19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 16 Eylül 2015 yorum TASARIM: SERPİL ÜNAY 16 alı günü yazım şöyle bitiyordu: “Benim kuşağım ‘555K’ parolasını bilir! Dönemin diktatör Başbakanı Adnan Menderes’e karşı gösteri kararlaştırılmıştı. ‘555K’nin açılışı, ‘5 Mayıs’ta, saat 5’te, Kızılay’da buluşalım’ demekti. Paroladan habersiz olan Menderes, Kızılay’dan geçerken tartaklandı. O olay, Menderes’in sonunun başlangıcı olmuştu! Şimdi gündemde bunun iki katı olan ‘10.10.10G’ var. Açılmışı: ‘10 Ekim’de saat 10’da Garda’ Bombalar masum insanları öldürdü… Bu olaydan sonra ‘halkın başı’ değil kınamak, istifa etmelidir. Hemen yeni bir ‘cumhurun başı’ seçilerek, ülkeye huzur, güvenlik getirilmelidir…” Bu satırlara Sultan’dan “Devleti ve şahsımı sorumlu tutanlar terörle aynı saftadırlar” biçiminde tepki geldi… Meğer ben de bir teröristmişim! HHH Fin gazeteci Tom Kankonnen açıkça sordu: “Bazı vatandaşlar sizden korkuyorlar. Siz, ülkenizi diktatörlüğe çekiyorsunuz? Siz diktatör müsünüz?” Alman Handelsblatt gazetesi: “Türkiye, şu sıralarda dışarıdan etki edilmesi zor bir barut fıçısı konumunda. Toplum derin biçimde bölünmüş durumda. Halkın yarısı Erdoğan’ı ülkenin en iyi, diğer yarısı ise en tehlikeli cumhurbaşkanı olarak görüyor.” İngiliz Independent gazetesi, “Türkiye, karizmatik ve hırslı liderinin yönetimiyle Alman karikatürü S terör sahnesi!.. ki sahne... Birincisi Ankara katliamında. Patlama bölgesinin çok yakınında bir seyyar köfteci var, görüntüleri internette. Önce tezgâhını bırakıp, herkes gibi kaçıyor. O da ne? Daha dakika geçmeden dönüp ızgaranın üstündeki köfteleri yanmasın diye çeviriyor. Tezgâhının önünde parçalanmış insan bedenleri, kan, çığlıklar... Köftecinin bu davranışı nasıl açıklanabilir? Şoktan ötürü mü, yoksa? HHH İkinci sahneye milyonlar tanık oldu; Konya’da milli maç öncesi. Ülkenin bağrı delinmiş, çoluk çocuk, yaşlı, genç, kadın, erkek onlarca insanımız ölmüş, alçakça bir terör saldırısı, üç günlük yas... Bir dakikalık saygı duruşu, tribünlerden yansıyan ıslıklar, yuhalamalar ve tekbir sesleriyle bölünüyor. Hayatın aynası futboldan yansıyan, insanlıktan uzak, utanç verici, acı verici bir tabloyla sarsılıyoruz... Bu nasıl insanlık dışı anlaşılmaz bir tutumdur, üstelik milli maçta? Bölünen toplumdur oysa. Saygı duruşundaki “saygısızlık”, Ankara’daki saldırının bir uzantısı oluyor. HHH İnsanımız nasıl bu hale geldi, nasıl bölündü? Toplum neden parçalandı? Iktidarın yarattığı toplumsal ayrışmanın sonucudur. Bu sevgisizlik, saygısızlık merhamet yoksunluğu düşmanlık kutuplaşma nefret söylemi ötekileştirme yok sayma vicdansızlık alçaklık baskı, zorbalık, saçmalık, zırvalık ve yasaklar. Utanç vericidir... Ortak sevinç ve tasada bir araya gelmeyen, ayrışan ulusun geleceği ne olabilir? HHH Yugoslavya benzeri bir yıkım mı kapıda? Daha kanlı, daha büyük çatışmaların, ölümün, kavganın, şiddetin, iç savaşın çan sesleri mi? Kaygı verici... Ancak, akla, bilime, iyiliğe, umuda, insanlığa ve geleceğe inandığımız, mücadele ettiğimiz sürece başaramayacaklar. İ Ah Bu teröristler! Erdoğan birçok eski destekçisini soğuturken tüm bunlar tersine döndü. Hükümet, gazetecileri hapse attı, siyasi gerekçeli vergi denetimleriyle işadamlarının peşine düştü ve barışçıl göstericileri bastırdı.” Cumhuriyet gazetesi: “Erdoğan’a hakaretten bir yılda 236 soruşturma. AİHM Kavşak Yargıcı Işıl Karakaş, Türkiye’deki soruşturmaların AİHM içtihadına aykırı olduğunu vurguladı.” Peki, ekteki yabancı karikatürlere ne demeli? Yabancı basın da mı terörist? HHH tehlikeli ve meçhul bir alana girdi. 10 Ekim Ankara Garı teröründen sonra, başta Türkiye kargaşaya sürükleniyor.” kendisi istifa etmesi gerekirken, ne Başbakanı, ne İngiliz Times gazetesi: “Erdoğan İçişleri Bakanı, ne de MİT Müsteşarı istifalarını verdiler. 1000 odalı sarayında oturup Kamuyu tatmin için Ankara Emniyet Müdürü ile iki düşmanlarına bağırırken, Kral Lear’in şube müdürü görevlerinden alındı… Aklı sıra, oldu da karanlık ve huzursuz zamanlarındaki gibi, kendini savaş, çatışma ve Sallanıyor bitti maşallah… Sultan gibi 400 milyon dolarlık A330 Airbus özel karşılıklı suçlamalarla parçalara uçağı olmayan Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli bölüyor. Sınırında genişleyen savaşın bulaştığı Türkiye, Niinistö, Ankara’ya THY’nin tarifeli uçağı ile aktarmalı kargaşaya doğru kapaklanıyor. (…) olarak geldi. Toplumsal iletişime şu sözleri yansıdı: Erdoğan’ın gücü elinde toplama arzusu sadece “Finlandiya’da saraylar kullanmadık. Biz her zaman iç politikayı kirletmiyor, dış politikada da olumsuz yoksul bir ülkeydik. Ak Saray’da umarım kaybolmam. sonuçlara neden oluyor. Bu durum, Türkiye’nin Binden fazla odası olduğunu okudum. Belki yanımda bölgedeki nispeten istikrar sağlayıcı ülke imajını, pusula olabilir…” muğlak ve bazen de yıkıcı bir müttefike dönüştürdü.” Cumhurbaşkanı Niinistö’nün “dolaylı” sözleri, İngiliz Daily Telegraph gazetesi: “Erdoğan’ın IŞİD gazeteci Kankonnen’in “dolaysız” sorusu, bizim ve Suriye’deki ikiyüzlülüğü Türkiye’yi felakete giden yargımızı doğrulamıyor mu? Yoksa onlar da mı yola soktu.” terörist? Amerikan Nev York Times gazetesi: “Son yıllarda Özgen Acar KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] 10 Ekim 2015 katliamı ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] SÜPER LOTO 16, 18, 28, 33, 38 ve 48 6 BİLEN: 1 milyon 209 bin 436 TL (1 kişi) 5 BİLEN: 2 bin 213’er TL 4 BİLEN: 53.10’ar TL 3 BİLEN: 6.50’şer TL 16 EKİM 2015 SAYI: 32881 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ORHAn ERİnÇ AKIn AtALAY İcra Kurulu Başkanı Genel Yayın Yönetmeni HARBİ SEMİH POROY CAn DünDAR Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Tahir Özyurtseven Haber Koordinatörleri Murat Sabuncu Ayşe Yıldırım Başlangıç Yazıişleri Müdürleri Bülent Özdoğan Baydu Can Sorumlu Müdür Abbas Yalçın Görsel Yönetmen Hakan Akarsu l Haber l Ekonomi: Reklam Tanıtım ve Halkla İlişkiler Genel Koordinatörü Ayşe Cemal Reklam Genel Müdürü Özlem Ayden Şalt Reklam Genel Müd. Yrd. nazende Körükçü Reklam Grup Koordinatörü Hakan Çankaya Rezervasyon Yönetmeni Onur tunalı Merkezi Müdürü: Aykut Küçükkaya l Dış Haberler: Pınar Ersoy Olcay Büyüktaş l Kültür Sanat: Evrim Altuğ l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven [email protected] Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Ahmet Rasim İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık Halit Ziya Sok. No: 14 Çankaya 06550 Ankara Bulvarı 1352 S. 2/3 İzmir Tel: (0232) 441 12 20 Tel: (0312) 442 30 50 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Can Dündar, Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Mali İşler Müdürü: Bülent Yener l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 05.43 05.28 05.51 nAMAZ VAKİtLERİ Güneş Öğle İkindi 07.0 9 12.57 15.59 06.52 12.41 15.45 07.14 13.04 16.10 Akşam 18.33 18.18 18.43 Yatsı 19.52 19.36 19.58 eçen hafta “Cumartesi” günü Ankara’da yapılan “Barış Mitingi”ne “uygulanan” inanılmaz katliam, “seçim sürecine yönelik” bir saldırıymış, Başbakan Davutoğlu’na göre... Demeçlerinde birçok kez dile getirdi bu vurgulamayı. Ülkemizi temelinden sarsan bu boyuttaki bir olayı, bu bağlamda görüp, bunun sınırları içinde değerlendirmek, Türkiye için büyük bir talihsizliktir; özellikle de “Ortadoğu” haritasının yeniden çizilip, ülkelerin sınırlarının yeniden belirlendiği şu süreçte... Türkiye’yi de bölerek, “Güneydoğu Anadolu”yu tümüyle kaplayan, “Doğu Anadolu” üzerinden de “Karadeniz”e ulaşan bir “Kürdistan”ı içeren bu son “Ortadoğu” haritasını oluşturan “ABD”nin, bu parçalanmayı nasıl düzenleyeceğinin ilk işaretlerini “88” yıl önce “Senatör Upstown” vermişti. ABD Senatosu’nun “1927” yılının “Ocak” ayındaki bir oturumunda “Upstown”, “Ortadoğu” ile ilgili olarak yaptığı konuşmasında Türkiye’yi ele alır; henüz dört yıllık genç “Türkiye Cumhuriyeti Devleti”nin varlığının uluslararası belgesi olan “Lozan Antlaşması”na saldırır, yetinmez “Atatürk”e dil uzatır, özetle şöyle der: “Bu antlaşma hunhar Timurlenk, sefil korkunç İvan, kepaze Cengiz Han gibi olan bir diktatörün zekice yürüttüğü bir politikanın toplamıdır. Savaştan bıkmış dünyaya, bütün uygar uluslara onursuzluk getiren bir manevrayla anlaşmayı kabul ettirebilmiştir.” Senato, Upstown’ın bu görüşünü alkışlarla karşılayacak, böylece de “ABD”, “Lozan”ı imzalayıp onaylamayacaktır. Senatör’ün, “TC Devleti”nin ilk Cumhurbaşkanı “Atatürk” ile ilgili bu “ilkel” nitelemelerine, yıllar sonra bir destek, bir katkı da Türkiye’nin “son” yani günümüz “Cumhurbaşkanı” tarafından Başbakanken gelecek, “R.T. Erdoğan” da “Atatürk”e “ayyaş” diyecektir; Upstown duysaydı kim bilir ne sevinirdi... Erdoğan’ın Atatürk’e bu kin dolu saldırısı, toplumda yarattığı ayrıştırmanın, bölünmenin en etkili olanı ve ötekilere de yol açanıdır. Ayrıca Erdoğan’ın, “Hem laik, hem Müslüman olunamaz!” kesinlemesinin, ülkemizde “ikilik” yaratmasının ötesinde, “İslam Dünyası”nın köktendincilerinin de ilgisini çekecek bir boyutta olduğunun altı çizilmeli... Kuşkusuz Senatör Upstown’ın Atatürk’e saldırısının baş nedeni, “ABD”nin Ortadoğu’yu Anadolu’yla birlikte avcuna alma planını sınırlayan “Lozan”ı yaratmış olmasıydı. Anımsanacağı gibi “emperyalizm”in lideri İngiltere”, “Birinci Dünya Savaşı” son bulunca “OrtadoğuFilistin”de başkenti Kudüs olan bir “İsrail Devleti” kurulmasını sağlamasından kısa bir süre sonra bu liderliği “ABD”ye bıraktı. Bu savaşta yenilen “Osmanlı Devleti”nden arta kalanın, “Amerikan Mandası” olmasını isteyen Osmanlı aydınlarının bu isteği, Atatürk’ün önderliğindeki “Ulusal Bağımsızlık Savaşı”nın kazanılmasıyla suya düştü. Bu yenginin (zaferin) ardından gelen “Lozan Antlaşması”, üç ay sonra “Cumhuriyet”in ilanıyla “TC Devleti”nin kurulması, kısa bir süre içinde de “laik” bir “hukuk devleti” niteliğini kazanması ne de olsa “Ortadoğu Müslüman” halkları için bir örnekti. Senatör Upstown’ın, “ABD” Senatosu’nda konuşmasından birkaç ay sonra “Atatürk” de, “15 Ekim 1927” günü yabancı devletlerin temsilcilerinin de katıldığı toplantıda büyük “Söylev”ini (Nutuk) “TBMM”de her gün altı saat okuyarak “20 Ekim” günü noktalayacaktı. Atatürk, “Söylev”in birçok yerinde özellikle şu günlerde ülkemiz için en çok gerekenleri de dile getirmiştir. Daha ilk günü şunu söyler: “Bizim aydınlık ve uygulanabilir gördüğümüz siyasal yöntem, ulusal siyasadır. Ulusal siyasa demekle anlatmak istediğim şudur: Ulusal sınırlarımız içinde her şeyden önce kendi gücümüze dayanarak varlığımızı korumak, gelişigüzel ulaşılamayacak istekler ardında ulusu uğraştırmamak, zarara sokmamak”. Ertesi gün de: “Tutkularının, duygularının esiri olan, kaynağı dışarda bulunan öğütlere uyan, yanlış görüşlü, yanlış anlayışlı kişiler yüzünden Türkiye her yüzyıl, her gün, her saat biraz daha gerilemiş, biraz daha çökmüştür!” uyarısını, “16 Ekim 1927” günü yapar, yani “88 yıl” önce “bugün”... Tarihte ve günümüzde bu denli yerinde, bu denli uzağı gören bir önderi olan kaç ulus vardır? Dahası, kendisine “ayyaş” diyen ve kendisinin yarattığı “TC Devleti”nin “Cumhurbaşkanlığı” koltuğunda oturanı da “88” yıl önce görüp “tarifleyen”!.. G C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle