19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Olaylar ve GOrUSler kültür sanat SykesPicot’nun sonu Coşkun Muslu Akademisyen – Yazar ODTÜ Uluslararası İlişkiler 20 EDİTÖR: ÖZGÜR MUMCU ve SİNEM USER KARA TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Cumartesi 3 Ekim 2015 tilaf devletleri tarafından Birinci Dünya Savaşı sürerken kotarılan gizli anlaşmalardan biri olan SykesPicot Antlaşması’na yapılan bu göndermeyle aslında, savaş sonrası oluşturulan bölgesel düzen kastediliyordu. Günümüz Ortadoğu devlet ve sınırlarının oluşturulmasında San Remo Konferansı ile Lozan Antlaşması bu anlaşmaya göre çok daha belirleyici olmuşlarsa da, “SykesPicot düzeni”, hiç kuşkusuz, bölgeye dönük emperyalist müdahalelerin kod adı oluyordu. İ Çok değil, bir yıl kadar önce IŞİD, bir yandan Suriye’de kontrol ettiği bölgeleri genişletip diğer yandan Irak’ın üçüncü büyük kenti Musul’u ele geçirdiğinde, yayımladığı bir propaganda videosuyla “SykesPicot’nun sonunu” ilan ediyordu. UPSD’den Ahmet Hakan’a destek luslararası Plastik Sanatlar Derneği, geçen gün evinin önünde saldırıya uğrayan Ahmet Hakan’a yapılan saldırıyla ilgili açıklama yayımladı. Saldırının basına ve gazetecilere karşı girişilen ağır tahrikin sonucu olduğu belirtilen açıklamada, “özgür basının susturulduğu, tehdit edildiği hiçbir ülkede hukuk devletinin varlığından söz edilemez. Sürekli olarak kendilerini yurtdışında ‘mağdur demokrat’ olarak tanıtan iktidar çevreleri, yurtiçinde gerek demokratik kitle örgütlerine, gerek özgür basına, gerek sanata U Yapay sınırlar Meşhur yakıştırmadır: Ürdün ile Suudi Arabistan arasındaki sınır çizgisindeki zikzağın, o dönem İngiltere’nin sömürgelerden sorumlu bakanı olan Winston Churchill’in, 1921 yılında Kahire’de, bol içkili bir öğle yemeği sonrası bu sınırı tek bir dolmakalem hamlesiyle çizmekteyken hıçkırması sonucu ortaya çıktığı anlatılır. Bu yakıştırma ile zihinlerde pekişen “yapay sınırlar” anlatısının mantıksal mütemmim cüzü, bölgemiz Arap devletlerinin tam da bu yapaylıkları yüzünden başarısızlığa mahkum zorlama yapılar oldukları savıdır. karşı yürüttükleri politikalarla maalesef gerçek kimliklerini fazlasıyla deşifre etmişlerdir. Hürriyet gazetesine yapılan saldırı, Ahmet Hakan’a yapılacak fizik saldırının işaretini fazlasıyla vermişti” ifadesi yer aldı. Yakalanan sanıkların adalet önünde hesap vermesi gerektiği belirtilip, “Şimdi yakalanan sanıkların Türk adaleti önünde hesap vermesi ve kendilerini harekete geçiren gerçek ‘organizatörlerin’ ortaya çıkması Türkiye’de demokrasinin korunması açısından olmazsa olmaz bir mecburiyet halini almıştır” denildi. l Kültür Servisi Atölye ve kurslara kayıtlar başladı Suriye, Irak, Libya ve son olarak Yemen örnekleri, böylesi ülkelerde siyasal rejimlerin en küçük bir krizde, farklı mezhepten olan insanların vahşice katletmeye hazır bulunduklarını gösteriyor. si ülkelerde siyasal rejimlerin en küçük bir kriz veya emperyalist müdahalede beka sorunuyla karşı karşıya kaldığını ve farklı etnik grup veya mezhepten olan insanların birbirlerini vahşice katletmeye hazır bulunduklarını gösteriyor. SykesPicot düzeni, bölge halklarının eşit ve medeni yurttaşlık ülkülerinin üzerine çöküyor. Churchill’in hıçkırığı, bir asır sonra bölgemizde yeniden kol geziyor. Hıçkırık deyip geçmemek, eşit ve medeni yurttaşlık ülküsünün üzerine titremek gerekiyor. Zira modern siyaset zemini bir kez yitirildiğinde, ne burjuva demokrasisi kalır ne de sınıf siyaseti, yalnızca zorbalık hüküm sürer. adıköy’deki Zeki Göker Kültür Merkezi’nde kurs ve atölye kayıtları başladı. Adını 2006 yılında aramızdan ayrılan Ankara Birlik Tiyatrosu’nun kurucusu, ünlü tiyatro yönetmeni Zeki Göker’den alan kültür merkezinde gitar, bağlama, piyano, tiyatro, resim, ritim/bateri, keman, yan flüt, fotoğrafçılık, şan eğitimi, elektro gitar, klarnet ve erbane kursları; yanı sıra K Esas sorun Ortadoğu’ya dönük bu yaklaşımın IŞİD’e has olmadığı, SykesPicot düzeninin gerçekten sona erip ermediği sorusunun bölge uzmanları tarafından ciddi incelemelere konu edilmiş olmasından anlaşılabilir. Fakat bu incelemelerin hepsi, şu veya bu ölçüde, bölgenin esas sorununun, sınırların yüz yıl kadar önce büyük güçler tarafından çizilmiş olmasının çok ötesinde olduğunu ortaya koyuyor. Sınırlar, ayırdıkları devletler gibi ve aslında tam da bundan dolayı, tarih üstü değil, belirli tarihsel süreçlerin sonucu ortaya çıkan olgulardır. Bunların, doğrudan ilgili devletlerin kurucu veya yöneticileri tarafından mı, yoksa bölge dışı aktörler tarafından mı belirlendiği çocuk tiyatrosu, çocuk korosu, felsefe seminerleri ve Kızılca Kıyamet Sokak Tiyatrosu konulu atölyeler düzenleniyor. Zeki Göker’in politikmuhalif sanat ve vefa” anlayışından hareketle kurulan ve oluşumu Gezi Direnişi sırasında tamamlanan kültür merkezi, bünyesindeki Kızılca Kıyamet Sokak Tiyatrosu’yla da işçi grevleri ve halkın doğa savunmasına destek veriyor. (216 414 26 97) Kutman’ı ağlatan sürpriz İ sveç’in başkenti Stockholm’de, bu yıl ilki düzenlenen Uluslararası Komedi Film Festivali’nin açılışına katılan Perran Kutman’a sanatçıyı duygulandıran bir sürpriz yapıldı. Özel davetli olarak katıldığı törende iki İsveçli tiyatrocu sahnede ‘Perihan Abla’ dizisinin şarkısını Türkçe söyleyince, Kutman gözyaşlarına hâkim olamadı. Sahneye çıkarak İsveçli ti de bir yerden sonra önemsizleşir. Yırtıp atmak mı? Modern bir devlet inşası sürecine uygun toplumsal güçlerin zayıf da olsa bulunduğu, kökleri önceki asırlara dayanan OsmanlıTürk modernleşmesi gibi belirli bir tarihsel birikime ve kazanımlara sahip halklar, başkalarınca çizilip dayatılan sınırları da yırtıp atabilirler. Mondros’tan Lozan’a uzanan Türk siyasi tarihi, bunun bir örneğidir. Kâh eşitsiz gelişme kâh emperyalist güçlerin geri bıraktırması nedeniyle üretici güçleri gelişmemiş toplumlar ise, ya modern yönetim biçimlerine hiç sahip olamıyorlar ya da bu yapılar için meşruiyet üretebilecek eşit ve anayasal yurttaşlık gibi kurumların yerine, zora, rant dağıtımına ve aşiret, kabile veya din gibi premodern ilişki ağlarına dayanma yoluna gidiyorlar. İşte Suriye, Irak, Libya ve son olarak Yemen örnekleri, böyle Churchill’in hıçkırığı yatroculara teşekkür eden Kutman, yaptığı konuşmada çok duygulandığını belirtti. 4 Ekim’e kadar 10 ülkeden 10 komedi filmi ağırlayacak festivalde bu akşam, Perran Kutman’ın başrolünde oynadığı 1981 tarihli ‘Gırgıriye’ filmi de gösterilecek. Ayrıca festivalde Gül Sunal da eşi için kaleme aldığı ‘Kemal: Hadi gel, bi kahve içelim’ kitabının tanıtımını yapacak. l AA YEPYENİ BİR TEMPO 28 yıllık geçmişiyle Türkiye'nin en külT dergilerinden Tempo yenilenen yüzüyle okurlarının karşısında! 05.09.2015 tarihinden itibaren ehliyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. Sezer Acar Trakya Üniversitesi’nden almış olduğum geçici mezuniyet belgemi kaybettim. Hükümsüzdür. Mehmet Ali Çetin İkonİk İsİmlerİn bİyografİlerİ, portrelerİ, sanat, tasarım, stİl konuları, farklı düşüncelere kapı aralayan makaleler...yaşam tarzına derİnlİk katmak İsteyenler İçİn... T.C.GAZİANTEP 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ Sayı: 2015/734 Esas Davacı, ALİ ACARLIOĞLU ile mahkememizde görülmekte olan gaipliğe karar verilmesi davası nedeniyle; Gaziantep ili, Şehitkamil ilçesi, Zülfikar Mah/köy, cilt no: 115 hane no: 21’de nüfusa kayıtlı Mustafa ve Hatice’den olma 01/01/1949 D.lu 23284867572 TC kimlik nolu Celal Acarlıoğlu’nun 1978 yılından bu yana kayıp olduğu, tüm aramalara rağmen bulunamadığı, bu güne kadar sağ veya ölü olduğu hususunda bir haber alınamadığından, sağ olduğu takdirde Celal Acarlıoğlu’nun veya kendisini tanıyanların 6 ay içerisinde Gaziantep 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurmaları veya beyanda bulunmaları ilanen tebliğ olunur. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 150444) C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle