçlerde tutuksuz yargılanmaların olmasıdır” dedi. Y Mahkemeye tavsiye “Bu arkadaşlarımız gazetecilik faaliyetleri dolayısıyla itham edilmiyor” diyen Kurtulmuş, “Ümit ederiz ki mahkeme bu süreçlerde objektif ve adil davranır. Bizim bu aşamada yapabileceğimiz, yürütme olarak mahkemeye Türkiye kamuoyu üzerinden, bu tavsiyede bunulmaktır. Objektif ve adil olarak devam eden mahkemede en doğru kararı vereceklerini ümit ediyoruz. Keşke tutuklama olmadan dediğim gibi bu süreç tutuksuz yargılama ile sürdürülebilseydi” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet aşbakan Ahmet Davutoğlu, Britanya’nın Times gazetesi için yazdığı makalede, Türkiye’nin Rus savaş uçağını düşürmesinin Rusya’ya karşı bir eylem olmadığını savundu. Davutoğlu, “Burada tıpkı Başkan Obama’nın ve David Cameron’ın yaptığı gibi Rusya’ya sesleneceğim: Birbirimizi suçlama oyunu oynamanın cazibesine kapılmaya direnmemiz ve birlikte hareket etmeyi güvence altına almaya odaklanmamız gerek. ABD, AB, Rusya, Türkiye ve diğerlerinin farklı güçlerini kullanarak birlikte hareket etmeleri, dalgayı tersine çevirebilir ve çevirecektir” ifadelerini kullandı. l Dış Haberler B Rusya’nın IŞİD’in Türkiye’ye petrol sattığı açıklamasına tepki gösteren Erdoğan “Yazıklar olsun. Uluslararası ilişkiler dedikodu ve iftirayla yürümez. Rusya’nın böyle bir iddiası varsa tüm belgeleriyle bunu ispat etmek zorundadır” dedi. Hendeklerin kapatılmasına ve yaşanan çatışmalara değinen Erdoğan, “Meydanın da boş olmadığını gördüler. Herkese anladığı dilden, hak ettiği şekilde cevabı verildi, verilmeye de devam ediliyor” dedi. l Yurt Haberler C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle