Katalog

Cumartesi 3 Ekim 2015 EDİTÖR: ZEKİ TEZER TASARIM: SERPİL ÜNAY Mutfağa ateş düştü Kurdaki artışın dizginlemeyi zorlaştırdığı enflasyon, iklim değişiklikleri de eklenince tüketici için canavara dönüştü. Tüpgaza yüzde 10 zam geldi, bakliyat zamları da kapıda orlu kış koşullarının kendisini erken hissettirdiği ülkede, tüketiciyi sıkıntılı günler bekliyor. Merkez Bankası Başkanı Başcı’nın sebze meyve fiyatlarının tüketici enflasyonunu kötü etkileyeceği saptamalarına İstanbul Ticaret Odası (İTO) enflasyon verileri ve ziraaat odalarının açıklamaları eklenince mutfaktaki yangının kolay kolay söndürülemeyeceği görüldü. İTO’ya göre, eylülde fiyatı en çok artan ürün yüzde 22.28 ile patlıcan, fiyatı en fazla düşen ürün ise yüzde 18.09 ile balık oldu. İTO, 2015 Eylül ayında İstanbul’da perakende fiyatı en fazla artan ve azalan harcama kalemlerini açıkladı. Buna göre, eylül ayında İTO’nun İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi’nde yer alan 242 ürünün 67’sinin perakende fiyatı artarken, 33’ünün fiyatı düştü, 142’sinin fiyatı değişmedi. Mevsimsel şartlara bağlı olarak ürün arzında azalma yaşanan patlıcan, eylül ayı itibarıyla yüzde 22.28 ile fiyatı en fazla artan ürün oldu. Fiyatlarında artış yaşanan diğer ürünler yüzde 19.39 ile karpuz, yüzde 17.54 ile taze fasulye ve yüzde 14.74 ile yumurta şeklinde sıralandı. ekonomi 9 Z Kuru gıdada da zam göründü am yağmuru sebze meyvenin bol olduğu yaz aylarında bile durmazken kışlık gıdalarda da zam hazırlığı başladı. Kuru fasulye, nohut, mercimek daha tarlada zamlandı, zamlar markete yansırsa vatandaş yandı. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) tarafından hazırlanan, gıda ürünlerine ait üretici, hal, pazar ve market fiyatları araştırmasına göre, eylülde üreticiden çıkış fiyatı geçen seneye göre, kuru fasulyede yüzde 33.7, kuru soğanda yüzde 21, nohutta yüzde 19.2 ve yeşil mercimekte yüzde 15.6 oranında arttı. Bu ürünler pazar ve markete gelinceye kadar aracı kârları ve nakliye bedellerinin de eklenmesiyle kat kat yükselecek. TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, eylülde üretici fiyat artışlarıyla ilgili, hasat edilen ürün miktarındaki değişime bağlı olarak salatalık ve yeşil fasulye üretici fiyatlarında artışın meydana geldiğini söyledi. Bayraktar’ın verdiği bilgiye göre, kuru fasulyede yeni sezon üretici fiyatı, geçen yıla göre yüzde 33.7 arttı. Kuru üzümde meydana gelen artış da don nedeniyle rekoltede görülen Tüpgaz dünden düşüşten kaynaklandı. itibaren yüzBayraktar, üretici ile de 10.72, otomarket market fiyatlagaz yüzde 9.17 rı arasındaki farkın eylül(kilogramda 27 de de sürdüğünü, üreticikuruş) zamlande 49 kuruş olan domatedı. Zam pompasin markette 2.5 liraya sada litreye 15 kuruş yansıyacak. tıldığını söyledi. Neden Ahmet Hakan? erör, tehdit, şiddetle, yasal demokratik hakların kullanılması, özgürlüklerin gasp edilmesiyle... Kitlelerin susturulması, teslim alınmasında hedef seçilen kimliklerin, tarafların sorgulanması, doğru okunması... Baskışiddetterör estirerek gasp edilmesi amaçlanan hakların savunulmasında, dik duruşta; “susturamazlar”, “korkmuyoruz”, “yolumuzdan dönmüyor, haklarımızı kullanmaktan vazgeçmiyoruz” demek, güçlü tepki verebilmek kadar anlamlı, önemli, işlevseldir... Azmettirenlere ulaşamadığımız, asıl suçlular ve amaçlarına ilişkin sağlıklı sonuç yargıya varamadığımızda da sadece hukuk devleti, demokrasinin işletilmesi, suçluların adil hesap vermeleri sonuçlarına ulaşamadığımız gibi, insan haklarımızı kullanabileceğimiz, barış içinde birlikte yaşayabileceğimiz uygar bir toplum düzenine ulaşmamız, demokratik düzenimiz ağır yaralar alıyor. Rejimi biçimsel demokrasi olup yaşamın her alanına dönük hak ve özgürlüklerin kullanılabilmesi, insani değerlerde en diplere düşmüş ülke olmamız boşuna değil... Yıllar sonra “kanlı pazar” eylemlerinin arkasındaki güçlerin, azmettiren suçluları, tetikçilerinin, ülkemize yönelik hesaplarının odağında, çağdaş uygarlığı, demokrasiyi yakalamaya çalışan örgütlü gençliği dağıtmak olduğunu söylemek bir anlam taşıyor mu? Kanlı pazar eyleminde rol alan İslamcı örgütlenme önderlerinin ünlü isimlerini bugünün siyasal yaşamımızda önemli, etkin görevlerde görmüş olmakla varacağımız çıkarımlar, dersler ne kadarı ile işlevsel? Ülkemizi 12 Mart’a taşıyan gelişmelerde, kilit dönemeçte rolü yadsınabilir mi? Çağdaş demokrasiyi yakalamada en ileri anayasal düzenimiz, sol demokratik siyasal partilerimiz, çok güçlü sendikal örgütlülüğümüz, aydınlanmada öncülük üstlenmiş liderlerimizi, Karadeniz’ler, Gezmiş’lerin yaşamlarıyla, tüm aydınlanmacılarımıza cezaevlerinde ödetilenleri yok sayacak mıyız? DİSK’in 1 Mayıs etkinliğini, “kanlı 1 Mayıs”a çeviren derin provokasyonunun, ülkeyi çok daha baskıcı 12 Eylül darbesine taşıyan faili meçhuller halkalarında en önemli dönemeç taşı olduğunu, bugün toplumumuzun büyük çoğunluğunun görmüş olmaları, kirli oyunlarının sonuca varmalarını engellemedi... En kötüsü sözde askeri darbelerle hesaplaşma şovunda sahneye konan iktidarları dönemi siyasal oyunlarıyla, kafalar daha da karıştı... HHH Dünya dengeler değişiminde ülkemiz de içinde, insan hakları kazanımları geriye püksürtülen ülkelerde, askeri darbelerin yerine, sivil otoriterleşme yollarının önü açılıdı... Evrensel insan hakları, değerleri, algıları, örgütlenmeleri üzerindeki kavram karmaşalarıyla, çatışmacı cepheleşmelerde, paramparça, gettolaşmalar gündeme girdi... Şimdilik İslam dünyası, Ortadoğu, çoğunluk yoksul güney dünyası ülkeleri boyutlarında ırklar ve inançlar üzerinde iç savaşlar bataklığına çekilmiş ülkelerin, kaoslarında yaşananlar kadar olmasa da ülkemizdeki gidiş, yaşananlar da yüz güldürücü değil... 12 Eylül projesi ile Türkiye’nin aşağıya çekilmesinde yaşananlar, ödenen çok ağır bireysel, toplumsal bedeller de yetmeyip düzenin yeni çıkmazlarında yeni kirli çıkar projelerine gereksinimler gündeme girdi... Uğur Mumcu’nun katledilmesi en etkili dönemeç taşlarından biri, Özalizmin sistemin kriz bunalımı içinde kırılmasının arkasından, Cumhuriyet aydınlarının hedef alınmalarını düz mantıkla, dünya ölçeğinde ırk ve din ayrımcılığı üzerinden işletilen tuzağın, projelerin doğal sonuçları gibi okuma eğiliminde olduk. Azmettirenler için kuşkusuz; Cumhuriyet kazanımları, aydınlanma birikimi, laiklik, Atatürk devrimciliği de içinde, Anadolu’nun tarihinden beslenmiş çokkültürlülüğün, insan eksenli sol sentezinde buluşanlarını çökertmek önemliydi. Şimdilerde toplumları paramparça eden, ırkçılık, dincilik batağında aşağı çeken projeler, iktidarları, çatışmaları dünyayı kasıp kavurmakta... Günümüz kirli çıkarlar iktidarlarının ömürlerini uzatmada, ırkçılık, dincilik üzerinden kurulu tuzaklarda, evrensel insan hakları, örgütlenme, basın özgürlüğü, demokrasi kriterlerine yer yok... Bu kez otoriterliğe biat etmeyen sermaye, basın, gazeteciler hedef tahtasındalar... T Z Yukarı yönlü risk Önceki gün Merkez Bankası PPK tarafından yapılan açıklamada, talep koşullarının enflasyondaki düşüşü destekleyeceği belirtildi. Her ne kadar yılın son çeyreğinde işlenmemiş gıda fiyatlarının bir miktar düzeltme yapması beklense de, fiyatların eylül itibarıyla izlediği seyir yılsonu gıda enflasyon tahminine dair yukarı yönlü risk oluşturuyor. l Ekonomi Servisi Merkez: TÜFE yükselecek ürkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’ndan (TCMB) enflasyon uyarısı geldi. TCMB’nin Para Politikası Kurulu (PPK) özetlerinde “Döviz kuru hareketleri çekirdek enflasyon iyileşmesini geciktiriyor” ifadesi yer aldı. Merkez Bankası, özetlerde eylülde taze meyvesebze kaynaklı işlenmemiş yıllık gıda enflasyonunun yükselece T ğini açıkladı. Şunların altı çizildi: 4 Enflasyonun ana eğiliminin yavaşlamakla birlikte yüksek seyrini sürdürdüğüne işaret etti. 4 Eylüle ilişkin öncü göstergeler, taze meyve ve sebze fiyatları kaynaklı işlenmemiş gıda fiyatlarının yıllık enflasyonu yükseletebileceğini gösteriyor. 4 Enerji fiyatlarındaki gelişmeler, enflasyonu olumlu etkilemeye devam edecek, ancak döviz kuru çekirdek enflasyondaki iyileşmeyi geciktirecek. Galataport’a bakanlıktan onay Cevher Özden telli namlı Abidin Cevher Özden’in, iş adamı Korkmaz Yiğit’ten alacağı yıllar sonra İstanbul Avcılar’da binlerce aileyi vurdu. Özden’in oğlu, Yiğit’in, borcunu tahsili için dava açtı. Hürriyet. com.tr’nin haberine göre dilekçede, Yiğit’in Avcılar Ispartakule’de yüzlerce dönüm araziyi hileli yollarda sattığı iddia edildi; bu arazilere tedbir konulması istendi. Ticaret Mahkemesi geçen günlerde kararını verdi. Mahkeme, üzerinde 4 bin civarıkonut bulunan araziler için tedbir kararı verildi. Karar olduğu sürece kimse dairesini satamayacak. Haziran 2008’de intihar eden Abidin Cevher Özden’in mirasçılarına bıraktığı bir senet yıllar sonrası iki önemli davaya konu oldu. Özden’in oğlu Süleyman Cemil Bahadır’ın başvurusu sonrası geçen yıl açılan dava İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Davanın 17 sanığı bulunuyor. l Ekonomi Servisi 4 bin aileye satılamaz şoku iyasaya olan borçlaP rı nedeniyle 2008’de intihar eden Banker Kas oğuş Holding’e ait Şehir Plancıları, Mimarlar ve İnşaat Karaköy Sahili’nde Mühendisleri Odaları tarafından açılan ve Danıştay 6. Dairesi’nde otel, restoran, cafe halen süren davalara karşın Çevre ve mağazalardan oluve Şehircilik Bakanlığı projeye şan Galataport projeonay verdi. sine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan “ÇED olumlu” kararı çıktı. Şehir Plancıları, Mimarlar ve İnşaat MüHAZAL hendisleOCAK vaziyer Limanı, kamuoyunda ri Odaları tarabilinen adıyla Galataport profından açılan ve Danıştay 6. Dairesi’nde halen süren dava jesine ait imar planlarına Şeda bilirkişi, projenin yanlış ve hir Plancıları, Mimarlar ve İnşaat Mühendisleri Odaları daeksiklerine dikkat çekip kava açmış, mahkemece yürütmu yararı bulunmadığını ve kıyı şeridinin kamuya kapatı meyi durdurma kararı almıştı. Danıştay 6. Dairesi’ne talacağının altını çizmişti. şınan davada bilirkişi geçen Doğuş Holding’in 1 milyon aylarda raporunu açıklamış100 bin dolarlık yatırım yaptı. Projenin kamu yararına aytığı Karaköy Sahili şeridinde otel, restoran, cafe ve mağaza kırı olduğu belgelenen raporda planların koruma amaçlardan oluşan Salıpazarı Kru D lı olmadığı, kıyı şeridinin kamuya kapatılacağı ve dolgunun rıhtımı kapatacağı vurgulanmıştı. Yapıldı gösterdiler Doğuş Holding, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci için 27 Temmuz’da bakanlığa başvurdu. Çevre ve Şehercilik Bakanlığı da mahkeme sürecini beklemeden önceki gün “ÇED Olumlu” kararı verdi. ÇED raporunda çarpıcı ayrıntılar da yer aldı. Raporun halkın katılımı bölümünde geçenyıl ağustos ayında halk tarafından yaptırılmayan ÇED toplantısı için yapıldığı bilgisi yer aldı. Raporun bu bölümünde “halk tarafından yeterli sayıda katılımın sağlandığı belirtilerek toplantı yapılırken ÇED toplantısının proje karşıtı bir grup tarafından engellendiği” ifade edildi. Söz konusu bölümde bir diğer çarpıcı ayrıntı ise halkın katılım toplantısı fotoğraflarında halk toplantısından görünüm başlığı altında sadece toplantıyı izleyen basın mensupları yer aldı. İstanbul Kent Savunması üyeleri ve yurttaşlar toplantıyı Galataport projesinin Karaköy sahilini özelleştirerek halka kapatacağı gerekçesiyle yaptırmamıştı. l İSTANBUL Gelişen piyasalar tamamen dengesiz igorta ve finansal yatırım devi Allianz’ın Baş Ekonomi Danışmanı Mohamed ElErian, gelişen pi S Mohamed ElErian yasaların tamamen dengesiz hale geldiğini söyledi. CNBC’ye konuşan ElErian, gelişen ülkelerin ABD ve Avrupa’nın büyüme oranlarını muhtemelen aşağıya çekeceğini, ABD’deki güçlü trendin büyümeyi yavaşlamadan korumaya yetmeyebileceğini de belirtti. Tüm gelişen ekonomilerde yavaşlama görüldüğünü ve Avrupa Merkez Bankası’nın (AMB) büyük ihtimalle kurtarma programını genişleteceğini söyleyen ElErian, yılbaşında AMB’nin daha uyarıcı olacağından endişe ettiğini vurguladı. El Erian, ABD Merkez Bankası’nı (FED) da faizleri düşük tutmakla eleştirerek, politika yapıcılar müdahale etmediği için ekonomi ve finansal piyasalar üzerindeki riskin arttığını vurguladı. AMB Başkanı Mario Draghi de 23 Eylül’de yaptığı açıklamada, bankanın yeni kurtarma programları konusunda karar vermek için daha fazla zamana ihtiyacının olduğunu söylemişti. FED, 17 Eylül’de yaptığı toplantıda faizleri değiştirmemiş, ancak yıl sonunda arttırabileceği sinyalini vermişti. l Ekonomi Servisi Sermaye kaçıyor Gelişen piyasalara ilişkin endişeler sermaye kaçışının hızlanmasına yol açtı. Uluslararası Finans Enstitüsü, bu yıl gelişen piyasalardan 1988’den beri ilk kez net sermaye çıkışı yaşanacağını duyurdu. Çıkışın yıl sonuna kadar 540 milyar doları bulacağını öngören enstitü, çıkışın 2016’da 306 milyar dolara gerilemeseni bekliyor. Yatırımcılar sadece üçüncü çeyrekte 40 milyar dolar para çekti. Bu, 2008’den bu yana en yüksek miktar. 5 milyon kişiye finansal okur yazarlık eğitimi Türkiye Ekonomi Bankası ve Milli Eğitim Bakanlığı ortaklığı ile geliştirilen Bütçemi Yönetiyorum Projesi kapsamında 3 yılda 5 milyon kişiye finansal okur yazarlık eğitimi verilmesi hedefleniyor. Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ve Türkiye Ekonomi Bankası işbirliği ile gerçekleşen, proje için ilk adımlar atıldı. Bir milyon 500 bin lira bütçeli proje ile tasarrufu artırmak ve yatırıma dönüştürme amacı güdülüyor. Hedef kitlesi bütçe yönetimi konusunda sıkıntı yaşayan aileler olan proje kapsamında Türkiye genelinde halk eğitim merkezlerindeki yaklaşık bin öğretmen, finansal okur yazarlık eğitmeni olarak yetiştirilecek. C M Y B