19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Olaylar ve GOrUSler 20 EDİTÖR: ÖZGÜR MUMCU ve SİNEM USER KARA TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN kültür sanat Cumartesi 10 Ekim 2015 Süreç bitti, Kürtçe gitti! İBRAHİM GENÇ GazeteciYazar ugün anayasanın öğrenim hakkını düzenleyen maddelerine göre Kürtçe anadilde eğitim almak hâlâ yasak. Bu sebeple 20152016 eğitim ve öğretim dönemine Kürt çocuklarının anadilde eğitim almadan başlayacak olması bile Kürt sorununun çözümü noktasında ilerleme olmadığını gösteriyor. B Kürt sorununun çözümü önünde engel olarak ‘silahların bırakılmaması’ gösteriliyor. Bunun reel bir karşılığı olması için Kürtlerin bir halk olarak sosyal, siyasal ve anayasal taleplerinin karşılanmış olması gerekirdi. tanıştırılıp uyumunun sağlanması amaçlanıyordu. Şehir Tiyatroları oyuncusu ‘siyaset yaptığı’ gerekçesiyle memuriyetten çıkarılmıştı Levent Üzümcü Şantaj mı? Aynı şekilde pedagojik bir konu olan Kürtçe anadilde eğitim hakkının siyasal erk tarafından “silahların bırakılması” şartına bağlanması ancak bir şantaj olarak algılanabilir. Bu realiteye karşın Kürtlere yönelik “Neyiniz eksik?” ya da “Kürtler anadillerinde ağıt yakabiliyorlar” gibi söylemlerin devlet ciddiyetiyle alakası yoktur. Kürtler, Kürtçenin pazar dili haline gelebilmesi için her alanda önünün açılması gerektiğini belirtiyor. Dolayısıyla Halk Eğitim Merkezleri’nde (HEM) nasıl ki birçok dil ve iş kolu için kurslar açılabiliyorsa Kürtçe kurslar da açılabilmeliydi. Bu talebi Şubat 2014’te önce Milli Eğitim Bakanlığı’na ilettim. Sonrasında MEB’e bağlı olan Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’yle temasa geçtim. Bu girişimde amaç, anadilde eğitime alternatif üretmek değildi. Bununla; eğitim süreci tamamlanmış ileriki yaşlardaki Kürtlerin eğitilmesi, apolitik Kürt kesimin de Kürtçe ile tanıştırılarak Kürtçe okuryazarlığın geliştirilmesi, mağdur edilen Kürtçe öğretmenlerinin HEM’de istihdam edilmesi, batı illerinden Kürt bölgesine atanan öğretmenlerin seminerlerle Kürt dili ve kültürü ile Dil modülleri İstihdamı arttırmak için ihtiyaç duyulan öğrenim programlarını sürekli güncelleyen Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü bünyesindeki HEM’de kurs açılabilmesi için 10 kişinin talep etmesi ve bir usta öğreticinin olması yeterli. Burada MEB de gerekli modülü hazırlamakla sorumludur. Dolayısıyla Kürtçe kursların açılabilmesinin önünde yasal anlamda herhangi bir engel yok. Böylece Şubat 2014’ten Haziran 2014’e kadar süren temaslarımız sonucunda Bakan Nabi Avcı’nın da onayıyla modül hazırlama süreci başladı. Bu konuda gerekli katkıyı sağlamak adına Yaşayan Diller Enstitülerinin müdürlerinin de görüşlerini içeren bir raporu HEM’e sundum. Modül hazırlama birimince “Yaşayan diller modülü”nde Kürtçe (Kurmanci, Zazaca), Gürcüce, Çerkezce ve Lazca yer alacaktı. Yoğun temaslarımız sayesinde Kürtçe modül tamamlandı ve Şubat 2015 itibariyle yayımlanmaya hazırdı. Buna göre Kürtçe modül “Yaşayan diller” adıyla onaylanıp diğer dil modülleri de bittikçe buna ilave edilecekti. Kürtçe kurslarını Kürtçe yüksek lisans ve liKürtçe anadilde eğitim hakkının siyasal erk tarafından ‘silahların bırakılması’ şartına bağlanması ancak bir şantaj olarak algılanabilir. sans mezunları başta olmak üzere üniversitelerde Kürtçeyi seçmeli ders olarak almış olanlar da açabilecekti. Modülün en erken Mart 2015, en geç Nisan 2015’te onaylanmasını bekliyorduk. Bu süreçte MEB ile sürekli temas halindeydik. le engellenmesinin Kürtlerin 7 Haziran’daki tercihiyle ilgisi var. Çünkü Kürtlerin HDP’ye yönelmesi ile AKP, Kürtlerin en temel taleplerine bile kayıtsız kalmıştır. Asıl muhatap devlet Oysa Kürtlerin meşru taleplerinin asıl muhatabı devlettir. Çünkü iktidarlar gelip geçer ama devlet yapısı aynı kalır. Bu bağlamda MEB içinde yer alan bürokratların particilik yapmayı bırakıp yasalara göre davranması gerekir. Bu amaçla da Kürtlerin özellikle pedagojik taleplerinin siyasal rekabetten bağımsız olarak ele alınması lazım. Buna bağlı olarak Halk Eğitim Merkezleri’nde Kürtçe kurslarının açılması için bir an önce hazır bekleyen Kürtçe modül onaylanmalıdır. Bu zor zamanlarda yaşanacak böylesi bir gelişme, ülkede iklimi değiştirebilir ve halkları birbirine yakınlaştırabilir. Çünkü “Yaşayan diller” modülünün onaylanmasıyla Trabzon’da Kürtçe kursu, Hakkâri’de Lazca kursu açılabilir. Rafa mı kalktı? Fakat Mart 2015 itibarıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kürt sorunu yok, müzakere yok, taraf yok” çıkışıyla birlikte MEB yetkilileri ile bağlantımız koptu. Telefonlarımızı açmayan yetkililer artık geri dönüş de yapmadıkları gibi Kürtçe modül de buzdolabına kaldırıldı. Bu süreçte Temmuz 2015’te onaylanan modüllerin içinde de Kürtçeye yer verilmedi. Öyle ki Boxer dikimi, kadın fantezi elbise dikimi, hankido gibi modüller hızla hazırlanıp onaylanırken ülkenin en büyük sorununda yumuşama sağlayacak Kürtçe modül onaylanmadı. Halk Eğitim Merkezleri’nde Kürtçe kursların açılmasının bi Emektar oyuncu hayatını kaybetti ir süre Erzurum’da B önce bedoğan Elitaş, yin kanaması 1960’lı yıllarda nedeniyle hastaneye kaldırılan Türk sinemasının emektar oyuncusu Sırrı Elitaş (71), tedavi gördüğü hastanede dün gece yaşamını yitirdi. Elitaş, dün Karacaahmet Hacı Şakirin Camii’nde ikindi namazını takiben kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi. 1944 yılında stanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın 20 yıllık oyuncusu Levent Üzümcü, “memuriyetten çıkartma cezasının” iptali için idari mahkemesine başvurarak idari işlemin iptalini talep etti. Anımsanacağı üzere, Üzümcü, Gezi eylemleri sırasındaki duruşu, 2013 yılında İstanbul’da yapılan Sosyalist Enternasyonel’de yaptığı konuşma ve basına verdiği demeçler ile “siyaset yaptığı” gerekçesiyle “Bir daha memuriyete dönememek üzere” İBB Yüksek Disiplin Kurulu tarafından, ağustos Üzümcü’den ihraç davası... İ Bildiriyi Tilbe Saran okudu. ayında kurumu Şehir Tiyatroları’ndan ihraç edilmişti. İŞTİSAN adına konuyla ilgili olarak dün Muhsin Ertuğrul Sahnesi önünde Tilbe Saran bir bildiri okudu. İhraç kararının tamamen siyasi ve “taraf olmayan bertaraf olur” mantığıyla alındığı belirtilen bildiride, “Hukukun hiçe sayıldığı, mesnetsiz iddialarla insanların hayatlarının karartıldığı, barışın olmadığı bir yerde kimseye huzur yoktur. Edip Cansever’in dediği gibi, ‘Gülmek, bir halk gülüyorsa gülmektir’” denildi. l Kültür Servisi taksi şoförlüğü yaparken sinemayla tanıştı. 600’e yakın filmde rol aldı. “Hudutların Kanunu”, “Aç Kurtlar”, “Davaro” gibi birçok filmde oynadı. “Yetimlerin Türküsü” filmi kendi yazıp yönettiği ilk ve tek film oldu. 2008 yılında İpekyolu Film Festivali’nde Emek Ödülü’ne layık görüldü. l Kültür Servisi John Williams’a yaşamboyu başarı onur ödülü eyazperdedeki Yıldız Savaşları, Superman, Jaws ve Indiana Jones gibi klasiklerin bestecisi 83 yaşındaki John Williams, Amerikan Film Enstitüsü’nün (AFI) Yaşamboyu Başarı Ödülü’ne değer görüldü. Williams, haziranda alacağı bu ödülüyle AFI tarihinde alkışlanan ilk besteci olma unvanını da elde etti. Sanatçının bestelediği Yıldız Savaşları’nın yedinci bölümü ‘Güç Uyanıyor’un prömiyer tarihi ise belli oldu. Buna göre film, dünyada ilk kez 14 Aralık’ta Los Angeles’ta gösterilecek. l Kültür Servisi B Malatya’dan ‘yaşamını sinemaya adayanlara’ ödül alatya Uluslararası Film Festivali kapsamında geçen yıl ilk kez verilen “Sinema Emek Ödülleri”nin yeni sahipleri belirlendi. Bu sene 612 Kasım 2015 tarihleri arasında 6. yaşını kutlayacak olan festival, Sinema Yazarı ve Tarihçisi Agâh Özgüç ile birçok tiyatro topluluğu ve film ekibinde makyaj uzmanı olarak yer alan Suzan Kardeş’i “Emek Ödülü”ne de M ğer gördü. “Beynelmilel”, “Hokkabaz” gibi birçok projede makyözlük yapan Suzan Kardeş, ayrıca Goran Bregoviç’ten Türkan Şoray’a kadar birçok ünlünün sahne makyajını gerçekleştirdi. Birçok kitap yazıp yayımlayan ve sinema tarihine çok önemli katkılarda bulunan Agâh Özgüç, Emek Ödülü’ne değer görülen isim oldu. l ANKARA (Cumhuriyet) Büyükdüvenci toprağa verildi nkara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Felsefe Bölümü Sistematik Felsefe ve Mantık Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sabri Büyükdüvenci, geçtiğimiz gün kalbine yenik düştü. Büyükdüvenci, Kocatepe Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Karşıyaka Mezarlığı’na defnedildi. Sabri Bey’i kaybetmekten üzüntü duyduğunu belirten Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Fel A sefe Bölümü Başkanı Erdal Cengiz, “Sabri Bey, felsefenin çeşitli alanlarında çalışmış, iyi bir felsefeciydi. Yurtiçi ve yurtdışında kongrelerde adından söz ettiren biriydi. Dostane tutumu ve çok yönlü kişiliğiyle dikkat çekiyordu” dedi. En son postmodernizm üzerine çalışmaları bulunan Büyükdüvenci’nin postmodernizm ve eğitim felsefesi üzerine kitapları ve çok sayıda makalesi de bulunuyor. l Kültür Servisi C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle