Katalog

4 EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK 7 soruda Belgrad! orsudelim? r, İstanbul’dan biniy s a Nasıl gir o ad ınız. gün uçuy ra, hop or son r. Or HY he 40 dakika vayolları da uçuyo ’a. t a a s 1 z nu lgrad şka ha ebiliriz Be atlar... Ba Sanki iç h nde üç sefer var diyternette biraz dotalama gü ğişken ama ben in iş dönüş bilet bul e id i d g b r e k a o tl in ç a ı k ğ iy F e pe a aşa ’y d L a T h 0 a 0 sed 6 e d la laşarak den planlamak gideceğim yola y a e b c a n r ö to A , pa o um. dum üşünüyor ıyor, Avru leceğini d çıkan akşama var arıyorsunuz. v niz, sabah saat 23 dakikada 0 1 n lunda Pazar 1 Kasım 2015 MURAT BİRSEL Neden gidelim? izi çağırıyorlar da ondan! Osmanlı Avrupası’nda nüfusu 100 bini aşan iki kent vardı: İstanbul ve Belgrad. Şimdi Belgrad tekrar cazibe merkezi olmaya niyetli ve bize bir davetiye çıkartmış, “Gel keyif yap” diyorlar ve Avrupa’nın ortasından kulağa çok hoş gelen bir tüyo veriyorlar: Bizde size vize yok! Türkler Belgrad’a pasaportunu sallayarak giriyor. B T er bütçeye göre otel var. Lüks otel açısından İstanbul’la yarışamazlar ama Ankara ile yarışırlar sanki, biz Hyatt’ta kaldık hiç de fena değildi. Zaten oradaki uluslararası otel zincirlerinin merkezi genelde İstanbul oluyor. 5 yıldızlı lüks otelde gecesi 500 TL civarında kalabiliyorsunuz. Oksijeni o kadar yüksek bir şehir ki insan yastığa kafasını koyduğu anda mışıl mışıl uyuyor. Konfordan yana sorun yok. Nerede kalalım? H Tarih, kült nu istersen ür, spor, gece hayatı .. iz tirmeseler Sırp turizm yetkilil . Yok yok! Ama çok d de hedefi K erin çok yü o olmak. Dah ksek sesle ğrusuuzey Kıbrıs d a T d ü a rk a ç ık C u ç mhuriyeti’n ile geası Yavru V Türklere “G a e rakip e ta l n a rk ’a kuma adaş ler bizden, yemekler ş bir de bizim kumarha r oynamaya giden liyorum Be ahane” me neleri dene s lg fazla anlam rad’daki “Grand Cas ajını vermek. KKTC’y ; içkiin ama itiraf e am, sadece kol çekiyo o”yu da gördüm, ku i de bimardan deyim ki B rum; fazla b elgrad Cas ino’da yem ir fark görmedim ekler daha iyi. Ne yapalı m? Ne yiyelim? ABD’DE BELEDİYE BAŞKAN ADAYI OLAN ERBİL GÜNAŞTI, HİÇ TANINMAYAN BİR KİŞİYKEN, BAŞI ÇEKEN ADAY HALİNE GELDİ Sekiz Amerikalı adaya karşı yarışan Türk... ÜRK yapımcı Erbil Günaştı, Amerika’nın Palm Springs kentinde belediye başkan adayı oldu. Daha önce Birleşmiş Milletler Türkiye Daimi Temsilciliği New York Basın Müşavirliği’nde 15 yıl çalışan ve 2008’de ayrılan Günaştı, 8 Amerikalı adaya karşı yarışıyor. ABD’de siyaset bilimi okuyan Erbil Günaştı, New York Üniversitesi’nden ‘diplomasi ve uluslararası ilişkiler’ master’ına sahip. Başka adaylığını, yerel önseçimde 120 oy alarak kazanan Günaştı, iki yıl önce Amerikan vatandaşlığı aldı. Günaştı’nın vaatleri arasında vergileri düşürmek, kent kütüphanesini haftanın 7 günü açık tutmak, özel bir hastane ve üniversite kurmak bulunuyor. Günaştı, gazeteci Daphne Barak’la birlikte ünlü isimlerin konu edinildiği belgeseller çekiyor. Günaştı, Cumhuriyet’in adaylığı ile ilgili sorularını yanıtladı: Bu belediye başkanlığı fikri nereden çıktı? Daphne (Barak) bildiğiniz gibi 300’den fazla dünyaca meşhur Hollywood yıldızı ve siyasi liderle son 20 yıldır çekilmiş mülakatları bulunmaktadır. Bunlar birer saatlik uzunlukta dökümenter dizileri haline getirmek için Hollywood’a yakın meşhurların ikinci evlerinin bulunduğu Palm Springs’de bir stüdyo arayışı içerisinde büyük miktarda yatırım yaptığımızı duyan, Palm Springs belediyesi bizi bu şehre çekmek üzere girişimde bulundular. Tam o sırada, söz konusu belediye başkanı ve meclis üyelerinin rüşvet aldıklarına istinaden haberler ortaya çıktı. Daphne ile ben de bir anda kendimizi bu olayların içinde bulduk: şahit olarak. Kaliforniya’daki Republican Party liderleri bu firsatı kaçırmadılar ve bize belediye başkanlığına aday olmamız için ısrar ettiler. Son Republican Party belediye başkanının meşhur Sonny Bono (Sonny and Cher) olduğu böyle meşhur bir şehir için beni ve Daphne’yi, Sonny ve Cher’in yaptığı gibi yeniden eski güzel günlerine döndürebilecek kişiler olarak görerek büyük destek verdikleri için aday olmanın uygun olduğuna karar verdik. Kaç yıldır ABD’desiniz, daha önce neler yaptınız? ABD’ye ilk defa 1975 yılında bir aylığına turist olarak geldim. 1976’dan bu yana da devamlı Amerika’dayım. ilk on senede, 1987 yılına kadar okudum. Boston Üniversitesi’nde Siyasal Bilgiler ile başladım. Sonra çok kar yağınca bir gün, okulu ve evi Miami’ye taşıdık. University of Miami’den mezun oldum. Sonra New York’a yerleştik. Orada New York Üniversitesi’nde yine Siyasal Bilgiler üzerine master yaptım. Ardından dört sene ABD’den T ‘Her şey bir anda oldu’ Çin’e paslanmaz çelik ihraç ettim. Daha sonra, 15 sene Basbakanlık Basın Müşavirliği’nin, Birleşmiş Milletler Nezdinde Türkiye Daimi Temsilciliği’nde görev aldım. Bu arada, Daphne Barak ve Rupert Murdoch’in kızı Elisabeth Murdoch’ın ortak oluşturdukları ve “Our Son Michael Jackson” ve “Tale of Two Sisters: Liza Minnelli” adlı, dünya genelinde iki milyar kişinin 50’den fazla ülkede seyrettiği dokumenterlerin oluşumunda fikren katkıda bulundum. Daphne (Barak) ile böyle başlayan dostluğum da, 2007 yılı sonrasında Başbakanlık Basın Müşavirliği’nden istifa edişimin ardından, Uygulayıcı Yapımcı olmama yol açtı. Kazanınca ne yapacaksınız, vaatleriniz nedir? Palm Springs International Film Festivali’nin Cannes Film Festivali gibi meşhur olması ve İtalya, Türkiye, Hindistan gibi ülkelerin filmlerinin de bu festival sürecinde, Hollywood yıldızlarının katılımı ile birlikte sergilenmesi başta gelen hedeflerden biridir. Bir diğer hedef, Palm Springs’de üç ayrı büyük çaplı dünya genelinde ses duyuracak girişimde bulunmaktır. Bunlardan biri müzik dünyası ile ilgilidir. Daphne’nin Andrea Bocelli, Kid Rock, Sheryl Crow, Joe Jonas, Lionel Richie, Barry Manilow gibi şahsi ilişkide olduğu birçok şarkıcı ve onlarla çalışan çok sayıda yetkili, Palm Springs’de dost olarak görebildikleri ve onları anlayan bir belediye başkanı ile seslerini daha fazla duyurabileceklerine inanamaktadırlar. Hali hazırda ondan fazla meşhur bu konuda benim belediye başkanlığına bu nedenle destek vermektedir. Aynı konu, bir medya konferansı ve sanat sergisi içinde söz konusudur. Bilindiği gibi Daphne 200 kadar dünyanın önde gelen üst düzey medya yöneticisinin içinde bulunduğu büyük bir ağa sahiptir. Söz konusu yakın dostlar ve iş ortakları, ABD devlet başkanlarının ve Hollywood yıldızlarının da devamlı gelmek istedikleri bu şehirde söz konusu bir medya konferansından yanadırlar. Dolayısıyla böyle bir projede vaatler arasındadır. Son olarak da Sanat Sergisi’dir. Palm Springs ve Coachella vadi si dünyanın en zenginlerinin yaşadığı bir yerdir. Bu zenginleri de çok muazzam sanat sergilerine sahiptirler. Palm Springs Art Museum bu açıdan dünya çapında çok önemli bir konumdadır. Belediye başkanı olarak hedeflerden biri de bunu daha geliştirmek ve dünya genelinde paylaşmak. Bütün bunların temelinde ise, hedef Palm Springs’de en azında bir araştırma hastanesi ile bir de özel üniversite açmak. Bu şekilde, şehir hem tedavi, hem de eğitim turizmine de hizmet vermeye başlayacak. Şu anda şehirde bulunan 40 otelin çoğu butik olarak çalışmakta. Amaç bunu geliştirerek şehrin ekonomisini dört sezon ekonomi haline getirmek. Destek kimden geliyor, hangi parti destek veriyor? ABD’de iki parti vardır. Kaliforni’ya eyaletinde Demokratik Parti iktidardadır, her açıdan. İki ABD senatoru, Kaliforniya meclisi ve senatosu, Kongre üyelerinin çoğu Demokrattır. Bütün büyük şehirler Demokratların elindedir. Cumhuriyet Parti bu eyaletde destekleyeceği adayları ince eleyerek seçmektedir. Bunu ilk olarak iki sene önce San Diego belediye başkanlığını ele geçirerek yapmışlardır. Şu anda San Diego’yu Demoratlardan geri alan takım Palm Springs’i ayni şekilde Cumhuriyetçi Parti’nin eline geçirmek için beni desteklemiştir. Öyleki, Cumhuriyetçi Parti’nin normalde ulusal seçim kampanyasında çalışan Karl Rowe gibi meşhur şahsiyetlerin başkanlığında bütün parti üyeleri Palm Springs Belediye Başkalığı için çok yakın destek vermektedir. Tabii ki bütün bunlar, Daphne’nin ABD’deki ve Hollywood’daki güçlü konumundan kaynaklanmaktadır. Unutmamak gerekir ki ABD’de Musevi kesimin varlığını arkasına almayan bir kişinin bir seçim kazanması söz konusu olamaz. Bu önde gelen şehirler için söz konusudur. Palm Springs ABD’nin New York, Los Angeles gibi büyük isme sahip başta gelen şehirlerinden biridir, dolayısıyle Cumhuriyetçi Parti için böyle bir şehri ele geçirmek önemlidir ve adayında bu konuda güçlü olduğunu görmek isterler. Daphne’nin benimle birlikte olması bu konuyu da bu açıdan çözmektedir. Parasal destek konusunda ise, Daphne belediye ile iş yapan şirketlerden ve şahsiyetlerden para almamızı istemedi ki, seçildiğimizde elimiz kolumuz bağlı olması, rahat çalışabilmemizi sağlayacak. Özellikle, şu günlerde FBI’nın sahtekârlıklarla ilgili yürüttüğü soruşturma çerçevesinde bizim kendi cebimizden yarım milyon dolar koyuyor olmamız, bu kampanyayı seçmenin gözünde daha da önemli bir duruma getirmiş oluyor. emekler harika, gerçekten olağanüstü. Avrupa’da GDO’lu, hormonlu yiyecek olmayan bir vaha yaratmışlar. Tavuk eti meğer ne kadar lezzetliymiş, domates salatalığın kokusu varmış. Çocukluğumdaki tatları hatırladım. Et yemekleri de çok güzel, biraz bize benzeyen mezeleri var, bir de şaraplar gayet başarılı. Hemen belirteyim, İstanbul ile mukayese edecek olursanız porsiyonları ikiyle çarpın hesabı da ikiye bölün. Türk televizyonlarındaki gastronomi programları bir de “Ecdadın mutfağı” programı yapacak olsalar, Belgrad çok yüksek puan alacaktır. Y ehirde yürümek keyifli, yollar geniş ve (İstanbul’a göre) boş. Belgrad Kalesi (Kalemeydan) mutlaka gezilmesi gerek yerlerin başında geliyor. İnsana “bir zamanlar bu koridorlarda dedemin babası dolaşmış olabilir” hissi geliyor, ister istemez. Hele kalenin içinde Damat Ali Paşa Türbesi’ne geldiğinizde Türk olup da Nereleri gezelim? Ş bir duygu dalgalanması yaşamamak imkânsız. Türbenin üzerinde, eski ve günümüz harfleriyle şöyle yazıyor: 1716 senei miladiyesinde Petervaradin Muharebesinde şehiden vefat eden Mora 2. Fatihi Damat Ali Paşa’nın ve türbesinde medfun Tepedelenli Selim ve Hasan Paşaların ruhuna fatiha. Bizden kalan tek cami Bayraklı Cami, o da Belgrad Kalesi’nin biraz aşağısında yer alıyor. Sırplar askeri müzeleri ile övünüyor, müze Osmanlı’ya karşı verdikleri mücadelelerden tablolar, kıyafetler, silahlar ve gördükleri işkencelerin temsili resimleriyle dolu. Benim ilgimi çeken İkinci Dünya Savaşı bölümleri oldu. Nikola Tesla müzesi en ilginç ve en eğlenceli yer, ama birisinin Sırplara Nikola Tesla’nın pazarlanabilir bir turistik yanı olduğunu ve bir hediyelik eşya dükkanının hayli para kazandıracağını hatırlatması lazım. Alışveriş olarak her ne kadar her şey nispeten ucuz da olsa, alacak pek bir şey yok. Daha doğrusu alış veriş konusunda İstanbul’la dünyada yarışacak çok az şehir var; burası onlardan biri değil. una kıyısındaki restoranlarda güzel yemekler yiyebilirsiniz, arzu eden kumarda şansını deneyebilir diyor ve itiraf ediyorum ki yavaştan yaşlanmaya başlamışım, bu soru bilmediğim yerden... Ben geceleri bir güzel uyudum. Ekipten gece yarısı sonrasına akan arkadaşlar enteresan gece hayatı manzaraları çizdiler; salaş kulüplerden lüks mekanlara kadar bir yelpazeden bahsettiler. Benim tahminim kumarhane olan yerlerde kazananın parasını harcaması için yapılmış çok zenginlere özel mekanlar mutlaka vardır, ama heyhat artık erken uykum geliyor. Geceleri ne yapalım? T AKP’nin Taner Timur Taner Timur önlenebilir marksizm, insan ve toplum balibar, sève, althusser, bourdieu KarşıDevrimi C M Y B